Katalog

CMYB C M Y B 13 ŞUBAT 2010 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER 7 Genelkurmay Başkanõ Başbuğ, ‘Sabrõmõz taşarsa elimizdekileri açõklarõz’ uyarõsõnda bulundu ‘Arkasõndakileri biliyoruz’ Haber Merkezi - Genelkurmay Başkanõ Orgeneral İlker Başbuğ, Türk Silahlõ Kuvvetleri’nin sabrõ- nõn bir sõnõrõ olduğunu belirterek, “Sabrımız taşarsa elimizdekileri açıklarız” uyarõsõnda bulundu. Başbuğ, “Biz her şeyimizi hu- kuk devleti sınırları içinde ya- parız. Sabrımızın taşmasından kastım şudur: Biz bütün bu olay- ların ve yapılanların arka planı- nı biliyoruz. Birileri gerekeni yapar diye susuyoruz. Çünkü devlet adamıyım. Devlet adamı gibi davranmam lazım. Devlete ve hukuka saygımız var ama bu- nun da bir sınırı var. Sınır aşılırsa bildiklerimizi halkla paylaşmaya başlayacağız” dedi. HaberTürk; amirallere yönelik suikast iddianamesini gündeme getirerek, “Böyle rezillik olur mu? Yeter yahu! Sabrımız taştı” sözleriyle iddialara sert tepki gös- teren Genelkurmay Başkanõ Or- general Başbuğ’un açõklamalarõnõ yayõmlamayõ dün de sürdürdü. Başbuğ özetle şunlarõ söyledi: ARKA PLANINI BİLİYORUZ Biz bütün bu olaylarõn, bize karşõ yapõlanlarõn arka planõnõ biliyoruz. Biliyor ve susuyoruz. Birileri ge- rekeni yapar diye susuyoruz ve bekliyoruz. Ben devlet adamõyõm. Devlet adamõ gibi davranmam la- zõm. Devlete ve hukuka saygõmõz var ama bunun da bir sõnõrõ var? Sabrõmõz taşarsa bildiklerimizi halk- la paylaşmaya başlayacağõz. Bi- zim de elimizde pek çok bilgi var. Bunlarõ açõklamak zorunda kalaca- ğõz. Biz de hukuk yoluna gideceğiz. Hakkõmõzõ arayacağõz. HER ŞEYİ PAYLAŞIYORUM Ben her şeyi hem Cumhurbaşkanõ, hem de Başbakan’la paylaşõyorum. Yetkili makamlar şikâyet makamõ değildir. Ben sorunlarõ paylaşõyo- rum. Şunu söyleyebilirim. Devlet bu konuda aynõ fikri paylaşõyor. Biz- de de belge var, bilgi var. Hepsini derledik, derliyoruz. Biz lafla yapamayõz başkalarõ gi- bi. Biz somut verileri koyarak yaparõz bir şey yapacağõmõz, bir şey açõklayacağõmõz zaman. Gerek olursa açõklanõr. O zaman bunu ya- panlar düşünürler. BUNLAR DEĞİŞEBİLİR Mİ? Değişim ne demek? Atatürk sev- gisi, ulus devlet, üniter devlet, cumhuriyetin temel ilkeleri. Bun- lar değişebilir mi? Bu anlamda Türk Silahlõ Kuvvetleri değiş- mez. Değişemez. AKP’Lİ AHMET İYİMAYA ‘Devlet sırrı komisyonla paylaşılsın’ AYŞE SAYIN ANKARA - TBMM Adalet Komisyonu Başkanõ Ahmet İyimaya, Meclis Araştõr- ma ve Soruşturma komisyonlarõnõn daha “iş- levsel” hale getirilmesi için “devlet sırrı” kavramõnõn yeniden değerlendirilmesi ge- rektiğini belirterek, “Belirli bir gizlilik içe- risinde parlamento komisyonlarıyla bu sırların paylaştırılması gerekir” dedi. TBMM’deki Meclis Araştõrma Komis- yonlarõ’na “gizli” ve “devlet sırrı” niteli- ğindeki belgelerin verilmesi zorunluluğu bu- lunmadõğõ için bu komisyonlarõn işlevsel- liği de tartõşma konusu oldu. Faili meçhul cinayetlere kurban giden aydõn ve yazarla- rõn ailelerinin başlattõğõ Meclis’te bir Araş- tõrma Komsiyonu kurulmasõnõn pratikte somut sonuç doğurmasõnõn, özellikle ko- misyonun yetkilerinin sõnõrlõ olmasõ nede- niyle zor olduğuna dikkat çekiliyor. AKP’li TBMM Adalet Komisyonu Başkanõ İyi- maya, Cumhuriyet’e yaptõğõ değerlendir- mede, modern parlamentolarda araştõrma ve soruşturma komisyonlarõna devletin ilgili bi- rimlerinin “sır” diyerek bilgi gönderme- mesinin düşünülemeyeceğini söyledi. TBMM içtüzüğünde ve “sırlar huku- ku”nda, Meclis araştõrma ve soruşturma ko- misyonlarõna devlet sõrrõ ya da gizliliği olan belgelerin getirilmesini sağlayacak açõk bir kural olmadõğõnõ belirten İyimaya, şun- larõ söyledi: “Bu büyük bir noksanlıktır. Hrant Dink cinayetinde veya benzer fai- li meçhul olaylarla ilgili kurulan araş- tırma komisyonlarında sırların isten- mesi halinde ilgili birimlerden bir açık kural olmadığı için sırların gönderile- memesi gerçekten bir paradokstur. Be- lirli bir gizlilik içerisinde parlamento ko- misyonlarıyla bu sırların paylaşılması hem parlamentonun araştırma soruş- turma işlerine katkı sağlayacak hem de devletin hukuki ve demokratik dönüşü- mü tamamlanmış olacaktır, buradaki ek- siklik tamamlanmış olacaktır.” İyimaya, bu konuda Meclis içtüzüğünde değil, ilgili yasalarda değişiklik yapõlmasõnõn daha doğru olacağõnõ ifade etti. İyimaya, dü- zenlemenin devlet sõrlarõ ile ilgili yasa, bil- gi edinme yasasõ ya da Ceza Muhakemesi Yasasõ’na konulabileceğini ifade etti. Ay- nõ şekilde ticari sõrlar kavramõnõn da yeni- den gözden geçirilmesi gerektiğini belirtti. 2. ERGENEKON DAVASI Balbay’dan gazetecilik dersi HATİCE TUNCER İkinci Ergenekon davasõnda tutuklu yar- gõlanan gazetemiz Ankara Temsilcisi ve yazarõ Mustafa Balbay, “Biz burada kur- banlar olarak dışarıda asıl kahramanla- rın nasıl çarpıştığını görmekteyiz” diye ko- nuştu. Taraf gazetesine 4 bavul belge gön- derildiğini, doğruluklarõ tartõşõlsa da bunun bir gazetecilik olduğunu söyleyen Balbay, “Başka hiçbir ülkede yaşamayı düşün- meyen, bu ülkede yaşayan bir gazeteci ola- rak olup biten her şeyi okurlarımla pay- laşmayı sorumluluk biliyorum” dedi. İstanbul 13. Ağõr Ceza Mahkemesi’nin Silivri’de gördüğü davanõn 39. duruşmasõn- da heyet başkanlõğõnõ Hasan Hüseyin Öze- se üstlendi. Duruşmanõn talepler bölümünde söz olan Balbay, gazetecilik görevi gereği ta- nõklõklarõnõ okurlarõyla paylaştõğõna dikkat çe- kerek, “Balbay ne yapmış? Bildiklerini, duyduklarını kamuoyuna duyurmuş. İd- dianamede aleyhime sunulan belgelerin hiç- bir hukuki değerinin olmadığını anlattık. Gazeteciliğimin gereğini yaptım” dedi. Notlarda darbe yok Balbay, Devlet Bakanõ ve Başbakan Yar- dõmcõsõ Bülent Arınç ile o dönemin Baş- bakan Müsteşarõ Ömer Dinçer’in “Darbe planlarını biliyorduk” şeklinde açõklama- lar yaptõğõna dikkat çekti. Kendisine ait ol- duğu iddia edilen notlara değinen Balbay “O notlarda bir cümle bile darbeden söz edilmiyor. İnsanların ne dediğine, gö- rüşlerine ilişkin notlar” diye açõklamada bu- lundu. Balbay, Cumhuriyet gazetesinde 23 Mayõs 2003’te yayõmlanan ve suçlanmasõna neden olan “Genç Subaylar Tedirgin” haberine ilişkin olarak birçok meslektaşõnõn “Eski MİT Müsteşarı Şenkal Atasagun, Balbay’a ‘Haber kaynağõn 1. Ordu ise on- lar planlarõnõ çoktan yaptõ’ demiş” gibi ifa- deler kullandõklarõna dikkat çekti. Balbay şöy- le devam etti: “Şenkal yine şen kalsın ama o dönemin planlarını iyi bilen kişilere gerekli açıklamaları yapmadıkları için suç- lanıyor. Atasagun’a tanıklık için izin ve- rilmiyor. O zaman bizim sorumluluğumuz ne? Herkes töhmet altında kalıyor.” Balbay, iddianamede kendisinde 450 adet gizli belge bulundurmakla suçlandõğõnõ, bun- lardan 50’sinin Genelkurmay Başkanlõ- ğõ’ndan “Gizli Belge” olduğuna ilişkin ya- zõ geldiğine dikkat çekerek sözlerini şöyle sür- dürdü: “Hepsini kitaplarıma koymuşum. Belki toplam bin sayfadır. Taraf gazetesine belgeler bavul ile geldi. Belgelerin gönde- rildiği Mehmet Baransu’nun bilgisine baş- vuruldu. Ben de daha önce ‘Bu davada o dö- nemin tanõğõ olabilirim’ demiştim.” El çantasını doldurmaz Taraf Gazetesi Genel Yayõn Yönetmeni Ahmet Altan’õn 8 Şubat 2010 tarihinde Bal- yoz planlarõ ile ilgili askeri savcõlõğa ifade ver- diğini anõmsatan Balbay “Ahmet Altan 9 Şubat’ta ‘Selimiye’de’ başlıklı bir yazı yaz- dı. Altan ‘Bu belgeleri herkesle paylaşabi- liriz’ diyor. Bendeki belgeler değil bavul, bir el çantasını doldurmaz” diye konuştu. Balbay, “Taraf gazetesine 4 bavul bel- ge geliyor. Genelkurmay Başkanı, Fatih Al- taylõ’ya ‘Bizde bilgiler var’ diyor. Gazete- ciliğin olağan akışı budur” diye açõkla- malarda bulundu. Deniz Kuvvetleri Komu- tanõ Oramiral Eşref Uğur Yiğit’in intihar eden kõdemli kurmay Albay Berk Erden’in cenaze töreninde gazetecilere yaptõğõ ko- nuşmayõ anõmsatan Balbay şöyle devam etti: “Haberi koğuşta müstehzi bir gü- lümseme ile izledim. Deniz Kuvvetleri Ko- mutanı bir albayın onur intiharından sonra görüşlerini açıkladı. Meslektaşım ‘Deniz Kuvvetleri Komutanlõğõ’nda genç su- baylar rahatsõz mõ’ diye sordu. Takdirini- ze sunuyorum. Gazeteci merak eder...” Balbay, tahliyesini talep etti. Balbay’õn avu- katõ Aydın Metin de “Balbay’ın tutuklu- luğunun devamına verilen ara kararlarda bu kanaate nasıl ulaşıldığını anlamak mümkün değil” dedi. “Delillerin tama- men toplanmamış olması” gibi bir gerek- çenin de doğru olmadõğõnõ belirten Metin “Ne buldularsa iddianameye koymuşlar” dedi. Tutuklu sanõk avukat Levent Göktaş ise “Delil niteliği kalmayan bir DVD nedeniyle tutuklu yargılanıyorum. Ömrümde hiç görmediğim İlhan Selçuk ile irtibatlandı- rılıyorum. İlhan Selçuk’u keşke tanısaydım. Kendisinin çok saygıdeğer bir insan oldu- ğunu düşünüyorum. Selçuk’un da arasın- da olduğu 5 sanık ile irtibatlı olduğum id- dia ediliyor. Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı’ndan gelen telefon kayıtların- da kimseyle irtibatım çıkmadı” dedi. 287 hâkim ve savcõnõn yeri değişti. Ergenekon savcõlarõnõn durumu daha sonra belli olacak Adli yargıda kısmi atama Komandolardan gövde gösterisi İstanbul Haber Servisi - Erge- nekon soruşturmasõ kapsamõnda İstek Vakfõ’na ait arazide yapõlan kazõlda ele geçerilen mühimmatla gündeme gelen Poyrazköy, dün SAT komandolarõnõn gövde göste- risine sahne oldu. Beykoz Poyrazköy’deki SAT Grup Komutanlõğõ’nda dün bir tat- bikat gerçekleştirildi. Gazetecile- rin çağrõlmadõğõ, protokol gösteri- sinin yapõlmadõğõ tatbikatta, üsten havalanan askeri helikopterler İs- tanbul Boğazõ üzerinde uçuş yaptõ. SAT komandolarõ, askeri helikop- terden sarkõtõlan iplere tutunarak yol alõrken, bazõ komandolar da botlarla deniz üzerinde hõzla sey- rederek çeşitli gösteriler yaptõ. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Hâkim- ler ve Savcõlar Yüksek Kurulu (HSYK) 287 hâ- kim ve savcõnõn görev yerini değiştirdi. Adalet Bakanlõğõ’nca hazõrlanan ve yaklaşõk 3 hafta önce de HSYK’ye sunulan Adli Yargõ Hâ- kim ve Cumhuriyet Savcõlarõ Hakkõndaki Ka- rarname Taslağõ üzerindeki çalõşmalar tamam- landõ. Konuyla ilgili kararname HSYK’nin in- ternet sitesinde yayõmlandõ. Kararname ile adli yargõdaki 287 hâkim ve savcõnõn görev yeri de- ğişti. Bu değişikliklerin büyük bölümü “bu- lunduğu bölgede görev süresini tamamla- ma”, “mazeret” ve “istek” nedeniyle gerçek- leştirildi. Kararnamede kamuoyunun gündemi- ne sõkça gelen ve birçok önemli kararõn alõndõ- ğõ Sincan Adliyesi’ne biri hâkim üçü de savcõ ol- mak üzere 4 yeni atama yapõldõ. Yargõtay’a ise 19 savcõ ile 31 de tetkik hâkim görevlendirildi. Sadece aciliyeti bulunan hâkim ve savcõla- rõn atamasõ yapõlan kararnamede, unvanlõ hâ- kim ve savcõlarõn bölümü ise ayrõldõ. Yargõtay üyeliğine seçilen Ankara Cumhuriyet Baş- savcõsõ Hüseyin Boyrazoğlu’nun yerine ata- ma yapõlmazken “Ergenekon” davasõna bakan hâkim ve savcõlarõn durumu önümüzdeki gün- lerde yapõlacak toplantõlarda netleşecek. ‘Tanık’ savcı Malazgirt’e Öte yandan kararnamede savcõlar arasõnda dikkati çeken isim Malazgirt’e atanan İliç Cumhuriyet savcõsõ Bayram Bozkurt oldu. Savcõ Bozkurt’un Erzincan’daki Ergenekon so- ruşturmasõ kapsamõnda “tanık” olduğu ortaya çõkmõştõ. Hakkõnda 11 ayrõ “yolsuzluk suçla- ması” da bulunan savcõ Bozkurt’un suçlama- larla ilgili Adalet Bakanlõğõ müfettişlerine ver- diği savunmasõnda, hakkõndaki her iddiayõ “Ergenekon”a bağladõğõ anlaşõldõ. Radikal’in haberine göre, Bozkurt, savunmasõnda hakkõnda soruşturma yürüten Erzincan Cumhuriyet Baş- savcõsõ İlhan Cihaner’i “Ergenekoncu” ol- makla, kendisini şikâyet eden köylüyü “Er- genekon adına tarihi eser kaçırmak”la, rüş- vet iddiasõna tanõklõk yapan eski İl Jandarma Komutanõ Recep Gençoğlu”nu “PKK saldı- rılarına göz yummak”la, eski İl Jandarma İs- tihbarat Kõsõm Komutanõ Şenol Bozkurt’u “Er- genekon adına uyuşturucu ve silah kaçır- mak”la suçluyor. Savcõya göre 86 lira borçlu olduğu çaycõ “Ergenekoncu”, borcunu ge- ciktirdiği kuyumcu ise JİTEM’e çalõşõyor. Savcõ Bozkurt’un ayrõca “Ergenekon araba- ma iki kene koyarak bana suikast yapmaya çalıştı” şeklinde ilginç iddialarõ da var. İstanbul Haber Servisi - Eylem hazõr- lõğõnda olduğu iddia edilen Devrimci Ka- rargâh örgütüne yönelik düzenlenen ikin- ci iddianamede, 8’i tutuklu 18 sanõk hak- kõnda 7.5 ile 47.5 yõl arasõnda değişen ha- pis cezalarõ istendi. İstanbul Cumhuriyet Savcõsõ Kadir Al- tınışık tarafõndan hazõrlanan 59 sayfalõk id- dianamede, ‘Devrimci Karargâh terör ör- gütü’nün faaliyetlerinin deşifre edilmesi amacõyla yapõlan istihbari çalõşmalar neti- cesinde sanõklardan Ulaş Erdoğan, Cenk Büyükkahraman ve Zafer Kaygın’õn, İs- tanbul Pendik’teki bir evi hücre evi olarak kullandõklarõ ve eylem hazõrlõğõ içinde ol- duklarõnõn anlaşõldõğõ belirtildi. Sanõk Er- doğan’dan ele geçirilen hafõza kartõnda, “halk savunma güçlerinin, zengin ke- simlerde araç yakma eylemlerine yö- nelmeleri, İstanbul ve İzmir’de sahil- lerdeki yatların yakılması, Zaman ga- zetesine yönelik depo ve araçlara yöne- lik eylem yapılması” gibi örgüt planlarõ- nõn yer aldõğõ ifade edildi. Erdoğan’õn, ya- sadõşõ MLKP örgütünden bağlarõnõ kopar- dõğõnõn, Çeçenistan’da Kafkasya Konfe- derasyonu Ordusu’na katõldõğõnõn, İstan- bul’da da ÖDP’nin içerisinde bulunan ‘Doktorcular’ grubu ile beraber olduğunun anlatõldõğõ ileri sürüldü. Sanõk Erdoğan’õn, yurtdõşõnda bulunan ve örgütle irtibatõ sağladõğõ ileri sürülen Ser- dar Kaya’ya, “istedikleri takdirde uzun namlulu silahla, uzak mesafeden eski DP Genel Başkanı Mehmet Ağar’ı vurabile- ceğini’ söylediği kaydedilen iddianamede, eylemin kabul edilmediği ileri sürüldü. İd- dianamede, daha önceki soruşturma kap- samõnda ifade veren ‘Son Tezgâh’ kod ad- lõ gizli tanõğõn anlatõmlarõna da yer veril- di. Tanõğõn, PKK, DHKP-C ve Hizbullah gibi yasadõşõ birçok örgütün ‘Ergenekon’ terör örgütüyle ortak hareket ettiğini söy- lediği belirtildi. İstanbul 9. Ağõr Ceza Mah- kemesi’nce kabul edilen iddianame, Bos- tancõ’daki çatõşmaya ilişkin açõlan dava ile birleştirilmedi. Davanõn ilk oturumu 3 Haziran 2010’da yapõlacak. KONYA (Cumhuriyet) - Konya’nın Beyşehir ilçesin- deki Beyşehir Gölü’nde si- lah ve mühimmat bulundu- ğu ihbarı üzerine önceki gün başlatılan kazı çalışma- larına dün devam edildi. Beyşehir ilçe merkezine 18 kilometre uzaklıktaki göl kı- yısındaki Dilayla mevkisi İz- ciler Tesisleri yakınlarında- ki çamlık alanda üç ayrı yerde toprağa silah ve mü- himmat gömülü olduğu ih- barı üzerine cumhuriyet başsavcılığı harekete geç- mişti. Beyşehir Cumhuriyet Başsavcısı İlyas Yavuz’un gözetiminde önceki gün Di- layla mevkisinde birbirine yakın iki ayrı alanda kazı yapılmış, havanın kararması nedeniyle çalışmalara ara verilmişti. Kazılara dün ye- niden başlandı. Yapılan ça- lışmada birşey bulunmadı. KOMUTANLAR YALOVA’DA KOCAELİ (AA) - Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ, dün Yalova’nın Altınova ilçesinde bulunan Karamürselbey Eğitim Merkezi Komu- tanlığı’nı ziyaret etti. Önceki gün Gölcük’teki Do- nanma Komutanlığı karargâhına giden Başbuğ, ge- ceyi burada geçirdi. Başbuğ, dün sabah Deniz Kuv- vetleri Komutanı Oramiral Eşref Uğur Yiğit ’le birlikte ka- rayoluyla Yalova’nın Altınova ilçesinde bulunan Kara- mürselbey Eğitim Merkezi Komutanlığı’na gitti. İnternete düşen iftira kampanyasõ nedeniyle intihar eden Albay Berk Erden’in cenaze töreninde subayla- rõna sahip çõkan Deniz Kuvvetleri Ko- mutanõ Oramiral Eşref Uğur Yiğit Hürriyet gazetesine Poyrazköy iddiana- mesi ve Kafes Planõ iddialarõ ile il- gili açõklamalarda bulundu. Yiğit özetle şunlarõ söyledi: “Cani mi- yiz, cani mi yetiştiriyoruz? Ami- rallerimizin yarısı, kuvvetin yüzde 38’i, 13 bin astsubayın dörtte biri yüksek lisans dip- lomalı. Gemi ihraç ediyorduk, etmeye- lim mi isteniyor, neden hedef seçildik? Subaylarımızın silahlı terör örgütü kur- duğu söyleniyor. Ama öte yandan Ha- bur’dan teröristler ellerini kollarını sallayarak giriyor, hiçbir şey yapılmıyor. Bu bizi ve milletimizi rahatsız ediyor. Milletimize şikâyet ediyoruz. Poyraz- köy’de suçlanan personelim o birliğin komutanı yani yöneticisi. Cephaneliğin anahtarı ceplerinde. Silaha, cephaneye ihtiyaçları olsa, açar alırlar. Neden ace- mice dere yatağına gömsünler ki?” Kazılarda bir şey bulunmadı Yiğit: Milletimize şikâyet ediyoruz ‘SUBAYLARIMIZ SUÇLANIRKEN TERÖRİSTLERE HİÇBİR ŞEY YAPILMIYOR’ 8’İ TUTUKLU 18 SANIK Devrimci Karargâh’ta ikinci iddianame TSK ÜZERİNDEN SİYASET YAPMAYIN Bizim siyasete da- hil veya müdahil olma gibi bir durumumuz yok. Olmayõz. Bizim de- diğimiz şudur: “TSK siyasetin içinde olmasõn ama kimse de TSK üze- rinden siyaset yapmasõn.” Türk Silahlõ Kuvvetleri üzerinden siyaset yapõlõrsa, bize rağmen sanki TSK siyasetin içindeymiş gibi algõlanõr. POYRAZKÖY’DE TATBİKAT ERZİNCAN SORUŞTURMASI Bir astsubay tutuklandõ Haber Merkezi - Erzincan’da “Ergenekon” soruşturmasõ kapsa- mõnda gözaltõna alõndõktan sonra, Erzurum Özel Yetkili Cumhuriyet Savcõlõğõ’nca ifadeleri alõnan astsu- baylar M.Y. ve A.S, tutuklanma talebiyle mahkemeye sevk edildi. Erzurum 2. Ağõr Ceza Mahkemesi M.Y. hakkõnda tutuklama kararõ alõrken A.S. de tutuksuz yargõlan- mak üzere serbest bõrakõldõ.