19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 17 OCAK 2013 PERŞEMBE [email protected] 14 KÜLTÜR Çağdaş Türk resminin önde gelen isimlerinden Burhan Doğançay 84 yaşında hayata veda etti Sokağın resmi soldu dürü Thomas Messer, bir Kültür Servisi Türk resim ? 60’ların sonunda New yapıtını müze koleksiyonuna sanatının büyük ustalarından aldı. New York duvarlarıyla Burhan Doğançay, dün saYork duvarlarıyla başlayacak “Duvarlar” seribah tedavi gördüğü Amerikan “Duvarlar” serisine sine de bu yıllarda başladı, Hastanesi’nde 84 yaşında habaşlayan Doğançay, 1975’te 114 ülkeyi kapsayan yatını kaybetti. Doğançay’ın 1975’te 114 ülkeyi “Dünya Duvarları” fotoğraf cenazesi yarın Teşvikiye Caprojesine başladı. Projenin misi’nde kılınacak öğle nakapsayan “Dünya ürünleri, 1982’de Georges mazının ardından vasiyeti Duvarları” fotoğraf Pompidou Sanat Merkezi’nde üzerine 19 Ocak Cumartesi projesinin de mimarıydı. “Fısıldayan Duvarlar” adı günü Bodrum Turgut Reis’te altında sergilendi. Karabağ Mezarlığı’nda topEserleri dünyanın önemli Fransa’nın ünlü halı merrağa verilecek. müzelerinde yer alan kezi Aubusson’da tasarımla1929 İstanbul doğumlu Dosanatçının son büyük rı duvar halısı olarak dokunğançay, ilk sanat eğitimini badu, 1986’da büyük bir onarım bası Adil Doğançay ve Arif sergisi, geçen yıl İstanbul geçiren Brooklyn KöprüKaptan’dan aldı. Ankara Modern’de açılmıştı. sü’nün 19 büyük boy fotoğÜniversitesi’nde hukuk eğirafı, New York kentinin 100. timi aldı, 1955’te Paris Üniversitesi’nde ekonomi doktorası yaptı. Bir yıl kutlamalarında (1998), JFK Uluslararası yandan resim çalışmalarını da sürdürerek Havaalanı’nda iki yıla yakın bir süre sergilendi. 2001’de ilk retrospektif sergisini DolmaAcademie de la Grande Chaumiere’de resim dersleri aldı. Ankara’ya döndüğünde Sanat bahçe Sarayı’nda açtı, 2003’te “Hat SanatıSevenler Kulübü’nde babasıyla ortak sergi na Saygı” adlı çalışması Avrupa Parlamentosu binasına asıldı. 2004 yılında Burhan Doler açtı. 1961’de Devlet Resim ve Heykel Sergisi’ne ğançay Müzesi’ni kurdu. Doğançay’ın son bübeş resmi kabul edildi. 1962’de New York’a yük sergisi, 2012 Mayısı’nda İstanbul Mogitti, 1964 yılında Guggenheim Müzesi mü dern’de açılmıştı. ? Cumhurbaşkanı Abdullah Gül: Ülkemiz büyük bir değerini kaybetmiştir. Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat Büyük Ödülü’nün de aralarında bulunduğu ulusal ve uluslararası pek çok ödül kazanan Burhan Doğançay, sanat dünyasında saygın bir yer edindi, genç nesil sanatçılara örnek oldu. Duvara karşı sanat tarihi EVRİM ALTUĞ ‘Büyük bir değer’ ? Artam Antik AŞ Yönetim Kurulu Başkanı Turgay Artam: Guggenheim Müzesi’nden British Museum’a, Pinakothek der Moderne’den Louisiana Modern Sanat Müzesi’ne kadar dünyanın önde gelen müze koleksiyonlarında en fazla eseri olan Türk sanatçısıdır. Hakkında onlarca kitap yazılan, geçen mayıs ayında İstanbul Modern’de retrospektif sergisi açılan sanatçı, 2004 yılında Türkiye’nin ilk özel ressam müzesini kurarak çok önemli bir ilke imza atmıştır. Sanatçı, müzayedelerde rekor kıran 19771992 döneminden kurdeleler ve koniler serilerini, günümüzde üretmesi için kendisine gelen büyük tekliflere rağmen kendini tekrarlamayarak büyük sanatçı duruşu göstermiştir. ? UPSD: Gerek New York ve onca diğer dünya kentinin duvarlarından çıkış yapan kolaj, resim ve fotoğrafları, gerek soyut kaligrafik tuvalleri ve üç boyutlu çalışmaları ile uluslararası çapta büyük beğeni kazanan sanatçımızın İstanbul Beyoğlu’nda bulunan müzesinin korunarak geliştirilmesi, en büyük dileklerimizden biridir. ? İKSV Yönetim Kurulu Başkanı Bülent Eczacıbaşı: Türkiye’nin kültür sanat yaşamında doldurulması güç bir yere sahip olan, çok değerli dostum Burhan Doğançay’ı kaybetmenin derin üzüntüsü içindeyiz. Doğançay’ın çağdaş sanatımızın bugünkü konumuna gelmesindeki katkıları hiç unutulmayacaktır. urhan Bey’in çilli, bilge elleriyle, kara, derviş gözleriyle yazdığı, “Duvara karşı sanat tarihi”ydi. Sırf duvarları değil, kapı ve halıları da birer yaşam dokümanına bürüyen, kamuya mal olma tutkusuyla kendine “Grego” müstear adını dahi layık görecek kadar egosundan sokağa ilticayı göze alabilen bir ressam oldu Burhan Bey. Pop sanatı da onun resmindeydi, hat sanatı da, soyut dışavurumculuk da. İşin güzel yanı, bu akımların hiçbiri de Burhan Bey’in bakış açısına temelli hükmetmedi, aksine onu zenginleştirdi ve besledi. Ama en temelinde, tarih öncesi Lascaux mağaralarından aldığı içgüdüsel ilham ve samimiyetten hiç ödün vermedi Burhan Bey. Kaligrafik kıvraklık ve iç gıdıklayan gölge oyunlarıyla sürekli sürprizler taşıyan resimlerini neredeyse birer heykele dönüştürerek, bu arada soyut resmi de utandırmadan, tuvalin saygıdeğerliğini hep artırdı. Bunu yaparken çocukları hiç B unutmadı. Hep onların hayal güçlerini kolladı, onurlandırdı. İlk İstanbul bienalinin de imzalarından biri oldu Doğançay, onlarca ülkeyi aşıp ölüm riskini göze alarak, duvarlardaki demokratik ifade özgürlüğünün gerek siyasi, gerekse estetik düzeyini usanmadan kayda geçirdi. Yahut ne yaptı etti, tarihi bir onarımdan geçen Brooklyn Köprüsü’nün tepesine çıktı, oraları daha önce ABD tarihinde bile kimsenin görmediği gibi görmemize vesile oldu. Bugün dünyanın bellibaşlı müze ve koleksiyonlarında Burhan Bey’in yapıtları korunuyor, eserlerine paha biçilemiyorsa, bunun nedenini, çalışmalarının burjuvazinin müze ve koleksiyon duvarlarından da geçip sokakla girdiği irtibatın beynelmilel samimiyetinde aramak gerekiyor. Sırf bu yüzden bile Burhan Bey ile ressam babası Adil Bey sonsuz gururlanıyor olmalı. Sahi, dokuz yıldır açık duran ve kendi adını taşıyan Beyoğlu’ndaki müzesini ziyaret etmek için bu kadarı bile bize yeterli değil mi? ? Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay: Birbirinden nadide çalışmalarıyla dünya çapında birçok ödüle layık görülen ve eserleri dünya müzelerinde sergilenen Burhan Doğançay, yaşamı boyunca ülkemizin ismini dünyaya duyuran çok değerli bir sanat temsilcimiz oldu. ? İstanbul Modern Yönetim Kurulu Başkanı Oya Eczacıbaşı: Sanatçı duruşuyla örnek teşkil eden, gelecek için çocukların ve gençlerin sanat eğitime büyük önem veren enerjisi, samimiyeti ve heyecanıyla herkesi etkileyen Burhan Doğançay ülkemizin yetiştirdiği önemli vizyoner kişiliklerden biriydi. ‘Mavi Senfoni’... Burhan Doğançay’ın başyapıtlarından “Mavi Senfoni” 2009 yılında Antik AŞ tarafından düzenlenen müzayedede 2 milyon 200 bin TL’ye satılarak sanatçıya “yaşayan en pahalı Türk ressamı” unvanını kazandırmıştı. Sultanahmet Camii’ndeki İznik çinilerini anlatan 1987 tarihli eser, ilk İstanbul bienalinde de sergilenmişti. Katia ve Marielle Labèque kardeşler bir konser ve bir resitalle İstanbul’da Onur Yılmaz ARSU Güzel Sanatlar’da ? Kültür Servisi ARSU Güzel Sanatlar Akademisi’nde gitarist Onur Yılmaz 19 Ocak saat 18.00’de bir konser verecek. Onur Yılmaz, İspanyol müziklerinin yer aldığı repertuvarıyla bir performans sergileyecek. Müzikal uyumun doruğunda kılmıyoruz. Hayatımızı birlikte geçirmenin, müziği paylaşmanın müthiş bir zevk ve şans olduğunu düşünüyoruz” yanıtını alıyorum. Katia ve Marielle Labèque, bugün Lütfi Kırdar Kongre ve Sergi Sarayı’nda gerçekleşecek konserde Poulenc’ten İki Piyano İçin Konçerto’yu Borusan İstanbul Filarmoni Orkestrası eşliğinde ve Gürer Aykal yönetiminde yorumlayacak. Labèqueler aynı zamanda Felix Cabez’in yönetmenliğinde “The Labèque Way” başlıklı bir müzikal belgesele de imza atmış bulunuyorlar. “Cabez ikinizi de çokmüzikal bir şekilde yansıtıyor belgeselde. Biraz klasik, biraz avangard, biraz flamenko. Aynı zamanda sizi olağanüstü iki kadın, iki sanatçı ve iki yakın dost olarak tanıtıyor. Ne düşünüyorsunuz bu belgesel için?” diyecek oluyorum. “Bu belgesel gerçekten de bize bir hediye. Felix bu fikriyle bize geldiğinde, her şeyi Pedro Almodovar’ın yapım şirketi El Deseo’yla planlamıştı. Aslında çok ilginçti, çünkü ekibi bir belgesel ekibinden çok bir film ekibi gibi çalışıyor, bu yüzden bizim için baştan sona yepyeni bir deneyimdi. Umarız yakında izleme fırsatını elde edersiniz” diye yanıtlıyorlar. Müzik dünyasında başarı yakalamak klasik müzik eğitimi almış birçok müzisyen için çok zor. Peki, Labèque kardeşler gibi ikililerde, birbirlerine bağlı oldukları için bu daha da mı zor? “Biz tam tersini düşünüyoruz” diyorlar. “Çünkü biz devamlı birbirimize yardım ediyoruz.” İkisi de başka tür müziklerle uğraşan müzisyenlerle de çalışmalar yaptılar. Peki, gelecekte neler bekliyor onları? “Önümüzdeki şubat ayında gerçekleşmek üzere La Cite de la Musique için ‘50 Years of Minimalist Music’e (Minimalist Müziğin 50 Yılı) bağlı bir proje hazırlıyoruz. Birçok müzisyeni içeren bir proje bu ve aynı zamanda iki piyano artı klavye, gitar, bas, davullardan oluşan bir miks. Bu projeyi hem Londra’da King’s Place’de hem de İtalya’daki Angelica Festivali için gerçekleştirmiştik. Sonrasında ise Avrupa’da bazı konserler vermek üzere şu an yapmakta oldukları Madonna turnesinden döner dönmez sevgili grubumuz Kalakan’la buluşacağız! Aynı zamanda ‘West Side Story’ projemizle ilgili bir turneye Raphael Seguinier ve Gonzalo Grau’yla çıkacağız.” ([email protected]) Şatıroğlu’nun taş plak dinletisi ? İstanbul Haber Servisi Türk Gençliğine Hizmet Vakfı Başkanı Prof. Dr. Güngör Şatıroğlu, Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Oditoryumu’nda “taş plak dinletisi” etkinliği düzenliyor. Prof. Dr. Şatıroğlu tarafından bugün saat 13.00 ve 15.00 saatleri arasında gerçekleştirilecek etkinlikte, Neyzen Tevfik, Sadettin Kaynak, Selahattin Pınar, Hamiyet Yüceses, Sabite Tur Gülerman, Perihan Altındağ, Yesari Asım Arsoy, Münir Nurettin Selçuk, Zeki Müren gibi önemli isimlerin eserlerinden oluşan dinletilerin yanı sıra, sanatçıların hayat hikayeleri slaytlarla anlatılacak. Etkinlikte ayrıca Hazım Körmükçü’nün “Lüküs Hayat Opereti”ne de yer verilecek. KAMİL MASARACI ? Labèque kardeşlerin bugün Lütfi Kırdar Kongre ve Sergi Sarayı’nda, Gürer Aykal yönetimindeki Borusan İstanbul Filarmoni Orkestrası eşliğinde verecekleri konseri, yarın Borusan Müzik Evi’nde gerçekleştirecekleri resital izleyecek. HANDE EAGLE K Ü L T Ü R ? Ç İ Z İ K eredeyse tüm hayatları boyunca birlikte piyano çaldıkları düşünülürse, bu iki müzik harikasının birbirlerine sağladıkları uyumun olağanüstü olduğu su götürmez. Ama yine de sormadan edemediğim “Uzun zamandır beraber çalışıyorsunuz, bu aynı zamanda beraber çok vakit geçirmek demek. Birbirinizden sıkıldığınız olmuyor mu?” sorusuna, “Birbirimizden asla sı N 2005’te vakıf kurdular Fransız piyanist kız kardeşler Katia ve Marielle Labèque, iki yıl arayla, müzik tutkunu doktor bir babanın ve müzisyen bir annenin çocukları olarak Fransa’nın güneybatı kıyılarında yer alan Bayonne’da dünyaya gelmişler. İlk piyano derslerini anneleri Ada Cecchi’den alan Katia ve Marielle, 1968’de Paris Konservatuvarı’ndan piyano dalında mezun olmuşlar. Dört el piyano üzerine çalışmaya başlayan kardeşler, bestelerini Olivier Messiaen’in yaptığı ilk albümleri ‘Les Visions de l’Amen’i bestecinin sanatsal yönlendirmesiyle kaydetmişler. Klasik müzik repertuvarlarının dışında çağdaş klasik müzik, caz, ragtime, flamenko ve barok müziği de içeren zengin mi zengin bir müzik şöleni sunan çalışmalara imza atan Labèque kardeşler dünyanın birçok tanınmış orkestrasıyla da konserler vermişler. 2005’te müzik ve görüntü arasındaki ilişkinin tanıtımını yapmak ve deneysel müzik gruplarını desteklemek amacıyla Katia ve Marielle Labèque Vakfı’nı kurmuşlar. “Minimalist Müziğin 50 Yılı” başlıklı projelerinin prömiyerini Kasım 2011’de Londra’daki King’s Place’de gerçekleştirmişler. Projede John Cage, David Chalmin, William Duckworth, Arvo Part ve Michael Nyman gibi ünlü bestecimüzisyenlerin yapıtları yer almış.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle