18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CMYB C M Y B SAYFA CUMHURİYET 30 OCAK 2009 CUMA 8 DIŞ HABERLER [email protected] BIÇAK SIRTI EROL MANİSALI Panelde Peres’i ağõr sözlerle eleştiren Başbakan sözlerinin kesilmesi üzerine salonu terk etti Erdoğan Davos’u ayağa kaldõrdõHaber Merkezi - Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, İsviçre’nin Davos kasabasõnda de- vam eden Dünya Ekonomik Forumu kapsa- mõnda gerçekleştirilen, “Gazze ve Ortado- ğu’da Barış Modeli” konulu panelde diplo- maside bir “ilke imza atarak” panelde yanõnda oturan İsrail Cumhurbaşkanõ Şimon Peres’i “ağır” sözlerle eleştirip paneli terk etti. Peres’in konuşmasõnõ dinleyen Erdoğan, Peres’e hita- ben, “Sesin çok yüksek çıkıyor. Bu suçluluk psikolojisi. Siz öldürmeyi iyi bilirsiniz” de- di. Panel yöneticisinin Erdoğan’õn sözlerine mü- dahale etmek istemesine sinirlenen Erdoğan, “Bundan sonra benim için Davos bitmiştir. Beni konuşturmuyorsunuz” diyerek paneli terk etti. Davos’taki Dünya Ekonomik Forumu kap- samõnda, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, İs- rail Cumhurbaşkanõ Şimon Peres, Birleşmiş Mil- letler Genel Sekreteri Ban Ki - mun, Arap Bir- liği Genel Sekreteri Amr Musa ile birlikte, “Gazze ve Ortadoğu’da Barış Modeli” konulu panele katõldõ. Erdoğan, paneldeki 12 dakikalõk konuşmasõnõn tümünü İsrail’in saldõrõlarõna ayõrdõ. İsrail’i ağõr sözlerle eleştiren Erdoğan, İs- rail’in Gazze’de ölçüsüz güç kullandõğõnõ ve ulus- lararasõ toplumun yaşananlara seyirci kaldõğõnõ söyleyerek, İsrail’in Gazze’ye yönelik abluka- yõ kaldõrmasõnõ istedi. İsrail’in Filistin tarafõn- dan roketler atõldõğõnõ açõkladõğõnõ söyleyen Erdoğan, “Atılan füzelerden ölen var mı? Bu nasıl bir füzedir ki ölen yok. Ama bu süre için- de çok sayıda Gazzeli öldü” diye konuştu. An- tisemitizmi ve İslama yönelik fobiyi insanlõk su- çu olarak gördüğünü belirten Erdoğan, “Ben Sa- yın Olmert’e (Ehud) şunu söyledim. Dışişle- ri Bakanı ve özel temsilciler yanımızda. Biz Hamas’ın elindeki esir askeri kurtarabiliriz. Madem demokrasiden yanayız, halkın ira- desiyle seçilmiş olanları saygıyla karşıla- mak zorundayız. Bu hükümetin bakanları, milletvekilleri sizin elinizde esir. Bunları serbest bırakın dedik. Olmert, ‘Bunlarõ serbest bõrakõrsak Mahmut Abbas kriz geçirir’ dedi. Ha- mas seçilmiş parti. Sadece El Fetih’le masa- ya oturarak barışı getiremezsiniz” dedi. Erdoğan’õn ardõndan söz alan İsrail Cum- hurbaşkanõ Peres, yanõnda oturan Erdoğan’a dö- nerek, ateşkesi Hamas’õn bozduğunu belirtti ve “Mübarek de Abbas da konuyu daha iyi an- lıyor. Sizin başınıza roket atılsa ne yapar- sınız?” diye sordu. Peres’in sözlerinin ardõn- dan tekrar söz alan Erdoğan, İsrail liderine dö- nerek, “Sesin çok yüksek çıkıyor. Bu suçlu- luk psikolojisi. Siz öldürmeyi iyi bilirsiniz. Filistin’e giren tankların üzerine çıkıp da kendimi mutlu hissediyorum diyen başba- kanınız var” dedi. Panel yöneticisi müdahale etti Sinirli hareketlerle “Zulüme alkış tutanla- rı da kınıyorum bu çocukları öldürenleri kal- kıpta alkışlamak... O da ayrı bir insanlık su- çudur” dedi. Panel yöneticisinin kõsa süreli mü- dahalelerine karşõn konuşmasõnõ Tevrat’tan alõn- tõ yaparak sürdürmek isteyen Erdoğan, “sö- zümü kesmeyin” diyerek, “Tevrat’ın 6. mad- desi der ki ‘öldürmeyeceksin. Burada öldür- me var.’ Bu da çok enteresan” diyerek söz- lerini sürdürdü. Erdoğan, müdahalenin sürmesi üzerine “Davos benim için bitmiştir. Beni ko- nuşturmuyorsunuz” diyerek paneli terk etti. Panelde izleyici olarak bulunan Emine Erdo- ğan’õn da gerginlik sõrasõnda ağladõğõ görüldü. Gerginliğin ardõndan Dünya Ekonomik Fo- rumu Başkanõ Klaus Schwab, Erdoğan ile gö- rüşerek ortak basõn toplantõsõ düzenledi. Schwap, panelin sona ermesinden büyük üzüntü duydu- ğunu belirterek, “Erdoğan’ın yeterli vakti ol- saydı daha anlamlı yanıtlar verebilirdi” de- di. Erdoğan da konuşmalarõnda dünya barõşõ ve istikrarõna vurgular yaptõğõnõ belirterek, “Ne İs- rail halkını ne Cumhurbaşkanı Peres’i hedef aldım. Antisemitizmin bir insanlık suçu ol- duğunu hatırlattım” dedi. Panelin yöneticisi- ni suçlayan Erdoğan, “Toplantı moderatörü- ne karşı bir tepki ortaya koydum. Yumuşak başlıyım ama uysal koyun değilim” dedi. Er- doğan bir başka soru üzerine, “Peres’in yaşına saygı göstererek sesimi yükseltmedim, yok- sa sesim gürdür.” diye konuştu. BBC muha- birinin sorusu üzerine Erdoğan, “Peres, bir ka- bile reisiyle konuşmuyor. Türkiye Cum- huriyeti Başbakanı’na nasıl hitap edilme- si gerektiğini öğrenmesi lazım” dedi. Erdo- ğan paneli terk ettikten hemen sonra Schwab ile basõn toplantõsõ düzenlemeden önce Ermenistan Devlet Başkanõ Serj Sarkisyan ile de bir gö- rüşme yaptõ. Öte yandan, Peres, Erdoğan’õ telefonla ara- yarak, panel sõrasõnda sesini yüksettiği için özür dilediği bildirildi. Peres’in konuşmasõnda Er- doğan’õn sözlerini değil Hamas’õ hedef aldõğõnõ anlattõğõ belirtildi. Uluslararası yankı buldu Başbakan Tayyip Erdoğan’õn Davos’taki üslubu ve paneli terk etmesi yabancõ ajanslar tarafõndan abonelerine ‘acil’ koduyla duyurulurken haber sitelerinde manşetten verildi Dış Haberler Servisi- Başbakan Tay- yip Erdoğan’õn Davos’ta paneli terk etmesi uluslararasõ ajanslar tarafõndan “acil” ko- duyla verildi. AP, Erdoğan’õn, Peres’in İs- rail’in Gazze saldõrõsõnõ heyecanlõ bir şe- kilde savunan monoloğunu dinledikten sonra, panel yöneticisinin sözünü kesme- si üzerine kõzdõğõnõ kaydetti. Haberde Er- doğan’õn Peres’e “İnsanları öldürüyor- sunuz” dediği, Peres’in ise parmağõ ile işa- ret ederek, “İstanbul’a roketler düşse siz de aynısını yaparsınız” dediği kaydedil- di. Fransõz AFP ajansõ da haberi acil ko- duyla vererek, Erdoğan’õn paneli sert şe- kilde terk ettiği belirtildi. İsrail’de yayõmlanan Jerusalem Post ile Haaretz gazeteleri de gerginliği internet si- telerinde manşet haber olarak yer verdi. Uluslararasõ Arap haber kanalõ El Cezire de internet sitesinde haberi acil haber olarak verdi. Jerusalem Post Gazetesi Yazarõ Gıl Hoffman ise Erdoğan’õn tavrõnõn korkutucu olduğunu savunarak, “Erdoğan’ın 85 ya- şında, Nabel Barış Ödülü sahibi bir si- yasetçiye böyle konuşması korkutucu. Türkiye radikal İslam devleti yolunda. Başbakanınız artık çağdaş bir Avrupa ül- kesi olmak istemiyor. Hiç kuşku yok ara- buluculuk durumunu etkileyecek” dedi. Kilisede bir soykõrõm inkârcõsõ daha ASLI KAYABAL MİLANO - Kuzey İtalya’nõn Treviso ken- tinde Aziz 10. Piu Ce- maati Başkanõ rahip Floriano Abrahamo- wicz, Yahudi soykõrõ- mõna dair yaptõğõ açõk- lamada, “Gaz odaları- nın en azından dezen- fekte etmek amacıyla var olduğunu biliyo- rum” açõklamasõyla İtalya’da gündeme otur- du. A b r a h a m o w i c z , “Ama gaz odalarında kaç kişinin ölüp ölme- diği konusunda bir açıklama yapamam, çünkü bu meseleyi araştırmadım” diye konuştu. Tribuna gazetesine konuşan Abrahamo- wicz, “Yahudi düşma- nı olarak anılmayı red- dettiğini” söylerken Yahudi soykõrõmõnda 6 milyon Yahudi’nin öl- düğü konusunda şüp- heler varolduğunu ileri sürerek, “Bu yorumu Alman Yahudi Ce- maati’nin başkanı yaptı. İngiliz ve Ame- rikalılara aktardığı ra- kam bütünüyle hayali. Kaç kişinin öldüğünü bilmesi mümkün müy- dü?” dedi. Aynõ Katolik cemaa- te mensup İngiliz rahip Williamson gaz odala- rõnõn gerçekte varolma- dõğõnõ ve Almanlarõn sa- vaş döneminde “En çok 200-300 bin Yahudi’yi öldürdüğünü” iddia et- mişti. İngiliz rahip Willi- amson’un açõklamalarõ İsrail ile Vatikan ara- sõnda gerginliğe neden olmuş, Papa 16. Bene- diktus’un, Williamson ve cemaati hakkõndaki aforoz kararõnõ kaldõr- masõ üzerine sorun bü- yümüştü. Mart ayõnda Vatikan’a ziyarette bu- lunacak olan İsrail Ha- hambaşõlõğõ gelişmeler üzerine bu ziyaretini ip- tal etmişti. YAHUDİ SOYKIRIMI Sarkozyhükümetini,krizinyükünühalkayüklemeklesuçlayansendikalargenelgrevdüzenledi Fransõz emekçiler ayağa kalktõ UĞUR HÜKÜM PARİS - Fransa Cumhurbaşkanõ Nicolas Sarkozy’yi küresel ekonomik krizin faturasõnõ halka kesmekle suç- layan Fransõz emekçiler dün genel gre- ve çõkarak hayatõ felce uğrattõ. 8 sendika konfederasyonunun çağ- rõsõyla yapõlan ve muhalefetteki sol par- tiler tarafõndan desteklenen bir günlük genel grev nedeniyle hava, karayolu, demiryolu ve deniz ulaşõmõ aksadõ. Va- tandaşlar ulaşõm için kiralõk bisiklet- lere hücum etti. Öğretmenlerin de greve katõlmasõ nedeniyle çok sayõda ilk, orta ve yüksek dereceli okulda eği- tim-öğretim yapõlmadõ. Sanayi işçile- rinin yanõ sõra banka, posta ve hasta- ne çalõşanlarõnõn greve katõldõğõ göz- lenirken, sanat dünyasõ çalõşanlarõnõn da iş bõrakmasõ nedeniyle birçok ti- yatro, bale ve opera etkinliği iptal edil- di. Turistlerin en çok ziyaret ettiği yer- lerden Versailles Sarayõ dün açõlmadõ. Başkent Paris’teki Charles de Gaulle Havalimanõ’nda seferler rötarlõ olarak yapõlõrken, daha küçük olan Orly Ha- valimanõ’nda uçuşlarõn üçte biri iptal edildi. 1 milyonu aşkın kişi Ülkenin ikinci büyük şehri olan Marsilya’da metro çalõşmazken, Bor- deaux ve Lyon kentlerinde toplu ula- şõm araçlarõnõn yüzde 50 kapasiteyle çalõştõğõ bildirildi. “Kara Perşembe” adõ verilen ey- lemde, ekonomik kriz nedeniyle yo- ğunlaşan toplu işten çõkarmalarõn ve ücret kesintilerinin önüne geçilmesi ta- lep edildi. Fransõz haber ajansõ AFP, 5 milyon civarõndaki kamu çalõşanla- rõnõn dörtte birinin greve çõktõğõnõ kaydetti. Ülke genelinde düzenlenen 200 ci- varõndaki gösteride, kriz nedeniyle bankalara ve finans kuruluşlarõna mil- yarlarca Avro’luk yardõm yapan Sar- kozy hükümetinin sanayi ve hizmet sektörlerine yeterince arka çõkma- masõna tepki gösterildi. Fransa’da işsizliğin bu yõl içinde yüzde 10’a çõkacağõ tahmin ediliyor. Emekçilerin, kendilerinin sorumlu olmadõğõ krizin bedelini ödemek is- temediklerini dile getiren Fransõz De- mokratik İşçi Konfederasyonu CFDT sözcüsü Thierry Dedieu, “Halkın şimdiki durumdan memnun olma- dığını göstermek istiyoruz” dedi. Fransa Maliye Bakanõ Eric Woerth ise sendikalarõ “felaket tellallığı” yapmakla suçlayarak, “Ülkede hayatı durdurmak, ulaşımın çalışmasını engellemek, gelecekleri konusunda korkulu olan insanları işinden alı- koymak korku üstüne korku, kay- gı üstüne kaygı ekliyor” diye ko- nuştu. Katılmayanlar da destekledi Greve katõlmayan Fransõz vatan- daşlarõn da eylemcileri desteklemesi dikkat çekti. İşe gitmek için soğukta 1.5 saat araç beklediğini söyleyen 34 yaşõndaki Sandrine Dermont, “Alım gücümüzü ve işimizi savunan bir hareket olunca bunu kabulleniyo- rum” dedi ve öğle tatilinde gösterilere katõlacağõnõ belirtti. Bir sigorta şirketinde çalõşan Par- tick Laine ise işyeri koşullarõ nede- niyle greve çõkmasõnõn mümkün ol- madõğõnõ ifade ederek, “Ama birile- rinin benim yerime, yoksulları ve orta snıfları boğan bu hükümeti protesto etmelerinden dolayı mut- luyum” diye konuştu. Le Parisien gazetesi için pazar gü- nü yapõlan kamuoyu yoklamasõnda, vatandaşlarõn yüzde 69’unun grevi desteklediği görülüyordu. Gösterilerde, kriz nedeniyle finans kuruluşlarına milyarlarca Avro’luk yardım yapan Sarkozy hükümetinin sanayi ve hizmet sektörlerine yeterince arka çıkmamasına tepki gösterildi. (AFP) Erdoğan panelde Peres’i ve İsrail’i Tevrat’tan alıntılarla eleştirdi. (Fotoğraf: AP) ‘Diplomaside böylebir üslupyok’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’õn Da- vos’taki sert çõkõşõ yurtiçin- de ve yurtdõşõnda da büyük yankõ uyandõrdõ. Erdoğan’õn çõkõşõ için “Diplomaside böyle bir üslup yok” diyen CHP Genel Başkan Yardõm- cõsõ Onur Öymen, “Davos ve medeni dünya için Erdoğan bitmiştir. Türkiye bundan böyle arabulucu olma, çö- züme katkıda bulunma şansını kaybetti” dedi. NTV’ye konuşan Onur Öymen, Hamas’õn Türki- ye’nin de kabul ettiği Avru- pa Birliği’nin terör örgütleri listesinde yer aldõğõnõ hatõr- latarak şöyle konuştu: “Siz terör örgütü olarak kabul ettiğiniz Hamas’ın şimdi sözcülüğüne soyunuyorsu- nuz. Davos ve medeni dün- ya için Erdoğan bitmiştir. Türkiye’yi de peşine tak- mıştır. Filistin’in meşru hükümeti var. İsrail’in sal- dırısı insanlık dışı ama bu- nu kınayacağım derken bir terör örgütü sözcüsü gibi savunursanız dünyada beş paralık itibarınız kalmaz. ” Emekli Büyükelçi İnal Batu, Erdoğan’ın çıkışını “Doğru sözleri yanlış bir adam yanlış bir yerde söy- lüyor. Yanlış mesajlar ve- riyor. Fevri davranıyor. ‘Davos benim için bitmiştir’ deyip sonra ‘gelmeyi de- ğerlendirebilirim’ demesi tam bir tutarsızlık örneği- dir” şeklinde değerlendirdi. Emekli Büyükelçi Orhan Aka da Erdoğan’õn özünde haklõ olduğunu fakat üslu- bunun kötü olduğunu vur- guladõ. Aka, “Arabuluculuk gibi durumlar artık gün- demden çıkmıştır” dedi. Arap Birliği Genel Se- kreteri Amr Musa, Baş- bakan Erdoğan’õn Da- vos’taki paneli terk etme konusunda “haklı olduğu- nu” söyledi. Musa, AP’ye yaptõğõ açõklamada, Baş- bakan Erdoğan’õn hareke- tinin “anlaşılır” olduğunu belirterek “Sayın Erdo- ğan söylemek istediğini söyledi ve ayrıldı. Hepsi bu. Kendisi haklıydı” de- di. El Kuds El Arabi Genel Yayõn Müdürü Abdülbari Atwan, Erdoğan’õn çõkõ- şõnõ haklõ bulduğunu kay- dederek “Erdoğan ahlaki bir duruş sergiledi. Keş- ke Amr Musa da onun yanında yer alsaydı” dedi. ERDOĞAN’A TEPKİLER Barack Obama’nın Ortadoğu özel temsilcisi George Mitchell bölge tu- runu Filistin’de sürdürürken, İsra- il ordusu Gazze Şeridi ile Mısır arasındaki bölgeyi yine bombaladı. Saldırılarda karısını ve 5 aylık oğ- lunu kaybeden Filistinli Hilmi Se- muni, Zeytun semtindeki evine dön- düğünde, ırkçı mesajlarla karşılaş- tı. Duvarlara Yahudiliği simgeleyen Davud’un yıldızı çizen askerler, “Araplar ölmeli”, gibi ifadeler yaz- dı. (Fotoğraf: AP) Bombaaltõndadiplomasi ABD BAŞKANIOBAMA İran’a mektup var Dış Haberler Servisi - Ye- ni ABD Başkanõ Barack Obama’nõn, İran’la ilişkileri yumuşatmak ve yüz yüze gö- rüşmelerin yolunu açmak amacõyla İran’a mektup gön- dermeyi planladõğõ bildirildi. Dõşişleri Bakanlõğõ tarafõndan hazõrlanan taslaklarda, ABD’nin İran’da rejimi de- ğiştirmek peşinde olmadõğõ, rejimin yaklaşõmõnõ değiştir- meyi hedeflediği belirtiliyor. İngiltere’de yayõmlanan Gu- ardian gazetesinin haberine göre, ABD Dõşişleri Bakanlõ- ğõ yetkilileri, İran’a gönderi- lecek mektubun taslaklarõ üze- rinde çalõşmalarõnõ sürdürüyor. Ergenekon örneğinde olduğu gibi, Türkiye’de ve benzeri ülkelerde yaşanan iç kavga ve çatış- maların sebepleri nelerdir? 1) Genellikle “iktidarı elde etmek veya orada kal- mak için” yapılan mücadeleler ve hukuk kavga- ları olabilir. 2) Veya “iç yapının ve bölgenin özellikleri so- nucu” meydana gelen “hukuk dışı mafya çatış- malarıdır”. Ucu, ta uyuşturucu ve silah kaçakçı- lığına kadar gider. 3) Bazen de ülkedeki ve bölgedeki stratejik kay- naklar ve çıkarlar yüzünden dış güçlerin planla- yıp uyguladığı çatışmalardır. Bu faktörler genellikle, aralarında bağlantılı olarak çalışırlar; -Emperyalist güç odakları ülkede, onların çı- karlarına hizmet edecek unsurları iktidara getir- meye uğraşırlar. Ülkedeki iktidar mücadelesinde, “işbirlikçi olanlara destek verirler”. -Dış odaklar, içerdeki “mafyalaşmış unsurları da kullanırlar”. Bürokrasiye sızarak çıkar sağlayan- lardan uyuşturucu ve silah kaçakçılığına kadar her alanda bağlantıları olabilir. -Mafyalaşarak yozlaşmış odaklar, iktidar pe- şinde koşan siyasal çevreler ve dış güçler “bu an- tidemokratik zeminde ilginç bir işbirliğine girerler”. Türkiye’deki boyutun farkı İktidar peşinde koşan kimi çevreler, mafya grupları ve dış güçlerin birleşmeleri, “Türkiye’de rejim değişikliği ile de örtüşmektedir”. Emperyalist odaklar, kimi siyasal çevreler ve mafyalaşmış örgütler, Türkiye’de rejimi de de- ğiştirmek istiyorlar. -Yunanistan’da veya İtalya’da ABD’nin el al- tından merkez ya da sağ partilere destek vermesi bu ülkelerde bir rejim değişikliği doğurmaz. ABD yalnızca “kendine daha yakın gördüğü siyasi ka- nada” destek vermiş olur. Ancak Türkiye’deki ABD desteğinin durumu farklıdır. ABD Türkiye’de “Ilımlı İslam devletini Cumhuriyete ve onun çağdaş değerlerine alter- natif olarak tercih ettiğini” açıkça söylemektedir. Son yıllarda, AB de ABD’ye katılmıştır. AKP’nin desteklenmesi bu nedene dayanır. -O zaman Türkiye’deki iç kavga ve çatışmala- rın dış güçlerle olan işbirliği, “rejime yönelik bir ze- minde yürümektedir”. Hatırlayalım, bugünkü “İs- lamcı yeniden yapılanmaya gidişin koşulları, 12 Ey- lül askeri darbesi ile hazırlanmaya başlamıştı”. ABD ve İngiltere, 12 Eylül darbesi ile iktidara ge- len Askeri Konseyi açık bir biçimde desteklediler(*). Sadece kendilerine yakın bir yönetimi destekle- miş olmuyorlardı; aynı zamanda Türkiye’deki re- jimi de yavaş yavaş değiştirmeye başlıyorlardı. Faşist Franco ve Cumhuriyetçiler Franco’nun faşist rejimi, ABD’nin desteği ile Cumhuriyetçilere karşı kazandı. İç savaş sonrası ABD ve Batı kapitalizmi Franco’ya sahip çıktılar ve reji- mi ABD’nin talepleri doğrultusunda değiştirdiler. İspanya’da kralcıların ve kapitalizmin Batı ta- rafından desteklenmesi ile “Türkiye’de siyasal İs- lama verilen destek benzeşmektedir”. Aralarındaki fark, “İspanya ve Türkiye’nin Batı tarafından algı- lanmalarında görülür”. Batı, aidiyet (kimlik) olarak İspanya’yı kendin- den görüyor ve onun üzerinde bölücü vs hesap- lar yapmıyor. Buna karşılık Türkiye, BOP içinde yoğrulup yeniden biçimlendirilmek isteniyor. Kı- sacası Ergenekon sorunu birçok yönü ile, aynı za- manda bir rejim sorunu haline getiriliyor. Bir tarafta Atatürk’ün kurduğu Cumhuriyet’in dayandığı ilkeler ve değerler bulunuyor; diğer yan- da ise Batı’nın ve içerdeki siyasal İslamın bir bö- lümünün buna alternatif olarak savunduğu Ilımlı İslam devleti talebi yer alıyor. (*) “AET’den Gümrük Birliği’ne”, sayfa 245, Cumhuriyet Kitapları, 2009. www.istanbul.edu.tr/iktisat/emanisali İç Kargaşa Bir Rejim Sorunudur
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle