Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CMYB
C M Y B
29 MAYIS 2009 CUMA CUMHURİYET SAYFA
HABERLER 21
ÖZLEM GÜVEMLİ
İTÜ İnşaat Fakültesi Ulaştõrma Anabilim
Dalõ Başkanõ Prof. Dr. Haluk Gerçek, Türki-
ye’deki otomotiv sektörünün çok geliştiğini, met-
robüs hattõnda kullanõlan araçlarõn Türkiye’de ra-
hatlõkla üretilebileceğini söy-
ledi. Raylõ sistemde kullanõ-
lan araçlarõn da yabancõ ül-
kelerden satõn alõndõğõna dik-
kat çeken Gerçek, “Dünya-
da raylı sistem araçları üre-
ten büyük firmalar sayılı-
dır. Ama onlarla lisans an-
laşmaları yaparak Türki-
ye’de birlikte ortak üretime
başlanabilir. Zamanla ta-
mamen yerli üretime dö-
nülebilir. Aynı şey metro-
büs araçları için de geçerli olabilir” dedi.
Metrobüs projesi ve çok tartõşõlan Phileas mar-
ka otobüslerle ilgili sorularõmõzõ yanõtlayan
Prof. Gerçek, sorunlarõn; gerek tasarõm, gerek
planlama aşamasõndaki hõzlõ uygulamalardan
kaynaklandõğõnõ dile getirdi.
Dünyadaki uygulamalarda bu tür sistemlerde
1 ya da 2 mafsallõ (körüklü) otobüslerin tercih
edildiğini anlatan Gerçek, “Metrobüs sistem-
lerinde, genellikle, yolcu kapasitesi yüksek, dü-
şük döşemeli, iki yanda geniş kapıları olan,
bizim bildiğimiz körüklü araçlar kullanılıyor.
Bazı küçük değişiklikler yapılabiliyor. Bu tür
araçların Türkiye’de üretilmesi de mümkün”
diye konuştu.
Hollanda’dan alõnan Phileas marka otobüslerde
olduğu gibi, Türkiye’de değişik kentlerde kul-
lanõlan farklõ raylõ sistem araçlarõnda da standart
sorunlarõ yaşandõğõna vurgu yapan Gerçek, ül-
kemizde raylõ sistem araçlarõnõ üretecek sanayinin
kurulmasõ gerektiğini söyledi. Gerçek, ikili
kredi anlaşmalarõ ile yabancõ ülkelerden raylõ sis-
tem araçlarõ alõndõğõnõ ifade ederek “Hiçbirinin
yedek parçası diğerine uymuyor. İşletme ve
bakım sorunları nedeniyle maliyetler artıyor”
dedi.
Almaya çoK önce karar vermişler
Gerçek, 2007’nin Şubat ayõnda İETT Genel
Müdürlüğü’nün henüz projesi bile tamamlan-
mamõş olan Topkapõ-Avcõlar metrobüs projesi
ve İETT otobüs filosuna katõlacak 400 yeni araç-
la ilgili fizibilite etüdü istediğini anõmsattõ.
Gerçek, “O zaman metrobüs projesi henüz ta-
mamlanmamıştı. Ama benim anladığım ka-
darıyla biz fizibilite çalışmasını yapmadan ön-
ce Phileas otobüslerinin alımına karar veril-
mişti. Türkiye’de birçok projede olduğu gi-
bi bu karar sürecinde de bir terslik var” di-
ye konuştu.
Testlerin yapılmış olması gerekirdi
Bir aracõn teknik özelliklerinin, işletileceği ken-
tin ve güzergâhõn koşullarõna uygun olmasõ ge-
rektiğine dikkat çeken Gerçek şu bilgileri ver-
di: “İBB’nin verilerine göre, metrobüs hat-
tındaki Uzunçayır rampasının eğimi yüzde
5.5, Avcılar rampasının yüzde 6.3, İncirlik
rampasının yüzde 5.6, Zincirlikuyu kavşak
rampasının ise yüzde 7.9. Yani projede yüz-
de 6 ile 8 arasında değişen eğimler var. Phi-
leas marka metrobüslerin yüzde 12 eğimde 14
km/saat hız yapabileceği belirtiliyor. Yolcu sa-
yısı olarak en fazla 185 kişi alabileceği he-
saplanmış. İETT bu araçlara 200’den fazla
yolcunun binebildiğini belirtiyor. Phileas’ın
boş ağırlığı 21.6 ton. 185 yolcu olduğunda 12
ton daha yük geliyor, 33.6 tonluk bir ağırlık
oluşuyor. Yetkililer, Phileas otobüsünün han-
gi yükle yüzde 12’lik eğimi 14 km/saatte ala-
cağını açıklamamış. Araç satın alınmadan ön-
ce her türlü testlerinin yapılmış olması ge-
rekirdi. Bunun yapılıp yapılmadığını bilmi-
yorum. Ancak görünen o ki araçların İstan-
bul’da kullanımıyla ilgili çok ciddi teknik so-
runlar var. ”
Gerçek, İETT’nin TÜBİTAK ile birlikte yü-
rüteceği hibrid araç projesine de destek çõkarak,
küresel iklim değişikliğine yol açan sera gazõ sa-
lõmlarõnõn önemli bir bölümünün ulaşõmdan
kaynaklandõğõnõ ifade etti. Emisyonlarõ düşür-
mek için toplu taşõmanõn teşvik edilmesi ge-
rektiğini söyleyen Gerçek, toplu taşõma araçla-
rõnda da hem dizel hem elektrikli çalõşabilen hib-
rid araçlarõn tercih edilmesini istedi. Phileas mar-
ka araçlarõn hibrid araçlar olduğuna dikkat çe-
ken Gerçek, bu özelliğin ne ölçüde kullanõldõ-
ğõnõ bilmediğini; ancak aracõn kullanõlmayan bir-
çok özelliği için çok fazla para ödenmiş oldu-
ğunu söyledi.
Öneriler
Prof. Haluk Gerçek, metrobüs sisteminin da-
ha sağlõklõ bir hale gelmesi için de şu öneriler-
de bulundu:
“Metrobüs duraklarına erişimde sorunlar
var. Diğer toplu taşıma sistemleriyle enteg-
rasyonda sorunlar var. Araçların arızalan-
ması ya da kaza durumunda yol tamamen tı-
kanıyor. Tıkanıklığın yaşanmaması için cep
sayıları uygun yerlerde arttırılmalı. Metro-
büs, raylı sistemden daha ucuz olduğu için ter-
cih edilmiş bir geçiş süreci sistemi. Raylı sis-
teme dönüştürülmesi mümkün değil. Uzun
dönemde bu güzergâh metroyu gerektiriyor.
İleride talebi bu sistemle karşılamak müm-
kün değil, bugün bile karşılayamıyorsunuz.”
İlk uygulamalar Güney Amerika’da
Prof. Gerçek, dünyada “yüksek kapasiteli hız-
lı otobüs sistemi” olarak bilinen sistemin ül-
kemizde “metrobüs” adõyla hizmete açõldõğõnõ,
dünyadaki uygulamalarõn Türkiye’deki gibi
“tercihli otobüs yolu”ndan ibaret olmadõğõnõ
söyledi.
Tercihli otobüs yolunda iki yönde birer şeri-
di ayõrõp burada herhangi bir otobüsün çalõştõ-
rabileceğini söyleyen Gerçek, “Metrobüsü
daha çok sistem tasarı şeklinde düşünmek la-
zım. Bunun içinde araçlar, duraklar, akıllı
ulaşım sistemleri de var. Daha çok bir ağ dü-
zeyinde bakmak lazım” dedi.
Metrobüs sisteminin öncelikle bazõ Güney
Amerika ülkelerinin kentlerinde uygulanmaya
başlandõğõnõ anõmsatan Gerçek bunun nedenini
de şöyle anlattõ: “Yüksek kapasiteli ve hızlı top-
lu taşıma sistemleri genellikle raylı sistem-
lerdir. Ancak bunların yapım maliyetleri
yüksek ve yapım süreleri oldukça uzun ol-
duğundan bazı kentler, çok daha kısa süre-
de ve daha düşük maliyetlerle yapabilecek-
leri bir sistem olarak metrobüs sistemlerini
uygulamaya başladılar. Bu sistemin en çok bi-
linen ve başarılı uygulaması, geniş kapsam-
lı bir ağ olarak planlanmış olan Kolombi-
ya’nın Bogota kentindeki ‘Transmilenio’ sis-
temidir. Brezilya’da ve Avrupa’da bazı kent-
lerde benzer uygulamalar var.”
Gerçek, Türkiye’de bu sistem için seçilen Av-
cõlar-Topkapõ-Zincirlikuyu-Söğütlüçeşme hat-
tõnõn İstanbul’un trafiğinin en yoğun güzergâh-
larõnõn başõnda geldiğine dikkat çekerek metrobüs
sisteminin burada işletilmesinin ilkesel olarak
doğru bir tercih olduğunu belirtti. Gerçek, top-
lu taşõmacõlõğõn geliştirilmesi açõsõndan her iki
yönde birer şeridin metrobüs sistemine veril-
mesinin desteklenmesi gereken bir karar oldu-
ğunu vurguladõ.
Metrobüs sisteminin yolcusunun artmasõ için
birçok otobüs ve minibüs hattõnõn seferden kal-
dõrõldõğõnõ söyleyen Gerçek, bu hat çevresinde
yaşayan İstanbullularõn büyük ölçüde metrobüse
mecbur bõrakõldõğõna dikkat çekti.
Ancak, metrobüsle bağlantõlõ diğer toplu ta-
şõma hatlarõ ile metrobüs hattõ arasõnda enteg-
rasyon sorunlarõ olduğunu kaydeden Gerçek,
“Metrobüs yolcuları metrobüse ulaşmak için
ya da metrobüsten sonra varacakları nokta-
ya giderken ciddi zaman kayıpları yaşıyor.
Metrobüs içinde hızlı gidebiliyorsunuz, ama
ondan önce ya da sonra varmanız gereken yer
için başka bir araca binmeniz gerekiyorsa so-
run yaşıyorsunuz” diye konuştu. Gerçek,
metrobüsler için tercih edilen Phileas marka oto-
büslerin sistemin felsefesine aykõrõ olduğunu,
çünkü bu sistemin düşük maliyetli olmasõ ve kõ-
sa sürede tamamlanmasõ nedeniyle tercih edil-
diğini anõmsattõ.
4 misli daha pahalı
Metrobüs sisteminin maliyeti raylõ sisteme gö-
re düşük olduğu için bazõ kentler tarafõndan ter-
cih edildiğini vurgulayan Gerçek şu bilgileri ver-
di: “Bizde ise seçilen otobüsler dünyanın en
pahalı metrobüs araçlarından bir tanesi.
Maliyeti 300 bin Avro olan Capa City oto-
büsler 190 kişi taşıyor. 220 kişi taşıdığı söy-
lenen Phileas’ın bedeli ise 1.2 milyon Avro, ya-
ni Capa City’nin 4 katı. Yetkililer ‘Phileas mar-
ka otobüslerin ekonomik ömrü 20 yõl, Capa
City’nin 10 yõl. Bu yüzden işletme ömrü boyunca
toplam maliyetler açõsõndan daha ekonomik’ di-
yorlar. Bu hesapları nasıl yaptıklarını bil-
miyorum. Ancak, bizim yaptığımız değer-
lendirmelere göre, bu etmenler de hesaba ka-
tıldığında 4 misli daha pahalı olan Phileas ara-
cının ekonomik ve mali değerlendirme gös-
tergeleri çok daha düşük.”
Sistemde ciddi tıkanmalar var
Metrobüs güzergâhõnda bugün bile metro ile
karşõlanabilecek bir yolculuk talebi olduğunun
altõnõ çizen Prof. Gerçek, metrobüsün ancak sağ-
ladõğõ kapasite kadar yolcu taşõyabildiğini ifa-
de etti. Metrobüsün bir yönde saatte en çok 19
bin yolcu taşõyabildiğini dile getiren Gerçek şun-
larõ söyledi: “Oysa burada daha yüksek bir yol-
culuk talebi var. İstanbul Büyükşehir Bele-
diyesi’nin Bakırköy-Beylikdüzü arasında bir
metro projesi bulunuyor.
Önümüzdeki 5 yıllık programa aldıkları-
nı açıkladılar. Bu metronun fizibilite etütle-
rine baktığınızda 2013’ten sonra bir yönde sa-
atte 30 bini bulan yolculuk talepleri olduğu
görülüyor. Metrobüsten sonra birçok toplu
taşıma hattı kaldırıldığı için bu güzergâhta-
ki toplu taşıma yolcuları için başka seçenek
de kalmadı. Sistemde ciddi tıkanmalar olu-
yor; çünkü bu yüksek talebi karşılayamı-
yorsunuz. Metrobüs şu anda kapasitesinde ça-
lışıyor. Doruk saatlerde daha fazla taşıması
mümkün değil. Doruk saatlerde yaklaşık 30
saniyede bir araç kalkıyor. Araçlar ortalama
150-160 yolcu alıyor.”
Metrobüs araçlarõ Türkiye’de üretilebilir diyen İTÜ İnşaat Fakültesi Ulaştõrma Anabilim Dalõ Başkanõ Prof. Dr. Haluk Gerçek:
Prof. Gerçek, yönetimlerin
birçok ulaşõm projesinde
izledikleri “kervan yolda
düzülür” anlayõşõnõ da eleştirdi.
Alõnan yanlõş ulaşõm
kararlarõnõn geri dönüşünün
mümkün olmadõğõna vurgu
yapan Prof. Haluk Gerçek, karar
alma süreci ile ilgili eleştirilerini
söyle özetledi:
“Yetkililer, genellikle,
projeleri hızlı uygulayıp
‘çõkacak sorunlarõ sonra
çözeriz’ diyorlar, ancak öyle
olmuyor. Türkiye’de kente ve
ulaştırmaya ilişkin karar
süreçlerine bakmak gerek. Bu
kararlar alınırken hangi
değerlendirmeler yapılıyor,
kararları kimler, nasıl alıyor
soruları çok önemli. Birçok
büyük ulaştırma projesi,
gerekli etütler ve
değerlendirmeler yapılmadan
ya da yapılan
değerlendirmeler göz önüne
alınmadan tepeden inme
kararlarla gerçekleştiriliyor.
Yapılan birçok çalışma da
‘şeklen’ yaptırılıyor.
Örneğin, üst düzey bir
hükümet yöneticisi ya da
bir belediye başkanı,
Avrupa’nın bir kentinde
gördüğü bir aracı beğenip
‘ben bundan isterim’ diyor.
Bunu anlamak mümkün.
Ancak, bundan sonra,
bu araç işletileceği kentin
koşullarına uygun mu, ucuz
mu, pahalı mı diye
değerlendirilmeden sipariş
veriliyor ve alınıyor. Bu
işlerde yöneticilerin
kararlarını yapılması gereken
kapsamlı değerlendirmelere
ve analizlere göre verdiklerini
söylemek çok zor. İstanbul
kenti, hemen hiçbiri yapılan
planlarda yer almayan büyük
projelere göre
biçimlendiriliyor. Çoğu
zaman önce karar alınıyor,
sonra bu projeler planlara
işleniyor. Örneğin, boğazı
geçecek olan karayolu tüneli
projesi hiçbir planda yoktu,
ama hükümet bu projenin
ihalesini yaptığı için JICA
tarafından hazırlanan ulaşım
ana planına, hiçbir
değerlendirme çalışması
yapılmadan girdi. Türkiye’de
buna benzer çok sayıda
uygulama göstermek
mümkün. Karar sürecinin
katılımcı ve şeffaf olmayışı,
toplumun kentsel konularda
bilgi ve bilinç eksikliği ya da
yanlış bilgilendirilmesi
Türkiye’ye çok pahalıya mal
oluyor.”
Maliyeti dünya ortalamasõnõn
üstünde
‘KERVAN YOLDA DÜZÜLÜYOR’
Prof. Haluk Gerçek, metrobüs sisteminin
inşaat maliyetlerinin dünyada, kentine ve
sistemine göre kilometre başõna 5-10 mil-
yon dolar arasõnda değiştiğini söyledi. İs-
tanbul Büyükşehir Belediyesi’nin verdiği
maliyet değerlerine göre metrobüsün kilo-
metresinin 9 milyon TL civarõnda olduğuna
dikkat çeken Gerçek şöyle devam etti:
“1 kilometre metronun inşaat maliyeti 40-
50 milyon dolar kadar. Ancak metronun
sağladõğõ kapasite ile saatte bir yönde 60-
70 bin yolcuyu taşõyabiliyorsunuz. İstan-
bul’un birçok yerinde ancak metro ile kar-
şõlanabilecek yüksek yolculuk talepleri söz
konusu. Yeni yapõlan ulaştõrma ana planõ
çalõşmalarõnda da İstanbul’da 15 yõl içinde
500-600 kilometrelik bir metro ağõna ge-
reksinme olduğu kabul edildi. Bunu yapa-
madõğõmõz zaman kentteki ulaşõm ve trafik
sorunlarõnõ azaltmak mümkün değil.”
Metrobüs hatlarõndaki çelik bariyerler ne-
deniyle meydana gelen ölümlü motosiklet
kazalarõna da değinen Gerçek, motosiklet
kazalarõnõn azaltõlmasõ ile ilgili olarak
ABD’de hazõrlanmõş bir raporda, çelik ha-
latlõ bariyerlerin beton bariyerlere göre
ölümcül kazalar açõsõndan motosiklet sürü-
cüleri için çok daha riskli olduğunun belir-
lendiğinin altõnõ çizdi.
Bize pahalõya patladõ
Haluk Gerçek
OLAYIN TANIĞI AV. ERSOY:
Şoförden
gençlere
dayak
TARKAN TEMUR
Arõzalarõ ve maliyetleriyle sõk sõk tartõşma
konusu olan metrobüs, bu kezde öpüşen iki
sevgiliyi tokatlayan şoförleriyle gündeme
geldi. 20 Mayõs Çarşamba günü saat 17.00 sõ-
ralarõnda Köprü durağõndan Söğütlüçeşme is-
tikametine giden metrobüsün şoförü kullan-
dõğõ aracõ durdurdu, arka koltukta oturan iki
genci “Burası sevişme yeri değil” diye ba-
ğõrarak tokatladõ.
Olayõn tanõğõ avukat Oya Ersoy, “15 yıl-
da, belediyeye ait sosyal tesislerden otobüs
şoförlerine kadar yaşanan değişim, AKP
zihniyetinin eseri. 15 yılda kökleşen kad-
roların ve zihniyetin estirdiği ‘ahlak’ ve ‘na-
mus’ terörü karşısında suskunluk yaşanı-
yor. Metrobüs şoförünün attığı tokat as-
lında sadece o gençlere değil, hepimizedir.”
Olaya tanõk olan avukat Ersoy, o gün yaşa-
nanlarõ şöyle anlattõ: “Köprü durağından Sö-
ğütlüçeşme istikametine giden metrobüse
bindim. Söğütlüçeşme durağına yaklaşır-
ken şoför kontağı kapattı ve sinirle arka-
ya doğru gitti. Ne olduğunu anlamaya ça-
lışırken şoförün lise çağlarında yanında kız
arkadaşıyla oturan bir genci ‘Burasõ seviş-
me yeri değil’ diye bağırarak tokatladığını
gördüm. Yerimden kalkarak olaya müda-
hale ettim. ‘Birine tokat atamazsõn. Buna hak-
kõn yok’ dedim. Olayın şokundan kurtulan
tüm yolcular şoföre tepki göstermeye baş-
layınca, şoförle yolculuk sırasında sohbet
eden diğer İETT şoförü gelerek ‘Şoförün
dikkatini dağõtõyorlardõ’ dedi. İki şoför, işi
gücü bırakmış, metrobüste bulunan ka-
meradan arka koltuktaki gençleri izli-
yorlarmış. Metrobüste bulunan herkes,
Sögütlüçeşme’ye gelince olayın mağduru
çocuklarla birlikte şikâyet edecek merci
ararken şoför, metrobüsü çalıştırıp son hız-
la son duraktan kaçtı. Görevli kaçan met-
robüs şoförünü tespit etmek yerine ço-
cuklara nasihat verdi. Olaya tanık olmak
için telefon numaralarımızı verdik, yolcu-
lardan biri cep telefonuyla tartışmaları çek-
ti. Ancak umutsuzum. Muhtemelen 18 ya-
şından küçük bu iki genç şikâyetçi ol-
maktan çekinecekler. Bu mahalle baskı-
sından da öte bir şey.”
M E T R O B Ü S A L I M I
CHP’den
araştırma
önergesi
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - CHP
İstanbul Milletvekili Çetin Soysal ve bir grup
CHP milletvekili metrobüslerin alõmõna iliş-
kin sözleşmelerin incelenmesi ve otobüsle-
rin iadesi ile ilgili yapõlmasõ gerekenlerin tes-
piti için Meclis araştõrma önergesi verdi.
Meclis Başkanlõğõ’na sunulan araştõrma
önergesinde, İstanbul’un en önemli sorun-
larõndan birisinin ulaşõm olduğu belirtilerek
İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafõndan
ulaşõmda yaşanan sorunlarõ çözümleyeceği
iddiasõyla 50 adet Phileas marka otobüs sa-
tõn alõndõğõ anõmsatõldõ. Alõnan 50 otobüse
toplam 60 milyon Avro ödendiği kaydedilen
önergede, İETT Genel Müdürlüğü’nün, İs-
tanbul Teknik Üniversitesi Öğretim Üyesi
Prof. Dr. Haluk Gerçek‘e 2007 yõlõnda ha-
zõrlattõğõ fizibilite raporu hatõrladõldõ.
“Metrobüs projesi için değerlendirilen
iki otobüs seçeneğinden, Capacity otobü-
sünün finansal değerlendirme göstergeleri,
Phileas otobüsüne göre önemli ölçüde da-
ha iyidir” denildiği belirtilen önergede, ya-
põlan fizibilite çalõşmasõna rağmen hem eko-
nomik olarak, hem de kapasite olarak daha
iyi durumda olan otobüslerin seçilmeyerek
Phileas marka otobüslerin satõn alõnmasõnõn,
İstanbul gibi kenti yönetenlerin, yönetim an-
layõşõndaki zafiyet ve yanlõşlõktan kaynak-
landõğõ savunuldu. Önergede, Phileas marka
otobüslerin alõmõna ilişkin sözleşmelerin in-
celenmesi ve otobüslerin iadesi ile ilgili
olarak yapõlmasõ gerekenlerin tespiti amacõyla
Meclis Araştõrmasõ açõlmasõ istendi.
Metrobüs projesi ve
çok tartışılan
Phileas marka
otobüslerle ilgili
sorularımızı
yanıtlayan Prof.
Gerçek,
sorunların; gerek
tasarım, gerek
planlama
aşamasındaki hızlı
uygulamalardan
kaynaklandığını
dile getirdi.