22 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
C İmtiyaz Sahibi: CUMHURİYET VAKFI adına ORHAN ERİNÇ Genel Yayın Yönetmeni: İBRAHİM YILDIZ Yazıişleri Müdürleri: Güray Öz (Sorumlu) Murat Ataş Miyase İlknur (Ek Yayınlar) Haber Merkezi Müdürü: Hakan Kara İstihbarat: Cengiz Yıldırım Ekonomi: Hasan Eriş Dış Haberler: Özgür Ulusoy Kültür: Celâl Üster Spor: Arif Kızılyalın Yayın Kurulu: Orhan Erinç (Başkan), İbrahim Yıldız (Başkan Yardımcısı), Cüneyt Arcayürek, Ali Sirmen, Hikmet Çetinkaya, Şükran Soner, Emre Kongar, Orhan Bursalı, Mustafa Balbay, Hakan Kara. Ankara Temsilcisi: Utku Çakırözer Ahmet Rasim Sok. No: 14 Çankaya 06550 Ankara Tel: (0312) 4423050 Faks: (0312) 4423010 ? İzmir Temsilcisi: Serdar Kızık, H. Ziya Blv. 1352 S. 2/3 Tel: (0232) 4411220, Faks: (0232) 4418745 ? Antalya Temsilcisi: Ahmet Oruçoğlu Cumhuriyet Meydanı Yıldız Ap. B Blok No: 80/5 Tel: (0242) 2480057 Faks: (0242) 2430509 ? Mali İşler: Bülent Yener ? Satış: Tunca Çinkaya ? Cumhuriyet Reklam: Genel Müdür: Özlem Ayden ? Genel Müdür Yardımcısı: Nazende Körükçü Tel: (0212) 251 98 74 75 /251 98 81 82 Faks: (0212)251 98 68 Rezervasyon: (0212) 343 72 74 Faks: 212 343 72 53 İmsak: 4.37 Güneş: 6.13 Öğle: 13.14 İkindi: 16.59 Akşam: 20.03 Yatsı: 21.31 Yayımlayan ve Yönetim Yeri: Yeni Gün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık A.Ş, Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sk. No: 2. 34381 Şişli/İstanbul Tel: (0212) 343 72 74 (20 hat) Faks: (0212) 343 72 64 [email protected] Yaygın süreli yayın Baskı: DPC Doğan Medya Tesisleri Hoşdere Yolu 34850 Esenyurt İstanbul Dağıtım: YAYSAT Doğan Medya Tesisleri Hoşdere 34850 Esenyurt İstanbul 21 AĞUSTOS 2012 TEMMUZ VE AĞUSTOS ERCİYES’İN KARLARINI VE BUZULLARI YOK ETTİ Yer Gök İnternet Kafe! Müjdeler olsun, sonunda benim de bağlı bulunduğum bir komünite (topluluk) oldu. Bendeniz itiyatla yaklaşılması gereken “kendilerini gizleyen, kötülük eğilimine sahip, dahası seri katil olmaya meyilli” insanlar grubundayım. Öyle boş boş bakmayın, bu her şeyi araştıran, insan eğilimlerini ortaya çıkarmak için milyonlarca dolar harcayan Amerikan kaynaklarından edindiğim çok değerli bir bilgi. Şimdi biraz açıklama yapma zamanı, bendeniz bayram münasebetiyle, daha doğrusu işleri o zaman azalan dostlarımla kıyılarda dolaşıyorum. Motorize bir haldeyim, çat burada çat oradayım ve her yerde aynı manzara beni karşılıyor. Yemekte, plajlarda, sokaklarda hemen herkesin elinde ya yarım elması göz alan bir Ipad ya da tam teşkilatlı bir cep telefonu. Ve herkes, yanında sevgili, eş, arkadaş fark etmez, sürekli bu teknolojik oyuncaklarıyla oynuyor. Yahu masalardan ne bir kahkaha yükseliyor ne de bizim zamanlarımızda pek bir yaygın olan memleketi kurtarma tartışmalarının bildik sesleri geliyor. Aşırı bir sessizlik var. Anne cep telefonuyla mesaj atıyor, baba Ipad’iyle mesaj atıyor, çocuk bilgisayarıyla mesaj atıyor. Durum sadece bizim buralarda değil, dünyanın hemen her yerinde böyleymiş. Can bir arkadaşım imdadıma yetişiyor ve mesleği gereği edindiği bilgileri hepimizle paylaşıyor. Örneğin Amerika’da sigorta şirketleri, tuvalete gitse bile bunu Facebook’a yazan ve görüntüleyen kişilerin evlerine hırsız girdiğinde sigorta parasını ödemiyorlarmış. Çok da haklı bir gerekçeleri var, kardeşim sen evini kapatıp tatile gideceksin ve bunu cümle âleme duyuracaksın, sonra evine hırsız girecek ve sigortanın kapısına dayanacaksın: “Param da param!” Yemezler. Amerika’da sigorta şirketleri bunu yaparken, başka araştırma şirketleri de insanları uyarıyorlarmış. Eğer arkadaşınız Facebook, Twitter kullanmıyorsa ve mesaj atmaktan hiç hoşlanmıyorsa, ondan uzak durun! Çünkü bu tür insanların, kötülüğe karşı bir eğilimleri varmış, yoksa kendilerini neden böyle saklasınlar? Hatta seri katiller bu kişilerden çıkıyormuş. İşte burada ben kendimi şaşırdım. Bu profil bana fazlasıyla uyuyor. Kendime bir Facebook sayfası açtım, bir türlü kullanamıyorum, Tweet atmak, hemen her mesele için fikrimi beyan etmek bana fevkalade sıkıcı geliyor. Yıllardır çözüm aradığımız konularda, bir cümlede bilirkişi geçinmek aşırı kolaycılık olmuyor mu? Biliyorum, şimdi beni teknoloji düşmanı, çağa ayak uyduramamış bir kişilik olarak görüyorsunuz. Vallahi seri katillikten nostajik bir kişiliğe terfi etmek işime geliyor ama ne yazık ki ben bu sosyal medyanın özellikle de ülkemizde pek bir işe yaradığına inanmıyorum. Bu kadar kalabalık bir nüfus kendini bu ortamda var ediyorsa neden örgütlenme bu ülkede böyle zavallı bir durumda? Tam tersini düşünüyorum, her konuda fikrini sosyal medyada açıklayan kişi, vazifesini fazlasıyla yaptığına inanıyor. Gönlü rahat, hayatına devam ediyor. Öte yandan bir tembellik bir tembellik... Diyelim ki bir üniversitede hocasınız, öğrencilerinizden bir roman özeti ve romandaki karakterlerin ayrıntılı bir analizini istiyorsunuz. Genellikle sonuç, hocanın derin bir hayal kırıklığı oluyor. Bütün ödevler birbirinin aynı, çünkü hepsi hayatımızı hem kolaylaştıran hem de bizi iyice tembelleştiren Google’den indirilmiş. Yapacak hiçbir şey yok. Öyle ki öğrenci indirdiği romanın özetini bile okumak zahmetinde bulunmamış. Bu durumda hocanın ne yapması gerektiği konusunda küçük bir ipucu vermeliyim; onlardan kendi hayatlarını, anılarını yazmalarını isteyin. Ama hazırlıklı olun, sürekli kısaltılmış sözcükler ve kısa, öznesi yüklemi olmayan cümlelerle mesaj attıklarından yazdıklarını anlamak için epeyce bir çaba harcamanız gerekecektir. Ve ne olur “Dil elden gitti” diyerek derin bir hüzne kapılmayın, onlara fırsat verin, mesaj cümlelerini unutup, kendileriyle baş başa kalmaları epey bir zaman alacaktır. Nerelere geldik, acaba ben “seri katilliğe” devam mı etsem? Çünkü fevkalade önem yüklenen şu sosyal medya, bana göre sadece ve sadece insan yalnızlığına sürülen bir sahtekâr cila gibi geliyor. Şimdilik doluyuz. KAYSERİ (Cumhuriyet) Orta Anadolu’nun en yüksek dağı olan Erciyes’te (3 bin 196 metre) temmuz ve ağustosta yaşanan sıcaklığın etkisiyle karlardan sonra buzullar da eridi. Erciyes Dağı’nın güney bölümündeki karlardan sonra Şeytanderesi ile Hörgüçkayası’nda buzullar da eridi. Kuzey kesimdeki Sütdonduran Yaylası ve kuzey buzulunda da erimeler oldu. Böylece Erciyes Dağı yıllar sonra ilk kez gri bir renge büründü. Meteoroloji uzmanları 1987 yılından bu yana ilk kez Kayseri ve çevresinde hava sıcaklığının 40 dereceye ulaştığını belirterek, “Temmuz ve ağustos ayının ilk Sıcaklar eritti haftalarında mevsim normallerinin üzerinde bir sıcaklık görüldü. Şimdi sıcaklıklar normale döndü. Hatta geceleri hava sıcaklığı 10 dereceye kadar düştü” dedi. Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürlüğü Erciyes tesisleri görevlisi ve milli kayak antrenörü Veysel Değirmenci, “Bu yıl sıcaklar Erciyes Dağı’nı etkiledi. Erciyes Dağı’na ilk kar genelde eylül ayı sonlarına doğru yağıyor. Yüksek kesimler yine karlı görüntüye kavuşacak” dedi. Erciyes Dağı’nın 2 bin 200 metresindeki Tekir Yaylası bayram süresince de sıcaktan kaçan Kayserililer için piknik alanlarından biri oldu. Sakız Adası üç gündür yanıyor Yunanistan’ın Sakız Adası’nda cumartesi günü başlayan yangın, kontrol altına alınamıyor. Rüzgârın denizden karaya doğru yön değiştirmesiyle yangın Agia Yanni’ye doğru uzandı. Yangının Datya ve Vrulidya’ya ilerlemesi durumunda bu bölgedeki damla sakızı üretiminin büyük zarar göreceği belirtilirken alevlerin tehdit ettiği Armolia köyü dün boşaltıldı. Çeşme’nin hemen karşısındaki adada binlerce hektar alan kül olurken Türk yurttaşlar, sosyal paylaşım sitelerinde Orman ve Su İşleri Bakanlığı’nın komşuya yardım etmesini istedi. Ancak Türkiye ve Yunanistan tarafından işbirliği konusunda resmi bir teklif veya görüşme olmadığı öğrenildi. 68 yaşındaki Tony Scott intihar etti Öneriler Fiziksel yapınıza uygun ergonomik ofis malzemeleri kullanın, işvereninizden böyle bir ortam talep edin. Düzgün ve dik oturun. İşinize ara verin ve hareket edin. Bel ve karın kaslarınızı güçlendirecek egzersizler yapın. Kilonuza dikkat edin. ölüme atladı Kültür Servisi “Top Gun” ve “Devlet Düşmanı” gibi çok sayıda filme imza atan İngiliz yönetmen Tony Scott, ABD’nin Los Angeles kentinde köprüden atlayarak yaşamına son verdi. Emniyet yetkilileri, 68 yaşındaki yönetmenin, önceki gün yerel saatle 12.30 dolaylarında, arabasını park ettikten sonra San Pedro ve Terminal Island arasındaki Vincent Thomas Köprüsü’nden atladığını ve cesedinin 3 saat sonra limanda bulunduğunu açıkladı. Tony Scott’ın arabasında bir de intihar mektubu bulunduğu iddialar arasında olsa da yetkililer, mektubun içeriğiyle ilgili henüz başka bir açıklama yapmadı. Ünlü yönetmenin intihar ettiği kesin gibi görünse de ölem sebebi otopsiden sonra açıklanacak. “Alien” filminin yönetmeni Ridley Scott’ın kardeşi olan, 1944 doğumlu yönetmenin, 80’lere damga vurduğu “Top Gun” ve “Devlet Düşmanı” filmlerinin yanı sıra, “Denizde İsyan”, “Yıldırım Günleri”, “Beverly Hills Cop 2” gibi dikkat çeken filmlerde imzası bulunuyor. Aksiyon, gerilim türü filmlere imza atan ve Denzel Washington, Tom Cruise, Bruce Willis, Brad Pitt, Will Smith, Robert de Niro, Gene Hackman gibi oyuncularla da çalışan Tony Scott, son dönemlerde, başta CBS kanalındaki “The Good Wife” dizisi başta olmak üzere, daha çok televizyon işlerine yönelmişti. Scott’ın yakın çevresi, yönetmenin “Top Gun” filminin devamını çekme niyetinde olduğunu, intiharının beklenmedik bir olay olduğunu ifade etti. Efsane yönetmen Masaya SİBEL BAHÇETEPE ve ağrıya mahkum mahkum Bankacı ve sekreterler başta olmak üzere tüm ofis çalışanları, saatlerce bilgisayar başından kalkmayan gençler, bir “masa mahkumu” olarak öncelikle kişiyi bezdiren bel ağrılarıyla karşı karşıya. Dünyada nüfusun ortalama yüzde 75’i bel ağrısı yaşıyor. Araştırmalara göre 3550 yaş arasındaki erkekler ile uzun boylular da risk grubunda yer alıyor. “Masa mahkumları”nın belden sonraki ikinci ağrı problemi boyunda ortaya çıkıyor. Saatlerce aynı oturma şekliyle kalmak, başın yönünün ve bakışların sabit bir noktada uzun süre kalması boyunda rahatsızlıklar meydana getiriyor. Aynı yere uzun süre bakmak, boyun kireçlenmesi ve göz rahatsızlıklarına neden oluyor. Uzun süreli klavye ve mouse kullanımı da zamanla parmak ve ellerde uyuşukluk, ağrı, güç kaybı ve yapı bozukluklarına yol açabiliyor. Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı Prof. Dr. Turgut Göksoy, omurgaya otururken ayaktakinden daha fazla yük bindiğine dikkat çekerek “Bu yüzden uzun süre aynı oturuş biçimiyle oturmak; otururken yanlış hareket etmek ve dikkatsizce, ani hareketlerle sağa sola eğilmek son derece riskli. Bel ve karın adaleleri bu tür davranışlarla her an deforme olabilir. Hareketli bir yaşam, en az ergonomik büro eşyaları kadar önemli. Ayrıca fazla kiloların da omurgaya binen yükü artırıcı etkisi var” dedi. Göksoy, ofis çalışanlarına öncelikle “Her gün yürümeyi, haftanın belli günlerinde adaleleri güçlendirme amaçlı egzersiz yapmayı ve kilo almamayı” önerdi. Göç ettiği Amerika’da restoran zinciri kurdu Şampiyon pizzacının Amerikan rüyası MAHMUT ORAL Siyanüre suç duyurusu İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) Uşak Kışladağ’da yer alan altın madeninin, hafta sonu aldığı yağış sonrası, barındırdığı siyanür yüklü setlerin delinmesinden sonra yöre halkı, savcılığa suç duyurusunda bulunmaya hazırlanıyor. Uzmanların yaptığı inceleme sonrası atık içeren çamurlu suların, maden sahası dışına taştığı tespit edildi. Yanı sıra havaya siyanür karışma ihtimali üzerinde duruldu. Uşak Barosu yerinde tespitler yaptı ve delil topladı. Tüm bunlar bayram tatili sonrasında, savcılığın gündemine getirilecek. DİYARBAKIR Hakkı Akdeniz, 1993’te Diyarbakır’ın Silvan ilçesinin Badika bölgesindeki köyü güvenlik güçlerince yakılınca, biri üvey 2 annesi ve 15 kardeşi ile birlikte Silvan’a kaçtı. Burada bir süre sokak tatlısı satıp lahmacuncuda çalıştı. Kendi ifadesiyle “at arabacılarının kralı” olan babası yoksulluk nedeniyle tedavi olamayınca kansere yenik düştü. Adana’daki ağabeyinin yanına sığınan Akdeniz, 1997’de yaşı küçük olduğundan başkasının adına çıkardığı sahte pasaporta vize alarak Kanada’ya iltica etti. Akdeniz, burada kendisinden önce ülkeye gelen ağabeyi ile ortağının yanında, pizzacı dükkânında çalıştı. Kanada’ya iltica başvurusunda bulundu, bir süre sonra da orada İspanyol asıllı bir kadınla evlendi. Eşi hamileyken, iltica talebi Kanada makamlarınca reddedilince sınır dışı edilerek, Amerika’ya gönderildi. Cebindeki 40 dolarla bir süre New York’un otobüs terminalinde kaldı. Tesadüfen gördüğü Türkçe konuşan bir çift, onu kala bileceği bir yere yerleştirdi. Zülfü adındaki Türk kapıcı, ona apartmanın işlerini yapması karşılığında bodrum katında yatma izni verdi. New York’ta bir pizzacıda haftada 300 dolarla pizza ustası olarak işe başlayan Akdeniz’e bir gün ABD pizza dünyasının en önemli yayını olan PMQ dergisinin genel yayın yönetmeni, pizza yarışmasına katılmasını teklif etti. 90 kişinin yarıştığı bu etkinlikte Hakkı Akdeniz, ancak 87. olabildi. Ertesi yıl daha çok hazırlanarak yarışmaya giren Akdeniz, önce Amerika pizza yarışmalarının şampiyonu oldu sonra da ABD Pizza Takımı’nın kaptanı oldu. Üst üste de 3 kez dünya şampiyonluğunu kazanan Akdeniz, şimdilerde dünya finans merkezinin kalbi konumundaki New York’un Manhattan bölgesinde dördüncü pizza dükkânını açmaya hazırlanıyor. Akdeniz Diyarbakır’da bir pizza okulu açmayı ve buradan yetişecek gençlerden oluşacak bir pizza zincirini Türkiye’ye yaymayı hedefliyor. Dükkânında Morgan Freeman’dan, Keanu Reeves’e, Fifty Cent’ten Hollywood’dan pek çok ünlüyü ağırlayan Akdeniz, ABD’de ülkenin en çok izlenen kanallarından birinde haftada bir gün şov yapıyor. 200 milyon dolarlık teknesiyle geldi İlk kimyasal deneyi yaptı ? CALIFORNIA (AA) NASA’nın Mars’a yolladığı uzay aracı Curiosity, ChemCam lazerini küçük bir taşa ateşleyerek Mars’ta ilk kimyasal deneyini yaptı. Curiosity önceki gün Coronation (taş giyme töreni) adı verilen ve yüzeyde bulunan bir taşa, ChemC am (C h e m i s t r y an d Camera) lazeri ile 10 saniye boyunca 30 atış yaptı. Taşı tamamen eriten Curiosity, taşın kimyasal yapısıyla ilgili analiz yaptı, verileri bilim insanlarına yolladı. ? Ünlü İngiliz şarkıcı ve 1988 İngiltere güzeli Kirsty Bertarelli, kendisi gibi ünlü İtalyan milyarder işadamı eşi Ernasto Bertarelli ve çocuklarıyla Bodrum’a geldi. Bodrum Limanı’na giremeyince Kara Ada açıklarında demirlemek zorunda kalan 100 metre uzunluğunda ve 200 milyon dolar değerindeki Vava 2 adlı lüks gemiyle gelen 41 yaşındaki Kirsty Bertarelli, eşi 46 yaşındaki Ernasto Bertarelli ve üç çocuğuyla denize girdi, rüzgâr sörfü yaptı. C MY B C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle