22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
24 ŞUBAT 2011 PERŞEMBE CUMHUR YET SAYFA emek@cumhuriyet.com.tr EMEK (REUTERS) MURAT İLEM 7 Yunanistan’da hayat durdu, çatışmalar yaşandı Yunanistan’da hükümetin kemer sıkma önlemleri ile çalışma koşullarını protesto eden kamu ve özel sektör çalışanları dün 24 saatlik genel grev yaptı. Yunanistan Kamu Çalışanları Konfederasyonu, İşçi Sendikaları Federasyonu’nun çağrısıyla iş bırakan çalışanlar ve göstericiler, Atina Üniversitesi ile Omonia Meydanı’ndan yürüyüşe geçtiler. Göstericiler, maaş, emekli maaşları ve ödeneklerindeki kesintileri protesto ederek, “Krizi biz ödemeyeceğiz”, “Gençlerin işsiz, ilaç ve eğitimin paralı olması yasadışı bir ahlaksızlıktır”, “Eğitimciyi küçük düşürmeyen maaş” sloganları attılar. Grev ile gösterilere, kamu ile özel sektör, yerel yönetim büroları, banka, benzin istasyonları, KİT, toplu taşıma araçları çalışanları, liman işçileri, öğretmenler, sigorta ve gümrük görevlileri, eczacı, doktor, tüccar, mühendis ve gazeteciler katıldı. Başta Yunanistan Ekonomi Bakanlığı önünde olmak üzere kentin çeşitli noktalarında göstericiler ile güvenlik ekipleri arasında yer yer arbede çıktı. Polis, kendisine taş, sopa, domates, yoğurt atan göstericileri göz yaşartıcı gaz ile dağıtmaya çalıştı. Grev nedeniyle hizmetler aksadı, dersler boş geçti. Hastanelerde yalnızca acil durumlar için personel ile güvenlik birimleri görev yaptı. Eczaneler kepenk indirdi; liman çalışanlarının iş bırakmasıyla anakara ile adalar arası bağlantı koptu. Televizyon ve radyolarda haber bültenleri yayımlanmadı. Ülkede 13 ayda 10 genel greve gidildi. GEÇMİŞTEN GELECEĞE ORHAN ERİNÇ İleri Demokrasinin Yargısı Saptamamı daha başlarken vurguluyorum: Türkiye laf kalabalığına kurban ediliyor. Bu sonuca ulaşmamın o kadar çok nedeni ve dayanağı var ki... Hangisini yazayım. Yargının görevi, yasamanın yaptığı yasalara yerleştirilen kuralları uygulamaktır. Ama yasama, kuralları koymakla kalmaz çünkü o kuralları uygulayacak yargı katlarının oluşturulmasına da yetkilidir. Yargıç ve savcıları kimlerin atayacağını belirleme yetkisi de ağırlıklı olarak yürütmededir. Oysa bugün, iktidarla yandaşlarının gündeme taşıdığı söylemler, bu gerçeği tümüyle yadsıyan bir yaklaşımı yansıtmaktadır. Bizim devletlileri dinleyince sanırsınız ki yasaları yapanlar da yargı mensuplarıdır, onları canları istediği gibi uygulayanlar da yargı mensuplarının çoğunluğudur. Yargı, iktidarın istediği yönde kararlar alıyorsa bağımsızdır. Hoşlanılmayan kararlar veriyorsa birilerinin (doğal olarak muhalefetin) emrindedir. Anayasa değişikliği halkoylaması öncesini anımsayalım. En yetkili ağızların, 12 Eylül 1980 darbesini yapanları yargılama yönünde verdikleri sözlerin hukuka uygun olmadığını söyleyenlere yönelttikleri “darbeci” suçlaması ne yazık ki gerçek sanıldı. Kendilerini liberal sananlar da, olmayacak duaya amin deme konusunda gönüllü (?) görevliler oluverdiler. Sonunda bir kez daha ortaya çıktı ki iktidarın verdiği söz hukuka uymuyor. Beklenildi ki “yetmez ama evet” diyen liberaller (?) “Bizi niye kullandınız” sorusunu da yöneltebilsinler. Ama nerde... Oysa asıl amaç yargının, iktidarın her istediğine olumlu yanıt verecek biçimde oluşturulması, yani bağımlı hale sokulup “bağımsız” diye tanımlanmasıydı. Anayasa ile getirilen değişikliklerin yaşama geçirilmesinde yalnızca yargıyla ilgili olanlarla yetinilmesi, AKP’nin niyetini açıkça ortaya koyuyor. Yargıçlarla savcıların teminatı, önce Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu’nun yeni oluşumuyla, ardından da görev kusurları için açılacak tazminat davaları nedeniyle siyasal iktidarın tercihine bırakıldı. Tazminat davaları doğrudan yargıç ve savcılara değil devlete açılacak. Tazminata mahkumiyet halinde devlet (yani hükümet) isterse ödediği parayı yargıç ve savcıdan tahsil edecek, istemezse etmeyecek. Hangi davalara bakan yargıç ve savcılardan tahsil edilmeyeceği, hangilerinden edileceğine ilişkin kuşkular daha bugünden yoğunlaşıyor. Bu kuralın yargıç ve savcılardan hangilerini koruma amaçlı olduğuna ilişkin söylentilerin de ardı arkası kesilmiyor. Bir kez daha belirtmek istiyorum. Türkiye hızla “kuvvetler birliği” yönünde ilerliyor. Yasama ve yürütme zaten tek devlet erkine dönüşmüştü. Bu iki güç şimdi yargıyı da kontrolü altına alıyor. Türkiye böylece “ileri demokrasi” kavramının altında yatan gerçeği de görmüş olacak. oerinc@cumhuriyet.com.tr ÖZTAŞKIN’DAN ELEŞTİRİ ‘Diplomasi yapma mücadele et’ ‘Gençlere, taraftarlara, işçilere, sanatçılara, gazetecilere baskı uygulanıyor.’ MUSTAFA ÇAKIR Sendika değiştir baskısı şimdi de İstanbul’da İstanbul ve Şile’de tehditlerin arttığını söyleyen Yurdakul, “Açık açık, ‘Torba yasa çıktı, sizi torbaya koyar, istediğimiz yere yollarız’ diyorlar” diye konuştu. ANKARA Petrolİş Sendikası Başkanı Mustafa Öztaşkın, Türkİş’in torba yasanın görüşmelerinde pasif kaldığını, “diplomasiyi merkeze alan bir tutum sergilediğini” belirterek, seçim öncesinde gerçekleştirilecek sözleşme süreçlerinde konfederasyonun “diplomasiyi değil mücadeleyi merkeze koyan” bir tavır alması gerektiğini söyledi. Öztaşkın, 12 Eylül referandumundan sonra geçileceği iddia edilen “ileri demokrasi”nin de, “siyasette uzlaşı kültüründen uzaklaşılan, antidemokratik uygulamaların arttığı, muhalif seslerin bastırıldığı, hak arama mücadelesinin başıbozukluk olarak nitelendiği bir dönem” anlamına geldiğinin görüldüğünü belirtti. Belediyeİş Başkanı Yurdakul; Rize, Çorum, Çankırı, Gaziantep, Kocaeli ve Isparta’dan sonra şimdi de büyükşehir belediyesinde zorlamaların başladığını söyledi. zellikle son yıllarda üstlerinde ciddi bir baskı ve yıldırma politikası izlendiğini söyleyen Türkİş’e bağlı Belediye İş Sendikası Başkanı Nihat Yurdakul, pek çok ilde yaşanan ve ne yazık ki tüm mücedelelerine karşın sendika değişikliğiyle sonuçlanan baskıların şimdi de İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nde yaşanmaya başladığını anlattı. “Bugün ülkeyi yönetenler, ‘benim sendikam’ dediği Hizmetİş Sendikası’na çalışıyor. Üstelik bunu devlet olanaklarını kullanarak yapıyorlar. Bazı belediyeler de buna izin veriyor. İşveren zorla işçinin hakkını savunan sendikayı yok etmek için, ‘benim çocuğum’ dediği sendikayı büyütmek için elinden geleni yapıyor. Temsilciler işten atılıyor, başka yerlere sürülüyor, işten atılırsın tehditleri yapılıyor” diyen Yurudakul, söz konusu gelişmelerin, daha önce Isparta, Gaziantep, Şahinbey, Rize, Amasya, Çorum ve Çankırı belediyelerinde yaşandığını, bazı bölgelerde mücadelenin sürdüğünü, bazı belediyelerde ise ne yazık ki olumsuz sonuçlar alındığını dile getirdi. Ö Türkİş pasif kaldı Öztaşkın, Türkİş’i de torba yasanın görüşmeleri sırasındaki tutumu nedeniyle eleştirdi. Öztaşkın, “Türkİş, ne yazık ki, torba yasa tasarısı ile ilgili pasif bir konum almış ve tasarıya karşı yine diplomasiyi merkeze alan bir tutum sergilemiştir. Ülkemizin en büyük konfederasyonunun bu tavrı, emek düşmanı bu düzenlemede hükümetin elini güçlendirmiştir.” dedi. Öztaşkın, Türkİş’in seçim öncesi yürütülecek sözleşme sürecinde diplomatik değil, mücadeleci bir tavır takınması gerektiğini belirtti. Türkİş mücadeleye sahip çıkmadı “B Mustafa Öztaşkın iat etmemiz isteniyor, asla biat etmeyeceğiz. Herhangi bir siyasi partinin uşağı olmayacağız dediğimiz için bu muameleye maruz kalıyoruz. Şimdiye kadar bu konuda yaşanan baskılara ve olanlara Türkİş sahip çıkmadı. Türkİş’te bugün çalışanların, özellikle de kendi çatısı altında örgütlü işçilerin sorunlarına sahip çıkmayan bir yönetim söz konusu. Ben biraz da bunun için tepki olarak Türkİş yönetiminden ayrıldım. Bu tutarsızlığa, vurdumduymazlığa, yalnız bizim şu an yaşadıklarımız değil, sosyal güvenlik meselesinde, torba yasada, 2821,22 sayılı kanunla ilgili, kıdem tazminatları konusunda gündeme gelen hemen hiçbir şeye tepki göstermemesinden rahatsız oldum ve temmuzda ayrıldım” diyen Yurdakul, belediyelerde ciddi bir emeklilik furyası başlatıldığını, üye sayılarının zorla sendika değiştirmeler ve emeklilikle 176 binken 100 binlere gerilediğini anlattı. Normal koşullarda emekli olanların yerinin yeni örgütlenmelerle karşılanabileceğini söyleyen Nihat Yurdakul, bu olağanüstü durumun Hizmetİş’i iş kolunda ikinci sendika boyutuna taşıdığını belirtti. Yurdakul sözlerini şöyle sürdürdü: “İstanbul’da bir buçuk aydır çalışıyoruz. Biraz önce aradılar Şile’den yerlerinin değiştirilmek istendiğine dair. “Arkadaşlara açık açık ‘Artık torba yasa da çıktı, torbaya koyar göndeririz, ona göre’ tehditleri artmış. İETT’de aynı şeyi yaptılar. Orada üyelik yapan noterler sahte üyelikten ceza aldılar. Buna karşın, yine de kapalı kapılar ardında yetki Hizmetİş’e verildi.” Büyükşehir belediyesinde 8 bine yakın üyesi bulanan Belediyeİş’in önerisi, tüm işyerlerine sandık konulması ve işçilerin sendikalarını kendi iradeleri ile seçmeleri... TÜRK GENÇLİĞİNE HİZMET VAKFI SERİ KONFERANSLAR: 4 Konu: TÜRKİYE CUMHURİYETİ’NİN AYDINLANMA YILLARINDA ÇAĞDAŞ VE DEVRİMCİ EĞİTİMİN UNUTULMAYAN ÖNDERİ, MİLLİ EĞİTİM BAKANIMIZ HASAN ÂLİ YÜCEL’İN ARAMIZDAN AYRILIŞININ 50. YILI ANISINA Konuşmacılar: Prof. Dr. YAKUT IRMAK ÖZDEN HASAN FEHMİ GÜNEŞ İçişleri Önceki Bakanı Hasan Sağlam Öğretmenevi / Konak Varyant’ın üstü “bindirdiler alamete / itiyorlar kıyamete... ayılana gazoz / bayılana limon, uyuyana ninni / uyur gibi yapana piş piş, kimin işi tamam, sıra şimdi kimde, şu bizim ‘ilerii dimikrisi’ de...” NOT: Etkinliğimiz kahvaltılıdır. Ücreti 15 TL’dir. Yer ayırtmanız rica olunur. letişim ve rezervasyon için: 0533 765 52 67 0532 310 77 44 0555 839 06 40 26 ŞUBAT 2011 CUMARTES “EFEND YD LER, KÖLE OLDULAR” Çiftçimize ve toprağımıza sahip çıkmak için ÖDEMİŞ MİTİNGİ’ne gidiyoruz. Otobüsümüz, 10.00’da Sabancı Kültür Merkezi’nin önünden kalkacaktır. Gelmek isteyen dostlarımız iletişim numaralarına isimlerini yazdırabilirler. Haydar OSMANÇAVUŞOĞLU (Çelik) aramızdan ayrılışının (24 Şubat 2008) 3. yılında sevgi ve özlemle anıyoruz. Ağabeyi Yengesi: RaşitZeliha OSMANÇAVUŞOĞLU (Çelik) Yeğenleri: Doç. Dr. Emel Gülden OKTAY Özlem PASTONOĞLU Atanur OSMANÇAVUŞOĞLU Yönetmen: Prof. Dr. GÜNGÖR ŞATIROĞLU TGHV Başkanı Tarih: 24 ŞUBAT 2010 PERŞEMBE Saat: 17.0019.00 Yer: TAXIM HILL HOTEL Sıraselviler Cad. No: 5 (Taksim Anıtı Karşısı) B/3 TAXIM HALL SALON 4 TAKSİMİSTANBUL TEL: 0212 334 85 00 T.C. KÜÇÜKÇEKMECE 1. İCRA MÜDÜRLÜĞÜ TAŞINMAZIN AÇIK ARTIRMA İLANI 1 Taşınmazın Tapu Kaydı, Halihazır Durumu, İmar Durumu: TAPU KAYDI: İstanbul İli, Avcılar İlçesi, Avcılar Mah., 19866 Parsel sayılı, 85/9000 arsa paylı, 6. Blok l.Kat, A Giriş, (7) Bağımsız bölüm numaralı mesken vasıflı taşınmaz. İMAR DURUMU: Avcılar Belediye Başkanlığı İmar ve Şehircilik Müdürlüğünün 22/11/2010 tarih ve 9744 sayılı imar durumu yazısına göre Avcılar, Üniversite Mah.,1 Pafta, 19866 Parsel sayılı yer; 1/1000 ölçekli, 28.08.2008 tasdik tarihli Avcılar Uygulama İmar Planında H=12.50mt irtifada, ikiz nizam 4 kat, ön bahçe=5.00mt. arka bahçe=4.00mt, yan bahçe=3.00mt. şartlarında konut alanında kaldığı bildirilmiştir. HALİHAZIR DURUMU: Satışa Konu Taşınmaz İstanbul ili, Avcılar İlçesi, Üniversite Mahallesi, Selvi Sokak ve Kamp Sokak köşesinde, tapunun 1 pafta, 19866 parsel numarasında kayıtlı 3079 m2 miktarlı bahçeli kargir İlcan Sitesinde 6. Blok A Girişinde 85/9000 arsa paylı l. Kat (7) nolu meskenin tamamı niteliğindedir. Bodrum kat+Zemin kat+4 Normal kattan müteşekkil B.A.K.tarzda, blok nizamda, 2. sınıf malzeme ve işçilik kalitesi ile inşa edilmiş olan, iki girişte sahip, elektrik, sıhhi tesisat ve doğalgaz tesisatları mevcut ana binanın 1. normal katında, köşe konumlu olan daire koridorhol, salon ve salon içerisinde bir oda, koridor üzerinde iki oda, mutfak, banyoWC duvarları fayans kaplı olup mutfakta sabit tezgah üzerinde ahşap mutfak dolapları, banyosunda ise sıhhi tesisat armatürleri bulunmaktadır. Taşınmaz bulunduğu semt ve mevki itibariyle her türlü belediye ve alt yapı hizmetlerinden istifade etmekte olup ulaşım yolları ile alışveriş merkezlerine yakın durumda,civarın talep gören sonut sahasında bulunmaktadır. Muhammen Bedeli: 90.000.00 TL Satış Saati: 14.20 14.30 arası Satış Şartları: 1 Birinci açık artırma 15.04.2011 günü yukarıda belirtilen saatler arasında KÜÇÜKÇEKMECE l. İCRA MÜDÜRLÜĞÜ KÜÇÜKÇEKMECE/İSTANBUL adresinde açık artırma suretiyle yapılacaktır. Bu artırmada tahmin edilen değerin %60’ını ve rüçhanlı alacaklılar varsa alacakları toplamını ve satış ve paylaştırma giderlerini geçmek şartı ile ihale olunur. Böyle bir bedele alıcı çıkmazsa en çok artıranın taahhüdü saklı kalmak şartiyle 25.04.2011 günü KÜÇÜKÇEKMECE l. İCRA MÜDÜRLÜĞÜ KÜÇÜKÇEKMECE/İSTANBUL adresinde yukarıda belirtilen saatler arasında ikinci artırmaya çıkarılacaktır. Bu artırmada da rüçhanlı alacaklıların alacakları toplamını, satış ve paylaştırma giderlerini geçmesi ve artırma bedelinin malın tahmin edilen kıymetinin %40’ını bulması lazımdır. Böyle bir bedelle alıcı çıkmazsa satış talebi düşecektir. 2 Artırmaya iştirak edeceklerin, tahmin edilen kıymetin %20’si nispetinde Türk Lirası peşin para veya bu miktar kadar milli bir bankanın teminat mektubunu vermeleri lazımdır. Satış peşin para iledir. Alıcı istediğinde 10 günü geçmemek üzere mehil verilebilir. Tapu alım harcı, damga vergisi ile K.D.V. alıcıya aittir. Birikmiş vergiler ve tellaliye ücreti satış bedelinden ödenir. 3 İpotek sahibi alacaklılarla diğer ilgililerin (*) bu taşınmaz üzerindeki haklarını hususiyle faiz ve masrafa dair olan iddialarını dayanağı belgeler ile on beş gün içinde dairemize bildirmeleri lazımdır. Aksi takdirde hakları tapu sicili ile sabit olmadıkça paylaştırmadan hariç bırakılacaktır. 4 Satış bedeli hemen veya verilen mühlet içinde ödenmezse İcra İflas Kanununun 133’üncü maddesi gereğince ihale feshedilir. İki ihale arasındaki farktan ve %10 faizden alıcı ve kefilleri mesul tutulacak ve hiçbir hükme hacet kalmadan kendilerinden tahsil edilecektir. 5 Şartname, ilan tarihinden itibaren herkesin görebilmesi için dairede açık olup gideri verildiği takdirde isteyen alıcıya bir örneği gönderilebilir. 6 Satışa iştirak edenlerin şartnameyi görmüş ve münderecatını kabul etmiş sayılacakları, başkaca bilgi almak isteyenlerin yukarıda yazılı dosya numarasıyla müdürlüğümüze başvurmaları ilan olunur.İşbu ilan tebligat yapılamayan ilgililere tebligat yerine kaim olmak üzere ilan olunur. (İİK. m. 126) (*) İlgililer tabirine irtifak hakkı sahipleri de dahildir. (Basın: 12630) 4/C’ye müjdeli karar Kastamonu İdare Mahkemesi, aralarında TEKEL işçilerinin de yar aldığı kamuda çalışan on binlerce 4/C’liyi sevindirecek bir karar aldı. Türkiye İstatistik Kurumu Kastamonu Bölge Müdürlüğü’nde 657 sayılı yasanın 4/C maddesine göre geçici memur olarak çalışan Raif Ulusoy’un sözleşmesi uyarı cezası aldığı gerekçesiyle geçen yıl kasım ayında feshedilmişti. Büro HakSen Kastamonu İl Temsilciliği’nde örgütlü çalışan adına sendika tarafından açılan davada Kastamonu İdare Mahkemesi yürütmeyi durdurma kararı verdi. Dosya No: 2010/8755 Talimat NG L ZCE Westminster University ve Premier College sertifikalarına sahip, London School of Business Administration’da master yapmış, ÖĞRETMENDEN, BRITISH ENGLISH İş İngilizcesi (Business English), İngilizce iş görüşmelerine (Interviews) hazırlık Gramer ve kişiye özel konuşma dersleri Kadıköy / stanbul 0532 701 80 41 (0216) 418 94 51 İş kazalarında Avrupa birincisiyiz CHP Genel Başkan Yardımcısı İzzet Çetin, “Türkiye’de 2010’da meydana gelen maden kazaları sonucu 61 kişi yaralanırken 105 maden işçisi hayatını kaybetmiştir. AKP iktidarı da bu ölümlere seyirci kalarak yeni ölümlerin meydana gelmesine zemin hazırlamıştır. Bu ölümler; Türkiye’yi iş kazaları konusunda Avrupa’da birinci, dünyada da üçüncü sıraya taşımıştır” dedi. Çetin’in verdiği bilgiye göre, Sadece Zonguldak havzasında 20002009 arasında 25 bin 655 iş kazası yaşanırken ne yazık ki bu kazaların 63’ü ölümle sonuçlandı. (Fotoğraf: YUSUF BAŞTUĞ) AYDINLANMA SÖYLEŞ S Doç. Dr. Ümit KOCASAKAL 27 Şubat 2011 Pazar Saat: 11.00 ANMA ARTV N Damar beldesinin Unutulmaz Belediye Başkanı (1977 2004) KISA... KISA... Asistanlardan ‘marşlı’ protesto ADANA (Cumhuriyet Bürosu) Çukurova Üniversitesi Balcalı Hastanesi’nde görevli asistan hekimler, performans ücretlendirmesini ve fazla mesaileri protesto etti. Fazla çalışan doktorun hastasına teşhis koymakta zorlanacağını ve dikkatsizleşeceğini savlayan hekimler, performansa göre ücretlendirilmeyi de reddetti. ÇÜ Balcalı Hastanesi Poliklinikleri önünde toplanan asistan hekimler, “AKP sağlığa zararlıdır”, “Asistanlar köle yapılamaz” sloganları attı. Güncel bir şarkıdan uyarlanan “asistan marşı”nı okuyan asistan hekimler, alkışlarla AKP’yi ve Sağlık Bakanlığı’nı protesto ederek eylemi sonlandırdı. C MY B C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle