Katalog

SAYFA CUM HURİ YET 4  KASIM   2 0 1 0 PERŞEM BE 4 HABERLER Erdoğan, Öcalan'la müzakere iddialanna açıklık getirdi: Bu geçmişten bu yana hep yapılmıştır, bugün de yapılır DUNYADA BUGUN ALİ   Sİ RMEN PKK: Sayım Suyum Yok Ucuz  atlatıldığı  söylenebilecek  olan Taksim'deki  bombalı eylem,  PKK'nin eylemsizlik  kararını  2011 seçimleri ertesine kadar  uzattığını  açıkladığı  bir döneme rastladı. PKK'nin  yetkilileri ile yandaşları  da  eylemin örgütün  işi olduğunu  kesinlikle  yalanladı. BDP'nin  tavrı  da değişik değildi. Herkes eylemin  neden  PKK  ile bağlantılanamayacağı  konusunda gerekçeler üretiyordu. Ama  Van  doğumlu 24 yaşındaki  Vedat Acar,  daha 2004 yılında  örgüte girmiş olan  bir PKK  militanıydı ve resmi makamlar  da olay meydana gelir gelmez  PKK'nin  imzasını taşıdığını  eldeki  bulgulardan  anlamışlardı. Eylemin  örgüt tarafından  eğitilmiş bir militan tarafından, örgütün alışılmış yöntemleriyle yapılmış  oimasına  karşın  PKK  eylemi üstlenmiyor,  kanıtlar  ortaya konduğu  zaman da  mızıkçı  çocuklar gibi şu sloganla  yan çiziyordu:  Sayım  suyum  yok. Söylenmek  istenen, PKK'nin  iyi niyetli olduğu,  bu tür eylemleri gerçekte istemediğiydi. Burada  bir nokta üzerinde durmak zorundayız. Bir  bombanın yıkıcı etkisi, örgüt üst  düzey yöneticilerinin iyi niyetiyle doğru orantılı  mıdır? 'Devletin kurumları görüşür' •   Kürt  soranunun  çözümü için  "Diyalog müzakereye dönüştü"  açıklamasmı değerlendiren  Erdoğan, devletin kurumlannm  bu tür görüşmeleri yapabileceğini belirterek, "Bu  geçmişten bu yana hep yapılmıştır, bugün de yapılır, yarın da yapılır"  dedi. ANKARA  (Cumhuriyet Bürosu)   Başbakan  Recep Tayyip Erdoğan,  terör örgütüyle müzakere  edildiği  iddialarıyla  ilgili olarak "Devletin kurumları, bu tür görüşmeler yapar. Devlet, işi veya  bir  kilidi çözüme kavuşturmak  istiyorsa bu tür  adımları  atacak. Bunlar  atılmıştır, atılır, atılacaktır da" dedi. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Kosova'ya hareketinden önce Esenboğa Havaalanı'nda gazetecilerin gündeme  ilişkin  sorularını yanıtladı.   (F otoğraf:AA) leri  dile  getirdi:  "Bu  ne  emre itaate girer, ne emre itaatsizliğe  girer, onun  değerlendirmesi hukuki bir süreçtir. O ayrı bir konudur. Kim nasıl, ne zaman görevden  alınır,  alınamaz,  bu konunun  aklını  da bize  kimse vermesin. Biz  bu görevimizi de gayet iyi biliyoruz. Kim görevden alınacaksa, nasıl alınacaksa onu da yeri geldiği zaman yaparız, bundan da kimseye hesap vermeyiz. Yeter ki böyle bir  yasal  süreç söz konusu olsun." Erdoğan, bir gazetecinin  "Taksim'deki saldırıyla ilgili eylemi yapan  kişinin  2004  yılında PKK'ye  katıldığı  ifade  edildi. Provokasyon  yorumları  var, bu yorumlara  katılıyor  musunuz?"  sorusu  üzerine  şu yanıtı verdi: "Şu  anda yapılacak olan açıklamalar, her ne kadar  geçmiş  itibarıyla  Hakurk'da  bulunmuş  olması  gündeme  getirildiyse, acaba bunun bağlantıları nedir, ne değildir? Bunları şu  anda açıklamak erken olur diye  düşünüyorum.  Fakat aslolan şu ana kadar sürülen izde alınan neticelerdir ve bunların ben geleceğe yönelik canh bombayla ilgili çok daha farklı bağlantıları  belki  de  ortaya çıkaracaktır." Erdoğan, terör  örgütünün eylemsizlik kararı aldığı belirtilerek, "Güvenlik  güçlerinin  operasyonlarının sürüp sürmeyeceğinin" soruhnası üzerine "Güvenlik  güçlerine  silah bırakın demek mümkün mü? Burada  terör  örgütü  silahı bıraktığı  sürece zaten güvenlik gücünün de bu tür operasyonlara girmesine  gerek kalmayacaktır" dedi. Erdoğan,   "Diyalog  müzakereye dönüştü şeklinde  ifadeler var.  Bunu  doğrular  mısınız?" sorusu  üzerine  de  devletin kurumlarının  bu  tür  görüşmeleri yapabileceğini söyledi. Erdoğan, "Siyaset  kurumu  olarak,  hükümet olarak böyle bir  pazarlığın içinde olmamız söz konusu  değildir.  Böyle bir  şey olamaz. Burada, devletin kurumları, kendi  iktidarları  dönemlerinde  de bu  tür  görüşmeleri yapmıştır. Bu geçmişten bu yana hep yapılmıştır, bugün de yapılır, yarın da yapılır. Yani bunu artık konuşmak veya bunun müzakeresini  aramızda  yapmak  yanhş  olur  diye  düşünüyorum"  dedi.  Devletin,  bunun için olduğunu, herkes ile görüşmeleri yaptığını belirten Erdoğan, "Niye? Netice almak için var da devlet onun için... Tabii ki yapacak. İ şi veya bir kilidi çözüme  kavuşturmak  istiyorsa  bu tür  adımları  atacak.  Bunlar atılmıştır, atılır, atılmaktadır ve atılacaktır  da..." diye konuştu. İ Kİ  CÖRÜSME  YAPILDI  IDDASI Imralı Kandil mektup trafiği Dİ YARBAKIR (Cumhuriyet Bürosu)    Terör örgütü PKK'nin eylemsizlik kararının uzatılması için terör örgütü PKK  lideri Abdullah Öcalan  ile 2 kez görüşüldüğü,  Öcalan 'ın 1 Kasım 'daki görüşmede, PKKyönetimine kapsamlı  bir  mektup yazdığı, mektubun aynı gün  içinde Kandil'e,  oradan alınan yanıtın da Imralı 'ya ulaşmasının sağlandığı iddia edildi. Kürt sorunun çözümü için 31 Ekim 'e kadar gelişme yaşanmazsa süreçten çekileceğini açıklayan Öcalan  ile devlet adına Imralı 'ya giden bir heyetin 2  kez görüştüğü ileri sürüldü. Iddialara göre  görüşmelerin ilki  DTKEşbaşkanı Aysel Tuğluk'un Imralı 'ya gitmek için savcılığa başvuru yaptığı  25 Ekim günü gerçekleşti.  3 saat 15 dakika süren görüşmede eylemsizlik sürecinin görüşüldüğü savunuldu.  Ikinci görüşme ise iddiaya göre terör örgütü PKK'nin eylemsizlik süresini uzattığını açıkladığı  1 Kasım sabahı yapıldı.  45 dakika süren  bu görüşmede,  terör örgütü liderinin Kandil'deki terör örgütü PKKyetkililerine iletmek üzere devlet yetkililerine bir  mektup verdiği,  Öcalan 'ın bu mektupla örgütten eylemsizlik kararını uzatmasını istediği ileri sürüldü.  Öcalan'ın kendi elyazısıyla kaleme aldığı mektupta,  iki protokolden söz  edildiği,  bunlardan birinin güvenliğe,  diğerinin de demokratik anayasaya ilişkin olduğu,  bu nedenle örgütün  eylemsizlik sürecini uzatması istediği kaydedildi.  Terör  örgütü PKK'nin yanıt mektubunun da aynı heyet  tarafından Öcalan 'a ulaştırıldığı savunuldu. Terör örgütü PKK'nin, Öcalan'ın mektubu üzerine 1 Kasım günü eylemsizlik kararını  2011 genel seçimlerine kadar uzattığı ifade edildi. • •• 'Yeri geldiği zaman görevden alırız' Erdoğan,  Kosova'ya  hareketinden  önce  Esenboğa  Havaalanı'nda  gazetecilerin  sorularını yanıtladı. Bir gazetecinin  CHP'nin 29  Ekim  Resepsiyonu'na  katılmayan  askerler  için   "emre itaatsizlik  ettiyse  görevdan  al" çağrısının  anımsatması  üzerine Erdoğan,   "Bu bir  davettir,  bu davete  icabet  etmemenin Genelkurmay  açısından ne  denli yanhş olduğunu zaten daha  önce ben açıkladım" diye konuştu. Bir  alternatif kutlamanın hiç şık olmadığını  ayrıca  söylediğine dikkat çeken Erdoğan, şu görüş PKK  militanlarının  üst düzey  yönetimden emir almadan  girişecekleri eylemler daha az öldürücü ve yıkıcı  mı  olacaktır? Ve  PKKyönetiminin  bir an  için  mevcut olduğunu varsayacağımız  "iyi niyeti"   bu tür eylemlerin yinelenmesini  önlemeye yetecek midir? Başka  bir deyişle, güç durumda olan ve kendi  içinde uyumsuzluk  belirtileri sergileyen PKK'nin  tavanı, tabanına  ne ölçüde egemendir? Y ıllar boyu,  bağnazlıklayoğurulmuş, öldürmekten  başka  bir şey öğrenmemiş, teröristlerin denetiminin  ne denli güç olduğunu  herkes  biliyor ve dünyadaki terör örgütlerinin  pratiği de  bu olguyu birçok vesileyle  kanıtlamış  bulunuyor. Kuru  kuruya eylemsizlik  kararının  verilmesi, meseleyi  çözüyor  mu? Sen tonlarca patlayıcını,  potansiyel  eylem alanları  ve çevresine yığmış  elinde tutarken, gizil tehdidi ortadan  kaldıracak  hiçbirönlem almadan  "eylemsizlik  kararı verdim"   diyerek çatışma yerine  konuşmayı  ikame edebileceğini  mi  sanıyorsun? Sen  hâlâtaşeronlarınla  ilişkilerini, bağlarını canlı tutarak ve onlara  imkânlar  sunarak eylemsizlik  kararı alınabileceğini mi sanıyorsun? Bakın!  Kimse  hayal  görmesin! Terör örgütünün yapısı  gereği,  PKK  damgası  taşıyan ama örgüt üst yönetiminin denetimi  dışında eylemlere  bundan  böyle alışmak  gerek. Bunları, örgüt yöneticileri iyi niyetli diye mazur  görmek ve  göstermeye çalışmak  ise dangalaklığın  dik  alasıdır. H AS PARTİ : Türkiye İ ş Bankası  A.Ş. Koruma Amaçlı Şemsiye  Fonuna Bağlı B Tipi %100  Anapara Korumalı İ kinci Alt Fon. Pardon? Bizim hırsızımız olmayacak ERDEM  GUL ANKARA    Numan Kurtulmuş'un  liderliğinde  kurulan  H alkın  Sesi P artisi'nin  (H AS Parti) programında dolaylı olarak AKP'ye göndermeler  içeren  mesajlara  yer verildi. Programda,  "Siyaseti zenginleşme  aracı  olarak kullanmayacağız. Bizim hırsızımız  olmayacak" denildi. Kurtulmuş'un, eski SP, AN AP ,D YP veBBP 'liler ile  sosyalistlerden  bazı isimlerle birlikte kurduğu Has Parti'nin programında, siyasetin   "ekonomik  çıkar",  "zenginleşme aracı",  "hırsızı  koruma  aygıtı" olarak kullanıldığına ilişkin saptamalar ve  başta AKP  olmak üzere geçmişten bu yana siyasetteki iktidarlara yönelik eleştiriler yer  aldı. Programda öne  çıkan belli başlı yaklaşımlar şöyle: Kamu  kaynakları  bizimkilere: Kamukaynaklannı, devlet malını bizden yana olanlara, bizi destekleyenlere, bizimkilere aktarmayacağız. Bizim hırsızımız olmayacak ve  'hırsız bizdendir'  diye  asla korunmayacaktır.  Bizim tasavvurumuzdaki  Türkiye'de  siyaset  bir zenginleşme  aracı  olarak  kullanılmayacağı  gibi,  başkaları üzerinde tahakküm kurma uğraşı da olmayacaktır. Bizden  olanlar  olmayanlar:  Siyasi  iktidarı, devlet  erkini, kamu  kudretini,  'bizden  olmayanlar',  'bizim  gibi  inanmayanlar',  'bizim  gibi yaşamayanlar', 'bize oy vermeyenler', 'bize muhalefet  edenler',   hatta 'bizimle mücadele edenlere'  karşı  bir tahakküm ve  dayatma  aracı  olarak kullanmayacağız. İ nsan  öncelikli:  İ nsan, piyasadan da devletten de önceliklidir.  Partimiz, insanın ve toplumun devlet ve  piyasa  tarafından  yutulmasına  izin  vermeyecek  politikalar  izler.  'Vatandaşlık  maaşı'  temel bir  yurttaşlık hakkı olarak hayata geçirilecektir. • •• Terörle  mücadele de, etnik sorunları demokratik  düzen  içinde konuşarak  çözmeye çalışmak  da, birbirlerine paralel olarak yürütülmesi gereken, birbirlerinden  ayrılması güç,  hatta imkânsız  bir sorundur. Kürt sorununun  çözümünün  her şeyin, ama her şeyin, her çözümün  özgürce  tartışılacağı tam demokratik bir ortamda mümkün olacağını, en sağlıklı  yolun  bu olduğunu sürekli  savunanlardanım. Ama  bunu yaparken  art  niyetli, önyargılı,  içi iyi doldurulmamış  sloganlarla sınırlı  kalmanın sonuç vermeyeceğini  bilmek gerekir. Bilmek gerekir ki,  "savaşma,  konuş!"   sloganı fiyakalıdır. Ama  "konuş!"   derken neyin  konuşulmakta olduğunun  iyi ayırdında  olmak gerekir. Konuşmuş  olmak  için  konuşmanın bir anlamı  yoktur. Ne konuştuğunuzun  farkında  olmazsanız, hiçbir sonuç  sağlayamazsınız. Eğer   "iki ulus  ve bir  devlet"\   konuşuyorsanız, biliniz  ki, gerçekte "iki ulus iki  devleti" konuşmaktasınızdır. Sizin  bunun farkında olmamanız  sonucu değiştirmez. Evet diyaloğumuz  her çözüme açık  ama aptallığa ve  kandırılmaya  kapalı  olarak konuşalım. asirmen@cumhuriyet. com. tr Semra Ozal ifade verdi •   ANKARA  (Cumhuriyet)   Sekizinci Cumhurbaşkanı  Turgut  Özal'm ölümüyle ilgili soruşturma kapsammda dün  Özal'm eşi Semra Özal'm ifadesine  başvuruldu.  Semra Özal, oğlu Ahmet  Özal ile geldiği Ankara Adliyesi'nde, özel yetkili Ankara  Cumhuriyet Başsavcı Vekili H amza Keleş ile savcı H üseyin G örüşen'e  ifade verdi.  Özal, adliyeden ayrılırken gazetecilerin sorularmı  yanıtlamadı. Erbakan Şener  buluştu •   ANKARA  (Cumhuriyet)   Saadet Partisi G enel Başkanı N ecmettin Erbakan, dün kendisine 'hayırlı olsun' ziyaretinde bulunan Türkiye Partisi (TP)  G enel Başkanı Abdullatif  Şener'le parti genel merkezinde bir  araya geldi. Şener, seçim ittifakına ilişkin Saadet Partisi ile herhangi bir  somut adım atmadıklarını belirterek, "D aha  çok  erken" dedi. BDP'liler Kuzey Irak'ta •   ANKARA  (Cumhuriyet Bürosu)   BD P G enel Başkanı  Selahattin D emirtaş, Kuzey I rak'a gitti. D emirtaş, Eşbaşkan  G ültan  Kışanak ve  G rup  Başkanvekili Bengi Yıldız'm  da yer aldığı bir heyetle Erbil'e  gitti. Resmi  gerekçesi "E rbil'de  açılacak temsilcilikle ilgili çalışmalan yerinde görm ek" olarak açıklanan ziyaretin P KK'n in eylemsizliği uzatma kararı  sonrasma denk gelmesi dikkat çekti.  TALEP  TOPLAMA  TARİ HLERİ   I 3  10  Kasım  2010 Talepler şubelerimiz kanalıyla kabul edilecektir. Anapara koruması vade sonunda geçerli olup en iyi gayret esaslarına tabidir. Önümüzdeki  6 aylık dönemde  borsanm  yükseleceğini  öngörüyorsanız bu fon  tam size göre. Borsa yükselirse sizin yatırımınız da değerlenecek, üstelik öngörünüz  gerçekleşmese bile anaparanıza  hiçbir  şey  olmayacak. Aynntüı bilgi: isbank.com.tr | 444 02 02  |  Şubelerimiz m Q C  M  ,  B