Katalog

CMYB C M Y B SAYFA CUMHURİYET 19 OCAK 2010 SALI 4 HABERLER DÜNYADA BUGÜN ALİ SİRMEN Tekel İşçileri Ve İşçi Sınıfı Tekel işçilerinin direnişleri, çevresindeki destek çemberi genişleyerek devam ediyor. Bu kararlı eylem pazar günü Ankara’nın göbeğinde yüz bine yakın insanı topladı. Tekel işçilerinin Ankara’da Türk-İş önünde oturma eylemi yaptıkları cuma akşamı, Cem TV’de Prof. Dr. Süheyl Batum ile birlikte yaptığımız “Ayıptır Söylemesi” programının konuğu, ekonomi gazetecisi ve Cumhuriyet yazarı Maltepe Üniversitesi Öğretim Üyesi Yardımcı Doçent Atilla Özsever idi. Dostum Atilla Özsever, bu direnişin nedenlerini, anlamını ve geleceğini öylesine güzel anlattı ki o gece, bunları kısaca özetlemek isterim, çünkü bu çok önemli direniş bir dönüm noktası oluşturmakta ve de bunu yenileri izleyecek gibi görünmektedir. Bu önemli eylem konusunda yıllardır, her hak mücadelesinde işçilerle kol kola yürümüş olan Şükran Soner’in dünkü Cumhuriyet’in 8. sayfasındaki yazısını okumanızı özellikle salık veririm. Şükran’ın “Kırılma Noktası” başlıklı yazısı şu satırlarla bitiyordu: “Gelecek toplumsal öngörüler yapan ukalalardan olmak istemem. Yine de en son bahar yaz direnişlerinin bir başka kokusunu, havasını alıyorum. Özalizmi kıran dönemeç taşları.. Erdoğanizm için de kırılma noktası mı?..” Şimdi satır başlarıyla Tekel işçilerinin sorunlarına geçebiliriz: Bilindiği gibi, Tekel bölünerek iki etapta özelleştirildi. Birinci aşamada Tekel’in içki bölümü, Kasım 2003’te özel sektöre satıldı. Bu özelleştirmede ödeme taksitlendirilerek yıllara yayıldı, işçilerin 32 milyon dolar tutan kıdem tazminatı, alıcı firma zarar görmesin diye, devlet tarafından yüklenildi. Ve Tekel’in içki bölümü, ilk iki yılı ödemesiz olarak taksitle 292 milyon dolara satıldı. Bu sırada Tekel’in kasasında 348.4 trilyon lira nakit ile birlikte 70 milyon YTL’lik içki stoku bulunmaktaydı. Alıcı firma daha iki yıllık ödemesiz dönem dolmadan, aldığını, 900 milyon dolara bir Amerikan firmasına sattı. Böylece alımdan itibaren iki yıl geçmeden ve henüz kasasından tek kuruş çıkmadan 600 milyon dolar kâr etti. Tekel’in sigara bölümü daha sonra özelleştirilerek 1.700 milyon dolara İngilizlere satıldı. Buna Tokat ve Ballıca fabrikalarının geniş arazilerinin ederleri de dahil. İşte ballı bir özelleştirme hikâyesi. Görüldüğü gibi burada özelleştirmeyle yabancıya devir eşanlamlı kavramlardır, çoğu AKP özelleştirmesinde olduğu gibi... “Peki, satılan satılmış giden gitmiş, Tekel işçileri hâlâ ne istiyorlar.. hükümetin ileri sürdüğü gibi yan gelip yatmak mı” sorusuna Atilla Özsever’in yanıtı özetle şöyle: - Onlar yan gelip yatmak değil, daha önce sahip oldukları haklarla kamuya ait bir yerde çalışmak istiyorlar. Kendilerine zorla kabul ettirilmek istenen 4/C statüsünü kabule haklı olarak yanaşmıyorlar. Gerçekten de, 4/C statüsüne tabi olacak işçiler daha önceki ücretlerinin yarısını alacakları gibi, tam çalışma hakkına sahip olmayacaklar, yılda ancak 10 ay çalışabilecekler, mukavele süresi hitamında iş garantileri olmayacağı gibi, bu statüde çalıştıkları sürece, ayda ancak 1 gün izinleri olacak. Şükran Soner de, sendikal hareketleri kendi kökeni dolayısıyla yakından izleyen Atilla Özsever de, Tekel işçilerinin sendikal bürokrasiyi harekete geçirdiklerini belirtiyorlar. Bunun nedeni de, emekçilerin AKP dönemindeki hak kayıpları. Bu grevlerin, bu yüzden bir kırılma noktası yarattıkları gerçek. Tekel işçileri Tayyip Bey’in düşüşünü hızlandıracak görünüyor. Atilla Özsever, - İşçi sınıfı demokrasiye geçişi hızlandıran etken olacak, diyor. - Keşke, önceden akıllı olup da, kendi haklarını gasp edip demokrasiye kast edenleri baştan iktidara getirmeseler de, bu kadar zahmete girmeseler diye yanıtladım onu. Malum ya, her iki kişiden birinin oyunu Tayyip Bey’e verdiği 2007 seçimlerinde, her üç Tekel işçisinden ikisi oyunu ona atmıştı. Ah işçi sınıfı, ah!.. [email protected] İstanbul Haber Servisi - Agos Ga- zetesi Genel Yayõn Yönetmeni Hrant Dink, katledilişinin 3. yõldönümünde, öldürüldüğü yer olan gazetesinin Şiş- li’deki binasõ önünde bugün saat 14.30’da anõlõyor. “Katili tanıyoruz, adalet istiyoruz” sloganõ ile Agos gazetesi önünde ger- çekleştirilecek anma etkinliği öncesinde yapõlan açõklamada, “Hrant bize her şey- den önce onurlu bir kardeşlik ideali bı- raktı. Onurlu ve güvenli bir kardeşlik için, Hrant için, adalet için onun öl- dürüldüğü yerde buluşacağız. Adale- tin, kardeşliğin hüküm sürdüğü, onur- lu bir hayat istiyorsanız bizimle olun” çağrõsõ yinelendi. Dink’i öldürtenlerin hâ- lâ elini kolunu sallayarak dolaştõğõnõn al- tõ çizilen açõklamada, “Hrant’ı kolektif bir resmi irade öldürdü” denildi. ‘Herkes korundu, kollandı’ Cinayete yol açan veya göz yuman- larõn hepsinin korunduğu vurgulanan açõklamaya şöyle devam edildi: “Ayak işlerini gördürdükleri üç-beş adamı mahkemenin önüne attılar. Cinaye- te yol açan veya göz yumanlar, ka- tilleri yetiştiren, onlara resmi gö- revler verenler, katili bayrağın önü- ne koyup kahramanlık görüntüleri çeken ve dağıtanlar... Hepsi korundu, kollandı ve hepsi hâlâ devlet görev- lisi. Hrant Dink cinayetinin arkasın- daki ‘devlet eli’ tered- düde yer vermeyecek şekilde yargı önüne çı- karılmadıkça, soruş- turmaları engelleyen yargı üyelerinden he- sap sorulmadıkça, hiç- birimizin geleceği- nin güvence al- tında olmadığı- nı biliyoruz.” YARGIYA SINIRLAMA GELİYOR ‘İmar darbesi’ genişliyor OKTAY EKİNCİ İmar planlarõnda “Ba- kanlık yetkileri”ni güç- lendirirken, meslek oda- larõnõn imar süreçlerine “demokratik katı- lım”larõnõ önleyen “imar darbesi” tasarõ- sõnõn “yalnız” olmadõğõ ortaya çõktõ. Bayõndõr- lõk ve İskân Bakanlõ- ğõ’nca hazõrlanan ve mi- mar-mühendis odalarõ- nõn “her türlü iş ve iş- lemleri”nde bakanlõğa bağlanmalarõnõ öngören “İmar Kanununda De- ğişiklik” tasarõsõnõn ya- nõ sõra, rant amaçlõ “kentsel dönüşüm” alanlarõnõn tüm kente yayõlmasõna yönelik ye- ni düzenleme de TBMM komisyonlarõnda görü- şülmeye başlandõ. Teklifin gündeme gel- mesiyle birlikte komis- yon başkanlõğõna verilen ikinci teklifte ise kentsel dönüşüm projelerine açõ- lacak davalarla ilgili ola- rak “yargılamaya sı- nırlama” getiren hü- kümler yer alõyor. AKP İstanbul Millet- vekili Nusret Bayrak- tar ile 15 AKP millet- vekilinin TBMM Baş- kanlõğõ’na sunduklarõ ya- sa teklifi, “kentsel dö- nüşüm projeleri” alan- larõnõn “genişletilme- si”ni amaçlõyor. Yasadaki “eskiyen ta- rihi dokular” tanõmõ- nõn uygulamayõ “da- ralttığı” gerekçesine da- yanan teklifte, “planlı veya plansız, yapılaşmış veya boş alanlar” ifa- deleri de maddeye ekle- nerek, kentlerin tüm böl- gelerinde “rant amaçlı imar yenilemeleri”ne olanak sağlanõyor. Teklife “komisyonda eklenen” ikinci bir öner- geyle de büyükşehirler- deki “ilçe belediyeleri yetkisiz” kõlõnarak, kent- sel dönüşüm alanlarõnõn sadece büyükşehir bele- diyelerince belirlenmesi öngörülüyor. Böylece, kamuoyunda “kentsel sürgün”e dönüştüğü ve “kültürel soykırım”a neden olduğu yönünde eleştirilen “Sulukule” ile “Tarlabaşı” gibi ör- neklerin, ilçe belediye- lerinin onayõ alõnmaksõ- zõn büyükşehir beledi- yesince tüm metropoliten alanda yaygõnlaştõrõlma- sõ hedefleniyor... Teklifin görüşüldüğü “Bayındırlık ve Turizm Komisyonu”nda veri- len “genişletilmiş de- ğişiklik önergesi”nde, dönüşüm alanlarõndaki özellikle “mülkiyet hakları”nõn ve “şehir- cilik ilkeleri”nin göze- tildiği “yargı” kararlarõnõ “zorlaştırıcı” hüküm- ler de var. Bu alanlar- daki “kamulaştır- ma”lara dayanak oluş- turan yeni “imar plan- ları” hakkõnda mahke- melerce iptal kararõ ve- rilebilmesine “koşullar” getiren teklif, “yasanın uygulanmasında yar- gı denetiminin aynı ya- sayla sınırlanması” gi- bi hukuk ilkeleri açõsõn- dan tartõşmalõ düzenle- meler içeriyor. MMO’da yine demokratlar kazandõ Yeniden İstanbul Şube Başkanı seçilen İlter Çelik, ‘Bağımsız, demokratik Türkiye mücadelesine meslek alanlarımızdan yola çıkarak katkı ve destek vermeye devam edeceğiz’ diye konuştu İstanbul Haber Servisi - Ma- kina Mühendisleri Odasõ İstanbul Şubesi’nde hafta sonu gerçek- leştirilen genel kurulu Demok- rat Mühendisleri Grubu kazandõ. Yeniden İstanbul Şube Başkanõ seçilen İlter Çelik’in listesi 2 bin 200 oy alõrken, Meslekte Birlik Grubu 1050 oyda kaldõ. 16-17 Ocak tarihlerinde Ma- kina Mühendisleri Odasõ İstanbul Şubesi’nde 29. Dönem Genel Kurulu yapõlarak yeni yönetim kurulu belirlendi. Demokrat Ma- kina Mühendisleri’nin listesinin kazandõğõ genel kurulun ardõndan yayõmlanan sonuç bildirgesin- de, Türkiye’nin yõllardan beri uygulanan küreselleşmeci poli- tikalar sonucunda borç batağõna sürüklendiğine dikkat çekildi. Özellikle AKP’nin iktidara gel- mesiyle birlikte 1980’lerden be- ri uygulanan programõn bir par- çasõ olarak kamu kuruluşlarõnõn özelleştirilmesinin gerçekleşti- rildiği belirtilerek, kapitalizmin talep ve dayatmalarõyla gerçek- leşen bu ekonomik yapõnõn, ya- şamlarõnõ sürdürmek için işgü- cünü satmaktan başka hiçbir ola- nağõ olmayan emekçi sõnõfõ işsiz bõraktõğõ vurgulandõ. Açõklama- da, “Nüfusun dörtte birini ‘boş’ gezmeye ya da meslek dışı bir işte çalışmaya mahkûm eden iş- sizlik; çalışmak zorunda olan kesimler ve aynı zamanda özel- likle genç mühendislerimiz için bir kâbusa dönüştü” denildi. Yoksullukla mücadele soru- nunun, dinci, gerici faaliyetin odağõ cemaatlere, Deniz Feneri gibi derneklere havale edilerek yeni oy depolarõ yaratõldõğõ kay- dedilerek bu durumun AKP’nin en önemli örgütlenme aracõ haline geldiği belirtildi. Bildirgede özet- le şu ifadelere ver verildi: “Ba- ğımsız, demokratik Türkiye mücadelesine meslek alanla- rımızdan yola çıkarak ülke gerçeklerini sorgulayan tavrı- mızla, katkı ve destek verece- ğiz. Türkiye’nin enerji politi- kalarına yön vermeye çalışan emperyalist enerji tekellerine, çevreye ve doğaya zararlı ener- ji kullanımını destekleyen nük- leer çetelere karşı mücadele etmeye devam edeceğiz. 3. Köp- rü gibi tüm rant politikalarına karşı çıkarken, bilimin, mü- hendisliğin ve halkın çıkarla- rının temel alındığı, planla- maya dayanan, insanca yaşa- nabilir bir İstanbul için müca- dele edeceğiz.” 23-24 Ocak tarihlerinde de İn- şaat Mühendisleri Odasõ (İMO) İstanbul Şubesi 42. Genel Kuru- lu’nu gerçekleştirecek. DİYARBAKIR (Cumhuriyet Bü- rosu) - Diyarbakõr, Şõrnak, Şanlõurfa, Kars ve Muş’ta dü- zenlenen operas- yonlarda çok sayõda kişi gözaltõna alõndõ. Terör örgütü PKK’nin kent ya- põlanmasõ KCK’ye yönelik operasyon kapsamõnda Diyarba- kõr’da 27 kişi gözaltõna alõndõ. Kent gene- linde güvenlik önlemleri üst düzeye çõka- rõldõ. Polis ekipleri, araçlarõ durdurarak arama yaptõ, yayalara da kimlik soruldu. İs- tasyon Caddesi’ndeki BİM markete ise önceki gece molotofkokteylli saldõrõ dü- zenlendi. Saldõrõda marketin camlarõ kõrõ- lõrken, maddi hasar meydana geldi. Kars’ta ise Kafkas Üniversitesi’nde oku- yan 10 öğrenci polis tarafõndan evlerine dü- zenlenen baskõnla gözaltõna alõndõ. Öğren- ciler sorgulanmak üzere İl Emniyet Mü- dürlüğü’ne götürüldü. Muş’un Bulanõk ilçesinde, polislerin kendisini ajanlõk yapmaya zorladõğõnõ öne süren Mazlum Yani, ikinci kez gözaltõna alõndõ. Yani’nin ilçede 15 Aralõk 2009’da 2 kişinin ölümü, 8 kişinin yaralanmasõyla sonuçlanan olaylar gerekçesiyle gözaltõna alõndõğõ belirtildi. Şõrnak’õn Cizre ilçesinde ise Azadiya Welat Temsilcisi Hüseyin Afşar, önceki gece otogarda polisler tarafõndan gözaltõ- na alõndõ. KCK’ye yönelik operasyon sürüyor İZMİR (Ege Cumhuriyet Bü- rosu) - İzmir’de geçen yõl 4 alõşve- riş merkezine mo- lotofkokteyli ve bomba atõlmasõ eylemlerinin faili olduğu iddiasõyla 3 kez gözaltõna alõ- nõp serbest bõrakõ- lan Ege Üniversitesi (EÜ) Hemşirelik Yüksekokulu erkek öğrencisi S.K. (19) düzenlenen operasyonla yeniden gözal- tõna alõndõ. S.K’nin yakalandõğõ evde si- gara içinde patlamaya hazõr plastik pat- layõcõ ele geçirildi. Polis izlemeye aldõğõ S.K’yi Bornova ilçesinde bir yakõnõnõn evinde gözaltõna aldõ. S.K’nin yakalandõğõ evde bomba uz- manõ polis köpeği “Rex”in de katõldõğõ aramada, sigaralarõn içinde patlamaya ha- zõr plastik patlayõcõ ve 4 elektrikli fünye ele geçirildi. Zanlõnõn geçen yõl, bomba ve molo- tofkokteyli atõlmasõ eylemlerinin ardõn- dan terör ekiplerince 3 kez gözaltõna alõn- dõğõ, adliyeye sevk edildiği, “delil ye- tersizliği ve yaşının küçük olması” ne- deniyle mahkemece tutuksuz yargõlanmak üzere serbest bõrakõldõğõ bildirildi. Katõldõğõ bir gösteride terör örgütü le- hine slogan attõğõ gerekçesiyle hakkõnda yakalama kararõ bulunan S.K. çõkarõldõ- ğõ mahkemece tutuklanarak cezaevine gönderildi. Sigara içinde plastik patlayıcı TÜRKÇÜLÜĞÜN İDEOLOGLARINDANDI Reha Oğuz Türkkan yaşamını yitirdi İstanbul Haber Ser- visi - Hüseyin Nihal Atsız, Zeki Velidi To- gan ve Alparslan Tür- keş’le birlikte Türki- ye’de cumhuriyet döne- mi Türkçülük ve Turan- cõlõk düşüncesinin ideo- loğu sayõlan Prof. Dr. Reha Oğuz Türkkan önceki gün yaşamõnõ yi- tirdi. Türkkan, bugün Altunizade’deki Mar- mara İlahiyat Fakültesi Camii’nde öğlen nama- zõnõn ardõndan Zincirli- kuyu Mezarlõğõ’nda top- rağa verilecek. 1920 yõlõnda İstan- bul’da doğan Türkkan, 1938 yõllarõnda başladõ- ğõ Türkçülük ve Turan- cõlõk faaliyetleri çerçe- vesinde Ergenekon, Bozkurt ve Gök Börü dergilerini çõkardõ. 1944 yõlõnda “ırkçılık-Tu- rancılık Davası” nede- niyle tutuklandõ ve dört gün Sansaryan Han’da- ki tabutlukta kaldõ. Nihal Atsõz’õn kafatasõnõ ölç- tüğü ve Türkçü olmasõ- na karşõn Gürcü köken- li olmasõ nedeniyle Ül- kücü camiada tartõşma- larõn odağõnda olan Re- ha Oğuz Türkkan’õn 37 kitabõ, 9 film senaryosu bulunuyor. Gazeteci Hrant Dink, katledilişinin 3’üncü yõldönümü olan bugün Agos gazetesinin önünde anõlõyor Hrant için, adalet için TUNCEL, GARDİYAN OLMAK İSTİYOR Haber Merkezi - Hrant Dink’in öldürülmesinde az- mettirici olduğu iddiasıyla tu- tuklanarak Tekirdağ F Tipi Cezaevine konulan Erhan Tun- cel, Kamu Personeli Seçme Sı- navı’ndan (KPSS) 83.125 puan alarak, cezaevine infaz koruma memuru olmak için başvurdu. Adalet Bakanlığı Tekirdağ 1 ve 2 No’lu F Tipi Yüksek Gü- venlikli Cezaevi’ne 3 ay önce 120 gardiyan alınacağı duyu- rusu yaptı. Cezaevinde tutuklu bulunan Tuncel, bakanlığın duyurusu üzerine KPSS sına- vından 83.125 puan alınca yat- tığı cezaevine infaz koruma memuru olabilmek için Tekir- dağ Adliyesi’ne başvuruda bu- lundu. Kesinleşmiş cezası ol- madığı için ön başvurusu kabul edilen Tuncel, dün Tekirdağ Adliyesi’ne kelepçeli olarak ge- tirilerek şartlara uygunluk sı- navında boyu ve kilosunu ölç- türdü. Dink suikastında 48 yıl hapsi istenen ve yargılanması devam eden Tuncel’in, sözlü sı- nava da gireceği belirtildi. Alevi Bektaşi Kültür Derneği Mersin Toroslar Şubesi’nin düzenlediği aşure etkinliğine MHP’li Toroslar Belediye Başkanı Hamit Tuna ve BDP’li Akdeniz Belediye Başkanı Fazıl Türk’ün yanı sıra CHP, MHP, DSP, BDP, İşçi Partisi ve Türkiye Partisi yöneticileri de katıldı. Aşure etkinliği birliği sağladı ABİDİN YAĞMUR MERSİN - Alevi Bektaşi Kültür Derne- ği Mersin Toroslar Şubesi’nin düzenlediği aşure etkinliği MHP ve BDP’li belediye baş- kanlarõnõ bir araya getirdi. Etkinlikte, barõş mesajlarõ verildi. Derneğin Güneykent Mahallesi’ndeki bi- nasõ önündeki etkinliğe MHP’li Toroslar Be- lediye Başkanõ Hamit Tuna ve BDP’li Ak- deniz Belediye Başkanõ Fazıl Türk’ün ya- nõ sõra CHP, MHP, DSP, BDP, İşçi Partisi ve Türkiye Partisi yöneticileri de katõldõ. Ker- bela olayõnõn haklõ ile haksõzõn savaşõ ol- duğunu ve bugün de sürdüğünü belirten Der- nek Başkanõ Hüseyin Değerli, “Günü- müzde Yezid’in adı emperyalizm oldu. Gazze’ye misket bombaları yağdıran- lar, Irak’ta milyonlarca insanı katlettiler, en kutsal mekânlarımızı bombaladılar. Türkiye’deki işbirlikçi iktidar ise buna se- sini çıkarmadı. Çünkü kendisi de Yezid’in zulmünü uyguluyor” dedi. Ankara’da TEKEL işçilerine, İstanbul’da itfaiyecilere, Edirne’de öğrencilere yönelik saldõrõlar düzenlendiğini anõmsatan Değer- li, “Ülkesini ve milletini sevenleri ceza- evlerine atıyorlar. Bu zulmün hesabı, mahşere kalmadan, bu dünyada kuru- lacak Yüce Divan’da sorulacaktır” diye konuştu. Akdeniz Belediye Başkanõ Türk, inanç- larõ yok sayan ülkelerin çağdaşlaşamaya- cağõnõ ifade ederken, MHP’li Toroslar Be- lediye Başkanõ Tuna, Alevi yurttaşlarõn ibadethane gereksinimleri için ellerinden ge- leni yapacaklarõna söz verdi. Konuşmalarõn ardõndan, törene katõlan Alevi dedeleri aşu- re duasõnõ okudular. Aşure almak isteyen yurttaşlarõn izdihama neden olduğu etkin- lik, Ozan Devai ve Ozan Esrari dinletile- riyle sona erdi.