Katalog

SAYFA CUMHURİYET 20 NİSAN 2012 CUMA 6 HABERLER Bir hafta sonra 4’ü muvazzaf 12 asker daha gözaltına alındı Balyoz hâkiminden avukatlara suç duyurusu alınanlar 28 Şubat’ta ikinci dalga Gözaltına Muvazzaf askerler: Albaylar Bahattin Çelik, Ahmet Dağcı, Mustafa Hakan Bural ve Seyfulah Sönmez; Emekli askerler: İbrahim Reşit Çağın, Veli Seyit, Mustafa İhsan Tavazar, Osman Bülbül, Yaşar Bülent Aksaray, Güneş Kıral ve Bülent Yanaşık. Tişörtlü protesto HATİCE TUNCER Emekli Tümgeneral Erol Özkasnak İZMİR: Emekli Albay Osman Bülbül, Karşıyaka Donanmacı Mahallesi’ndeki evinde gözaltına alındı. ESKİŞEHİR: Emekli Albay Veli Seyit’in evinde arama yapıldı. Savcı ve polislerden oluşan 20 kişilik ekip dün sabah saat 08.00 sularında emekli Albay Seyit’in Akarbaşı Mahallesi Çiçekçi Sokak’taki evine geldi. Evdeki arama sırasında Seyit’in evinin önündeki otomobilinde de arama yapıldı. 4.5 saat süren aramaların tamamlanmasının ardından Seyit gözaltına alınarak Ankara’ya götürüldü. Operasyonun ilk dalgasında geçen hafta Eskişehir’de emekli Albay Alican Türk tutuklanmıştı. ADANA: Merkez Yüreğir ilçesi Mithat Özsan Bulvarı üzerindeki askeri lojmanlarda kalan emekli Albay Mustafa İhsan Tavazar’ın evinde arama yapıldı. Tavazar’ın Batı Çalışma Grubu’nun, “Kozmik Oda” olarak tanımlanan toplantı salonuna giriş kartı bulunanlar arasında geçtiği bildirildi. Tavazar, aramaların ardından gözaltına alınarak Ankara’ya götürüldü. AFYONKARASİHAR: Ordu Bulvarı üzerinde bulunan askeri lojmanda kalan emekli Hava Kurmay Albay Seyfullah Sönmez’in evinde arama yapıldı. Aramada polislere, Merkez Komutanlığı’ndan askerleri görevliler eşlik etti. Sönmez, aramaların ardından gözaltına alındı. Bir’in doğruladığı isimler gözaltında Erol Özkasnak, Bahattin Çelik, Hakan Bural ve Ahmet Dağcı’nın isimleri Çevik Bir’in sorgusunda da gündeme geldi. Savcı Bilgili’nin “Genelkurmay Başkanlığı Mayıs 1997 tarihli Çevik Bir imzalı Takdir belgeleri şüpheliye gösterildi. Temmuz 1997 tarihli Atilla Kıyat, Fevzi Türkeri, Kenan Deniz, M. Erdal Şener, Erol Özkasnak adına siz mi düzenlediniz?” sorusuna Bir, “Takdir belgesini ben devamlı başarılı personele veriyordum, bu personellere de vermiş olabilirim. Fakat Batı Çalışma Grubu ile ilgili değildir” karşılığını verdi. Çelik, Bural ve Dağcı’nın isimleri ise BÇG’nin çalışma alanına ilişkin kurulan özel dahili telefon ağı listesini gösteren belgede yer aldı. Belgeye göre, 28 Şubat döneminde Kurmay Binbaşı olan Çelik, Topçu Yüzbaşı Bural ile Üsteğmen Dağcı’nın adlarının yanında parantez içinde “BÇG Planı Subayı” notu düşüldü. Savcı, bu üç ismin içinde bulunduğu çok sayıda askerin adlarının yazıldığı belgeyi göstererek “Bu şahıslar BÇG’de sizin emriniz altında mı çalıştılar?” diye sorunca Bir, “Doğru olabilir. Fakat ben hatırlamıyorum” dedi. Çelik’in adı yine “BÇG Cari Harekât Bölümü, Plan Bölümü, İstatistik ve Veri Hazırlama Bölümü, İstihbarat ve Değerlendirme Bölümleri’nde çalışan aşağıdaki isimlerin yer aldığı” belgede de geçti. Bir, bu belgenin alt birimler tarafından hazırlanmış olabileceğine işaret etti. Öte yandan 28 Şubat soruşturması kapsamında tutuklanan Çevik Bir, tutukluluk kararına itiraz etti. Fotoğraf: CAN HACIOĞLU Haber Merkezi Özel Yetkili Savcı Mustafa Bilgili, arasında emekli Orgeneral Çevik Bir’in de bulunduğu 18 kişinin tutuklandığı 28 Şubat soruşturmasında, dün ikinci dalga operasyon için düğmeye bastı. Ankara, İstanbul, İzmir, Eskişehir, Bodrum, Adana ve Afyonkarahisar’da 12 ayrı adrese baskın yapıldı. Eski Genelkurmay Genel Sekreteri emekli Tümgeneral Erol Özkasnak’ın da arasında bulunduğu 8’si emekli, 4’ü muvazzaf toplam 12 asker gözaltına alındı. Gözaltına alınan üç muvazzaf askerin ismi; Çevik Bir’e gösterilen bir belgede, “BÇG Plan Subayı” olarak geçiyordu. Savcının “Bu şahıslar sizin emriniz altında mı çalıştılar” sorusuna Çevik Bir, “Bilgiler doğru olabilir” yanıtını vermişti. 28 Şubat soruşturmasında dün yeni gözaltı dalgası yaşandı. Ankara 12. Ağır Ceza Mahkemesi’nden alınan arama ve gözaltı kararı kapsamında polisler, saat 08.00 itibarıyla Ankara’da 3, İstanbul’da 4, İzmir, Eskişehir, Muğla, Adana ve Afyonkarahisar’da ise birer olmak üzere 12 ayrı adreste giderek arama yaptı. Aramaların ardından 4’ü muvazzaf, 8’i emekli toplam 12 asker gözaltına alındı. Askeri mahallerdeki aramalar, cumhuriyet savcısı denetiminde, Merkez Komutanlığı görevlileri tarafından gerçekleştirildi. İstanbul’da emekli Albay Yaşar Bülent Aksaray’ın Mecidiyeköy Meriç Sitesi’ndeki evinde yapılan aramanın ardından gözaltına alındı. Emekli Albay İbrahim Reşit Çağın’ın da Şişli Seyrantepe’deki evine gelen polisler, bilgisayar harddiskine el koydu. Çağın ise evde değildi. Emekli Yarbay Bülent Yanışık ve emekli Yarbay Güneş Kıran da evlerindeki aramanın ardından gözaltına alındı. Harp Akademileri ve Fenerbahçe Orduevi’nde de arama yapıldığı öğrenildi. Polisler gelmeden önce Özkasnak dışarı çıkarak arabasından bir şeyler aldı. Fotoğraf: AAALİ BALLI Balyoz davası, sanık avukatlarının taleplerinin kabul edilene dek duruşmalara girmeme eylemi nedeniyle yine gergin başladı. Mahkeme Başkanı Ömer Diken, avukatların davayı kilitlediğini belirterek “Hukukta pazarlık yoktur, hukuk içindeki sorunlar yargı içinde çözülür” dedi. İstanbul Barosu, mahkemenin “avukatların duruşmalara girmemesi nedeniyle sanıklara avukat atanması” konusundaki yazısına verdiği yanıtta “Vekâlet ilişkilerinin devam etmesi nedeniyle yasaya göre avukat atanamayacağını” kaydetti. Sanıklar, duruşma öncesi geçen hafta intihar eden davanın tutuksuz sanığı Ali Tarık Akça anısına bir dakikalık saygı duruşunda bulundu. Eski Hava Kuvvetleri Komutanı İbrahim Fırtına, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Necdet Özel’in ve kendisinden sonraki Hava Kuvvetleri komutanlarının tanık olarak dinlenmesini talep etti. Fırtına, eski Kara Kuvvetleri Komutanı Aytaç Yalman ve eski Genelkurmay Başkanı Hilmi Özkök’ün tanık olarak dinlenmesi istemini de yineledi. ukalalık derler...” diye azarladı. Sanık Fikri Karadağ ise “Evet, giydim, ne yaparsan yap” diye seslendi. Yoklama sırasında Diken’in sanıkların ayağa kalkarak isimlerini söylemelerini istemesi üzerine sanık Mustafa Önsel, “Ayağa kalkmak zorunda değilim” dedi. Başkan Diken “Bugüne kadar size hoşgörülü davrandık. Ayak ayak üstüne attınız, kıçınızı dönüp oturdunuz” dedi. Önsel, “Siz de bizi haksız yere tutukladınız. Bizi konuşturmadınız” diye bağırdı. Diken, Önsel’in salondan çıkarılmasını istedi. Önsel salondan çıkarken yaklaşık 40 sanık da bu durumu protesto ederek salonu terk etti. Avukatlara suç duyurusu İstanbul Barosu’na yeniden yazı yazılıp mazeretsiz olarak duruşmalara katılmayan avukatların yerine avukat istenmesi için yazı yazılmasını kararlaştıran mahkeme, ayrıca, mazeretsiz olarak duruşmalara katılmayan sanık avukatları hakkında Avukatlık Kanunu’nun 62. maddesi de dikkate alınarak gereğinin takdir ve ifası için Silivri Cumhuriyet Başsavcığı’na yazı yazılmasını kararlaştırdı. Mahkeme tanık ve uzman dinletme taleplerini avukatların duruşmalara girmesinin sağlanmasından sonra değerlendirmeye karar verdi. Mahkeme kararında “Bu haliyle zorunlu süjelerden birisinin bulunmadığı yargılamayı devam ettirmenin usul açısından yerinde olmadığı anlaşılmakla” ifadelerine yer vererek duruşmayı 34 Mayıs tarihine erteledi. ‘Kıçınızı dönüp oturdunuz’ 50’ye yakın sanığın yanı sıra yakınları da salona üzerinde “Adil yargılama istiyoruz”, “Adalet bilime karşı” yazılı tişörtlerle girdiler. Mahkeme başkanı Diken, “Bu tişörtleri protesto amaçlı mı giydiniz?” diye sordu. Bazı sanıkların ayağa kalkarak “Ben de tişört giydim” demesi üzerine Diken “Buna Özkasnak’a 40 polis gitti Savcılığın Erol Özkasnak’ın Bodrum ilçesindeki evinde arama yapılması yönündeki talimatın ulaşmasının ardından Muğla Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri hemen Özkasnak’ın Bodrum Yalıkavak beldesindeki evine geldi. Savcılığın kararını Özkasnak’a tebliğ eden polis ekipleri, evde arama yaptı. Bir ara evinden dışarı çıkarak otomobilinden eşya alan Erol Özkasnak gazetecilere dönerek, “Lütfen rahatsız etmeyin, biraz sonra zaten rahatsız edileceğim” dedi. Yaklaşık 3.5 saat süren aramalarda Bodrum Cumhuriyet Savcısı Oğuzhan Dönmez, İlçe Emniyet Müdürü Ömer Akgün, İlçe Jandarma Komutanı Binbaşı Hakan Demirörs de hazır bulundu. Arama işlemi, Muğla TEM Şube Müdürü’nün koordinasyonunda, yaklaşık 40 polis tarafından yapıldı. Davanın şekli unsuru olmayacağız Balyoz davası duruşmalarına talepleri kabul edilene kadar duruşmalara girmeme kararı alan sanık avukatları, dün Silivri Cezaevi önünde basın açıklaması yaptı. Avukat Günizi Dizdar tarafından okunan basın açıklamasında “Biz sanık müdafileri, mahkeme heyeti tarafından adil bir yargılamanın şartları oluşturulmasına, sahte olduğu ortaya çıkan dijital verilere ilişkin bilirkişi raporu alınmasına ve Aytaç Yalman ile Hilmi Özkök’ün tanık olarak dinlenilmesine ilişkin talebimizin kabulüne karar verilinceye kadar, sadece şekli bir unsur olarak duruşma salonunda bulunmayı, mesleğimize olan saygımızdan ötürü reddediyoruz” denildi. 1. Ergenekon davası Veli Seyit Eskişehir’de gözaltına alındı. Resmi temaslarda bulunmak üzere Katar’a giden Babakan Recep Tayyip Erdoğan, hareketinden önce düzenlediği basın toplantısında 28 Şubat soruşturmasının ikinci dalgasında 12 askerin gözaltına alınmasını değerlendirdi. Erdoğan, “Bir soruşturmanın devamı. Konu ile ilgili değerlendirme yapmaktan öte, artık ülkemizde herkes şunu biliyor: Darbeler artık bu ülkede sorgulanıyor. 12 Eylül referandumunda verilen sözler yerine geliyor. Meydanlarda söylediklerimizi farklı şekilde eleştirenler, ‘Bu sözler meydanda kalır’ diyenler, herhalde bu referandumun, ‘evet’ diyenlerin haklılığını ortaya koymuşlardır. Temenni ederim ki hak yerini bulsun, adalet tecelli etsin” dedi. Erdoğan: Türkiye’de darbeler sorgulanıyor Berberoğlu: Arslan’la görüşmedim İstanbul Haber Servisi 1. Ergenekon davasında DHKPC örgütü itirafçısı gizli tanık Dilovası’nın çapraz sorgusu tamamlandı. Danıştay’a saldırı düzenlendiği gün Osman Yıldırım ile, bir gün önce de sanık Alparslan Arslan ile görüştüğü öne sürülen Sinan Berberoğlu tanık olarak dinlendi. İşadamları Dinç Bilgin, Faruk Süren ve Efe Önbilgin’in de bulunduğu 40 sanık hakkında düzenlenen “organize suç örgütü”ne yönelik iddinamede 1 No’lu şüpheli olarak yer alan Berberoğlu, Danıştay’a silahlı baskının düzenlendiği 17 Mayıs 2006 tarihine ilişkin şunları anlattı: “Ankara’da bir yakınımın Yargıtay’daki işi için bulunduğum sırada Osman Yıldırım arayıp görüşmek istediğini söyledi. Ulus’ta görüştük. Benden 500 dolar istedi. Sonra vereceğimi söyledim. O gece otelde yatarken polisler geldi.” Mahkeme başkanının “Saldırıdan önce Alparslan Arslan ile görüştünüz mü” sorusu üzerine “Kimseyle görüşmedim. Gece birisi telefon etti fakat tanımadığım numara olduğu için açmadım” dedi. Başbuğ’a mektup geri döndü İstanbul Haber Servisi Silivri Cezaevi’nde tutuklu eski Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ’a gönderilen destek mektubu, “adres yetersiz” denilerek geri gönderildi. Mektubun sahibi Ahmet Aydın, “Ben bu mektubun üzerine Abdullüh Gül, Çankaya yazsaydım yine geri gelecek miydi” diye sordu. Aydın, Başbuğ’a 28 Mart’ta dayanışma mektubu gönderdi. Aydın, zarfa da “İlker Başbuğ, Silivri Tutukevi, Silivri” yazdı. Mektup, bir süre sonra Aydın’a geri geldi. Zarfın üzerinde ise şu ifade yer aldı: “Birden fazla cezaevi olduğundan bilinmiyor. Adres yetersiz. Kabul edilmedi. İade.” İadeye tepki gösteren Aydın, “İade edilmesine şaşırdım. Silivri’de başka İlker Başbuğ var mı? Adresi nasıl tespit edilemez” dedi. BÇG’de bir ‘Özel’ komutan Bir’in, “Kuvvet komutanlıklarında BÇG şubeleri kuruldu” dediği dönemde Necdet Özel, tuğgeneral rütbesiyle KK İç Güvenlik Harekât Daire Başkanlığı görevini yapıyordu. BARKIN ŞIK ANKARA Tutuklanarak cezaevine konulan 28 Şubat döneminin Genelkurmay İkinci Başkanı Orgeneral Çevik Bir’in, Batı Çalışma Grubu’nun (BÇG) faaliyetleri ile ilgili verdiği ifadeler Genelkurmay Başkanı Orgeneral Necdet Özel’e kadar uzanabilir. Bir’in, “Kuvvet komutanlıklarında BÇG şubeleri kuruldu” dediği dönemde Özel, tuğgeneral rütbesiyle Kara Kuvvetleri İç Güvenlik Harekât Daire Başkanlığı görevini yapıyordu. Bir, savcılığa verdiği ifadede Genelkurmay Başkanlığı Harekât Başkanlığı altındaki İç Güvenlik Harekât Daire Başkanlığı’nda oluşturulan BÇG’ye bağlı olarak kara, deniz, hava ve jandarmada şube bazında BÇG’ler oluşturulduğunu söyledi. Kuvvetlerdeki İç Güvenlik Harekât Daire Başkanlıkları, Genelkurmay İç Güvenlik Harekât Daire Başkanlıkları ile koordineli faaliyet gösteriyor. 1997 1999 yılları arasında, Kara Kuvvetleri İç Güvenlik Harekât Daire Başkanlığı görevinde tuğgeneral rütbesiyle Genelkurmay Başkanı Özel bulunuyordu. Çevik Bir’in Ankara Cumhuriyet Savcılığı’na verdiği ifadede BÇG’ler ile ilgili sorular ve yanıtları şöyle: Savcı: Batı Çalışma Grubu nerede faaliyet gösteriyordu? Bir: Genelkurmay Başkanlığı’nda bulunan harekât merkezinin bulunduğu zemin katta faaliyet göstermiştir. Savcı: ‘Batı Çalışma Grubunun oluşturulması’ konulu belge incelendiğinde BÇG’nin Genelkurmay Harekât Başkanlığı, İç Güvenlik Harekât Dairesi altında yapılandığı anlaşılmaktadır. İlgili emirde yapılması gereken faaliyetlerin kuvvet komutanlıklarına ve ordulara kadar planlandığı anlaşılmaktadır. BÇG faaliyetlerinin kuvvet komutanlıkları ve ordulardaki yapılanması nasıldı? Bir: Emir doğrultusunda küçük çapta şube bazında hava, deniz, kara ve jandarmada BÇG oluşturulmuştur. Bunlardan faaliyetlerini ve çalışmalarını Genelkurmay’da bulunan merkeze gönderiyordu. Savcı: Gelen verilerin analizi nerede ve nasıl gerçekleşiyordu? Bir: Tüm bilgiler hava, deniz, kara ve jandarmadaki Batı Çalışma Grubu şubelerinden Genelkurmay’daki BÇG’ye geliyordu. Analiz ve değer lendirmeler burada yapılıyordu. 28 Şubat sürecinde, Kahramanmaraş’taki “Orgeneral Doğan Güreş Kışlası” olarak bilinen 172. Zırhlı Tugay Komutanlığı’nın ismi “General Hayri Tarhan Kışlası” olarak değiştirilmişti. Kışlanın isminin değiştiği tarihte, 172. Zırhlı Tugay Komutanı Özel’di. Bu değişikliğe Güreş’in DYP çatısı altında siyaset yapması ve askerin bu partiye karşı tepkisi neden olmuştu. Kışlanın isminin değiştiği törene, o dönem 6. Kolordu Komutanı olan eski Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Aytaç Yalman da katılmıştı. C MY B C MY B