19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
30 KASIM 2012 CUMA CUMHURİYET SAYFA HABERLER AKP yönetimi, Erdoğan’ın ‘BDP’lilere dokunun’ talimatına hazırlıksız yakalandı 5 yurttaşımızın katledilmesine neden olan bir sürecin yolunu, verdiği o kararla açmıştı. İşte o derin yapı Trabzon’da örgütlenmiş, Ankara’nın karanlık dehlizlerinde planlanarak tetikçilere sipariş edilmişti. Bunun gizlisi saklısı yoktu... Tıpkı Uğur Mumcu ve öteki cinayetlerde olduğu gibi. Uğur Mumcu cinayetinin aydınlanmaması için her şey yapıldı. Güldal Mumcu, suikastın derin güçler, devlet içindeki karanlık odaklar tarafından düzenlenip tetikçilere yaptırıldığını öne sürerken haklı. O derin odaklar yasadışı dinci, solcu ve faşist örgütleri hep kullandı. Türkiye’de ve dünyada örnekleri vardır... ??? Bir cinayetin üzerinin nasıl örtüldüğü, PKK’ye karşı Hizbullah’ın nasıl kurulduğu, JİTEM tarafından Batman yakınlarında nerede eğitildikleri TBMM’nin 1994 yılında hazırladığı raporda yazılıdır. Komisyon başkanı, dönemin Kırıkkale Milletvekili Sadık Avundukluoğlu’dur. Yazdıklarım zaten raporun özetidir... O rapor TBMM Başkanı’na verilmiş ancak Meclis Genel Kurulu’na getirilmemiştir. Bu arada TBMM Uğur Mumcu Cinayetini Araştırma Komisyonu üyesi Fethullah Erbaş’ı dinlerseniz, kanıtların toplanması ve soruşturma aşamasında “kasıt” derecesinde özensiz davranıldığını öğrenirsiniz. ??? Bugün Darbe Komisyonu raporu Cemil Çiçek’in elinde... Raporda neler yazıldığını bilmiyorum ama CHP’li üyelerin savları önemli. CHP’li üyeler şöyle diyor: “AKP kendi tarihini yazdı. 28 Şubat’a odaklandı. 12 Eylül darbesinin MTTB, Komünizmle Mücadele Dernekleri, komando kamplarıyla bağlarının üstü örtüldü...” O zaman? Demek ki, o karanlık odaklar gizlendi, üstü örtüldü... Başka söze gerek kalmadı! Kriter aranıyor ERDEM GÜL ANKARA Başbakan Tayyip Erdoğan’ın, partide ön bir çalışma yapılmadan BDP’lilerin dokunulmazlıklarının kaldırılacağını açıklaması üzerine hazırlıksız yakalanan AKP yönetimi, “dokunma” konusunda formül arayışına girdi. AKP, dokunulmazlıkları “şiddet” ya da “terör” kriterleriyle kaldırma formülünü tartışıyor. AKP’nin Güneydoğulu vekilleri ise BDP’lilerin dokunulmazlıklarının kaldırılmasının yeniden gündeme gelmesinden rahatsız oldu. AKP Diyarbakır Milletveki ? Erdoğan’ın ‘BDP’lilerin dokunulmazlıkları kaldırılacak’ açıklamasına hazırlıksız yakalanan AKP yönetimi formül arayışına girişti. BDP’liler hakkındaki tüm dosyaların mı yoksa kucaklaşma görüntülerinde yer alanların mı dokunulmazlığının kaldırılacağı belirsizliğini korurken son kararı yine Erdoğan verecek. BDP’lilerin dokunulmazlıklarının kaldırılmasına karşı çıkan AKP’li Ensarioğlu ise oylamada ret oyu kullanacağını açıkladı. li Galip Ensarioğlu, dokunulmazlık oylamasında ret oyu vereceğini söyledi. saAdalet Karma Komisyonu’na havale etti. Böylece Meclis’teki süreç başlamış oldu. Meclis’teki sürecin başlamasına karşın AKP yönetiminde henüz nasıl bir yöntem izleneceği, dokunmanın yalnızca kucaklaşma görüntüleri olan 10 BDP’li ile mi sınırlı tutulacağı, 10 kişinin içinden birkaç ismin mi seçileceği ve komisyonda bekletilen BDP’lilere ait diğer dosyaların da ele alınıp alınmayacağı konusunda henüz karar verilemedi. Edinilen bilgilere göre AKP’de dokunulmazlığın kaldırılmasının belli bir kritere bağlanması görüşü öne çıkıyor. Bu görüşün kabul edilmesi durumunda, karma ezlekeler komisyonda TBMM Başkanlığı, Adalet Bakanlığı’nın Başbakan Erdoğan’ın açıklamalarının ardından jet hızıyla gönderdiği fezlekeleri dün Anaya F AYDINLAR: Ülkeyi kaosa sürükler İstanbul Haber Servisi Türkiye Barış Meclisi’nin çağrısı ile yazar, sanatçı ve akademisyenler “Vekillere dokunmayın, müzakereleri başlatın” kampanyası hazırladı. BDP’li milletvekillerinin dokunulmazlığının kaldırılması için hazırlanan fezlekenin ülkeyi yeni bir kaosa sürükleyeceğine dikkat çeken aydınlar, Kürt sorununun çözümü için müzakerelerin yeniden başlatılmasını istedi. BDP’li milletvekillerinin dokunulmazlıklarının kaldırılması istemiyle hazırlanan fezlekeye karşı dün Türkiye Barış Meclisi tarafından yapılan çağrıyla, aralarında Prof.Dr. Gençay Gürsoy, Prof.Dr. Meryem Koray, sanatçı Deniz Türkali, ressam Sevinç Altan, Antikapitalist Müslüman Gençlik’ten Sedat Doğan ve yazar Yavuz Delal’ın da bulunduğu çok sayıda kişi ve demokratik kitle örgütü temsilcisi Taksim Hill Otel’de bir araya geldi. Toplantının açılış konuşmasını yapan Türkiye Barış Meclisi’nden Hakan Tahmaz, “Türkiye bir kez daha maceraya doğru hızla ilerliyor. Açlık grevlerinin 68. gününde ölümler olmadan sona ermesiyle toplumun değişik kesimlerinde canlanan barış umutları dokunulmazlıklar konusuyla yeniden yok edilmek üzere” dedi. komisyonda bekleyen toplam 868 dosyadan BDP’lilere ait 660 dosyanın da yeniden değerlendirilmesi gündeme gelebilecek. Bu durumda Karma Komisyon içinden oluşacak bir Hazırlık Komisyonu’nda bu taramanın yapılması söz konusu olacak. AKP’de dokunma kriterinin de “şiddet” ve “terör” kavramları çerçevesinde tanımlanması üzerinde duruluyor. “Şiddet ve terörü teşvik eden ve destekleyen milletvekillerinin dokunulmazlığının kaldırılması” şeklinde bir kriter belirlenmesi durumunda, bu kriter çerçevesinde dokunulmazlıkları kaldırılacak BDP’liler seçilecek. Genel Kurul’da dokunulmazlıkların kaldırılmasına salt çoğunlukla karar verilecek. Ancak Meclis’te bekletilen tüm dosyaları kapsayacak bir tarama kararı verilmesi durumunda sürecin uzayacağı belirtiliyor. AKP’de kriterlere yönelik hukuki ve siyasi çalışma yapıldıktan sonra Erdoğan’a sunulacak. Son kararı Erdoğan verecek. Erdoğan’ın sürecin uzamasına karşı çıkarak, bu aşamada yalnızca kucaklaşma görüntüleri olan 10 BDP’li ile sınırlı tutulmasını istemesi durumunda ise kriter formülünden vazgeçilecek. Uğur Mumcu’dan Hrant Dink’e... Meclis Darbe ve Muhtıraları Araştırma Komisyonu, hazırladığı iki ciltlik raporu TBMM Başkanı Cemil Çiçek’e sundu. Komisyon Başkanı Nimet Baş, darbe sürecinde yaşanan acıların, hüzünlerin, mağduriyetlerin ortadan kaldırılması için devletin karanlık odalarında gizlenen belgelerin ortaya çıkarılması gerektiğini vurguluyor. Doğru! O karanlık odalarda gizlenenler, devlet içindeki silahlı güçler, adlar, tetikçiler, belgeler ortaya çıkarılmaz hiçbir dönem... Çıkarılsa, Uğur Mumcu’dan Musa Anter’e, Ahmet Taner Kışlalı’dan Savaş Buldan’a, Cem Ersever’den Medet Serhat’a, Necip Hablemitoğlu’ndan Hrant Dink’e dek tüm faili meçhullerin faili belli ama gizlenen patronları birer birer yakalanır. Ben dün bunları düşünürken, önce 1994 yılında TBMM’nin Faili Meçhul Cinayetleri Araştırma Komisyonu’nun hazırladığı rapor aklıma geldi. Ve ardından Susurluk Komisyonu raporu... Güldal Mumcu’nun yakın tarihimize ışık tutacak olan “İçimden Geçen Zaman” kitabı... Ve sonra Hrant Dink’in bir yazısını “Türklüğe hakaret gerekçesiyle” TCK’nin o görkemli 301. maddesinden mahkum eden Yargıtay Ceza Daireleri Genel Kurulu kararı. ??? Bu kararın altında imzası bulunan kişi yargıç Nihat Ömeroğlu’ydu. Ömeroğlu, TBMM tarafından “kamu başdenetçisi” seçildi. Avrupa Birliği’ne uyum kapsamında gerçekleştirilen bu seçimde, haksızlığa uğrayan, adalette eşitlik ilkesinin çiğnendiğini öne tarafsız birim olan “ombudsmanlığa” seçilen Ömeroğlu’nan başvuracaklar. Hrant’ı “Türklüğe hakaret ettiği için” mahkum eden bir düşünce, bir Ermeni Cumhurbaşkanlığı Ödülleri sahiplerini buldu Cumhurbaşkanlığı Kültür Sanat Büyük Ödülleri, Çankaya Köşkü’nde Gül’ün ev sahipliğinde düzenlenen törenle sahiplerini buldu. Bu yılki ödüller, Türkiye’nin arkeoloji alanındaki zengin birikimini dünya mirasına sunulacak bir zenginlikte sergiledikleri gerekçesiyle Zeugma Antik Kenti ve Müzesi’ne, Selim İleri, Prof. Dr. Şükrü Hanioğlu ve Ahmet Hatipoğlu’na verildi. (Fotoğraf: NECATİ SAVAŞ) ürt vekiller rahatsız Başbakan Erdoğan’ın BDP’lilerin dokunulmazlıklarının kaldırılacağı açıklaması ve parti yönetiminin de hazırlıklara başlaması partinin Güneydoğulu milletvekilleri arasında rahatsızlık yarattı. Bölge milletvekilleri, kendi aralarında değerlendirme yaparak rahatsızlıklarını dile getirdi. K ‘Muhteşem Yüzyıl’ ve dokunulmazlıklar tartışması Gül yine farklı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, tarihi içerikli film ve dizilere, “Muhteşem Yüzyıl” dizisini eleştiren Başbakan Tayyip Erdoğan’dan farklı açıdan yaklaştı. Cumhurbaşkanlığı Kültür Sanat Büyük Ödülleri, Çankaya Köşkü’nde Gül’ün ev sahipliğinde düzenlenen törenle sahiplerini buldu. Törende yaptığı konuşmada, “Muhteşem Yüzyıl” dizisi etrafında yoğunlaşan tartışmalara da dolaylı yoldan katılan Gül, “Artık sinemalarda, filmlerde, dizilerde, hikâyelerde tarihin canlandırılmaya başlandığını ve tarihten çok büyük esin kaynağı olduğunu görüyoruz. Bu çok sevindirici, sevinilecek bir şey” diye konuştu. Törenin ardından verilen resepsiyonda gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Gül, BDP’lilerin dokunulmazlıklarının kaldırılmasına ilişkin fezlekeyle ilgili bir soru üzerine en aykırı düşüncelerin bile konuşulup tartışılabileceğini, ancak demokrasinin geçerli olduğu hiçbir ülkede terörün onaylanamayacağını söyledi. Gül, sözlerini şöyle sürdürdü: “Diğer yandan geçmişte denediğimiz kendi siyasi tarihimizden, yakın siyasi tarihimizde de olup bitenlerden örnekler var. Dolayısıyla kendimizi çıkmaz sokaklara itmememiz lazım. Yoksa geçmiş şeyler tekrarlanırsa onların da bizi bir yere götürmediğini gördük” Gül, “DEP ve 1994 sürecini mi kastediyorsunuz” sorusuna ise “Tabii onları kastediyorum. Gayet açık” yanıtını verdi. Gül’ün sözlerine yanıt veren TBMM Anayasa Komisyonu Başkanı AKP’li Burhan Kuzu ise “Dokunulmazlıklarla ilgili karar verirken bunun sonu 1994’teki gibi olur mu, olmaz mı bunu da çok düşünecek durumda değiliz. Bunun sınırı yok. Kandil’e çıkan vekil olsa ne yapacaksın? Gene mi 1994 diyeceksiniz?” dedi. Kuzu, Gül ile Erdoğan arasındaki görüş ayrılığı ile ilgili olarak da “Konumları farklı. Devletin başı ile hükümetin başı aynı telden çalamaz her zaman” diye konuştu. nsarioğlu: Kalkmasın AKP Diyarbakır Milletvekili Galip Ensarioğlu, dokunulmazlıkların kaldırılmasına karşı olduğunu açıkça dile getirdi. Halen fezlekelerin dönem sonuna kadar bekletilmesi gibi bir uygulama olduğunu, şimdi birdenbire bunun terk edilerek dokunulmazlıkların kaldırılmasını doğru bulmadığını söyleyen Ensarioğlu, dokunulmazlık dosyalarının Genel Kurul’da oylanması aşamasındaki tavrını da, “Ben fiili ve suçüstü durumlar dışında dokunulmazlıkların kaldırılmasına karşıyım. Oy kullanırken ‘dokunulmazlıklar kalkmasın’ yönünde tavır alacağım” diye açıkladı. E BDP’Lİ MİLETVEKİLERİYLE İLGİLİ FEZLEKE ‘Teröristlere alkış tutup kutsadılar’ AYŞE SAYIN ÇİÇEK İÇTÜZÜĞÜ UYGULADIĞINI SÖYLEDİ ‘Fezlekeyi bekletme yetkim bulunmuyor’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) TBMM Başkanı Cemil Çiçek, BDP’li milletvekillerinin dokunulmazlık dosyalarını karma komisyona sevk etme kararının anayasa ve Meclis içtüzüğünde kendisi için çizilen çerçevenin gereği olduğunu belirterek “Ben geçmişte ne yapıldıysa aynısını yaptım. Diğer 866 dosya gibi bunları da komisyona gönderdim” dedi. Dokunulmazlıklar konusunun da diğer konular gibi siyasi bir tartışmaya dönüşmesinden yakınan Çiçek şöyle konuştu: “Ben mevcut kurallara göre yapmam gerekeni yaptım; dosyalara gerekli usul incelemesini yaparak komisyona havalesini yaptım. Siyasi kanaatime göre değil, belli kuralları uygulamak zorunda olduğum için, geçmişte ne yapıldıysa aynısını yaptım.” Fezlekeleri bekletme yetkisi bulunmadığını belirten Çiçek, “Fezlekeler Meclis Başkanlığı’nda bekletilmez ilgili komisyonda bekler. Diğer 866 dosya gibi bunları da komisyona gönderdim. Artık karar komisyon ve Genel Kurul’da alınacak” dedi. Meclis’te ilk Kürtçe çeviri ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Meclis çatısı altında ilk kez Kürtçe tercüman kullanıldı. Milli Eğitim Komisyonu’na konuk olarak gelen Kuzey Irak Kürdistan heyeti için Kürtçe tercüman getirildi. Anadilinde savunma düzenlemesinin gündemde olduğu günlerde yaşanan bu durum önemli bir ilk olarak yorumlandı. Komisyon Başkanı Nabi Avcı, “İnşallah siz yerel bölgede Türkçe okumuş bir arkadaş getireceksiniz. Benim yerime de Selahaddin Eyyübi Üniversitesi’nden gelen bir arkadaş da Kürtçe konuşacak” ifadelerini kullandı. TANITIM DEVLETİN MÜZESİNDE YAPILDI Karayılan’ın kitabı Yunanistan’ı karıştırdı Haber Merkezi Terör örgütü PKK liderlerinden Murat Karayılan’ın yazdığı “Bir Savaşın Anatomisi” kitabının Yunanca çevirisi basıldı. Kitabın tanıtımı Yunan Savunma Bakanlığı’na ait ‘Savaş Müzesi’nde yapılınca, Türkiye’nin Atina Büyükelçiliği tepki gösterdi. Yunanistan Dışişleri Bakanlığı da ilk kez çok açık bir şekilde “PKK’nin terör örgütü olduğunu” vurguladı ve kitabın tanıtımının devlete ait bir mekânda yapılmasını doğru bulmadığını açıkladı. Hürriyet’in haberine göre Abdullah Öcalan’ın yakalanmadan önceki Yunan koruması, eski ajan Savvas Kalenderidis, yazdığı “Öcalan’ın Teslimi” adlı kitabın ardından bu kez Karayılan’ın kitabını tercüme etti. Kitabın tanıtımı ise ‘Savaş Müzesi’nde yapıldı. Yunan Dışişleri Sözcüsü Dimitris Delavekuras “Dimokratia” gazetesine yaptığı açıklamada “Dışişleri kitabın tanıtımına hiç karışmadı. PKK, AB ve Yunanistan’ın kararıyla terör örgütü olduğundan, karışması söz konusu olamazdı. Kitabın devlete ait mekânda tanıtılması doğru olmadı” dedi. ANKARA TBMM Başkanlığı’nın dün Anayasa Adalet Karma Komisyonu’na sevk ettiği 9 BDP ve bağımsız Van Milletvekili Aysel Tuğluk’un dokunulmazlığının kaldırılması istenen fezlekede, milletvekilleri PKK/KCK’nin “fiili hâkimiyet oluşturma” stratejisine “yardım ve hizmet etmekle” suçlandı. Buluşmanın “yol kesme” değil, bilgi dahilinde olduğu kaydedilen fezlekede, “Bu buluşma/kucaklaşma ile şüpheli milletvekilleri, (...) terör örgütü mensubunun konuşmasına imkan sağlayıp alkış tutmuşlar, silahlı terör örgütü mensupların kucaklayıp adeta kutsayarak yolcu etmişlerdir” dendi. Fezlekede, vekillerin 17 Ağustos 2012’de PKK/KCK terör örgütü mensubu CigerBindar, Sorej, Erdal kod adlı ve kimliği tespit edilemeyen bir kadın örgüt mensubu ile buluşup “kucaklaştıkları” ifade edildi. Buluşmada Kürtçe atılan “Be Serok Jiyan Nabe (Abdullah Öcalan kastedilerek, ‘Başkansız yaşam olmaz’), Biji Serok Apo (Yaşasın Başkan Apo) PKK halktır, halk burada” sloganlara da yer verilen fezlekede, Cigar Brindar adlı örgüt mensubu, vekillerin açıklamaları, güvenlik güçlerine teslim olan Zinar kod adlı Okan Bellu’nun ifadeleri ile milletvekillerini izleyen Kanal D muhabirinin ifadeleri kanıt olarak gösterildi. Fezlekede, Sebahat Tuncel’in muhabire “Sizin için çok ilginç bir gezi olacak” sözleri, buluşmanın “bilgi dahilinde olduğu” savına gerekçe gösterildi. Fezlekede şu değerlendirmeler yer aldı: BDP kamufle ediyor: KCK sözleşmesinde öngörülen toplumu serhildanlara çağırma, halkı gösterilere katılmaya teşvik ederek yasadışı pankart açılmasına, terör örgütünün propagandası, sayılan sloganların atılması, sivil cuma namazları (...) gibi illegal örgütsel faaliyetlerin bizzat adı geçen parti teşkilatlarınca organize edildiği saptanmıştır. Yeni strateji: Yeni taktik PKK terör örgütünün son zamanlarda bölgede gerçekleştirmeye çalıştığı saldırılar, yol kesme ve bir kısım AKP’li yerel siyasetçi ile CHP Tunceli Milletvekili Hüseyin Aygün’ün kaçırılma eylemleri yeni geliştirilen bir stratejinin parçasıdır. Terör örgütü bu eylemleri bölgede “fiilen hâkim olduğu” izlenimini vermeye çalışmaktadır. Mesaj vekillerle: Bu mesajın verileceği en etkili yol ve yöntem olarak da ulusal basının takip ettiği, aralarında şüpheli 10 milletvekilinin de bulunduğu grup ile buluşma/kucaklaşma eylemi benimsenmiş ve uygulanmıştır. Şemdinli saldırıları ile istediği hedefe ulaşamayan ve çıkış yolu arayan terör örgütü, buluşma/kucaklaşma eylemini devletin birliğinin ve kamu düzeninin bozulduğu, yeni stratejik planın ve Şemdinli bölgesindeki terörist saldırıların başarıya ulaştığı ve artık bölgede fiili ve hukuki hâkimiyeti PKK/KCK terör örgütünün elinde olduğu izlenimini ve mesajını verme yöntemi olarak planlamış ve uygulamıştır. BDP’li vekillerin teröristleri “alkışlayarak kutsadığı” belirtilen fezlekede, buluşma sırasında grubun, attığı yasadışı sloganlarla verilmek istenen mesajı “taçlandırmayı ve tahriğin boyutunu artırmayı” hedeflediği kaydedildi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle