Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
‘TRT bilgiyi nasõl aldõ?’
CMYB
C M Y B
GÜNDEM MUSTAFA BALBAY
Baştarafı 1. Sayfada
gidiyoruz.
Bu tanımların hepsi bizim de arzumuz. Yıllarca
bu köşede şu özlemleri dile getirdik.
Önce iç barış. Önce Türkiye’nin birliği, sonra
Avrupa Birliği.
İktidarların ilk hedefi artık ne olursa olsun, iç
düşman üretmemek olmalı.
Türkiye’de yaşananlar, gerçekten sözü edilen
özlemlere ulaşmaya dönük mü?
Soruyu şöyle de sorabiliriz:
Uzun yıllar iç barışı yara almış, demokrasisi
gelişememiş, terör ve benzeri olaylar nedeniyle
toplumsal dokusu bozulmuş ülkeler bu sorunları
aşmayı nasıl başardı?
Yukarıdaki tarife uygun ülkelerin başında Güney
Afrika Cumhuriyeti gelir desek sanırım abartmış
olmayız.
2010’da Dünya Futbol Şampiyonası’na ev
sahipliği de yapacağı için bu ülke ayrıca
gündemde.
Güney Afrika Cumhuriyeti’ne (GAC)
Mandela’nın iktidara gelmesinden hemen sonra
1996’da sırt çantası ile gitmiştim. O dönem GAC
Büyükelçimiz olan Kutlu Özgüvenç’in yardımıyla
Dışişleri yetkililerinden üniversite öğretim üyelerine
kadar geniş bir yelpaze ile görüşüp, yaşanan
değişimi anlamaya çalışmıştım.
Önce GAC’ın yaşadığı ırk ayrımcılığının
boyutlarıyla ilgili satırbaşları aktaralım.
- Beyazlar ülke nüfusunun yüzde 10-15’ini
oluşturuyordu, ama yönetim onların elindeydi.
- Siyahlara yönetimde söz hakkı verilmediği gibi
neredeyse kölelik dönemini anımsatan kısıtlamalar
uygulanıyordu.
- Eğitim hakları yoktu. Maden işçilerine sadece
madende gerekli olan 50-60 sözcüğün yazılışı-
anlamı ezberlettiriliyordu.
- Beyazların yaşadığı yerlere ancak pasaportla
girebiliyorlardı.
- Bu durum siyahlarda beyazlara karşı kin
birikimine neden oluyordu. Örneğin, ev yapacak
olan bir siyahın binanın temeline yeni oyulmuş bir
beyaz gözü koyması uğur sayılıyordu.
- Başkentte bir beyazın köpek öldürmesi suçtu
ama siyah öldürmesi suç değildi.
- Nelson Mandela’ya ailesinin verdiği ad,
Rolihlahla idi. Ancak bu adla okula gidemeyeceği,
bunun yasak olduğu, bir beyaz adı alırsa belki
okuyabileceği ailesine iletildi. Okuldaki öğretmen
bir İngiliz denizciden esinlenip Nelson adını koydu.
Bu eğitim hakkı bile büyük bir ayrıcalıktı!
Mandela 27 yıl cezaevinde bunlara hayır dediği,
mücadele ettiği için kaldı.
GAC bu ağır ayrımcılığı nasıl aştı?
Başta Mandela olmak üzere yönetim
sorumluluğunu ele alanlar, ülkede gerçekten bir
normalleşme istediklerini tavırlarıyla gösterdiler.
Örneğin Mandela kendisini yıllarca cezaevinde
tutan eski başbakan ölünce eşini ziyaret etti.
Çevresindekilere, “Bir daha bu ülkede kimsenin
intikam duygusuyla hareket etmemesini istediğim
için bu ziyareti özellikle yaptım” dedi.
Beyaz-siyah herkes geçmişten ders aldı,
geleceğe baktı. Asya’dan gelen sarılar, Avupa’dan
gelen beyazlar, yerli siyahlar yan yana gelip şunu
söylediler:
“Biz gökkuşağı ülkesiyiz.”
Türkiye’nin sorunları elbette GAC’dan çok farklı,
ancak hedefleri GAC’a çok yakın:
İç barış, toplumsal mutabakat, normalleşme,
demokrasi...
GAC’ın siyasal başkenti Pretoria’da Güney
Afrika Üniversitesi öğretim üyesi Dirk Kotze,
aldıkları mesafeden mutlu olduklarını söylerken
kadın-erkek eşitliğinden eğitime toplumsal alanda
pek çok eksikleri olduğunu, Mandela’nın bu yönde
iyi niyetle çaba harcadığını söylemiş, eklemişti:
“Bu konuda Mandela’dan bir Atatürk olmasını
beklemek zor. Her şey bir yana, Atatürk
entelektüeldi, Mandela değil.”
GÜNCEL CÜNEYT ARCAYÜREK
Baştarafı 1. Sayfada
sonuncusuyla sarsıldı.
Anıları tazelemek istemiyorum.
Turhan Selçuk’un adını duyurmaya,
karikatürlerinin yayımlanmaya başladığı yıllarda
Kadıköy’deki evine baskın verdiğimiz günleri...
Aziz Ağabey (Nesin), İlhan Selçuk’la o
zamanlar gazetelerin merkez üssü Babıâli’de;
küçük bir meyhanede gece yarılarına kadar
süren sohbetlerimizi...
...ve ceplerimizdeki paranın zar zor hesabı
kapatmaya yettiği günlerde karikatürlerini
yayımlayacağımız bir dergi çıkarmayı hayal
ettiğimizi evindeki buluşmalarımızda Turhan
Selçuk’a anlatarak kahkahalarla güldüğümüz
günleri...
...1954’lerde Metin Toker’in sahibi olduğu
haftalık Akis dergisinde yazıişleri müdürü iken
her salı günü aksamadan İstanbul’dan gelen
büyükçe bir zarftan Turhan Selçuk’un
karikatürünü çıkarışımı anımsıyorum.
Ayrı kentlerde yaşamamıza karşın dostluk
duyguları hiç yitmedi aramızda.
Turhan Selçuk gibi bir yüzyıla yakın zaman
içinde inanç çizgisinden ödün vermeyerek
sanatına, gazeteciliğe kendini adayacak bir
başkası çıkacak mı acaba diye düşünmekten
kendimi alamıyorum.
Öyle bir gün ki bugün... ne siyaset, ne kavga!
Başımız sağ olsun.
Hayır! Laik düşünceye, laik Atatürk
Cumhuriyetine inananların başı sağ olsun!
Uluslararası bir değerin aramızdan
ayrılmasına sessiz kalarak gerçek duygularını
açığa vuranların...
...AKP’de kadrolaşan laiklik karşıtı irili ufaklı
Atatürk Cumhuriyeti düşmanlarının da gözü
aydın olsun:
Yaşadığı sürece hiçbir iktidarın elini
bükemediği, inançlarına ters düşen tek çizgisi
olmayan Turhan Selçuk artık yok!
ankcum@cumhuriyet.com.tr
SAYFA 12 MART 2010 CUMACUMHURİYET
8 HABERLERİN DEVAMI
TARİHTE BUGÜN MÜMTAZ ARIKAN 12 Mart
Oslo K 2
Helsinki K 0
Stockholm K 2
Londra Y 9
AmsterdamY 6
Brüksel Y 5
Paris B 7
Bonn Y 5
Münih K 3
Berlin Y 6
Budapeşte K 4
Madrid B 11
Viyana B 5
Belgrad K 5
Sofya Y 7
Roma B 13
Atina PB 17
Zürih B 6
Moskova PB 1
Aşkabat PB 17
Taşkent Y 9
Bakû B 14
Bişkek Y 2
Tiflis Y 8
Kahire B 26
Şam PB 31
İstanbul B 13
Edirne Y 14
Kocaeli Y 14
Çanakkale Y 13
İzmir B 18
Manisa B 16
Denizli B 19
Zonguldak Y 13
Sinop Y 11
Samsun Y 12
Trabzon Y 14
Giresun Y 16
Ankara PB 15
Eskişehir PB 14
Konya PB 19
Sıvas PB 16
Antalya PB 19
Adana PB 20
Mersin PB 20
Diyarbakır B 21
Şanlıurfa B 24
Mardin B 18
Siirt B 20
Hakkâri Y 14
Van Y 15
Kars Y 10
Yurdun kuzey ve
doğu kesimleri çok
bulutlu, Marmara,
Batı ve Orta Kara-
deniz kıyıları, Doğu
Karadeniz ile Doğu
Anadolu bölgesinin
kuzey ve doğusu,
yağmur ve sağanak
diğer yerler parçalı
ve az bulutlu geçe-
cek. Hava sıcaklığı
doğu kesimleri 1 ila
3 derece artacak,
diğer yerlerde
önemli bir değişiklik
olmayacak.
1. KOŞU: F: Subaşõ (1), P: Selçukhan (3), PP: Ekintay (2),
S: Asiye (7).
2. KOŞU: F: Erarslan (10), P: Steel Boy (12), PP: Harbiye
Fatih (7), S: Princesse Des Iles (4).
3. KOŞU: F: Snoozy Times (1), P: Karalinda (2), PP: Ri-
ver Emotion (5), S: Undisputed (6).
4. KOŞU: F: Piccolo (4), P: Navigator (3), PP: Umurbey (5),
S: From The Back (2).
5. KOŞU: F: Carly Baby (1),
P: Run For Osman (4), PP:
Royal Victory (3), S: Çõna-
rõnkõzõ (2).
6. KOŞU: F: Çoker (9), P: İki
Kardeş (4), PP: Çetintürk
(11), S: Nazifoğlu (12).
ALTILI GANYAN
1 10 1 4 1 9
3 12 3 4 4
2 7 3 11
4 12
6 8
ANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu) - TRT’nin mühimmat yük-
lü kamyonla ilgili yaptõğõ yayõn,
TBMM gündemine taşõndõ. CHP
Grup Başkanvekili Kemal Ana-
dol, TRT’nin yayõnõnõ “felaket”
olarak nitelendirdi.
Başbakan Yardõmcõsõ Bülent
Arınç’õ açõklama yapmaya çağõ-
ran Anadol, yandaş medyanõn
başõnõ TRT’nin çektiğini kayde-
detti. Anadol, “İhbar telefonu
ABD’den mi geldi acaba? Bu
kamyon olayıyla iyice ortaya
çıktı, belirli bir kumanda mer-
kezi var. O kumanda merkezi
bu planlamayı yapıyor, o ku-
manda merkezinin devletin
içinde ve dışında ajanları var,
istihbarat topluyor. Bazen Bü-
lent Arınç’ın evinin etrafında
dolaşan iki subayı tespit ediyor,
ABD’den ihbar geliyor” dedi.
CHP’li Hüsnü Çöllü de Arõnç’õn
yanõtlamasõ istemiyle verdiği so-
ru önergesinde “TRT, kamyon-
daki el bombalarının seri nu-
maralarının silinmiş olduğu
bilgisine nasıl ulaşmıştır?
TRT’nin, hiçbir resmi açıklama
olmadan ve iddiaların doğru-
luğunun da araştırılmasının
mümkün olmadığı bir ortamda
bazı iddiaları kamuoyuna ak-
tarması ne anlama gelmekte-
dir” sorusunu yöneltti.
CHP’li Ali İhsan Köktürk ise
“TRT yayınlarında, el bomba-
larının seri numaralarının si-
lindiği şeklindeki gerçekdışı
haberler TSK’ye karşı var olan
asimetrik, psikolojik ve siste-
matik saldırının bir parçası
mıdır? TRT’nin ihmal sınırla-
rını aşarak kasıt noktasına va-
ran, gerçekdışı, kamuoyunu
yanıltıcı yayıncılık anlayışıyla,
demokratik ve yasal kişi veya
kurumların yıpratılarak halkın
gözünden düşürülmesi mi
amaçlanmaktadır?” diye sordu.
AYŞE SAYIN
ANKARA - TRT’nin önceki
gece askeri mühimmat sevkõyatõ
yapan bir kamyonla ilgili haberi
tamamen çarpõtarak vermesi,
TBMM İnsan Haklarõnõ İnceleme
Komisyonu’nda CHP’lilerin sert
eleştirisine yol açtõ.
Komisyonun dünkü toplantõ-
sõnda, CHP’liler ile AKP’li Ko-
misyon Başkanõ Zafer Üskül
arasõnda sert tartõşmalar yaşandõ.
CHP’li Komisyon Üyesi Ahmet
Ersin, Ergenekon davasõ kapsa-
mõnda tutuklu bulunan ve sağlõk
durumlarõ kötü olduğu için has-
tanede bulunan Prof. Mehmet
Haberal ile Prof. Fatih Hilmi-
oğlu’nu ziyaret isteklerinin Ada-
let Bakanlõğõ tarafõndan geri çev-
rildiğini, yeni yönetmelik gereği
komisyonun kendilerine bu ko-
nuda izin vermesi için oylama ta-
lebinde bulunduğunu anõmsattõ.
Ersin’in bu konudaki eleştiri ve
önerisini duymazdan geldiği be-
lirtilen Üskül, konuyu değiştirmek
isteyince, Ersin tekrar söz istedi.
Üskül’ün “Siz yeterince ko-
nuştunuz” demesine sinirlenen
Ersin, “Nasıl söz vermezsiniz,
beni bağırtmayın, saygılı dav-
ranın” diye bağõrõnca tansiyon
yükseldi. Üskül, “Asıl sen saygılı
davran” diye karşõlõk verirken
AKP’liler “Haddini bil, terbiyeli
ol” diyerek Ersin’e yüklendi. Si-
nirlenen Ersin, yumruğunu sert-
çe masaya vurunca masanõn üze-
rindeki çay bardaklarõ devrildi ve
bazõ milletvekillerinin üzerine
çay döküldü. Toplantõya 10 da-
kika ara verilirken CHP’liler Er-
sin’i dõşarõ çõkarõp yatõştõrdõlar.
Toplantõda CHP’li Malik Ec-
der Özdemir, bir süre önce Cum-
hurbaşkanõ ve Adalet Bakanõ’na
gönderdiği mektupta da gündeme
getirdiği, 3. Ordu Komutanõ Sal-
dıray Berk’in Alevi köylerine
yaptõğõ yardõmlarõn Erzurum Sav-
cõsõ tarafõndan iddianemede suç
olarak ifade edilmesini eleştirdi.
Özdemir, bu sözlerini “alaysı” bir
ifadeyle dinlediğini belirttiği
AKP’li Murat Yıldırım’a da
“Başbakan ve sizler, dokunul-
mazlığa güvenmeyin, nasıl ki İl-
han Cihaner’i başka bir savcı, eş-
kıya gibi tutup götürdü, yarın
birileri size de, Başbakan’a da
makamınıza gelip ‘Topla pija-
malarõnõ, gidiyoruz’ diyebilir.
Sizin başınıza gelmeyeceğini
sanmayın ve sırıtmayın” dedi.
tepki gösterdi.
AKP’liler bile ‘pes’ dedi
Komisyon’da medya mağdur-
larõ ile ilgili alt komisyon raporu
görüşülürken CHP’li Özdemir, as-
keri mühimmat taşõyan bir kam-
yonla ilgili TRT’nin verdiği ha-
beri eleştirdi. Bunun üzerine ba-
zõ AKP’liler TRT’nin yayõnõna
tepki göstererek “Tepkinde hak-
lısın, bu bir rezalet, ama yüksek
sesle, azarlar gibi bizimle ko-
nuşuyorsun” dediler.
Ergenekon, Erzincan iddianamesi ve ‘bomba yüklü kamyon’ tartõşmasõ vekilleri gerdi
Meclis Komisyonu’nda kavga
Denizcilere
moral verdiler
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Genelkur-
may Başkanõ Orgeneral İlker Başbuğ ve be-
raberindeki komuta heyeti, son dönemde Poy-
razköy soruşturmasõyla gündeme gelen sualtõ
savunma (SAS) ve sualtõ taarruz (SAT) ko-
mandolarõnõn eğitimlerini izleyerek moral ver-
di. Deniz Kuvvetleri Komutanõ Oramiral Eş-
ref Uğur Yiğit ise Başbakan’a yönelik haka-
ret iddialõ parola ve işaretle gündeme gelen
Erdek Mayõn Filo Komutanlõğõ’nõ ziyaret etti.
Genelkurmay Başkanlõğõ’ndan dağõtõlan
bilgi notunda Başbuğ’un İstanbul’daki gezi
ve ziyaretleri hakkõnda bilgi verildi. Bilgi
notuna göre, Başbuğ’un ziyaretleri çerçeve-
sinde, İstanbul’un Keçilik bölgesinde SAT
timleri tarafõndan kõsõtlõ görüş şartlarõnda su-
altõndan ve helikopter ile düşman bölgesine
sõzma, keşif ve baskõn görevlerine yönelik
eğitimler ile SAS timleri tarafõndan tahrip,
şüpheli cisim ve deniz mayõnlarõna müdahale
eğitimleri yapõldõ. Bilgi notunda, eğitimlere
katõlan birliklerin eğitim ve harekâta hazõrlõk
seviyelerinin çok iyi olduğunun görüldüğü
kaydedildi. Başbuğ’un ziyaret ettiği Keçilik-
Poyrazköy, geçtiğimiz yõl yoğun olarak “Er-
genekon” soruşturmasõ kapsamõnda yapõlan
kazõlarla gündeme gelmişti.
Komutan Yiğit ise Erdek’te
Deniz Kuvvetleri Komutanõ Yiğit de, Balõ-
kesir’in Erdek ilçesindeki Mayõn Filosu Ko-
mutanlõğõ’nõ ziyaret etti. Yiğit’in Erdek Mayõn
Filo Komutanõ Tümamiral Atilla Tezek ve
Erdek Deniz Üs Komutanõ Kurmay Kõdemli
Albay Bülent Keçeci ile görüştüğü öğrenildi.
Komutanlõk, daha önce Başbakan’a yönelik
hakaret içeren parola ve işaret konusuyla gün-
deme gelmişti. Süren soruşturma kapsamõnda
halen bir astsubay tutuklu bulunuyor.
BAŞBUĞ POYRAZKÖY’E GİTTİ
‘Ayda 20-30
nakliyat yapılır’
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Türk Si-
lahlõ Kuvvetleri’ne (TSK) ait mühimmatõn
yüklü olduğu kamyonun ihbar edilmesi ve
ardõndan yaşanan gelişmeleri değerlendiren
Emekli Tuğgeneral Haldun Solmaztürk,
askeri birlikler arasõnda ayda 20-30 kadar
bu tür rutin nakliyatõn gerçekleştiğini söy-
ledi. Solmaztürk, “Güvenlikli mühimmatsa
bu tip sivil kamyonlarla taşınır. Bir de
dikkat çekmemesi için böyle yapılır. Kon-
voy halinde değil de tek araçla trafiğe çık-
sın ve trafiği aksatmasın diye de bu tercih
edilir” diye konuştu. Mühimmat taşõyan
kamyonlarda en az iki silahlõ muhafõzõn bu-
lunduğunu anlatan Solmaztürk, “Bu intikal-
ler güzergâh boyunca emniyet ve jandar-
maya bildirilir. Bilgi verilmediği doğru de-
ğil. Bu teyit edilmiş bir bilgidir” diye ko-
nuştu. Solmaztürk, gerçeklerin ortaya çõk-
mõş olmasõna karşõn, “Maksatlı istismarın
halen daha sürdüğünü ve bunun sağdu-
yulu insanları rahatsız ettiğini” söyledi.
EMEKLİ ORGENERAL SOLMAZTÜRK
ANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu) - Türk Silahlõ Kuvvetleri’ne
(TSK) ait mühimmatõ taşõyan
kamyonla ilgili ihbarõn “Mehmet
Ali” rumuzlu bir kişi tarafõndan e-
mail yoluyla yapõldõğõ ortaya çõk-
tõ. Mailde, kamyonun plakasõ ve-
rilerek, silah ve bomba taşõdõğõ id-
dia edildi. Ankara Cumhuriyet
Başsavcõlõğõ ile Ankara Emniyet
Müdürlüğü, e-maili gönderen ki-
şinin kimliğini araştõrõyor.
NTV’nin haberine göre, An-
kara’da hareketliliğe neden olan
mühimmat yüklü kamyon olayõ-
nõ “Mehmet Ali” rumuzunu ta-
şõyan bir e-mail ihbarõ başlattõ. İh-
bar maili 10 Mart tarihinde saat
15.57.17’de Ankara Emniyet Mü-
dürlüğü Muhabere Elektronik
Şube Müdürlüğü’ne gönderildi.
Mailin konu bölümünde, “çok
önemli lütfen bakınız” ifadesi
kullanõldõ. Mailin tam metni şöy-
le: “06 BJ 9915 plakalı MAN
kamyona dikkat!!! Ankara Se-
ferberlik Tetkik Kurulu ve
‘Kozmik Oda’da yapılan ara-
malardan sonra Seferberlik
üyeleri telaşa düştü. Ankara
Seferberlik Tetkik Kurulu kul-
lanmış olduğu sivil personelden
bütün kirli silahları birer birer
toplayarak Ankara’ya getirti-
yor. Az önce Afyon’dan yola çı-
kan ve Ankara’ya gelecek olan
06 BJ 9915 plakalı Man kam-
yona uzun namlulu silahları
olan şahıslar nezaret ediyor.
Polis uygulamasından kurtul-
mak için araca subay kimliği ta-
şıyan silahlı bir kişi bindirildi.
Bu aracı mutlaka kontrol edin
ama dikkatli olmalısınız. Çün-
kü silahlara nezaret eden uzun
namlulu silah taşıyan kişi ge-
rekirse çatışmaya girmeye de
hazır olacak. Sevkıyatın ilk du-
rağı Ankara, silahlar burada el-
den geçirildikten sonra namlu-
laları temizlenecek, seri numa-
raları değiştirilecek.”
Sevkıyat belgesi
İhbarda bu iddialar olmasõna
karşõn, altõnda Özel Kuvvetler
Komutanõ Korgeneral Servet
Yörük’ün imzasõ bulunan ve
Destek Grup Komutanlõğõ’na
hitaben yazõlan 4 Mart 2010 ta-
rihli sevkõyat belgesinde ise şu
ifadeler yer aldõ: “Seri num-
arasız el bombalarına seri
numarası verilmesi faaliyeti
kapsamında ilgi A gereği Mü-
himmat Ana Depo Komutan-
lığı/ Yahşihan/ Kırıkkale’ye
tesliminin sağlanması maksa-
dıyla Güllük Milas’taki Ge-
nelkurmay Özel Kuvvetler
Destek Grup Özel Eğitim Mer-
kez Takım Komutanlığı en-
Mühimmat yüklü kamyon ihbarõnõn bir e-posta ile yapõldõğõ ortaya çõktõ
İhbarcõ aranõyor
vanterindeki mevcut el bom-
balarının tümü Oğulbey Kış-
lası’na nakledilecektir.” Yazõ-
da, mühimmatõn nakli için sivil
bir kamyon kiralandõğõ bilgisine
de yer veriliyor.
Kaynağı araştırılıyor
Öte yandan, Anadolu Ajan-
sõ’nõn haberine göre, Ankara Em-
niyet Müdürlüğü Muhabere Elek-
tronik Şubesi’ne, içeriğinde,
“Kirli silahların Seferberlik
Tetkik Kurulu Başkanlığı’na
gönderilerek Nevruz öncesi
provokatif eylemlerin yapıla-
cağı”na dair gönderilen elektro-
nik posta ile ilgili inceleme baş-
latõldõ. Ankara Emniyet Müdür-
lüğü Terörle Mücadele Şube Mü-
dürlüğü Teknik Büro Amirliği ve
Telekomünikasyon İletişim Baş-
kanlõğõ (TİB) tarafõndan elektro-
nik postanõn kaynağõnõn araştõ-
rõldõğõ bildirildi.
‘Bildirim yapılmadı’ iddiası
Bir emniyet yetkilisi, askeri
sevkõyatlarda önceden il emniyet
müdürlüklerine bilgi verildiğini
anõmsatarak, önceki gün yaşanan
olay öncesi söz konusu sevkõyatla
ilgili Ankara emniyetine herhan-
gi bir bildirim yapõlmadõğõnõ söy-
ledi. Aynõ yetkili, bundan sonra
bu tür olaylarõn yaşanmamasõ
için askeri makamlarla görüşül-
düğünü ifade etti.
Ankara Cumhuriyet Başsav-
cõlõğõ da e-maili gönderen kişinin
kimliğini araştõrõyor. İhbarcõnõn
kamyon ve mühimmatla ilgili bu
kadar ayrõntõlõ bilgiye hangi yol-
dan ulaştõğõ da başsavcõlõkça in-
celenecek. Aynõ kapsamdaki bir
soruşturmayõ Genelkurmay’õn da
kendi içinde yürüttüğü öğrenildi.
SERİ NUMARALARI BASILACAKTI
Edinilen bilgiye göre; mü-
himmatın seri numarası ba-
sılmak üzere Ankara’ya geti-
rildiği, bu işlemin Kırıkka-
le’deki Mühimmat Ayırma ve
Ayıklama Merkezi’nde ger-
çekleştirileceği öğrenildi. As-
keri kaynaklar, “Yeni üreti-
len mühimmatların tamamı
alınan karar gereği zaten seri
numarası ile üretiliyor. Yal-
nızca kafile numarası bulu-
nan mühimmatlar ise grup-
lar halinde getirilerek seri
numarası basılıyor” dedi.
Genelkurmay Başkanı Orge-
neral İlker Başbuğ, Ankara
Zir Vadisi’nde mühimmat
bulunmasının ardından yap-
tığı basın toplantısında, sıkı
önlemler alınacağını dile ge-
tirmişti. Başbuğ, yalnızca ka-
file numarası bulunan mü-
himmatlara açık ve gizli ola-
rak seri numarası basılacağı-
nı dile getirmişti. İhbar edi-
len mühimmatların da bu
kapsamda olduğu öğrenildi.
Polis tarafın-
dan durdurul-
duktan sonra
savcının tali-
matı üzerine
incelenmek
üzere Ankara
Emniyet Mü-
dürlüğü’ne ge-
tirilen kam-
yon, işlemlerin
tamamlanma-
sının ardın-
dan, polis es-
kortuyla bir-
likte Gölba-
şı’ndaki askeri
birliğe götü-
rüldü. (AA)