Katalog

CMYB C M Y B 12 MART 2010 CUMA CUMHURİYET SAYFA HABERLER 5 POLİTİKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA Güle Güle Turhan Ağabey... Gün daha doğmamıştı sabah uyandığımda... Önce balkona çıkıp şafağın söküşünü bekledim... Üşüdüm, içeriye girdim. Salonun penceresinden bahçedeki çiçeklere, çiçeklenmiş ağaçlara baktım. Birden aklıma cep telefonumu açmak geldi... Oysa saat 10.00’dan önce açmazdım telefonumu. Gelen mesajlara baktım. Miyase İlknur, gece 02’de mesaj geçmişti: “Turhan Ağabeyi yitirdik, başımız sağ olsun!” Koltuğa oturdum... Gözlerimi tavana dikip öylece kaldım bir süre. Yirmi gün önce telefonla konuşmuştuk Turhan Selçuk’la. Kişiliğini çizgi ve düşüncesiyle birleştiren, toplumu aydınlatmayı amaç edinen bir ustayı anlatmak çok zor... Dışarıda savruk ve kaygılı bir esinti var. Turhan Selçuk’un karikatür albümlerinin sayfalarını karıştırıyorum. 70’li yıllardı; Abdülcanbaz tiyatroda sahnelenmiş ve Yürekli Adamı, Ahmet Mekin oynamıştı. 90’lı yıllarda, Kenan Işık koymuştu Devlet Tiyatrosu’nda sahneye Abdülcanbaz’ı... Neler yazabilirim Turhan Ağabey için? Onun ne denli yürekli olduğunu, çelebi ruhuyla insanlara olan yaklaşımını, İlhan Selçuk ve kız kardeşi Ülfet Ertel’e olan bağlılığını... İlhan Selçuk’un bir deyişi var, Turhan Ağabey’in “Önce Çizgi Vardı” adlı albümünde: “Bilincimizin gölgesinde, geleceğin bilinmezliğine yayılıyordu umutlarımız...” Ben, bilincimizin gölgesinde yitip giden umutlarımızın peşine düşmüş gibiyim... Vasko Popa’nın dizelerinde dolaşırken, kentlerin sessizliğini, kirpiklerin çiylerini arıyorum: “Senin gözlerin olmasa gökyüzü inmez ıssız evimize hiç Senin kuşun olmasa güneş gecelemez düşlerimizde hiç.” Bir aydınlanma ışığı daha söndü... Avuçlarında güneş suyu içen kuşlar, Vasko Popa’nın dizelerinde “Günüm seninle başlar” şarkısını söylemeyecek. Mustafa Kemal’in “Aydınlanma Devrimi”nin ışığında yetişmiş, yaşamı boyunca emekten, ezilenden yana olmuş, demokrasiyi ve özgürlükleri yaşam biçimi olarak görmüş Turhan Selçuk yok artık... 1922’de başlayan o uzun yürüyüş bitti! 1978’de İzmir’de Turhan Selçuk, Semih Balcıoğlu, Eflatun Nuri, Muzaffer İzgü ve Tayyar Eraslan’la geçen geceler... Hep birlikte İlhan Selçuk’un geçirdiği ilk kalp krizinden sonra Ege Üniversitesi Kardiyoloji Servisi’nin yoğun bakımının kapısında beklediğimiz günler... Yazılmamış öykülerdi yaşadıklarımız! İlhan Selçuk diyor ki: “Cumhuriyet bir aydınlanmadır... Karikatür de aydınlanmanın bir ürünüdür...” Aydınlanmanın ışığı, ressamıyla, karikatüristiyle, bestecisiyle, bilim insanıyla, tiyatrosu ve sinemasıyla var olacaktır. Mustafa Kemal Atatürk’ün açtığı aydınlamanın penceresi hep açık kalacaktır... Bırakalım bugün çektiğimiz acıları, umutsuzluğu! Cumhuriyet gazetesi o aydınlanmanın ışığında yürüyecektir bunca baskılara karşın! Sevdamız bu bizim! Türkiye’yi etnik, mezhepsel, dinsel kimlikleri ne olursa olsun insanlarıyla birlikte sevmek... Bir yeraltı ırmağı gibi akan Turhan Selçuk yaşamasa da onun bıraktığı çizgide yürüyen karikatürist arkadaşlarımız var. Bir başka kıyıda ağaçların altında dolaşıyorum yazımı yazarken... 88 yıllık bir yaşam! Onurlu, dik, çelebi ve insan sevgisiyle tümleşen bir yaşam! Belleklerimiz daha güçlü olacak bundan sonra! Kolay olmuyor özgürlükleri çoğaltmak... Kolay olmuyor acıları unutmak... Rüzgârın geçidinde ağlayan çocuklar, emekçiler... Yaşamımızı allak bullak eden din bezirgânlarına inat, yürüyeceğiz aydınlanmanın yolunda. Yılmak yok! Kıvırmak yok! Sen rahat uyu ışıkların içinde Turhan Ağabey! Hacıbektaş’ta rahat uyu! hikmet.cetinkaya@cumhuriyet.com.tr Faks numaramız: 0212 343 72 69 musakart yahoo.com Öymen: Yargı baskı altında İZMİR (Cumhuriyet) - CHP İzmir İl Başkanlõğõ’nda basõn toplantõsõ yapan Genel Başkan Yardõmcõsõ Onur Öymen, yargõnõn Türkiye’de inanõlmaz baskõ altõnda olduğunu vurgulayarak “Uluslararasõ istatistiklere göre, Türkiye yargõ bağõmsõzlõğõnda dünya ülkeleri arasõnda 64. sõrada” dedi. Gerçekten suç işleyenlerle hükümeti eleştirenlerin aynõ davanõn sanõklarõ olarak gözaltõna alõndõğõnõ ve tutuklandõğõnõ belirten Öymen, suç işleyenlerin yargõlanmasõ gerektiğini ama suçla ilgisi olmayan, sadece hükümeti eleştirenlerin de aynõ kategoride değerlendirilmesinin kamuoyu vicdanõnõ rahatsõz edeceğini söyledi. ‘Ödül, derinleşen bağların işareti’ BOSTON (ANKA) - ABD’li Christian Science Monitor Gazetesi, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’õn, İslama yaptõğõ hizmetlerden dolayõ “Kral Faysal Uluslararasõ Ödülü”ne layõk görülmesini, iki ülke arasõnda “derinleşen stratejik bağlarõn işareti” olarak değerlendirdi. Gazete, “Ödül için Erdoğan’õn seçilmesi, Suudi Arabistan’õn, Türkiye’nin, Ortadoğu’da etkin bir güç olarak daha aktif bir rol ile Arap dünyasõ ile bağlarõ sağlamlaştõrma çabalarõna desteğine vurgu yapõyor. Bu karar ayrõca kuşkusuz ki Türkiye’nin, Gazze operasyonundan bu yana İsrail konusunda takõndõğõ daha eleştirisel tutumunun Suudi Arabistan tarafõndan takdir edildiğini göstermek amacõyla da verildi” yorumunu yaptõ. Erdoğan bu kez de Gökçek’in fahiş zamlarõnõ iptal eden Danõştay kararõnõ eleştirdi Hedef yine yargõ ANKARA (Cumhu- riyet Bürosu) - Anka- ra’da yapõmõ tamamla- nan sağlõk tesislerinin toplu açõlõş töreni dün Altõndağ Kapalõ Spor Salonu’nda gerçekleş- tirildi. Ankara Anakent Be- lediye Başkanõ Melih Gökçek, tören için ken- tin birçok noktasõndan ücretsiz otobüs seferleri düzenledi. Buna karşõn tamamen doldurulama- yan salonda partililere seslenen Başbakan Tay- yip Erdoğan, Anka- ra’daki ulaşõm zammõnõ iptal eden yargõ kararõnõ eleştirdi. Ankara Ana- kent Belediyesi’nin ula- şõmdaki zararõnõn aylõk 41 milyon TL olduğunu anlatan Erdoğan, şöyle devam etti: “Bunun al- tından bu belediye kal- kar mı? Kapıya kilidi vurur, ondan sonra gel- sin, Danıştay burayı iş- letsin, yürütsün. Başka bir şey olmaz. Çünkü ben de bu belediye baş- kanlığını yaptım. Bize de bu çileleri çektirdi- ler ama olmaz.” Muhalefetin anayasa reform paketine karşõ çõ- kõşõnõ da eleştiren Baş- bakan Erdoğan, “Re- form paketinin mahi- yeti belli olmadan yar- gı reformuna karşı çı- kıyorlar.” dedi. ‘Ben de Kunta Kinte’ydim’ 112 Acil servis hiz- metlerini yaygõn ve üc- retsiz hale getirdiklerini anlatan Erdoğan, “Ah, ah paran varsa 112 acil var, paran yoksa 112 acil yoktu, ortada bı- rakırlar seni. Beni bı- raktılar çünkü biliyo- rum” diye konuştu. Salondaki bir kişinin SSK’lilere yönelik uy- gulamalardan şikâyet ederek “Kunta Kinte” benzetmesi yapmasõ üzerine Erdoğan, “Yani bu ülkenin gerçekten Kunta Kinteleri var- dı. Ben de SSK’liydim, aynı şekilde ben de se- nin gibi Kunta Kin- te’ydim. Sabahın 5’in- de, 6’sında gideceksin, hastanede kuyruğa gi- receksin, muayene ola- bilirsen öp başına koy” diye konuştu. Yargõnõn ulaşõm zammõ konusunda Melih Gökçek aleyhinde verdiği kararõ “çile çektirmek” olarak değerlendiren Erdoğan, “Bunun altõndan bu belediye kalkar mõ? Kapõya kilidi vurur, ondan sonra gelsin Danõştay burayõ işletsin, yürütsün” dedi. ÇİZMEDEN YUKARI MUSA KART MAHKEMEDEN GÖKÇEK’İ MEMNUN EDEN KARAR Zamlı tarifeye geri dönülüyor ANKARA (Cumhuriyet Büro- su) - Ankara 2. İdare Mahkemesi, Ulaşõm Koordinasyon Merkezi’nin (UKOME) başkent ulaşõmõnda 6 yõl öncesinin fiyatlarõna dönülmesine ilişkin kararõnõn yürütmesini durdur- du. Karardan “mutlu” olan Anakent Belediye Başkanõ Melih Gökçek, UKOME’nin bugün toplu taşõma üc- retlerinde eski tarifeye dönülmesi için karar alacağõnõ söyledi. Başkentlinin ulaşõmda özel halk otobüsü, dolmuş ve EGO otobüsle- rinde 90 kuruşa; indirimli bilette ise 60 kuruşa yaptõğõ yolculuk 4 gün sür- dü. Ankara Minibüsçüler Odasõ Baş- kanõ Hacı Bekir Gani, açtõklarõ da- vanõn sonuçlandõğõnõ söyledi. 6 yõl ön- cesinin taşõma ücretlerinin geçerli olduğu kararõn yürütmesinin durdu- rulduğunu belirten Gani, karardan memnun olduklarõnõ söyledi. CHP’Lİ KART, ERDOĞAN’IN AİLESİ İÇİN ÇAĞRIDA BULUNDU ‘Tüm mal varlığını açıklasın’ ANKARA (Cumhuriyet Büro- su) - CHP Konya Milletvekili Atilla Kart, Başbakan Tayyip Erdoğan’õn yanõtlamasõ istemiyle verdiği soru önergesinde, “Başbakan’ın eşi, ço- cukları ve damatlarının mal varlı- ğı hakkında neden açıklama yap- madığını” sordu. Kart, önergesinde “Başbakan’ın gerek kişisel mal varlığı, gerekse ai- le bireylerinin nüfuz suiistimali yoluyla haksız çıkar sağladıklarına ilişkin ciddi iddia ve bulguların kamuoyu gündemini meşgul etti- ğine” dikkat çekerken “Başbakanlık makamının yıpranmaması ve spe- külasyonların önlenmesi ve ayrıca kamuoyunun doğru bilgilendirilme hakkı adına Başbakan’ın, önce- likle eşinin mal varlığını açıkla- masının bir yasal zorunluluk ol- duğu açıktır.” ifadesini kullandõ. Denizli’de alkol yasağõ tartõşmasõ DENİZLİ (Cumhuriyet) - Denizli Belediye Meclisi toplantõsõnda, AKP’li üyelerin “umuma açık alanlarda alkol alınmasının yasaklanma- sı” önerisi, muhalefin girişimleriyle engellendi. Madde, “kamusal alanlarda alkol alınması ya- saktır” diye değiştirildi. Belediye Başkan Yardõmcõsõ Osman Zolan başkanlõğõndaki meclis toplantõsõnda, ilk gündem maddesi olarak Denizli Belediyesi Emir ve Ya- saklar Yönetmeliği Taslağõ görüşüldü. “Umuma mahsus yerlerde, ibadethanelerin avlularında, terminal, gar ve parklarda yatmak ve alkollü içki içmek yasaktır” düzenlemesi, CHP ve MHP’li muhalefet üyelerinin tepkisine neden ol- du. CHP’li üye Arif Balkanay, maddenin alkole karşõ olma anlamõ taşõdõğõnõ vurgulayarak, “Şehi- rin her alanı umuma açık yerdir” diye konuştu. Tartõşmalarõn ardõndan madde, “kamusal alanda alkol alınması yasaktır” diye değiştirildi.