19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
31 OCAK 2012 SALI CUMHURİYET SAYFA HABERLER CHP Genel Başkan Yardımcısı Matkap, ikinci bir kurultay çağrısı yapılabileceğini açıkladı 5 Onlar yaşamın ne olduğunun farkındadır. Onlar muhalif hareketin genişlemesi için ortak aklın bir olduğuna inanır. Onlar siyasal iktidarlara yalakalık yapmazlar. Onlar özgürlüğün birilerinin sırtına tutkalla yapışmak olmadığını bilir. Onlar kendi çıkarları için değil toplumun çıkarları için mücadele verir... Özgür birey savaştan yana değil barıştan yanadır... Terör nereden gelirse gelsin; ister bireysel, ister devlet, ister örgütsel terör olsun, ister sağcı, ister solcu, ister dinci. Terörün bir insanlık suçu olduğunun bilinci içindedir... ??? “Türkiye yakın tarihiyle yüzleşmekten neden kaçınıyor?” Dünün faşolarından birisi, bugün demokrasi ve özgürlük masalı anlatıp “Darbecileri idam etmeyelim, yağlı kazığa oturtalım” demiş. Tamam, oturtalım! Susurluk’taki trafik kazasından sonra ortaya dökülen, bunca insanımızı öldürenleri, yargısız infaz yapanları ve onları savunanları nereye oturtalım? Doğan Öz’ü, Abdi İpekçi’yi, Bahriye Üçok’u, Hamit Fendoğlu’nu, Musa Anter’i, Uğur Mumcu’yu, Ahmet Taner Kışlalı’yı, Mehmet Sincar’ı öldüren tetikçilerin arkasındaki güçleri ne yapalım? Sivas katliamını, Gazi Mahallesi’ni! Tüm bunları unutalım isterseniz... 12 Eylül Anayasası’nı, Seçim ve Partiler Yasası’nı, yüzde 10 barajını ağzımıza almayalım... Kandil’den, İmralı’dan gelen buyrukları yerine getirenleri “Kürt sol siyasal hareketi” olarak görüp alkışlayalım mı? ??? Özgürlük yaşamın rengidir... Özgürlük mücadeledir... Özgürlük ihbarcılık değildir... Bir Mustafa Balbay, Tuncay Özkan, Ahmet Şık, Doğan Yurdakul, Soner Yalçın, Hikmet Çiçek... Yetmez! Daha çok, daha çok gazeteci, yazar, bilim insanı, aydın tutuklayalım. Sabah akşam KCK operasyonu yapıp sapla samanı iyice karıştıralım... Her Kürt yurttaşımızı potansiyel terörist olarak görelim... Ve adına da “ileri demokrasi ve özgürlük” diyelim... Ne dersiniz? Çifte tüzük kurultayı YENİ ANAYASA ÇALIŞMALARI ? Elçi, etnik kimliklerin yurttaşlık haklarından yararlanması için eşit koşulların sağlanmasını önerdi. Özgürlük Nedir?.. Her kelimenin bir anlamı vardır hayatın akışı içinde... Sevgiyle yaşam arasında gidip gelen kelimeler bir bakarsınız özgürlükle buluşur. O zaman sorayım: “Özgürlük nedir?” Özgür insan sorumluluk taşır... Çünkü kul değil bireydir... Kendi iradesiyle karar verir, şeyhlerin ve mollaların buyruğuyla değil. Örgütlü toplum olma gibi yaratıcılığı da kapsar özgürlük. Özgür birey teslim olmaz, eleştiriden kaçınmaz. Özgürlük yaşamın kendisidir... Bu coğrafyada yaşayan insanlar çok acılar çekti... Öfke, kin, nefret tohumlarını ekip biçti... Askeri faşist darbeleri yaşadı... Zindanlarda, işkencelerden geçirilerek öldürüldü. Gencecik çocuklarımız ekin tarlaları gibi biçildi. Demokrasi ve özgürlüğün ne anlam taşıdığını benim kuşağım 40 yıldır tartışıyor. Sonuç? Elde var sıfır... ??? Muhalefet olmayı Kürt siyasi hareketinin muhalif sol kanadı sananlar var hâlâ. Kandil ve İmralı’dan buyruklarla yönlendirilenlere alkış tutanlar, vahşi kapitalizmi, emeğin örgütlü gücünü yok sayıyor, sermayeemek çelişkisini ağızlarına almıyor. Bir dönemin sosyalistleri teröre örtülü destek veriyor, demokrasi ve özgürlüğü namlunun ucunda mermi sanıyor. Bu olup bitenleri ise Türk ve Kürt emekçileri sadece seyrediyor... Hayat insanı karmakarışık duygulara sürükler, özgürlük tanımını kimi zaman farkına bile varmadan ırkçı duygularla yeşertir... Türk ve Kürt hiç fark etmez. Kaba milliyetçilik insani duyguları unutturur. Gözaltındaki kayıpları beynimiz siler... ??? Özgür birey dik durabilirse, boyun eğmezse Diyarbakır, Aydın, Ulucanlar’da yaşananları anımsar. Onlar özgürlüğün bir bedeli olduğunu kavramıştır. Federe devlet istemi AYŞE SAYIN ANKARA KADEP Genel Başkanı ve Diyarbakır Milletvekili Şerafettin Elçi, anayasada “üniter devlet” yerine “federasyon” isterken Türkçe’nin yanı sıra Kürtçe’nin de resmi dil olması, “Kürt, Kürdistan” adıyla siyasi ve sosyal alanda örgütlenme haklarının tanınmasını istedi. Elçi, KADEP Genel Başkanı sıfatıyla TBMM Anayasa Uzlaşma Komisyonu’na yeni anayasa konusundaki önerilerini sundu. “Siyasi Partiler ve üniversiteler”le ilgili alt komisyona görüşlerini sunan Elçi, bütün etnik kimliklerin yurttaşlık haklarından yararlanması için eşit koşulların sağlanmasını önerdi. Elçi, parlamentodaki mevcut siyasi partilere eleştiriler yöneltti. Elçi, MHP’ye “Hâlâ Türk milliyetçiliğinde ısrar ediyor” CHP’ye “Hâlâ 1930’ların yaklaşımlarından vazgeçmedi” eleştirilerini getirdi. KADEP’in yeni anayasa önerisinde yer alan bazı talepler şöyle: Vicdani ret temel bir hak olmalı. Yeni anayasa, federe cumhuriyetlerde bütün kimliklere referans yapmalı. Federe cumhuriyetlerde en yaygın olan dillerin resmi dil olarak muhafaza edilmeli. Bu anlamda Kürt ulusal kimliğinin güvence altına alınmalı, Kürtçe’nin resmi dil olması dahil, hayatın her alanında kullanılması sağlanmalı. ‘Meşal Türkiye’de yaşamayacak’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bülent Arınç, Hamas lideri Halid Meşal’in Türkiye’de yaşayacağı ve hükümet tarafından Hamas’a para yardımı yapılacağı yönündeki haberleri yalanladı. Bakanlar Kurulu’nun ardından açıklamalarda bulunan Arınç, daha sonra gazetecilerin sorularını yanıtladı. Arınç, Hamas’ın Türkiye’de ofis açacağına ilişkin haberlerle ilgili sorulan soruya, şu yanıtı verdi: “Hamas, Türkiye tarafından geçmişten bu yana tanınan bir ku ANKARA (Cumhuriyet müzdeki günlerde bu çağÇALIŞMALARI İÇİN KOMİSYON KURULDU rı da yapılabilir.” Bürosu) CHP Genel BaşMatkap, ikinci kurultay çağkanı Kemal Kılıçdaroğlu, MYK toplantısından sonra bir açıklama yapan rısının ne zaman olacağına 26 Şubat’ta kendi gündemiyParti Sözcüsü Birgül Ayman Güler, kurultay çayönelik bir soru üzerine “Gele tüzük kurultayını toplantılışmalarını yürütmek üzere MYK üyelerinden nel başkanımızın kararına ya çağırırken, 1 ya da 2 oluşan bir komisyon kurulduğunu açıkladı. Kobağlı, kesinlikle 45 günü geçMart’ta da muhaliflerin başmisyonda, Nihat Matkap, Erdoğan Toprak, Gürmeyecek” açıklamasını yaptı. vurusu doğrultusunda kurulsel Tekin, Atilla Emek, Birgül Ayman Güler, “Yani iki kurultay mı yapıtay yapılması bekleniyor. GeMehmet Zeki Gündüz, Perihan Sarı ve CHP Gelacak” sorusuna Matkap, “İki nel Başkan Yardımcısı Nihat nel Sekreteri Bihlun Tamaylıgil yer aldı. de yapılır, üç de yapılır...” Matkap, 1 Mart tarihinin kekarşılığını verdi. Matkap, “Arsin olmadığını belirterek “Bu kadaşlarımız bu çalışmalar konuda çağrıyı yapacak cağız. 910 maddeye bağlı kalamayız, olan genel başkandır” dedi. Yargı yo belki 40, 50 maddeyi değiştireceğiz. 81 sırasında arzu ettikleri değişikliklerin luna gideceklerini bildiren muhalifler ise ilden birer temsilci geliyor, meclis gru yapıldığını görürlerse, belki yeni bir “kayyum” uyarısında bulundu. bumuzdan iki kişi, PM’den 3 kişi ve durum değerlendirmesi yapabilirler, Kılıçdaroğlu önceki gün 26 Şubat’ta ayrıca genel başkanın belirleyeceği 3 o ayrı bir mesele, ona engel bir durum muhaliflerin 10 maddelik tüzük taslağını kişi taslağa son biçimini verecek. yok” dedi. değil, kendi hazırlatacağı taslağı gün Meclis’teki yasama çalışması gibi nlamı kalmayacak deme koyacağı mesajını verdi. Nihat olacak, komisyon gelen önerileri deDün muhaliflerin tüzük kurultayının Matkap, dün bu konudaki sorular üze ğerlendirecek. Kurultaya bu komis1 Mart’ta yapılacağı haberleri ortaya atılrine şu değerlendirmeyi yaptı: yonun hazırladığı taslak sunulacak. “Genel başkanın çağrısı ile 362 ar Arkadaşlar ‘26 Şubat’ta toplanacak ku dı. Ancak Matkap, 1 Mart tarihinin kekadaşın çağrısı arasında hiçbir ilişki rultay benim ihtiyaçlarımı karşılamıyor’ sin olmadığını belirterek “Bu konuda yok. Biz tüzüğün bütün maddelerini diyorlar. O ihtiyacı karşılamak için de çağrıyı yapacak olan genel başkandır” görüşeceğiz, bir tüzük taslağı suna farklı bir kurultay yapılabilir. Önü dedi. Tüm bu açıklamalar “26 Şubat’ta toplanacak kurultayda yönetimin istediği tüzük değişikliklerinin gerçekleştirileceği, 1 ya da 2 Mart günü de muhaliflerin başvurusunu karşıArınç, Hamas ile ilgili iddialara yanıt verdi lamak üzere kurultayın toplantıya çağrılacağı, ancak tüzük değişmiş olacağından bu kurultayın anlamının kalmayacağı” yorumlarına neden oldu. A ‘Kayyum’ uyarısı Eski Ankara İl Başkanı Ali Yıldızlı, bir grup partiliyle birlikte dün genel merkeze gelerek 18 Ocak’ta 362 delegenin imzasıyla yaptıkları başvurudaki gündemle kurultayın toplanması için dilekçe verdi. Dilekçeye “Saadet Partisi olağanaüstü kurultayının toplanması isteğine genel merkezin direnmesi üzerine 45 günlük süreyi bile beklemeden verdiği ve Yargıtay’ca da tasdik edilen” Ankara 10. Sulh Mahkemesi’nin kararı da eklendi. Dilekçede “Genel başkanın imza sahiplerinin belirlediği gündemi saptırma, değiştirme ya da gündeme seçim hariç yeni maddeler eklemesi, imza sahiplerinin isteğini yerine getirmemesinin kurultay toplamamak anlamına geleceği” ifade edilirken, “Bu, tam bir hukuksuzluk halini oluşturacaktır” uyarısında bulunuldu. SP’nin 11 Temmuz’da yapılan olağanüstü kongresini mahkeme geçersiz saymış ve partiyi kayyuma devretmişti. Eski Ankara Milletvekili Hakkı Süha Okay da, “Tüzüğün göz ardı edilmesi, imzaların yok farz edilmesi çok ciddi anlamda bir güven bunalımı yaratır” dedi. Okay, genel merkezin tüzük taslağı ile olağanüstü kurultay talebinde bulunanların talepleri arasında ciddi farklılıklar olduğunu vurgularken de “Milletvekilleri seçiminde önseçimin zorunlu olması tüzük taslağından çıkarılmış, PM’nin kararına terk edilmiştir. Yerel seçimlerde önseçim süreci yönetmeliğe bırakılıyor. Ayrıca 3 genel başkan yardımcısı dışarıdan atanabilir, deniyor” görüşünü dile getirdi. rumdur, kuruluştur. Filistin’de yapılan seçimlere de katılmıştır ve demokratik seçimler sonucunda da Hamas’ın kurduğu bir hükümet bulunmaktadır. Halid Meşal’in Türkiye’de yaşayacağı şu anda söz konusu değildir. Türk hükümetince ve farklı kaynaklardan kendilerine şu kadar milyon dolar verileceği de gerçek değildir. Hamas ve diğer örgütlerin birleşerek Filistin hükümetinin güçlendirilmesi ve Filistin ile İsrail arasındaki barış sürecinin daha çok realize edilmesi Türkiye tarafından amaçlanmaktadır. Hamas ve başındaki kişiler de önemli şahsiyetlerdir. Ama ilişkimiz sadece bunlarla sınırlıdır.” Askerlik yasasında değişiklik öngören tasarının da görüşüldüğünü belirten Arınç, düzenlemelerin teknik olduğunu, farklı beklentiler oluşturmaması gerektiğini belirtti. Arınç, “yasayla fakülte ve yüksekokul mezunlarının askerlik erteleme şartlarından olan okula devam mecburiyeti ve 2 yıl üst üste sınıfta kalmama zorunluluğunun da kaldırılmasının amaçlandığını” kaydetti. Tasarıya göre yükümlüler artık askerlik şubelerine gidip yoklama yaptırmayacak. Yoklama ve yedeklik işlemleri elektronik ortamda gerçekleşecek. Şubeye gitme bitiyor ALTAN, BASINA YÖNELİK BASKIYI ANLATTI ‘İktidara yakın medya baskıyla ilan topluyor’ Haber Merkezi Yazar ve akade tı verdi: “Şike Yasası. Vicdan sahimisyen Prof. Mehmet Altan, AKP ik bi, ilkeli bir insanın kabul edebiletidarı ile basın arasındaki ilişkilere yö ceği bir şey değildi. Van’da 70 bin nelik çarpıcı iddialarda bulundu. AKP kişi hâlâ bu soğukta çadırlarda yaiktidarına yakın gazetelerin “siyasi şıyor. Milletvekillerinin emeklilik baskıyla ilan topladıklarını” açık maaşlarının arttırılmasından ziyalayan Altan, iktidarın “dostane eleş de, düzenlemenin çok sinsi bir şetirileri” dahi kabul edemez hale gel kilde gece yasalaşması yine gündiğine dikkat çekti. Altan, “Yapılan demden düşürüldü. Mesela Deniz Feneri bir tabudur... Dink olumlu icraatları alkışcinayetinin 5 yıl süren dava lamak da yetmiyor. ‘Ne seyri, bu konuda üstünde yapılıyorsa ilk defa yapışüphe olan bütün bürolıyor; bu yapılanlar yeni kratların terfi ettirilmesi bir Türkiye yaratıyor; bu ya da iktidar partisinden sisayede dünya bize hayran yasete atılması... Bunların kalıyor.’ Bu zeminde koüzerine gidilmesini istemenular ikiye ayrılıyor; ya yen bir ileri demokrasi olaCHP’yi ağır bir şekilde bilir mi? Uludere’de Türtopa tutabilirsin ya da kiye tarihinin en trajik olayeskisi kadar olmamaklarından birini medya görla birlikte, askeriyeyi mezden gelebildi. Katliam eleştirmeye devam ede21.30’da olmasına rağmen bilirsin” dedi. basın ertesi gün saat 12’ye Fırat Haber Ajansı’na Mehmet Altan kadar sustu. Bu talimatı söyleşi verdiği gerekçesiyle Star gazetesi başyazlığından ay kim verdi? Belli ki birisi düğmeye rılmak “zorunda” kalan Altan, T24 bastı. Demek ki biri, Türkiye medinternet sitesinden Hazal Özvarış’ın yası için düğmeye basabiliyor. O zasorularını yanıtladı. İktidarın “dosta man, bunun tek parti rejiminden ne ne eleştirileri” dahi kabul edemez ha farkı var?” Hükümetin kızdığı her şele geldiğini söyleyen Altan, iktidara ye “otosansürün” uygulandığını beyakın basının siyasi baskıyla ilan top lirten Altan, “Meslek ilkeleri yerine lantını vurguladı. Altan, “Hangi ko ‘hükümet buna kızar, buna kızmaz’ nular yazılmıyor” sorusuna şu yanı anlayışı devreye giriyor” dedi. SELAHATTİN DEMİRTAŞ ‘Hükümet basını tehdit ediyor’ MAHMUT ORAL BDP’den Çiçek’e çağrı BDP’li Aktaş’a verilen 2 yıl 1 aylık hapis cezasını onaması, ‘milletvekilliğinin düşüp düşmeyeceği’ tartışması başlattı AYŞE SAYIN DİYARBAKIR BDP Eşbaşkanı Selahattin Demirtaş, Uludere’deki bombardımanın ardından basının AKP tarafından baskı altına alındığını belirtti. Demirtaş, partisinin Diyarbakır il teşkilatı tarafından düzenlenen dayanışma yemeğinde, son dönemlerde iktidar merkezli kirli ve yanlış bilgilerin kamuoyuna aktarıldığını belirterek, bunun temel amacının partilerine yönelik olumsuz bir kamuoyu oluşturmak ve parti tabanlarının moralini bozmak olduğunu söyledi. Demirtaş “Bazı gazete ve televizyon genel yayın yönetmenleri, ilgili bakan tarafından aranarak, hatırlatmalar yapılıyor ve tehditler yağdırılıyor. BDP ile ilgili bir haber, yorum veya bir milletvekilimiz o yayına çıkmışsa o bakan o televizyonu arıyor ve tehdit ediyor” dedi. Demirtaş, bu yaşananların 1980 Türkiyesi’nde değil, AKP’nin söylediği “ileri demokrasi Türkiyesi’nde” yaşandığına dikkat çekti. Demirtaş, JİTEM merkezinde çıkan kemiklerle ilgili olarak da Türkiye’nin bir kısmının burada kaybettirilen insanlardan haberdar olmadığına işaret etti. ANKARA Yargıtay’ın, halen tutuklu bulunan BDP Van Milletvekili Kemal Aktaş hakkında, “PKK propagandası yaptığı” gerekçesiyle açılan davadaki 2 yıl 1 aylık hapis cezasını onaması, “milletvekilliğinin düşüp düşmeyeceği” tartışması başlattı. Aktaş hakkındaki karar, halen Yargıtay’da dosyası bulunan blok ve BDP milletvekili için de örnek oluşturacağından TBMM’nin bu konuda izleyeceği tutum belirleyici olacak. Milletvekillerinin dokunulmazlık dosyalarını görüşen TBMM Anayasa Adalet Karma Komisyonu Başkanı Burhan Kuzu, ilk kez böyle bir durumla karşılaşıldığını belirtti. Yargıtay’ın, BDP’li Kemal Aktaş hakkındaki 2 yıl 1 aylık hapis cezasını onaması, 1990’larda DEP milletvekillerinin üyeliklerinin Meclis kararıyla düşürülmesinde yaşanan sürecin, ‘Dokunulmazlık’ kapsam dışı bağlamakla görevli olan TBMM AnayasaAdalet Karma Komisyonu’nun AKP’li Kemal Aktaş, milletvekili dokunulmazlığı Başkanı Burhan Kuzu, Kekapsamı dışında olan anayasanın 14. madmal Aktaş hakkındaki verilen desine göre yargılanıyor. Normalde dokukararın ardından “ilk kez böynulmazlık kapsamındaki suçlarda yargılama le bir durumla karşılaşıldıdönem sonuna bırakılırken, Aktaş’ın dosyası ğına” dikkat çekti. Anayasanın 14. madde kapsamına sokulduğu için yargı83. maddesinin, cezanın ifazılama sürdü ve Yargıtay’da yerel mahkemenın dönem sonuna bırakılmanenin verdiği cezayı onadı. Yargıtay’da Ahmet Türk, Aysel Tuğluk, Leyla Zana, Selahat sını örgördüğünü anımsatan tin Demirtaş’ın da aralarında bulunduğu çok Kuzu, “Tutukluluk ayrı, hüsayıda vekilin dosyası bulunuyor. küm ayrı. Şu anda bu milletvekilinin tutukluluğu kalbu kez “yargı kararlarıyla” yaşanması dırılırsa, benim kanaatim, cezanın inolasılığını gündeme getirdi. Anayasa fazı dönem sonuna kalır, ama yine de nın 83. maddesinin 2. fıkrası TBMM yeni bir tartışma konusudur” dedi. üyeleri hakkında “seçimden önce ve Kuzu, anayasanın 84. maddesinde ise ya sonra verilmiş bir ceza hükmünün “kesin hüküm giyme” halinde milyerine getirilmesinin, üyelik sıfatının letvekilliğinin düşürülmesine ilişkin sona ermesine” bırakılacağını hükme hükmün anımsatılması üzerine de “İşbağlıyor. Bu madde gereğince, Aktaş te bu tür durumlar, yeni anayasada hakkındaki 2 yıllık mahkumiyet kara çok iyi tarif edilmeli. Tartışma korı, dönemin sona ermesi ya da millet nusudur ama bana göre bu durum da vekilliğinin düşmesi koşuluyla uygu cezanın infazının dönem sonuna bılanabilecek. Milletvekillerinin doku rakılmasını engellemez” görüşünü nulmazlık dosyalarını görüşüp karara dile getirdi. BDP’li Tan, Başbakan’a ‘Kürtçe vaaz’ı sordu ? ANKARA (AA) BDP Milletvekili Altan Tan, Başbakan Tayyip Erdoğan’ın yanıtlaması istemiyle soru önergesi verdi. İstanbul’da bir camide hutbenin bir kısmını İngilizce okunduğu ve Erdoğan’ın da bunu dinlediğini anımsatan Tan, “Herhangi bir camide Kürtçe vaaz veya hutbe dinlemeyi düşünüyor musunuz?” diye sordu. Danıştay üyesi Öztürk yaşam savaşını yitirdi ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Yaklaşık 1.5 ay önce, evinin yakınlarında bir motosikletin çarpması sonucu yaralanan ve yoğun bakımda tedavi altına alınan Danıştay Üyesi Ali Öztürk, dün yaşam savaşını kaybetti. Öztürk için ilk tören Danıştay’da düzenlendi. Öztürk’ün cenazesi, Karşıyaka Mezarlığı’nda toprağa verildi. C MY B C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle