15 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CMYB C M Y B SAYFA CUMHURİYET 4 HABERLER DÜNYADA BUGÜN ALİ SİRMEN Pire İçin Yorgan, Evren İçin Yargı Yakmak Referanduma gitmesi mukadder anayasa paketi içine, Evren’in şaşırtmaca olarak eklenmesi bilmem kimseyi şaşırttı mı? Ortada şaşılacak bir yan yok, bu yüzdendir ki, medyamızın, olayı sürpriz olarak nitelemesidir asıl şaşırtıcı olan. CHP Genel Başkanı Deniz Baykal’ın geçici 15. maddenin kaldırılmasının münferiden getirilmesi halinde oy vereceklerini söylemesi iyidir de pratikte bir çözüm değildir, çünkü Erdoğan iktidarının gerçek amacı yargıyı teslim almaktır, 12 Eylül’ün dokunulmazlığını kaldırmak değil. Deniz Bey’in Çankaya’ya dönüp 15. maddenin kaldırılmasının 367 ile geçmesi halinde, referanduma götürülmemesini talep ederken bu isteğine olumlu yanıt almayı umduğunu da sanmıyoruz. Durum böyle olunca, paketin 15. maddeyle birlikte referanduma sunulması önlenemez gibi görünüyor. Bu durumda, kamuoyunu ikna edebilmek için muhalefet ile iktidarın kıyasıya bir savaş içine girmeleri kaçınılmazdır. Gerçi iktidarın amacını bilenler için görüşler arasında tercih yaparken pire için yorgan yakarcasına Evren için yargı bağımsızlığını yakmanın bir anlam taşımadığını görmek güç değildir. Salt 12 Eylülcüler yargılansın diye, yargının kuşatılmasına göz yummak, zaten darbenin sebep olduğu sonuçları kendiliğinden getirecektir. Çağımızda, hiç değilse bizim ülkemizde yaşanan darbelerde cinayetler insanlar duvar dibine dizilip kurşunlanarak işlenmiyor. Bunların hepsinde, yapılan hukuksuzluklara hukuk kılıfı geçiriliyor. Bunun için de her şeyden önce yargının teslim alınması gerekiyor. Nitekim 12 Eylül ve lideri Kenan Evren de öyle yaptı, yargıyı teslim alarak amacına yöneldi, alamadığı hallerde de girişimleri akim kaldı. AKP’nin “darbecilerden hesap soracağım” diyerek yargıyı teslim alacak olan bir değişikliği geçirebilmesi gerçekten güçtür. Güçtür ama imkânsız da değildir. Onun için ikna yarışında inandırıcı olmak gerekir. Bu yarışta AKP’nin gücü, yargı reformunu isteyen taraf konumunda görülmesidir. Gerçi AKP’nin istediği bir reformasyon değil, bozma demek olan deformasyondur ama bunu doğru dürüst anlatmak gerekmektedir. Muhalefetin bu konuda şimdiye kadar izlediği yöntemi akıllıca olarak nitelemek güçtür. İster yeni ve sivil anayasa, ister Kürt açılımı, isterse yargı reformu konularında hep değişimi yeni çözümleri isteyen konumunda görünen AKP olmuştur. Muhalefetin ise bu konudaki tavrı kamuoyunun büyük bölümü tarafından “istemezük”çülük olarak algılanmaktadır. Oysa ana muhalefet CHP’nin bütün bu konularda yürütülmüş çalışmaları, hazırlanmış raporları vardır. Geçen gün telefonla konuştuğum Ercan Karakaş, “Bizim partinin Kürt konusunda olduğu gibi, yargı reformu konusunda da çalışması ve raporu vardır” diyordu. Unutmayalım ki, Türkiye’nin uzun yıllardır yargı reformuna ihtiyacı var ve bu ihtiyaç geniş halk kesimleri tarafından da yoğun biçimde hissedilmektedir. Hatta, son tartışmaların odağındaki kurumlardan biri olan HSYK’nin bile bazı açılardan yeniden düzenlenmesi konusunda uzmanlar hemfikirdir. Bu durumda, yapılacak iş, reformun her türlüsüne karşıymış gibi görünmek yerine, kendi önerilerini ortaya koymak, bu tür bir düzenlemeyi candan destekleyeceğini açıklamak, iktidarın sunduğu tekliflerin hangilerine, ne nedenle karşı olunduğunu, onun yerine neyin önerildiğini anlatmaktır. Yoksa kendi önerilerini sıralamadan, “ben de bunların değişmesini istiyorum, ama demokrasi çizgisi içinde” mantığının doğruluğuna insanları inandırmadan, “canım nasıl olsa, pire için yorgan yakar gibi, Evren için yargı bağımsızlığına kıymaz insanlar” rahatlığı içinde yalnızca “hayır” demekle yetinmek istenen sonucu doğurmaz. [email protected] İĞNELİ FIRÇA ZAFER TEMOÇİN [email protected] Anayasa paketi yeniden masadaANKARA (Cumhuriyet Büro- su) - Siyasi partiler, meslek örgüt- leri ve sivil toplum örgütleriyle görüşmeleri tamamlayan AKP yö- netimi, bugün ve yarõn gelen öne- ri ve görüşler doğrultusunda ana- yasa paketini yeniden masaya ya- tõracak. AKP Grup Başkanvekili Bekir Bozdağ, paketteki her mad- deyi her türlü yöntemle tartõşabile- ceklerini belirterek, “Hiçbir ön şartımız, hiçbir ön kabulümüz yok” dedi. Bozdağ, taslağa bazõ maddeler eklenebileceğini bildirdi. AKP yönetimi, siyasi partiler ve sivil toplum örgütlerinden gelen öneri ve eleştiriler doğrultusunda bugün ve yarõn toplantõ yaparak anayasa paketini yeniden değer- lendirecek. AKP yönetiminin, haf- tasonu son biçiminin verilmesi durumunda en geç önümüzdeki hafta sonuna kadar anayasa deği- şikliği önerisini TBMM Başkan- lõğõ’na sunmasõ bekleniyor. AKP, nisan ayõ sonuna kadar pa- keti TBMM’den geçirerek en geç haziran ayõ sonu ya da temmuz ayõ başõna kadar halkoylamasõna git- mek istiyor. AKP yönetiminin, eleştiriler doğrultusunda paketin bazõ maddelerinde değişiklik ya- pabileceği belirtiliyor. Ancak yüksek yargõdan gelen eleştirileri dikkate almayõ düşün- meyen AKP yönetimince, yalnõz- ca Anayasa Mahkemesi’ne üye se- çiminde Cumhurbaşkanõ’nõn se- çeceği üye sayõsõnõn azaltõlõp TBMM’nin üye sayõsõnõn arttõra- bileceği, HSYK’nin yapõsõyla ilgili olarak da üye kontenjanlarõnda bazõ değişikliklere gidebileceği kaydediliyor. Anayasa paketinin halkoylamasõnda tümünün oylan- masõna ilişkin düzenlemeye yö- nelik eleştiriler üzerine nasõl bir dü- zenleme yapõlacağõ konusunda parti içinden farklõ sesler geliyor. Adalet Bakanõ Sadullah Ergin ve AKP Grup Başkanvekili Bekir Bozdağ, bu düzenlemenin tartõşõ- labileceğini belirtirken; Başbakan Yardõmcõsõ Bülent Arınç, paketin tümünün halkoylamasõna sunula- cağõnõ söyledi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Adalet Bakanlõğõ Müsteşa- rõ Ahmet Kahraman hakkõnda suç duyurusunda bulunan HSYK’yi eleştirirken, “Son zamanlarda ne yazık ki bazı söz alanların, mikrofonların kar- şısına çıkanların siyasallaştığını görüyorum. Bu kadar bu işe meraklılarsa seçim yaklaşıyor. Mes- leklerini bırakıp herhangi bir siyasi partiden gi- rer aday olurlar” dedi. Erdoğan, Libya’ya hareketinden önce gazetecilerin sorularõnõ yanõtladõ. HSYK’de yaşanan kararname kriziyle ilgili bir soru üzerine Erdoğan, şunlarõ kay- detti: “Sayın Müsteşar’ın çok sevdiği, uzun yıllar beraber olduğu bir arkadaşının babasının ölümü sebebiyle onun cenazesine gitmesini, toplantıya katılmamasını fırsata dönüştürmek ne kadar ya- kışık alır bunu ben halkıma bırakıyorum. Bu bir fırsat kollamaktır, buna belli bir kılıf giydirme- nin hiçbir anlamı yok... Şüphesiz ki yasama, yü- rütme ve yargının alanı içine girmeyeceği gibi yargının da siyasallaşmaması gerekir. Son za- manlarda ne yazık ki bazı söz alanların, mikro- fonların karşısına çıkanların siyasallaştığını görü- yorum. Bu kadar bu işe meraklılarsa seçim yak- laşıyor. Mesleklerini bırakıp, herhangi bir siyasi partiden girer aday olurlar, veyahut da bu işi si- yasi partilerin başaramadığını düşünüyorlarsa hemen zaten dernek de oluşturmuşlar, partiye dönüşürler, bir parti kurarlar. O zaman inanıyo- rum ki bu mücadeleyi çok daha rahat verirler.” PAKET İÇİN ‘KOMPLO’ NİTELEMESİ Öcalan’dan ‘hayır’ çağrısı DİYARBAKIR (Cumhuriyet Bürosu) - Te- rör örgütü PKK lideri Abdullah Öcalan, avu- katlarõyla yaptõğõ görüşmede, anayasa değişikli- ği konusunda pakette istenilen değişiklikler ol- mazsa BDP’nin güçlü bir “Hayır Cephesi” oluşturmasõnõ istedi. Öcalan, avukatlarõyla yaptõğõ haftalõk olağan görüşmesinde çeşitli değerlendirmelerde bulun- du. ABD’nin Kürtlere “Gelin AKP koalisyo- nunun bir parçası olun” dediğini belirten Öca- lan, “Buradan da net olarak anlaşılıyor ki AKP’nin sorunu çözmek gibi bir niyeti yok, çözer gibi yapıyor ama çözmüyor, ABD’nin politikalarını uyguluyor. Bu temelde yaptık- larından bile geri adım atabilir” dedi. AKP’nin anayasa değişiklik paketine de deği- nen Abdullah Öcalan, önerilerin oldukça tutar- sõz olduğunu belirterek şunlarõ söyledi: “Ana- yasa paketiyle amaçlanan hukuk komplosu- dur, anayasa komplosudur. Benim geliştirdi- ğim slogan ‘Anayasa Komplosuna Hayõr - De- mokratik Anayasaya Evet’ şeklindedir.” BDP’NİN ÖNERİLERİNE RET ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - İçişleri Bakanõ Beşir Atalay dün NTV’de anayasa pa- keti, demokratik açõlõm ve gündeme ilişkin açõk- lamalarda bulundu. Bakan Atalay, anayasa pa- keti üzerinde bugün son değerlendirmeyi yapõp teklifi salõ günü Meclis’e sunmayõ planladõklarõ- nõ söyledi. Atalay, HSYK’nin yeniden yapõlan- dõrõlmasõ konusunda, “Yargının sert çıkmasını veya tavır almasını gerektirecek bir şey gör- müyorum” dedi. BDP’nin “Öcalan’ın muha- tap alınması, seçim barajının düşürülmesi” koşullarõnõn anõmsatõlmasõ üzerine Atalay, “Se- çim barajıyla ilgili bir çalışma olmayacak. Di- ğer teklifleri gündeme alınması söz konusu olmayan bir tekliftir, açıkça söyleyelim” dedi. ‘Siyasete girip aday olsunlar’ HSYK’yieleştirenErdoğan,yüksekyargõüyelerineçağrõdabulundu HSYK’DEKİ KRİZ KARŞILIKLI AÇIKLAMALARLA YENİ BİR BOYUT KAZANDI Müsteşar için suç duyurusu ANKARA (Cumhuriyet Büro- su) - Adalet Bakanlõğõ Müsteşarõ’nõn hafta başõnda da hâkim ve savcõ ka- rarnamelerinin gündeme alõnacağõ Hâkim ve Savcõlar Yüksek Kurulu (HSYK) çalõşmalarõna katõlmama- sõyla başlayan kriz, dün yapõlan karşõlõklõ açõklamalarla yeni bir bo- yut kazandõ. HSYK, Müsteşar Ah- met Kahraman hakkõnda suç du- yurusunda bulunduğu- nu açõklarken Adalet Bakanlõğõ, “Kurul üyeleri yasaların Ba- kanlık’a verdiği bir yetkiyi hukuk dışına çıkarak kullanmak istemişler ve anayasa değişiklik teklifinin kamuoyuna açıklanması üzerine bir çatışma ortamı oluşturma gayretine girişmişlerdir” iddia- sõnda bulundu. HSYK Başkanvekili Özbek, dün sabah saatlerinde yaptõğõ açõkla- mada, suç duyurusuna ilişkin di- lekçeyi, Yargõtay Birinci Başkanlõk Kurulu’na gönderdiklerini söyledi. HSYK’nin açõklamasõna gecik- meden yanõt veren Adalet Bakanlõğõ, kurul üyelerine ağõr suçlamalarda bulundu. Açõklamada, “HSYK üye- lerinin kurul dışında belirlenen bazı stratejileri uygulamak, ‘sürp- riz kararlar’ almak suretiyle ana- yasa değişikliği öncesi gerginlik ortamı oluşturmaya çalıştığı” öne sürüldü. Açõklamada, Sözcü gaze- tesi yazarõ Emin Çölaşan’õn 23 Mart günkü köşesinde yazdõğõ, Adalet Bakanlõğõ’nõn, Ankara Cum- huriyet Başsavcõlõğõ’na bir müste- şar yardõmcõsõnõn atanmasõnõ öner- diğine ilişkin gerçekdõşõ iddialarõn kurul üyeleri tarafõndan aynõ gün iş- leme konulduğu öne sürüldü. Çö- laşan’õn yazõsõndan alõntõlara yer ve- rilen açõklamada, “...Kurulun sürpriz kararlar alacağı önce- den açıklanmıştır. Başka yerler- de hazırlanan ve kamuoyuna açıklanan hukuk dışı stratejinin HSYK’nin bazı üyelerince uy- gulamaya konulması son derece vahim olup, kabul edilebilir bir durum değildir” denildi. Bakanlõk, Çölaşan’õn öngörülerini gerçekleş- tirmek istemeleri yüzün- den kurul çalõşmalarõna ara verildiğini savundu. Adalet Bakanõ Sadullah Ergin, konuya ilişkin bir soru üzerine, “Anayasa değişiklik paketini ka- muoyuna açıklamaları- nın ardından atmosferin gerilmesine çalışıldığı” yorumun- da bulundu. HSYK Başkanvekili Özbek, Bakanlõk’õn, “Kurulun ça- tışma ortamı yaratmak istediği- ne” ilişkin açõklamasõnõn haksõz ve yanlõş olduğunu belirterek “Ku- rul ve kurul üyeleri yasal zemin- de ne yapması gerekiyorsa onu yapmaya çalışıyor” dedi. HSYK Başkanvekili Kadir Özbek, Adalet Bakanlığı’nın ku- rulu “çatışma ortamı yaratmak istemekle” suçlamasının haksız ve yanlış olduğunu söyledi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle