Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CMYB
C M Y B
GÜNCEL CÜNEYT ARCAYÜREK
Baştarafı 1. Sayfada
Öve öve bitiremiyorlar. Her cümlesini manşetlere
taşıyorlar.
Uçağına aldığı kimi gazetecilere Çankaya’daki, CHP
ve MHP’nin “yaklaşımlarını iyi niyetli gördüğünü” söy-
lüyor ve ekliyor: “Bu en önemli meseleyi görmeme-
leri mümkün mü?”
Elbette değil. Değil ama gerek CHP’nin, gerek
MHP’nin “bu en önemli meseleyi” bağlı olduğu par-
tinin hükümeti gibi görmedikleri de yadsınamaz bir
gerçek.
Noterliğini yaptığı hükümet böyle düşünmüyor.
Dünya ahret “kardeşi” RTE, MHP’yi iyi niyetli
görmüyor.
CHP ile zaten sürekli kavgalı. Görüşmek istemiyor.
Şu soruya yanıt aramak gerekmiyor mu: Partisinin
genel başkanı RTE’den ayrı düşen Çankaya’daki aca-
ba neden; Kürt sorununun çözümünde “muhalefet
partilerini iyi niyetli gördüğünü vurgulamak” gereği-
ni duyuyor?
Yanıtı kolay: AKP’nin değil, herkesi kucaklayan, Tür-
kiye’nin cumhurbaşkanı olduğunu kanıtlamak çabası!
Devlette uyum sağlaması anayasal görevi: Bir-
denbire Kürt açılımı adı ile ortalığı velveleye veren kar-
deşinin muhalefete karşı bağnaz tutumuna değin-
miyor.
Hükümetten soruna çözüm olanaklarını bir an ön-
ce saptayarak bunları bir an önce açıklamasını iste-
miyor.
Yukarıdan, üstelik ülkenin birliği bütünlüğü üzerinde
klasik söylemlerle olaylara yön veren adam durumuna
yükselmek ise... olaylara da sorunlara da yarar sağ-
layacak yöntemler değil.
Soru: Türkiye bu sorunu nasıl çözecek?
Çankaya’dakinin yanıtı: “Modern devletler böyle so-
runları nasıl çözerse öyle!”
İşte böyle hazır cevap dediklerinden bir devlet ada-
mımız var; ama uçağına aldığı seçme gazeteciler ikin-
ci bir soruyla; “Hangi modern devlet böyle sorunla-
rı çözdü acaba?” içeriğinde bir soruyla Çanka-
ya’dakini açıklamaya zorlamıyor.
Evet! Hangi devlet? IRA ile baş edemeyen İngiltere
mi? Bölücü ETA ile İspanya mı?
Son açılım planı Kürt sorununun sonu değil, so-
nuncu aşaması!
Medya Büyükelçi James Jeffrey’e soruyor, yanıt
alıyor: “Son açılım planı ABD’nin planı değil.”
Fakat uçağındaki yazarlar; Çankaya’dakine, Kürt
bölücü hareketlerinin arkasında yabancı parmağın
olup olmadığını nedense sormuyorlar.
ABD’nin yıllardır ulusal politikasına uygun manev-
ralarla Kuzey Irak’taki olası Kürt devletine her türlü
desteği verdiği... PKK ile doğrudan olan-olmayan yol-
lardan temas kurduğu, yardım ettiği... Türkiye’nin ör-
güt sorununu çözmek için K. Irak’a askeri müdaha-
lesine sürekli karşı çıktığı bilinmeyen gerçekler değil.
Bugün gelinen aşamada rol alanların başında ör-
gütün parlamentodaki uzantısı Demokratik Toplum
Partisi ile devletin muhatap almasında ısrar ettikleri
Abdullah Öcalan denilen terörist başı geliyor.
Öcalan’ı ABD bize 16 Şubat 1999’da Kenya’da tes-
lim etti.
Tek bir koşul öne sürdü: Sağ olarak Türkiye’ye ge-
tirilecek ve adil yargılanacak!
Ecevit hükümeti MİT Müsteşarı kanalı ile CIA’nın
ilettiği koşulu kabul etti ve ancak o zaman Öcalan der-
dest edilerek getirildi.
Gazetelerin yazar ve yöneticileri ile yaptığı bir di-
zi görüşmede MİT Müsteşarı Şenkal Atasagun, hü-
kümetin ABD koşulunu “Öcalan’ın sorunun çözü-
münde kullanılacağı ve yararlı olacağı düşüncesiyle
kabul ettiğini” söylüyordu.
Yıllar geçti. Sağ, sağlıklı Öcalan PKK (Kürt) soru-
nunun çözümünde Türkiye’ye değil, kendi amaçla-
rına hizmet eder konuma geldi.
Şimdi sormak gerekiyor:
ABD, Öcalan’ı teslim ederken sağ kalmasında ne-
den ısrar etti?
Terörist başının sağ kalmasını Türkiye kabul et-
mezse teslim etmeyeceğini içeren tek koşulda neden
direndi?
Oysa ABD’deki kimi eyaletlerde idam cezası yü-
rürlükte. Guantanamo gibi örnekler ABD’nin insan
hakları gibi ulusal kurallara pek iltifat etmediğini gös-
teriyor.
ABD Irak’tan çekilirken Türkiye’nin K. Irak’la ılım-
lı ilişkiler kurması... birden hız kazanan açılım hare-
ketini desteklemesi… Öcalan’ın açılımda rol alan ak-
törlerden biri olması...
ABD’nin on yıl önce Öcalan’ın sağ kalmasında ne-
den direndiği bir anlam kazanmıyor mu?
SAYFA 11 AĞUSTOS 2009 SALICUMHURİYET
8 HABERLERİN DEVAMI
İstanbul PB 29
Edirne PB 30
Kocaeli PB 29
Çanakkale PB 30
İzmir B 31
Manisa B 32
Aydın B 35
Denizli B 34
Zonguldak PB 24
Sinop Y 24
Samsun Y 22
Trabzon Y 23
Giresun Y 23
Ankara B 28
Eskişehir B 27
Konya B 26
Sıvas B 22
Antalya B 36
Adana B 35
Mersin B 33
Diyarbakır B 34
Şanlıurfa B 34
Mardin B 32
Siirt B 34
Hakkâri PB 25
Van Y 24
Kars Y 20
Oslo Y 18
Helsinki Y 22
Stockholm Y 21
Londra Y 23
Amsterdam Y 21
Brüksel Y 22
Paris Y 23
Bonn PB 25
Münih Y 26
Berlin Y 25
Budapeşte Y 25
Madrid Y 30
Viyana Y 24
Belgrad Y 29
Sofya Y 25
Roma PB 29
Atina PB 31
Zürih Y 24
Moskova PB 24
Aşkabat B 32
Astana PB 20
Taşkent A 34
Bakû B 23
Bişkek B 31
Tiflis PB 26
Kahire PB 32
Şam B 35
Ülkemizin kuzey ve
doğu kesimleri par-
çalı ve çok bulutlu,
Orta Karadeniz kıyıla-
rı, Doğu Karadeniz,
Doğu Anadolu’nun
kuzeydoğusu ile Si-
nop çevreleri sağa-
nak ve gök gürültülü
sağanak yağışlı diğer
yerler az bulutlu ve
açık geçecek.
lan bir davada Danõştay 8. Dairesi’nin
04.06.2008 tarih ve 2008/4072 sayõlõ
kararõ ile de kesinlik kazanmõştõr.
Kaldõ ki, konu ile ilgili olarak gö-
rüşüne başvurulan OGM Hukuk Mü-
şavirliği, 4 Haziran 2009 gün ve 1125
sayõlõ yazõlarõnda; “...Danıştay 8. Dai-
re’sinde görülmekte olan 2005/4198
Esas Sayılı davada, üst hukuk nor-
mu niteliği taşıyan MFİY’nin bazı
maddelerinin yürütmesinin durdu-
rulması, 6831 Sayılı Orman Kanu-
nu’nun 16. maddesine göre düzen-
lenen ‘OSAVİH’in madencilikle ilgili
hükümlerini etkilemektedir...” de-
nilerek, olaya açõklõk getirmiştir.
Bu hukuksal görüş üzerine OGM,
24.06.2009 gün ve 2729 sayõlõ genel-
ge ve bu emrin yeterince anlaşõlama-
masõ üzerine, 24.07.2009 tarih ve
2927 sayõlõ yeni bir genelge yayõmla-
yarak daha önce izin alan kişi ve ku-
ruluşlarõn devir, temlik, iptal ve altyapõ
tesisi talepleri hariç, madencilik faa-
liyetleri ile ilgili taleplerin durdu-
rulduğunu emirlemiştir. Ve dikkat edi-
lirse ilk emirdeki “ikinci bir emre ka-
dar” hükmü, bu son emirde yer al-
mamõştõr. Bu sevindirici bir gelişme-
dir ve altõncõ lobisinin baskõlarõna di-
renerek bu kararõ alan ormancõ büro-
kratlarõ kutlamak gerekiyor. Ama bu
çaba ne kadar devam edecek? Umarõz,
doğal kaynak yönetimine ve çevresel
değerlere saygõlõ yeni bir yasa ve yö-
netmelik yapõlõr da, korunmasõ gereken
değerlerimiz talandan, ormancõlar da
siyasi baskõ ve tehditten kurtulur.
Ama ben bu konuda pek umutlu de-
ğilim. Çünkü AKP grubunda, Anaya-
sa Mahkemesi’nce iptal edilen 7. mad-
denin yeniden canlandõrõlmasõ için
yoğun bir çalõşma yapõldõğõ ve önü-
müzdeki sonbaharda bu bağlamda so-
nuç alõnacağõna ilişkin ciddi duyumlar
alõyorum. Demek ki işimiz zor. Yeni
ve uzun soluklu bir mücadele için ha-
zõrlõklõ olmak gerekiyor.
Sevgi ile kalõn.
EYLEMLERİNİ SÜRDÜRÜYORLAR
‘Ataköy’ü rantçõlara
teslim etmeyeceğiz’
İstanbul Haber Servisi - Çağdaş Yaşamõ Des-
tekleme Derneği (ÇYDD), Atatürkçü Düşünce Der-
neği (ADD) ve TMMOB’nin de aralarõnda bulun-
duğu 13 sivil toplum kuruluşunca oluşturulan “Sa-
hiline ve Yeşiline Sahip Çık Platformu”nun,
Toplu Konut İdaresi’nin (TOKİ) Ataköy sahilinde-
ki 94 bin metrekarelik araziyi satõşa çõkarmasõnõ pro-
testo etmek amacõyla başlattõğõ nöbet sürüyor.
Ataköy Ramazan Yeşil Parkõ’nda iki gündür nö-
bet tutan platform üyeleeri, dün park çevresini
pankartlarla donattõ. Ataköylülere, “Satışa izin
vermeyin” çağrõsõnda bulunulurken iki günde yak-
laşõk 3 bin protesto imzasõ topladõ. Platform başka-
nõ Doğu Coşkunfırat, Ataköy’ü rantçõlara teslim et-
meyeceklerini söyledi.
Açõklamalarõn ardõndan platform üyeleri, esnafa
bildiri dağõttõ. Platform, satõş kararõnõ protesto et-
mek için ise bugün saat 20.00’de Ataköy Ramazan
Yeşil Parkõ’nda toplanarak Ataköy sahiline, yarõn
ise saat 19.00’da Ataköy Yeşil Parkõ’ndan Ataköy
C Moteller önüne meşaleli yürüyüş düzenleyecek.
Baştarafı 2. Sayfada
/ IŞIL ÖZGENTÜRK
Eşeğin Kuyruğu Gibi Uzayan Tuvalet Maceramız
Bilemiyorum, bildiğim şu ki, kara-
yoluyla gittiğim İstanbul Katmandu
yolunda Ankara’dan sonra tuvaletler
sorun olmaya başlamõştõ, İran’da bi-
raz rahatlamõştõk ama Pakistan ve
Hindistan bu konuda felaketti. So-
nunda herkes açõk hava tuvaletini
tercih eder olmuştu.
Tuvalet konusunun ülkemizde ger-
çek bir sorun olduğunu, bir proje sa-
yesinde iyice anlamõştõm. Bu projede
askere alõnan kişilere verilecek eğiti-
min başõnda tuvalet eğitimi yer alõ-
yordu.
Yani, Aliler mektebinde okuma
yazmadan önce neredeyse bir aya
yakõn bir zaman çok ciddi bir tuvalet
eğitimi vardõ.
Bu bilgi burada dursun, biz şimdi bi-
raz da ibadet edilen yerlerdeki tuva-
let kültüründen söz edelim. Kentler-
de umumi tuvaletler az olduğu için sõ-
kõşõk zamanlarda cami tuvaletlerini sõk
sõk kullanõrõm. Ve bunlarõn büyük bir
kõsmõnõn son derece pis olduğu su gö-
türmez bir gerçektir. Beni şaşõrtan son
derece temiz bir din olduğu söylenen
Müslümanlõkla, bu pisliğin nasõl uyuş-
tuğu? Demek ki, bir sakatlõk var, du-
rum böyle olunca kendilerini kent-
lerden sorumlu tutan valilerin tuvalet
meselesine el atmalarõ bana hiç de ge-
reksiz gelmiyor ama bunu usturuplu
yapacaksõn.
Örneğin Ordu valisi, camilerdeki pi-
suvarlarõ çok kirli bulmuş, “Bunları
kaldırın,” demiş ve “pisuvarın iti-
kadımıza ters olduğunu” söylemiş
ve müftü vekili de “Valimizin tale-
bini uygun bulduk” demiş, “pisuvar
zaten dinen de mekruh sayılır.”
İşte ben buna deli oluyorum, vali ve
müftü pisuvarlarõn mekruh olduğunu
nereden okumuşlar. Pisuvar 19. yüz-
yõlõn işi, hangi hadis, hangi sünnet bu-
nu yazõyor. İşte tehlike burada, tuva-
let meselesinde bile kendilerini pey-
gamber sanan kamu görevlilerinde.
Sadece kamu görevlileri mi, ülke-
deki çağdaş yaşamõn getirdiği yaşam
tarzõna karşõ farklõ bir yaşam tarzõnõ
inatla savunmak ve bu konuda tuva-
letlerin biçimlerini bile değiştirmek
özel sektöre de yansõdõ.
Örneğin Antalya’dan İstanbul’a
karayoluyla geldim ve çok lüks te-
sislerde bile iki yõl önce alafranga olan
tuvaletlerin değiştirilip yerine alatur-
ka tuvaletler yapõldõğõnõ gördüm. Di-
yeceksiniz ki, alaturka tuvalet daha
sõhhidir. Hadi canõm, yapmayõn, bu da
ağõr palavralardan biri. Ben size şunu
söyleyeyim, dizlerinden rahatsõz bir ar-
kadaşõm yanõmdaydõ ve tuvalet onun
için bir azaba dönüştü.
Bõrakalõm her işi şu tuvalet mese-
lesini bir konuşalõm, herkesin sõkõştõ-
ğõ bir an vardõr.
Not: Yazõdaki fotoğraf Efes Antik
Kenti’nin tuvaletlerini gösteriyor.
Ömürlerinin büyük kõsmõnõ hamam-
da geçiren Romalõlar, tuvalet hijyenini
ve rahatlõğõnõ antik çağda çözmüşler.
Helal olsun.
Baştarafı Arka Sayfada
Orman Alanlarõ ve Altõncõ Lobisi
MEHMET MENEKŞE
HACIBEKTAŞ - Hacõbektaş Belediye Baş-
kanõ Ali Rıza Selmanpakoğlu, Hacõ Bektaş
Veli’yi Anma Programõ’nda ayrõ etkinlik dü-
zenleyen Alevi Bektaşi Federasyonu (ABF)
Genel Başkanõ Ali Balkız ve Hacõbektaş Kül-
tür Derneği Başkanõ Nafiz Ünlüyurt’a ateş
püskürdü.
46. Hacõ Bektaş Veli Anma Törenleri ve
Kültür Sanat Etkinlikleri’nde ABF ve Hacõ-
bektaş Kültür Derneği’nin ayrõ etkinlik dü-
zenlemesi tartõşma yarattõ. Ali Balkõz, Beledi-
ye Başkanõ Selmanpakoğlu’nun 6 yõldõr fede-
rasyona bağlõ dernek ve vakõflara karşõ olum-
suz tutum takõndõğõnõ, resmi törenlerde Alevi
örgütleri adõna ortak yapõlan konuşmalarõ en-
gellediğini, söz hakkõ vermeyerek kendilerini
yok saydõğõnõ ileri sürmüştü. Balkõz, kendi
programlarõnõ 15-16 Ağustos tarihleri arasõnda
gerçekleştireceklerini açõklamõştõ. Selmanpa-
koğlu ise Balkõz’a bele-
diyenin internet sitesi
aracõlõğõyla yanõt verdi.
Selmanpakoğlu, “Neden
gerginlik yaratıyorsu-
nuz, amacınız nedir?”
başlõklõ açõklamasõnda
resmi törenlerin 16
Ağustos günü devlet er-
kânõnõn katõlõmõyla başla-
dõğõna dikkat çekti. Burada protokol konuşma-
larõnõn yapõldõğõnõ anlatan Selmanpakoğlu,
“Bu bölümde devletin belirlediği protokol
yönergesi uygulanır. Bunu değiştirerek
yaklaşık 3 bin civarındaki derneğin her bi-
rinin konuşması ya da görüş farklılıkları
nedeniyle düşülen anlaşmazlığın gerginlik
yaratması uygun olmamaktadır” dedi.
ABF ile birlikte hareket eden Hacõbektaş
Kültür Derneği Başkanõ Nafiz Ünlüyurt’a ateş
püsküren Selmanpakoğlu, ayrõ bir anma etkin-
liğinin başka tarihlerde de yapõlabileceğini, tö-
renlerin sabote edilmek istendiğini savundu.
Selmanpakoğlu açõklamasõnda şu ifadeleri kul-
landõ: “Siz ve yandaşlarınız federasyonlarla
neden başka bir tarih düşünmüyorsunuz da
belediyenin düzenlediği törenlere aynı ta-
rihlerde alternatif yapma yoluna gidiyorsu-
nuz? Taraftar bulamayız endişesi mi sizde
hâkim? Bunun adına şark kurnazlığı denir.
Her yıl olaylı, üzerine gölge düşürülmüş tö-
ren propagandasını yaptırıyorsunuz. Artık
Hacıbektaş halkı şark kurnazlıklarına prim
vermiyor. Hacıbektaş için kimlerin neler
yaptığını, kimlerin engel olmak istediğini
biliyor ve olgunluk içinde izliyor.”
Açõklamada 46. Hacõ Bektaş Veli Anma Tö-
renleri ve Kültür Sanat Etkinlikleri’nin 15
Ağustos’ta Cumhuriyet Meydanõ Atatürk Anõ-
tõ’na çelenk sunulmasõyla başlayacağõ, konser,
sergi, panel, toplantõ, semah ve tiyatro gösteri-
leriyle 19 Ağustos’a kadar süreceği belirtildi.
Ayrı etkinliğe tepki
İstanbul Haber Servisi -
Türkiye Devrimci İşçi Sen-
dikalarõ Konfedarasyonu
(DİSK) kurucularõndan Ke-
mal Nebioğlu, ölümünün
3. yõldönümünde Zincirli-
kuyu’daki mezarõ başõnda
törenle anõldõ. 10 Ağustos
2006’da yaşamõnõ yitiren
Nebioğlu, 1967’de DİSK’i
kuran beş sendikacõdan bi-
riydi.
Törene, ailesinin yanõ sõ-
ra DİSK Genel Başkanõ Sü-
leyman Çelebi, DİSK Yö-
netim Kurulu üyeleri ve es-
ki başkanlarõ ile DİSK’e
bağlõ sendikalarõn başkan
ve yöneticileri katõldõ. Ne-
bioğlu için yapõlan saygõ
duruşunun ardõndan konuşan
DİSK Genel Başkanõ Çele-
bi, “Nebioğlu, hem sendi-
kal hem siyasal mücadele-
de iz bırakmış önemli ön-
derlerimizden biridir” di-
ye konuştu. Çelebi, “Nebi-
oğlu, Abdullah Baştürk, Ke-
mal Türkler gibi isimler bu
mücadelenin önderleriy-
di. Biz de diz çökmüyoruz,
pes etmeyeceğiz. Cumhu-
riyetin temel değerlerine,
demokrasiye, laikliğe ve
insan haklarına yönelik
saldırılar hâlâ sürüyorsa
DİSK de bu saldırılara
karşı mücadelesini sürdü-
recektir” dedi. (Fotoğraf:
DİLŞAH FINDIKÇI)
ÇANAKKALE - ANKARA (Cumhu-
riyet) - Anafartalar Zaferi’nin 94. yõl-
dönümü Gelibolu Yarõmadasõ Conk-
bayõrõ’nda düzenlenen törenle kut-
landõ. Tören, Atatürk Anõtõ’na çe-
lenk konulmasõ, saygõ duruşunda
bulunulmasõ, saygõ atõşõ, İstiklal
Marşõ’nõn söylenmesi ve Türk
Bayrağõ’nõn göndere çekilmesiy-
le başladõ.
18. Mekanize Piyade Tugay Ko-
mutanlõğõ’nda görevli Tank Kurmay
Albay Adem Yüksel, törende yaptõğõ
konuşmada, “Çanakkale Savaşları’nın
unutulmaz kahramanı Anafartalar Grup
Komutanı Mustafa Kemal’in başarısı, ileride başla-
yacak Ulusal Kurtuluş Savaşımızın kaynağı olmuş-
tur” dedi. Gelibolu 2. Kolordu Komutanlõğõ bandosu-
nun konser verdiği törende, Çanakkale Valisi Abdül-
kadir Atalık ile 18. Mekanize Piyade Tugay Komutanõ
Tuğgeneral Gökhan Gökay, Anafartalar Zaferi anõ def-
terini imzaladõ. 18. Mekanize Piyade Tugay Ko-
mutanlõğõ’nda vatani görevini yapan askerler
tarafõndan Anafartalar Muharebesi’nin
canlandõrõldõğõ sõrada, bazõ vatandaşlar
gözyaşlarõnõ tutamadõ.
Cumhurbaşkanõ Abdullah Gül de
Anafartalar Zaferi’nin yõldönümü
dolayõsõyla yayõmladõğõ mesajda,
Çanakkale’de sergilenen birlik ve da-
yanõşmanõn, gösterilen büyük feda-
kârlõğõn milletin ortak idealler etrafõnda
kenetlendiğinde tüm güçlüklerin üste-
sinden geleceğini anlamlõ bir şekilde or-
taya koyduğunu belirtti. Çanakkale Savaş-
larõ’nõn sadece Türk tarihinin değil, dünya ta-
rihinin de dönüm noktalarõndan biri olduğunu söyle-
yen Gül, “Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mus-
tafa Kemal Atatürk, Çanakkale’deki başarısıyla bü-
yük bir komutan ve lider olarak tarih sahnesinde-
ki yerini almış ve milletimizin geleceğine damgası-
nı vurmuştur” ifadesine yer verdi.
Anafartalar Zaferi’nin 94. yıldönümü kutlandı
‘Barıştıran adam’
yaşamını yitirdi
DİYARBAKIR (Cumhu-
riyet Bürosu) - Bugüne kadar
Doğu ve Güneydoğu’da birçok
kan davasõnõn barõşla sonuçlan-
masõnõ sağlayan ve bu özelliğiyle
tüm dünya basõnõnõn dikkatini
çeken Diyarbakõr’õn “Barõştõran
Adamõ” Sait Şanlõ, tedavi gördü-
ğü hastaneBölge genelinde çeşitli
nedenlerle ortaya çõkan kan da-
valarõ ve düşmanlõklarõ barõştõr-
maya adadõğõ yaşamõyla tüm
dünyanõn yakõndan izlediği Di-
yarbakõr Kasaplar Odasõ Başkanõ
Sait Şanlõ, bir süre önce hastane-
ye kaldõrõldõ. Durumu ağõrlaşõnca
Ankara’ya sevk edilen Şanlõ,
özel bir hastanede aort damarla-
rõndan ameliyat oldu. Fransõz
Haber Ajansõ tarafõndan Nobel’e
aday gösterilen Şanlõ, dün yaşa-
mõnõ yitirdi. 65 yaşõnda ölen Şan-
lõ, 8 yõlda 449 kan davasõ, 97 kõz
kaçõrma, 106 alacak ve arazi me-
selesi olmak üzere 651 olayda
arabuluculuk yaparak, aileleri ba-
rõştõrmayõ başardõ.
Diyarbakır’da bir
terörist öldürüdü
DİYARBAKIR (Cumhu-
riyet Bürosu) - Diyarbakõr’õn
Kulp ilçesinde PKK’lilerle gü-
venlik güçleri arasõnda çõkan ça-
tõşmada, bir terörist öldürüldü.
Karanlõktan yararlanarak kaçan
töreristlerin, izini süren güvenlik
güçlerinin bölgede operasyonla-
rõnõ aralõksõz sürdürdüğü belirtil-
di. Kulp’a bağlõ Baloğlu köyü
kõrsalõnda başlatõlan operasyon
sõrasõnda bir grup PKK’liyle te-
mas sõcak sağlandõ. Güvenlik
güçlerinin “teslim ol” çağrõlarõna
PKK’lilerin ateşle karşõlõk ver-
mesi üzerine çatõşma çõktõ. Çatõş-
mada bir terörist öldürüldü. Ka-
ranlõktan yararlanarak kaçan di-
ğer PKK’lileri yakalamak için
operasyon başlatõldõ. Güvenlik
güçlerinin sürdürdüğü arama ta-
rama faliyetlerinde, öldürülen te-
röriste ait olduğu sanõlan uzun
namlulu bir silaha ve çatõşmada
yaralanan PKK’lilere ait kan iz-
lerine rastlandõ.
Kemal Nebioğlu anıldı
HacõbektaşBelediyeBaşkanõAliRõzaSelmanpakoğlu,HacõBektaşVeli’yiAnmaProgramõ’nda
ayrõ etkinlik düzenleyen Balkõz ve Ünlüyurt’un törenleri sabote etmeyi amaçladõğõnõ söyledi
18. Mekanize Piyade Tugay Komutanlığı’nda vatani görevini yapan
askerler tarafından Anafartalar Muharebesi’nin canlandırıldığı sı-
rada, bazı vatandaşlar gözyaşlarını tutamadı. (Fotoğraflar: AA)