Katalog

CMYB C M Y B 19 EKİM 2009 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA SÖYLEŞİ 9 Bakana İnciraltı ricası İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) - İzmir’de “kentin akciğerleri” olarak nitelendirilen İnciraltõ’nõn imara açõlmasõna ilişkin hazõrlõklar sürdürülüyor. Kültür ve Turizm Bakanõ Ertuğrul Günay’la havagazõ fabrikasõnda gerçekleştirilen toplantõda konuşan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanõ Aziz Kocaoğlu, İnciraltõ’nõn planlanmasõnõn kentin gelişimi için hayati önemde olduğunu söyledi. Kocaoğlu, “İnciraltõ planlanmadan bizim yaptõğõmõz ve gayret ettiğimiz şeylerin yapõlmasõ için sadece can suyu verilebilir ama bu yaptõğõmõz mekânlarõn, yatõrõmlarõn sürdürülebilirliği, verimli kullanõmõ yönünden sürdürülebilirliği çok zordur, hemen hemen imkânsõzdõr” dedi. İnciraltõ’na ilişkin düzenlemeler konusunda yetki ve hazõrlanan son plan, Kültür ve Turizm Bakanlõğõ’nda bulunuyor. MKEK taşınmazları satılıyor ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Atõl duran taşõnmazlarõnõ satarak finansman yapõsõnõ güçlendirmeyi amaçlayan kamu kuruluş kervanõna, savunma sanayiinin öncü kuruluşlarõ arasõnda yer alan Makina ve Kimya Endüstrisi Kurumu (MKEK) Genel Müdürlüğü de katõldõ. MKEK Genel Müdürlüğü’nün İstanbul’da bulunan toplam 25 bin 516 metrekare yüzölçümlü arsa vasõflõ taşõnmazlarõ ihale yolu ile satõşa çõkarõldõ. TRT sınavla 180 personel alacak ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - TRT, sõnavla 180 yeni personel alacak. TRT’nin internet sitesinde yer alan duyuruya göre, 26 Ekim’de başlayacak başvurular, 9 Kasõm’da sona erecek. Sõnava, kurumun merkez ve taşra teşkilatõnda istihdam edilmek üzere, 28-29 Haziran 2008’de yapõlan Kamu Personeli Seçme Sõnavõ’na girmiş olanlar başvurabilecek. Başvuru işlemleri TRT’nin internet adresi “www.trt.net.tr” üzerinden yapõlacak. Geçici işe talep yok ESKİŞEHİR (AA) - Türkiye İş Kurumu (İŞKUR) Eskişehir İl Müdür Vekili Hakkõ Çiçek, Eskişehir Orman Bölge Müdürlüğü işbirliğiyle işsizlerin kõsa süreli istihdamõnõ sağlamayõ amaçlayan “Toplum Yararõna Çalõşma Programõ” kapsamõndaki çalõşmayõ hayata geçirdiğini söyledi. Program kapsamõnda 225 kişinin 2-3 ay çalõştõrõlmak üzere alõnacağõ iş için seçmelere 113 kişi katõldõ. Başvuruda bulunanlardan 39’u iş süresinin kõsõtlõ olmasõ, asgari ücret ve yemek ihtiyacõnõn karşõlanmamasõ gibi gerekçelerle müracaatlarõnõ geri çekti. BAHADIR SELİM DİLEK ANKARA - Karabağ’da çözüm olmadan Türkiye’nin Ermenistan ile yakõnlaşma çabasõ, Ankara ile Bakû arasõnda sõkõntõlõ bir döne- min kapõlarõnõ araladõ. Azerbaycan’õn do- ğalgaz kartõnõ açmasõnõn yanõ sõrra Bursa’da oynanan Türkiye-Ermenistan maçõna, Azer- baycan bayrağõ sokulmamasõna tepki olarak Bakû’deki Türk bayraklarõnõ indirme kararõ almasõ iki ülke arasõnda gerginliği tõrmandõ- rõyor. Azerbaycan Cumhurbaşkanlõğõ Sivil Toplum Örgütlerini Destekleme Konseyi Başkanõ Azay Guliyev, AKP hükümetini Ka- rabağ konusunda Azerbaycan’a sadece söz ve- rirken Ermenistan’a yönelik somut adõmlar at- makla suçladõ. Ermenistan Cumhurbaşkanõ Serj Sarkisyan’õn Bursa’da özel protokolle ağõrlanmasõnõ da eleştiren Guliyev, Bursa’da Azerbaycan bayrağõna hürmetsizlik edildiğini belirtti ve FIFA’nõn Azerbaycan bayrağõnõ sta- da almama kararõnõ da “daha önceden Tür- kiye ile birlikte kararlaştırılmış bir senaryo gibi” sözleriyle eleştirdi. Cumhuriyet’in Bakû’den telefonla ulaştõğõ Guliyev’in soru- larõmõza verdiği yanõtlar şöyle: - İsterseniz önce maçtan başlayalım. Azerbaycan bayrağının Bursa stadına gi- rişi yasaklandı sonra da FIFA karar aldı. Bundan sonra da Bakû’daki Türk bay- rakları indirilmeye başlandı. Bursa’da yaşanan kriz nasıl yansıdı Azerbaycan’a ki böyle olaylar yaşanıyor şimdi? ‘FIFA’NIN KARARI ÖNCEDEN HAZIRLANMIŞBİR SENARYO GİBİ GULİYEV - Sizin de dediğiniz gibi Bur- sa’daki Türkiye-Ermenistan maçõnda, ciddi bir bayrak krizi yaşandõ. Sonra da FIFA’nõn Azerbaycan bayrağõnõn stada sokulmamasõ için karar aldõğõ açõklandõ. Ancak bu durum bizde kuşku yarattõ. Şöyle ki; birkaç gün ön- ce Bursa Valisi, Azerbaycan bayrağõnõn sta- da alõnmasõnõ yasaklamõştõ. Sonradan ka- muoyundan ciddi bir baskõ gelince bu fikri- ni değiştirmişti ve yasak kararõnõ kaldõrmõş- tõ. Ancak maça birkaç saat kala bu kez, FI- FA’nõn, Bursa stadõna Azerbaycan bayrağõ so- kulmamasõna ilişkin ilgili kararõnõ açõklama- sõ, sanki önceden hazõrlanmõş bir senaryo gi- biydi. Bizim anladõğõmõz kadarõyla bu mesele FIFA’nõn eli ile resmileştirilmiş oldu. Bakû’da ‘Şehitler Hıyabanı’ndaki Türk bayraklarõ in- dirilmiş. Ama Azerbaycan bayraklarõ da in- dirilmiş. Belli ki bu, Bursa’daki olaylara tepki olmuş. - Bu durum Bakû’da siyasi bir konu ola- rak mı algılandı? GULİYEV - Bursa’da yaşanan bu vahim olay sadece, kardeş bir ülkenin bayrağõna hür- metsizlik değil, siyasi bir mesele gibi değer- lendirilmelidir. Biz bunu böyle görüyoruz. FI- FA’nõn, bir başka ülkenin bayrağõnõn stad- yuma sokulmasõna karõşmaya hakkõ yoktur. Azerbaycan-Rusya maçõnda Türkiye bayra- ğõ dalgalandõrõldõ. Biz bununla gurur duyduk. FIFA, Erivan’daki maçta sözde Karabağ bayrağõnõn dalgalandõrõlmasõna neden karşõ çõkmadõ? Bayrak, Azerbaycan’õn kimliğidir ve devlet resmidir. Bu, Türkiye’nin bizim kim- liğimize, devlet resmimize karşõ bir tutumu- dur. Ayrõca, TRT-2 kanalõnda, yani devletin televizyonunda bir profesör çõktõ, Karabağ’õn Ermeni toprağõ olduğunu, 1921 yõlõnda Sta- lin’in Karabağ’õ Ermenilerden alarak Azer- baycan’a verdiğini söyledi. O profesöre gö- re o zaman Karabağ’õn yüzde 75’i, şimdi ise yüzde 99’u Ermeniymiş. Ama, Ermenilerin soykõrõm yaptõğõna, etnik temizleme siyase- ti yaptõğõnda hiç değinmedi. Onun dedikle- rinden anlaşõlmõştõr ki; Karabağ özel bir ara- zidir ve Azerbaycan oraya özerklik verdiği için sorun ortaya çõkmõştõr. Belli ki o profesör bu sözlerle hem Türk, hem dünya basõnõnõ yan- lõş yöne sevk etmek istemektedir. ‘BURSA’DA BAYRAĞIMIZA SAYGISIZLIK YAPILDI - Sıkıntı sadece bayrak konusu ile mi sı- nırlı? Bakû’dan gelen bunca tepkinin ar- dında sadece bayrak meselesi mi var? GULİYEV - Türkiye, bu maç öncesinde ve sonrasõnda Ermenistan Cumhurbaşkanõ’na aşõrõ derecede dostluk ve konukseverlik gös- terdi. Biz bunu anlayamadõk. Sarkisyan şe- refine kokteyller düzenlendi, sanki dost ve kar- deş bir ülkenin cumhurbaşkanõymõş gibi ağõrlandõ. Bunu anlamkta zorlanõyoruz. Oy- sa Türkiye, Sarkisyan’õ olağan protokolle kar- şõlayõp göndermeliydi. Ancak Türkiye’nin bu kadar sõcak ilişki kurmasõna ihtiyaç yoktu. Sanki, eli Azerbaycan Türklerinin kanõna bu- laşmõş Sarkisyan’õn yakõn bir dost gibi kar- şõlanmasõ çoktan arzulanan bir gelişmeydi. Bu- nun yanõ sõra Bursa’da bizim bayrağõmõza say- gõsõzlõk yapõldõ. Bunlarõn, dost ve kardeş bir ülkede olmasõ bizi çok üzdü ve Karabağ ko- nusunda verilen demeçlere gölge düşürdü. - Siz bu protokollerin satır aralarını nasıl okuyorsunuz? GULİYEV - Bu önemli bir gerçektir ki, eğer Dağlõk Karabağ sorunu olmasaydõ, Tür- kiye’ye karşõ Ermenilerin uydurduğu sözde soykõrõm ve toprak talebi konularõ protokol- lerde yer almayacaktõ. Durum böyle olunca da Ermeniler, bu iki protokole imza atmaya- caktõ. Yani aslõnda, Türkiye ile Ermenistan bu konuda pazarlõk yapmaktadõr. Şöyle ki: Tür- kiye protokollerde Dağlõk Karabağ sorunun- dan söz etmiyor. Ermeniler de sözde soykõ- rõm ve toprak talebi konularõna değinmiyor. Böylece bir denge kuruluyor. Bu bakõmdan, inanmak istiyoruz ki, Türkiye Ermenilerle dostluk ilişkisini Azerbaycanlõ kardeşlerinin felaketi üzerine kurmayacaktõr. Biz biliyoruz ki, birçok güç Türkiye ile Azerbaycan ara- sõndaki ilişkilerin bozulmasõna çalõşmaktadõr. Türkiye’nin önünde iki yol bulunuyor. Ya Kara- bağ konusunda Azerbaycan’õn yanõnda olma siya- setini sürdürecek ya da büyük devletlerin, büyük güçlerin elinde alet olarak Dağlõk Karabağ soru- nu çözülmeden Ermenistan ile imzalanmõş proto- kolü onaylayõp tarihi bir hataya imza atacak. Ermenistan’a inanmak saflõktan başka bir şey değildir. Ermenistan bölgede her za- man şeytan rolünde yer almõştõr. Türkiye aldanmamalõ ve meselesini açõk bir şekilde ortaya koymalõdõr. Tesadüf ki Türkiye’nin aldanma olasõlõğõ da güçlenmektedir. Türkiye, Azerbaycan’a sadece söz vermek- le yetinirken Ermenistan’a yönelik somut adõmlar atmaktadõr. Dağlõk Karabağ soru- nu çözülmeden süreç işlerse, bu Türkiye- Azerbaycan kardeşliğine değil, bütün Türk dünyasõna çok büyük zarar verir. Azerbaycan’da STK’lerden sorumlu Devlet Konseyi Başkanõ ve milletvekili Guliyev: Türkiye’nin iki seçeneği var BAHADIR SELİM DİLEK ANKARA - Bakû’daki şehitlikte bulunan Türk bayraklarõnõn indirilmesine Ankara sert tepki gösterdi. Azerbaycan’õn Ankara Bü- yükelçisi Zakir Haşimov Dõşişleri Bakanlõ- ğõ’na çağrõlõp “Şehitlikteki bayrak inmez” diye uyarõldõ. Türkiye ile Ermenistan arasõnda Bursa’da oynanan maça Azerbaycan bayraklarõ so- kulmamasõ ve bazõ izleyicilerin elindeki Azerbaycan bayraklarõnõn toplatõlmasõnõn ar- dõndan başlayan gerginlik önceki gün ciddi bir boyuta ulaştõ. Azerbaycan “inşaat faaliyet- lerini” gerekçe gösterip, Bakû’yu 1918 yõlõnda Ermeni-Bolşevik işgalinden kurtarõrken şehit düşen Türk-İslam ordusu askerlerinin anõsõ- na dikilen anõttaki Türk bayraklarõnõ indirin- ce, Ankara’nõn sabrõ taştõ. Azerbaycan’õn Ankara Büyükelçisi Zakir Haşimov, Dõşişleri Bakanlõğõ’na çağrõlõp, “şehitlikteki bayrak inmez” denilerek sert bir dille uyarõldõ. Azerbaycan’õn bu yaklaşõmõndan son derece rahatsõz olan Ankara, Bakû’daki gelişmele- ri yakõn takibe alõrken, Azeri yetkililerin Türkiye’ye, “İnşaat faaliyetleri nedeni ile bayrakları indirdik” gerekçesini gösterdi- ği öğrenildi. Ancak, bu gerekçenin gösteril- mesinden bir gün sonra, Azerbaycan’da tüm Türk şirketleri önündeki Türk bayraklarõ in- dirilmeye başlandõ. Azeri basõnõ da ülke ge- nelinde faaliyetlerde bulunan Türk şirketle- rinde önceki gün sabah itibarõyla geniş de- netim çalõşmalarõnõn başlatõldõğõnõ yazdõ. Konuyla ilgili değerlendirme yapan diplo- matik kaynaklar, Türkiye ile Azerbaycan ilişkilerinin, başka iki ülke arasõndaki ilişki gi- bi olmadõğõna dikkate çektiler ve “Bu tür ger- ginlikler, bizim ilişkilerimize uygun değil. Nasıl ki, Türk milleti için Türk bayrağı kut- salsa, Türk milleti için Azerbaycan bayrağı da kutsaldır” değerlendirmesini yaptõlar. ‘Ya Azerbaycan ya tarihi hata’ ‘Çok büyük zarar verir’ ‘Bölgede şeytan rolünde’ - Sözün özü, Türkiye ile Ermenistan arasında imzalanan protokoller, Anka- ra ile Bakû arasında sıkıntılı bir dönem mi başlatmış oldu? GULİYEV - Türkiye bugüne kadar Azer- baycan’a Karabağ konusunda çok ciddi va- atlerde bulundu. Türkiye, daha önce birçok kez bize Ermenistan’la protokollerin Kara- bağ sorununun çözümüne paralel olarak yaşama geçirileceği güvencesini vermişti. An- cak bu böyle olmadõ. Olmadõğõnõ hep birlikte gördük. Türkiye, Zürih’te Ermenistan ile bu protokolleri imzaladõ. Bu da bize şunu gös- termektedir; Türkiye, Azerbaycan’a sadece söz vermekle yetinirken Ermenistan’a yönelik somut adõmlar atmaktadõr. Ama, Türk hal- kõ her zaman olduğu gibi Azerbaycan’õn ya- nõndadõr. Türk halkõ bunu hareketleri de bel- li etmektedir. Ben inanõnõyorum ki; Dağlõk Karabağ sorunu çözümlenmeden, Türkiye ile Ermenistan arasõndaki protokoller sonuca ulaşmayacaktõr. Türk halkõ, Azerbaycan halkõnõ yarõ yolda bõrakmayacak ve bizleri üzen bir adõm atmayacaktõr. Çünkü, Dağlõk Karabağ sorunu çözülmeden süreç işlerse, bu Türkiye-Azerbaycan kardeşliğine değil, bü- tün Türk dünyasõna çok büyük zarar verir. Ta- rih ve millet bunu hiçbir zaman affetmez. ‘KÖTÜ BİR OYUNA SEVK EDİLİYORSUNUZ’ - Protokollerin onay sürecinde sizin tutumunuz ne olacak? GULİYEV - Protokolün hiçbir şey ol- mamõş gibi TBMM’de onaylanmasõ çok önemli. Biz, Azerbaycanlõ milletvekilleri olarak Türkiye’deki milletvetvekilleri ile birlikte çalõşmalõyõz, bunun engellenmesi için. Bu konuda birçok AKP’li milletvekili de Azerbaycan’õn yanõndadõr. Türkiye’de muhalefetin de bu konuda devrede olma- sõ lazõm. Aynõ zamanda, protokoller ko- nusunda Türk halkõnõn da itirazlarõnõ bil- dirmesi gerekir. Bu itirazlar, protokolün im- zalanmasõ sõrasõnda masanõn arkasõnda duran ABD, Rusya, Fransa gibi ülkelerle Avrupa Birliği’ne de yönelmelidir. Çünkü bu devletler, Ermenistan’õn işgalci politi- kasõna son verilmesinin önüne geçmek için Türkiye’yi kötü bir oyuna sevk etmekte- dirler. Protokolün imzalanmasõnda Türki- ye’ye baskõ yapan ülkeler, aynõ zamanda Ermenistan’õn işgal ettiği Azerbaycan top- rağõndan çõkmaya da mecbur etmelidirler. Ona göre bu ülkeler bilmelidir ki; Azer- baycan’õ kenara koyarak her istediklerinin yaşama geçmesini, kardeş ülkenin halkõ ka- bul etmeyecektir. Her iki toplum bunu red- dederse, ister istemez Türkiye ile Erme- nistan anlaşmasõ da iflasa uğrayacaktõr. - Türkiye, Azerbaycan’ın kaybetmeyi göze alıp Ermenistan ile imzaladığı pro- tokolleri TBMM’den geçirirse, uzun va- dede bundan ne çıkar sağlar. Örneğin, Ermenistan soykırım iddialarından ve toprak talebinden vazgeçer mi? GULİYEV - Bu konu, Türkiye ile Erme- nistan arasõndaki görüşmelerde gündeme geldi. Hatta, Ermenistan Futbol Federasyo- nu’nun armasõ, Ağrõ Dağõ’nõn resmidir. Tür- kiye ile Ermenistan maçõ sõrasõnda bu resmi geçici olarak çõkarttõlar. Ancak maç bittikten sonra onu yeniden yerine koydular. Bu du- rum Ermeni siyasetinin iç yüzüdür. O nedenle Ermenistan’a inanmak saflõktan başka bir şey değildir. Ermenistan’õn ağasõ Rusya’dõr. Er- menistan, Rusya, ABD ve Fransa arasõnda bir vasõtadõr. Öyle ki, bu vasõtadan her zaman olumsuz yönde yararlanõlmõştõr. Ermenistan bölgede her zaman şeytan rolünde yer al- mõştõr. Bu yüzden Türkiye aldanmamalõ ve meselesini açõk bir şekilde ortaya koymalõ- dõr. Tesadüf ki, Türkiye’nin aldanma olasõ- lõğõ da güçlenmektedir. Umarõm Türk siya- setçileri bunu görmüştür. Bu meselede çok ihtiyatlõ olmak lazõmdõr. Kim, protokollerin onaylanmasõndan sonra Türkiye ile Avrupa Birliği arasõndaki ilişkilerin düzeleceğini düşünürse, yanõlõr. Daha önce de Türkiye ben- zer protokoller imzaladõ ama Avrupa Birli- ği Türkiye’ye geçit vermedi. - Peki süreç bundan sonra hangi yöne doğru ilerler? GULİYEV - İki ülke arasõnda bundan son- raki süreç çok önemli. Ancak benim gördü- ğüm kadarõyla Türkiye’nin önünde iki yol bu- lunuyor. Ya bütün dünyaya büyük bir güç ol- duğunu gösterip Karabağ konusunda Azer- baycan’õn yanõnda olma siyasetini sürdüre- cek, ki yani işgal altõndaki Azeri topraklarõ kurtuluncaya kadar düşman bir ülke ile iliş- ki kurmayacak ya da büyük devletlerin, bü- yük güçlerin elinde alet olarak Dağlõk Kara- bağ sorunu çözülmeden Ermenistan ile im- zalanmõş protokolü onaylayõp tarihi bir hataya imza atacak. Ancak birinci yol, Türk devle- tine yakõşan şerefli bir yoldur. İnanõyorum ki Türkiye birinci yolu seçerek kardeşlerinin kaygõlarõnõ ayaklar altõna atmayacaktõr. ‘TÜRKİYE’NİN ÖNÜNDE İKİ YOL BULUNUYOR’ ‘ANKARA BİZE SADECE SÖZ VERİYOR’ >> >>‘ERMENİSTAN’A İNANMAK SAFLIKTIR’ ‘Ya biz ya Ermenistan’ Ankara’dan Bakû’ya sert tepki Azerbaycan büyükelçisi bakanlõğa çağrõlõp ‘Şehitlikteki bayrak inmez’ diye uyarõldõ >>