Katalog

13 ARALIK 2012 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA HABERLER İstanbul Edirne Kocaeli Çanakkale İzmir Manisa Denizli Zonguldak Sinop Samsun B B K B Y Y Y Y Y Y 6 3 7 8 12 10 9 6 9 9 13 DIŞ MERKEZLER BudapeştePB Madrid B Viyana PB Belgrad K Sofya B Roma PB Atina B 2 11 2 3 1 14 12 Zürih Moskova Aşkabat Taşkent Baku Bişkek Tiflis Kahire Şam Tahran K B B K Y K Y B B B 3 6 7 6 12 3 5 19 15 8 TÜRKİYE Trabzon Giresun Ankara Eskişehir Konya Sivas Antalya Y Y K K K K Y 11 10 4 3 4 6 16 Adana Mersin Erzurum Diyarbakır Şanlıurfa Mardin Siirt Hakkâri Van Kars Y Y S PB PB PB PB S S S 15 15 1 10 12 9 9 6 5 2 Oslo PB 11 Helsinki K 1 Stockholm K 5 Londra PB 4 AmsterdamPB 2 Brüksel B 3 Paris K 7 Bonn B 3 Münih B 3 Berlin B 0 GÜNCEL CÜNEYT ARCAYÜREK ? Baştarafı 1. Sayfada 1923’te kurulan Cumhuriyetin temel ilkelerini yok etmek için üstün bir çaba gösteren RTE’ye inanan tek bir kişi çıkmadı. Hâlâ nedenini soruyorsa RTE: Kurduğu, yönettiği zorba rejimin; bağımsız kimliğini yozlaştırdığı yargı sayesinde; dört beş yıldır, kamuoyunun tanıdığı ne kadar laikliğe, Atatürk ilkelerine inanmış cumhuriyetçi yazar, gazeteci, bilim adamı, asker varsa hepsini Silivri zindanlarında yatırdığı için... ??? Hukuk devleti olduğu iddia edilen Cumhuriyetin RTE döneminde Silivri’deki mahkeme neden sürekli tartışma konusu? Birbiri ile bağlantılı olmayan davalar Ergenekon adı altında Silivri’de bir araya getirildi, neden? Sanıkların söz hakkı neden kısıtlandı? “Savunma hakkı kutsaldır” sözünün askıya alındığı, sanıkların savunma sürelerinin kısıtlandığı davada, uyduruk gizli tanıklarla ilgili bitmez tükenmez tartışmalar neden gündemde? Parlamentoda kabul edilen yasaya karşın cezaya dönüşen tutukluluk mağduru sanıkların tahliye taleplerini sürekli reddederek yasama organına meydan okuyan Silivri mahkemesi yargıçlarını; yargı erkinin üst mercii Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu yıllardır, bugüne dek neden sorgulamadı?.. Umut edilmez ama RTE bir gün veya gece, on dakika vicdanı ile baş başa kalabilir… ...bana muhalif diye Cumhuriyete aykırı gidişe karşı çıkan askersivil yürekli insanların yargılandığı, Ergenekon adı verilen dava savcısının mütalaa açıklayacağı 13 Aralık günü, bugün… ....binlerce insanın Silivri’de, mahkeme kapısının önünde toplanmasındaki nedeni kafasında irdeleyebilir, düşünebilir mi acaba? ??? RTE’den böylesi insancıl, toplumsal ve demokratik bir yaklaşım ne umut edilebilir ne de beklenir. Başbakan “Cumhuriyetle hesaplaşmıyoruz” derken koskoca bir yalanın arkasına sığınıyor. Zira gerçek anlamıyla Cumhuriyeti yaratanlarla ve bugün yaşatmaya azmeden insanlarla savaşıyor. ??? Sözlerinin inandırıcılıktan uzak olduğunu kanıtlayacak binlerce örnek var önümüzde. Dolaylı dolaysız Atatürk’e, devrimler döneminin başbakanı İsmet İnönü’ye yersiz, anlamsız, dayanaksız saldırılarda bulunan o değil de kim peki? Bağdat’taki Şii başbakan mı? Bağrına bastığı içimizde ve dışımızdaki laik Cumhuriyet ve Atatürk düşmanı yobazların aynı bir portre yansıtan bizzat kendisi! Bu gerçeği görebilmesi için sık sık yinelediği gibi aynaya bakması yeterli. Batılı karikatüristler artık “Eğer Başbakan RTE ile Cumhurbaşkanı Gül’ün eşi türbanlı ise o zaman İslamcı yönün öne çıkması kaçınılmazdır” diyorsa; RTE bu ülkenin laik bir hukuk devleti olduğunu, gelsin beri, benim külahına anlatsın! ??? Cumhuriyetle hesaplaşmıyormuş! Laik Cumhuriyeti yok etmeye çalıştığını örnekleyen şu son habere bakın: “İslami standartlardaki otellerde namaz vaktinin duyurulması, odalarda seccade ve Kuran bulunması, yiyecek ve içeceklerin helal olması koşulları” getiriliyor. Tabii bu dayatmalar şimdilik İslami ölçeklerde hizmet veren otellere... Laik Cumhuriyetin Diyanet İşleri Başkanlığı’nda görevli Başkan Görmez’in, gün gelecek Osmanlı şeyhülislamları gibi konuşacağı kimin aklına gelirdi. Göreve atandığı günden beri AKP’nin kuyruğunda dine hizmet vereceğini yazdığımız Diyanet İşleri Başkanı; bütçede Diyanet’e kimi önemli bakanlıklardan daha fazla ödenek ayrılmasını eleştirenleri; başbakanının üslubuyla “Başkanlığımızı milletimizin sırtında yük gibi göstermeye çalışmak hiç kimsenin haddi de değildir, hakkı da yoktur” diye azarlama cesaretini gösterebiliyor. ??? Birkaç gün önce yapılan bir anketin sonuçlarını açıklayan Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay’a göre AKP’nin oyu yüzde 51.5! Vah laik Cumhuriyet vah! Ergenekon davasında savcı bugün mütalaasını verecek. 5 yıldır devam eden yargılamada karşımıza çıkan vahim bilançoyu hatırlamakta fayda var: 1. Ergenekon adlı bir terör örgütünün varlığı ortaya çıkarılamadığı gibi birleştirilen 21 iddianame arasında bağlantı da gösterilebilmiş değil. Genelkurmay, MİT, Emniyet ve Jandarma ellerinde böyle bir örgütün varlığına ilişkin veri bulunmadığını belirtirken, sorgulanan 3 bin şüpheliden bir tanesi dahi ne polis, ne savcılık ne de mahkemede böyle bir örgütün var olduğunu söyledi. Ergenekon ile darbe iddialarının araştırıldığı ileri sürülmesine rağmen, darbe planı olduğu ileri sürülen Sarıkız, Ayışığı, Yakamoz, Eldiven hakkında Mahkeme görevsizlik kararı vererek dosyaları Ankara’ya gönderdi. 2. Keyfiliğinden toplumun her kesiminin şikâyetçi olduğu özel yetkili mahkemeler yasayla kapatılırken Silivri’deki mahkemenin ömrü dava bitene kadar uzatılarak usul hatalarının sürmesine göz yumuldu. 3. Sanıklara getirilen ‘talep, soru ve beyan yasakları’, duruşmadan men cezaları, avukatlara verilen duruşmadan çıkarma cezaları, sanıkların avukatlarıyla yaptıkları görüşmelerin kayda alınarak aleyhlerinde kullanılması, tutukluluğun devamı kararlarında hukuki ve fiili gerekçe gösterilmemesi, sanık lehine delillerin dikkate alınmaması, adli kontrol yöntemlerinin tartışılmadan reddedilmesi, yargılamanın makul sürede bitirilmemesi, Ergenekon’da 5 Yılın Bilançosu hukuka aykırı delillerin dikkate alınıyor olması yargılama sürecindeki sayısız usul hatalarından sadece birkaçı. 4. Yargılama 44 gizli tanığın tanıklığıyla yönlendirilmekte. Çeşitli davalardan müebbet hapis ya da ağır hapis cezasına çarptırılan mahkumların kendilerini kurtarmak için Ergenekon davasında gizli tanık olmalarına göz yumuldu, hatta teşvik edildi. Sanıklar aleyhindeki her tür gizli tanıklık, içindeki mantık hataları ve gerçekdışı unsurlara rağmen kabul edildi. Örneği görülmemiş bir biçimde bir mahkum bu davada hem sanık hem tanık hem de gizli tanık durumunda. 5. Sadece iddianamalerin toplam sayfa sayısı 17 bine ulaşırken, ek delil klasörleriyle birlikte Ergenekon davasının toplam büyüklüğü 5 Terabayt’a (120 milyon sayfa) ulaşmış durumda. 100 binden fazla telefon izlendi, 60 bin telefon dinlendi, 3 bin kişi hakkında takibat yapıldı, 1360 kişi ifade verdi. 65’i tutuklu 287 sanık var. 7 sanık ifade veremeden ölürken, halen cezaevi reviri ve hastanelerde 10 sanık var. Dosyanın böylesine insan beynini zorlayacak bir hacme ulaşması adil ve sağlıklı bir karar verileceği inancını ortadan kaldırmış durumda. 6. 12 Haziran 2011’de milletvekili seçilen 2 sanığın, geçmişte örnekler olmasına rağmen tutukluluk halleri devam ettirilerek yasama faaliyetlerine katılmaları engellendi. ??? Görüldüğü gibi bu dava bir hukuki yargılama olmaktan çıkıp, siyasi iktidarın muhalifleriyle hesaplaşma aracına dönüşmüş durumda. Bugüne kadar iddia edilen hiçbir olay aydınlatılamadığı gibi, birleştirilen 19 dosya ile aralarında irtibat kurulmaya çalışılan ve çoğu birbirini tanımayan insanlar yıllarca özgürlüklerinden mahrum bırakılmıştır. İşte bu hukuksuzluğa ‘hayır’ demek için, yurdun dört bir yanından on binlerce yurttaş bugün Silivri’de toplanacak... Savcıdan ‘Yezid’ davası ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Sivas katliamı davasında, dosyanın “zamanaşımı” dolduğu gerekçesiyle kapatılması yönünde görüş açıklayan Ankara Cumhuriyet Savcısı Hakan Yüksel, bu nedenle kendisini Twitter üzerinden “Savcı sanki Yezid’in torunu” sözleriyle eleştiren CHP milletvekili sanatçı Sabahat Akkiraz aleyhinde 25 bin TL’lik manevi tazminat davası açtı. Dava dilekçesinde, Yüksel’in bu sözler nedeniyle “duyduğu elem ve ıstırabı bir ömür boyu yaşayacağı” savunuldu. Akkiraz ise karşı dilekçe verdi. Dilekçede, eylemin “yargı kararının eleştirmesi amacını taşıdığı” belirtildi. Davanın ilk duruşması bugün. KCK’de 54 tutuklama daha ? DİYARBAKIR/İSTANBUL (Cumhuriyet) Mardin, Siirt ve Batman’da geçtiğimiz cumartesi günü KCK’ye yönelik operasyonda gözaltına alınan ve adliyeye sevk edilen 84 kişiden 24’ü daha tutuklandı. İstanbul’daki KCK operasyonu kapsamında gözaltına alınan ve aralarında Evrensel gazetesi muhabiri Sadiye Eser’in de bulunduğu 9 kişiden 6’sı da tutuklanarak cezaevine gönderildi. Böylece son KCK operasyonladrında önceki günkü tutuklamalarla sayı 54’e 48’e yükseldi. Siirt Belediye Başkanı Selim Sadak’ın da aralarında bulunduğu 36 kişi ise tutuksuz yargılamak üzere serbest bırakıldı. Adana’da ise “örgüt propagandası yaptıkları” iddiasıyla 11 kişi gözaltına alındı. ANKARA’NIN ZOR SEÇİMİ: ABBAS MI MEŞAL Mİ? Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ve Başbakan Tayyip Erdoğan’ın Filistin Devlet Başkanı Mahmut Abbas ile görüşmelerindeki temel mesaj “Filistin’in ‘düşman kardeşleri’ Hamas ve Fetih grupları arasındaki anlaşmazlığın giderilerek ulusal birlik hükümetinin kurulması gerektiği” oldu. Dün bir grup gazeteciyle bir araya gelen Abbas da önceliğinin bu barışı sağlamak olduğunu açıkladı. Ancak ortada ciddi bir problem var. Fetih’in başı Abbas ile Hamas’ın başı Halit Meşal çok farklı düşüncelere sahip. En temel fark İsrail ve barış görüşmelerine bakışları. Abbas İsrail ile görüşerek iki devletli çözümden yana. Meşal ise İsrail’in varlığını dahi reddederek böyle çözüme baştan karşı çıkıyor. Abbas dün Ankara’da bu farklılığın altını bir kez daha çizdi. Bakalım AKP hükümeti; birbiriyle taban tabana zıt bu iki görüşü nasıl uzlaştıracak. Seçmek zorunda kalırsa hangisini tercih edecek? Abbas’ın dünkü açıklamalarından iki önemli mesaj da şöyle: 1. İsrail; Doğu Kudüs ve Batı Şeria’da yeni yerleşim bölgeleri inşa ederse, Filistin Uluslararası Ceza Mahkemesi’ne gitme hazırlığı içinde. 2. Türkiye’nin Filistin’de bir KKTC ofisi kurulması yönündeki beklentisini karşılamak için sessiz bir hazırlık yapılıyor. Yakında bu yönde bir adım dünyaya açıklanacak. Güldünya davasında 30 yaralı ? İstanbul Haber Servisi İstanbul’da töre cinayetine kurban giden Güldünya Tören’in babası Şerif Tören’in, kızının hamile kaldığı Şervet Taş’ı Sultanbeyli’de öldürmesiyle ilgili dava dün Kartal Adliyesi’nde görüldü. Duruşma öncesi, baba Tören ile öldürülen Taş’ın yakınları arasında gerginlik başladı. Her iki aile yakınları arasında başlayan sözlü tartışma bir süre sonra bıçaklı ve sopalı kavgaya dönüştü. Adliye bahçesinin savaş alanına döndüğü kavgada her iki aileden de 7’si ağır 30 kişi yaralandı. CHP’li Özkes, Diyanet’in siyaset ve ticaretle uğraştığını söyledi ‘Cami altı ticaret’ ? CHP’li Özkes, Diyanet’in AKP’nin güdümüne girdiğini söyledi. BDP’li Tan ise kurumun “derin yapıların kontrolünde olduğunu” ifade etti. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP ve BDP, Diyanet İşleri Başkanlığı için çok çarpıcı değerlendirmelerde bulundu. CHP İstanbul Milletvekili İhsan Özkes, Diyanet’in din yerine ticaret ve siyasetle uğraştığını ve “iktidarın güdümüne girdiğini” belirtirken BDP Diyarbakır Milletvekili Altan Tan ise “Diyanet İşleri Başkanı’nın MİT, MGK ve Genelkurmay istihbaratından daha derin yapıların kontrolünde olduğunu” söyledi. TBMM Genel Kurulu’nda, Diyanet İşleri Başkanlığı’nın bütçesi üzerinde konuşan CHP’li Özkes, Diyanet’in, çalışmalarını siyaset üstü olarak sürdürmesi halinde saygınlığını koruyabileceğini, hiçbir partinin tekelinde olmaması gerektiğini belirtti. Özkes, Diyanet’in, “iktidarın güdümüne girdiğini, halkı dini konularda aydınlatma görevini unuttuğunu”, “siyaset ve ticaretle uğraştığını” ifade ederek “altı ticarethane olan camilerin sayısının çığ gibi arttığını ve bunların AKP’lilerin elinde olduğunu” söyledi. BDP’li Tan ise Diyanet’in sivil alana bırakılmasını isterken, Alevilerin taleplerinin karşılanmamasını da eleştirdi. Tan, “Bu Diyanet, TürkİslamcıHanefi bir çizgide değilse, Alevi vatandaşların talepleri neden yerine getirilmiyor? Ülkede Şii vatandaşlar var, Diyanet’in bunlarla ve Şafilerle ilgili çalışması niye yok?” dedi. AKP Ardahan Milletvekili Arhan Atalay, CHP’yi “tutucu ve baskıcı” olmakla suçlarken CHP Milletvekili Mahmut Tanal, “AKP dönemi; evlerin, yatak odalarına kadar izlendiği, telefonların dinlendiği, baskıcı tutumun yaşandığı dönem. Diktatörlüğe doğru adım adım gidilen bir dönem” diye konuştu. CHP Milletvekili Ali Özgündüz, Irak merkezi hükümetinin, peşmergenin kontrolünde olan Kerkük’ü yeniden kontrolü altına almaya çalıştığını, Türkiye’nin ise Barzani ile stratejik işbirliği yaptığını söyleyerek “Bu anlamda ABD ve İsrail ile müttefiksiniz” dedi. CHP Denizli Milletvekili İlhan Cihaner, Kamu Düzeni ve Güvenliği Müsteşarlığı’nın feshedilmesi çağrısında bulundu. Eryılmaz özgür 15 yıl 6 aydan 47 yıla kadar hapsi istenen eski başkan tahliye edildi A N K A R A (Cumhuriyet Bürosu) Eski Çankaya Belediye Başkanı Muzaffer Eryılmaz, belediye ihalesine fesat karıştırdığı iddiasıyla yargılandığı davada tahliye edildi. “Müfettiş ve bilirkişi raporlarındaki hataların iddianameye dayanak alındığını” belirten Eryılmaz, savunmasında, “Yüzlerce bankaya ben ve arkadaşlarım hakkında yazılar yazıldı. Bir tane eksik bulunamadı” dedi. Eryılmaz, bazı belediye yöneticileri ve şirket temsilcilerinin de aralarında bulunduğu 22 kişinin yargılanmalarına başlandı. Davanın iddianamesinde “ihaleleri alan şirketlere toplam 4 milyon 201 bin 554 lira 23 kuruş fazla ödeme yapıldığı, böylece belediyenin ve kamunun zarara uğratıldığı” iddiasıyla Eryılmaz hakkında,15 yıl 6 aydan 47 yıla kadar hapi isteniyordu. Dünkü duruşmada savcı Hakan Özdabakoğlu, davaya müdahillik taleplerinin kabulünü ve tutuklu sanıkların tutukluluklarının devamını istedi. Tutuklu sanıkların avukatları, müvekkilleri için tahliye talebinde bulundu. Mahkeme suç vasfının değişme ihtimali ve delilerin toplanmış olması gibi gerekçelerle Muzaffer Eryılmaz, Seyit Ufuk Karademir, Nuri Telek, Doğan Nedim Altay, Fatih Çelik, Mustafa Erkan, Zeki Özkanoğlu ve Fikret Aydın’ın tahliyesine, diğerlerinin ise tutukluluk halinin devamına karar verdi. Mahkeme, diğer müştekiler ile bazı tanık beyanlarının alınması için duruşmayı erteledi. Günay’a yumurta: 12 gözaltı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, Hacettepe Üniversitesi’nde öğrencilerin yumurtalı protestosu ile karşılandı. Üniversitenin Kültür ve Kongre Merkezi girişinde Bakan Günay’a yumurta atan öğrenciler, polis tarafından çembere alındı. Yaklaşık iki saat yağmur altında çemberde bekletilen 12 öğrenci daha sonra gözaltına alındı. 4’ü kız, 8’i erkek olan öğrenciler Altındağ Emniyet Müdürlüğü’ne götülerek ifadesi alındı. Bakan Günay’ın öğrencilerden şikâyetçi olduğu öğrenildi. Denizden cesetler çıktı ? İstanbul Haber Servisi Fatih Balat’ta tekne barınağını görevlileri,dün sabah saatlerinde denizde bir erkek cesedi fark etti. Deniz polisinin karaya çıkardığı cesedin Mehmet Gezer’e ait olduğu öğrenildi. Bir dönem Gölcükspor’da top oynadığı belirtilen Gezer’in ölüm haberini alan arkadaşları, olay yerine geldi. Aynı saatlerde Fatih Çatladıkapı’da da Ramazan Köse’ye ait olduğu öğrenilen bir ceset buldu. Cesedin üzerinden haciz belgesi ve kredi kartları çıktı. Kocaoğlu, Gökçek’i eleştirdi ? İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, geçen gün yağan şiddetli yağmurun ardından internette “İzmir Venedik gibi” mesajı yayımlayan Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek’i üstü kapalı eleştirerek “İzmir’deki son yağışlardan siyasi rant elde etmeye çalışan bir ‘meslektaş’ımın ve bazı siyasetçilerin neredeyse zil takar halini anlamakta zorlanıyorum” dedi. 16 YAŞINDAKİ ÇOCUĞUN SUÇU: KALACAK YER SORUNUNU ANLATMAK ‘Başını ört’e çifte soruşturma MALATYA (Cumhuriyet) Ramazan davulcusuyla tartışan Alevi Evli ailesinin linç edilmek istendiği Sürgü beldesindeki çok programlı lisede kız öğrencilere ücretsiz başörtüsü dağıtıldığı, başı açık öğrencilere de türban takmaları konusunda baskı uyguladığı iddiaları üzerine soruşturma başlatıldı. Gazetemizin dünkü sayısında “Başını ört baskısı” başlığıyla manşete taşıdığı iddiaları basından öğrendiğini belirten Malatya Milli Eğitim Müdürü Mehmet Bulut, soruşturma talimatının valilikten geldiğini, kendilerinin de araştırma yapılması için okula müfettiş gönderdiğini belirtti. Bulut, “Doğanşehir İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü de soruşturmaya başladı. Durumun tam olarak ne olduğunu bilmiyoruz. Sadece basında çıkan bilgilerle, bilgilerimiz sınırlı” dedi. Öğrenciye ‘koruma’ dayağı VAN (Cumhuriyet) Gürpınar ilçesinde kalacak yer bulamadıklarını İlçe Kaymakamı Nurullah Kaya’ya anlatmaya çalışan 16 yaşındaki öğrenci, polis memuru koruma tarafından okul dışına çıkarılarak dövüldü. Olayla ilgili soruşturma başlatıldı. Gürpınar Anadolu Lisesi’nde okuyan V.C. (16), yatılı okulla ilgili yurt sorununu anlattığı Kaymakam Kaya’nın koruması Cemil Koç tarafından dövüldü. V.C’nin babası İbrahim C, olayı hem okul müdürlüğüne hem savcılığa şikâyet etti. İbrahim C, “5 Aralık Çarşamba günü Kaymakam Kaya okulu ziyaret etti. Öğrencilerin sorunlarını dinlerken oğlum da yurt konusunda sıkıntı yaşadıklarını anlattı. Ancak kaymakam oğluma ‘Anladığı dilden konuşayım’ diyerek üzerine yürüdü. Koruması olan Koç da oğlumu zorla okul dışına çıkararak darp etti” dedi. Olayla ilgili Gürpınar Cumhuriyet Başsavcılığı 5 Aralık’ta hazırlık soruşturması başlattı. Alınan doktor raporuyla da darp belgelendi. ‘Diktatörlüğe doğru...’ Ünal başbakanla görüştü ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Suriye’de görev yaparken tutuklanarak esir alınan gazeteci Cüneyt ile eşi Nihan Ünal, Başbakan Tayyip Erdoğan ile görüştü. Başbakanlık Resmi Konutu’nda, basına kapalı görüşme, 20 dakika sürdü. Ünal çiftinin kızları Sahra (2) ile Cüneyt Ünal’ın anne ve babası da görüşmede yer aldı. CEZAEVİNDE İŞKENCE İDDİASI SOMA (Cumhuriyet) Akhisar Cez aevi’nde 6 ay tutuklu kaldıktan son ra geçen hafta tahliye edilen Kadir Yaramaz (27) , 9 koğuş arkadaşı tarafından dövüldüğü, sırtına kaynar sula r döküldüğü iddiasıyla savcılığa baş vurdu. Komşusunun evine izinsiz girdiği gerekçesiyle gözaltına alındığı nı belirten Yaramaz, “Bilmediğim bir nedenle işkenceye uğradım” ded i. Şans Topu devretti ? ANKARA (AA) Şans Topu’nda numaralar “3, 20, 22, 23, 28 + 8” olarak belirlenirken 5 +1 bilen çıkmadı. 5 bilenler 3 bin 230’ar TL, 4 +1 bilenler 297’şer TL, 4 bilenler 29’ar TL, 3 +1 bilenler 14 TL 45’şer kuruş, 3 bilenler 3’er TL , 2 +1 bilenler 4’er TL, 1 +1 bilenler 2’şer TL alacak.