25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CMYB C M Y B 13 NİSAN 2009 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER 5 ÇİZMEDEN YUKARI MUSA KART musakart yahoo.com Erdoğan tatil için Antalya’da ANTALYA (Cumhuriyet Bürosu) - Hatay tatilinde, gazetelerde çõkan “Antalya’ya küstü” haberlerine tepki gösteren Başbakan Tayyip Erdoğan eşiyle birlikte tatil için Antalya’ya geldi. Belek’teki Ela Quality otele yerleşen Erdoğan seçimlerde Antalya’yõ kaybetmenin üzüntüsünü “Antalya’ya 28 kez gittim. Hepsi hizmet için” sözleriyle dile getirirken CHP’li yeni Başkan Prof. Mustafa Akaydõn, “Kendisini 56 kez bekliyoruz” diyerek davet etmişti. Erdoğan’õn tatili sõrasõnda Akaydõn’la bir araya gelip gelmeyeceği merak konusu oldu SP’de liderlik sorunu yok İstanbul Haber Servisi - Saadet Partisi Genel Başkanõ Numan Kurtulmuş, partisinde “genel başkan” ya da “liderlik” sorunu bulunmadõğõnõ belirterek “Sayõn Necmettin Erbakan’õn da böyle bir amacõ yoktur. Sayõn Erbakan, makam, mevki derdinde olmuş birisi değildir. Kendisinin çok önemli ve değerli görüşleri vardõr. Bu fikirlerinden her zaman yararlanacağõz” dedi. İstanbul’da partisinin Genişletilmiş Divan Toplantõsõ’nda konuşan Kurtulmuş, halkõn 29 Mart’taki seçimlerde, Saadet Partisi’ne “iktidar ol” mesajõ verdiğini söyledi. İBB Meclisi toplanıyor İstanbul Haber Servisi - Yerel seçimlerin arifesinde partilerin meclis listelerine girmek isteyen adaylar ile parti yönetimleri arasõnda meydana gelen tartõşmalarla gündeme gelen İBB Meclisi’nde yeni dönem toplantõlarõ bugün başlõyor. İstanbul’daki 41 beldenin kapatõlarak 8 yeni ilçenin kurulmasõyla üye sayõsõ 348’den 301’e inen İBB Meclisi’nde AKP’nin 179, CHP’nin 111, DSP’nin 5, SP’nin 4 ve MHP’nin 1 üyesi bulunuyor. Seçim sonrasõ AKP 54 koltuk kaybederken CHP üye sayõsõnda ise 47 koltuk artõş meydana geldi. Geçen dönem İBB Meclisi’nde 17 üyesi olan Anavatan Partisi, 10 üyesi bulunan DP ve SHP temsil edilmeyecek. Obama’ya Alkış Grafiği ABD Başkanı Barack Obama’nın TBMM’de yaptığı konuşma çok tartışıldı, çok yorumlandı... Laikliğe vurgu yapan, Osmanlı’yı unutmayan, kendisinin Müslüman bir ailenin çocuğu olduğunu da ekleyen Obama, herkese mavi boncuk dağıttı. TBMM tutanaklarına göre alkış alan cümleler şöyle: ? Bana, ziyaretimi Ankara’ya ve İstanbul’a devam ettirmeyi bir mesaj vermek için yapıp yapmadığımı soranlar oldu. Buna cevabım çok kolay, “Evet” (AKP sıralarından alkışlar). ? Atatürk’ün yaşamına ait en büyük anıt hiçbir şekilde taştan ya da mermerden inşa edilemez; kendisinin bırakmış olduğu en büyük miras Türkiye’nin canlı laik demokrasisidir ve bu Meclis de bunun devamını sağlamaktadır bugün (AKP, CHP ve MHP sıralarından alkışlar). ? Giderek daha fazla Türk kökenli Amerikalı Amerika’da yaşıyor ve başarılar kazanıyor ve bir basketbolsever olarak ben de Hidayet Türkoğlu ve Mehmet Okur’un başarılarını keyifle seyrediyorum (AKP, CHP ve MHP sıralarından alkışlar). ? Amerika Birleşik Devletleri, Türkiye’nin Avrupa Birliği üyeliğini şiddetle desteklemektedir (AKP ve CHP sıralarından alkışlar). ? Irak, Türkiye ve Amerika Birleşik Devletleri’nin ortak bir terorizm tehdidiyle karşı karşıya kalmaları söz konusu. El Kaide bunlardan bir tanesi. Irak’ı bölüp ülkeyi tahrip etmeye çalıştı. Bu kapsamda PKK de var. Hiçbir ülkeye karşı yapılan teröre bir mazeret bulmak mümkün değildir (AKP sıralarından alkışlar). ? Amerika Birleşik Devletleri, hiçbir zaman İslamla savaşta değildir, olmamıştır, olmayacaktır (AKP sıralarından alkışlar). ? Amerika Birleşik Devletleri, Müslüman Amerikalılar tarafından zenginleşti ve pek çok Amerikan ailesinde de Müslüman üyeler var. Bunu çok iyi biliyorum.. çünkü ben de bunlardan biriyim (AKP, CHP ve MHP sıralarından alkışlar). ? Türkiye’nin büyüklüğü her şeyin ortasında olmasından kaynaklanıyor. Burada Doğu ve Batı’nın bölünmesinden bahsetmiyoruz.. burası Doğu’yla Batı’nın birleştiği bir yer. Ülkenizin, kültürünüzün güzelliği de buradan geliyor zaten (AKP sıralarından alkışlar). Tüzmen kayısı yemesin, suyunu içmesin! Koskoca ABD Başkanı Barack Obama, “Türkiye neden Avrupa’ya kayısı satamasın” diyerek kayısı üreticilerinin gönlünü kazanırken Dış Ticaretten Sorumlu Devlet Bakanı Kürşat Tüzmen’i kızdırdı. Tüzmen, Mersin’de kendisine kayısı suyu getiren garsonu “Narenciye şehrinde bana hoşaf gibi kayısı getiriyorlar” diye tersleyince ortalık karıştı. CHP Malatya Milletvekili Mevlüt Aslanoğlu hemen konuyu TBMM gündemine taşıdı: “Bu ülkenin her bakanı herkesin bakanıdır. Mutlaka kendi seçim bölgesi özelliği vardır.. ama Türkiye Cumhuriyeti’nin bakanıdır. Herhangi bir bölgedeki ürünü aşağılamak, herhangi bir bölgedeki ürünü elinin tersiyle itmek, bakan da olsa kimsenin haddine değildir. Tabii Mersin’de üretilen narenciye bizim hepimizin gururudur. Biz Mersin’de üretilen narenciyenin her tanesinin ihraç edilmesinden gurur duyarız. Ama Sayın dış ticaretten sorumlu Bakan, siz Türkiye Cumhuriyeti’nin bakanısınız. Mersin Milletvekili olabilirsiniz. Dün de Antep Milletvekiliydiniz. Dün Antep Milletvekiliyken aynı şeyleri narenciye için konuşuyor muydunuz? (....) Saygı duyarız, içmeyebilirsin kayısı suyunu ve yanındakilere diyor ki: Burası ne şehri? Narenciye şehri. Narenciye şehrinde bana hoşaf gibi kayısı getiriyorlar! Sen kimsin ağzına alıyorsun bunu be!” AKP’li Mehmet Nil Hıdır “Hoşaf kötü mü” diye laf atarak ortamı yumuşatmaya çalışırken Aslanoğlu “Arkadaşım, her şeyin hoşafı vardır. Siz, kayısıyı aşağılamaya, bu ülkenin yılda 300 milyon dolar değerinde olan ürününe laf etmeye hakkınız yoktur, kim olursanız olun..” diye konuşmayı sürdürdü. Bu arada AKP’li Mustafa Elitaş da, “Hoşaf aşağılamak değil. Sen hoşaftan anlamıyorsun” diye laf attı. Aslanoğlu, Tüzmen’i “kınarken” sözlerini şöyle sürdürdü: “Ya içmeyebilirsin, bundan sonra da içme, içme…” Meclis TV’nin Kamer Genç sansürü Tunceli Bağımsız Milletvekili Kamer Genç, TBMM’de AKP’ye karşı en sert muhalefet yürüten isim. Kamer Genç, geçen günlerde genel kurulda kürsüye çıkmak üzereyken tansiyonu yükselip burnu kanayınca ortalık karıştı. Genç, dışarı çıkarken hemen kendisine tıbbi müdahalede bulunuldu. Genç, aynı gün hemen kürsüye çıkarak seçmenlerine ve sevenlerine “sağlıklıyım” mesajı verdi. Özel televizyonlar Genç’in burnunun kanaması görüntülerini almak için Meclis TV’ye başvurdular. Ancak, kendilerine “hayır” yanıtı verildi. Meclis TV, özel televizyonlara satıp para kazanacağı görüntüleri vermiyordu. Kamer Genç, kendisine yönelik “Meclis TV sansürü”nün ilk olmadığını söylüyor: “Meclis TV, genel kurul çalışmaları başlamadan yayını açıyor ve bir gün önceki çalışmaların özetini veriyor. Benim çalışmalarımı, konuşmalarımı ısrarla vermiyorlar. Bunun üzerine Meclis TV müdürüne de telefon ettim, beni ne hakla vermiyorsunuz, diye. Bana, ‘Burnunuz kanadığı zaman görüntünüzü vermedik, aleyhinize kullanılmasın diye’ dedi. Bana dönük sansür uygulanıyor. Konuşmalarımızı vermiyor, görüntülerimi vermiyorlar.” Bu arada, Kamer Genç’in sansürlenmesinden yakındığı konuşmalardan NATO genel sekreteri seçimi ile ilgili bölümü de aktaralım: “Gerekçeyi öne sürersin, ondan sonra tıpış tıpış gidip onu genel sekreterliğe kabul edersin. Bu Müslüman halk nasıl kabul edebilir bunu? Yani o zaman Araplar ‘Yahu Tayyip Bey, hani sen çıktın Davos’ta işte ‘One minute’ dedin de, şimdi burada niye ‘One minute’ demedin? O zaman demek ki sen o Rasmussen’in Danimarka’sında Peygamber Efendimize yapılan hakaretleri tasvip mi ediyorsun? Niye onu getirdin, kendi başına genel sekreter seçtin?’ demezler mi sayın milletvekilleri? Derler.” Türey Köse, Ayşe Sayın, Emine Kaplan parlamentokulisi@gmail.com Irak daha önce de terörle mücadeleye ilişkin kararlar almõş ama uygulanmamõştõ Uygulama bekleniyor BAHADIR SELİM DİLEK ANKARA - Terörle mücade- leye ilişkin Türkiye, Irak ve ABD arasõndaki üçlü mekaniz- manõn Bağdat’taki toplantõsõnda Irak’ta PKK ile ilgili her şeyin ka- patõlmasõ kararõ sonrasõnda göz- ler uygulamaya çevrildi. Irak’ta hem merkezi yönetim hem de bölgesel Kürt yönetimi, daha önce başta PKK’nin siyasi kolu olan Kürdistan Demokratik Çö- züm Partisi (PÇDK) olmak üze- re, terör örgütüyle ilişkili kurum ve kuruluşlarõn kapatõlmasõ kararõ almõş ancak bu karar uygulan- mamõştõ. ABD Başkanõ Barack Oba- ma’nõn Ankara’ya yaptõğõ ziya- rette, PKK’ye yönelik verdiği, “Türkiye, Irak ve ABD için or- tak tehdit” mesajõnõn sonrasõn- da Bağdat’ta yapõlan üçlü me- kanizma toplantõsõnda, “PKK ile bağlantılı bütün kuruluşla- rın kapatılması” konusunda mutabakata varõldõ. Ancak 2006 yõlõndan bu yana, gerek Bağ- dat’taki merkezi yönetimin, ge- rekse kuzeydeki bölgesel yöne- timin almõş olduğu benzeri ka- rarlarõn sözde kalmõş olmasõ, dikkatleri söz konusu mutaba- katõn uygulanmasõna çevirdi. Bölgesel Kürt yönetiminin de- netimi altõnda bulunan bölgede ve Kerkük’te, başta PKK’nin siya- si kolu PÇDK olmak üzere, De- mokratik Yeniden İnşa Partisi de faaliyet gösteriyor. Bunun yanõ sõ- ra terör örgütünün sadece Ker- kük’te 16 bürosu ve radyo istas- yonu bulunuyor. Bu bürolardan bazõlarõ sivil toplum örgütü sõfa- tõyla faaliyet gösteriyor. Türkiye’nin yoğun girişimleri sonucu PÇDK’nin Süleymani- ye’deki bürosu, 2006 yõlõnõn Ha- ziran ayõnda, “büro açma izni olmadığı” gerekçesiyle valilik ta- rafõndan kapatõlmõştõ. Ancak da- ha sonra yüksek mahkeme kara- rõ ile yeniden faaliyete geçmişti. 5 Kasõm 2007’de Türkiye ile ABD arasõndaki mutabakat son- rasõnda İstanbul’da yapõlan Irak’a komşu ülkeler toplantõsõnda PÇDK’nin kapatõlmasõ kararõ çõkmõş, bölgesel Kürt yönetimi söz konusu siyasi partinin kapõ- sõna kilit vurduğunu açõklamõştõ. Ancak kõsa bir süre sonra, PÇDK’nin faaliyetlerini sürdür- düğü anlaşõlmõştõ. Geçen yõl da yine Türkiye’nin yoğun baskõ- sõyla Kürt yönetimi, kendi de- netimi altõnda bulunan bölgede 22 siyasi partiyi yasaklamõştõ. Bu partiler arasõnda PÇDK de yer al- mõştõ. Ancak PÇDK faaliyetleri- ni yürütmeye devam etti. GATES GELİYOR İki ayda üç ziyaret ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - ABD Dõşişleri Bakanõ Hillary Clinton ve ABD Başkanõ Barack Obama’nõn ziyaretlerinin ardõndan Savunma Bakanõ Robert Gates’in de bu ay içinde ya da mayõs ayõ başõnda Ankara’ya gelmesi planlanõyor. Ankara, ABD Savunma Bakanõ Gates’i ağõrlamaya hazõrlanõyor. İki ülke dõşişleri ve savunma bakanlõklarõ arasõnda Gates’in Türkiye ziyaretine ilişkin hazõrlõklar başlatõlõrken, temaslarõn odak noktasõnda iki önemli konu yer alacak. Gates’in özellikle, Türkiye’nin Afganistan’a sağlayacağõ asker desteği ve ABD’nin Irak’taki askerlerini Türkiye üzerinden çekmesi konusunu gündeme taşõmasõ bekleniyor. Gates’in, Dõşişleri Bakanlõğõ ile Savunma Bakanlõğõ ve Genelkurmay Başkanlõğõ’nda temaslarda bulunmasõ, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan tarafõndan da kabul edilecek. Türkiye daha önce Afganistan’a sağladõğõ desteği arttõracağõnõ açõklamõştõ. Ancak bu desteğin niteliği konusunda Ankara ve Washington’õn yaklaşõmlarõ arasõnda önemli farklõlõklar bulunuyor. Gerek Bağdat’taki merkezi yönetimin, gerekse kuzeydeki bölgesel yönetimin almõş olduğu benzeri kararlarõn sözde kalmõş olmasõ, dikkatleri söz konusu mutabakatõn uygulanmasõna çevirdi. Gül affıyla kayıp trilyon davasından kurtulan Erbakan, aktif siyasete döndüğünü açıkladı Öğrenci sayõsõ 40 binin üzerindeki üniversitelerin bölünmesi tartõşõlõyor ‘Merkezileşme sorun olur’ MAHMUT LICALI ANKARA - YÖK’ün, öğren- ci sayõsõ 40 binin üzerinde bu- lunan üniversiteleri “yönetim zorluğu” gerekçesiyle bölerek yeniden yapõlandõrmaya yönelik başlattõğõ çalõşmaya YÖK’ün muhalif üyeleri tepki gösterdi. YÖK Üyesi Prof. Dr. Engin Ataç, Amerika’da 300 bin öğ- rencili üniversitelerin bulundu- ğunu belirtirken YÖK Üyesi Bülent Serim de, kontenjan ar- tõşlarõ ve yeni bölümlerin açõl- masõyla üniversilerin YÖK ta- rafõndan önce şişirildiğini, şim- di de bölünmek istendiğini söy- ledi. YÖK’ün İstanbul, Gazi, Mar- mara, Selçuk, Uludağ ve Dokuz Eylül üniversitelerinin yanõ sõra öğrenci sayõsõ 40 binin üzerinde olan bütün üniversitelerin bölü- nerek yeniden yapõlandõrõlma- sõna ilişkin başlattõğõ çalõşma YÖK üyeleri tarafõndan da eleş- tiriliyor. Yönetim zorluğu ve öğrenci sayõsõ gerekçesiyle üniversite- lerin bölünmesine tepki gösteren YÖK Üyesi Prof. Dr. Engin Ataç, yönetimde merkezi bir sistem benimsenmesi duru- munda zorluklarõn yaşanacağõ- nõ belirtti. Yetki ve sorumlulu- ğun fakülteler ve üniversitenin birimleri arasõnda dağõtõlmasõ durumunda yönetim konusunda hiçbir sorun yaşanmayacağõnõ belirten Ataç, “Maalesef bizde merkeziyetçi yönetim anlayı- şı benimsendiği için böyle so- runlar gündeme geliyor” diye konuştu. Amerika’da eğitim veren Uni- versity of California’nõn (Kali- forniya Üniversitesi) ya da The State University of New York’un (New York Eyalet Üni- versitesi) 300 binin üzerinde öğrencileri bulunduğunu belir- ten Ataç, New York Eyalet Üni- versitesi’nin hemen hemen her şehirde bir yerleşkesi bulundu- ğuna dikkat çekti. YÖK Üyesi Bülent Serim, konunun alelacele görüşülüp karar alõnmasõna tepki gösterdi. Önceden fikri ve düşünsel bir hazõrlõk içinde olunmasõ gerek- tiğini belirten Serim, konu hak- kõnda üniversitelerin görüşü- nün alõnmadõğõnõ kaydetti. YÖK Başkanõ Prof. Dr. Yusuf Ziya Özcan’õn İstanbul ve Sel- çuk üniversitelerinin bu yönde taleplerinin olduğunu söylediğini anõmsatan Serim, İstanbul Üni- versitesi Rektörü Prof. Dr. Yu- nus Söylet’in bölünmeye karşõ çõktõğõnõ, Selçuk Üniversite- si’nin de vekâleten yönetildiği- ni kaydetti. Serim, “Hiçbir görüş alın- madan, merkezi dayatmayla, YÖK’ün dayatmasıyla olmaz” dedi. Siyasi yaşamını Yeni Oluşum adı altında sürdürüyordu Şener beklenen partiyi kuruyor ANKARA (Cumhuriyet Büro- su) - AKP’den ayrõldõktan sonra Yeni Oluşum Hareketi adõ altõnda siyasi çalõşmalarõnõ sürdüren eski Devlet Bakanõ ve eski Başbakan Yardõmcõsõ Abdüllatif Şener, 29 Mart yerel seçimlerinin hemen ar- dõndan, uzun süredir beklenen ye- ni partiyi kuruyor. Şener’in, 26 Nisan Pazar günü aralarõnda eski milletvekili ve bakanlarõn da oldu- ğu 40’a yakõn kurucu isimle birlikte partisinin kuruluşunu açõklamasõ bekleniyor. Daha önce yaptõğõ açõklamada, 29 Mart seçim sonuçlarõnõ “Türkiye için yeni bir dönemin başlangıcı” olarak değerlendiren Şener, bekle- nen partiyi 20 Nisan’dan sonra kuracaklarõnõ bildirmişti. Şener ve partisinin hedefi ise 2011’deki genel seçimler olacak. Hazõrlõklarõnõ ve çalõşmalarõnõ önümüzdeki genel seçimlere göre yürüten Şener, partisinin kadrosu- na ilişkin işareti ise bir röportajõn- da, “Önümüzdeki dönem, eko- nominin hep gündemde olacağı bir dönem... Onun için partinin kuruluşunda da ekonomi ağırlıklı bir kadro oluşturmayı planlıyo- rum. İktisadi konularda kamuo- yunun bildiği, liyakatine, biriki- mine inandığı isimler bu parti ça- tısı altında olacak. Ama olanların ötesinde hangi düşünceye, hangi eğilime sahip olursa olsun, bu ül- kedeki bütün düşünen insanlar bizim kadromuzdur” sözleriyle vermişti. Bülent Serim kontenjan artõşlarõ ve yeni bölümlerin açõlmasõyla üniversilerin YÖK tarafõndan önce şişirildiğini, şimdi de bölünmek istendiğini söyledi. Abdüllatif Şener.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle