Katalog

[email protected] CMYB C M Y B 3 EKİM 2009 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA KÜLTÜR 19 Çıplak ayaklar Kanyon’u işgal edecek Kültür Servisi- Kanyon Alõşveriş Merkezi, bugün ve yarõn saat 19.00 - 22.00 saatlerinde ‘Çõplakayaklar Kumpanyasõ, Hareket Atölyesi ve RemDans Proje Topluluğu’nun gösterisine ev sahipliği yapacak. B2 Katõ etkinlik alanõnda başlayacak gösteriler, Kanyon etkinlik alanõ ve binanõn bazõ katlarõnda izlenebilecek. Dersimiz: Atatürk ‘kamera’ dedi Kültür Servisi - Yazar Turgut Özakman’õn senaryosunu kaleme aldõğõ, yönetmenliğini ise Hamdi Alkan’õn üstlendiği, “Dersimiz: Atatürk” filminin çekimleri başladõ. Halit Ergenç’in “Atatürk” rolünü canlandõrdõğõ filmde Çetin Tekindor, çocuklara Atatürk’ü anlatan ‘dede’ karakterini oynayacak. Yapõmcõlõğõnõ Birol Güven ve Serkan Balbal’õn yaptõğõ film, gençlere Atatürk’ün hayatõnõ ve mücadelesini masalsõ bir üslupla anlatmayõ amaçlõyor. Yabancı basından bienal övgüsü Kültür Servisi - 11. Uluslararasõ İstanbul Bienali yabancõ basõnda da geniş yankõ buluyor. ABD’den ‘Art in America’, ‘ArtNews’, ‘Artforum’; İngiltere’den ‘Frieze’, ‘ArtReview’, ‘Art Monthly’, ‘The Art Newspaper’; İtalya’dan ‘FlashArt’, ‘Il Giornale dell Arte’ gibi güncel sanat dünyasõnõn önde gelen dergilerinde yer bulan bienali, Fransõz gazetesi ‘Le Monde’, “acõmasõzca canlõ ve şiddetli bir şekilde ilginç” diye nitelerken Fransõz ‘Liberation’ gazetesine göre bu “insanõ empatiye çağõran bir yaşam enerjisiyle dolu” bir bienal: “Ancak bu harekette biraz naiflik var... Özellikle güç sahibi olanlarõn yanõnda mücadele ettiğimizi düşünürsek.” Bienal, ‘Il Sole 24’ adlõ İspanyol gazetesinde, “Hoşumuza gitsin ya da gitmesin, anlamlõ bir bienal” sözleriyle yer alõrken Alman ‘Die Zeit’, “güncel ve şehrin dinamiğine uygun” diye nitelediği etkinlik için “gerçek hayattan uzak” dedi. Diğer yorumlarsa şöyle: İngiliz ‘The Guardian’: “Bu, Berlin Duvarõ’nõn yõkõlõşõndan bu yana gerçekleşen en politik bienal”; Alman ‘Tagespiel’: “Yakõn zamanda yaşanan sel felaketi bienal üstünde biraz daha baskõ yaratõyor olsa da, bienal çarpõk yapõlaşma ve kötü altyapõya sanat ile cevap veriyor”; Alman ‘Süddeutsche Zeitung’: “Bu yõlõn İstanbul Bienali, hem sanatõn ötesinde bir sanat, hem de partilerin ve parlamentolarõn ötesinde bir politika gösterisi”, İtalyan ‘Panaroma’: “İstanbul son yõllarda, sessiz ve derinden, tõpkõ Londra, Berlin ve New York gibi, artõk evrensel bir dil sayõlan çağdaş sanatõn merkezlerinden birine dönüştü.” Samandağ’da felsefe günleri Kültür Servisi - Samandağ Felsefe Günleri bugün başlõyor. 6 Ekim’de sona erecek etkinlikte sunum ve tartõşmalar “Doğa ve İnsan” üzerinde yoğunlaşacak. Etkinliğe, Türkiye Felsefe Kurumu Başkanõ (TFK) Ioanna Kuçuradi, TFK Çocuklar İçin Felsefe Birimi Başkanõ Nuran Direk ile felsefe, doğa ve insan bilimleri alanõndan öğretim üyeleri Figen Doran, Uluğ Nutku, Zeynep Direk, Ferda Keskin, Emine Özdemir, Oğuz Acar, Oktay Gürkan, Haluk Vahapoğlu, Adnan Gümüş, Hakan Demirkeser, Melisa Kara katõlõyor. Suyun büyüsüne ‘takı’lanlar Kültür Servisi - Ayşe Takõ Galerisi Özlem Aydoğdu, Tiraje Çakõr Sevim ile Münire Ulupõnar’õn çalõşmalarõndan oluşan “Suyun Büyüsüne Takõlanlar” adlõ takõ sergisine ev sahipliği yapõyor. Suyla hayat bulan doğayõ takõya taşõyan üç sanatçõnõn çalõşmalarõ 17 Ekim’e kadar görülebilir. (0 212 343 21 54) Sakõp Sabancõ Mardin Kent Müzesi önceki gün düzenlenen bir törenle açõldõ ELİF BEREKETLİ MARDİN - Kent Müzeleri Ulus- lararasõ Konferansõ’nõn, eşsiz zen- ginliğine rağmen hâlâ bir kent mü- zesine sahip olmayan İstanbul’da ya- põlmasõyla doğan rahatsõz edici or- tamõn etkisi henüz sona ermeden, bir kent müzesinin daha açõlõşõ yapõldõ önceki gün: Mardin Sakõp Sabancõ Kent Müzesi. Kültür ve Turizm Bakanõ Ertuğrul Günay, Devlet Bakanõ Mehmet Aydın, İstanbul Valisi Muammer Güler, Mardin Valisi Hasan Duruer, dini liderler Aram Ateşyan, Dimitris Bartho- lomeos, İsak Haleva, Türkan, Di- lek ve Güler Sabancı, Bülent Ec- zacıbaşı... Antakya Medeniyetler Korosu’nun ay õşõğõndaki dinletisiyle sonlanan davet, kültür-sanat ve iş dünyasõndan yüzlerce ünlü isimle doluydu. Tören boyunca ise ko- nuşma sõrasõ kime gelse dünyanõn sa- yõlõ sit şehirlerinden olan Mardin’in özgün taş mimarisi, üç semavi dini bir arada barõndõrõyor olmasõ ve do- layõsõyla bu müzenin kente ne den- li gerekli olduğundan söz etti. Projenin öyküsü, eski Mardin Va- lisi Temel Koçaklar’õn girişimiyle hazõrlanan ‘Mardin’in Stratejik Eylem Planı’na dayanõyor. Rapor- daki “kentin yeni kısmındaki kül- tür merkezine karşılık, tarihi bö- lümde bir yapı bulunması” mad- desi için Sabancı Vakfı’nõn kapõsõ çalõndõğõnda, bugün bu müzeyle so- nuçlanan 6 yõllõk süreç de başlamõş oluyor aslõnda. Müze müdürü Ah- met Çaltekin süreci böylesine uza- tan faktörün, özellikle de eski eş- yalara çok zor ulaşmalarõ olduğunu söylüyor; malzeme sõkõntõsõ bir sü- re canlarõnõ sõkmõş. 7 milyon TL’ye mal olan müzeye girer girmez, Ulu Cami’nin minaresi üzerinde salõnan bir uçurtmanõn fo- toğrafõ karşõlõyor davetlileri; sağa ve sola açõlan uzun koridorlarda ise tel- kõrmalar, yerel kõyafetler, yazõtlar, kalõntõlar, taş işçilikleri, tüm dün- yadan Mardinli portreleri derken örnek sayõsõ katlanabilecek çok sa- yõda parça. İki kat inince ise karşõ- nõza müzeyle birlikte açõlan Dilek Sabancõ Sanat Galerisi çõkõyor. Bu- rada şu anda Neşe Erdok’tan Bed- ri Baykam’a Sakõp Sabancõ Müze- si koleksiyonundan yapõlan bir seç- ki var, ancak bunlar yerini bu civarda yetişmiş güncel sanatçõlarõn yapõt- larõna bõrakacak. Bülent İşçan’õn ye- rel Mardinlileri canlandõrdõğõ bal- mumu heykeller davetin gözdesi. Halk, belki galeriyle değil ama ken- dilerinin sergilendiği müzeyle iyi bir iletişim içinde, heyecanla etrafõ göz- leyip misafirlere her şeyin öyküsü- nü anlatmaya çalõşõyorlar. Müzenin müdürü Ahmet Çaltekin, koordinatörü ise Necdet İnal. İkili, daha önce Diyarbakõr Arkeoloji Müzesi’nde birlikte çalõşmõş. Özel- likle vurguladõklarõ bir nokta var, o da süreklilik: “Birkaç yıl sonra geldiğinizde” diyorlar, “‘Ben bu müzeyi görmüştüm, tekrar gezme- me gerek yok’ diyemeyin istiyoruz. Burası, Mardin için tahmin ede- meyeceğiniz kadar önemli”. Sakõp Sabancõ Mardin Kent Müzesi’nde yöreye özgü yazõt, telkõrma, kõyafet gibi etnografik örneklerin yanõ sõra, yerel Mardinlilerin canlandõrõldõğõ balmumu heykeller de var. Dilek Sabancõ Sanat Galerisi’nde ise bölgede yetişmiş güncel sanatçõlarõn yapõtlarõna yer verilecek. İslam yapıtları İngiltere’de LONDRA (AA) - Dünya- nõn önemli müzayede salonla- rõndan Christie’s 6 Ekim’de çoğu Osmanlõ dönemine ait İs- lam yapõtlarõnõ kapsayan bir açõk artõrma düzenleyecek. ‘İs- lam ve Hint Dünyasının Sa- natı’ başlõğõyla Osmanlõ, Sel- çuklu, Memlük, Timur ve En- dülüs dönemi sanat eserlerinin sunulacağõ açõk artõrmada dik- kat çeken yapõtlar arasõnda, 16. yüzyõla ait elle çizilmiş bir Tür- kiye ve Akdeniz haritasõ, Yõl- dõrõm Beyazõt’õn oğlu Musa Çelebi’nin yağlõ boya portresi, oymalõ duvar ve tavan süsle- meleri ile dikkat çeken Şam Odasõ ve 1540 yõlõna ait çinili İznik tabağõ bulunuyor. Polanski’ye destek azalıyor Kültür Servisi - İsviç- re’de tutuklu bulunan yö- netmen Roman Polanski’ye (76) verilen siyasi destek geri çekildi. Sanatçõlarõn desteğine rağ- men siyasi çevreler, çocuk tecavüzcülerine cesaret ve- rebileceği endişesiyle yö- netmenin serbest bõrakõlma- sõna karşõ çõkmaya başladõ. Fransa ve Polonya hükü- meti, Polanski’nin yasala- rõn üzerinde olmadõğõnõ açõk- larken İngiliz parlamento üyeleri de yönetmenin ABD’ye iadesinin tecavüzle mücadelede önemli bir me- saj anlamõna gelebileceğini söyledi. Kadınların kaleminden 12 Eylül’e mektuplar Kültür Servisi- Uçan Süpürge’nin düzenlediği “Kadınlar Saçlarını Çözüyor/12 Eylül’e Mektuplar” sergisinde bugün saat 17.00’de mek- tup okuma eylemi yapõlõyor. Aralarõnda Ece Temelkuran, Ha- le Soygazi, Lale Mansur, Jülide Ku- ral, Suna Selen, Leyla Özalp, İnci Aral, Füsun Demirel, Deniz Tür- kali’nin bulunduğu sanatçõlar gara- jistanbul’daki sergide 12 Eylül’e ya- zõlmõş mektuplarõ okuyacak. Zey- nep Tanbay da sergiye özel dans gös- terisiyle katkõda bulunacak. Türk romancılar yazarlarını anlatıyor Kültür Servisi - Bahçeşehir Üniver- sitesi Sürekli Eğitim Merkezi’nin (BÜ- SEM) Edebiyat Okulu başlõğõ içinde ha- zõrladõğõ “Edebiyat Özgürlüktür” se- minerler grubunun ilki “Romancılar Yazarlarını Anlatıyor” bugün başlõyor. İlk seminerde, yeni kuşak romancõlarõ- mõzõn en ilginçlerinden bi- ri olan İbrahim Yıldırım, seminerinde Yusuf Atıl- gan’õn romanõ ve roman- cõlõğõnõ irdeleyecek. “Tan- pınar’dan Sonra, Atay’dan Önce” adõnõ ver- diği bu seminerde, Atõl- gan romanõyla, Tanpınar ve Atay romanlarõ arasõn- da ilginç dilsel, düşünsel ilişkilendirmeler kuracak. Seminerler dizisi, 10 Ekim’de Sema Kaygusuz’un ABD’nin Güney coğraf- yasõnõn ruhunu, insanõnõ ve hüznünü ya- põtlarõyla okurlarõna taşõyan ünlü Cur- son McCullers’õn romancõlõğõ incele- yeceği etkinlikle sürecek. Cem Mum- cu, 17 Ekim’de Leyla Erbil’in yapõt- larõ ve yazõn evreni içinde bir yolculuk yaparken Ahmet Ümit ise 24 Ekim’de Dostoyevski romanõyla kendi yazõn dünyasõ arasõnda köprüler kuracağõ bir seminer gerçekleştirecek. Nermin Bez- men ise 31 Ekim’de kendi gözlüğüyle Çehov öykücülüğünü in- celeyen bir seminer ger- çekleştirecek. 7 Kasõm’da Tahsin Yücel “Romanın Tasarımı: Balzac ile Pro- ust Arasında” başlõklõ su- numuyla etkinliğe katõla- cak. 14 Kasõm’da, bu dizi- nin son seminerini, genç kuşağõn ilginç romancõla- rõndan Ersan Üldes vere- cek. Yazar “Türk Romanında Yara- tıcı Asilzadeler” başlõğõyla vereceği se- minerde, Cervantes’in varoluşsal mi- rasõnõ sürdürdüğüne inandõğõ 10 roman üzerine edebi ve teorik eksenli bir sunum yapacak. Bu yedi seminer 170 TL kar- şõlõğõ izlenecek. (0 212 381 59 36 ) BUGÜN BAHÇEŞEHİR ÜNİVERSİTESİ’NDE “Edebiyat Özgürlüktür” başlõklõ seminer dizisinde Yusuf Atõlgan, Curson McCullers, Leyla Erbil, Dostoyevski ve Cervantes’in yapõtlarõ incelenecek. Müze kente, kent müzesi Müze ve galeri; karanlık bir ovadan çok ışıklı bir denizi andıran Harran Ovası’na hâkim eski askeri kışla binasında yer alıyor. Mektup okuma eylemine aralarında Hale Soygazi, Jülide Kural, İnci Aral, Suna Selen’in de bulunduğu pek çok kadın katılıyor.