23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
ÖZLEM YÜZAK 125 ülkede 52 bini aşkın çalışanı ile 134 yıllık küresel bir dev Henkel. Merkezi Almanya nın Düseldorf kentinde. 1957 yılından beri de Türkiye de. Biri Ankara, biri Gebze, biri de Tuzla da olmak üzere 3 fabrikada faaliyet gösteriyor. Türk Henkel, tipik bir hızlı tüketim ürünleri şirketi değil. Tüketici Henkel i Persil, Tursil, Pril, Fa gibi ürünlerinden iyi tanıyor olsa da cirosunun yüzde 55 i hızlı tüketim ürünlerinden, yüzde 45 i ise yapıştırıcı teknolojilerinden geliyor. Yapıştırıcı teknolojileri bölümünde Türk Henkel in en önemli müşterileri otomotiv, beyaz eşya, inşaat kimyasalları şirketleri. Türk Henkel in başındaki isim ise 27 yıl önce kapısından içeri adım atan ve kademe kademe yükselen, 6 yıldan beri de yürütme kurulu başkanı olarak görev yapan Erdem Koçak. Koçak ile Henkel i ve Türkiye deki faaliyetlerini konuştuk. Türk Henkel in bu ülkedeki 50 yılı aşkın geçmişinden yola çıkarak şöyle bir soru ile söyleşiye başlamak istiyorum. Sizce Henkel Türkiye ye ne kattı? Sanayiye ciddi katkısı olduğunu söyleyebilirim. Uzun yıllar boyu Henkel in Türkiye de bir faaliyet alanı daha vardı: Özel kimyasallar. Son yıllarda küresel politikası gereği bu alandan çekilmesine karşın özellikle Türkiye deki tekstil, deri, deterjan ve kozmetik sanayiinin gelişmesine önemli knowhow katkısı oldu. Önemli bir örnek olarak Canan Kozmetik firmasını verebilirim. İpek Şampuan diye tanınan bir markası vardı. Şirketin gelişim aşamasında teknoloji ve ArGe gelişimine önemli destek verdik. Bir süre sonra L Oreal firmasının dikkatini çekti ve iyi bir fiyata şirketi sattılar. Henkel in önemli bir özelliği, arkadaş gibi marka sloganını dünyanın her yerinde yaşama geçirmeyi başarmış olması. Persil, Tursil, Vernel, Dixi, Pril gibi çamaşır ve ev bakımı ürünlerimiz yıllar boyu Türk tüketicisinin yaşam alanlarında var oldu. Sürekli olarak kendimizi ve ürünlerimizi geliştirdik. Sürdürülebilirlik makyaj değil Sürdürülebilirlik stratejinizi kısaca özetleyecek olursanız neler dersiniz? Sürdürülebilirlik, Henkel in 134 yıl önce daha ilk kurulduğu andan itibaren var olan bir özellik. Uzun vadeli düşünmeye alışmış bir firma olmanın doğal sonucu diye düşünüyorum. Henkel arka arkaya dördüncü kez Dow Jones Sürdürülebilirlik Dünya ve Avrupa Endeksleri nde lider konumunu korudu. Son on yıldır hazırlanan listeye dünyanın en büyük kuruluşlarının sadece yüzde 10 u girebiliyor. Sürdürülebilirlik konusunda grubumuzun standartları birçok ülkenin yasalarının ilerisinde. Ve kimi zaman ülke yasaları gerektirmese bile yine de Henkel bu standartları uyguluyor. Sürdürülebilirliğin Henkel için makyaj olmadığını açık bir dille söyleyebilirim. Biz sadece iyi insanlar olduğumuz için sürdürülebilirlik konusunda kafa yormuyoruz. Aynı zamanda bu, bizim iş yapış biçimimiz. Ayrıca şunu da vurgulamam lazım: Günümüzde sürdürülebilirlik önemli bir rekabet aracı haline geldi. Yükselen çevre bilinci, artık fiyatı tek rekabet unsuru olmaktan çıkarıyor. Su tüketimini geri kazandık Peki ya Türk Henkel in durumu ne? Bildiğim kadarıyla son derece çevreci bir fabrikanız var... Evet, deterjan fabrikamızı 30 milyon Avro luk yatırımla Haziran 2009 da İzmir den Ankara ya taşıdık. Satın aldığımız bir tesisten dönüştürdüğümüz Ankara fabrikası yılın sonunda enerji, su ve atık konularında ciddi tasarruf sağladı. İzmir deki tesise göre Ankara daki fabrikada, üretilen bir ton deterjan başına enerji tüketimini yüzde 24, su tüketimini yüzde 10.1, atık miktarını ise yüzde 16.1 oranında azalttık. Henkel in Orta ve Doğu Avrupa daki en büyük 2. tesisi niteliğinde. Yılda 63 milyon adet deterjan üretiliyor. Ek yatırımlar için tesis maliyetinin 4 katına varan harcama yaptık. Verimliliği arttırıcı yatırımlar yaptık. Su tüketimimizi geri kazandık. Ciddi bir arıtma tesisi yaptık. Bölgemizdeki tek arıtma tesisi bize ait. Biz Henkel in normlarını uyguluyoruz. Her işletmemizin yıllık sürdürülebilirlik hedefleri var. Hızlı tüketim ürünlerinde küresel pazarda ciddi rakipleriniz var. Sizce Henkel i farklı kılan nedir? Şirketin yüzde 51 ini Henkel ailesi elinde tutuyor ve 2016 yılına kadar da tutacağına dair taahhüdü var. Bu, Henkel i farklı yapıyor. Diğer rakiplerimize baktığımızda çokuluslu, çok ortaklı, tamamıyla yüzde yüz halka açılmışlar. Bizim yapımız sıcak bir iş ortamının oluşmasına izin veriyor ve hız getiriyor. Bu da bir aile atmosferi yaratıyor. Bunu çok önemsiyoruz, çünkü günümüzde hız son derece önemli. Altı aylığına girdi, 27 yıldır çalışıyor İlginç tesadüfler sizi Henkel ile karşılaştırmış. Biraz anlatır mısınız? Boğaziçi Üniversitesi nde araştırma görevlisi olarak çalışıyordum. İş dünyasının bana göre olmadığını düşünmüştüm hep. Bir gün tesadüf eseri Türk Henkel in kurucu genel müdürü Alber Bilen le tanıştım. Henkel de çalışmayı düşünür müsün diye sorunca, Hayır hiç düşünmem, iş dünyasından daha özgürlükçü bir ortamda var olmak istiyorum dedim. Olsun, sen yine de gel, konuşalım deyince ortak arkadaşımız Meral Gezgin bana sormadan Alber Bey den randevu almış. Görüşmeye gittiğimde Genel Müdür Yardımcısı Can Paker le de tanıştım. Baktım çok enteresan insanlar. En iyisi bir altı ay deneyeyim dedim. Bu yıl Henkel de 27. yılımı dolduruyorum. CMYB C M Y B SAYFA CUMHUR YET 4 EK M 2010 PAZARTES 6 SÖYLEŞİ BİLİM ve SİYASET ORHAN BURSALI Avcı ve Katil Medya Cemaat polis inin borazancısı olan ve borazancılığına soyunan gazetelerde Avcı yı yakan telefon konuşmaları başlığıyla verilen haber, iftira mekanizmasının nasıl işbaşında olduğunu gösteriyor. İftiranın zeminini, devrimci kararg h adındaki bir örgütle ilişkili olduğu gerekçesiyle tutuklanan Necdet Kılıç oluşturdu. Şimdi komplonun gelişimini izleyelim. 1 Necdet Kılıç, nın yazdığına göre, Kasım 2009 da teknik takip e alınmış. 11 ay boyunca dinlenmiş, tutuklanmadığına göre bir bağlantısı saptanamamış. 2 Hanefi Avcı, ağustosun son haftasında kitabını çıkartınca ortalık karışıyor, gözler polisi yöneten ve devlette yuvalanan cemaate ve imamlarına yöneliyor. 3 Eylülde Avcı ile Kılıç arasında telefon görüşmeleri saptanıyor. Böylece cemaat ve iktidarın Hanefi Avcı ya kuracakları komplonun ağları örülüyor. 4 11 ay boyunca terörle herhangi bir ilişkisi saptanamamış Kılıç, Avcı ile telefon görüşmesi sonucu birden terör örgütü üyesi ilan ediliyor! 5 Belli ki, Avcı yı terör örgütüyle ilişkilendirebilmek için, Kılıç ın terörist ilan edilmesi gerekiyor! 6 Kılıç, devlet içindeki komplocular ve kullandıkları medya tarafından derhal terör üyesi ilan ediliyor... Neye dayanarak belli değil, ortada iddiaya konu olacak bir gerekçe bile yok! Kılıç ı götürülürken isyan ederken görüyoruz, bağırıyor bu bir komplo, her şeyi açıklayacağım, diye... 7 Tabii, Hanefi Avcı da tutuklanıyor: Terör örgütü elemanına yardım ve yataklık... İktidarın katil medyası, damgayı vuruyor, hükmü veriyor ve iplerini çekiyor. Katil medyanın Büyük Türk Yazarları da yüzlerinde en küçük bir kızarıklık olmadan, ar damarları çatlamış, kalem oynatıyor: Bu eskinin tasfiyesidir! Son çırpınışıdır!.. İnsanlar ne kadar hızlı ve çabuk, aşşşşağılık yaratıklara, yani alt insan türlerine dönüşebiliyorlar! Hanefi Avcı, Haliç teki Simonlar ı yazmadan önce, iktidar ve cemaat çevrelerinde muteber bir kişi değil miydi? Eskişehir Emniyet Müdürü ydü, Edirne den oraya atanmıştı. Edirne de büyük gümrük yolsuzluğunu ortaya çıkarmıştı... İktidar epey mahcup olmuştu... ve oradan alınarak Eskişehir e atanmıştı. Avcı hakkında herhangi bir suçlama, iddia var mıydı? İktidar medyasında? Emniyet Genel Müdürlüğü nde ve bağlı olduğu İçişleri Bakanlığı nda? Ne zamanki Haliç teki Simonlar ı yazdı, cemaatin imamlarının devletin karar organlarında etkili olduğunu gündeme getirdi, devletin cemaatin devletine dönüştürülmeye başlandığını açıkladı... İşte o zaman, yıllardır ülkeyi egemenliği altına alan iftira mekanizması derhal harekete geçti; baş destekçisi, dönüştürülen ve devşirmelerle yeni oluşturulan katil medya oldu, her zamanki gibi! Onlarla gazeteci gibi ortak mesleki bir sıfatı paylaşmak, ne acı! Ben, Kılıç ın zerre kadar herhangi bir terör örgütüyle ilişkisi olduğuna ınanmıyorum. Kendisini ne bilirim, ne tanırım, ne bugüne kadar adını duymuşluğum vardı... Ama komplo o kadar açık ki, suçsuz olduğuna inanmak için herhangi bir mahkemeden aklanmasını beklemek bile gereksiz... Ayrıca ülkemizde bu tür siyasi yargılar, hukuka saygıyı da sıfırlamaktadır... Haliç teki Simonlar kitabı yazılmasaydı, Avcı ile bir dostluğu olmasaydı, başına da bunlar gelmeyecekti! Şimdi içeride aylarca tutulacak. Silivri toplama kampındakiler gibi! Ne zaman oluyor bu komplolar? İnsan hak ve özgürlüklerine büyük önem verildiği, demokrasinin sınırlarının genişletildiği zamanlar... Silivri deki büyük komplo da bu türe benzeyen özellikler taşıyor. Olmayan bir örgütün başıkıçı üyesi, yardımcısı, destekçisi, darbecisi olmakla suçlanan çok sayıda insan, Mustafa Balbay, Tuncay Özkan, Emcet Olcaytu ve arkadaşları, sosyalistler, içeri tutuluyor... Artık şöyle düşünüyorum: Yoksa onları serbest bırakmakta utanıyorlar mı?! İktidar ve adamları sosyalist avında yıllardır! olanlar, ilhak edilenler, en muteber sosyalistler... İktidarbaşının teşekkürlerine bile mazhar oluyorlar... İktidara ilhak olmayanların ise canına okunuyor. Sağcı bütün iktidarlar dönemindeki gibi, hepsi ya av ya da müstakbel av durumunda... Yeni rekabet aracı çevre bilinci çevre bilinciHenkel yalnızca geçen yıl ArGe için 396 milyon Avro harcadı. Tüm dünyada 3 bini aşkın araştırma, geliştirme ve uygulama mühendisi daha kaliteli ve yenilikçi ürünler için çalışıyor. Bu çalışma otomatik makineler için ilk çamaşır deterjanını, ilk stick yapıştırıcıyı, ilk sıvı çok amaçlı temizlik maddesini ve daha birçok ilk i üretti. Türk Henkel Yürütme Kurulu Başkanı Erdem Koçak ın anlattıklarına göre üretimdeki çevresel politikalar gittikçe önem kazanıyor. Koçak, yükselen çevre bilincinin rekabette fiyatı tek unsur olmaktan çıkardığını söylüyor. 1960 yılında Gaziantep te doğan Erdem Koçak, ODTÜ şletme Bölümü nden mezun oldu. Boğaziçi Üniversitesi ş daresi Bölümü nde yüksek lisansını yapan Erdem, Fransa da INSEAD Uluslararası Üst Yönetici Programı na da katıldı. Boğaziçi Üniversitesi nde kısa süren akademik kariyerinin ardından profesyonel yaşama Henkel de adımını atan Koçak, 2004 yılına kadar Türk Henkel in çeşitli kademelerinde görev yaptı. 2004 yılından beri yürütme kurulu başkanlığını yürütüyor. Evli ve iki çocuk babası. Akademik dünyadan profesyonel yaşama Yenilikçilik ve ArGe yatırımları Henkel in önemli özelliklerinden. Bu alanda nasıl bir yol izliyor? Henkel yenilikçi bir şirket. Bu nedenle de tüm dünyada 3 bini aşkın araştırma, geliştirme ve uygulama mühendisi daha kaliteli ve yenilikçi ürünler için çalışıyor. Bu çalışma dünyadaki ilk otomatik çamaşır deterjanı Persil i, dünyadaki ilk stick yapıştırıcı olan Pritt i, ilk sıvı çok amaçlı temizlik maddesi Dixi yi, Pril i, Vernel i, Tursil i üretmiş. Henkel sadece 2009 da ArGe için 396 milyon Avro harcadı. ArGe ye verdiği önem sayesinde 1970 ten bu yana çamaşır yıkama başına elektrik tüketiminin yarı yarıya azaltılmasını sağladı. Ayrıca hem deterjan dozlarını hem de su ve enerji tüketimini azalttı. Bugün Henkel in çamaşır deterjanı markaları Persil ve Tursil, fosfat içermezken Bonderite markası, ağırlıklı olarak beyaz eşya ve otomotiv sektöründe metallerin kaplanması için geliştirdiği TecTalis teknolojisi sayesinde çevre korumaya önemli ölçüde katkıda bulundu. Henkel, TecTalis kullanımı sayesinde fosfat çamuru oluşmasını engelledi ve çamur imha işlemine gerek kalmadı. Kuruluş ayrıca 1980 lerden bu yana kobay hayvanları kullanmadan test yapmak için alternatif yöntemler geliştirdi. Su tüketimi azaldı çamur imhasına gerek kalmadı Ev bakım pazarı büyüyor, saçta da payımız artıyor Geçen yılki kriz sizi nasıl etkiledi? Şimdiki durum nasıl? Bizim neredeyse hızlı tüketim ürünleri kadar faaliyet gösterdiğimiz bir diğer alan da yapıştırıcı teknolojileri. Şunu vurgulamalıyım ki yapıştırıcı teknolojileri alanında Henkel, dünya çapındaki en önemli oyunculardan bir tanesi. Birçok sanayi kuruluşunun ana tedarikçisi durumunda. Otomotiv, beyaz eşya, inşaat kimyasalları şirketleri önemli müşterileri. Dolayısıyla bu sektörlerin yaşadığı kriz Türk Henkel i de doğrudan etkiledi. 2009 yılında şirketin bu işkolu ciroda yüzde 912 arasında bir daralma yaşadı. Ev bakım, kişisel bakım ve kozmetik ürünleriyle rekabet ettiği hızlı tüketim ürünleri sektöründe ise şirket çift haneli büyüme kaydetti. Saç boyalarında payımızı 4, saç şekillendiricilerinde ise 5 puan arttırdık. Cilt bakım ürünlerinde de 23 puanlık artışımız var. Ev bakım pazarında sektörde yüzde 16 lık bir büyüme oldu. Bu yıl için beklentilerimiz tabii daha yüksek. obursali@cumhuriyet.com.tr İSTANBUL SALLANDI 4.4 lük deprem panik yarattı İstanbul Haber Servisi Marmara Denizi nde 4.4 büyüklüğünde bir deprem meydana geldi. Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü nden edini len bilgiye göre, saat 20.49 da meydana ge len deprem Marmara Denizi nde 40.8237 en leminde ve 28.1382 boylamında gerçekleşti. İstanbul da kısa süreli hissedilen deprem kor kuya neden oldu. Prof. Dr. Ahmet Ercan, depremin Silivri Koyu nda Kuzey Anadolu Kı rığı ile MudanyaÇorluEdirne kırıklarının ke sim yerinde 7.7 km derinlikteki granit katmanı içinde olduğunu belirtti. Ercan, Beklenen Si livriMarmara Ereğlisi büyük depreminin olası ocağı da tam bu konumda olacaktır. Bu deprem bu bölgenin gerilmekte olduğunu göstermektedir. Depremin öncü olduğu ka nısında değilim ancak gelecek depremin an laşılması bakımından çok önemlidir dedi. ÖZLEM YÜZAK 125 ülkede 52 bini aşkın çalışanı ile 134 yıllık küresel bir dev Henkel. Merkezi Almanya nın Düseldorf kentinde. 1957 yılından beri de Türkiye de. Biri Ankara, biri Gebze, biri de Tuzla da olmak üzere 3 fabrikada faaliyet gösteriyor. Türk Henkel, tipik bir hızlı tüketim ürünleri şirketi değil. Tüketici Henkel i Persil, Tursil, Pril, Fa gibi ürünlerinden iyi tanıyor olsa da cirosunun yüzde 55 i hızlı tüketim ürünlerinden, yüzde 45 i ise yapıştırıcı teknolojilerinden geliyor. Yapıştırıcı teknolojileri bölümünde Türk Henkel in en önemli müşterileri otomotiv, beyaz eşya, inşaat kimyasalları şirketleri. Türk Henkel in başındaki isim ise 27 yıl önce kapısından içeri adım atan ve kademe kademe yükselen, 6 yıldan beri de yürütme kurulu başkanı olarak görev yapan Erdem Koçak. Koçak ile Henkel i ve Türkiye deki faaliyetlerini konuştuk. Türk Henkel in bu ülkedeki 50 yılı aşkın geçmişinden yola çıkarak şöyle bir soru ile söyleşiye başlamak istiyorum. Sizce Henkel Türkiye ye ne kattı? Sanayiye ciddi katkısı olduğunu söyleyebilirim. Uzun yıllar boyu Henkel in Türkiye de bir faaliyet alanı daha vardı: Özel kimyasallar. Son yıllarda küresel politikası gereği bu alandan çekilmesine karşın özellikle Türkiye deki tekstil, deri, deterjan ve kozmetik sanayiinin gelişmesine önemli knowhow katkısı oldu. Önemli bir örnek olarak Canan Kozmetik firmasını verebilirim. İpek Şampuan diye tanınan bir markası vardı. Şirketin gelişim aşamasında teknoloji ve ArGe gelişimine önemli destek verdik. Bir süre sonra L Oreal firmasının dikkatini çekti ve iyi
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle