13 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
10 TEMMUZ 2012 SALI CUMHURİYET SAYFA HABERLER BDP, UZLAŞMA KOMİSYONU’NUN ÇALIŞMALARINA ARA VERİLMESİ İÇİN DİLEKÇE VERDİ 5 Televizyondaki haberleri izler, bıkar benim halkım ölüm haberleri duymaktan. Hemen dizi filmlere geçer!.. Artık umursamaz... Çünkü toplum alıştırılmıştır! Duyarlı olanlar gazetelere ve televizyonlara telefon eder, mesaj atar: “Gelin görün Van’da ve Erciş’teki durumu, bir de Suriye’den kaçan sığınmacıların nasıl el bebek gül bebek korunup yaşadıklarına bakın... Aradaki farka siz karar verin...” Benim ülkemde yoksul ölür, varsıllar kazanır... Ayamama Deresi’nde bir minibüs kalmıştı hani... Anımsayan var mı kaç kadın yağmur sularında boğulup ölmüştü? Yağmur sularında buzdolabı, çamaşır makinesi, elektrik süpürgesi, televizyon yağmalayan yüzsüzler. İnsanların boğularak ölmesi vız geliyordu onlara. Nasıl da sırıtıyorlardı kameralara! Yoksullar mezarlığı... Yaşam ve ölüm arasındaki o ince çizgi... Samsun’da dere yatağının taşmasıyla ölen sevgili... Bir annenin çığlığı! Gözlerindeki buğulu acı ve hüzün, dağ başlarında devşirilmiş mor menekşelerin yalnızlığını yansıtıyordu. ??? Derin gecelerde karanlık gölgeler, genç ölüler, yıkılan konutlar... Sahi devlet Samsun’da dere yatağını mı bulmuştu bula bula konut yapmak için? Kim verecek 12 canın hesabını, kim? Yetkililerin yaptıkları açıklamalara bakar mısınız: “İlk kez böyle yağmur yağdı Samsun’a!” Konutları bunu düşünerek yapacaktınız! Dedim ya bu ülkede yoksul öldüğünde bir gerekçe bulunuyor... Tuzla Tersaneleri’nde çalıştırılan sigortasız işçiler, naylon çadırların içinde uyurken cayır cayır yanan emekçiler... Konya’nın bir dağ köyünde bir Kuran kursu çöker, kız çocukları ölür, kimsenin kılı kıpırdamaz! Onlar ölebilir! Konutta, işyerinde, fabrikada, her yerde... Kaderin kadehini alacağız elimize... Soluk almadan bakacağız gökyüzüne... Sonra unutup gideceğiz... Anayasada ‘anadili’ krizi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) TBMM Anayasa Uzlaşma Komisyonu’nda, düşünce ve ifade özgürlüğü maddesinin görüşülmesi sırasında BDP’nin “Herkes düşünce ve kanaatlerini tercih ettiği dilde ifade etme ve yayma özgürlüğüne sahiptir” biçimindeki önerisi kabul görmeyince kriz çıktı. BDP, konuyu parti kurullarında değerlendirmek için 20 Temmuz’a kadar komisyon çalışmalarına ara verilmesini istedi. BDP’nin talebi, bugün komisyonda değerlendirilecek. TBMM Anayasa Uzlaşma Komisyonu’nun dünkü toplantısında yaşanan kriz nedeniyle görüşmeler kesilme noktasına geldi. Toplantıda, daha önce atlanan “düşünce ve ifade özgürlüğü” başlıklı maddenin görüşmeleri sırasında BDP, “Herkes düşünce ve kanaatlerini tercih ettiği dilde hukuken meşru, bütün araç ve yollarla tek başına veya toplu olarak ifade etme ve yayma özgürlüğüne sahiptir” ifadesinin madde metnine eklenmesini önerdi. Daha önce de tartışılan bu ifade, yeniden anlaşmazlık konusu oldu. BDP’li Sırrı Süreyya Önder, “tercih edilen dil” ifadesi konusunda ısrarcı oldu. AKP’li Başkan Ahmet İyimaya’nın “paranteze alıp devam edelim” önerisinde bulunmasına sinirlenen Önder, buna tepki gösterdi. MHP’li Oktay Öztürk ise “Biz Türklere, Türkiye Cumhuriyeti ve Türk halkına anayasa yapıyoruz. Türklerin de dili Türkçedir” diyerek öneriye karşı çıktı. AKP ve CHP’li üyeler de bu ifadenin kullanılamayacağı görüşünü dile getirdi. Bunun üzerine daha çok sinirlenen Önder ayağa kalkarak, “Biz toplantıyı terk ediyoruz. Bu anlayışla özgürlükler anayasası yapılmaz” dedi. AKP ve MHP’nin tüm özgürlüklere “milli güvenlik, kamu düzeni ve genel ahlak” diyerek sınırlama getirdiğini kaydeden Önder, “Bir de aile terbiyesi koyalım tam olsun. Hürriyetler birleştirir, yasaklar böler. Seçmeninize özgürlükler anayasası sözü verdiniz” diye konuştu. Tartışmaların ardından Önder ve BDP’li hukuk heyeti toplantıyı terk ederken, maddenin görüşmeleri yarım kaldı. BDP, komisyon başkanlığına 20 Temmuz’a kadar toplantılara katılmayacaklarına ilişkin mazeret dilekçesi verdi. Dilekçede; AKP, CHP ve MHP’nin seçmen tabanına özgürlükleri tıkayıcı tavırlarının teşhir edileceği ifadeleri yer aldı. Daha sonra basın toplantısı düzenleyen Önder, şimdilik komisyon çalışmalarından çekilmek gibi bir tavırlarının olmadığını belirterek bu durumu BDP’nin yetkili kurullarında değerlendireceklerini kaydetti. BDP, 1720 Temmuz tarihleri arasında Mardin’de parti yetkili kurullarını toplayarak kampa girecek. BDP’lilerin katılmayacağı bugünkü toplantıda, dilekçedeki gerekçenin mazeret sayılıp sayılmayacağı karara bağlanacak. Protokole göre, mazeretsiz üst üste üç toplantıya katılmayan parti otomatikman çekilmiş sayılıyor ve komisyon dağılmış kabul ediliyor. Onlar Tuzla Tersaneleri’nde ölürler, İstanbul’da Ayamama Deresi taştığında ölürler, onlar Karadeniz’de dere yataklarına yapılan evlerde gece yarısı azgın sulara kapılarak ölürler... Onlar devletin yaptığı TOKİ evlerinde ölürler... Onlar Uludere’de ölürler. Yoksulun ölümü, yoksulun yaşamı benim ülkemde hiç önemli değildir çünkü. Alın yazısıdır. Zehirli mantar toplayıp yedikleri için ölürler. Geriye kalanlar ağıt yakarken haykırır: “Allah verdi, Allah aldı!” Marmara depreminde ölürler, Van ve Erciş depremlerinde... Bu kurulu düzen yoksulu ezmek, yoksulu öldürmek için kurulmuştur. Ben çocukken de ölüyordu onlar, bu yaşa geldim yine ölüyorlar. Hakkâri’de çocuklar çöplükten yemek artıkları, ekmek toplarken patlayan bombayla ölürler. Soğuktan ölürler, çiyden, yağmur sularından... Zindanlarda ölürler, işkencede ölürler. Kimsesizler mezarlığında kaç genç beden yatıyordur bilen var mı? Yaşamın derin ve bulanık sularında, yanı başımızda bebeler ölürken içimiz sızlıyor... Van’da naylon çadırlarda analarıyla birlikte yanan bebeler yüreğimizi yakıyor. Dere yataklarına yapılan konutlarda boğularak ölenlerin sayısı her yıl artıyor. Oturup düşünüyor mu bizim devletimiz. Soruyor mu kendi kendine: “Neden hep yoksullar ölüyor?” ??? Yoksulun acısı, gözyaşı çabuk diner... Bilir bunu devletimiz! Birkaç bakan gelir başsağlığı diler, acısını paylaşır ve olay kapanır. Bir alacakaranlığın sesi, soluğu duyulur oralarda. Sessizliğin içinde kelimelerin oyunu başlar. Kurşuni bir aydınlık düşer yağmurla birlikte... Kör gecelere asılı kalın zırhlı yüreklerimizde nice tutkular bir yerlere saklanır. Yoksullar Mezarlığı... Kılıçdaroğlu, Erdoğan’ın sanata küfreden başbakan olarak tarihe geçeceğini söyledi ‘AKP sanata düşman’ ALİ AÇAR/KAYHAN AYHAN CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Bakırköy’de Türkan Saylan Kız Öğrenci Konukevi, Belediye Tıp Merkezi, Bakırköy Belediyesi Otantik Parkı inşaatını ziyaret etti, opera ve tiyatro salonu temel atma törenine katıldı. Kültür Merkezi’nin kentli olmanın özelliklerinden biri olduğunu belirten Kılıçdaroğlu, “Köyden gelen yurttaşlarımız neden Fazıl Say’ı dinlemesin. Ama bakıyorsunuz iktidar idam sehpası kurup nederedeyse Fazıl Say’ı idam edecek. Kusura bakma Başbakan, sen tarihe, sanata küfr eden adam olarak geçeceksin” dedi. Bakırköy Belediye Başkanı Ateş Ünal Erzen de Kadıköy’den sonra ilk opera binasının yine bir CHP’li belediye tarafından yapıldığını söyledi. Kılıçdaroğlu dün Bakırköy Belediyesi’nin düzenlediği bir dizi etkinliğe katıldı. Türkan Saylan Kız Öğrenci Konukevi, Belediye Tıp Merkezi, Bakırköy Belediyesi Otantik Parkı’nı gezerek Belediye Başkanı Ateş Ünal Erzen’den bilgi alan Kılıçdaroğlu daha sonra Bakırköy Belediyesi Kültür Merkezi’nin temel atma törenine katıldı. AKP hükümetinin ve ona yakın medyanın “CHP’li belediyeler çalışmıyor” gibi bir algı yaratmak istediğini belirten Kılıçdaroğlu, “Bu algıyı ters düz etmenin tam zamanıdır. Basın mehsupları CHP’li belediyeleri, AKP’nin müfettişleri kadar yakından izlerse kimin ne yaptığını çok daha iyi görür. CHP’li belediyeler iş yapmasın diye sabah, öğle ve akşam müfettiş gönderiyorlar. 24 saat müfettiş göndermezseniz namertsiniz. Bizim belediyelerimiz seçim zamanında söz verdiğimiz projeleri yerine getiriyor” dedi. CHP’li bir belediyede opera ve tiyatro salonu açmaktan mutlu olduğunu vurgulayan Kılıçdaroğlu, “Bu iktidar sanata ve sanatçıya düşman bir iktidar. Neredeyse Fazıl Say’ı idam sehpası kurup idam edecekler. Siz dünya çapında kaç tane Fazıl Say’ımız var diye bunu sorgulamanız gerekirken onu yok etme çaba CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Bakırköy’de bir dizi ziyaret yaptı, opera ve tiyatro salonu temel atma törenine katıldı. (Fotoğraf: VEDAT ARIK) Erguvan Festivali’ne katıldı Kemal Kılıçdaroğlu önceki gün de Çatalca Belediyesi tarafından 13’üncüsü düzenlenen “Erguvan Festivali”nin açılışına katıldı. Kılıçdaroğlu, gençlere seslenerek “Bu ülkenin bütün gençleri benim gururumdur, onları seviyorum. Etnik kimliğini, yaşını, boyunu sorgulamadan, kılık kıyafetini, inançlarını sorgulamadan bu güzel ülkeyi cennete döndürmek bizim elimizde” dedi. Çatalca Belediye Başkanı Cem Kara da, “Çatalca Belediyesi, barışın sembolü olacaktır. Bölge ve ülke insanımız her şeye layıktır ve Erguvan Festivali’ni doya doya yaşayacağız” diye konuştu. Gecede, Bulgaristan Botevgrad’dan gelen çocuk dans ekibi izleyenlere dans gösterisi sunarken katılımcılar Emre Aydın ve Ali Altay’ın şarkıları ile eğlendi. ‘TAHLİYELER İÇİN UMUTSUZ OLMAK DOĞRU DEĞİL’ Törenin ardından Kemal Kılıçdaroğlu, havalimanında gazetecilerin sorularını yanıtladı. Tutuklu milletvekillerinin durumunun sorulması üzerine Kılıçdaroğlu, “Benim herhangi bir öngörüm yok, parlamento bir düzenleme yaptı, o konuda hükümet yetkilileri bazı açıklamalar yaptılar. Dolayısıyla biz de bekliyoruz. Karar umarım toplumu rahatlatacak bir karar olur” dedi. sındasınız. Çıkmış ‘tiyatrolara devlet yardımını keseceğim Avrupa’da böyle bir şey yok’ diyorsun. Senin dünyadan haberin yoksa ben ne yapayım. Git bak Paris’e, Berlin’e gör. Kusura bakma Başbakan sen tarihe sanata küfr eden adam olarak geçeceksin” diye konuştu. Samsun’da meydana gelen sel felaketine de değinen Kemal Kılıçdaroğlu,“Dere yatağına TOKİ’ye ev yaptırıyorsun. “Tutuklu milletvekillerinin tahliyelerini ümit ediyor musunuz” yönündeki soruya Kılıçdaroğlu, “Umutsuz olmak doğru değil zaten” yanıtını verdi. Kılıçdaroğlu, “Suriye’nin düşürdüğü uçakta ölen pilotlar için otopsi raporunun açıklanmasını istediniz, dile getirdiniz, nedenini öğrenebilir miyiz” sorusuna da “Ne ile vuruldu pilotlarımız, bunu öğrenmek de bizim hakkımız” dedi. Sonrada üç bakanla çıkıp ‘Bizim sorumluğumuz var, ama suçlu aramamak lazım’ diyor. Peki ölenlerin hesabını kimden soracağız. İyi işler yapınca AKP yapacak, ölümler olunca Allah’a havale edeceksin, böyle bir anlayış kabul edilemez” dedi. Kılıçdaroğlu, İstanbul’un yaşanabilir ilçeleri arasında CHP’li belediyelerin önde geldiğini, bunun da sosyal belediyecilikten kaynaklandığını söyledi. CHP’Lİ KART ‘ZORBALIĞI’ MECLİS GÜNDEMİNE TAŞIDI: Bakanların törenlerine gitmeyen cezalandırılıyor ANKARA (ANKA) CHP Konya Milletvekili Atilla Kart, AKP iktidarlarında memurlara yönelik keyfi uygulamaların baskı ve tehdit boyutlarına ulaştığını ileri sürdü ve “bakanların egosunu tatmin etmek, göz boyamak ve kamuoyuna gösteriş yapmak amacıyla, temel atma ve benzeri törenlere kamu çalışanlarının katılması yönünde zorlamalar yapıldığını” belirterek konuyu Meclis’e taşıdı. Atilla Kart, TBMM Başkanlığı’na, Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu’nun yanıtlaması istemiyle soru önergesi verdi. 7 Temmuz 2012 Cumartesi günü Karamanİbrala Barajı sulama şantiye alanında gerçekleştirilen temel atma törenini anımsatan Kart, “Bölge Müdürü Mustafa Uzun imzasıyla 16 müdürlüğe gönderilenyazıda; ‘...çalışan personelin, izinliler dahil olmak üzere törene katılması, ancak çok önemli mazereti sebebiyle katılamayacakların isimlerini bildirmeleri’ istenmiştir. Görüldüğü gibi, kamu çalışanlarının cumartesi günü 120 km. mesafede bulunan tören alanında bulunması yönünde talimat verilmiştir. Törene katılmayanlarkatılamayanlar fişlenmektedirler” dedi. Devlet eliyle, bakan eliyle personele baskı yapıldığını savunan Kart, “Yapılan bu keyfi uygulamalara karşı açıklamanız nedir?” diye sordu. İZMİR CHP: DSİ, AKP kongresine insan taşıdı İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) CHP İzmir İl Başkanı Ali Engin, AKP’nin geçen ay gerçekleştirilen ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın da katıldığı İzmir il kongresine, Devlet Su İşleri’nin (DSİ) kiraladığı 48 otobüsle partililerin taşındığını öne sürdü. DSİ’nin insanları nereye götürdüğünün açıklanmasını isteyen Engin, “Düzenlenen baraj açılışlarına, en iyimser tahminle bile 500 kişinin katıldığı aşikârdır” dedi. PM, yerel yönetimlerde iktidar hedefiyle oluşturduğu stratejisini kurultay için raporlaştırdı CHP 2014’e hazırlanıyor TÜREY KÖSE ANKARA CHP kurultayına sunulacak parti meclisi (PM) çalışma raporunda yerel seçim stratejisi “Bu aydan başlayarak yerel seçimlere dek her 3 ayda bir kamuoyu yoklaması yaptırılacak; belediyelerin başarısı performans denetimi ile ölçülecek; 81 il için raporlar hazırlatılacak; adaylar bunların sonuçlarına göre belirlenecek” diye özetlendi. Raporda ideolojik sapma eleştirileri ve program hazırlıklarıyla ilgili olarak da “İdeolojik farklılıklar CHP’nin zenginliğidir. CHP’nin tüm renkleri parti programı içinde yer alacaktır” denildi. CHP PM’nin “Dünden bugüne, bugünden geleceğe yolculuk” başlıklı raporunda “CHP’nin yerel yönetimlerde iktidar yürüyüşü için yol ha ritası hazır” denilirken hazırlanacak “2014 yerel seçim stratejisi”nin ana başlıkları şöyle özetlendi: 2012 yılı Temmuz ayından başlayarak her 3 ayda bir kamuoyu yoklamaları yapılacaktır. belirlenmiş, objektif sonuçlar veren kamuoyu yoklamaları yapılacaktır. Bu yoklamalarda standart belediye hizmetlerinden vatandaşın memnuniyeti 10 soru üzerinden ölçülecektir. Böylece başarılı daha az başarılı başarısız belediye de çülmesinde “Performans Denetimi” önemli bir parametre olarak kullanılacaktır. CHP, Türkiye’nin 81 ilinde, tüm belediyelere ilişkin raporlar üretecek ve kamuoyu yoklamaları yanında bu raporlar bir başka parametre olarak ? CHP PM’nin “Dünden bugüne, bugünden geleceğe yolculuk” başlıklı raporunda, 2014 yerel seçimlerinde başarı için yapılması gerekenler sıralandı. Yerel yönetimlere performans denetimi ve eğitim programları öngörülen raporda, örgütle seçilmiş belediye yöneticileri arasında kavgaya da izin verilmeyeceği belirtildi. Nüfusu 100 binin üzerinde olan ve/veya seçilmiş 58 CHP’li belediye ile 2009 seçimlerinde yüzde 5 ve daha az farkla kaybedilen nüfusu 50 binin üzerinde olan ve/veya seçilmiş 30 belediyede soruları amaca uygun ve yalın olarak ğerlendirmesi, yurttaş memnuniyeti üzerinden objektif biçimde ortaya konulmuş olacaktır. Bu yöntem, aday belirlemede bir parametre olarak da kullanılacaktır. Önümüzdeki dönemde belediyelerimizin başarısının ölkullanılacaktır. Önümüzdeki 24 aylık dönemde, büyük şehirlerde toplantılar gerçekleştirilecek ve bu toplantılardan uygun olanlar, komşu illerin de katılımıyla bölge toplantısı niteliğine dönüştürülecektir. Öncelikle Ankara’da başlatılacak ve daha sonra bazı merkezlere yaygınlaştırılacak yerel yönetici eğitimlerinde, 3 günlük teorik yerel yönetimler eğitimi temel olacaktır. CHP’nin 4 büyükşehir, 11 il, 176 ilçe ve 343 belde belediyesi olmak üzere toplam 534 belediyesi bulunmaktadır. 2012 yılı sonbaharında ve 2013 yılı ilkbaharında, bu projelerin hep birlikte gözden geçirileceği bir proje toplantısı gerçekleştirilecektir. Her kademedeki parti ve belediye seçilmişlerinin karşılıklı dayanışma ve işbirliği içerisinde parti ve ülke yararı için birlikte çalışmaları gerekmektedir. Bu esası zayıflatıcı ve partinin gücünü ve imajını zarara uğratan girişimlerin parti hukukunda belirlenmiş disiplin işlemlerine tabi tutulacağı bilinmelidir. ‘14 Temmuz’da meydanda olacağız’ MAHMUT ORAL DİYARBAKIR BDP ve DTK’nin, terör örgütü PKK lideri Abdullah Öcalan’ın avukatlarıyla görüştürülmemesini protesto etmek için 14 Temmuz’da Diyarbakır’da düzenlediği miting valilik tarafından yasaklandı. BDP Eşbaşkanı Selahattin Demirtaş, “Neredeyse 1 yıldır Diyarbakır’da vali tarafından hiçbir etkinliğimize izin verilmemiştir. Yasadışı olan, devletin tutumudur. 14 Temmuz’da İstasyon Meydanı’nda olacağız” dedi. Kürt sorununun Öcalan olmadan çözülemeyeceğini belirten Demirtaş şunları söyledi: “Bir siyasi çözüm arayışının Öcalan’dan bağımsız olması nafiledir. Bu devletin çözüm istemediğinin en önemli kanıtıdır. 13 yıldır bir beton hücrede, bir halk önderine işkence uygulamak suçtur, ahlaksızlıktır. Sayın Öcalan özgürlüğüne kavuşuncaya kadar asla tek adım geri atmayacağız.” C MY B C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle