Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CMYB
C M Y B
SAYFA CUMHURİYET 17 NİSAN 2009 CUMA
10 DIŞ HABERLER dishab@cumhuriyet.com.tr
KAVŞAK
ÖZGEN ACAR
Yeni Bir …İzm: ‘Ergenekonizm’ !
AÜ Siyasal Bilgiler Fakültesi
mezunu, siyasal tarih ve hu-
kuk yalamış bir gazetecinin, gerek
Türkiye ve gerek uluslararası alan-
daki haber, makale ve kitaplarda
her halde en çok okuduğu söz-
cükler “…izm” ile bitenler olmalı!
Örneğin: “Faşizm… Nazizm…
Komünizm… Militarizm… Totali-
tarizm…”
İnsanı, insanlık dışı bir biçimde,
“demir-el” ile yönetimi öngören bu
düzenlerin karşısında, “halk yöne-
timi” anlamında “demo-krasi”, ay-
dınlanma çağı sonrasında, bazı
kusurlarına karşın yine de en geçerli
yönetim olarak kabul edilir.
Bir ulusu esaretten kurtarıp öz-
gürlük veren, Batı’ya kıyasla geciken
aydınlanma çağını ülkeye getiren ve
demokrasi yolunda önemli adımlar
atan Atatürk’ün “…izm”i olan
“Kemalizm”in temel öğesi
ise bir başka “…izm” olan
“laisizm”dir (Laikçilik). Türki-
ye Cumhuriyeti’nde ana-
yasa maddeleri ne kadar
değişirse değişsin, değiş-
meyen temel ilke “lai-
sizm”dir.
Önce, “laisizm”i yık-
maya çalışanlara 28
Şubat’ta tepki göste-
ren generaller toplan-
dı. Ardından temel fel-
sefesi “Kemalizm”
olan Cumhuriyet ya-
zarları ve aydınlar
alındı. Kamuoyunun,
her nedense kısa sü-
rede sindirdiği her dal-
gayı yeni bir dalga izledi. Son
dalgada, Türk ulusuna aydın olma-
yı öğreten, kafaların örümceklen-
mesini türban örterek gizleyenlere
karşı çıkan bilim insanları, yardım-
sever kurumların yöneticileri var.
Bu köşede sıkça yazdım. 1980’le-
rin ortalarında, Erzurum’daki İran
Başkonsolosluğu, Atatürk Üniversi-
tesi’ndeki yoksul kız öğrencilere
karşılıksız burs dağıtmaya başladı.
Tek koşul, İran’daki gibi başı örtmek,
yani türban takmak yeterliydi. Dev-
let bursunun iki katı olan bu karşı-
lıksız yardımdan yararlanan her yok-
sul kız öğrenci, birkaç ay sonra
yurttaki öteki yoksul arkadaşını da
aynı koşulla burs almaya götürür ol-
du. Türban Erzurum’dan; İstanbul,
Ankara ve öteki üniversitelere sıçradı.
Bu yöntem “Fethullahizm” için
güzel bir örnek oluşturdu. Türkiye
içinde ve dışında yayıldıkça yayıl-
dı, “Kemalizm”in temeli olan“lai-
sizm” hedef alındı. “Laisizm”e son
verilebilmesi için Kemalistler dev-
reden çıkarılmalıydı. Bunun için de
en önemli alan eğitimdi. Erzu-
rum’da “Humeynizm”in suya attığı
taş Türkiye’de “Fethullahizm” ola-
rak önce eğitim alanında dalga
dalga yayıldı. “Fethullahizm”e gö-
re “sabır” önemliydi. Sabırla koruk
helva, dut yaprağı atlas.. Türki-
ye’de ise şeriat devleti olurdu!
“Ergenekon”, dendi. “Darbe”
dendi… İki yıldır toplanan, suçla-
nan, tutuklanan, gözaltına alınan ay-
dınlar, bu gidişle “Silivristan” top-
raklarında, dışarıdakilerden daha
fazla olacağa benzer.
Son dalgada kimler toplandı?
“Fethullahizm”e karşı çıkan bilim
insanları ve yardımseverler. İşte
bu noktada “Fethullahizm”in çı-
karına çomak sokulmuştu! Tür-
kan Saylan’a, Tijen Mer-
gen’e “Çağdaş Yaşamı Des-
tekleme Derneği (ÇYDD)” ile
“Çağdaş Eğitim Vakfı’na
(ÇEV)” ne oluyordu?
Türbanla yaratılacak
örümcek kafaları
örtmenin karşısına
nasıl olur da ay-
dınlanmacı, laik
gençlere burs ve-
rilerek çıkılabilirdi?
Bu kadarı da fazlaydı.
Bardak taşmıştı. Bir
ipte iki cambaz oynamaz-
dı! George V. Bush’un
“Ilımlı İslam Cumhuriyeti” tezgâhı ile
sinesinde barındırdığı “Fethulla-
hizm”in kurucusu imam efendi ve li-
boşlarla sözde demokrasi havarili-
ği içinde Ergenekon olayı yaratıldı.
Belirsiz aralıklarla dalgalar bir düğ-
meye basılarak harekete geçirildi.
Günümüzdeki 12. dalga, hâlâ uya-
namayan sözde aydınlara bir uya-
rı olmadıysa, bundan sonra kendi
başlarına gelecekleri hiç anlaya-
mayacaklar ve dertlerini de asla
kimselere anlatamayacaklardır.
Bakalım “Kemalist” gövde gösteri-
si ile Türkiye’de “laisizm”e karşı çıkan
“Fethullahizm”e Barack Hussein
Obama “dur” diyerek samimi oldu-
ğunu gösterecek mi, yoksa yeni bir tür
“korku düzeni” olan “Ergenekonizm”
de dalga boyları yükselip kapsama
alanları artarak genişleyecek mi?
Varan 1. İlhan Sel-
çuk. Varan 2. Mus-
tafa Balbay. Ve varan 3.
Erol Manisalı… Ulusalcı
olmayı, Türkiye’nin çı-
karlarına sahip çıkmayı
yalnız öğrencilerine değil,
Türk halkına da öğretme-
ye çalışan, aydınlıkçı pro-
fesör, yazarımız Erol Ma-
nisalı’nın bu son kitapla-
rını okuduğunuzda, ken-
disinin neden tutuklandı-
ğını daha iyi anlayacaksı-
nız. Cumhuriyet Kitapları arasında
yayımlanan “Hayatım Avrupa” di-
zisini oluşturan bu beş
kitap, onun “savunması”
değil; kendisini suçla-
yanların ardındaki en
başsavcıları sahne ışık-
ları önüne taşıyan; bel-
geler, kanıtlar içeren “id-
dianame” niteliğindedir.
“Ortak Pazar’dan Av-
rupa Birliği’ne”
“Askeri Darbeden Si-
vil Darbeye”
“Türkiye’nin Askersiz
İşgali Gümrük Birliği”
“Avrupa’nın Askerle Kavgası”
“Avrupa’yla Derin Bağlar”
Manisalı’nın İddianamesi!
Elmek: oacar@superonline.com Faks: 0312. 442 79 90
KÖY ENSTİTÜLERİ’NİN
69. KURULUŞ YILI KUTLU OLSUN!
KÖY ENSTİTÜLERİNE GİDEN YOL:
MUSTAFA NECATİ,
HASAN ÂLİ YÜCEL,
İSMAİL HAKKI TONGUÇ
Konuşmacılar: Prof. Dr. Rifat Okçabol,
Doç. Dr. Firdevs Gümüşoğlu
Belgesel Film: Hasan Âli Yücel
Müzik Dinletisi: Karabey Aydoğan
Düzenleyen:
YENİ KUŞAK
KÖY ENSTİTÜLÜLER DERNEĞİ
İSTANBUL VE KARTAL ŞUBELERİ
Tarih: 18 Nisan Cumartesi 2009
Saat: 14.00
Yer: Bahçeşehir Üniversitesi
Türkan Şoray Konferans Salonu,
Beşiktaş-İstanbul
ilahlar çocuklarõ vuruyor
Dış Haberler Servisi - Irak’taki ha-
va saldõrõlarõyla ağõr silah ateşinde en
büyük kaybõ verenlerin çocuklarla ka-
dõnlar olduğu ortaya çõktõ. Irak’taki ka-
yõplarõ kaydeden Iraq Body Count
(IBC) için yapõlan bir araştõrmaya gö-
re, ABD önderliğindeki işgal güçleri-
nin hava saldõrõlarõnda ölenlerin yüzde
39’u çocuk, yüzde 46’sõ kadõn. Hem
ABD ve Irak güçlerinin hem de dire-
nişçilerin kullandõğõ havan topu saldõ-
rõlarõnda ölenlerin yüzde 42’si çocuk,
yüzde 44’ü kadõn.
İngiltere’de King’s College ve Kra-
liyet Holloway Üniversitesi’nin or-
taklaşa yaptõğõ ve New England Tõp
dergisinde yayõmlanan “Sivilleri Öl-
düren Silahlar, Irak’ta Çocuk Ölüm-
leri” başlõklõ rapor, çoğunlukla Sünni
militanlar tarafõndan düzenlenen inti-
har saldõrõlarõnda ölenlerin yüzde
12’sinin çocuklar, yüzde 16’sõnõn ka-
dõn olduğunu ortaya koydu. Hem Sün-
ni hem de Şii militanlarca, araca bom-
ba koyarak yapõlan saldõrõlarda ölen-
lerin 5’te biri (yüzde 21’i) çocuk ve
dörtte biri de (yüzde 28) kadõn. Ra-
porda, ölüm mangalarõ tarafõndan ka-
çõrõlan ve öldürülenlerin yüzde 95’inin
ise erkek olduğu ve çoğunun işkenceye
maruz kaldõğõ ifade edildi.
İşgalin ardõndan hayatõnõ kaybeden 60
binden fazla sivilin ölümlerine dayana-
rak hazõrlanan raporda, küçük silahlar-
la çõkan çatõşmalarõn ve açõlan ateşlerin,
sivil ölümlerinin yüzde 20’sine neden ol-
duğu bildirildi. Araştõrma, yüksek tek-
nolojideki silahlarõn sivil ölülerin art-
masõna yol açtõğõnõ ortaya koydu. Irak sa-
vaşõnda, ABD hava saldõrõlarõnda yak-
laşõk 19 bin ton bomba kullanõldõğõna
dikkat çekilen raporda, hava saldõrõlarõ-
nõn yerleşim bölgelerinde düzenlenme-
mesi gerektiği vurgulandõ.
2003’ten beri yaklaşõk 91 bin sivilin
hayatõnõ kaybettiği tahmininde bulunan
IBC, bu rakamõn üçte ikisinin etnik ça-
tõşmalar sonucu ölenler olduğunu belirtti.
İngiliz tõp dergisi Lancet’õn yürüttüğü bir
başka araştõrmada, işgalin ilk üç yõlõnda
Irak’ta hayatõnõ kaybedenlerin sayõsõnõn
600 bini aştõğõ açõklanmõştõ.
Irak’ta yüksek teknoloji
silahlarla birlikte intihar
saldõrõlarõnõn da en büyük
kurbanõ siviller.
Taliban
Rasmussen’e
savaş açtı
Dış Haberler Servisi -
Afganistan’da Amerikan
müdahalesiyle devrilen
dinci Taliban hareketi,
NATO Genel Sekreterliği
koltuğuna oturmaya
hazõrlanan Anders Fogh
Rasmussen’i, “İslam’õn baş
düşmanõ” ilan etti. El Kaide
terör örgütünün müttefiği
Taliban’õn internet sitesinde
yayõmlanan yazõda,
Rasmussen’in Danimarka
Başbakanlõğõ sõrasõnda
yayõmlanan Hz.
Muhammed’e hakaret
içerikli karikatürleri “ifade
özgürlüğü” çerçevesinde ele
aldõğõ hatõrlatõldõ. “İslam
dünyasõnõn peygamberinin
baş düşmanõ NATO Genel
Sekreteri oldu” denilen
makalede, böylece
“Müslümanlarõn NATO’ya
karşõ savaşma inancõnõn
güçleneceği ve
Afganistan’daki savaşõn
yoğunlaşacağõ” vurgulandõ.
2006 yõlõnda yayõmlanan ve
Müslüman dünyasõnda
büyük öfkeye yol açan
karikatürler nedeniyle özür
dilemeyi reddeden
Rasmussen, Türkiye’nin
veto tehdidini son anda
çekmesiyle, askeri ittifakõn
ay başõndaki 60. yõl
zirvesinde NATO Genel
Sekreterliği’ne seçilmişti.
Rasmussen görevine,
Türkiye’nin NATO
komutasõ altõndaki
Uluslararasõ Güvenlik
Destek Gücü’nün başkent
Kâbil’deki komutanlõğõnõ
devralacağõ ağustos ayõnda
başlayacak.
Lieberman:
Diplomasi öldü
TEL AVİV (AA) -
İsrail’i ziyaret eden
ABD’nin Ortadoğu özel
temsilcisi George Mitchell,
Dõşişleri Bakanõ Avigdor
Lieberman ile yaptõğõ
görüşmenin ardõndan,
ülkesinin iki devletli
çözümden yana olduğunu
yineledi. Mitchell, iki
devletli bir çözüm
istediklerini söyledi. İsrail
Dõşişleri Bakanlõğõ ise
açõklama yaparak,
Lieberman’õn Mitchell’e
“1993 Oslo Anlaşmasõ’ndan
bu yana izlenen geleneksel
yaklaşõmõn herhangi bir
sonuç getirmediğini”
anlattõğõ ve “Diplomatik
süreç ölü bir sona gelmiştir”
dediği vurgulandõ.
‘Fitne 2’ yolda
AMSTERDAM (AA) -
Hollanda’da Özgürlük
Partisi lideri Geert Wilders,
İslam karşõtõ “Fitne”
filminin devamõnõ
çekeceğini açõkladõ.
Wilders, De Telegraf
gazetesine açõklamasõnda,
“Fitne 2” adõyla
hazõrlayacağõ filmin, “Batõlõ
politikacõlara İslam
karşõsõnda bir ayna tutmayõ
amaçladõğõnõ” söyledi.
ABD istihbaratõ
sõnõrõ aştõ
“Sevgi - Cenap And Müzik
Vakfı”, Ankaralılara 26. yılın-
da müzik şölenini coşku ile sürdürü-
yordu! Ancak çarşamba gecesi din-
leyiciler buruk bir konser dinlediler!
Değerli sanat dostu Yüksel Erim-
tan’ın himayesinde Başkent Üni-
versitesi’nin Akademik Orkestra’sı-
nın konseri vardı. Genç piyanist
Emre Şen’i Frederic Chopin’in Pi-
yano Konçertosu’nda büyük zevk-
le dinlediler.
Konser öncesinde orkestranın şe-
fi Ertuğ Korkmaz, sahneye elinde
çiçek buketi olduğu halde Şen ile bir-
likte çıktı. Kendisine bir mikrofon
uzatıldı. Dinleyiciler Korkmaz’ın ko-
nuşmasını beklediler. Korkmaz bir
elinde çiçek, bir elinde mikrofonla bir
an durdu ve konuşmadı. Dinleyici
bekledi. Korkmaz konuşmadı. Din-
leyici meraklandı. Korkmaz yine ko-
nuşmadı. Salonda bir iki dakikalık
“sessizliği” ayağa kalkan birkaç ki-
şi bozdu. Ardından birkaç dinleyici
daha ayaklandı. Ardından birkaç
kişi daha... Sonuçta tüm dinleyiciler
ayağa kalktıktan sonra Korkmaz
şöyle dedi: “Sayın Rektörüm Meh-
met Haberal, konserlerimden son-
ra bana, hep çiçek verirdi. Bugün
kendisi aramızda değil. Bu çiçeği
onun koltuğuna koyuyorum!”
Salon alkıştan yıkılacak gibiydi. Şef
Korkmaz, müzikte “duraklama, ses-
sizlik” anlamına gelen “es” notasını
yalnız orkestraya değil, böylesine bir
tepkiyle tüm dinleyicilere da uygu-
latmıştı. Belki de müzik tarihinde ilk
kez rastlanan bu müziksel tepki ile
Korkmaz, Rektörünün tutuklanma-
sına argo deyimiyle “es” geçmemişti!
Pamuk Eller Lütfen Cebe!
Bilimi ve eğitimi dışlayıp Tür-
kiye’yi ve Türk halkını or-
taçağın karanlıklarına çekmeyi
hedefleyen son dalgadan sonra
“Çağdaş Yaşamı Destekleme
Derneği (ÇYDD)” ile “Çağdaş
Eğitim Vakfı’nın (ÇEV)” önemle-
ri daha da iyi anlaşılmıştır. Değerli
okurlarımı, olanakları ölçüsün-
de, karınca kaderince, her iki
kurumun aşağıdaki banka he-
saplarına “bağışta” bulunmaya
davet ediyorum. (Bankalar hava-
le ücreti almıyor…)
Kardelenler Projesi (ÇYDD ve
TURKCELL) İş Bankası Kuledi-
bi Şubesi - İstanbulTL 727270
Baba Beni Okula Gönder -
Burs (ÇYDD ve Milliyet) İş Ban-
kası Kuledibi Şubesi - İstan-
bulTL 250469 ABD$ 78247 Av-
ro 78271
Baba Beni Okula Gönder - Kız
Yurdu (ÇYDD ve Milliyet) İş
Bankası Kuledibi Şubesi - İs-
tanbulTL 250514 ABD$ 78252
Avro 78285
ÇEV
Vakıflar Bankası Etiler Şube-
si - İstanbulBurs TL 2010755
Bağış 2012776
‘Es’ Notasıyla Müziksel Tepki!
BOMBALI
ARAÇLA SALDIRI
Pakistan’ın
kuzeybatısındaki
Şarsada’da, önceki gün
bir kontrol noktasına
bombalı araçla
düzenlenen intihar
saldırısında 19 kişi
öldü. Saldırıda
ölenlerden 9’unun
polis, 10’unun ise sivil
olduğu bildirildi.
Yetkililer saldırıda 7
polisin de yaralandığını
duyurdu. Olayda
patlamanın olduğu
alanda derin bir çukur
oluşurken çevredeki
araçlar zarar gördü,
evlerin camları kırıldı.
Dinci örgütlerin
güvenlik güçlerine
saldırılarına sık sık
sahne olan Pakistan’da,
son 7 yılda bin 500’den
fazla hükümet
görevlisinin saldırılar
sonucu öldüğü
belirtiliyor.
(Fotoğraf: AP)
S
ABD ve Irak güçleriyle direnişçilerin saldõrõlarõnda siviller ölüyor
Dış Haberler Servisi - ABD Ulusal Güven-
lik Ajansõ’nõn (NSA) güvenlik gerekçesiyle va-
tandaşlarõn kişisel görüşmelerini dinlemekte
“çok fazla ileri gittiği” bildirildi.
New York Times gazetesinin haberinde, va-
tandaşlarõn elektronik postalarõnõ ve telefon gö-
rüşmelerini takip eden NSA’nõn, ABD Kong-
resi’nin geçen yõl belirlediği yasal sõnõrlarõ
fazlasõyla aştõğõ belirtildi. Kongre’nin geçen yõl
kabul ettiği yasa, 11 Eylül saldõrõlarõnõn ardõn-
dan haberleşmeleri gizlice takip edebilen is-
tihbarat kurumlarõnõn mahkeme onayõ olmadan
kişisel görüşmeleri izlemesini yasaklõyordu. Ga-
zete, adõnõ açõklamayan istihbarat yetkililerine
dayandõrdõğõ haberde, NSA’nõn Amerikalõlarõn
görüşmelerini sistemli olarak kayõt altõna aldõ-
ğõnõ, terör örgütleriyle bağlantõsõ olduğundan
şüphelendiği bir Kongre üyesinin bile telefon-
larõnõ gizlice dinlemeye çalõştõğõnõ yazdõ.
Hindistan’da, yak-
laşık 1 ay sürecek
olan genel seçimler için milyonlarca Hintli dün oy kullanmaya baş-
ladı. 13 Mayıs’ta sona erecek olan 5 aşamalı genel seçimin ilk so-
nuçlarının da 16 Mayıs’ta açıklanması bekleniyor. Yarışın, ikti-
dardaki Kongre Partisi liderliğindeki koalisyon hükümeti ile Hin-
du milliyetçisi Bharatiya Janata Partisi liderliğindeki muhalefet blo-
ku arasında geçeceği tahmin ediliyor. (Fotoğraf: AP)
Eski Genelkurmay Başkanõ Büyükanõt, Afganistan’a asker gönderilmesine karşõ
‘TSK’yi asker deposu olarak görüyorlar’
İstanbul Haber Servisi -
Eski Genelkurmay Başkanõ
emekli Orgeneral Yaşar Bü-
yükanıt, ABD Başkanõ Ba-
rack Obama’nõn Türkiye zi-
yaretiyle gündeme gelen Af-
ganistan’a asker gönderilmesi
tartõşmalarõ için “NATO, Af-
ganistan’da sıkışmış durum-
da” dedi. Büyükanõt, “Türk Si-
lahlı Kuvvetleri’ni (TSK) bir
asker deposu olarak görürler.
Oradan iki tane şehit geldi-
ğinde Türk halkına ne anla-
tacağız” diye konuştu.
Beykent Üniversitesi Strate-
jik Araştõrmalar Merkezi’nce
dün üniversitenin Taksim’deki
binasõnda düzenlenen 2. Ulus-
lararasõ Strateji ve Güvenlik
Çalõşmalarõ Sempozyumu’na
“Şeref Konuşmacısı” olarak
katõlan Büyükanõt, İran, Irak,
Suriye, Balkanlar, Kuzey Kõb-
rõs ve NATO’nun asker talep-
leri ile ilgili gelişmeleri değer-
lendirdi. Türkiye’nin stratejik
konumunu “Biz belalı bir coğ-
rafyada yaşıyoruz” sözleriyle
değerlendiren Büyükanõt, “Bu
coğrafyada güçlü bir silahlı
kuvvetlere sahip olmak da
kaçınılmazdır” dedi.
‘İzah edemezsiniz’
Türkiye’nin terörle mücade-
le için Afganistan’a asker gön-
dermesine şiddetle karşõ çõkan
Büyükanõt, “Afganistan’da 2
kez kuvvet komutanlığı yap-
tım. Sürekli asker isterler.
Niçin terörle mücadele için
asker göndermeyeceğiz?
Çünkü, Türkiye kendisi te-
rörle mücadele ediyor. On
binlerce askerimiz... Bizim
milletimiz, oğlu şehit oluyor,
alıyor bayrağı öpüyor. ‘Ben
çok mutluyum şehit babasõ-
yõm’ diyor. Annesi ‘Vatan
sağ olsun’ diyor. Neden?
Orada vatan müdafaası ya-
pılıyor. Peki, yarın terör
için Afganistan’a asker gön-
derdiğimizde nasıl olacak?
Oradan şehit cenazeleri gel-
meye başladığı zaman, bu-
nu Türk milletine nasıl izah
edeceğiz. Bu mümkün değil”
diye konuştu.
Hindistan’da seçim 1 ay sürecek
(AP)