25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 25 ŞUBAT 2012 CUMARTESİ 4 HABERLER Kılıçdaroğlu muhaliflerin isteklerini dikkate aldı. Yeni tüzük haziranda değil hemen gündeme girecek Medya Olsaydı KASDER Atılamazdı Dün saat 11.00’de Saraçhanebaşı’nda, İstanbul Belediye Sarayı önünde, KASDER’lilerin basın toplantısı vardı. Gösteri, Kas Hastalıkları Derneği’nin Yeşilköy Mahallesi Hatboyu Caddesi 12 numaradaki binasının belediye tarafından tahliye ettirilmek istenmesi konusunda kamuoyunun ilgisini çekmeye çalışıyordu... Ülkemizde, 100.000 kas hastalıklı insan var. Kas hastalığı kalıcı engellilik yaratan, tümüyle tedavisi mümkün olmayan ama ömür boyu rehabilitasyon uygulandığında, hastaların üretici olmalarını sağlamanın ve yaşam kalitelerini yükseltmenin mümkün olduğu bir durum. Emekli öğretim üyesi, Nörolog Prof. Dr. Coşkun Özdemir’in 34 yıl önce kurduğu KASDER, 08.06.1992 tarih ve 92/3137 sayılı Bakanlar Kurulu kararıyla “Kamu Yararına Çalışan Dernek” statüsüne alınmıştı. Kendisi de aslen tabip olan Nurettin Sözen İstanbul Belediye Başkanı olduğu sırada, mülkiyeti belediyeye ait olan, Yeşilköy Hatboyu Cad. No 12’de bulunan araziyi derneğe tahsis etmiş, daha sonraki belediye başkanlarından Ali Talip Özdemir de o arazi üzerine yaptırılan binaya ikinci katı çıkmıştı. ??? Oxford’un da evde bakım ünitesi kurmasına ve yürütmesine yardımcı olduğu derneğe, dün de belirttiğim gibi kendisi de hekim olan İstanbul Üniversitesi Rektörü Yunus Söylet de yardımcı olmaya çalışmaktadır. Dernek C. Bektaş önderliğinde sakatlıktan mütevellit engellilere karşı ayrımcı mücadele programları da yürütmektedir. Ayrıca dernek merkezinde Microsoft’un sponsorluğunda düzenlenen bilgisayar kursları, kimi hastaların meslek sahibi olup iş bulmalarını da sağlamıştır. Yani Oxford’dan Microsoft’a birçok uluslararası kuruluş, KASDER’in çabalarına destek vererek, kas hastalığı dolayısıyla engelli olanların yaşamlarındaki engelleri elden geldiğince azaltmaya çabalamaktadır. Bir zamanlar İstanbul Büyükşehir Belediyesi de bu çabalara kendi katkısını koymuştu. Şimdi ise kas hastalarının derneğinin ve yaşamlarının önündeki en büyük engel, Kadir Topbaş’ın başında bulunduğu İstanbul Büyükşehir Belediyesi’dir. Bu arada, İstanbul rantını iktidarının baş dayanağı etmiş AKP’yi de unutmayalım. İstanbul Belediye Başkanı Kadir Topbaş, 2010 yılında dernek merkez binasının tahliyesini istemiştir. ??? Burada bir noktayı belirtmek gerek. İBB yalnızca arsanın maliki olup, içindeki Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Ünitesi; Mesleki Rehabilitasyon Ünitesi Toplantı Salonu, Bilişim Kütüphanesi gibi birimleri olan iki katlı dernek binası, belediyenin katkısı olmaksızın, kas hastaları ve engelliler için dernek üyelerinin yakınları, dostları ve hayırseverler tarafından yaptırılmıştır. Bu durumda, çeşitli yargı kararları ve kamuoyunun duyarlılığı karşısında, Kadir Topbaş, 2010 yılında KASDER’e yeni yer bulunmadan tahliye yoluna gidilmeyeceği sözünü vermişti. Ama şimdi, Topbaş verdiği sözü unutmuş, rant iştahı ve yandaş olmayanı yaşatmama hırsıyla pazartesi günü Belediye tahliye için kapıya dayanacaktır. Dün Belediye Sarayı önündeki basın toplantısında bütün bunlar dile getirildi ve pazartesi günü Yeşilköy’deki dernek binasında olacakları bildirildi. Buna karşılık belediyenin tepkisi ne oldu derseniz, hemen söyleyeyim: 200 kişilik basın toplantısı (bir kısmı tekerlekli sandalyeleriyle katılmışlardı) fazla dikkati çekmesin diye, kaldırımın yanına belediyenin iki otobüsü park etmişti. Medyanın katılımı ise zayıftı. Çağdaş bir ülkede, böyle bir olay olsa kıyamet kopar. Daha önceden gazeteler televizyonlar sayfalarını, ekranlarını bu konuya ayırırlar. Tahliye istemi karşısında direnen engellilerin kameralara çekilmesi halinde kimse bu tahliyede direnemez. Ama medyamız olayı yeterince görmüyor, korkarım pazartesi de görmeyecek. Eğer Türkiye’de duyarlı ve onurlu, hiç değilse görevinin bilincinde bir medya olsaydı, Topbaş KASDER’i tahliye girişiminde bulunamazdı. Değişim hızlı olacak TÜREY KÖSE ANKARA Genel merkezin tüzük taslağında 27 Şubat kurultayı için çağrıda bulunanların istekleri de göz önüne alınarak bazı değişiklikler yapılırken; haziran ayında toplanması beklenen ilk olağan kurultayda yürürlüğe girmesi öngörülen yeni tüzüğün yürürlük tarihi de 1 Mart 2012 tarihine çekildi. Genel Başkan Yardımcısı Nihat Matkap, “Kongreler başladı diye, hukuki sıkıntı olabilir diye düşünüyorduk ancak Genel Başkanımızla görüştük, tereddütlerin giderilmesi için yürürlük tarihinin 1 Mart’a çekilmesi istendi” açıklamasını yaptı. Muhaliflerin kurultay çağrısında istedikleri düzenlemelerle genel merkezin hazırladığı tüzük taslağı arasındaki koşutluklar ve uzlaşıla CHP Genel Başkan Yardımcısı Nihat Matkap, olağanüstü kurultay için imza toplayanların 9 önerisinden 6’sının karşılandığını söyledi. Matkap, tüzüğün hemen yürürlüğe girmemesiyle ilgili eleştirilere dikkat çekerken de “Başlayan kongreler var, hukuki sorunlar doğabilir diye yürürlük tarihi olağan kurultaya bırakılmıştı. Genel Başkanımızla tekrar konuştuk, yürürlük tarihinin 1 Mart’a çekilmesini istedi. Tereddütleri gideriyoruz” açıklamasını yaptı. mayan noktalar şöyle: Muhalifler “MYK kararıyla üye yazımı” ile ilgili maddeye “Kongre ve seçim takviminin ilanından önceki 3 ay içinde bu madde uyarınca üye olanlar ilk kongre ve önseçimler için seçme hakkından yararlanamaz ancak seçilebilirler” düzenlemesinin eklenmesi istiyordu. Genel merkez taslağında da “Bu şekilde üyeliğe kabul edilenler 3 ay süreyle yalnızca seçilme hakkından yararlanabilecek” düzenlemesi yapıldı. Muhalifler PM’nin üye sayısının 80 olarak kalmasını ve MYK’nin genel başkan dışında 14 üyeden oluşmasını istiyor. Genel merkez taslağında PM üyesi 60’a düşürülüyor, MYK’nin de en az 17 kişiden oluşması öngörülüyor. Muhalifler genel başkan adayı olmak için delegelerin yüzde 20’si değil, yüzde 10’unun imzasının yeterli sayılmasını istiyordu. Bu düzenleme genel merkez taslağında aynen yer aldı. İlçe, il kongreleri ve kurultayda seçimlerin çarşaf liste ile yapılmasının esas olmasını isteyen muhalifler, kurultay delegelerinin 10’da 1’inin yazılı önerisi üzerine yapılacak oylama sonunda “kurultay üye tam sayısının salt çoğunluğunun” kararıyla blok liste ile seçimlerin yapılmasına karar verilebilmesi yönünde öneri hazırladı. Genel merkez taslağında da bu düzenleme yer alıyor ancak blok liste kararı alınması kolaylaştırılarak “kurultaya katılan üyelerin salt çoğunluğu” ile karar alınabileceği ifade ediliyor. Muhaliflerin yüzde 10 gençlik kotası istemi, genel merkez taslağında da aynen yer alıyor. Muhalifler yapılan değişikliklerin hemen yürürlüğe girmesi is tiyor. Genel merkezin taslağında yeni tüzüğün haziran ayında yapılması planan “34. olağan kurultayda” yürürlüğe girmesi öngörülüyordu. Ancak, genel merkez dün “son dakika” adımıyla bu konudaki itirazları dikkate alarak yürürlüğü öne çekti. ‘İtirazlar giderildi,’ CHP Genel Başkan Yardımcısı Nihat Matkap, imzacıların 9 önerisinden 6’sının karşılandığını söyledi. Matkap, tüzüğün hemen yürürlüğe girmemesiyle ilgili eleştirilere dikkat çekerken de “Başlayan kongreler var, hukuki sorunlar doğabilir diye yürürlük tarihi olağan kurultaya bırakılmıştı. Genel Başkanımızla tekrar konuştuk, yürürlük tarihinin 1 Mart’a çekilmesini istedi. Tereddütleri gideriyoruz” açıklamasını yaptı. Matkap, genel başkanın “çifte kurultayları” önlemek için kurultayları birleştirme yetkisiyle ilgili kaygıları da dikkate aldıklarını söyledi. Matkap, “Bu yetkinin olağanüstü kurultayın gündemini sulandıracağı eleştirileri oldu. Sadece salon birlikteliğine dönüştürdük. Aynı salonda gündemlere dokunmadan ayrı ayrı görüşeceğiz” açıklamasını yaptı. Eski Genel Sekreter Önder Sav’ın “Yen yırtıldı, kolun kırıklığı gizlenemez hale geldi” sözleriyle ilgili olarak Matkap, “Sayın Sav, engin birikimi olan bir siyasetçi. O yeni tamir edebilir, o kolu gizleyebilir, benim de tercihim budur. Kurultaya gelmesi ve onu benim karşılamam gerekir. Umarım yeniden bir değerlendirme yapar” dedi. Bazı partililerin Anıtkabir’e çıkma hazırlığıyla ilgili olarak da Matkap, “Ayrı ayrı Anıtkabir’e çıkmak doğru değil. Mustafa Kemal’i rahatsız etmeye hakkımız yok” görüşünü dile getirdi. Matkap, Deniz Baykal’ın da kurultaya geleceğini düşündüğünü vurgularken “Antalya il başkanı, delegeleri genel merkezdeydi” dedi. PERİHAN SARI: İĞNELİ FIRÇA ZAFER TEMOÇİN Kurultay CHP için dönüm noktası ? CHP Genel Başkan Yardımcısı Perihan Sarı, CHP’nin yeni tüzüğünün yerel dinamikleri hareket geçireceğini ve genel merkezin yerel teşkilatlar üzerindeki müdahalesini azaltacağını belirtti. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP Genel Başkan Yardımcısı ve yarın yapılacak olağanüstü kurultayda oylanacak yeni tüzüğü hazırlayan komisyonun üyesi Perihan Sarı, “Yaptığımız demokratik değişikliklerle genel merkezin yerel teşkilatlar üzerinde müdahalesi azalacak. Yerel dinamikler daha fazla harekete geçirilecek” dedi. CHP parti tüzüğünün değiştirilmesi için kurulan Tüzük Hazırlık Komisyonu’nda etkin rol oynayan Sarı, Cumhuriyet’e şu değerlendirmeleri yaptı: Örgüt İşleyecek: CHP’nin parti örgütünün etkin işlemesine yönelik düzenlemeler yapıldı. Genel merkezin diğer alt birimlere müdahale olarak anlaşılan düzenlemeleri ortadan kaldırılıyor. Yerel dinamikler harekete geçiriliyor. Parti İçi Demokrasi: Parti içi demokrasi gözetiliyor. Çarşaf liste ile delegenin iradesini ortaya koyması kolaylaştırılıyor. Önseçimler yaygınlaştırılıyor. Evrensel Kota: Yüzde 33’lük cinsiyet kotası evrensel kabul görmüş bir oran. Uygulandığında kadın olsun erkek olsun cinsiyet temsilinde sorun yaratmayacaktır. Gençlik kolları kotası da partimiz için önemli bir aşama. Partinin tüm yapılarında bu kotalar korunacaktır. Muhalefeti Dinledik: İkinci kurultay talebiyle gelen arkadaşlarımızın isteklerinin büyük bölümü karşılandı. Bir tek “kurultaylarda gelenlerin salt çoğunluğuyla karar alınması” talebi reddedildi. Üye tam sayısının salt çoğunluğu aranacak. Dernekler ve sendikalar yasaları da nitelikli çoğunluk istiyor. Başkana Yetki: MYK’nin genel başkan tarafından atanması konusu aramızda tartıştığımız bir konuydu. Sonuçta parti meclisi içinden seçilmesi konusunda mutabık kaldık. Bu zaten bizim geleneğimizde var. Dönüm Noktası: Genel Başkanımız yarınki konuşmasında şenlik ve bütünlük vurgusu yapacak. Parti içi sorunların aşılmasına yönelik dönüm noktasında olduğumuzu anlatacak. Artık yeterli gücü topladığımızı ve işimize bakmamız gerektiğini söyleyecektir. Ana muhalefet partisi olarak bizim işimiz iktidar olmak. Bunun için de öncelikli gündem halkın sorunları olacak. namikzafer@yahoo.com Baykal ve Sav’a son çağrı CHP kongresinde divan başkanı olması beklenen Adnan Keskin, ‘’Kongreye gelip daha iyi, daha güzel bir tüzük için önderlik yapmaları gerekir’’ dedi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP’nin 2627 Şubat kurultaylarında divan başkanı olması beklenen Denizli Milletvekili Adnan Keskin, eski Genel Başkan Deniz Baykal ve eski Genel Sekreter Önder Sav’a “Gelmezlerse mevcut yönetimi aşındırmış olmazlar, partiyi zor durumda bırakırlar. Partiyi müşkül durumda bırakmayacakları umudumu koruyorum” diye seslendi. CHP genel merkezinde bugün il başkanları toplanacak ve tüzük taslağını değerlendirecek. İki kurultayda da divan başkanlığını partinin deneyimli isimlerinden Adnan Keskin’in yapması bekleniyor. Keskin, Baykal ve Sav’a “kurultaya katılın” çağrısı yaparken, “Belli görevlerde bulunmuş eski ve köklü bir partili olarak, partinin içinden geçtiği kritik bir süreçte sorunları büyüten değil, sorunları çözen bir yaklaşım içinde olunması gerektiğini düşünüyorum. Benden daha eski ve daha önemli görevlerde bulunmuş olan Eski Genel Başkanımız Sayın Deniz Baykal ile eski Genel Sekreterimiz Sayın Önder Sav’ın da partiyi güç duruma düşürecek, kamuoyunda yanlış bir algılama ile karşı karşıya bırakacak bir anlayış içinde olmayacaklarını umuyorum. Gelip daha iyi, daha güzel bir tüzük için önderlik yapmaları gerek” dedi. oykot partiye zarar verir Keskin, “boykot” girişimleriyle ilgili olarak şu değerlendirmeleri yaptı: “Arkadaşlarımızın önerileri dikkate alındı, uzlaşılamayan birkaç konu kaldı. Eski genel başkanımız ve genel sekreterimizin kurultaya gelmemesi yönetimi aşındırma değil, CHP’yi zor duruma düşürme anlamına gelir. Kamuoyu önünde partiyi zor durumda bırakmış olurlar. Sayın Üstündağ, ‘Kendi pişirdiğin yemeği yemezsen, başkalarının ‘B iştahla yemesini bekleyemezsin’ derdi. Bu tüzüğü Sayın Baykal yaptı. Kurultaya gelinmemesi için hiçbir neden yoktur. Eğer gelirlerse sayın genel başkan ve genel sekretere daha boyutlu bir konuşma imkânı hazırlayacaktım. Aynı partide birbirimize kılıç çekerek partiyi ileri götüremeyiz.” Genel Başkan Yardımcısı Nihat Matkap da, ikinci kurultay çağrısında bulunanlar ile eski Genel Başkan Deniz Baykal’ın birçok öneri ve isteğinin taslakta karşılandığını söyledi. Matkap, “Kurultaya kol kola gireceğiz, bütünlük içinde çıkacağız” dedi. C MY B C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle