19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA 6 HABERLER CUMHURİYET 26 OCAK 2013 CUMARTESİ ‘Acil demokrasi, derhal adalet’ CHP’nin Türkiye genelinde düzenleyeceği mitinglerin ilki bugün Adana’da SAVAŞ KÜRKLÜ ADANA CHP’nin Türkiye genelinde düzenleyeceği “Acil demokrasi, derhal adalet” mitinglerinin ilki bugün Adana’da Çukurova ilçesindeki Kapalı Semt Pazarı’nda saat 12.30’da yapılacak. CHP yöneticileri, gazetemiz yazarı Ataol Behramoğlu, gazeteciyazar Soner Yalçın, sanatçılar Yavuz Top, Rahmi Saltuk ve Bulutsuzluk Özlemi’nin katılacağı mitingde, CHP genel başkan yardımcıları Bülent Tezcan, Perihan Sarı, Mersin Milletvekili Ali Rıza Öztürk ile bazı MYK üyeleri yer alacak. CHP İl Başkanı Orhan Sümer, “Öğrencilerin, gazetecilerin, çalışanların, muhalefet eden her kesimin faşizan bir tutumla susturulmaya çalışıldığı ülkemizde, demokratik sistemden her geçen gün uzaklaşan bir yapı güçlenip, kök salmaktadır. Farklı görüş ve düşüncelere düşmanca yaklaşılır ve orantısız bir şekilde cezalandırılır olmuştur. Darbecileri yargıladıklarını söyleyenler, Türkiye’de adeta faşizmin ayak sesleriyle yürümeye başlamışlardır. Hangi ilimizde hangi heykelin meydanlarda yer alacağına, hangi komşu ülkeyle savaşın eşiğine gelineceğine bir kişi karar vermektedir” dedi. Sümer, bu kötü gidişe “dur” denilmesi gerektiğini vurgularken sivil toplum örgütleri ve sendikalar da mitinge katılım çağrıları yaptı. Grup Yorum’a Baskın Grup Yorum’un da içinde olduğu İdil Kültür Merkezi’nin sabahın saat dördünde polis baskınına uğradığını Işıl Özgentürk’ün telefonuyla öğrendim. Bizlerin uzun süredir telefonlaşmalarımız çoğunlukla bu minval üzerindedir. Bizlerin derken, 12 Eylül öncesine kadar Türkiye Yazarlar Sendikamız vardı. Yine var ama, o günlerin koşulları başkaydı. Aziz Nesin vardı her şeyden önce. Uğursuz darbe sonrasındaki toplumsal aydın direnişinin adı da yine onun adıyla özdeştir. 12 Eylül 1980 sonrasının bu günlerden farklı yanlarından biri, o günlerde telefonlarımızın herhalde (hiç değilse bugün olduğu ölçüde) dinlenmeyişiydi. Telefon konuşmalarımız genellikle bir yoklama gibiydi. “... mısın, nasılsın, demek daha gelmediler” gibisinden... Nitekim, biraz da bu duyguları dile getiren Temmuz 1981 tarihli “Sesler” adlı şiirimin üzerinden çok geçmeden tutuklanacaktım... ??? Bu günlerde ise bir süredir sanki daha çok Sanatçılar Girişimi bizleri buluşturuyor. Birkaç hafta önceki yazılarımdan birinde Bilgesu Erenus’la Topkapı Şişe Cam Fabrikası’nda direnişteki işçileri ziyaretimizi yazmıştım. Grup Yorum baskınını haber veren Işıl Özgentürk birkaç gün önce İdil Kültür Merkezi’ne zaten bir destek ziyareti yaptığı için bu kez ben yine gazeteden bir muhabir arkadaşla Okmeydanı’nın yolunu tuttum... Bu arada polis baskınının asıl hedeflerinden birinin de Çağdaş Hukukçular Derneği olduğunu öğrenmiştik. İdil Kültür Merkezi’nin bulunduğu sokağa doğru ilerlerken, gidilen yer sanki bir savaş alanıymış gibi, belli ki aynı yere gitmekte olan gaz maskeli bir kameramanın yanından geçtik... Bir süre sonra gazeteden bizim muhabir için de gaz maskesi gönderilecekti... Nitekim az sonra biber gazı dokunuşları gözlerimizi yaşartmaya, burun deliklerimizi ve ciğerlerimizi etkilemeye başlamıştı bile... ??? Gazeteye döndüğümde tanıklığımı kısaca şöyle özetlemiştim: “İdil Kültür Merkezi’nin bütün odaları, Tavır dergisinin bürosu, Grup Yorum’un stüdyosu bir düşman ordusu tarafından basılmış gibi sabah saat 04.00’te bir baskınla darmadağın edilmiş. Grup Yorum’un bütün üyeleri gözaltına alınmış, dergiler, kitaplar yerlere saçılmıştır. Bunlar arasında 35 yıl önce yayınladığım Militan dergisinin bazı sayfalarını da gördüğümde şaşırdım, üzüldüm, duygulandım. Buradan Başbakan’a, Cumhurbaşkanı’na, İçişleri Bakanı’na sesleniyorum: Sanatın, özgür düşüncenin üzerinden elinizi çekin. Bizler, bu ülkenin aydınları, yazarları, sanatçıları, faşizme geçit vermeyeceğiz. Gözaltına alınan Grup Yorum sanatçıları derhal serbest bırakılsın.” Mustafa Balbay Silivri’den mektup gönderdi, ‘O her yerde’ dedi ‘Uğur Mumcu sizsiniz’ TAYAD’lılardan suç duyurusu ? İstanbul Haber Servisi TAYAD üyeleri Tekirdağ 1 No’lu F Tipi Cezaevi’nde tutuklu ve hükümlülere yönelik keyfi tutumlar nedeniyle İstanbul Adliyesi’nde suç duyurusunda bulundu. Cezaevinde üç mahkumun açlık grevini başladığı belirtildi. Bakırköy Cezaevi önünde her hafta bir araya gelen Tutuklu Aileleri ile Dayanışma Derneği üyeleri de dün düzenledikleri eylemde Bursa Cezaevi’ndeki PKK’li tutukluların süresiz ve dönüşümsüz açlık grevi başlattıklarını belirtti. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Bombalı saldırı sonucu yaşamını yitiren gazetemiz yazarı Uğur Mumcu’yu anmak üzere Uğur Mumcu Araştırmacı Gazetecilik Vakfı’nca (um:ag) düzenlenen “20. Adalet ve Demokrasi Haftası” etkinlikleri için mektup gönderen gazetemiz yazarı ve CHP İzmir Milletvekili Mustafa Balbay, “Uğur Mumcu yaşıyor, o her yerde. Demir kalemlerin, beton kâğıtların arkasından ‘Uğur Mumcu ölümsüzdür’ diye haykırıyoruz” dedi. Etkinlikler kapsamında dün “Mandolinli Kız” adlı belgesel filmin gösterimi yapıldı; “Köy Enstitüleri Penceresinden Günümüz Eğitimi”, “Anadolu Kültüründe Uğur Mumcu” ve “Gençlik Uğur Mumcu İçin Ne Düşünüyor?” başlıklı söyleşiler gerçekleştirildi; “Uğur Mumcu’ya Sesleniş” adlı sahne gösterisi izleyicilerin beğenisine sunuldu ve Cumhuriyet Kültür Merkezi’nde “Ressamlarımızın Fırçasından Uğur Mumcu” başlıklı resim sergisi açıldı. Etkinlik kapsamında ayrıca Çağdaş Sanatlar Merkezi’nde, Ankara Cumhuriyet Gazetesi Okurları’nca (CUMOK) düzenlenen konserde, Abis Müzik Topluluğu sanatçıları sahneye çıktı. Balbay’ın gönderdiği mektubu, Ankara CUMOK Dönem Sözcüsü Haluk Yalvaç okudu: “Sevgili Uğur Mumcu dostları, Uğur Mumcu kardeşlerim... Evet, Uğur Mumcu sizsiniz... Katledilişinin üzerinden bir kuşak geçti ve siz onun acısını ve anısını taptaze tutuyorsunuz. Uğur Mumcu’nun bedenini aramızdan aldılar ama ruhunu, inançlarını, mücadele azmini ortadan kaldıramadılar. Daha 40 gün önce, 13 Aralık’ta, Silivri’de on binlerce Mumcu vardı. 10 Kasım’da Anıtkabir’de, 29 Ekim’de Ulus Meydanı’nda yüz binlerce Uğur Mumcu vardı. Aydınların kanı kurumaz. Kan tüm yurtseverlerin, tüm aydınlık insanların damarlarında dolaşır. Bugün Uğur Mumcu sizlerde yaşıyor... 20 yıl geçti. 20 yıl bir kuşak eder. Yeni Uğur Mumcu kuşakları geliyor. Her yaştan gençler Uğur Mumcu’nun kalemini, kararlılığını sonraki kuşaklarla paylaşıp onu çoğaltacaklar. Zaman zaman soruyorlar; Mumcu yaşasaydı nerede olurdu, diye... Uğur Mumcu yaşıyor, o her yerde. Silivri’de, Hasdal’da, İstanbul’un, Ankara’nın, İzmir’in, Anadolu’nun her yerinde... 18 Şubat’ta yine Silivri’de olacak. Demir kalemlerin, beton kâğıtların arkasından ‘Uğur Mumcu ölümsüzdür’ diye haykıran herkese selam olsun... Özgürlükte, Mustafa Kemal Atatürk düşüncesini iktidara taşıma mücadelesinde omuz omuza olacağımız günlerin heyecanıyla... Kardeşiniz, Mustafa Balbay.” rın şartlarının çok kötü olmadığından bahisle Haberal’ın şikâyetinin duygusal olduğunu düşündüğünü söyledi. Tutuklu milletvekilleri ile görüşmeyi değerlendireceğini söyledi. Burada kendisinin gitmesinin önünde bazı sıkıntılar olduğunu ifade etti. Ancak bu sıkıntıların ne olduğunu söylemedi. Tutuklu milletvekillerinin Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne yargılama ve tutukluluk süreleriyle ilgili yaptığı başvuru üzerine Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin tutuklu milletvekilleri aleyhine karar verdiğini ifade ederek bana bu kararları gösterdi” dedi. İZMİR ‘Fransa’da Türk olmak zor’ ? Haber Merkezi Fransa’da Ermeni diyasporasının hedefi olan Prof. Baskın Oran’ın kızı olan ve Fransız vatandaşlığı da bulunan Sırma Oran, kendisine “inkârcı” diyen FranceArmenie dergisinin yöneticisi Laurent Leylekyan’ı mahkemeye verdi. Mahkemede konuşan Oran, “Fransa’da Türk olmak çok zor. Ermeni diyasporası sadece Türk olarak doğduğunuz için sizi mahkum ediyor” diye konuştu. UNUTULMADI Haber Merkezi Gazetemiz yazarı Uğur Mumcu, katledilişinin 20. yıldönümünde yurt genelinde özlemle anıldı. MERSİN ADD’nin düzenlediği panelde konuşan Ankara Barosu Başkanı Metin Feyzioğlu, “Bu ülkede demokrasiden söz edilemez. 1990’lı yıllarda insanlar terörle mücadele adı altında sokaklarda enselerinden kurşunlanırken kim tepki gösterdi? Hiç kimse. Çünkü o zaman Mustafa Balbay terörden içerde değildi. 2005’te demokrasi diyerek gizli tanıklık gibi ileri faşist uygulamaları hukuka soktular. Ardından Ergenekon operasyonları başladığında kendine liberal ve Kürt aydını diyenler alkışladılar. Referandumdan sonra sıra liberal aydınlara, Kürt aydınlarına, seçilmişlere geldi. Ulusalcılar ‘Şimdi de biz alkışlıyoruz’ dediler. Oysa birer birer zindana atan aynı eldi. Böldü, böldü, böldü ham yaptı. Haksızlık kimden gelirse gelsin, kime yapılırsa yapılsın karşı çıkmaya hazır mıyız? Ankara’daki, İzmir’deki insan hakkı ihlali için ayağa kalkıyorsak Şırnak’taki insan hakkı ihlali için de ayağa kalkmak zorundayız” dedi. İSTANBUL CHP Kadıköy İlçe Örgütü’nce geleneksel olarak yapılan “Uğur MAHMUT LICALI ? İstanbul Haber Servisi Gaziosmanpaşa’da polis memuru Zekeriya Yurdakul’un şehit edilmesi olayının faili olduğu iddiasıyla tutuklanan Sultan Işıklı hakkındaki iddianame tamamlandı. İddianamade Yurdakul’un iki kez ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırılması istendi. ? İstanbul Haber Servisi Topkapı’da geçen hafta Pitbull cinsi köpeğini gezdiren Mehmet Nesim Girasun, bir süre sonra köpeğinin tasmasını çözerek onu serbest bıraktı. Bu sırada bir bardan çıkan Yavuz K, köpeği sevmeye çalıştı, ardından da köpeğe tekme attı. Girasun ile Yavuz K. arasında bu yüzden çıkan kavgada köpeğin sahibi iki bıçak darbesi alarak hayatını kaybetti. Gözaltına alınan Yavuz K. tutuklandı. ? İstanbul Haber Servisi Çağlayan’daki İstanbul Adalet Sarayı’nda görevli kâtip Zeynep R.D, kendisini rahatsız ettigini iddia ettiği 17. Asliye Ceza Mahkemesi’nin hâkimi Ümit Y.E’den (64) şikâyetçi oldu. Adalet Bakanlığı hâkim hakkında soruşturma başlattı. Ümit Y.E. ise geçen perşembe kâtibi, çalıştığı odada bir süre rehin aldı. Olayın ardından Ümit Y.E’nin emekliliğini istediği öğrenilirken, HSYK, hâkim Ümit Y.E.’yi 3 ay açığa alındı. Müebbet hapis istemi Pitbull cinayeti Mumcu’yu Anma Yürüyüşü” Kadıköy İskele Meydanı’nda başladı ve Altıyol Meydanı’nda son buldu. Yürüyüşe partililer ile yurttaşlar katıldı. CHP Adalar İlçe Başkanlığı’nda “20 Yıldır Adalet ve Demokrasi İstiyoruz” konulu anma toplantısı düzenlendi. İZMİR TOBAV’ın, başta İzmir Büyükşehir Belediyesi olmak üzere çok sayıda örgüt desteğiyle İsmet İnönü Kültür Merkezi’nde düzenlediği etkinliğe katılanlar, “örgütlenme” çağrısı yaptılar. Etkinliği, Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, İzmir milletvekilleri Alaattin Yüksel, Prof. Dr. Oğuz Oyan da izledi. Gecede sanatçı Gülsen Tuncer, Mumcu’nun “Sesleniş”ini seslendirdi. Program kapsamında gerçekleştirilen panelde Türkiye Gazeteciler Federasyonu Genel Başkanı ve İzmir Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Atilla Sertel, Mumcu’nun dünya görüşünün 20 yıl sonra bile Türkiye’yi aydınlatmayı sürdürdüğünü vurguladı. Gazeteci Uğur Dündar da, Mumcu’yu sindirmeye gücü yetmeyenlerin onu hedef tahtasına koyduklarını söyledi. Gazeteci yazar Soner Yalçın da, “Ben Mumcu’nun öğrencisiyim. Bu insana gerçeği söyleme, yazma ve yanında durma bilinci yaratıyor” dedi. Hâkim açığa alındı ANKARA TBMM Başkanı Cemil Çiçek tutuklu milletvekillerini ziyaret etmeyi değerlendirdiğini, ancak ziyaretin önünde bazı sıkıntılar olduğunu ifade etti. MHP Kocaeli Milletvekili Lütfü Türkkan, bu hafta başında Mehmet Haberal ile Mustafa Balbay’ı Silivri Cezaevi’nde ziyaret etmesinin ardından Çiçek ile görüşerek Haberal’ın şikâyetini iletmişti. Haberal’ın Çiçek’in parlamentodaki vekillerin her türlü sorunuyla ilgilenirken tutuklu milletvekillerini umursamadığı yönündeki şi Haberal’ın şikâyeti duygusalmış kâyetinin ardından Çiçek, Adalet Bakanı Sadullah Ergin’le bu konuda görüşerek dün Türkkan’la ikinci kez görüştü. Görüşmeyle ilgili olarak Cumhuriyet’e bilgi veren MHP’li Türkkan, Çiçek’in tutuklu milletvekillerinin kaldığı odaların fotoğraflarını gösterdiğini belirterek, “Odala ÇİÇEK: ŞARTLARI İYİ Sözünü ettiğim Militan sayfaları, Jose Marti ve Pablo Neruda şiirlerine ilişkin, tertemiz fotokopileri çıkarılmış, özenle zımbalanmış sayfalardı... Belli ki bu sevgili çocuklar, bu şairlere çalışıyorlardı... Yaklaşık otuz beş yıl önceki emeğimizle, göz nurumuzla, mutluluğumuzla (Nihat’ın kulakları çınlasın!) orada öylece fırlatılıp atılmış, bir barbarlığın saldırısına uğramış durumda karşılaşmamızı unutamam... Bir de duvara asılı bağlamaların üzerinden parmak izleri alınmış olmaktan geriye kalan izleri... ??? Balbay’a ‘Vekilim, sizi Meclis’te göremedik. Ne iş’ sorusu bakanın dikkatini çekti Gardiyanlar için inceleme FIRAT KOZOK ? MUĞLA (AA) Miss Model of Turkey Yarışması’nda 2003 Türkiye Mankenler Kraliçesi seçilen Aslı Baş’ın Bodrum’da kaldığı binanın üçüncü katından düşerek hayatını kaybetmesiyle ilgili hazırlanan iddianame tamamlandı. Ahmet Bayer ve oğulları Hakan ile Volkan Bayer hakkında ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası, yanlarında çalışan Murat Umirov’un ise 7.5 yıla kadar hapsinin istendiği öğrenildi. İddianame hazır ANKARA Gazetemiz yazarı, CHP İzmir Milletvekili Mustafa Balbay’ın eşi Gülşah Balbay’ın son ziyaretinde Silivri’de yaşadıklarını anlatırken gardiyanlarla ilgili“Aralarında fısıldaşmalar, arsız gülmeler... Balbay’a sesleniyorlar. ‘Sayın Vekilim, sizi Meclis’te göremedik. Ne iş?’ Ardından kahkahalar...” ifadeleri Adalet Bakanı Sadullah Ergin’in de dikkatini çekti. Bakan, Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürü Mustafa Onuk’tan konuyu incelemesini istedi. Gülşah Balbay, Silivri Cezaevi’nde eşiyle yaptığı kapalı görüşü kaleme alarak sosyal paylaşım ağı Facebook’ta paylaşmıştı. Balbay’ın yazısı şöyle noktalanıyordu: “İki gardiyan geldi. Mutluluk demir kapıdan çıkıp gidiverdi yine. İşte bu kadar... Son kez gölgesini görebilirim belki diye koridor kapısının açıldığı avluya koşuyorum. Gardiyanlar yürekleri gibi plastik sandalyelerde oturmuş sohbet ediyor. Pencerede beni fark ettiler. Aralarında fısıldaşmalar, arsız gülmeler... Balbay’a sesleniyorlar. ‘Sayın Vekilim, sizi Meclis’te göremedik. Ne iş?’ Ardından kahkahalar... Mustafa’yla bir an bakışlarımız kesişiyor. Yanındaki gardiyan hemen ikazda. Koridorda sağa sola bakmak yasak!.. Daha bakamıyorum. Birden üşümeye başlıyorum. Her yanım titriyor. Ağlamak istiyorum. Neden ağlayamıyorum? Bu titremem ne zaman bitecek? İki yanımda cezaevinin duvarları... Ne oluyor bana? Siz bilirsiniz duvarlar, anlatın!” Bu tabloyu dün Adalet Bakanlığı’na sorduk. Bakanlık yetkilileri Gülşah Balbay’ın gazetelere yansıyan yazısını Bakan Ergin’in gördüğünü ifade etti. Yetkililer, “Böyle insani bir konuda nasıl bir adım atılacak?” sorusuna da “Konu Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürü’ne iletildi. Yazıda geçen gardiyanların kim oldukları bilinmiyor. Gerekli inceleme yapılacak, hukuki açıdan yapılması gereken bir işlem olursa da yapılacak” yanıtını verdiler. Fotoğraflardan biri, içeride tanık olduğum barbarlığın bir bölümünü yansıtıyor... Konuşma yaparken göründüğüm fotoğrafta, tam karşımda ise, basın ya da görsel medya kameraları değil, yaklaşık elli adım ötede panzerleriyle saf tutmuş bir polis birliği bulunmaktaydı... Yukarıda özetlenen tanıklığımın son cümleleri, orada, o gece polislere karşı Sanatçılar Girişimi adına yaptığım konuşmanın da son cümleleridir... İdil Kültür Merkezi baskını sonrasında görüp yaşadıklarım, bir polis devletinde yaşamakta olduğumuz gerçeğinin, benim için unutulamaz anılarından biri olarak kalacak... O gece Okmeydanı’ndaki sokakta polis devletinin neden olduğu yıkımı ve karanlığı unutamam... Ama konuşmamı yapmaktayken varlıklarının aydınlığını hemen arkamda duyumsadığım genç kızlardan, delikanlılardan saçılan ışığı da... Bu ışığı söndürmeye hiçbir karanlığın gücü yetmeyecek...
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle