23 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
27 OCAK 2011 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA [email protected] EMEK Türkiye Petrol Kimya Lastik İşçileri Sendikası Petrolİş’in, kuruluşundan bugüne geride bıraktığı 60 yıl, bir belgesel filmle izleyicilerin karşısına çıkıyor. Dokumenta Film tarafından iki yıllık bir çalışmayla hazırlanan “Bir Mücadele Öyküsü” adlı belgesel, Petrolİş’in tarihini, çeşitli dönemlerde görev almış sendika yöneticilerinin, grevlere tanıklık etmiş işçilerin ve sınıf mücadelesine emek vermiş aydınların tanıklıklarıyla aktarıyor. Beykoz’da küçük bir dükkânda kurulan ve bugün ülke çapında bir sendikaya dö 7 Petrolİş, 60 yıllık mücadele öyküsünü izlemeye çağırıyor... nüşen Petrolİş’in mücadele öyküsü; fotoğraflar, belgeler ve tanıklıkların yanı sıra canlandırmalarla perdeye yansıyor. Bundan tam 47 yıl önce Berec Pil Fabrikası’nda greve çıkan Petrolİş üyesi işçiler, “Keşanlı Ali Destanı”nı izlemek için Beyoğlu’ndaydılar... Petrolİş Sendikası; emeğin kavgasını unutturmamak ve geleceğe hep birlikte taşımak için 1 Şubat Salı günü bir kez daha Beyoğlu’na, “Bir Mücadele Öyküsü”nde buluşmaya çağırıyor. Belgesel, 1 Şubat’ta, Ses Tiyatrosu’nda gösterilecek. GEÇMİŞTEN GELECEĞE ORHAN ERİNÇ Erzurum ve Spor Üniversiteler Arası Kış Oyunları’nın 25’incisi bugün Erzurum’da başlayacak. Önceki yaz oyunlarına ev sahipliği yapan İzmir’deki başarılı düzenlemenin, Türkiye’nin kış oyunlarını da yapabileceği kanısını güçlendirmesi, bu büyüklükteki bir düzenlemenin Türkiye’de bir kez daha yinelenmesi görüşünü yaşama geçirme başarısının da yolunu açmış olmalı. Erzurum 2011 Genel Koordinatörlüğü’nün, Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Yönetim Kurulu’nun Erzurum’da toplanması çağrısı ile 22 ve 23 Ocak günlerinde Erzurum’daki tesisleri de gezme olanağı bulduk. Hazırlıklara 2007 Ekimi’nde daha grayderler çalışırken de tanık olmuştuk. Kış sporları adına sadece Türkiye’ye değil, dünyaya da hizmet verecek tesisleri görmek Türk sporu adına da umutlarımızı güçlendirdi. Pazar günü kayakla atlama kulelerini de gezdik. Ancak kulede bizim yapabileceğimiz spordan sorumlu Devlet Bakanı Faruk Nafiz Özak, Vali Sebahattin Öztürk ve oyunların bir başka ev sahibi Atatürk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Hikmet Kocak’la birlikte kahvaltı edip bilgi almakla sınırlıydı. Antrenmanı izleyince de ayırdına vardık ki kayakla atlama, televizyon ekranlarında zaman zaman yavaşlatılan yayınların yarattığı “kolay bir spor” kanısının aksine en tehlikeli sporların başında yer alıyor. En azından mangal gibi bir yürek gerektiriyor. Sonuçta madalya alıp almayacağımız hiç önemli değil. Bizim sporcular da hazırlık çalışmalarını yurtdışında yaptıkları için tesislerde ilk kez yabancı rakipleriyle birlikte yarışacaklar. Tesislerin sporumuza ve kış turizmine katkısı, olimpiyat ateşinin yanmasından sonraki umutları oluşturacak. Kafama takılan bir soruyu burada sizinle paylaşmak istiyorum: “Körling (curling) sporu Türkiye’nin ulusal sporu ilan edilmeli mi?” “Niye” derseniz, “Türkiye’yi bu kadar güzel ve sembolik olarak anlatan başka bir spor dalı yok da ondan” yanıtını verebilirim. Körling takımı 4 oyuncudan oluşuyor. Yarışmanın amacı üzerindeki kulptan tutulan taşları kaydırarak 3.66 metre çapındaki halkanın ve en ortadaki çapı 30 santim olan halkanın içine ya da en yakın noktaya yerleştirebilmek. İki takımdan hangisinin taşları, her sporcunun ikişer kez atış yaptığı 10 raunddan sonra küçük halkaya yakınsa o kadar puan kazandırıyor. Küçük halkaya gidişi engellemek ya da rakip taşı halkaların dışına çıkarmak için atışlar da söz konusu. Gelelim Türkiye’ye niçin benzediğine... Taşları sporcular kullanıyor ama nasıl kaydıracaklarına karar verme yetkileri yok. Bütün yetki skip denilen baş oyun kurucu ve yardımcılarında. Oyuncu taşı onların belirlediği yönde ve çizgide kaydırmaya başlıyor. Taş yola çıkınca devreye fırçalar giriyor. Taşın geçeceği yönde buza hızlı fırçalar atıyorlar. Bu sürtünmeden buzun üstünde oluşan su tabakası taşın hareketini kolaylaştırmasıyla kalmıyor, istenirse daha uzağa, istenirse az da olsa sağa sola kavis çizmesini sağlıyor. Bu uygulamanın yönlendiricisi de skipler oluyor. Taşı atan oyuncu, nefesinin taşın üzerinde etkisi olmadığını bilse de zaman zaman nara atmaktan geri kalmıyor. İşte körling böyle bir spor. Sanırım Türkiye’deki siyasi iktidar anlayışını ve siyasi iktidar gazeteciliğini anlatmamı beklemiyorsunuz. Ama ben sorumu yineleyeyim. Körling sporu Türkiye’nin ulusal sporu ilan edilmeli mi? [email protected] Bakan ‘kıdem sorun’ dedi, sendikalar ayağa kalktı Emek örgütleri, kıdem tazminatının kaldırılmasının bir kez daha genel grev nedeni olduğunu yineledi MUSTAFA ÇAKIR ANKARA Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Ömer Dinçer’in kıdem tazminatı ile ilgili açıklamaları işçi sendikalarında da yankı buldu. Türkİş Başkanı Mustafa Kumlu, konfederasyonun kıdem tazminatı konusunda çok hassas olduğunu belirterek, “Kıdem tazminatı hakkının budanması doğrultusunda atılacak her adım Türkİş’in genel grev de dahil her türlü eylemiyle karşılaşacaktır” dedi. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Ömer Dinçer, kıdem tazminatında “sorun” olduğunu belirterek, “İlgili sosyal aktörlerle oturup anlaşacağım. Türkiye’de düşündüğümüz modeli, kararlaştırdığımız modeli anlaştıktan sonra lişkiyi ortaya çıkardığını söyledi. Çelebi, “İşveren yıllardır bunun yük olduğunu söylüyor. konuşacağını ve Türkiye’de düşündüğü modeli kararlıştırdıktan sonra açıklayacağını Bakanlık da aynen iştirak ediyor. İşverenlesöylemesi, emek örgütlerinin tepkisini çekti. Türkİş ve DİSK Başkanları, ayağa rin bu konudaki iradelerini kabul etmiş gökalkacaklarını açıkılarken Hakİş Başkanı Uslu da, işveren için sorun varsa bizim züküyor. Ancak bizim değerlendirmelerimizi dikkate almıyor” dedi. Çelebi, “Torba taiçinde sorun var demektir, yorumunda bulundu. sarıdaki gibi Meclis’e sevk edildikten sonra kamuoyuyla paylaşacağım. O zaman bunun minatı’ dense Türkİş ayağa kalkmıştır” dedi. bizle görüşeceklerse bunun anlamı yok” diye içeriğini öğreneceksiniz” dedi. Kumlu, kıdem tazminatının, parasal değerinden konuştu. Hakİş Başkanı Salim Uslu, işverenler Türkİş Başkanı Mustafa Kumlu, kıdem taz öte, sosyal boyutu olan, yalnızca çalışan işçiyi de için bir sıkıntı varsa aynı şekilde işçiler için de minatları konusunun 1967 yılından beri işve ğil, o emek ile geçinen işçi ailesini de ilgilendi bir sıkıntı olduğuna işaret etti. Uslu, “Çünkü işrenlerin ve hükümetlerin gündeminde olduğunu ren bir müessese olduğunu vurguladı. çilerin de kıdem tazminatına ulaşması zordur. söyledi. Kumlu, “O günlerden bugünlere, zaDİSK Başkanı Süleyman Çelebi, Bakan’ın da İş mahkemelerindeki davaların yüzde 85’i kıman zaman ısıtılmış, zaman zaman soğutul ha önce kıdem tazminatını Türkiye’de herkesin dem tazminatı ile ilgilidir. Ayrıca kıdem tazmuş ama gündemden hiç çıkarılmamıştır. Ve alamadığını, bunu gidermek için düzenleme ya minatının işverende olması işçinin özgürlüo günlerden bugünlere ne zaman ‘kıdem taz pacaklarını söylediğini ancak son sözlerinin çe ğünü kısıtlıyor” dedi. Çalışma Bakanı Dinçer, kıdem tazminatına ilişkin, ilgili sosyal aktörlerle ÇADIRDA SOHBET DİSK Genel Başkanı Çelebi ve beraberindekiler, eylemdeki işçilerin kaldığı çadırları da ziyaret ederek buradaki işçilerle bir süre sohbet etti. KULE ÖNÜNDE HALAY Yaklışık bir aydır çeşitli protestolarla sorunlarını dile getiren Nakliyatİş üyeleri, İş Kuleleri önündeki çadırlı direnişlerini sürdürüyor. Medya sektöründe bir günde 120 civarında çalışan işini kaybetti. Ağırlıklı olarak Sabah ve HaberTürk gruplarında yaşanan işten çıkarmalara BBC’nin Türkçe yayınlarına son vermesi de eklenince sayı daha da yükseldi. Uzun bir süredir gazetede yeni bir yönetim yapılanmasına gidileceği, söz konusu yeni yapılanmanın çalışmalarının sürdüğü belirtilen Sabah’ta dün 60 civarında çalışana, işten çıkarıldığı bildirildi. Bünyesinde 2 binden fazla çalışanı olan Sabah grubundaki yeni yapılanmayla tüm birimlerden yüzde 10 küçülmeye gidilirken Sabah gazetesindeki tenkisatın daha da büyüyeceği, diğer gazeteler, radyo ve atv ile birlikte şubat sonunda yeni bir liste daha açıklanacağı ve işten çıkarılanların sayısının 180 civarına ulaşacağı da ileri sürülenler arasında. Kötü bir gün yaşayan bir diğer grup ise Ciner oldu. Kısa bir süre önce 6 dergiyi birden kapatan grup, dün de HaberTürk gazetesinden 60 civarında çalışanı ile yollarını ayırdı. Medya sektöründe kara çarşamba Nakliyat emekçisi çözüm istiyor DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi, İş Bankası işletmesi Nemtrans Lojistik’te çalışan bazı işçilerin işten çıkarılmasına ilişkin, sınırlar zorlanmadan bu sorunun çözümünü istediklerini açıkladı. Çelebi ve DİSK Yönetim Kurulu üyeleri, Levent’te Türkiye İş Bankası Kuleleri önünde eylem yapan DİSK’e bağlı Nakliyatİş Sendikası üyesi işçileri ziyaret etti. Burada bir açıklama yapan Çelebi, Nemtrans işçilerinin, anayasal ve sendikal hakları için 27 Aralık’ta işyeri önünde başlattığı eylemi sürdürdüğünü belirterek şunları söyledi: “Devasa bir banka, binlerce istihdam sağlayan, milyarlarca lira bütçesi olan bir bankanın bu şirketi, 45 kişiye tahammül edemiyorsa, sendikal örgütüne karşı halen sorunu aşma konusunda inat ediyorsa ve bizim sabrımızı test ediyorsa, biz de diyoruz ki sabrımızı yenemeyecekler, pes etmeyeceğiz, teslim olmayacağız. öneriyorlar. Bu yol ve yöntemlerin hepsi Nakliyatİş sendikamızı ve DİSK’i devre dışı bırakmak için. Buradan açıkça ifade ediyorum, bugün mütevazı bir dayanışma içindeyiz. Biz, sı bulunan stek ziyaretinde mdeki üyelere de al örgütlenmelere daha Levent’te eyle m kurumlar sendik tü anmalı. Çelebi’ye göre, tahammüllü davr Bütün bu aşamalara gelinceye kadar gerek sendikamız, gerekse ben, süreçlerin hepsinde diyalog aradık, işçilerin geri alınmasını istedik. Bize çeşitli yol ve yöntemler nırlar zorlanmadan bu sorunun çözümünü istiyoruz. Çözüm olmazsa, diğer illerde de DİSK üyeleri ve emek dostlarıyla bu mücadeleyi tüm bankaların şubeleri önünde yapacağız.” Lojistik hizmeti vermek üzere 1992 yılında Gemlik’te kurulan Nemtrans Lojistik, 14 Ocak’ta yaptığı açıklamayla, sahibi olduğu araç parkıyla verdiği taşımacılık hizmetine son verdiğini, 49 çalışandan 10’unun şirketin ana hissedarı olduğu Gemport’a geçtiğini, 39 çalışana ise tüm yasal haklarının ödendiğini duyurmuştu. Açıklamada, Nemtrans’ın bundan sonraki faaliyetlerine organizatörlük ve komisyonculuk alanında devam edeceği, kurumsal bir yapıya sahip olan şirketin kendi araçlarıyla hizmetine son verme kararında, faaliyet alanında oluşan ticari koşulların rekabeti imkânsız hale getirmesinin etkili olduğu belirtilmişti. Sağlık emekçisi 27 gündür direniyor Adana Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ndeki taşeron şirketlerde çalışırken işten atılan 105 işçi, hastane bahçesinde 27 gündür direniyor. Aileleriyle birlikte işlerine geri dönmek için mücadele eden işçiler, sağlıkta taşeronlaşmanın kaldırılmasını ve sendikal örgütlenmeye izin verilmesini istiyor. 415 yıldır çalıştıkları kurumdan çıkartılan işçilere, kazanılmış haklarından vazgeçmeleri halinde ‘işe geri dönüş’ sözü veriliyor. Türkİş yurt genelinde düzenlediği eylemlerle ‘torba yasa’ tasarısını protesto etti Sakıncalı maddeler geri çekilsin Haber Merkezi Türkİş’e bağlı sendikalar yurt genelinde düzenledikleri eylemlerle “torba yasa” tasarısını protesto etti. Akşam saatlerinde AKP’nin Ankara İl Başkanlığı önünde toplanan işçiler sık sık, “İşçi düşmanı AKP istifa” ve “AKP şaşırma sabrımızı taşırma, hükümet torbayı al başına çal, sokağa eyleme genel greve, işçiye uzanan eller kırılsın” sloganları attı. İşçiler, ıslıklayarak ve yuhalayarak AKP’yi protesto etti. Daha sonra Basınİş Sendikası Başkanı Yakup Akkaya, torba tasarının Türkİş’in ve sosyal tarafların görüşüne başvurulmadan Meclis’e sunulduğunu belirtti. Akkaya, “Sosyal diyalog ciddi bir iştir. Bir yandan sosyal diyalog deyip, diğer yandan ‘dostlar alışverişte görsün hesabı ile’, işine geldiğinde bunu uygulayıp, işine geldiğinde uygulamamak kabul edilebilir bir durum değildir” dedi. Daha sonra Akkaya tasarıdaki düzenlemeler hakkında işçilere bilgi verdi. Tasarının görüşmelerinin Meclis Genel Kurulu’nda başladığına dikkat çeken Akkaya, “Türkİş, hükümeti, tasarının bizce sakıncalı maddelerini geri çekmeye, TBMM Genel Kurulu’nu da tüm bu hususlara duyarlılığa çağırmaktadır” dedi. İşçiler eylemin ardından AKP İl Başkanlığı önünden ayrıldı. Daha sonra Türk Harbİş sendikası üyeleri AKP İl Başkanlığı önüne gelerek hükümeti protesto etti. İzmir’de Türkİş’e bağlı sendikalara üye işçiler, Basmane Garı önünde bir araya gelerek, AKP İzmir İl Başkanlığı’na kadar yaklaşık bir kilometre yürüdü. İşçiler, hükümeti protesto eden sloganlar attı. Samsun’da düzenlenen eylemde bazı sendika üyeleri, tasarıya tepkilerini torbaların içine girerek Eskişehir’de ise torba yakarak gösterdi. İzmir’deki eylemde bir araya gelen Türkİş üyeleri torba yasa tasarısının geri çekilmesi istedi. (Fotoğraf: AA) BBC’den radikal karar Uluslararası yayın kurulu BBC de dün çalışanlarının dörtte birini azaltacağını duyurdu. Söz konusu kararla 5 dil servisi tamamen kapatılırken Türkçe Bölümü radyo yayınlarından vazgeçerek, televizyon ve internet ile yola devam edilmesine karar verildi. Kesinti kararının BBC Dünya Servisi’nin 2400 çalışanından yaklaşık 650’sinin, yani dörtte birinin işini kaybetmesi anlamına geleceği belirtildi. Din emekçisi fazla mesai istiyor DivaSen Genel Başkanı Hüseyin Demirci, “Din görevlilerinin, sabah namazıyla başlayan mesaileri, yatsı namazı sonrasına kadar devam ediyor. Ayrıca hafta sonu tatilini 1 gün yapıp, resmi ve dini bayramlarda da çalışıyorlar. Sabah ya da yatsı namazı için ayrı ücret değil, fazla mesai ücretlerimizi istiyoruz” dedi. Demirci, din görevlilerinin de diğer devlet memurlarının haklardan eşit şekilde yararlandırılmaları gerektiğini kaydetti. Grevde karar günü Öte yandan, Sabah gazetesinde başlayan ve 180 gündür devam eden grevde karar aşamasına gelindi. 10 kişiyle başlayan ve uzun süredir tek kişiyle devam eden grevde, son grevci Ender Ergün, kazandığı işe iade davasınının sonucu olarak bugün gazetenin ilgili birimiyle görüşmeye gidecek. Ergün’ün işe başlaması için fiili olarak grevi bitirmesi gerekeceğinden, görüşme sonrasında grevin akıbeti de belli olacak. Havaİş Limak’ı uyardı Havaİş Sendikası Yönetim Kurulu ve Sabiha Gökçen Yer Hizmetleri AŞ işçileri, Sabiha Gökçen Havalimanı’nda bir eylem yaparak asıl işveren konumunda olan Limak Holding’ten çıkarılan işçilerin işe almasını istedi. Havaİş Başkanı Atilay Ayçin mücadelelerinde kararlı olduklarını vurgulayarak, işvereni toplusözleşme görüşmeleri için masaya çağırdı. C MY B C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle