27 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
10 MAYIS 2011 SALI CUMHUR YET SAYFA [email protected] EKONOMİ 11 En değerli 11 yeni markanın 7’si BRIC ülkelerinden Dünyanın en değerli markası 153 milyar dolarlık marka değeri ile Apple olurken ikinci sırada son dört yılın birincisi Google yer aldı. Geçen yıl listeye yeni giren 11 şirketin 7’sinin BRIC ülkelerinden olması dikkat çekti. Ekonomi Servisi Pazar araştırması şirketi Millward Brown’ın “BrandZ Dünyanın En Güçlü 100 Marka Sıralaması” araştırmasına göre Apple, en değerli marka değeri unvanını son dört yılın birincisi internet arama motoru Google’dan aldı. Geçen yıl marka değerini bir önceki yıla göre yüzde 84 oranında arttırarak 153 milyar dolara yükselten Apple’ın marka , 2006’dan bu yana ise yüzde 859 oranında değer kazandı. Google’ın marka değeri geçen yıl bir önceki yıla göre yüzde 2 azalarak 111 milyar dolara geriledi. Geçen yıl listeye yeni giren 11 şirketin 7’sinin Brezilya, Rusya, Hindistan ve Çin’in oluşturduğu BRIC ülkelerinden olması dikkat çekti. BRIC ülkelerinden 2006 yılında listeye giren şirket sayısı sadece 2 iken, bu rakam geçen yıl 19’a yükseldi. Ancak dünyanın en değerli sekiz markasını hâlâ ABD’li şirketler oluşturuyor. 2010 yılında Japonya’yı geçerek dünyanın en büyük ikinci ekonomisi unvanını alan Çin ise listedeki şirket sayısını 7’den 12’ye yükseltti. Kışkırtma... Günün ortasından sonra televizyonlarda bir son dakika haberi... Bir yandan ikinci aşama sınava hazırlanmaya çalışan, bir yandan da gerilim içinde güvenilirliği sıfırlanmış, şifreli olduğu kanıtlanmış birinci sınava ilişkin savcılık kararı bekleyen milyonlarca adaya, ailelerine savcılıktan dün beklenen açıklamanın yapılmayacağı duyuruluyor... Acele kurulmuş ilk haberde “Acil beklenen haber beklenemiyor..” gibi garip bir cümle kurulmuş oluyor... Zaten savcılıktan beklenen durum saptamasında sınavın güvenilirliği üzerine somut olumsuz sonuçlar çıksa da, doğrudan iptaline ilişkin karar, ÖSYM Başkanı’nın istifası gibi sonuçlar çıkarılamıyor... Doğrusu AKP iktidar iradesi de gerekiyor. Onlar da seçime ay kala, sorumlu oldukları partizanca atanmış kadroların her şeyi yüzlerine gözlerine bulaştırmış olmalarının belgesi skandal sınavın iptalini bir geri adım, yenilgi olarak algıladıklarından, 1 milyon 700 bin gencin kaderiyle oynanan haksızlığın devamından yana diretiyorlar... ÖSYM’den gece yarısı “pardon telefonu” alan öğrenciler, önce şaka sandıkları, haber üzerine listeleri kontrol ettiklerindeyse daha önce ilan edilmiş puanlarında 100200 puanlık yükselişler olduğunu isimlerini puanlarını vererek kameralar karşısında açıklayabiliyorlar. Sonra on binlerce öğrencinin bir iki puanlık dilimlerde olduğu bir sıralama sınav düzeni içinde, şikâyetçi öğrenciler için söz konusu bu düzeltme, son skandal da yok sayılarak hükümet, YÖK, ÖSYM açıklamalarında sınavın güvenilirliğinde diretiliyor. Kütahya’dan siyanürlü barajın bir setinin çökmesi sonrası dün gelen haberler felaket senaryolarını katlıyor. Aklı başında her insanın sinirlerini ayağa kaldıran bir büyük kışkırtmanın daha aracı haline gelmiş bulunuyor... İnsanı öldürebilecek dozun 125 katı fazla zehir olan barajın çökme riski, sızıntı olduğu, bölgede yağmur beklendiği haberleriyle birlikte tehdidi büyütüyor... Hükümet adına açıklamalar yine riskin olmadığı yolunda. Umutlar barajın yıkılmamasına bağlanmış. Üretimin durdurulduğu haberleri ile paniğin aşağı çekilmesine çaba gösteriliyor... Ancak siyaseten iktidar yandaşı olsalar da mikrofon uzatılan bilim insanları, meslek örgütlerinin temsilcilerinin verdikleri bilgiler iç karartıcı. Sadece sızıntının saklanması, üretimin durdurulduğu yalanıyla tehdidin ortadan kalkmadığı bağlantılı da değil... AKP iktidarının, hükümetleri, bakanlıklarının sorumlulukları yüz yüze olduğumuz siyanür felaketinin hesabının verilmesine siyaseten engel... Dün bilgisayar ağında dolaşan geçmişin öyküsü, bilimsel raporlar, gelişmelere ilişkin bilgilendirmeler her şeyi çırılçıplak ortaya koyuyor. Öncelikle çok hızlı felakete gidiş süreci AKP’nin kamu üretimi olan gümüş madenini değerinin çok altında özelleştirmesiyle başlıyor. Ardından belleklerinizi tazelerseniz, çevrecilerin, köylülerin, uzmanların şiddetle karşı çıktıkları “siyanürlü altın, gümüş işletmeciliği” tartışmasından geçiyor. Dün birkez daha çok çıplak ortaya çıktı ki ucuz üretim, çok kazanç kaygısı ile pazarlanan “siyanürlü üretim”, cevherin çıkarıldığı alanda gündeme gelirse, her şıkta ortaya çevre felaketi çıkıyor. Maden cevherinin çıkarılması ayrı, çıkan cevherin ayrıştırılması ayrı üretim alanı ve teknikleri. Cevherin çıkarıldığı bölgede, siyanür kullanılarak ucuz üretim adına maden ayrıştırmaya kalkışmak, hangi teknoloji ile olursa olsun sonuçta doğal felaket... AKP iktidarı yıllarla sürdürülen çok etkin toplumsal, çevre eylemlerini, direnişleri, bilimsel karşı duruşları yok sayarak, siyanürlü üretime izin vermekle suç ortaklığının içinde. Şimdi siyanür zehirlenmesi büyük tehdidinin siyasi hesabını nasıl verecek? Seçim sürecinde kışkırtıcı oyunlar içinde kaset şantajları yine başrollerde. Referanduma gidilen yolda CHP’de yönetim krizine yol açan, Baykal’ı istifa etmek zorunda bırakan kaset şantajının kaynağı, siyasi, eylemsel doğrudan suçluları hâlâ saklı. Başbakan Erdoğan sorumluluğu CHP’lilere atma söylemleri ile, ‘cemaat’in lideri Amerika’dan yaptığı çıkışla aynı kapıya çıkacak, en azından kendileri ile ilişkilerinin olmadığı açıklamalarını yapsalar da, polisin suçlular üzerine hiçbir adım atmamış olması, iktidara yönelik şüphelere haklılık kazandırıyor. Teknik olarak ABD merkezli izlenimini veren bilgisayarlar çıkışlı şantaj kaset hizmetlerinin bu seçimler sürecinde MHP’ye dönük yaşanıyor, yineleniyor olması şüphe kaynağı olasılıkları da güçlendiriyor. MHP Genel Başkanı dün de bu ortak kaynak çıkışı ve sürekliliği üzerinde durdu. Dahası AKP’nin kimi adayları kendilerini tutamayarak MHP skandal kasetlerinin ardından MHP’nin baraj altında kalacağı beklentilerini yinelediler. MHP’de birinci kaset skandalının istifalarla noktalanmasının ardından ikincisinde dün istifa etmemek için direnme bu tabloyu değiştirmiyor... Yasadışı kasetler siyasi kışkırtmada başrolde. İzmir CHP’li belediyeler operasyonları bir başka sırıtan siyasi atak. Sanayi üretiminde artış hız kesti Ekonomi Servisi Büyümenin öncü göstergesi sanayi üretimi mart ayında hız kesse de artışını sürdürdü. Türkiye İstatistik Kurumu açıklamasına göre takvim etkisinden arındırılmış endeks, martta geçen yılın aynı ayına göre yüzde 10.6 arttı. Mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış sanayi üretim endeksi ise martta bir önceki aya göre yüzde 0.3 azalış gösterdi. Sanayi üretimindeki artış önceki aylarla kıyaslandığında hız kesti. Artış oranı ocakta yüzde 18.9, şubat ayında 13.9’du. Komşuda kriz büyüyor Ekonomik krizle boğuşan Yunanistan’da devlet ödemeleri durdurdu, 1000’in üzerinde lüks otel yarı fiyatına satılıyor. Ülke dün yeni bir not indirimiyle karşı karşıya kaldı. Ekonomi Servisi Yunanistan’da devletin özel ve kamu kuruluşlarına olan yaklaşık 10 milyar Avro tutarındaki borçlarını ödememesi nedeniyle piyasada yaprak kımıldamıyor. Yunan medyası, hükümetin borçlarını ödeyemediğini dünyaya duyurdu. Elefterotipia gazetesi, 2010’dan bu yana inşaat şirketlerine, hastanelere ilaç ve sıhhi malzeme sağlayan şirketlere olan borçların ve KDV iadelerinin ödenmediğini belirtti. Hükümetin ödeme yapmamasıyla piyasada oluşan likit para sıkıntısı krizi en üst seviyeye çıkardı. Kriz ülkenin en önemli gelir kaynaklarından biri olan turizmi de etkiliyor. Yunanistan’da, 1000’in üzerinde otel gerçek değerinin çok altında fiyatlarla satışa çıkarıldı. Haftalık Real News gazetesi, Atina, Selanik ve adalarda daha önce fiyatı 200 milyon Avro’dan başlayan 5 yıldızlı otellerin fiyatlarının 100 milyon Avro’ya düştüğünü yazdı. Notu iki kademe düştü Bu arada kredi derecelendirme kuruluşu Standard & Poor’s, Yunanistan’ın uzun vadeli kredi notunu iki kademe indirerek ‘BB’den ‘B’ye, kısa vadeli kredi notunu ise ‘B’den ‘C’ye indirdi. Kararın ardından Atina borsası yüzde 2.2 geriledi. Çalık Irak’ta temel attı Bosch 2 bin kişiyi işe alacak Ekonomi Servisi İki yıl içinde otomotiv ve teknoloji alanlarında 400 milyon Avro yatırım gerçekleştirerek 2 bin kişiye daha istihdam sağlamayı hedefleyen Bosch Türkiye, bu yıl en az yüzde 15 büyüme öngörüyor. Geçen yıl 1.7 milyar Avro satış gerçekleştiren Bosch Sanayi ve Ticaret AŞ Genel Müdürü Hermann Butz, Bosch’un 2011 yılında Türkiye’de yapmayı planladığı toplam yatırım tutarının 120 milyon Avro’nun üzerinde olacağını söyledi. Çalık Holding’in Irak’ta 445.5 milyon dolara inşaa edeceği El Hayrat elektrik santralının temeli atıldı. Törene, Irak’ta enerjiden sorumlu Başbakan Yardımcısı Hüseyin Şehristani, Enerji Bakanı Raad Shalal Saeed, Kerbela Valisi Amaleddin El Hır, Çalık Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Çalık, Çalık Enerji Genel Müdürü Saim Dinç katıldı. Ahmet Çalık, El Hayrat Santralının yapımının 2 yılda tamamlanmasının öngörüldüğünü ancak bu süreçte tamamlanan bölümlerde hemen elektrik üretimine başlanacağını söyledi. Çalık, ülkede santral yatırımlarına devam edeceklerini aktardı. spanya’da kriz kobileri vurdu İspanya’da 2011’in ilk çeyreğinde 1803 KOBİ iflas etti. Ulusal İstatistik Enstitüsü’ne göre iflasa sürüklenen sektörlerin başında inşaat ve emlak geliyor. Ayrıca işsizliğin 5 milyon kişiye ulaştığı ülkede et yerine artık tavuk yendiği belirtildi. G Ü N Ü N Ç N D E N . . . Bankaların kârında sert düşüş BDDK “Türk Bankacılık Sektörü Genel GörünümüMart 2011” raporunu yayımladı. Buna göre, reel sektörü kıskandıran kârla gündemde kalan ve kredi hacminin daralması için çeşitli önlemler alınan sektörün kârlılığı ilk çeyrekte azaldı. Bankacılık sektörü dönem net kârı, önceki yılın aynı dönemine göre 833 milyon lira (yüzde 13.2) azalarak 5 milyar 466 milyon liraya geriledi. Kredilerdeki büyüme devam etmekle birlikte bir önceki çeyreğe göre artış hızı yavaşladı. Bankacılık sektörünün toplam aktifleri içindeki payı yüzde 53.9’a yükselen krediler 2011 yılının ilk çeyreğinde yüzde 7.3 artarak 564.3 milyar liraya ulaştı. Yıllık bazda yüzde 35.4 artış gösteren kredilerin reel büyümesi ise yüzde 23 seviyesinde gerçekleşti. Krediler, yüzde 7 büyümekle birlikte önceki yılın aynı dönemine göre artış hızı 1.1 puan daha yüksek gerçekleşti. Fida film Tiglon’u aldı Fida Film, Türkiye’nin önde gelen sinema ve video dağıtım şirketlerinden Twentieth Century Fox; Warner Bros, Walt Disney gibi uluslararası firmaların homevideo Türkiye distribütörü olan Tiglon’u bünyesine kattı. C MY B C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle