19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
1 MAYIS 2012 SALI CUMHURİYET SAYFA [email protected] KÜLTÜR 15 ‘Sakız çiğnenecek tiyatroya özlem’ CHP Grup Başkanvekili Tarhan, Başbakan Erdoğan’ın ‘Tiyatroları özelleştiriyorum’ sözlerine sert tepki gösterdi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP Grup Başkanvekili Emine Ülker Tarhan, tiyatroların özelleştirileceğini söyleyen Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’a, “Aslında ‘Susun, yoksa biber gazıyla, copla sustururuz’ demek istemiş. ‘Özelleştireceğiz buyrun oynayın’ diye eklemiş sonra. Aslında, karşı olduğumuzu ya kapatır (Silivri’ye) ya özelleştiririz demek istemiş, kaç zamandır sakız çiğnenecek bir tiyatroya özlem duyan Başbakan” diyerek tepki gösterdi. Yazılı bir açıklama yapan Tarhan, Başbakan Erdoğan’ın tiyatrolara ilişkin sözlerine yanıt verdi. Tarhan, şöyle dedi: “Sanatçıların sanatlarını koruma refleksine karşı öfke nöbetine kapılıp hızını alamamış ve ‘Siz kimsiniz?’ diye parmak sallamış onlara Başbakan. Ne demekse (!) ‘muhafazakâr’ sanatın saray soytarılarını yaratmak uğruna ‘Devlet eliyle tiyatro mu olurmuş’ diye buyurmuş, bir sonraki fetvasının ‘Devlet eliyle nikâh mı olurmuş’ olması beklenen Başbakan. Devlet eliyle halkın bayramını yasaklayıp, devlet eliyle dindar nesiller yetiştirmeye, devlet eliyle resimleri duvarlardan birer birer indirmeye, devlet eliyle özel yetkili ‘sır küpünü’ korumaya, devlet eliyle yargıyı, polisi özel yapıların eline teslim etmeye, devlet eliyle heykel yıkmaya, devlet eliyle dizi filmleri ve parklardaki ağaç altlarını ‘takibe almaya’, kimin ne yiyip içeceğini belirlemeye, sanatın içine tükürenleri yüceltmeye meyilli bir zihniyetten, devlet eliyle sanata destek vermesi beklenemezdi zaten.” “Yakında tiyatro eserlerini ve filmdizi senaryolarını da yasaklayıp yayımlanmamış olanların da derhal imhasının sinyalini veren bu ‘ileri demokrat’ zihniyetin, bölgenin polis şefliğiyle yetinmeyip ülkenin ahlak bekçiliğini de yapma kararlılığını artık gizlemediği ortadadır” diyen Tarhan, şöyle devam etti: “Hesaplaşa hesaplaşa bitiremediği hesapları, kendi iç huzursuzluğu nedeniyle iç huzura sabotajlarından sonra sıranın artık başka mecralara kaydırılacağının da habercisidir bu olanlar. ‘Ey benden olmayanlar, ey bana benzemeyenler, kırk katır mı kırk satır mı?’ demektir bu olanlar. Artık çok sıkıldıkları anlaşılan takıyyeden vazgeçip gömleklerinin gerçek rengini açıklamalarını bekliyoruz. Bekliyoruz ki biz de bilelim artık kimlerle ‘oynadığımızı’. Başa dönersek eğer, söyleyin peki siz kimsiniz Başbakan?” Başbakan Erdoğan’ın tiyatro ve sanata yönelik konuşması sanat dünyasında tepkiyle karşılandı ‘Cahilce hezeyanlar’ ? Yönetmen Mehmet Ergen, tepkisini, “Başbakan ‘istediğimiz oyuna para veririz’ diyor, bu durumda çok kişisel, çok ideolojik oyunlar yazılır” diyerek gösterdi. Eski Kültür Bakanı Sağlar ise “Ben Erdoğan’ın sanatçıyla kavga etmesini, sanata ucube demesini yarı cahil olmasına bağlıyorum, söylemleri aynı zamanda komplekstir” dedi. Sanatçılar, gelişmiş ülkelerde devletin sanat ve tiyatroya destek verdiğini vurguladılar. Kültür Servisi Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın önceki gün AKP Gençlik Kolları 2. Olağan Kongresi’nde yaptığı konuşma, kültür ve sanat çevrelerinin tepkisine neden oldu. Konuşmasında, “gelişmiş ülkelerde devlet eliyle tiyatroculuk yapılmadığını” öne süren Erdoğan’ın tiyatroculara yönelik, “Siz kimsiniz? Bu ülkede tiyatro tekelinizde mi? Sanat konusunda söz söyleme ehliyetine sahip olan sadece siz misiniz? Geçti o günler” biçiminde ifadeler kullanması, “cahilce” ve “çoğulculuğu bilmeyen bir kafanın hezeyanları” olarak değerlendirildi. ‘Kültürel yozlaşma olur’ Mehmet Ergen (tiyatro yönetmeni): Başbakan çok cahilce konuşuyor çünkü gelişmiş ülkelerde, devlet tiyatrosu ve şehir tiyatrosu konsepti elbette ki vardır. Örneğin İngiltere’de National Theatre ve Shakespeare Theatre gibi tiyatroların, repertuvarlarını karşılayabilmeleri ve büyük oyuncu kadroları ile çalışabilmeleri için devlet desteği gereklidir. Başbakan ‘istediğimiz oyuna para veririz’ diyor, bu durumda çok kişisel, çok ideolojik oyunlar yazılır. Bir de açıklamalarında ‘bizim paramız’ diyor, ama o zaten bizim paramız, halkın parası! Bir de şu var; Türkiye’de tiyatro seyircisi, dünyanın en genç ve en ucuz fiyata oyun izleyebilen seyircisidir. Özel tiyatrolarda ise bilet fiyatları yüksektir, eğer Devlet Tiyatroları ile Şehir Tiyatroları özelleştirilirse seyirci bakımında elitleşmeye gidilir, kültürel yozlaşma söz konusu olur. Şahika Tekand (tiyatro yönetmeni ve oyuncusu): Eğer sübvansiyona devam edeceklerse bunun formunu herhalde hep beraber araştıracağız. Çünkü dünyada devlet tarafından sübvanse edilmeyen sanat ya da kültür hareketi yoktur. Bütün Avrupa devlet tarafından sübvanse edilen sanat kurumlarıyla doludur, bu en ufak araştırmayla zaten ortaya çıkacak bir şeydir. Bunu en iyi sanatçılar bilir. Sanatçılara soracaklarına eminim. ‘Bunun hesabı parayla ölçülemez’ Fikri Sağlar (eski Kültür Bakanı): Recep Tayyip Erdoğan, bugün dünyada kendine saygın bir yer edinmeye çalışan Türkiye’ye yakışmayan bir başbakandır, tam bir otoriter, diktatör konumundadır. Sanatçıyı asalak gibi görüp, ‘sen kimsin’ diye soran bir kimseye toplumun da ‘sen kimsin’ deme hakkı vardır çünkü o toplumu güzelleştiren sanattır, sanatçıdır. Bir ülkede kültürel gelişme olmadan orada ne demokratikleşmeyi ne de ekonomik kalkınmayı sağlayabilirsiniz. Sanata böyle bakan bir başbakanın demokrasi anlayışı üzerinde düşünülmesi gerekir. Ben Erdoğan’ın sanatçıyla kavga etmesini, sanata ucube demesini yarı cahil olmasına bağlıyorum, söylemleri aynı zamanda komplekstir. Yüzde 49 oy almış ama yüzde 51’i yok sayan, çoğulculuğu bilmeyen bir kafanın hezeyanlarıdır. Başbakan’ın bu sözleri yalnızca tiyatrocuları değil, tüm sanatçıları ilgilendiririr. Türkiye’de bir demokrasi oyunu oynanıyor ve oyunu oynayan da yakalanmıştır. Hakan Gerçek (tiyatro yönetmeni ve oyuncusu): 30 yılını bu işe vermiş bir oyuncu olarak, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olarak çok üzülüyorum. Bence artık mesele sadece Şehir Tiyatroları’yla alakalı değil, genel anlamda tiyatroyla ve Türkiye’deki sanatla ilgili. O yüzden mutlaka çare bulunması gerektiğini düşünüyorum. Bir işin ehli olmayan insanlar tarafından yasa çıkartılmaya çalışılması çok korkunç. İnsanların kendi mesleki bilgileri çerçevesinde hadlerini aşmaması gerekir. Nesrin Kazankaya (tiyatro yönetmeni ve oyuncusu): Başbakan’ın açıklamaları, ülkenin nasıl antidemokratik bir kanala çekildiğinin göstergesidir. Dünyanın her yerinde devletin desteklediği tiyatrolar vardır. Özellikle bizim gibi Cumhuriyet yaşı genç olan bir ülkede devletin tiyatrosu ancak kültür hareketini sürdürebilir. Karıştırılan şey hükümetin tiyatrosuyla devletin tiyatrosu. Özgür tiyatro, devletin demokrasi anlayışının da göstergesidir. Bu aralar gerek Başbakan’ın söylediği bazı cümleler gerek bazı kişilerin söylediği cümleler bana çok net Galileo Galilei’nin ortaçağdaki engizisyon mahkemesi karşısında uğradığı hakaretleri ve cümleleri anımsatıyor. Bunun hesabı parayla ölçülemez. Ayrıca bizim maaşımızı Başbakan cebinden vermiyor. Bir şeyin önünü kesebilirler ama su yolunu bulur. Hiç kimse ilerici, eleştirel, kendini yenileyen sanatın önünü kesemez. Hele Başbakan hiç yapamaz bunu. Mücadele edeceğiz tabii. Olan bize ve yaratım sürecimize oldu. Koskoca Anadolu’da 3, 5, 10 liraya devletin oynatabildiği tiyatroyla hangi sırf kâr amacıyla işe bakan hangi özel sektör mücadele edebilir? Bizim özendiğimiz ülkeler neresi? Almanya, Fransa, İngiltere, İtalya. Hepsinde devlet tiyatroları destekliyor. Öyle tek oyun falan da değil. KOLAJ: MÜGE KAYGUSUZ SÜRECEK K A M İ L M A S A R A C I Devletin ‘özel tiyatrosu’!.. Cumhuriyet, İBBŞT’de yaşanan ‘yönetmelik krizinin’ ardından sıranın Devlet Tiyatroları’na gelebileceğini duyurmuştu SELDA GÜNEYSU K Ü L T Ü R ? Ç İ Z İ K ANKARA Başbakan Tayyip Erdoğan’ın “Tiyatroları özelleştirmeye götürüyorum” sözleriyle, tiyatroların özelleştirilmesi açıklamasının ardından, başta Erzurum, Diyarbakır, Van olmak üzere, Devlet Tiyatroları’ndan (DT) başka tiyatro sahnesi bulunmayan Anadolu’nun pek çok yerinde devlet tiyatrolardan elini çekecek. DT’nin bugün sadece Ankara’da 14, İstanbul’da 9, İzmir’de ise 4 sahnesi bulunuyor. Ankara, İstanbul, İzmir dışında da DT’nin 21 ilde sahnesi var. Eğer özelleştirme ya da yerel yönetimlere devir gerçekleşirse, DT’nin 50 sahnesi gidecek. Cumhuriyet, 18 Nisan’da, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları’ndaki (İBBŞT) yönetmelik değişikliği krizinin ardından, DT ve Devlet Opera ve Balesi’nin (DOB) “özerkliğini” sağlayan 5441 ve 1309 sayılı yasaların da değiştirilmek istendiğini duyurmuştu. Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın, AKP iktidarının ilk yıllarından bu yana dile getirilen her iki kurumun belediyelere ve il özel idarelerine devredilmesini öngören yasa taslağı üzerinde çalışmalar yürüttüğünü yazmıştı. ? Devlet Tiyatroları özelleşirse devlet 21 bölgedeki 50 sahneden el çekecek. Devlet Tiyatroları’nın sahne sayısını 33’e çıkaracağını ve bu sayıyı yakında 60’a yükselteceğini söyleyen Kültür ve Turizm Bakanı Günay’ın bu durum karşısında ne düşündüğü merak ediliyor. tanbul’da 9 sahne özelleşmiş ya da yerel yönetimlere devredilmiş olacak. Bakanın övüncü! DT bugün; Türkiye’nin 21 ilinde sahneye sahip. DT’nin Ankara ve İstanbul’dan sonra İzmir’de 4, Antalya’da 4, Elazığ’da 1, Erzurum’da 1, Samsun’da 1, Konya’da 1, Çorum’da 1, Bursa’da 2, Sivas’ta 1, Zonguldak’ta 1, Adana’da 2, Van’da 1, Maraş’ta 1, Trabzon’da 1, Gaziantep’te 1, Denizli’de 1, Diyarbakır’da 1, Malatya’da 1 ve Ordu’da 1 olmak üzere toplam 50 sahnesi bulunuyor. Bu sahnelerden, Gaziantep, Malatya, Elazığ, Samsun, Çorum, Zonguldak, Kahramanmaraş, Denizli ve Ordu, Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay’ın döneminde, “turne tiyatrosu” şeklinde hizmet vermek üzere açılmıştı. Günay, bu tiyatro sahnelerinin açılışında yaptığı konuşmalarda, “DT’nin sahne sayısı 60’a çıkacak. 2007 sezonu sonunda bu sahne sayısını 33’e çıkarmıştım. 33 olan sahne sayısını 44.5 yıl içerisinde üzerine 27 koyarak 60’a tamamlamış oluyoruz ki bu, Cumhuriyet tarihinde şimdiye kadar görülmemiş bir sanat hareketidir” demişti. En çok Ankara kaybedecek Başbakan Recep Tayyip Erdoğan da önceki gün yaptığı açıklamada, “Gelişmiş ülkelerin hemen hemen tamamında devlet eliyle tiyatroculuk olmaz. Özel bir yönetim değil, tiyatroları özelleştirmeye götürüyorum. Bunu Bakanlar Kurulu’na teklif edeceğim. Melih (Gökçek) Bey, sen de ona göre hazırlığını bir an önce yap” diyerek, İBBŞT’nin özelinde, sıranın DT’ye geldiğinin sinyallerini verdi. DT’nin sadece Ankara’da toplam 14 yerleşik sahnesi bulunuyor. DT, Ankara’nın ardından en fazla sahneye İstanbul’da sahip. DT’nin, İstanbul’da da 9 sahnesi var. Eğer DT sahneleri özelleşirse, kuruma bağlı Ankara’da 14, İs C MY B C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle