Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CMYB
C M Y B
Türkiye, KESK ve Kamu-Sen’in
öncülüğünde gerçekleşen ve sivil top-
lum örgütlerinin de destek verdiği bir
günlük iş bõrakma eylemi nedeniy-
le dün yoğun bir gün geçirdi. Yüz
binlerce kamu çalõşanõ toplusöz-
leşmeli grev hakkõ için dün iş bõ-
rakma eylemi yaptõ.
KESK Başkanõ Sami Evren,
yurttaşlardan destek bekledikleri-
ni dile getirerek, grevin nedeni
hükümettir derken Türkiye Ka-
mu-Sen Genel Başkanõ Bircan
Akyıldız, keyiften eylem yapma-
dõklarõnõ söyledi. Akyõldõz ve Türk Ulaşõm-
Sen Başkanõ Nazmi Güzel, sabaha karşõ
günün ilk saatlerinde eyleme katõlan
TCDD çalõşanlarõnõ ziyaret etti. AKP ik-
tidarõnõn diyalog mekanizmalarõnõ tahrip
ettiğini söyleyen Akyõldõz şunlarõ kaydetti:
“Bugün verdiğimiz mücadelede gü-
cümüzü haklılığımızdan almaktayız.
Şimdi artık haklı davamız için yola çık-
tık. Bizler de demokratik, ekonomik,
sosyal ve siyasal haklarımızı istiyo-
ruz. Yıllardır memursuz bir ülke öz-
lemiyle yanıp tutuşanlar şimdi me-
mursuz Türkiye’yi görsünler.” Anayasa
ve uluslararasõ sözleşmelerin kendilerine
tanõdõğõ haklarõ kullandõklarõnõ dile geti-
ren Akyõldõz, haklarõnõ alana kadar mü-
cadeleye devam edeceklerini söyledi.
Akyõldõz, düzenlediği basõn toplantõsõnda
da eyleme katõlõmõn tahminlerinin çok öte-
sinde gerçekleştiğini belirterek 25 Kasõm
2009’un “memur sendikacılığının mi-
ladı” olarak yazõlacağõnõ kaydetti.
Türk Mühendis ve Mimar Odalarõ Bir-
liği (TMMOB) Genel Başkanõ Mehmet
Soğancı grevle Türkiye’deki demokrasi
mücadelesine büyük bir “ünlem işareti”
koyduklarõnõ belirtti.
Memuru
eylemeiten
gerekçeler
Memuru, bir gün için iş bõraktõğõ “Uyarı Grevi”ne
iten gerekçelerin başõnda, 4688 sayõlõ Kamu Görevli-
leri Sendikalarõ Yasasõ’nõn sendikal hak ihlallerine kay-
naklõk eden içeriği geliyor. Bu yasa, Uluslararasõ Ça-
lõşma Örgütü’nün (ILO) örgütlenme özgürlüğü ve uz-
manlar komitesi raporlarõna göre, 87, 98 ve 151 sayõlõ
ILO sözleşmelerine aykõrõ. Kamu çalõşanlarõ, temel hak
ve özgürlüklere ilişkin uluslararasõ sözleşmelerle mev-
cut yasalar arasõnda herhangi bir çelişki söz konusu ol-
duğunda, uluslararasõ sözleşmelerin esas alõnacağõnõ hü-
küm altõna alan anayasanõn 90. maddesi gereceğince ye-
ni bir yasa hazõrlanmasõnõ istiyor.
Kamu Emekçileri Sendikalarõ Konfederasyonu’nun
(KESK) 2010 yõlõna dönük Toplu İş Sözleşmesi (TİS)
Talepleri Raporu’na göre, 4688 sayõlõ yasanõn sadece
değiştirilmesi TİS ve grev hakkõ olmayan bir sendikal
yapõnõn devam etmesini sağlamanõn ötesine geçmeye-
cek. Rapor’da “87, 98 ve 151 sayılı ILO sözleşmele-
riyle 4688 sayılı yasa arasında çok ciddi bir çelişki
olduğu bilinmektedir. Anayasa değişikliğiyle birlikte
artık 87, 98 ve 151 sayılı ILO sözleşmelerinin esas
alınması gerekmektedir” deniliyor. ILO Uzmanlar Ko-
mitesi’nin 87 sayõlõ ILO sözleşmesi uyarõnca hazõrla-
nan son Türkiye Gözlem Raporu’na göre, ILO sözleş-
melerine aykõrõ olduğu için 4688 sayõlõ yasada yapõlmasõ
talep edilen değişiklikler şöyle:
? Örgütlenme hakkõnõ kõsõtlayan 3. ve 15. maddeler...
? Hizmet kollarõnõn gözden geçirilmesi ve sõnõrlama-
larõn kaldõrõlmasõna ilişkin 5. madde...
? Sendika yöneticilerine yeterince güvence vermeyen
18. madde...
? Sendika ve konfederasyon tüzüklerine yapõlan mü-
dahalelerden vazgeçilmesi için 6. maddedeki müdaha-
leye imkân veren düzenlemelerin kaldõrõlmasõ...
? Seçimler nedeni ile görevinden aday olan sendika yö-
neticilerinin görevde kalmasõnõn sağlanmasõ ve bu hu-
susun sendikaya bõrakõlmasõna ilişkin kõsõtlamalarõn kal-
dõrõlmasõnõ içeren 10. madde...
? Kamu hizmetinde grev hakkõnõn tanõnmasõnõ engel-
leyen 35. madde...
? Kamu emekçilerine toplusözleşme ve grev hakkõ ta-
nõnsõn...
? Sendikalõ kamu çalõşanlarõna yönelik sürdürülen, sür-
gün, soruşturma ve yõldõrma politikalarõ son bulsun...
? Kamudaki taşeronlaşma durdurulsun...
? Sağlõk hizmetlerinde özelleştirme politikalarõ dur-
durulsun. Herkese parasõz eşit sağlõk hizmeti sağlansõn...
? Eğitime devlet desteği arttõrõlsõn, öğretmenleri “tah-
sildar” olarak gören politikalara son verilsin...
? Temel tüketim mallarõna ve ulaşõma yapõlan zamlar
geri alõnsõn...
? İşten çõkarõlmalar durdurulsun, işsiz kalanlara “yurt-
taşlık” maaşõ bağlansõn...
Eylemden izlenimler
? Eyleme katõlan memurlarõn tramvay güzergâhõnõ kul-
lanmasõ nedeniyle seferler aksadõ...
? Millet Caddesi, sabah saatlerinde yürüyüş nedeniy-
le tek yönlü olarak trafiğe kapatõldõ...
?Haydarpaşa Garõ’nda tren seferleri durdu. Gardan, ban-
liyö, ana hat ve bölgesel yolcu trenleri sefere çõkmadõ...
? Eyleme sağlõk çalõşanlarõ da destek verdiği için ço-
ğu hastanede “acil servis ve yatan hastalar” dõşõnda
gün boyunca hiçbir hastaya hizmet verilmedi...
? Bazõ okullarda öğretmenlerin eyleme destek verme-
si nedeniyle dersler yapõlmadõ...
? Türk Haber-Sen üyesi PTT çalõşanlarõnõn eyleme des-
tek vermesi nedeniyle büyük postanelerde işlemler ak-
sadõ...
? Otoyol gişe memurlarõnõn da greve gitmesi nedeniyle
otoyol geçişlerinde konvoylar oluştu...
? Atatürk Havalimanõ çalõşanõ 150 kişilik bir grup da-
vul ve zurna çalarak uyarõ grevine katõldõ...
? Haydarpaşa Numune Hastanesi’nde çalõşan doktor ve
hemşirelerden oluşan bir grup sabah saatlerinde sloganlar
eşliğinde hastane bahçesinde toplandõ, çevredeki yurt-
taşlardan da memurlara destek geldi...
? Haseki Eğitim Araştõrma Hastanesi’nde eyleme ka-
tõlamayan sağlõk çalõşanlarõ camlara çõkarak kamu ça-
lõşanlarõnõ destekledi...
Kamu emekçilerinin AKP hükümetine karşı, İzmir’de gerçekleştirdikleri eyleme 5 binin üzerinde kişi katıldı. Ken-
tin farklı noktalarında toplandıktan sonra Konak Meydanı’na yürüyen emekçiler, “Yaşasın sınıf dayanışması”, “Kri-
zin yükü patronlara”, “Yaşasın demokrasi mücadelemiz”, “Toplusözleşme hakkımız grev silahımız” sloganları attı.
Her yerde eylem vardı
Son yõllarõn en etkili protestolarõndan birinin yaşandõğõ gün yurdun
hemen her yerinde memurlar isteklerini çeşitli şekillerde dile getirdi
Eskişehir’de tepki: An-
kara’dan İstanbul’a seyahat
eden Anadolu Ekspresi’nin iki
makinisti Eskişehir Garõ’nda
iş bõraktõ. Sloganlarla me-
murlarõ protesto eden yolcular Gar Müdür-
lüğü’ne yürüdü. Yolcular arasõndan 3 kişi,
temsilci olarak Gar Müdürü ile görüştürül-
dü. Kõsa süre sonra gara, Ankara’dan Hay-
darpaşa’ya giden yataklõ tren Ankara Eks-
presi geldi. Eskişehir Garõ’nda eylem nede-
niyle 2 bin yolcu uzun süre bekletildi. Yol-
cularõn bir bölümü otobüslerle, bir kõsmõ da
makinist temin edilen trenlerle gidecekleri
yere gönderildi.
Sakarya’da tartışma: Fatih, Mavi ve
Güney ekspresleri Sakarya’nõn Arifiye İs-
tasyonu’nda KESK’e bağlõ sendikalarõn
grevi kapsamõnda önceki gece saat 02.00’de
durduruldu. Bir başka trenin makinisti de is-
tasyona 1 kilometre uzaklõkta iş bõraktõ.
Sendikacõlara tepki gösteren tren yolcularõ
Kamu-Sen Genel Başkanõ Bircan Akyıldız
aleyhine “Bircan istifa” diye slogan attõ.
Yaklaşõk 400 tren yolcusuyla sendika gö-
revlileri arasõnda tartõşma yaşandõ. Bazõ
trenler saatler sonra yollarõna devam eder-
ken Ankara ve İç Anadolu ekspresleri
uzun süre garda bekledi.
Balıksir’de gözaltı: Balõkesir Gar’õn-
da Mavi Tren’in hareketini engellemek
için raylarõn üzerine inen 5 sendikacõ
gözaltõna alõndõ. Kõsa süre sonra bõra-
kõlan sendikacõlarõn kimlik tespiti ya-
põlõrken gecikmeli de olsa Mavi Tren
Ankara’ya hareket etti. Polis çevik kuv-
vetle barikat kurup, eylemcilerin trenin
önüne geçmesini engellemeye çalõştõ.
KESK ve Kamu-Sen üyeleri polis ba-
rikatõnõ aşmaya çalõştõ. Bir süre devam
eden gerginlik ardõndan eylemciler
tren garõnõ alkõşlarla terk etti.
Erzurum’da yoğun güvenlik:
Memurlarõn tren durdurmak isteme-
leri nedeniyle emniyet güçleri yoğun
güvenlik önlemi aldõ. Polislerin grubun
tren garõna girmelerine izin vermeme-
si üzerine gergin anlar yaşandõ. Me-
murlar, “Başkaları kırmızı halı ile havai
fişekle karşılanırken bizim tren garına gir-
memize izin verilmiyor” diye bağõrdõ. Tren
garõna giremeyen grup, daha sonra garda bu-
lunan Türk Ulaşõm-Sen şubesine girdi.
Diyarbakır’da halay: Diyarbakõr’da
Defterdarlõk, Büyükşehir Belediyesi ve
Milli Eğitim Müdürlü-
ğü’nün önünde toplanan
memurlar, davul zurna eş-
liğinde halay çekti, slogan
attõ. Eğitim-Sen Şube Baş-
kanõ Abdullah Karahan, grevle özgürlük,
eşitlik, kardeşlik, demokrasi ve herkese ana-
dilde eğitim hakkõ, okullara bütçeden ye-
terli ödenek istediklerini söyledi. Bazõ
okullarõn girişine “Bu işyerinde grev
var” yazõlõ pankart asõldõ.
Mersin’de Erdoğan’a tepki: Mer-
sin’deki iş bõrakma eylemi, önceki gece
24.00’te Birleşik Taşõmacõlõk Sendikasõ
üyelerinin Mersin Garõ’na gelen Niğde tre-
nini durdurmasõ ile başladõ. Katõlõmõn
yüksek olduğu eylemde AKP İl Başkanlõ-
ğõ önünde toplanan memurlar, grevi yasa-
dõşõ olarak nitelendiren Başbakan Recep
Tayyip Erdoğan’a tepki gösterdi. Me-
murlar, Erdoğan’õ 20 yõl önce destek için
katõldõğõ grevde gösteren fotoğrafõ taşõdõ.
İş bõrakma eylemi yapan memurlarõ pro-
testo etmek isteyen bir kişi ise gözal-
tõna alõndõ. Hastanelerin yalnõzca acil
servisleri hizmet verirken okullarda
dersler boş geçti.
Çorum’da polis
yolu kesti: Kültür
Sitesi önünde topla-
nan memurlar Saat
Kulesi’ne yürümek
isteyince polis yolu
kesti. Bu sõrada
KESK dönem söz-
cüsü Leyla Köse,
Eğitim-Sen Çorum
Şube Başkanõ Halil
Özbent ve yürüyüşe
destek veren CHP İl
Başkanõ Tufan Köse ile
Çorum Emniyet Müdür
Yardõmcõsõ Abdulkerim
Polat arasõnda kõsa süre-
li tartõşma yaşandõ. Kõsa sü-
reli bir arbedenin yaşandõğõ
eylemde çalõşanlarõn kaldõ-
rõmdan yürüyüşü kabul etme-
leri üzerine son buldu.
NİÇİN BİR GÜN İŞ BIRAKTILAR
Kamu-Sen ve
KESK’in çağrõsõyla
yapõlan eyleme tüm sendikalar katõldõ. Kamu-Sen’in 375 bin
990, KESK’in 224 bin 413, Birleşik Kamu-İş’in 20 bin 731,
BASK’õn 4 bin 976 ve HAK-SEN’in 2 bin 967 üyesi bulunuyor.
Beş konfederasyon katıldı
Ülkede yaşamõ durduran eylem nedeniyle trenler çalõşmadõ,
hastaneler acil servisleri dõşõnda sağlõk hizmeti vermedi,
okullarda dersler boş geçti.
BİLİM ve SİYASET
ORHAN BURSALI
Darbe - 2
“Darbeci” yani durmadan ülkemizde darbe
tehlikesine işaret eden bir yandaş yazar, son bir
yazısında “kafes” koduyla piyasaya sürülen bildik
savlardan “daha dehşet verici” birine, toplumda
ilgi gösterilmediğinden şikâyetçi; bunu feci
buluyor!
Bu iyiye işaret! Neredeyse yıllardır “darbe
geliyor” savlarıyla toplumun ensesinde boza
pişirenler inandırıcılıklarını yitirmeye başladılar
demektir. Belge yetmez, artık “gerçek darbeye
yakın” veya sanal bir “askeri darbe” planlarıyla
ortaya çıkmalılar!
Silivri’deki yargılamada, savcının, Balbay’a
“darbecinin yargılanması” tavrı da, bir çırpınışın
ifadesi ve bu davanın da hızlı düşüşte olduğunun
bir kanıtı görülebilir.
Şimdi gelelim, “darbe korkuluğunun” elbisesini
çıkartma işlemine...
İşe askerlerin hiyerarşik davranışlarına
bakmakla başlayalım: 28 Şubat 1997
“postmodern darbe” olarak siyasi literatüre geçti.
Askerler “siyasi ve toplumsal baskı” ortamı
yaratarak Erbakan’a el çektirdiler.
Kısa sonuç çıkartırsak:
a) İktidara el koyamadılar. Bu saptama tarihi bir
dönüm noktasına işaret ediyor!
b) Bu operasyonun yürütücülerinden Çevik Bir
(ve belki de diğerleri) yanlış yaptıklarını söyledi!
Geldik 2002 sonrasına: AKP liderlerinin geçmiş
söylemleri ve demokratik laik sosyal hukuk
devletine, dolayısıyla anayasaya bağlılıkları
üzerine yoğun şüpheler, tabii askerler arasında da
huzursuzluk yarattı. Eğer doğruysa, amiral
emeklisi Özden Örnek’in bilgisayarından sızdırılan
“günlük”te, hiyerarşik olmayarak bazı
komutanların ne yapalım arayışına giriştikleri
görülüyor. Bu bağlamda yine eldiven-meldiven
gibi isimler takılan, “darbe” planları yapıldığı ileri
sürüldü.
Ancak Türkiye’de türbanın Çankaya’ya
tırmanması ve benzeri bir dizi “en üst düzeyde”
olay yaşanmasına rağmen ordudan ciddi bir
karşılık gelmedi. Sadece gece yarısı bildirileri gibi
ordunun son derece yanlış, kime hizmet edeceği
de asla hesaplanamamış ve “kurmayca” olmayan
görüş açıklamaları kamuoyuna yansıdı!
Genelkurmay’ın tavrının belki de daha çok
“içerideki huzursuzluğu” yatıştırmaya yönelik
olduğu varsayılabilir. Ama siyasal sonuçları,
AKP’yi sürekli mağdur duruma iterek
güçlendirmesi oldu.
Yine sonuç çıkartırsak:
a) Türkiye çok önemli bir “İslamcı dönüşüm”
baskısı altında olmasına rağmen ordu “darbe”
yapmadı.
b) Cumhuriyet bütün geçmişiyle en fütursuzca,
en sahtekârca, en gaddarca ve beyin ishaline
uğramışçasına büyük bir top ateşi altına girmesine
rağmen ordu sessiz kaldı!
c) Bu saldırılar en çok orduya yönelmesine,
ordu bütünüyle aşağılanmasına rağmen.
Dışarıda pek çok kesimde çok yaygın olarak
“Ordu bu koşullarda darbe yapmayacak da ne
zaman yapacak... Artık orduda da iş bitmiş...”
düşüncelerinin dillendirildiğini gazeteciler olarak
biliyoruz.
Ordu tam tersine, demokrasiye ve yasalara
bağlıyız demeçleri veriyor!
Ancak darbe yapma niyetinde olmadığı açık
seçik olan bu kurumun üzerine daha ağır bir saldırı
ile gidilmesinin artık başka amaçları olduğu açıktır.
Bu niyet iktidar ve ortaklarının “her şeyi ele
geçirmek” politikasında dile geliyor.
Erdoğan ve Fetocular orduya kendileri atama
yapamadıkları sürece belki de, “ikinci el”leriyle
saldırılarını sürdüreceklerdir. Erdoğan
Genelkurmay Başkanı ile görüşmelerden sonra bir
yandan “kurumları yıpratmayın” diye kendisinin de
inandığını sanmadığımız demeçler verirken öte
yandan adamları bu amaçla tasarlanmış
“gazetelere”, “saldırı belgeleri” yayma imalatını
sürdüreceklerdir.
Durum çok açık ve net: Darbe bahanedir;
bırakın orduyu, hedefte Cumhuriyetin son
kurumsal yapısı CHP’yi bile yok etmek vardır! (*)
Gerçekten bir darbe olasılığı olsaydı,
bugünün büyük demokrat pozundaki sahtekârların
hiçbiri saldırılarının onda birini bile yapamazlardı!
Fetocular uzlaşmacı kılığa bürünür “aman bize bir
zarar gelmesin” diyerek.. Hepsinin burunları darbe
kokusunu alacak kadar son derece hassastır!
Kuyruklarını kısarak köşelerine çekilirlerdi!
Onlar ucuz mu ucuz tatlı su kahramanlarıdır!
Sonuç: Türkiye’de bu koşullar sürdüğü ve
gerçekten büyük altüst oluşlar yaşanmadığı ve
Türkiye yıkılışın eşiğine gelmediği sürece bu
ülkede darbe olmaz. Ayrıca darbe koşulları
dünyada da ortadan neredeyse kalkmıştır!.. Bizzat
ABD bu “oyundan” uzaklaşmıştır. Bu açıdan analiz
gelecek yazıda.
(*) Örsan Öymen’in Dersim üzerine ifadesinin
büyük yanlış anlamalara gebe olduğu açıktır.
“Hata değil” bir bakış düzeltmesi yapması, CHP
ve Cumhuriyet kurumlarına fırsatçı patojen
saldırıları anlamsız kılar. O günkü olayları bugünün
değerleriyle haklı kabul etmek mümkün değil.
Öymen ve Baykal bunu neden görmüyor ve kan
kaybettiriyor!
obursali@cumhuriyet.com.tr
Eyleme,
CHP, MHP,
DSP ve
DTP’li bazı
milletvekilleri,
Türk-İş Başkanı
Kumlu ile Türki-
ye İşçi Emekli-
leri Derneği,
TESK, Kamu
Çalışanları
Vakfı, emek-
li dernekleri
destek verdi.
Eylemin
ardından
memurlara
simit da-
ğıtıldı.
Grev ne-
deniyle
tren seferlerinde önemli aksama yaşandõ. Başta
Ankara olmak üzere birçok kentte polis bazõ gös-
tericilere müdahale ederek biber gazõ kullandõ.
Memur konuştuBinlerce memur toplandı
Tüm Türkiye’de yapõlan uyarõ grevi büyük oranda başarõ sağladõ. Yüz binlerce çalõşan iş bõraktõ
SAYFA CUMHURİYET 26 KASIM 2009 PERŞEMBE
6 EMEK
‘Bugün ezan
yok. Grevdeyiz’
İstanbul Haber Servisi- Kamu çalõşanlarõnõn ey-
lemine Üsküdar Davutpaşa Cami imamõ Ya-
kup Sözen de destek verdi. Ezan okumayan
Sözen, grev önlüğünü giyerek Aksaray’daki
eyleme katõldõ. “İnsan emeğinin karşılığını
istemeli ve almalıdır. Burada dinimizce de
hiçbir sakınca yok” diyen, cemaatin eyleme
katõldõğõ için tepki göstermesine bir anlam ve-
remediğini ifade eden Sözen,“Ben mihraba
geçtiğimde kredi kartı borcunu düşündü-
ğüm zaman cemaatin kıldığı namazında pek
önemi kalmaz. Ne denirse densin, bugün
ezan okumayacağım. Grevdeyiz” dedi.