Katalog

SAYFA CUMHUR YET 19 MART 2011 CUMARTES 20 SPOR F.BAHÇE UZUN SÜRE GERİDE GÖTÜRDÜĞÜ MAÇTA G.SARAY’I İKİ GOLLE YENEREK LİDERLİĞİ SÜRDÜRDÜ Arena’da son söz Alex’ten G.SARAY: 1 – F.BAHÇE: 2 STAT: Türk Telekom Arena HAKEMLER: Fırat Aydınus (7), Serkan Ok (7), Aleks Taşçıoğlu (7) G.SARAY: Zapata (5), Neill (5), Servet (6), Gökhan (5), Hakan (6), Yekta (6) (dk. 85 Yekta), Cana (5), Culio (5), Kazım (6) (dk. 61 Arda), Stancu (5) (dk. 68 Kewell), Baros (5) F.BAHÇE: Volkan (5), Gökhan (5), Yobo (5), Lugano (5), Santos (3), Selçuk (3) (dk. 46 Semih 6), Cristian (5), Özer (5), Mehmet (5), Alex (6), Niang (4) (dk. 74 Stoch) GOLLER: Dk. 14 Kazım, dk. 76 Semih, dk. 87 Alex KIRMIZI KART: Baros SARI KARTLAR: Kazım, Servet, Gökhan, Culio (G.Saray), Selçuk, Özer (F.Bahçe) ‘DOĞRU ŞLER YAPTIM’ Alex: İlk yarıda fazla sayıda hata yaptık. G.Saray’ın hatalarını değerlendirdik ve sonuca gittik. Türk Telekom Arena’da mükemmel bir atmosfer vardı. 19 gol atmam çalışmalarımın bir ürünü... F.Bahçe’de oynamaktan çok mutluyum ve burada kendimi yabancı olarak hissetmiyorum. Doğru işler yaptığım zaman takımı da sürükleyebilirim. ELEŞT R ARİF KIZILYALIN Otur Şimdi Ağla! F.BAHÇE GALİBİYET SERİSİNİ 10 MAÇA ÇIKARDI Maç bitmiş; F.Bahçe, 70. dakikasına kadar geride götürdüğü maçı kazanmış, bir anlamda ligin en keskin virajını dönmüş. G.Saray ise dövünüyor. O sırada skorbordlardaki dev ekranlara Türk Telekom’un ilanı yansıyor. Hani şu Cem Yılmaz’ın oynadığı. Ünlü komedyen “Otur şimdi ağla” diyor... Gerçekten de G.Saray şimdi oturup ağlasın. Eğer, öne geçtiği hatta farkı yakalayabileceği derbiyi kendi elleriyle ezeli rakibine teslim ediyorsa oturup ağlamalı. G.Saray için sezonun maçıydı. İstekli başladı, öne de geçti; kazanabilirdi de... Ne var ki sezon başından beri süren ‘hastalık’ F.Bahçe derbisinde sonu getirdi. Kâzım çıkana kadar, ‘tıkır tıkır’ işleyen oyun nasıl bir anda ‘allak bullak’ oldu anlamak güç. Elbette 10 öne geçen G.Saray’ın rakibin en önemli kozu Alex için önlem almaması şaşırtıcı. Cana, biraz yakın oynadı o kadar. Boş kalınca F.Bahçe kaptanı, Türk Telekom Arena’nın tozunu attı. Bir asist, bir gol. Daha ne yapacaktı? Bu soruyu aslında Hagi’ye sormak gerek. Çünkü bir takım 70’li dakikalara kadar maçı elinde tutuyor ve kazanamıyorsa; bu, teknik direktör hatasıdır. Herhalde G.Saray camiası, takımı adeta ‘ikinci el Rumen pazarı’na çeviren, üst üste yanlışlar yapan Hagi’ye daha fazla sahip çıkmayacaktır. Bütün sezon hiçbir kulvarda istenilen düzeye gelemeyen Sarı Kırmızılıların, yeni stadındaki ilk derbide F.Bahçe’ye yenilmesi bir kez daha herkesin şapkasını önüne koyup düşünmesine neden olacaktır. Çünkü artık ‘Mekân da oynatmıyor’... 90 DAK KA HİLMİ TÜRKAY Alex Yine Kurtardı G.Saray’ın yeni stadı Türk Telekom Arena’ya ilk kez gittim, her şey çok mükemmel olmuş, bazı eksiklikler gözüme çarpsa da benden tam puan. Sevindim, neden? Çünkü Şükrü Saracoğlu dışında, İnönü’den sonra rahat maç izleyebileceğim ikinci stat olacak burası. F.Bahçe karşılaşmalarını Saracoğlu’nda geçiren biri olarak Kadıköy’de tribündeki yerimizi iyi bulmadığımı söyleyebilirim. Oturduğumuz bölüm, sahaya kuşbakışı. Hatta maç içindeki pozisyonların bazılarını ancak önümüzdeki küçük monitörlerden görebiliyoruz. Bu, F.Bahçe yönetimine bir eleştiridir. Gazeteden çıktım, stada ulaşmam 1015 dakikamı aldı. Yol açık, trafik sorunu yok. Derbilerin havası hep başkadır. İster arada puan farkı olsun, ister birinin seyircisi çok, diğerinin az olsun, ister birinin yıldızı, diğerininkinden az olsun; tahmin yaparken zorlanırsınız. Hemen skor söyleyenler olabilir ama yine de tedirginlik yaşayabilirler. Gerçi F.Bahçe favoriydi ama iş bununla bitmiyor. Derbilerde iyi motive olmanız, hata yapmamanız, pozisyonları değerlendirmeniz, ustaların ayaklarını konuşturması ve mücadelede sakat vermemeniz önemli unsurlardan birkaçı... Kart görecek futbolcular takımlarının planlarını alt üst edebilir. Bunun geçmişte örnekleri çoktur. Yaşamadık mı, yaşadık. Bakalım hangi taraf dersine iyi çalışmış, kim hatasız oynayacak? Kim kazanacak, kim kaybedecek veya puanlar paylaşılacak mı, göreceğiz... Beni en çok mutlu eden derbi öncesi sessizlikti. Ne başkanlar konuştu, ne de yöneticiler. Belki de ilk kez ‘sakin’ gelindi bir derbiye. Aynı ifadeleri taraftarlar için kullanmam ne yazık ki mümkün değil. Film her derbide yaşanılanın yine aynısıydı. Cuma günü derbi olur mu? Oldu işte. Alışalım, diğer günlerden ne farkı var ki. 1997 yılında bu iki takım yine bir cuma günü Kadıköy’de kozlarını paylaşmışlardı.Ezeli rekabet 102 yıldır sürüyor, nereden nerelere gelindi. Oynanan toplar, formalar ve sahalar tamamıyla değişti, geliştirildi. Geçmişte derbide mücadele edenleri hem analım, hem de kutlayayım. Çok çekmişler. Ama başka keyifmiş yine de; öyle diyorlar. Yani derbisiz, futbolumuzun ne tadı, ne heyecanı oluyor. Arena’da yerimizi aldık. G.Saray muhabirimiz Alican Sezer statla ilgili bilgileri aktarıyor, hemen yanıbaşımda ‘tarih’ diyebileceğim yazarımız Halit Deringör bulunuyor. İlk yarı için söyleyeceklerim; bir kere F.Bahçe, F.Bahçe gibi oynamadı. Kaptan Alex, sazı yine eline almadı. Gereksiz telaş, fazla top kayıpları, yetersiz mücadele, tabloyu kötüleştirdi. CristianSelçukMehmet Topuz verimsizliğiyle orta saha çöktü. İşler zorlaştı. Gel de Emre’yi arama... G.Saray dersine iyi çalışmış, ısıran bir futbol ortaya koydu. Uzun süredir böyle bir tempolu oyun doğrusu Sarı Kırmızılılardan görmemiştim. Kâzım’ı ayıpladım. Golüne sözüm yok. Santos’u her defasında geçti. Aferin ancak Aykut Kocaman’ın yanına gelerek yumruğunu kaldırmamalıydı. Burdan soruyorum; Aykut Hoca acaba kendisine kötülük mü etti? Bu mümkün değil. Demek ki o, daha küçük bir çocuk! İkinci yarı SelçukSemih değişikliği F.Bahçe’yi hareketlendirdi. Sanki ilk yarıya göre bir değişim vardı Sarı Lacivertlilerde. Nitekim Alex’in akıl dolu duran top asistiyle Semih’in vuruşunda skora eşitlik geldi. Ardından peş peşe iki mutlak gol pozisyonunu kaçırdılar. Artık F.Bahçe 1 puana razı gibi görünürken Alex, kurtarıcı olarak sahneye çıktı. Bir avuç F.Bahçeli sevinç yumağı oluşturmuştu. Ya G.Saraylılar? Sonuçta; F.Bahçe’nin aldığı bu 3 puan şampiyonluk yolunda ilaç gibi geldi. HAGI: FUTBOL BU Hagi: İki kelimeyle futbol bu... Maalesef yenildik... Maçın kontrolü hemen hemen bizdeydi. F.Bahçe’ye hiç pozisyon vermedik ama anlayamadığım bir şekilde 2 kafa golü yedik. Oyuncularımızın emeğine yazık oluyor. Bundan sonra ne olur, bilmiyorum. Arda Turan: Söylenecek fazla bir şey yok. Pozisyonlar bulduk ama olmadı. Her şeyi yapıyoruz, iyi mücadele ediyoruz ama sonunu getiremiyoruz. Taraftardan özür diliyoruz. Ne deseler haklılar. Servet: Olmayınca olmuyor... Her şeyi yapıyoruz ama bir türlü galip gelemiyoruz. Bu zamana dek oynadığımız karşılaşmalarda en çok üzüldüğüm maç buydu. İyi mücadele ettik ama yenildik. ELEŞT R OĞUZ TONGSİR Buraya Kadar Galatasaray koskoca bir sezonun yükünü bir doksan dakikanın sırtına bindirmişti. Fenerbahçe’yi yenerse bütün sezonun günahı affedilecekti sanki... Ama olmadı.. Aslında olmamalıydı da.. Sen her maçta dökül. Ne bir sistemin olsun, ne de bir düzenin. Sonra bir maçta işi toparlamaya çalış. Yok öyle yağma! Bu Galatasaray, bu Hagi iflas etmiştir. Kimse aksini inkar etmesin. Aslında maça çok ta iyi başlamıştı Galatasaray. Eğer Kazım’ın golünden sonra ikinciyi bulabilseydi, tablo çok daha farklı olabilirdi. Ama ne var ki belirgin bir oyun düzeni yoktu. Savunmadan gelişigüzel çıkan toplar Cana, Stancu gibi topu kontrol etmesini bile bilmeyen oyuncuların ayağında eriyip gidiyordu. Galatasaray’da durum böyle iken, Fenerbahçe’de pek farklı değildi. Beraberlik golüne kadar, belki de sezonun en kötü Fenerbahçesini izliyorduk sahada. Ama Fenerbahçe’nin üstün tarafı, sonucu her an değiştirebilecek futbolculara sahip olmasıydı. İşte Semih, işte Alex.. Sahneye bir kere çıkıp işi bitirdiler. Tabi bu gollerde boy ortalaması yüksek ama zamanlama nedir bilmeyen, adam paylaşmasından habersiz Servet, Gökhan Zan ve Hakan Balta’nın da hakkını yemeyelim! Kısacası çok istekli bir Galatasaray binlerce seyircisinin önünde, hem de tezahürat rekorunun kırıldığı bir maçta vasat Fenerbahçe’yi gene yenemedi. O zaman insan ister istemez soruyor: Peki ne zaman yenecek? PUAN DURUMU FAC ADAN DÖNÜLDÜ Ezeli rekabetin 367. karşılaşmasında tribünler yine küfür sesleri yükseldi. İki takım taraftarları da karşılaşma öncesinde, maç sırasında ve sonrasında küfürlü tezahüratlarda bulundu. Bu arada G.Saray tribünlerinden sahaya atılan cam şişelerden bir tanesi Lugano’nun kafasını sıyırdı. Sarı – Kırmızılı seyirciler haftaiçi “G.Saray ya da Konya ile oynamak bizim için farketmiyor” açıklamasında bulunan F.Bahçeli kaleci Volkan’a büyük tepki gösterdi. Tribünler uzun süre ulusal eldiven aleyhine tezahüratta bulunurken ayrıca küfürlü tempo tuttu. TAKIM F.BAHÇE TRABZON BURSA KAYSER G.ANTEP ESK ŞEH R BEŞ KTAŞ MAN SA BB. KARABÜK G.SARAY A.GÜCÜ ANTALYA G.B RL Ğ S VAS BUCA KONYA K.PAŞA O 26 25 25 25 25 25 25 25 25 25 26 25 25 25 25 25 25 25 G 19 17 14 12 12 10 10 11 10 9 10 8 7 7 5 5 3 3 B 3 6 8 7 7 8 6 2 4 7 3 7 8 7 7 6 7 5 M 4 2 3 6 6 7 9 12 11 9 13 10 10 11 13 14 15 17 A 62 52 42 33 30 28 37 39 31 38 29 36 24 27 28 19 20 22 Y 27 20 20 23 21 25 29 39 28 39 34 43 34 39 46 36 39 55 P AVJ. 60 +35 57 +32 50 +22 43 +10 43 +9 38 +3 36 +8 35 34 +3 34 1 33 5 31 7 29 10 28 12 22 18 21 17 16 19 14 33 Maç bitti, Baros çıldırdı AL CAN SEZER G.Saray’ın F.Bahçe’ye 21 yenildiği derbinin ardından Milan Baros kırmızı kart görürken yıldız oyuncunun hakeme yumruk atmaya yöneldiği ortaya çıktı. Çek isim, karşılaşmanın sona ermesiyle birlikte hakem Fırat Aydınus’a yumruk atmaya kalkışırken araya futbolcular girdi. Formasını hakeme atan Baros’a Aydınus kırmızı kart gösterdi. Hakemin raporlarında durumu belirteceği öğrenilirken Baros’un ciddi bir ceza alması bekleniyor. ELEŞT R ALİ İSMET URAL Hoca Farkı Haftalardır kötü oynayan, başkanını, hocasını ve birçok futbolcusunu göndermeye hazırlanan G.Saray camiası F.Bahçe karşısına hep birlikte çıktı dün gece. Yeni stat Aslantepe, farklı atmosfer falan derken ilk yarı F.Bahçe’yi oynatmadıkları gibi golü de buldular. Ama 45. dakikadan sonra tılsım bozuldu ve her şey geçmişteki maçlara döndü. Gelenek yeni stat falan dinlemedi. İlk yarı kısa ve ayağa paslarla oyunu soğutmak yerine takım arkadaşlarını frenleyen Selçuk ve Cristian G.Saray’a yardımcı oldular. F.Bahçe’nin ilk atağı Özer ile 27.dakikadaydı. Durum böyle olunca G.Saray 45 dakikanın ‘aslanı’ oldu. Aykut hoca hücuma müdahale etmek için Selçuk’u kulübeye, M.Topuz’u içeri çekip Semih’i de Niang’a yardıma gönderdi. Böylece F.Bahçe ikinci yarı oyuna hakim olmayı başardı. Sanki futbol tanrıları istemiş gibi, sahada hiç göremediğimiz Niang sakatlanıp çıkınca yerine giren Stoch ile baskı daha da arttı ve ‘Kaptan’ maça son noktayı koydu. Maça genel anlamda baktığımızda kalite pek yoktu. Ancak kazanmayı moda haline getiren, moral motivasyonu yanında fizik kondisyonu olan F.Bahçe yoluna emin adımlarla ilerlerliyor. Durdurana aşkolsun. Kazım’dan ‘Kocaman’ ayıp Aslantepe’deki ilk G.SarayF.Bahçe derbisine Sarı – Kırmızılı futbolcu Kazım’ın hareketi damgasını vurdu. Ligin devre arasında Sarı – Lacivertlilerden G.Saray’a transfer olan ulusal futbolcu, Sarı – Kırmızılıları öne geçiren golü kaydetmesinin ardından F.Bahçe yedek kulübesinin önüne gelerek önce Aykut Kocaman’a, ardından da tribünlere dönüp Sarı – Lacivertlilerin başkanı Aziz Yıldırım’a yumruk hareketi yaptı. Kazım’ın bu davranışına başta eski teknik direktörü Kocaman olmak üzere Sarı – Lacivertlilerin yedek kulübesinde bulunan futbolcular büyük tepki gösterdi. Aykut Kocaman’ın yardımcısı İsmail Kartal, Kazım’ın üzerine yürümek istedi. F.Bahçe idari menajeri Hasan Çetinkaya ile G.Saray Teknik Direktörü Hagi de kısa süreli tartışma yaşadı. Aziz Yıldırım da bu hareket nedeniyle oldukça sinirlenirken Sarı – Lacivertlilerin başkanını yöneticiler sakinleştirdi. Hakem Fırat Aydınus, Kazım’a sarı kart gösterirken cezalı F L O R Y A’ D A Ö F K E ürk Telekom Arena’da ilk mağlubiyetini Fenerbahçe’den alan G.Saray’da taraftarlar maçtan sonra Florya’daki tesislere giderek takımı protesto etti. Florya Metin Oktay Tesisleri’nde toplanan kızgın grup futbolcular ve yönetim aleyhine tezahüratta bulundu. Güvenlik görevlileri kalabalık grubu dağıtmakta zorlanırken Sarı Kırmızılı yandaşlar yönetimi istifaya davet etti. T Şehitlerimiz anıldı 18 Mart 1915’te Kurtuluş Savaşı’nda Çanakkale’de düşmanlara geçit vermeyerek şehit olan yurttaşlarımız derbide unutulmadı. Sarı – Kırmızılı taraftarlar, şehitlerimiz için “18 Mart resmi tatil olsun”, “1915’te mezunlar vermedik. Şehitler verdik”, “Kınalı kuzular kalbimizde”, “18 Mart unutmadık, unutmayacağız, unutturmayacağız” pankartları açtı. duruma düşen ulusal futbolcu Antalya deplasmanında forma giyemeyecek. 4. sarı kartını gören Culio ve Gökhan Zan da cezalı duruma düştü. Stat dışında kavga Derbisi öncesinde iki takım taraftarları arasında yine kavga çıktı. Maça metro ile gelmek isteyen Sarı – Lacivertli bir seyirciye, G.Saraylı taraftarlar saldırdı. Araya giren güvenlik güçleri olayların büyümesi engellerken F.Bahçeli taraftarın yaralandığı öğrenildi. Kanyon Alışveriş C MY B C MY B Merkezin’nde de iki takım taraftarları arasında kısa süreli gerginlik yaşandı. Ayrıca E6 Otoyolu’nda G.Saraylı taraftarlar ile F.Bahçeli seyirciler arasında da olay çıktı. Bu arada metroda aksaklıklar meydana geldi. Metro yaklaşık 30 dakika çalışmazken bu durum Sarı – Kırmızılı seyircilerin stada maç başladıktan sonra ulaşmasına neden oldu. G.Saray’ın Türk Telekom Arena Stadı’nda F.Bahçe’yi ağırladığı derbi maçta Sarı Kırmızılı taraftarların, tribünde yaptığı koreografiler Aslantepe’yi karnaval yerine çevirdi. TFF JAPONYA’YI HATIRLADI G eçen hafta büyük bir deprem ve ardından tsunami ile sarsılan Japonya için karşılaşmalarda bir uygulamaya gitmediği için tepki toplayan TFF, derbide Japon halkı ve trafik kazasında hayatını kaybeden Denizli Belediyesporlu futbolcu Erhan Kayar için saygı duruşu yaptırdı. Sarı – Kırmızılı oyuncular ısınmaya, üzerinde Japonca ve Türkçe “Acınızı paylaşıyoruz” yazılı tişörtlerle çıktı.