23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
‘TRT bilgiyi nasõl aldõ?’ CMYB C M Y B GÜNDEM MUSTAFA BALBAY Baştarafı 1. Sayfada gidiyoruz. Bu tanımların hepsi bizim de arzumuz. Yıllarca bu köşede şu özlemleri dile getirdik. Önce iç barış. Önce Türkiye’nin birliği, sonra Avrupa Birliği. İktidarların ilk hedefi artık ne olursa olsun, iç düşman üretmemek olmalı. Türkiye’de yaşananlar, gerçekten sözü edilen özlemlere ulaşmaya dönük mü? Soruyu şöyle de sorabiliriz: Uzun yıllar iç barışı yara almış, demokrasisi gelişememiş, terör ve benzeri olaylar nedeniyle toplumsal dokusu bozulmuş ülkeler bu sorunları aşmayı nasıl başardı? Yukarıdaki tarife uygun ülkelerin başında Güney Afrika Cumhuriyeti gelir desek sanırım abartmış olmayız. 2010’da Dünya Futbol Şampiyonası’na ev sahipliği de yapacağı için bu ülke ayrıca gündemde. Güney Afrika Cumhuriyeti’ne (GAC) Mandela’nın iktidara gelmesinden hemen sonra 1996’da sırt çantası ile gitmiştim. O dönem GAC Büyükelçimiz olan Kutlu Özgüvenç’in yardımıyla Dışişleri yetkililerinden üniversite öğretim üyelerine kadar geniş bir yelpaze ile görüşüp, yaşanan değişimi anlamaya çalışmıştım. Önce GAC’ın yaşadığı ırk ayrımcılığının boyutlarıyla ilgili satırbaşları aktaralım. - Beyazlar ülke nüfusunun yüzde 10-15’ini oluşturuyordu, ama yönetim onların elindeydi. - Siyahlara yönetimde söz hakkı verilmediği gibi neredeyse kölelik dönemini anımsatan kısıtlamalar uygulanıyordu. - Eğitim hakları yoktu. Maden işçilerine sadece madende gerekli olan 50-60 sözcüğün yazılışı- anlamı ezberlettiriliyordu. - Beyazların yaşadığı yerlere ancak pasaportla girebiliyorlardı. - Bu durum siyahlarda beyazlara karşı kin birikimine neden oluyordu. Örneğin, ev yapacak olan bir siyahın binanın temeline yeni oyulmuş bir beyaz gözü koyması uğur sayılıyordu. - Başkentte bir beyazın köpek öldürmesi suçtu ama siyah öldürmesi suç değildi. - Nelson Mandela’ya ailesinin verdiği ad, Rolihlahla idi. Ancak bu adla okula gidemeyeceği, bunun yasak olduğu, bir beyaz adı alırsa belki okuyabileceği ailesine iletildi. Okuldaki öğretmen bir İngiliz denizciden esinlenip Nelson adını koydu. Bu eğitim hakkı bile büyük bir ayrıcalıktı! Mandela 27 yıl cezaevinde bunlara hayır dediği, mücadele ettiği için kaldı. GAC bu ağır ayrımcılığı nasıl aştı? Başta Mandela olmak üzere yönetim sorumluluğunu ele alanlar, ülkede gerçekten bir normalleşme istediklerini tavırlarıyla gösterdiler. Örneğin Mandela kendisini yıllarca cezaevinde tutan eski başbakan ölünce eşini ziyaret etti. Çevresindekilere, “Bir daha bu ülkede kimsenin intikam duygusuyla hareket etmemesini istediğim için bu ziyareti özellikle yaptım” dedi. Beyaz-siyah herkes geçmişten ders aldı, geleceğe baktı. Asya’dan gelen sarılar, Avupa’dan gelen beyazlar, yerli siyahlar yan yana gelip şunu söylediler: “Biz gökkuşağı ülkesiyiz.” Türkiye’nin sorunları elbette GAC’dan çok farklı, ancak hedefleri GAC’a çok yakın: İç barış, toplumsal mutabakat, normalleşme, demokrasi... GAC’ın siyasal başkenti Pretoria’da Güney Afrika Üniversitesi öğretim üyesi Dirk Kotze, aldıkları mesafeden mutlu olduklarını söylerken kadın-erkek eşitliğinden eğitime toplumsal alanda pek çok eksikleri olduğunu, Mandela’nın bu yönde iyi niyetle çaba harcadığını söylemiş, eklemişti: “Bu konuda Mandela’dan bir Atatürk olmasını beklemek zor. Her şey bir yana, Atatürk entelektüeldi, Mandela değil.” GÜNCEL CÜNEYT ARCAYÜREK Baştarafı 1. Sayfada sonuncusuyla sarsıldı. Anıları tazelemek istemiyorum. Turhan Selçuk’un adını duyurmaya, karikatürlerinin yayımlanmaya başladığı yıllarda Kadıköy’deki evine baskın verdiğimiz günleri... Aziz Ağabey (Nesin), İlhan Selçuk’la o zamanlar gazetelerin merkez üssü Babıâli’de; küçük bir meyhanede gece yarılarına kadar süren sohbetlerimizi... ...ve ceplerimizdeki paranın zar zor hesabı kapatmaya yettiği günlerde karikatürlerini yayımlayacağımız bir dergi çıkarmayı hayal ettiğimizi evindeki buluşmalarımızda Turhan Selçuk’a anlatarak kahkahalarla güldüğümüz günleri... ...1954’lerde Metin Toker’in sahibi olduğu haftalık Akis dergisinde yazıişleri müdürü iken her salı günü aksamadan İstanbul’dan gelen büyükçe bir zarftan Turhan Selçuk’un karikatürünü çıkarışımı anımsıyorum. Ayrı kentlerde yaşamamıza karşın dostluk duyguları hiç yitmedi aramızda. Turhan Selçuk gibi bir yüzyıla yakın zaman içinde inanç çizgisinden ödün vermeyerek sanatına, gazeteciliğe kendini adayacak bir başkası çıkacak mı acaba diye düşünmekten kendimi alamıyorum. Öyle bir gün ki bugün... ne siyaset, ne kavga! Başımız sağ olsun. Hayır! Laik düşünceye, laik Atatürk Cumhuriyetine inananların başı sağ olsun! Uluslararası bir değerin aramızdan ayrılmasına sessiz kalarak gerçek duygularını açığa vuranların... ...AKP’de kadrolaşan laiklik karşıtı irili ufaklı Atatürk Cumhuriyeti düşmanlarının da gözü aydın olsun: Yaşadığı sürece hiçbir iktidarın elini bükemediği, inançlarına ters düşen tek çizgisi olmayan Turhan Selçuk artık yok! ankcum@cumhuriyet.com.tr SAYFA 12 MART 2010 CUMACUMHURİYET 8 HABERLERİN DEVAMI TARİHTE BUGÜN MÜMTAZ ARIKAN 12 Mart Oslo K 2 Helsinki K 0 Stockholm K 2 Londra Y 9 AmsterdamY 6 Brüksel Y 5 Paris B 7 Bonn Y 5 Münih K 3 Berlin Y 6 Budapeşte K 4 Madrid B 11 Viyana B 5 Belgrad K 5 Sofya Y 7 Roma B 13 Atina PB 17 Zürih B 6 Moskova PB 1 Aşkabat PB 17 Taşkent Y 9 Bakû B 14 Bişkek Y 2 Tiflis Y 8 Kahire B 26 Şam PB 31 İstanbul B 13 Edirne Y 14 Kocaeli Y 14 Çanakkale Y 13 İzmir B 18 Manisa B 16 Denizli B 19 Zonguldak Y 13 Sinop Y 11 Samsun Y 12 Trabzon Y 14 Giresun Y 16 Ankara PB 15 Eskişehir PB 14 Konya PB 19 Sıvas PB 16 Antalya PB 19 Adana PB 20 Mersin PB 20 Diyarbakır B 21 Şanlıurfa B 24 Mardin B 18 Siirt B 20 Hakkâri Y 14 Van Y 15 Kars Y 10 Yurdun kuzey ve doğu kesimleri çok bulutlu, Marmara, Batı ve Orta Kara- deniz kıyıları, Doğu Karadeniz ile Doğu Anadolu bölgesinin kuzey ve doğusu, yağmur ve sağanak diğer yerler parçalı ve az bulutlu geçe- cek. Hava sıcaklığı doğu kesimleri 1 ila 3 derece artacak, diğer yerlerde önemli bir değişiklik olmayacak. 1. KOŞU: F: Subaşõ (1), P: Selçukhan (3), PP: Ekintay (2), S: Asiye (7). 2. KOŞU: F: Erarslan (10), P: Steel Boy (12), PP: Harbiye Fatih (7), S: Princesse Des Iles (4). 3. KOŞU: F: Snoozy Times (1), P: Karalinda (2), PP: Ri- ver Emotion (5), S: Undisputed (6). 4. KOŞU: F: Piccolo (4), P: Navigator (3), PP: Umurbey (5), S: From The Back (2). 5. KOŞU: F: Carly Baby (1), P: Run For Osman (4), PP: Royal Victory (3), S: Çõna- rõnkõzõ (2). 6. KOŞU: F: Çoker (9), P: İki Kardeş (4), PP: Çetintürk (11), S: Nazifoğlu (12). ALTILI GANYAN 1 10 1 4 1 9 3 12 3 4 4 2 7 3 11 4 12 6 8 ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - TRT’nin mühimmat yük- lü kamyonla ilgili yaptõğõ yayõn, TBMM gündemine taşõndõ. CHP Grup Başkanvekili Kemal Ana- dol, TRT’nin yayõnõnõ “felaket” olarak nitelendirdi. Başbakan Yardõmcõsõ Bülent Arınç’õ açõklama yapmaya çağõ- ran Anadol, yandaş medyanõn başõnõ TRT’nin çektiğini kayde- detti. Anadol, “İhbar telefonu ABD’den mi geldi acaba? Bu kamyon olayıyla iyice ortaya çıktı, belirli bir kumanda mer- kezi var. O kumanda merkezi bu planlamayı yapıyor, o ku- manda merkezinin devletin içinde ve dışında ajanları var, istihbarat topluyor. Bazen Bü- lent Arınç’ın evinin etrafında dolaşan iki subayı tespit ediyor, ABD’den ihbar geliyor” dedi. CHP’li Hüsnü Çöllü de Arõnç’õn yanõtlamasõ istemiyle verdiği so- ru önergesinde “TRT, kamyon- daki el bombalarının seri nu- maralarının silinmiş olduğu bilgisine nasıl ulaşmıştır? TRT’nin, hiçbir resmi açıklama olmadan ve iddiaların doğru- luğunun da araştırılmasının mümkün olmadığı bir ortamda bazı iddiaları kamuoyuna ak- tarması ne anlama gelmekte- dir” sorusunu yöneltti. CHP’li Ali İhsan Köktürk ise “TRT yayınlarında, el bomba- larının seri numaralarının si- lindiği şeklindeki gerçekdışı haberler TSK’ye karşı var olan asimetrik, psikolojik ve siste- matik saldırının bir parçası mıdır? TRT’nin ihmal sınırla- rını aşarak kasıt noktasına va- ran, gerçekdışı, kamuoyunu yanıltıcı yayıncılık anlayışıyla, demokratik ve yasal kişi veya kurumların yıpratılarak halkın gözünden düşürülmesi mi amaçlanmaktadır?” diye sordu. AYŞE SAYIN ANKARA - TRT’nin önceki gece askeri mühimmat sevkõyatõ yapan bir kamyonla ilgili haberi tamamen çarpõtarak vermesi, TBMM İnsan Haklarõnõ İnceleme Komisyonu’nda CHP’lilerin sert eleştirisine yol açtõ. Komisyonun dünkü toplantõ- sõnda, CHP’liler ile AKP’li Ko- misyon Başkanõ Zafer Üskül arasõnda sert tartõşmalar yaşandõ. CHP’li Komisyon Üyesi Ahmet Ersin, Ergenekon davasõ kapsa- mõnda tutuklu bulunan ve sağlõk durumlarõ kötü olduğu için has- tanede bulunan Prof. Mehmet Haberal ile Prof. Fatih Hilmi- oğlu’nu ziyaret isteklerinin Ada- let Bakanlõğõ tarafõndan geri çev- rildiğini, yeni yönetmelik gereği komisyonun kendilerine bu ko- nuda izin vermesi için oylama ta- lebinde bulunduğunu anõmsattõ. Ersin’in bu konudaki eleştiri ve önerisini duymazdan geldiği be- lirtilen Üskül, konuyu değiştirmek isteyince, Ersin tekrar söz istedi. Üskül’ün “Siz yeterince ko- nuştunuz” demesine sinirlenen Ersin, “Nasıl söz vermezsiniz, beni bağırtmayın, saygılı dav- ranın” diye bağõrõnca tansiyon yükseldi. Üskül, “Asıl sen saygılı davran” diye karşõlõk verirken AKP’liler “Haddini bil, terbiyeli ol” diyerek Ersin’e yüklendi. Si- nirlenen Ersin, yumruğunu sert- çe masaya vurunca masanõn üze- rindeki çay bardaklarõ devrildi ve bazõ milletvekillerinin üzerine çay döküldü. Toplantõya 10 da- kika ara verilirken CHP’liler Er- sin’i dõşarõ çõkarõp yatõştõrdõlar. Toplantõda CHP’li Malik Ec- der Özdemir, bir süre önce Cum- hurbaşkanõ ve Adalet Bakanõ’na gönderdiği mektupta da gündeme getirdiği, 3. Ordu Komutanõ Sal- dıray Berk’in Alevi köylerine yaptõğõ yardõmlarõn Erzurum Sav- cõsõ tarafõndan iddianemede suç olarak ifade edilmesini eleştirdi. Özdemir, bu sözlerini “alaysı” bir ifadeyle dinlediğini belirttiği AKP’li Murat Yıldırım’a da “Başbakan ve sizler, dokunul- mazlığa güvenmeyin, nasıl ki İl- han Cihaner’i başka bir savcı, eş- kıya gibi tutup götürdü, yarın birileri size de, Başbakan’a da makamınıza gelip ‘Topla pija- malarõnõ, gidiyoruz’ diyebilir. Sizin başınıza gelmeyeceğini sanmayın ve sırıtmayın” dedi. tepki gösterdi. AKP’liler bile ‘pes’ dedi Komisyon’da medya mağdur- larõ ile ilgili alt komisyon raporu görüşülürken CHP’li Özdemir, as- keri mühimmat taşõyan bir kam- yonla ilgili TRT’nin verdiği ha- beri eleştirdi. Bunun üzerine ba- zõ AKP’liler TRT’nin yayõnõna tepki göstererek “Tepkinde hak- lısın, bu bir rezalet, ama yüksek sesle, azarlar gibi bizimle ko- nuşuyorsun” dediler. Ergenekon, Erzincan iddianamesi ve ‘bomba yüklü kamyon’ tartõşmasõ vekilleri gerdi Meclis Komisyonu’nda kavga Denizcilere moral verdiler ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Genelkur- may Başkanõ Orgeneral İlker Başbuğ ve be- raberindeki komuta heyeti, son dönemde Poy- razköy soruşturmasõyla gündeme gelen sualtõ savunma (SAS) ve sualtõ taarruz (SAT) ko- mandolarõnõn eğitimlerini izleyerek moral ver- di. Deniz Kuvvetleri Komutanõ Oramiral Eş- ref Uğur Yiğit ise Başbakan’a yönelik haka- ret iddialõ parola ve işaretle gündeme gelen Erdek Mayõn Filo Komutanlõğõ’nõ ziyaret etti. Genelkurmay Başkanlõğõ’ndan dağõtõlan bilgi notunda Başbuğ’un İstanbul’daki gezi ve ziyaretleri hakkõnda bilgi verildi. Bilgi notuna göre, Başbuğ’un ziyaretleri çerçeve- sinde, İstanbul’un Keçilik bölgesinde SAT timleri tarafõndan kõsõtlõ görüş şartlarõnda su- altõndan ve helikopter ile düşman bölgesine sõzma, keşif ve baskõn görevlerine yönelik eğitimler ile SAS timleri tarafõndan tahrip, şüpheli cisim ve deniz mayõnlarõna müdahale eğitimleri yapõldõ. Bilgi notunda, eğitimlere katõlan birliklerin eğitim ve harekâta hazõrlõk seviyelerinin çok iyi olduğunun görüldüğü kaydedildi. Başbuğ’un ziyaret ettiği Keçilik- Poyrazköy, geçtiğimiz yõl yoğun olarak “Er- genekon” soruşturmasõ kapsamõnda yapõlan kazõlarla gündeme gelmişti. Komutan Yiğit ise Erdek’te Deniz Kuvvetleri Komutanõ Yiğit de, Balõ- kesir’in Erdek ilçesindeki Mayõn Filosu Ko- mutanlõğõ’nõ ziyaret etti. Yiğit’in Erdek Mayõn Filo Komutanõ Tümamiral Atilla Tezek ve Erdek Deniz Üs Komutanõ Kurmay Kõdemli Albay Bülent Keçeci ile görüştüğü öğrenildi. Komutanlõk, daha önce Başbakan’a yönelik hakaret içeren parola ve işaret konusuyla gün- deme gelmişti. Süren soruşturma kapsamõnda halen bir astsubay tutuklu bulunuyor. BAŞBUĞ POYRAZKÖY’E GİTTİ ‘Ayda 20-30 nakliyat yapılır’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Türk Si- lahlõ Kuvvetleri’ne (TSK) ait mühimmatõn yüklü olduğu kamyonun ihbar edilmesi ve ardõndan yaşanan gelişmeleri değerlendiren Emekli Tuğgeneral Haldun Solmaztürk, askeri birlikler arasõnda ayda 20-30 kadar bu tür rutin nakliyatõn gerçekleştiğini söy- ledi. Solmaztürk, “Güvenlikli mühimmatsa bu tip sivil kamyonlarla taşınır. Bir de dikkat çekmemesi için böyle yapılır. Kon- voy halinde değil de tek araçla trafiğe çık- sın ve trafiği aksatmasın diye de bu tercih edilir” diye konuştu. Mühimmat taşõyan kamyonlarda en az iki silahlõ muhafõzõn bu- lunduğunu anlatan Solmaztürk, “Bu intikal- ler güzergâh boyunca emniyet ve jandar- maya bildirilir. Bilgi verilmediği doğru de- ğil. Bu teyit edilmiş bir bilgidir” diye ko- nuştu. Solmaztürk, gerçeklerin ortaya çõk- mõş olmasõna karşõn, “Maksatlı istismarın halen daha sürdüğünü ve bunun sağdu- yulu insanları rahatsız ettiğini” söyledi. EMEKLİ ORGENERAL SOLMAZTÜRK ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - Türk Silahlõ Kuvvetleri’ne (TSK) ait mühimmatõ taşõyan kamyonla ilgili ihbarõn “Mehmet Ali” rumuzlu bir kişi tarafõndan e- mail yoluyla yapõldõğõ ortaya çõk- tõ. Mailde, kamyonun plakasõ ve- rilerek, silah ve bomba taşõdõğõ id- dia edildi. Ankara Cumhuriyet Başsavcõlõğõ ile Ankara Emniyet Müdürlüğü, e-maili gönderen ki- şinin kimliğini araştõrõyor. NTV’nin haberine göre, An- kara’da hareketliliğe neden olan mühimmat yüklü kamyon olayõ- nõ “Mehmet Ali” rumuzunu ta- şõyan bir e-mail ihbarõ başlattõ. İh- bar maili 10 Mart tarihinde saat 15.57.17’de Ankara Emniyet Mü- dürlüğü Muhabere Elektronik Şube Müdürlüğü’ne gönderildi. Mailin konu bölümünde, “çok önemli lütfen bakınız” ifadesi kullanõldõ. Mailin tam metni şöy- le: “06 BJ 9915 plakalı MAN kamyona dikkat!!! Ankara Se- ferberlik Tetkik Kurulu ve ‘Kozmik Oda’da yapılan ara- malardan sonra Seferberlik üyeleri telaşa düştü. Ankara Seferberlik Tetkik Kurulu kul- lanmış olduğu sivil personelden bütün kirli silahları birer birer toplayarak Ankara’ya getirti- yor. Az önce Afyon’dan yola çı- kan ve Ankara’ya gelecek olan 06 BJ 9915 plakalı Man kam- yona uzun namlulu silahları olan şahıslar nezaret ediyor. Polis uygulamasından kurtul- mak için araca subay kimliği ta- şıyan silahlı bir kişi bindirildi. Bu aracı mutlaka kontrol edin ama dikkatli olmalısınız. Çün- kü silahlara nezaret eden uzun namlulu silah taşıyan kişi ge- rekirse çatışmaya girmeye de hazır olacak. Sevkıyatın ilk du- rağı Ankara, silahlar burada el- den geçirildikten sonra namlu- laları temizlenecek, seri numa- raları değiştirilecek.” Sevkıyat belgesi İhbarda bu iddialar olmasõna karşõn, altõnda Özel Kuvvetler Komutanõ Korgeneral Servet Yörük’ün imzasõ bulunan ve Destek Grup Komutanlõğõ’na hitaben yazõlan 4 Mart 2010 ta- rihli sevkõyat belgesinde ise şu ifadeler yer aldõ: “Seri num- arasız el bombalarına seri numarası verilmesi faaliyeti kapsamında ilgi A gereği Mü- himmat Ana Depo Komutan- lığı/ Yahşihan/ Kırıkkale’ye tesliminin sağlanması maksa- dıyla Güllük Milas’taki Ge- nelkurmay Özel Kuvvetler Destek Grup Özel Eğitim Mer- kez Takım Komutanlığı en- Mühimmat yüklü kamyon ihbarõnõn bir e-posta ile yapõldõğõ ortaya çõktõ İhbarcõ aranõyor vanterindeki mevcut el bom- balarının tümü Oğulbey Kış- lası’na nakledilecektir.” Yazõ- da, mühimmatõn nakli için sivil bir kamyon kiralandõğõ bilgisine de yer veriliyor. Kaynağı araştırılıyor Öte yandan, Anadolu Ajan- sõ’nõn haberine göre, Ankara Em- niyet Müdürlüğü Muhabere Elek- tronik Şubesi’ne, içeriğinde, “Kirli silahların Seferberlik Tetkik Kurulu Başkanlığı’na gönderilerek Nevruz öncesi provokatif eylemlerin yapıla- cağı”na dair gönderilen elektro- nik posta ile ilgili inceleme baş- latõldõ. Ankara Emniyet Müdür- lüğü Terörle Mücadele Şube Mü- dürlüğü Teknik Büro Amirliği ve Telekomünikasyon İletişim Baş- kanlõğõ (TİB) tarafõndan elektro- nik postanõn kaynağõnõn araştõ- rõldõğõ bildirildi. ‘Bildirim yapılmadı’ iddiası Bir emniyet yetkilisi, askeri sevkõyatlarda önceden il emniyet müdürlüklerine bilgi verildiğini anõmsatarak, önceki gün yaşanan olay öncesi söz konusu sevkõyatla ilgili Ankara emniyetine herhan- gi bir bildirim yapõlmadõğõnõ söy- ledi. Aynõ yetkili, bundan sonra bu tür olaylarõn yaşanmamasõ için askeri makamlarla görüşül- düğünü ifade etti. Ankara Cumhuriyet Başsav- cõlõğõ da e-maili gönderen kişinin kimliğini araştõrõyor. İhbarcõnõn kamyon ve mühimmatla ilgili bu kadar ayrõntõlõ bilgiye hangi yol- dan ulaştõğõ da başsavcõlõkça in- celenecek. Aynõ kapsamdaki bir soruşturmayõ Genelkurmay’õn da kendi içinde yürüttüğü öğrenildi. SERİ NUMARALARI BASILACAKTI Edinilen bilgiye göre; mü- himmatın seri numarası ba- sılmak üzere Ankara’ya geti- rildiği, bu işlemin Kırıkka- le’deki Mühimmat Ayırma ve Ayıklama Merkezi’nde ger- çekleştirileceği öğrenildi. As- keri kaynaklar, “Yeni üreti- len mühimmatların tamamı alınan karar gereği zaten seri numarası ile üretiliyor. Yal- nızca kafile numarası bulu- nan mühimmatlar ise grup- lar halinde getirilerek seri numarası basılıyor” dedi. Genelkurmay Başkanı Orge- neral İlker Başbuğ, Ankara Zir Vadisi’nde mühimmat bulunmasının ardından yap- tığı basın toplantısında, sıkı önlemler alınacağını dile ge- tirmişti. Başbuğ, yalnızca ka- file numarası bulunan mü- himmatlara açık ve gizli ola- rak seri numarası basılacağı- nı dile getirmişti. İhbar edi- len mühimmatların da bu kapsamda olduğu öğrenildi. Polis tarafın- dan durdurul- duktan sonra savcının tali- matı üzerine incelenmek üzere Ankara Emniyet Mü- dürlüğü’ne ge- tirilen kam- yon, işlemlerin tamamlanma- sının ardın- dan, polis es- kortuyla bir- likte Gölba- şı’ndaki askeri birliğe götü- rüldü. (AA)
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle