22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CMYB C M Y B GÜNCEL CÜNEYT ARCAYÜREK Baştarafı 1. Sayfada sayfalarında izlediğiniz kimilerini anımsatmıyor mu: “Edepsizlikte tekleriz / Kimi görsek etekleriz / Hak’tan ümit bekleriz / Ne utanmaz köpekleriz”. Ya Orhan Veli’nin yıllarca önce yazdığı “Pireli Şiir”indeki “Bu düzen böyle mi gidecek?” dizesindeki soruyu günübirlik birbirimize sormuyor muyuz? Fıkralarıyla, hicivleriyle ünlü Neyzen Tevfik’in yıllarca önce yazdığı yobazlıkla ilgili şu dizelerini, son 50 yıldır, özellikle son yıllarda yoğun biçimde sürekli yinelemiyor muyuz: “Hayliden hayli kalınlaştı yobazlık yeniden / Softalık zorla anırtı ile aldı yürüdü / Kara bir dinle taassup pusudan çıktı yine / Yurdu şâhâne cehalet yeni baştan bürüdü.” Bir büyük usta Aziz Nesin. Aramızdan ayrılalı hayli oldu ama, öykü kitaplarıyla olduğu kadar kimi şiirleriyle de yaşıyor. Öyle şiirler ki, sanki Aziz Ağabey alaycı, iğneleyici, eleştirisel dizeleriyle yaşıyor hâlâ… “Eferüm Oğlum Ehmet” başlıklı şiirinde günümüzdeki siyaset ve siyaset dışı ünlülere sesleniyor: “Bir tutup bin atmalı / Gaymağa bal katmalı / Gık dese muhalefet / Anasını satmalı / …Eferüm oğlum Ehmet / Sen bu yolda devam et!” Aynı şiirde acaba iktidara mı sesleniyor: “Her tedbiri almalı / İktidarda kalmalı / Her gün başka bir havadan / Yem borusu çalmalı /… Eferüm oğlum Ehmet / Sen bu yolda devam et!” Ümit Yaşar Oğuzcan… Binlerce şiir, on binlerce dize bıraktı. Onun yazdıkları bugünü düşündürüyor. Örneğin “Sadrazamın Kavuğu” şiiri... Dünü mü bugünü mü anlatıyor, siz karar verin: “Sadrazam efendimizin kavuğu / Halkın derdini dinler her sabah mabeyinde / El pençe durup ağlaşırlar / Fukara Ali’ler / Dert küpü olmuş Veli’ler / Hasan’lar Hüseyin’ler / On binler / Yirmi binler / Yüz binler / Velhasıl mabeyinde her sabah / Halk inler / Kavuk dinler.” Son günlerde muhalefetin eleştirilerinde eksik olmayan Yüce Divan söylemleri; nedendir bilmiyorum, Ümit Yaşar Oğuzcan’ın “Kir ve Sadrazam Hamamda” başlıklı uzun şiirini aklıma düşürdü... Şiiri okuyunca; böyle bir şiirin bugünlerde anımsanmasına gerek olup olmadığına… ve neden anımsadığıma rahatlıkla karar verebileceksiniz. İşte “Kir ve Sadrazam”: “Günlerden bir gün / Hamama gideceği tuttu / Sadrazam hazretlerinin / Bir yanında birinci veziri / Bir yanında ikinci veziri / Bir yanında üçüncü veziri / Sonra efendime söyleyeyim / Peşkircibaşısı / Nalıncıbaşısı / Sabuncubaşısı / Velhasıl tam dört yüz kişilik kafile / Peştamal takıp girdiler hamama / Geçtiler kurnanın başına / Üçer beşer / Sadrazam derseniz / Kuruldu göbek taşına / Yan gelip yattı / Memleketin en ünlü tellakları / Sardılar dört bir yanını / Kimi elini kaptı, kimi bacağını / Bir keseleme, sürtme faslıdır başladı / Tamam on iki saat / On iki ünlü tellak / İncitmeden keselediler / Hazretin mübarek vücudunu / Öylesine kir çıktı ki sormayın / Her biri nah parmağım gibi / Aman efendim bu ne kiri / Demeğe kalmadı / Keselerin altında eriyip gitti / Koskoca sadrazam / Bütün maiyet erkânı yerinden fırladı / - Nittünüz devletliyi / Dediler tellaklara / Tellaklar cevap verdi: / - Biz yıkadık, keseledik / Devletlinin kirden ibaret olduğunu bilemedik / Suç bizde değil / Neyleyelim / Kir bitti / Sadrazam elden gitti.” Dünden bugüne uzanan şiirsel eleştirileri; Mehmet Kemal’in yıllarca önce yazdığı ve bugün medyada siyasette her gün karşılaştığınız kimilerini anlatan “Şecere” başlıklı dizeleriyle kapatalım: “Dedenin adı Satılmış / Babanın adı Satılmış / Seninki Satılmış / Ben senin sülaleni bilirim / Satılmış oğlu Satılmış.” SAYFA 13 ŞUBAT 2010 CUMARTESİCUMHURİYET 8 HABERLERİN DEVAMI TARİHTE BUGÜN MÜMTAZ ARIKAN 13 Şubat Oslo -3 Helsinki K -6 Stockholm K -3 Londra Y 4 AmsterdamK 2 Brüksel K -1 Paris K 1 Bonn K -2 Münih K -1 Berlin K 1 Budapeşte K 3 Madrid Y 8 Viyana K 0 Belgrad K 0 Sofya K 6 Roma Y 11 Atina PB 17 Zürih K 0 Moskova B -10 Aşkabat PB -1 Taşkent PB 1 Bakû B 2 Bişkek B -3 Tiflis K 2 Kahire B 28 Şam B 22 İstanbul Y 12 Edirne Y 12 Kocaeli Y 16 Çanakkale Y 13 İzmir Y 13 Manisa Y 16 Denizli Y 18 Zonguldak Y 16 Sinop Y 17 Samsun Y 18 Trabzon PB 21 Giresun PB 16 Ankara Y 14 Eskişehir Y 14 Konya B 14 Sıvas B 8 Antalya Y 16 Adana B 18 Mersin B 18 Diyarbakır PB 14 Şanlıurfa PB 16 Mardin PB 13 Siirt PB 13 Hakkâri K 5 Van K 6 Kars K 1 Yurt geneli çok bulutlu, Doğu Ka- radeniz’in kıyı ke- simleri dışında kalan tüm yurt yağışlı ge- çecek. Genellikle yağmur ve sağanak, Doğu Anadolu böl- gesi ile Bayburt ve Gümüşhane çevre- lerindekarla karışık yağmur ve kar şek- linde görülecek. Ha- va sıcaklıklarında önemli bir değişiklik olmayacak. DÜN bu sütunda çıkan “Beşinci Kol” yazısını komşu sütundaki A.M.C. Şengör’ün “Her Şehre Üniversite Açmak Üzerine...” başlıklı yazısıyla birlikte okuyup onlara bir de Deniz Kuvvetleri Komutanı ile Genelkurmay Başkanı’nın aynı günkü demeçleri eklenince, herhalde ortaya konan “dörtlü”nün notalarında asker-sivil ilişkisine bütünlükçü bir bakış sezip öyle düşünmek hiç yanlış olmaz. En yüksek rütbeli komutan, “orduya yönelik iddiaların moral bozucu oluşundan” söz ediyor. Bahriyenin başındaki komutan, amirallerden yarısının, Deniz Kuvvetleri’ndeki subaylardan yüzde 38’inin, 23 bin astsubaydan dörtte birinin yüksek lisans diplomalı olduğunu, emrindeki gemilerin “teknolojiyle yüzdüğünü” vurgulamakta. Kuvvet akademilerindeki eğitimin yüksek niteliğini iyi bilen Şengör de siyasal nedenlerle olur olmaz yerlerde ve niteliklerde üniversite açmanın yanlışlığını sürekli eleştiren bir kişi olarak bilinir. Görev duygusuna güvenilen askerinin aynı zamanda iyi eğitildiğini bilen bir toplumda bazı çevrelerin orduyu yıpratıcı tutumlarla oluşturduğu orkestra, senfoniden daha çok, dinlenmesi utanç veren bir kakafoni izlenimi yaratıyor. Neden? Çünkü o âlemdeki “âlimlik”, çok kişiyi şaşırtan derinliği ve kapsamıyla, bilimsel değerden daha çok, iman gücünün sarsılmazlığından esinlenir. Öylesine derin ve kapsamlıdır ki o sarsılmazlık, yüzyıllar öncesinde filanca “Ebu bilmem kim”in falanca “Ebu bilmem kim”e söylediği rivayet edilen bir söz bile kolayca bir dogma ağırlığı kazanabiliyor. İman zırhına bürünerek saygınlık ve dokunulmazlık kazanıp inanç özgürlüğüne giren böyle bir bilgeliğe karşı çıkmak, elbet hem yanlış, hem de gereksiz, hatta yararsız olur. Ama o bilgeliğin de, aydınlanmanın akılcı laik eğitimi hedef tahtası yaparak başlıca uğraş durumuna sokması aynı derecede yanlış ve yararsız değil midir? İmam hatip eğitimi ve özellikle üniversitelere giriş sistemi tartışılırken sık sık gündeme gelen bu çelişkili durumun sağduyulu ve akla yatkın çözümlerle aşılması gerekir. Bu bakımdan, Yüksek Öğretim Kurulu’na egemen olanların laik devletteki hukuk düzenini temsil eden yüksek yargı kurumlarıyla yanlış bir inatlaşmaya girişmesi kadar zararlı ve tehlikeli bir tutum olamaz. Herhalde bu çeşit çıkmazlardan bile ancak Kemalist Cumhuriyetin sağladığı demokrasi ve özgürlük çerçevesinde çıkılabileceği, hatta bunun toplumu son derece hayırlı sosyo-ekonomik çözümlere götüren bir diyalektiğe çevrilebileceği düşünülürse, cumhuriyetçi kalmaya kararlı orduyu ve özerk kalması zorunlu üniversiteyi yıpratmanın da kutsal inançların günahlar listesine girmesi gerekmez mi? AÇI MÜMTAZ SOYSAL Kuartet ve Orkestra mumtazsoysal@gmail.com AKP’Lİ SAĞLAM ‘Seçim yerine atama yapõlsõn’ YUSUF BAŞTUĞ ADANA - AKP Kahramanmaraş Milletvekili ve Milli Eğitim Ko- misyonu Başkanõ Mehmet Sağ- lam, üniversitelerde yapõlan rek- törlük seçimlerinin üniversitelere fitne ve siyaset soktuğunu ileri sürdü. Sağlam, seçim yerine atama yapõlmasõnõ istedi. Türkiye’de okullarda 100 bin civarõnda öğretmen açõğõnõn bu- lunduğunu da bildiren Sağlam, ba- kanlõğõn bunu kabul etmediğini, an- cak okullarda ciddi öğretmen açõ- ğõ bulunduğunu vurguladõ. 2002 yõ- lõnda eğitime 4 milyar dolar ayrõl- dõğõnõ aktaran Sağlam, 2010 yõlõn- da ise 28 milyar dolarõn eğitime ay- rõlmasõna karşõn sorunlarõn sürdü- ğünü ifade etti. ‘Kazanan atansın’ diyemedi YÖK kurulduğunda üniversite rektörlerinin atamayla göreve ge- tirildiğini kaydeden Sağlam, 1992 yõlõnda yapõlan bir değişiklikle rektörler için üniversitelerde seçim yapõlmaya başlandõğõnõ anõmsattõ. Sağlam, şöyle konuştu: “Üni- versitelerde 6 aday seçimle be- lirleniyor. YÖK aldığı oylara bakmaksızın bu adaylardan üç tanesini Cumhurbaşkanı’na su- nuyor. Cumhurbaşkanı aldık- ları oylara bakmadan istediğini 4 yıllığına rektör atayabiliyor. Seçim varsa politika var, ay- rımcılık var. Dünyada iki sistem var. Amerika ve İngiltere gibi ül- kelerde atama yapılıyor. Süresi belli değil. Başarılı olursa devam ediyor, olmazsa görevden alını- yor. Avrupa’da ise üniversite senatoları aday gösteriyor. Ama Avrupa da, öbür sisteme doğru kayıyor. Türkiye’de üniversite- lerdeki seçim sistemi kalkmalı. Atama yapılmalı. Mantıklı olan budur.” ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Yargõtay 9. Ceza Dairesi, yasadõşõ Anadolu Federe İslam Devleti/İslami Cemaat ve Cemiyetler Birliği (AFİD/İCCB) yöneticisi Metin Kaplan’a, ana- yasal düzeni silah zoruyla değiştirmeye teşebbüs etmek suçundan verilen müebbet hapis cezasõnõ bozdu. Karar uyarõnca Kaplan 10 yõldan 15 yõla kadar hapis istemiyle yeniden yargõlanacak. İstanbul 14. Ağõr Ceza Mahkemesi, “Türkiye Cumhuriyeti’nin Anayasası’nın öngördüğü laik Cumhuriyet düzeni yerine şeriat esasına dayalı bir düzen getirmek amacıyla silahlı ey- lemlere teşebbüs eden AFİD/İCCB adlı yasa- dışı silahlı terör örgütünün lideri ve yönetici- si olduğu hususunda kesin kanaate” vardõğõ Kaplan’a “Anayasal düzeni silah zoruyla de- ğiştirmeye teşebbüs” suçundan ağõrlaştõrõlmõş müebbet hapis cezasõ vermişti. METİN KAPLAN DAVASINA BOZMA Müebbet yerine 10 yõl hapis ANKARA (Cumhuriyet Büro- su) - Eğitim sendikalarõ ve sivil top- lum örgütleri YÖK’ün hukuka ay- kõrõ olduğunu çok iyi bilmesine karşõn katsayõ konusunda inat etmesi nedeniyle kaos yaşandõğõ görüşün- de birleşiyor. Eğitim-İş Genel Başkanõ Yüksel Adıbelli, Danõştay’õn 21 Temmuz 2009 tarihli katsayõ uygulamasõnõ yü- rütmesini durdurmasõnõn ardõndan “hukuku dolanacağını” açõklayan YÖK’ü her fõrsatta uyardõklarõnõ ve istismar inadõnõn büyük bir kaosa ne- den olacağõnõ ifade ettiklerini anõm- sattõ. Cumhurbaşkanlõğõ seçimiyle birlikte yeniden şekillendirilerek si- yasi iktidara bağõmlõ bir kurum ha- line getirilen YÖK’ün Danõştay ka- rarlarõnõ yok sayarak, yüz binlerce öğrenciyi ve ailesini büyük bir kao- sa sürükleyecek yeni katsayõ dü- zenlemesini yürürlüğe soktuğunu belirten Adõbelli, şunlarõ söyledi: “Yapılmak istenilen milyonlarca öğrenci ve ailesinin umutlarını si- yasi rant pazarına sürerek, ayak- ta durma güçlüğü yaşayan iktida- ra koltuk değneği yaratmaktır.” ‘YÖK kaldırılmalı’ Eğitim Sen Genel Başkanõ Zü- beyde Kılıç attõğõ her adõmda yeni sorunlar üreten YÖK’ün derhal kal- dõrõlmasõ gerektiğini belirtti. TÜ- MÖD Genel Başkanõ Prof. Dr. Al- paslan Işıklı ise sorunun temelinde imam hatip liselerine Türkiye’nin gereksinimlerinin kat kat üstünde öğ- renci alõnmasõ yanlõşlõğõnõn bulun- duğunu anlattõ. Işõklõ, “Bu uygula- manın sonucundadır ki şırıngayı iç çamaşırın üstünden yapan ve- ya karşı cinsten hastaları muaye- ne etmeyi reddeden hekimler tü- retilmiştir” diye konuştu. Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD) Genel Sekreteri İzzet Polat Ararat da yaptõğõ açõklamada “Hu- kuk devletini savunan siyasi par- tileri bu zorbalığa son vermeye ça- ğırıyoruz” görüşünü dile getirdi. İZMİR (Cumhuriyet Ege Bü- rosu) - ÖSYM Başkanõ Prof. Dr. Ünal Yarımağan, Danõştay’õn YÖK’ün katsayõ farkõnõ ortadan kaldõran kararõnõ iptal etmesine yo- rum getirmek istemediğini belirtir- ken öğrencilerin karar yokmuş gi- bi sõnava hazõrlanmasõnõ istedi. Yaşar Üniversitesi’nin konuğu olarak İzmir’de bulunan Yarõmağan, “Kararlar ÖSYM tarafından alınmamaktadır. Alan ve alan dışı arasında büyük fark var. Bu fark kapatılamayacak derecede. Değişiklik yapılması gerekir. Bu durum benim yetkim dışındadır. Danıştay yasalar çerçevesinde karar veriyor” dedi. ‘Adaylar tedirgin olmasın’ Durumdan adaylarõn etkilenme- mesinin mümkün olmadõğõnõ kay- deden Yarõmağan, “Adayların te- dirgin olmaması gerekir. Katsa- yılar belli ölçüde etkili oluyor. Şu anda belirsizlik var. Katsayılar YÖK’ün kararıyla eşitlendi. Şim- di yeni bir düzenleme yapılacak. YÖK’ün itirazı kabul edilirse son karar geçerli olur, kabul edil- mezse yeni kararlar alınır. Aday- lar kendilerini bu kararlardan sı- yırsınlar. Burada benim kişisel görüşüm önemli değil. 0.3 ve 0.8 katsayıları aralarında çok fark vardı. Bu 40 puanlık bir farka ne- den oluyordu. Belirli alanlardan mezun olanlar diğer alanlara gi- demiyor. Herkes meslek lisesini konuşuyor ama alan dışından olanlar için de durum geçerlidir. Örneğin fen bölümü mezunu hu- kuk bölümüne gidemiyordu. Bu farkın kaldırılması gerekir. Kat- sayı küçük bir kitlenin sorunu- dur” diye konuştu. Başvurular 2 gün uzatıldı Danõştay’õn gerekçeli kararõnõ okumadõğõnõ da bildiren Yarõma- ğan, okusa da yorum yapamaya- cağõnõ söyledi. YGS başvurularõnõn 2 gün uza- tõldõğõnõ anõmsatan Yarõmağan, baş- vuru sayõsõnõn dün itibarõyla 1 milyon 500 bin olacağõnõ tahmin et- tiklerini kaydetti. Yarõmağan, son birkaç yõlda fakültelerde kontenjan artõşõ yaşandõğõnõ da belirterek “Bu- nun bir üst sınırı var. Derslik, la- boratuvar sınırı ve öğretim üye- sinin yeterliliği. Mevcut üst sını- ra yaklaşıldı. Kontenjan artışı yeni programların açılmasıyla olabilir. Bunun için öğretim üye- sinin yeterli olması gerekir” dedi. Eğitim sendikalarõ ve sivil toplum örgütleri YÖK’ün katsayõ inadõna tepkili ‘YÖK’ün inadõ kaos yarattõ’ ÖSYM Başkanõ Prof. Dr. Ünal Yarõmağan öğrencilerin Danõştay kararõ yokmuş gibi sõnava hazõrlanmasõnõ istedi Başkan yorumdan kaçındı Soru kitapçõğõnda skandal 4. SINIF TEST KİTABI KONYA (Cumhuriyet) - Konya’da ilköğretim 4. sõnõflar için hazõrlanan test kitapçõğõnda Türkiye’nin Doğu ve Güneydo- ğu Anadolu Bölgeleri “Kürdis- tan” olarak gösterildi. Konya Milli Eğitim Müdürü Halil Şahin ise çõkan haber üzerine inceleme başlattõklarõnõ söyledi. Yerel yayõn yapan Konya Posta Gazetesi’nin dünkü sayõsõndaki haberde, ilköğretim 4. sõnõf “tema- test” isimli soru kitapçõğõnda harita skandalõna yer verildi. Haberde, ki- tapçõkta yer alan, “Şehirlerin, böl- gelerin, ülkelerin sınırlarını gös- teren haritalara ne ad verilir?” sorusunda kullanan haritada Doğu ve Güneydoğu Bölgesi’ni “Kür- distan” olarak gösterildi. Bu hata üzerine kitabõn yayõncõ firmasõ TÜBİGEM Yayõn Grubu yetkili- lerinden Ahmet Aydın özür dile- di. Açõklamasõnda, “Kitapçık ha- zırlandıktan sonra, internetten indirilen haritayı grafikerimiz eklemiştir. Tamamen grafiker- den kaynaklanan bir hata ol- muştur. Bu hatayı yapan arka- daşımız da emekli bir öğretmen ve böyle bir şeyin olmasını iste- mezdi. Kendisi bizzat gaziler- den, şehit yakınlarından ve her- kesten özür diliyor” dedi. Başbakan Tayyip Erdoğan’ın cu- ma namazını kıldığı Eyüp Cami- si’nde olay çıktı. Camiye alınma- yan ve hacı olduğu öğrenilen yaş- lı bir adam sinirlenerek bariyerleri itti, polise de yumruk atmaya ça- lıştı. Yaşlı adam, “Lanet olsun, Al- lah kahretsin sizi. İçeri girip namaz kılacaktım. Sen kimsin! Padişah mısın?” diye bağırdı. Yaşlı adam daha sonra içeriye alındı. Öte yandan, konvoydaki araçlardan biri, bir polis memurunun ayağı- nı ezdi. Erdoğan, daha sonra ay- nı camide Ayten Karal adlı yurt- taşın cenaze namazına katıldı. Erdoğan’a tepki: Padişah mısın? GÖREVE DEVAM EDECEK ‘Beyaz eşyacı’ valiye 7 ay hapis cezası ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - Giresun Valisi Mustafa Yaman, Tunceli Valiliği döne- minde seçim öncesinde valilik imkânlarõnõ bir siyasi partinin (AKP) seçim propagandasõna yardõm etmek için kullandõğõ ge- rekçesiyle açõlan davada 7 ay 15 gün hapis cezasõna mahkûm ol- du. Yaman, kamu görevinden de men cezasõ aldõ, ancak hakkõnda- ki ceza ertelendi. Dönemin Tunceli Valisi Ya- man’õn, 29 Mart yerel seçimi ön- cesinde “her eve beyaz eşya” kampanyasõ başlatmasõ tartõşma yaratmõştõ. Yüksek Seçim Kuru- lu da bunu seçmen oyunu etkile- meye yönelik bir faaliyet olarak değerlendirerek, Yaman hakkõn- da soruşturma yapõlmasõ için İç- işleri Bakanlõğõ’na şikâyet etmiş- ti. Bakanlõk 2 mülkiye başmü- fettişi görevlendirmişti. Yargõtay Cumhuriyet Başsavcõlõğõ, Vali Yaman’õn ilgili kanuna muhale- fetten, 6 aydan 1 yõla kadar ha- pisle cezalandõrõlmasõnõ istemiş- ti. Yaman, “Memur ve hizmet- lileriyle her türlü araç, gereç ve imkânlarını siyasi bir parti- nin veya adayın emrinde veya herhangi bir siyasi faaliyette çalıştırmaları, kullanmaları veya kullandırılmaları yasak- tır” hükmünü ihlal etmekle suç- lanõyordu. Başsavcõlõk, hazõrladõ- ğõ iddianameyi, Yargõtay 8. Ceza Dairesi’ne göndermişti. Yargõtay 8. Ceza Dairesi dün kararõnõ açõkladõ. Daire, “Yardımların bir siyasi partinin (AKP) lehi- ne kullanıldığı” gerekçesiyle Yaman’õ, 7 ay 15 gün hapis ce- zasõna çarptõrdõ. Yaman’a “ka- mu görevi üstlenmesinden men ve seçme ve seçilme hakkından men” cezasõ da verildi. Ancak Yaman’õn cezasõ ertelendi. Karar, Yaman’õn görevini sür- dürmesine engel oluşturmuyor. ÖSYM Başkanı Ünal Yarımağan.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle