25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CMYB C M Y B 18 NİSAN 2009 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER 9 ALİ AÇAR Ergenekon soruşturmasõ kapsamõn- da 12. dalgada gözaltõna alõnan ve sav- cõlõk sorgusunun ardõndan serbest bõ- rakõlan Türkiye Gençlik Birliği (TGB) üyesi öğrenciler, operasyonlarõn Ata- türkçü ve ulusalcõlara yönelik oldu- ğunu söyleyerek “Fethullah Gülen’in evlerini bilmeyen savcı yoktur, ama nedense Gülen evleri değil, Cum- huriyet evleri sorgulanıyor. Ata- türk ve Atatürkçüler yargılanıyor” dediler. Savcõlõkta ifadelerinin alõnmasõndan sonra serbest bõrakõlan TGB üyesi Vahide Melis Yalçın, Sibel Kanne- ci, Ayşe Özge Dilek ve Ceren Öztürk gözaltõ sürecini ve emniyette yaşa- dõklarõnõ anlattõlar. Ceren Öztürk, ilk defa gözaltõna alõndõğõnõ ve terör ör- gütü üyesi olmakla suçlandõğõnõ söy- ledi. Gözaltõ kararõnõ ilk okuduğu za- man şaşõrdõğõnõ ifade eden Öztürk, “İşi üniversite öğrencilerinin evlerini aramaya kadar vardırdılar. Aslın- da bu onların ne kadar korktukla- rının göstergesi. Üniversite öğren- cisinin evinde kitaptan başka ne bu- labilirler ki” dedi. Ergenekon so- ruşturmasõnõ yürütenlerin Atatürk’ten ve Atatürkçülükten korktuğunu söy- leyen Öztürk, “Ergenekon diye nay- lon bir terör örgütü kuruyorlar. Gözaltına alınanlar arasında belki suçlu insanlar da olabilir, ancak suç- suz insanları böyle bir oluşumun içi- ne katarak işin özünde Atatürk ve Atatürkçüler yargılanıyor. Türki- ye’de toplumu bilinçlendiren ve harekete geçiren üniversitelerdi. Bir kitleyi harekete geçiren üni- versitelerde ilk önce YÖK başkanı değiştiriliyor. Rektörler görevden alınıyor. BOP’un önündeki engeller kaldırılıyor. Gençlik sindiriliyor ve Atatürk yok edilmek isteniyor...” ÇYDD’ye düzenlenen operasyo- nun ardõndan ÇYDD’nin Şişhane’de- ki genel merkezine gittiğini anlatan Ayşe Ezgi Dilek, daha sonra iki sivil polis tarafõndan TGB’nin Taksim’deki derneğinde gözaltõna alõndõğõnõ belirtti. ‘POLİSLER DAHİ İNANMAKTA GÜÇLÜK ÇEKTİ’ Telefon konuşmalarõnõn kayõtlarõnõn sorgu sõrasõnda önlerine konduğunu belirten Dilek, Emniyet içerisinde yü- rütülen operasyona polislerin dahi inanmakta güçlük çektiğini söyledi. Dilek özetle şöyle konuştu: “Evde bil- gisayar, flash disk film CD ve oku- duğumuz kitapları, notlarımızı al- mışlar. Gözaltına alınma gerekçesini sordum. Polis, ‘Sabah olan olaylarõ iz- lemişsinizdir, o kapsamda gözaltõna alõndõnõz’ dedi. Yani Ergenekon bi- le diyemedi. Cumhuriyet evleri pro- jesini ve bunlarla ilişkimiz olup ol- madığını sordular.” Aramalarda, ders notlarõna ve oku- duklarõ makalelere polis tarafõndan el konulduğunu belirten Sibel Kanneci ve Melis Yalçõn 4 gün süren gözaltõ sü- resince sadece 40 dakikalõk ifadeleri- nin alõndõğõnõ söylediler. 40 dakika için 4 gün gözaltõnda tutulmalarõna tepki gösteren Yalçõn ve Kanneci, sorguda õsrarla “Cumhuriyet evleri”nin so- rulduğunu anlattõlar. Son dalgada gözaltõna alõnõp savcõlõkça serbest bõrakõlan öğrenciler ‘Gülen evleri değil Cumhuriyet evleri sorgulanõyor’ dedi ‘Atatürk ve Cumhuriyet yargõlanõyor’ Haber Merkezi - Türk Sanayicileri ve İşa- damlarõ Derneği (TÜSİAD), son Ergenekon dalgasõnõ eleştirdi. TÜSİAD’dan dün yapõlan yazõlõ açõklamada, derneğin, Ergenekon soruş- turmasõnõ, en başõndan itibaren, hukuka ve yar- gõ organlarõna saygõlõ ve tüm vatandaşlarõn ka- nun önünde eşit olduğu ilkesine bağlõ kalarak izlediği belirtildi. Demokratik bir hukuk devle- tinde, hukuka aykõrõ eylemde bulunan herkesin yargõ önüne çõkarõlabilmesi ve hesap vermesi gerektiğine işaret edilen açõklamada, şöyle de- nildi:“Ancak usul kanunlarının verdiği yet- kilerin en ağır şekilde kullanılması veya bu kuralların hiçe sayılması, bireylerin adil yargılanma hakkını ve kişilik haklarını ihlal etmektedir. Soruşturmanın bu biçimde yü- rütülmesinin yarattığı sakıncalar, çocukla- rın eğitim görmesi için iyi niyetlerle çalışan kişi ve kurumların mağdur edilmesine ka- dar varmıştır. Ergenekon soruşturması müddetince yaşanan olayların toplumda so- ruşturmaya yönelik belli bir şüphe uyandır- dığını ve bu şüphenin en başta yargı erkinin saygınlığını aşındırabileceğini düşünüyoruz. Bir kez daha, Ergenekon soruşturması gibi kamuoyunun yakından izlediği davaların, öneminin gerektirdiği özenle yürütülmesi yönündeki beklentimizi hatırlatırız.” Selçuk: Ergenekon davası A’dan Z’ye siyasallaştırılmıştır ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Yar- gõtay Onursal Başkanõ Sami Selçuk, Ergene- kon davasõnõn “siyasi bir dava olduğunu” belirterek, “Ama suç siyasi diye dava siya- sallaştırılamaz. Ergenekon davası A’dan Z’ye siyasallaştırılmıştır” dedi. Selçuk, ön- ceki gün Aydõn Üniversitesi’nde düzenlenen sempozyumun kapanõş oturumuna katõldõ. Selçuk yaptõğõ konuşmada, Basõn Yasasõ’nõn 18. maddesi ve Türk Ceza Yasasõ’nõn 288. maddesini anõmsatarak “Yargı, önüne gel- miş konularda yorum yapılmasını, görüş bildirilmesini yasaklamıştır. Bu doğru bir yasaktır. Bütün uygar ülkelerde vardır. Hukuk bilincinin yüksek olduğu yerlerde halk bunu bilir ve destekler. Türkiye’de bu bilinç gelişmediği için herkes yargıçla- rın önüne geçerek hüküm veriyor” diye konuştu. Selçuk, Ergenekon davasõyla ilgili soruyu yanõtlarken, davanõn siyasallaştõğõnõ söyledi. Davanõn devletle ilgili olduğu için suç açõsõndan siyasi bir dava olduğunu belir- ten Selçuk, “Ama suç siyasidir diye, dava siyasallaştırılamaz” dedi. Selçuk, Ergene- kon davasõnõn A’dan Z’ye siyasallaştõğõnõ kaydetti. Davanõn siyasallaşmasõyla yargõç- larõn işlerinin zorlaştõğõna işaret eden Selçuk, savcõlõk soruşturmasõyla ilgili şüpheleri oldu- ğunu kaydetti. Selçuk söz konusu şüphelerin savcõlõğõn ceza yasasõ hükümlerini tam anla- mõyla uygulayõp uygulamadõğõ üzerinde yo- ğunlaştõğõnõ dile getirdi. Haber Merkezi- Özgürlük ve Dayanõşma Partisi (ÖDP) Genel Başkanõ Prof. Dr. Hayri Kozanoğlu, yaptõğõ yazõlõ açõklamada, AKP’nin Ergenekon operasyonlarõ ile yeni bir korku rejimi inşa ettiğini söyledi. Ergenekon soruşturmasõnõn sõnõrlarõ ve içeriği belirsiz bi- çimde genişletildiğini belirten Kozanoğlu, ‘‘Eli kanlı, halka karşı suç işlemiş adı kirli ve suç ilişkileri ile anılanlarla, demokratik ve sivil alanda AKP’ye karşı mücadele eden kesimler aynılaştırılıyor. Ergenekon operas- yonu AKP’ye karşı muhalefet edenlerin sus- turulması operasyonuna dönüştürülüyor. AKP hükümeti “ya itaat edersiniz ya Ergene- koncu olursunuz” tehdidini savuruyor’’ dedi. Çağdaş Yaşamõ Destekleme Derneği’ne ve Prof. Dr. Türkan Saylan’a yönelik operasyo- nun tüm hukuksuzluğu ve vicdanlarõ inciten yanlarõnõn dõşõnda aynõ zamanda demokratik mücadele alanõna yönelik bir baskõ olduğunu söyleyen Kozanoğlu, ‘‘AKP bir korku ve baskı ortamı oluşturarak polis gücüne daya- nan yeni bir otoriter rejim tesis etmektedir. AKP diğer yandan da DTP’ye yönelik yeni bir saldırı dalgası başlattı. Seçimlerde Kürt bölgelerinde aldığı ağır yenilgiyi seçmenler üzerindeki baskıya dayandıran Erdoğan, DTP’ye yönelik operasyonun startını verdi. 29 Mart yerel seçim sonuçlarından hareket- le “seçmenin mesajõnõ aldõk” diyen Başbakan belli ki bu mesajı hâlâ daha anlamamış. Ar- tık anlaşılmalıdır ki DTP’yi yok sayarak onu ezmeye çalışarak Kürt sorununun çö- zülmesi imkânsızdır” dedi. TÜSİAD’DAN ERGENEKON ELEŞTİRİSİ ‘Yaşananlar şüphe uyandırdı’ Özok: Hukuk adına garabet ANKARA (Cumhu- riyet Bürosu) - Yargõtay Başkanõ Hasan Gerçe- ker, hâkim ve savcõlarõn telefonlarõnõn dinlenme- sine ilişkin olarak, “Her- kes görevini yaparken kurallara uymalı. Ya- saya aykırı bir işlem yapılıyorsa mutlaka so- ruşturulmalı” dedi. Tür- kiye Barolar Birliği (TBB) Başkanõ Özde- mir Özok da, dinleme kararõnõ “hukuk adına garabet” olarak niteledi. Gerçeker ve Özok, TBB’nin yeni hizmet bi- nasõnõn açõlõşõ dolayõsõy- la düzenlenen törende gazetecilerin gündemde- ki bazõ konulara ilişkin sorularõnõ yanõtladõ. Türkiye genelindeki iletişimin teknik takibine yönelik soruyu yanõtla- yan Gerçeker, bu konu- da Yargõtay Ceza Genel Kurulu’nun bir kararõ bu- lunduğuna dikkat çeke- rek, karara herkesin uy- masõ gerektiğini, bunun dõşõndaki dinlemelerin hukuki geçerliliğinin ol- mayacağõna işaret etti. Gerçeker, “Hâkim ve savcılar yasal olarak dinlenebilir mi?” soru- su üzerine, “Yönetme- likte öyle bir hüküm var. Ama çok detaylı bilemiyorum. O konu- da Danıştay’a bir baş- vuru var. Danıştay’ın kararıyla yönetmelik- teki madde iptal edilir- se dinleme mümkün ol- maz” yanõtõnõ verdi. ‘BAKANLIĞA GÖ- RÜŞ BELİRTTİK’ Gerçeker, YARSAV Başkanõ Ömer Faruk Eminağaoğlu hakkõnda soruşturma açõlmasõnõn nedenlerinden birinin Yargõtay’da yaptõğõ basõn toplantõsõ olduğunun anõmsatõlmasõ üzerine, “O konuda Adalet Ba- kanlığı’na cevap ver- dik. Kafeteryada din- lenme saatleri içinde yapılan basın toplantı- sının o yasa kapsamına girmediği yönünde gö- rüş belirttik” diye ko- nuştu. Danõştay Başkanõ Mustafa Birden de hâ- kim ve savcõlarõn din- lenmesine ilişkin soru üzerine, “Dosya bizim önümüze geleceği için bir değerlendirme ya- pamam” karşõlõğõnõ ver- di. Dinleme taleplerinde dinlenilecek kişinin kim- liğinin ve dinlemenin gerekçesinin açõkça be- lirtilmesi gerektiğini an- latan Özok, “Bu karar Türk hukuku adına bir garabettir. Ama maa- lesef bunu veren yar- gıçlar da oluyor. Böyle bir karar verilemez. Bu yüz karasıdır, ayıp- tır” dedi. Ergenekon soruştur- masõnõn son dalgasõna değinen Özok, ÇYDD Genel Başkanõ Prof. Dr. Türkan Saylan’õn evi- nin 7.5 saat süreyle aran- dõğõnõ belirterek, “Ara- ma kararı veren yargıç bunu anlatsın. Öyle ge- lişigüzel her yeri ka- rıştıramazsınız” dedi. Özok, Eminağaoğlu hak- kõndaki soruşturmalarõn hatõrlatõlmasõ üzerine, “Sırf çok sert çıktığı, bazı şeyleri eleştirdiği için yapılıyorsa bu çok vahim” değerlendirme- sinde bulundu. Anayasa Mahkemesi Başkanõ Ha- şim Kılıç ise teknik ta- kibe ilişkin soruya yanõt vermedi. TGB üyesi Dilek, Kanneci, Yalçın ve Öztürk gözaltı sürecini ve emniyette yaşadıklarını anlattılar. Ö D P B A Ş K A N I P R O F . D R . H A Y R İ K O Z A N O Ğ L U ‘AKP yeni bir korku rejimi inşa ediyor’ ADNAN AVUKA MARDİN - Mardin’in Sa- vur ilçesine bağlõ Başkavak köyünde yaşayan lise öğrencisi Bahar Çiçek, ÇYDD’nin Mil- liyet gazetesi ile ortak düzen- lediği “Baba beni okula gön- der” kampanyasõnõn şiir ya- rõşmasõnda dereceye girdi. Babasõ mevsimlik inşaat iş- çisi olarak Van’da çalõşan Sa- vur Lisesi birinci sõnõf öğren- cisi Bahar, 9 kardeşi arasõnda okula giden tek kõz. Bahar’õn 4 erkek kardeşinden ise yal- nõzca ikisi Başkavak köyünde okula gidi- yor. Ailesi- nin maddi olanaklarõ yetersiz ol- duğu için kardeşlerinin okuyamadõ- ğõnõ anlatan Bahar, “Be- nim en büyük idealim dok- tor olmak. Okursam mutla- ka köyüme doktor olarak dönmeyi planlıyorum. Tabii ki devletin eli bize uzanırsa. 4 kızdan benden başkası okumuyor. Çünkü imkânla- rımız yok” dedi. ÇYDD’nin Milliyet gazetesi ile ortak dü- zenlediği “Baba beni okula gönder” kampanyasõnõn şiir yarõşmasõnda dereceye giren Bahar, ödülünü 21 Nisan’da İstanbul’da törenle alacak. Ya- rõşmada dereceye girdiğine sevindiğini ifade eden Bahar, “Ödülümü almak üzere ha- zırlığımızı yaptım. Okul mü- dürümle birlikte gideceğiz. Buna çok mutlu oldum” di- ye konuştu. Savur Lisesi Mü- dürü Selahattin Öztürk ise “Her gün köyden okula ge- lip gidiyor” dedi. 9 çocuklu ailenin şair kız öğrencisi Dokuz kardeş arasından okula giden tek kız olan Mardinli Ba- har Çiçek ‘Ba- ba Beni Okula Gönder’ kam- panyasının şiir yarışmasında dereceye girdi. Türkiye Gençlik Birliği (TGB) üyesi öğrenciler, “İçe- risinde Atatürk ve cumhuriyet geçen her şey yargõlanõyor. Son operasyonla birlikte üni- versiteler ve gençlik susturul- mak isteniyor” dediler. Sami Selçuk. YARGIÇLARIN DİNLENMESİ
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle