18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CMYB C M Y B 11 AĞUSTOS 2009 SALI CUMHURİYET SAYFA HABERLER 3 SÖZ ÇİZGİNİN Turhan Selçuk AYDINLANMA EMRE KONGAR Hasan Cemal ile Mustafa Balbay Arasında Fark Var mı? Sevgili okurlarım, sizi hemen uyarayım, bu yazı bir mizah ve fantezi yazısıdır. Acele etmeyin… Önce Haber 7 com sitesinden aldığım “Anka- ra’da ‘Kürt Açılımı’ Çalıştayı” başlıklı şu haberi okuyun: “Polis Akademisi’nin ev sahipliğinde yapılan ça- lıştay için önce davetli gazeteciler, daha sonra İçişle- ri Bakanı Beşir Atalay akademinin Anıttepe yer- leşkesine geldi. Çalıştay katılımcıları listesinde, Atalay’ın yanı sı- ra Polis Akademisi Başkanı Zühtü Arslan, Polis Aka- demisi Araştırma Merkezleri Başkanı İhsan Bal, ba- zı akademi yetkilileri, gazeteciler Deniz Ülke Arı- boğan, Fehmi Koru, Hasan Cemal, Cengiz Çandar, Oral Çalışlar, Mustafa Karaalioğlu, Ruşen Çakır, Mu- harrem Sarıkaya, İbrahim Kalın, Okan Müderrisoğlu, Nasuhi Güngör, Mithat Sancar, Ali Bayramoğlu, İh- san Dağı ve Mümtaz’er Türköne bulunuyor.” Şimdi bir de 4 Ağustos tarihinde, Milliyet’te ya- yımlanan Hasan Cemal’in yazısından aldığım, Devlet Bahçeli’nin, bu “çalıştaya” ilişkin şu sözlerine bakın: “25 yıldan beri dağda gezenlere Türkiye’yi böl- dürmek istiyorsanız, 50 yıl da dağda gezmeye ha- zır olan Türkiye’yi böldürmeyecek MHP var…” “Ermeni meselesinde aynı 12 adam, Kıbrıs me- selesinde aynı 12 adam, Avrupa meselesi ve onun dayatmalarında yine aynı 12 adam... Ey gafiller! 25 yıldan bu yana ne yaptığınızı bu millet bilmi- yor mu? Ne yazdığınızı gazetelerdeki köşelerde oku- muyor mu? Televizyonlarda Türkiye’nin 12 tane dev adamı vardı. Herkes o marşı söylüyordu. Şimdi 12 kötü adamı dinleye dinleye bu millet usanmıştır. Başka aydın mı yok? Başka siyasetçi mi yok? Tür- kiye’de bunun mücadelesini veren emniyet güçle- ri, Türk Silahlı Kuvvetleri mi yok? Bu gazete köşe yazarlarından, patronlarca beslenen bu 12 kötü ada- mı mı bu millet dinleyip duyacak?” Hemen belirteyim ki, yazımın başlığında Hasan Cemal isminin yerinde “Çalıştaya” katılan gazete- cilerden veya akademisyenlerden herhangi birinin adı da olabilirdi. Çünkü bu yazıda üzerinde durmak istediğim konu, ne “Kürt Açılımı”, ne “Çalıştay”, ne Devlet Bahçeli’nin söyledikleri ne de Hasan Cemal’in yaz- dıkları… Bu alegorik fantezi yazısında, sadece bir grup gazeteci ve akademisyenin devletin üst düzey gö- revlileri ile ülkenin önemli sorunlarından biri ko- nusunda fikir alıverişinde bulundukları olgusu ve bu toplantının bir siyasal görüş tarafından iha- net çizgisinde değerlendirildiği gerçeği önemli. Şimdi bu yazının asıl konusu olan, başlıktaki esas soruya gelelim ve hep birlikte biraz güle- lim: Biliyoruz ki dünya da, Türkiye de çok hızlı değişiyor… Diyelim ki beş-on yıl sonra bugün Bahçeli’nin di- le getirdiği görüşlere sahip bir siyasal parti seçim- leri kazandı… İktidara geldikten bir süre sonra artık hâkim ol- duğu istihbarat ve güvenlik güçlerini kullanarak “Newroz lobi örgütü” adlı, gerçekliği tartışmalı ba- zı bilgisayar kayıtlarına ulaştı… Bu kayıtlardan hareketle, ülkenin büyük bir bölücü darbe tehlikesi ile karşı karşıya olduğunu ilan etti… Bir savcı, bu “Newroz lobi örgütü” hakkında “Bölücü Terör örgütü” olmaktan dava açtı… Bilgisayar kayıtlarında adı geçen isimlerin evle- rine yapılan baskınlarda, diyelim ki Hasan Cemal’in bilgisayarında, katıldığı “Çalıştay”la ilgili olarak, ya- zacağı kitap için tuttuğu notlara ulaştı… Bu notları da “Bölücü terör örgütünün varlığı ve Hasan Cemal’in bu örgüt içindeki yönetici kimliğiyle yaptığı yönlendirme faaliyetlerinin kanıtı olarak” yo- rumladı… Mahkeme de, Hasan Cemal ve pek çok kişiyle birlikte dönemin YÖK Başkanı Prof. Yusuf Ziya Öz- can’ı, İstanbul Üniversitesi Rektörü Prof. Yunus Söylet’i, dönemin İçişleri Bakanı Prof. Beşir Ata- lay ve çevresi ile olan ilişkileri dolayısıyla tutukladı. Tabii bu farazi, fantastik ve mizahi senaryo ne mümkün, ne muhtemel ne de arzulanır bir tablo… Ama siz değerli okurlarım herhalde ne demek is- tediğimi anladınız ve gülmeye başladınız: “Newroz Terör Örgütü” yerine, “Ergenekon Te- rör örgütünü”, Hasan Cemal’in yerine Mustafa Balbay’ı, Prof. Yusuf Ziya Özcan’ın yerine Prof. Kemal Gürüz’ü, Prof. Yunus Söylet’in yerine Prof. Mehmet Haberal’ı koyun… Ne demek istediğim açıkça ortaya çıkar. Var mı aralarında bir fark? [email protected]; www.kongar.org Eylülde domuz gribi salgõnõ riski olmasõna karşõn sipariş yõl sonunda gelecek Aşõdageçkalmariski MAHMUT LICALI ANKARA - Sağlõk Bakanlõğõ’nõn do- muz gribi olarak adlandõrõlan H1N1 vi- rüsüne karşõ sipariş ettiği 20 milyon aşõ- dan 10 milyon adedinin 2009 yõlõnõn so- nuna kadar geleceğini açõklamasõ, son- bahar aylarõnda yaşanacak olasõ bir sal- gõnda Türkiye’de yeterli sayõda aşõ bu- lunmamasõ olasõlõğõnõ gündeme getirdi. Uzmanlar, eylül, ekim ve kasõm aylarõn- da yaşanacak salgõna yõl sonuna kadar gelecek aşõ stokuyla müdahale edileme- yeceğini belirtirken virüsün mutasyon geçirmesi durumunda ise aşõlarõn tama- mõnõn hiçbir işe yaramayacağõna dikkat çekiyor. Bakanlõk aşõlarõn üretim ban- dõndan çõkar çõkmaz Türkiye’ye gelece- ğini belirtse de virüsün mutasyon geçir- mesi durumunda 2010 yõlõnõn başõnda gelecek ikinci 10 milyon adet aşõnõn çö- pe atõlma ihtimali de bulunuyor. Marmara Üniversitesi Tõp Fakültesi Enfeksiyon Hastalõklarõ Uzmanõ Doç. Dr. Önder Ergönül, domuz gribi salgõnõnõn eylülde başlamasõ durumunda aşõlama geç yapõlacağõ için herhangi bir yararõnõn olmayacağõnõ kaydetti. Ergönül diğer bir riskin Türkiye’de virüsün mutasyona uğ- rasõ ya da mutasyona uğramasõ virüsün Türkiye’de salgõn haline gelmesi olduğu- nu söyledi. Bu durumda da aşõlarõn bir işe yaramayacağõnõ, yeniden aşõ yapõlmasõ gerektiğini belirten Ergönül şöyle konuş- tu: “Korkulan da bu. Mutasyondan ön- ceki virüse karşı yapılan aşıların hiçbir önemi kalmaz. Gelecek aşılar ölüm oranlarının yüksek olduğu kesimlere yapılmalı. Sayı olarak 10 milyon çok düşük bir rakam değil. Erken salgın yaşanmazsa ve virüs mutasyon geçir- mezse herhangi bir sorun olmaz.” Hekim çalar, hasta oynar Manisa Ruh Sağlõğõ ve Hastalõklarõ Hastane- si’nin ağõrlõkla kronik şizofren hastalarõna hiz- met veren Ahmetli Ek Ünitesi’nde hastalar, ta- rõm ve hayvancõlõk yapmalarõnõn yanõ sõra heki- min davul çaldõğõ orkestra eşliğinde eğlenerek tedavi görüyor. 160 hastanõn tedavi gördüğü Ek Ünite’nin Başhekim Yardõmcõsõ Dr. Hüseyin İl- ter, güne sporla başlayan şizofreni hastalarõnõn müzik eşliğinde dans ettiklerini, 20 dönümü zeytinlik, 5 dönümü sebze, meyve ve üzüm bağõ olarak düzenlenen arazide hastalarõn tarõmla uğraşarak yaşama bağlandõklarõnõ söyledi. 15 yõllõk eşi tarafõndan öldürülen ‘Satõ Korkmak davasõ’ başladõ Mor Çatõ’ya mahkemeden ret İstanbul Haber Servisi - İstanbul Sa- mandõra’da 15 yõllõk eşi Satı Korkmak’õ kendisini aldattõğõ söylentileri nedeniyle 14 Şubat Sevgililer Günü’nde öldüren Ha- san Korkmak’õn yargõlandõğõ davada Mor Çatõ Sõğõnma Vakfõ’nõn davaya mü- dahil olma talebi reddedildi. Cinayetle ilgili davanõn ilk duruşmasõ dün Kartal 2.Ağõr Ceza Mahkemesi’nde yapõldõ. Duruşmaya, tutuklu sanõk Hasan Korkmak, öldürülen Satõ Korkmak’õn ağabeyi Ahmet Karatay, Mor Çatõ Vakfõ üyeleri katõldõ. Benzin istasyonunda çalõşan Hasan Kork- mak, “Çıkan dedikodular nedeniyle ağa- beyimin evinde ve yeğenimin evinde iki toplantı yaptık. Söylenenlerin asılsız oldu- ğunu anlatıp, olayı kapatmaya karar ver- dik. Ancak, eve dönünce yeniden konuş- maya başladık. Satı, bana ilişkilerini doğ- ruladı. Ben de ağabeyini aramayı teklif ettim, bana ‘Ne o çağõrõp boynuzlarõnõ mõ saydõracaksõn’ dedi. Televizyon kablosunu elime aldım, sonrasını hatırlamıyorum” dedi. Duruşma, dosyadaki eksikliklerin ta- mamlanmasõ için ertelendi. Yaklaşõk 25 ka- dõn örgütünün bir araya geldiği Feminist Kollektif üyesi kadõnlar ise adliye çõkõşõnda yaptõklarõ açõklamayla müdahil olma taleple- rinin reddedilmesini ve namus cinayetlerine yapõlan ceza indirimini protesto etti. TDİ binasında yangın İstanbul Haber Servisi - Karaköy’de, Türki- ye Denizcilik İşletmeleri’ne (TDİ) ait tarihi binada dün akşam saatlerinde belirlenemeyen bir nedenle yangõn çõktõ. Beşiktaş, Beyoğlu ve Fatih itfaiye ekiplerinin müdahale ettiği yangõna “Zübeyde Ana” adlõ römorkör de denizden müdahale etti. Yangõn, itfaiye ekiplerinin çalõşmasõyla diğer katlara sõçra- madan kontrol altõna alõnarak söndürüldü. Yangõnõn elektrik kontağõndan çõktõğõ tahmin ediliyor. Eylem olmadan gözaltına alındılar Yurt Haberler Servisi - Kõrklareli’ndeki TO- Kİ konutlarõ inşaatõnda çalõşan ve paralarõnõ alama- dõklarõ gerekçesiyle eylem hazõrlõğõnda olduklarõ öne sürülen 7 işçi, dün sabah saatlerinde polis tara- fõndan yataklarõnda uyandõrõlarak, gözaltõna alõndõ. Gözaltõna işçilerden Kasõm Bozkayar, Salih Boz- kayar, İsmail Bozkayar, İskender Şahin, Mehmet Yağõz, Behçet Aslan ve Mehmet Şerif, “Bizler iş- galci değiliz. Hakkõmõzõ istiyoruz” dediler. Harç protestosunda 14 gözaltı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - YÖK’ün harç zam önerilerinin değerlendirildiği dünkü Bakan- lar Kurulu toplantõsõnõn yapõldõğõ Başbakanlõk Mer- kez binasõ önü Öğrenci Kolektifi ile Genç-Sen üyele- rinin ayrõ ayrõ eylemlerine sahne oldu. Toplantõ sõra- sõnda bir bakanõn özel kalemiyle görüşen Genç-Sen üyeleri Güven Park’a yürüyerek eylemini akşam saat- lerine kadar sürdürdü. Bu arada bir başka grup da, Güven Park’ta toplanan gruba katõlmak üzere polis barikatõnõ aşmak istedi. Polisin gözyaşartõcõ gaz kulla- narak dağõttõğõ öğrencilerinden 14’ü gözaltõna alõndõ. İmam ağabeyin zor görevi EDİRNE (AA) - İstanbul’dan 13 motosikletli arkadaşõ ile çõktõklarõ Karadeniz turundan dönerken Samsun’da TIR çarpmasõ sonucu ölen anasõnõfõ öğret- meni Gökçen Yõlmaz’õn cenazesini, imam ağabeyi Oğuzhan Yõlmaz kõldõrdõ. Yõlmaz, kõz kardeşini kay- betmenin acõsõnõ ailece yaşadõklarõnõ belirtirken göz- yaşlarõnõ tutamayõnca, cenazeye katõlanlar da ağladõ. Yõlmaz, “Hayatõmõn en zor cenaze namazõnõ kõldõrõ- yorum. Allah kimseye böyle acõ görmesin” dedi. ‘Tamiflu türü ilaçlara dikkat’ PARİS (AA) - İngiltere’deki John Radcliffe Hastanesi’nden Dr. Carl Henegan ve ekibinin yaptõğõ araştõrma sonucunda, Tamiflu gibi grip ilaçlarõnõn ço- cuklara verilmemesi istendi. Henegan, yapõlan araştõr- mada Tamiflu’nun çocuklardaki olumsuz etkilerinin, hastalõk belirtilerinin görülme süresini bir buçuk gün azaltan olumlu etkilerinin önüne geçtiğini vurguladõ. Bilim adamõ, Tamiflu’nun bazõ çocuklarda kusmaya neden olabileceğine, bunun da su kaybõ ve bazõ komplikasyonlara yol açabileceğine dikkati çekti. Havacılar İstanbul’a döndü İstanbul Haber Servisi - Hava Harp Okulu Öğrenci Alayõ, Yalova’daki 2008-2009 Eğitim Öğretim Yõlõ Tatbiki Eğitim Kampõ’ndan İstan- bul’a döndü. İDO’ya ait “Barõş Manço” vapuruyla Sarayburnu’na gelen öğrenci alayõnõ, Hava Harp Okulu Komutanõ Hava Pilot Tümgeneral Hasan Küçükakyüz ve eşi Nuray Küçükakyüz karşõladõ. Öğrenci alayõ, daha sonra marşlar eşliğinde oto- büslere binerek Hava Harp Okulu’na hareket etti. Güven timleri görev başında İstanbul Haber Servisi - İstanbul Emniyet Mü- dürü Hüseyin Çapkõn’õn göreve gelmesinin ardõndan uygulamaya sokulan “güven timi” projesi dün başla- dõ. Sokaklarda sivil olarak gezen ekipler, halk arasõn- da simitçi, milli piyangocu, seyyar satõcõ gibi dolaşa- rak görev yaptõ. Emniyet yetkilileri uygulamanõn ilk gününde, 32 kişinin gözaltõna alõndõğõnõ bildirdi. Yet- kililer ayrõca, Fatih’te 3 ayrõ gasp olayõ, uyuşturucu satõcõsõ ve tramvayda kadõnlara yönelik cinsel taciz gibi olaylara ekiplerin müdahale ettiğini açõkladõ. Havalanı hobi alanı oldu KASTAMONU (Cumhuriyet) - Kastamo- nu’da 1992 yõlõnda inşa edilen ancak hizmete alõna- mayan havaalanõ, model uçak tutkunlarõnõn buluş- ma noktasõ oldu. Kastamonu Özel Uğurlu Hastane- si Ortopedi Uzmanõ Dr. Tanzer Gürcü ve Fatih Uğur’un daveti üzerine Kastamonu’ya gelen 11 ki- şilik ekip, kendi imkânlarõyla hazõrladõklarõ model uçaklarõ havaalanõ pistinde deneme imkânõ buldu. Model uçaklarõn denenmesi için Kastamonu Ha- vaalanõ’nõn uygun olduğunu dile getiren ekip üye- leri, Kastamonu havaalanõnõn model uçak tutkunla- rõ için bulunmaz bir fõrsat olduğunu söyledi. On Numara çekildi 2, 4, 10, 12, 17, 20, 22, 23, 24, 27, 30, 37, 40, 42, 45, 47, 52, 62, 63, 71, 73 ve 79 İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) - Dikili Belediyesi, 25 yõldõr düzenlediği “Demokrasi, Barış, Emek ve Çevre Etkinlikleri Şenliği”ni, AKP hükümeti tarafõndan ekonomik darboğaza itildikleri gerekçesiyle bu yõl düzenleyemeye- ceklerini açõkladõ. Halka bedava su dağõttõ için için hakkõnda dava açõyan Dikili Belediye Baş- kanõ Osman Özgüven, “Dikili Belediyesi, bün- yesinde çalıştırdığı işçilerine ücretlerini öde- yemeyecek kadar ekonomik bir kıskaç içine alındı. İşçimin, emekçimin alın terinin karşılı- ğını ödeyemezken festival için ödenek ayıra- mam” dedi. 6 ay önce yaşanan sel felaketinde alt ve üstyapõda ağõr hasar meydana geldiğini anõm- satan Özgüven, Maliye Bakanlõğõ’nõn ödenek ta- leplerini reddetmesi üzerine durumu mektupla Başbakan Tayyip Erdoğan’a bildirdiğini ancak yanõt alamadõğõnõ açõkladõ. Özgüven, “Siyasi gö- rüşü kendisinden olmayana karşı iktidarın al- dığı tavrı halkımıza şikâyet ediyorum” dedi. Belediye Başkanõ: Önce işçinin alõn teri ‘DİKİLİ FESTİVALİ’ KRİZ KURBANI İzmir Seferihisar ilçesi ile Do- ğanbey Körfezi arasındaki ot- luk alanda başlayan yangın, or- manlık alana sıçradı. Rüzgârın etkisiyle yaklaşık 500 hektarlık alanı etkisi altına alan yangın, tatil beldelerini tehdit etti. Do- ğanbey köyü yakınındaki Eski Köy ve yazlıkçıların yaşadığı Ömür beldesi boşaltılırken Do- ğanbey köyündeki iki evin yan- dığı belirtildi. Yangına İzmir Orman Bölge Müdürlüğü’ne bağlı 6 yer ekibi, 30 arozöz, 11 dozer, 9 uçak ve 4 helikopter ve çevre ilçelerin itfaiyeleri müda- halede bulundu. Havanın ka- rarmasıyla helikopterlerin ça- lışmalara ara vermesi üzerine etkisini arttıran yangını sön- dürme çalışmaları gece geç sa- atlere kadar devam etti. (AA) İzmir’de korkutan yangın
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle