18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CMYB C M Y B 30 OCAK 2009 CUMA CUMHURİYET SAYFA HABERLER 5 POLİTİKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA Talan Yasası... Orman alanlarını yağmalama yasallaştı... Gözünüz aydın ciğer satıcıları! Ahmet Necdet Sezer direnmiş, iki kez onay ver- memişti... Abdullah Gül onay verdi. Toroslar’dan Kaçkarlar’a, Madra Dağları’ndan El- ma Dağı’na dek orman alanları yağmalanmaya ha- zır. Necati Doğru, “Satış hızlı olacak” diyor. Haklı. Hem “hızlı”olacak hem de köşe dönülecek. Adına “2-B” denilen yasa “hızla” Meclis’ten geç- ti, aynı hızla “Çankaya Köşkü”nde onaylandı. Benim ülkemin ormanları “çokuluslu altın avcı- ları” tarafından zaten ele geçirilmişti. Salt orman değil elbet! O güzelim Ege ve Akdeniz kıyıları, koyları, bükleri... Çeşme Yarımadası’ndan Bodrum Yarımada- sı’na; Datça’dan Fethiye Körfezi’ne; Kaş’tan An- talya’ya dek kıyı dilimi, ormanlar... Ormanlar bir ülkenin ciğeri... Ormanlar yasaya kur- ban edildi... O güzelim çam ağaçları, palamutlar... Bergama Kozak Yaylası... Çamfıstığı ağaçları... Orada yaşayan insanlar... Kim karar verecek “burası ormandır, burası orman değil” diye? Babalar gibi satılacak, yeşil örtü gidecek, Home- ros’un “ışık sahili” on yıl sonra dünyanın ikinci ok- siijen deposu değil, zehir deposu olacak. Gürül gürül akan dereler, köylerdeki çeşmeler kuruyacak Kaz Dağları’nda... Unutmayın Zeus öcünü alır! Çoban Paris inatçı- dır, bu işin peşini bırakmaz! Binlerce yıllık İyonya tarihini ve kültürünü yok sa- yanlara, Allonia’yı Yortanlı Barajı’nın suları altına gö- menlere Troya’nın keskin nişancıları göz yummaz. Bu bir yağma, bu bir talan! Bu bir açgözlülük! Hazine-mazine; zilliyet-milliyet... Hepsi bir arada! Neresi orman, neresi orman değil, Hazine belirle- yecek. Her şey yasal olacak 2-B’yle. Hukuk-mukuk. İşgal-mişgal. Vurgun ve soygun! AKP iktidarı bu işte! Neredesiniz AKP’nin yalakaları, bizim dönek Mark- sistler şimdilerin sözde liberal demokratları? 2-B alanları yapılaşmaya açılacak, tarikat şeyhle- ri buralara yurtlar, villalar yapacak, oteller kuracak.. Alanlar kimlere nasıl satılırsa satılsın, devredilsin sosyal ve siyasal sonuçları da beraberinde geti- recek. Anayasaya ve 6831 sayılı Orman Yasası’na göre ormanlara zarar verilemez... Zarar verilmesine yol aça- cak siyasal propaganda yapılamaz... Bu bir suçtur... Yine anayasamıza göre “ormanları yok etmek” ya da “daraltmak amacıyla” işlenen suçlar genel ve özel af kapsamına alınamaz niteliktedir. 2-B Yasası çıktı ve onaylandı ama olayın anaya- sal boyutu göz ardı ediliyor. Bir başka önemli ayrıntı ise, orman kadastro ça- lışmalarının “yetkin kişilerden” oluşmayacağı, ta- puların hızla verileceği, bundan dolayı da sorunlar ya- şanacağı bir gerçek. Çünkü 2-B Yasası bu görünümüyle anayasamı- za aykırıdır! Ortada beş milyon dönümlük bir alan vardır. Bu alanlar hangi yöreleri kapsamaktadır ve nasıl değerlendirilecektir? Araziler kimlere hangi yön- temle satılacak, gelirler hangi öncelikle kullanılacaktır? İstanbul’da Sultanbeyli... Antalya’da Kepez... İki yerleşim birimi işgal edilmiştir. Barajlar işgalci- lere satılacaktır. Peki, geri kalan orman alanları ne olacak? Hangi yabancı şirketlere verilecek? Yoksa TOKİ mi alacak? İşgalcilere gün doğdu! Beykoz yöresini işgal edip kaçak villa konduran- lar sevindi... Göreceksiniz en büyük vurgun Çeşme Yarımadası, Bodrum ve Datça’da olacak. Ne diyordu Necati Doğru: “Ülkenin ciğerini de satışa çıkardılar...” İşgalciye tapu! Yabani zeytin, palamut, gürgen, kayın, kestane ağaçları... Gözlerimi yumdum ve bir kuş uçuşu Datça Yarı- madası’na gittim... Yağmalanmaya nazır Mesudiye Koyu’na ve Palamut Bükü’ne baktım. Sonra Kozak Yaylası’na ve Kaz Dağları’na... Oradan Toroslar’a. Orman niteliğinin ne olduğunu bilmeyenler ya da bilerek “talan yasası”nı destekleyenler. Benim ülkemin dağlarını, ormanlarını, göllerini, akar- sularını, ovalarını çokuluslu altın avcılarına, yandaş- larına peşkeş çekenler: Tanrılar tanrısı Zeus öfkeli, Ço- ban Paris’in mızrağı elinde... Troya’nın yiğit savaşçıları ise sizi gözetliyor, ha- beriniz olsun! [email protected] Faks numaramız: 0212 343 72 69 Tuncay Özkan ifade verdi İstanbul Haber Servisi - “Ergenekon” soruşturmasõ kapsamõnda tutuklanan Tuncay Özkan, “Basõn yoluyla işlenen hakaret” suçundan 2001 yõlõnda açõlan bir dava nedeniyle Şişli Adliyesi’nde ifade verdi. Silivri Ceza ve İnfaz Kurumlarõ Yerleşkesi’nde tutuklu bulunan Özkan’õn avukatõ Ahmet Çörtoğlu, müvekkilinin, 2001 yõlõnda Halk Bankasõ Genel Müdürü olan Yenal Ansen’e “hakaret” ettiği gerekçesiyle açõlan bir dava nedeniyle adliyeye getirildiğini ve ifadesine başvurulduğunu bildirdi. Özkan, buradaki işlemlerinin tamamlanmasõnõn ardõndan tekrar cezaevine gönderildi. Eşitlik Komisyonu kuruluyor ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - TBMM’de Kadõn-Erkek Eşitliği Komisyonu kurulmasõnõ öngören yasa önerisi dün Anayasa Komisyonu’nda kabul edildi. Önerinin önümüzdeki hafta Genel Kurul’da görüşülmesi bekleniyor. Komisyon; kadõn haklarõnõn korunmasõ ve geliştirilmesi, kadõn-erkek eşitliğinin sağlanmasõ için çalõşmalar yapacak. Sağlıkçılardan mısırlı protesto ANKARA (ANKA) - Türk Sağlõk-Sen üyeleri, Maliye Bakanlõğõ’nõn talimatõyla hastanelerde yemek ücreti alõnmasõnõ bakanlõk önünde mõsõr patlatarak, yumurta pişirerek protesto etti. “Mõsõr Gemi Yumurta, Hakkõmõzõ Unutma”, “Bakan Aşõma İşime Karõşma” sloganlarõ atõlan eylemde açõklama yapan Sendika Genel Başkanõ Önder Kahveci, “Muayene katkõ payõ ve yemek ücretinin ardõndan yarõn kamu kurumlarõnõn tuvaletleri de çalõşanlara paralõ olursa kimse şaşõrmasõn” dedi. Ertürk’e suç duyurusu İSTANBUL (AA) - Toprak Holding Yönetim Kurulu Başkanõ Halis Toprak yaptõğõ yazõlõ açõklamada, TMSF Başkanõ Ahmet Ertürk hakkõnda, bir televizyon kanalõnda “kendisi ve Toprak Grubu şirketleri hakkõnda asõlsõz iddialar ve akõl almaz hakaretlerde bulunduğu” gerekçesiyle suç duyurusunda bulunduklarõnõ bildirdi. Şaban Dişli’nin tazminat davası İstanbul Haber Servisi - AKP Milletvekili Şaban Dişli’nin, “Silivri’de rüşvet karşõlõğõ imar değişikliği yapõldõğõ” yönündeki açõklamalarõyla “kişilik haklarõna hakaret ettiği” iddiasõyla CHP’li Kemal Kõlõçdaroğlu hakkõnda açtõğõ 50 bin TL’lik manevi tazminat davasõna devam edildi. İstanbul 8. Asliye Hukuk Mahkemesi’ndeki davada mahkeme, Dişli’nin TBMM’de düzenlediği basõn toplantõsõnõ içeren CD’nin çözümünün taraf avukatlarõnca yaptõrõlmasõna karar vererek duruşmayõ erteledi. Anayasa Mahkemesi, telefon dinlemenin başõna başbakanõn atama yapma yetkisini iptal etti Erdoğan’adinlemefreniANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - 10. Cumhurbaşkanõ Ahmet Necdet Sezer, polis, jandarma ve MİT’e telekomü- nikasyon yoluyla yapõlan ile- tişimi tespit, dinleme ve kay- detme konusunda yetki veren 3 Temmuz 2005 tarihli 5397 sayõlõ Bazõ Kanunlarda Deği- şiklik Yapõlmasõna Dair Ka- nun’un bazõ hükümlerinin ip- tali ve yürürlüğünün durdu- rulmasõ istemiyle Anayasa Mahkemesi’nde dava açmõştõ. Anayasa Mahkemesi heyeti, dünkü gündem toplantõsõnda yaklaşõk 3 yõl sonra davayõ esastan karara bağladõ. Yüksek Mahkeme, kanun ile Polis Vazife ve Selahiyet Ka- nunu, Jandarma Teşkilat, Gö- rev ve Yetkileri Kanunu ve Devlet İstihbarat Hizmetleri ve Milli İstihbarat Teşkilatõ Kanunu’na eklenen, “dinleme faaliyetlerinin denetiminin başbakanın özel olarak yet- kilendireceği kişi veya ko- misyon tarafından yapılma- sını” öngören hükmü iptal et- ti. Böylece, dinleme faaliyeti- nin başbakanõn görevlendire- ceği kişilerce denetlenmesinin önü kesilmiş oldu. Yüksek Mahkeme, “Tele- komünikasyon İletişim baş- kanının, Telekomünikasyon Kurumu başkanının teklifi üzerine başbakan tarafından atanacağına” ilişkin hükmü anayasaya aykõrõ buldu. Mah- keme, iptal edilen hükümlerin yürürlüklerinin durdurulmasõ istemini ise koşullar oluşmadõ- ğõ gerekçesiyle reddetti. Mah- kemenin kararõna göre, gerek- çeli karar Resmi Gazete’de ya- yõmlanõncaya kadar yasa hü- kümlerinin yürürlüğü sürecek. Gerekçeli kararõn yayõmlan- masõnõn ardõndan ise kararda- ki gerekçelerden hareketle ya- sal boşluk oluşmamasõ için TBMM’nin yeniden düzenleme yapmasõ gerekecek. Bu süreç boyunca TİB Başkanõ Fethi Şimşek görevine devam ede- bilecek. Yüksek Mahkeme, ip- tal kararõnõ oybirliğiyle aldõ. Dinlemeyi de esastan görüşecek Anayasa Mahkemesi dün te- lefon dinlemelerle ilgili başka bir başvuruya ilişkin de de- ğerlendirme yaptõ. Manisa 4. Asliye Ceza Mahkemesi, Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (CMK) 135. maddesinde yer alan ve “hâkim veya cumhu- riyet savcısının kararıyla şüp- heli veya sanığın telekomü- nikasyon yoluyla yaptığı ile- tişimin tespit, dinlenme, kay- da alma ve sinyal bilgilerinin değerlendirilmesine” izin ve- ren hükmün iptali istemiyle Anayasa Mahkemesi’ne baş- vurmuştu. Yüksek Mahkeme, iptal istemine ilişkin ilk ince- lemesini tamamladõ. Heyet, dosyada bir eksiklik bulmaya- rak iptal istemini esastan ince- lemeye karar verdi. İptali istenen 1. fõkra, “hâkim veya gecikmesinde sakınca bulunan hallerde cumhuri- yet savcısının kararıyla şüp- heli veya sanığın telekomüni- kasyon yoluyla iletişiminin tespit, dinleme, kayda alma ve sinyal bilgilerinin değerlen- dirilmesine” olanak sağlõyor. Bu fõkraya göre, cumhuriyet savcõsõ kararõnõ derhal hâkimin onayõna sunmakla ve hâkim de kararõnõ en geç 24 saat içinde vermekle hükümlü kõlõnõyor. Sürenin dolmasõ veya hâkim ta- rafõndan aksine karar verilme- si halinde tedbir cumhuriyet savcõsõ tarafõndan derhal kaldõ- rõlõyor. İptali istenen 3. fõkra ise şöyle: “Birinci fıkra hükmü- ne göre verilen kararda, yük- lenen suçun türü, hakkında tedbir uygulanacak kişinin kimliği, iletişim aracının türü, telefon numarası veya iletişim bağlantısını tespite imkân ve- ren kodu, tedbirin türü, kap- samı ve süresi belirtilir. Ted- bir kararı en çok üç ay için ve- rilebilir; bu süre, bir defa da- ha uzatılabilir. Ancak örgütün faaliyeti çerçevesinde işlenen suçlarla ilgili olarak gerekli görülürse, hâkim bir aydan fazla olmamak üzere süre- nin müteaddit defalar uzatıl- masına karar verebilir.” Anayasa Mahkemesi, telefon dinlemelerinin merkezi olan Telekomünikasyon İletişim Başkanlõğõ (TİB) Başkanõ’nõn doğrudan başbakan tarafõndan atanmasõ ve kurumun faaliyet denetiminin yalnõzca başbakan tarafõndan yapõlmasõna olanak sağlayan telefon dinleme hükümlerini oybirliğiyle iptal etti. Böylece mahkeme, Erdoğan’õn dinleme merkezinin başkanõnõ atama yetkisini ortadan kaldõrõrken, dinlemenin siyasallaştõrõlamayacağõ vurgusunu yapmõş oldu. HUKUKÇULARIN YORUMU İletişim özgürlüğü için ilk adım ANKARA (Cumhu- riyet Bürosu) - Prof. Dr. Ülkü Azrak, Ana- yasa Mahkemesi’nin ip- tal kararõnõn, anayasa ile güvence altõna alõnan iletişim özgürlüğü ala- nõna siyasilerin gölge düşürmemesi anlamõna geleceğini vurguladõ. Ülkü Azrak, Yargõ- tay’õn kabul etmediği genel dinlemenin jan- darma için iptal edildi- ğini, ancak emniyet ve MİT için halen sürdü- ğüne işaret ederek “Bu- nunla ilgili karar ve- rilmedi. Bu karar yal- nızca Telekomünikas- yon İletişim Başka- nı’nı başbakan ataya- maz anlamına geliyor” dedi. Anayasa Mahke- mesi’nin, Telekomüni- kasyon İletişim Baş- kanlõğõ’nõn hükümetten ve hükümetin başõ olan başbakandan bağõmsõz olmasõ gerektiğine işa- ret ettiğini belirten Az- rak şöyle devam etti: “İletişim özgürlüğü anayasanın teminatı altında. İletişim öz- gürlüğünün garanti al- tına alınabilmesi ge- rekir. Siz bu özgürlü- ğün kullanımını do- laylı da olsa hüküme- tin başı olan başbaka- na bağlarsanız, o öz- gürlüğün kullanımına bir ölçüde gölge dü- şürmüş olursunuz. Si- yasi etkiler egemen olabilir, böyle bir teh- like vardı” değerlen- dirmesini yaptõ. Yargõçlar ve Savcõlar Birliği Başkanõ (YAR- SAV) Ömer Faruk Eminağaoğlu, Yüksek Mahkeme’nin kararõ- nõn yurt genelindeki dinlemenin kapsamõnõ etkilemeyeceğini vur- guladõ. Telefon dinleme tartõşmasõnõn bu karar- la bitmeyeceğini belir- ten Eminağaoğlu, şun- larõ söyledi: “Önemli olan dinlemenin kap- samıdır. Kapsama yö- nelik yürürlükten kal- kan bir madde ya da bölüm yok. Ayrıca Telekomünikasyon İletişim Başkanlı- ğı’nın yönetmeliğin- deki kurum faaliyet- lerinden derhal baş- bakana bilgi verilir hükmü de yürürlüğü- nü sürdürüyor. An- cak bu kararla telefon dinleme tartışmaları- nın sona ermeyeceği de ortadadır.” Eski Adalet Bakanõ Hikmet Sami Türk, anayasa uyarõnca ileti- şimin gizliliğinin esas olduğuna dikkat çe- kerken, “Bununla ilgili kurum başkanının başbakan tarafından atanması dinlemele- rin siyasi etkilerle ya- pılmasını doğurabi- lir. Bu olasılığa karşı, bu siyasallaşmanın ip- talini getirecek bir düzenleme” dedi. 2005’te yapõlan dü- zenlemelerin 72 mil- yon insanõn dinlenme- si sonucunu yarattõğõnõ vurgulayan Türk, “Böylesine geniş kap- samlı bir düzenleme- nin anayasaya aykırı olduğu kanaatinde- yim” diye konuştu. Eğitim-İş, Milli Eğitim Bakanlığı’nın öğret- men evlerinin bandrol fiyatlarına yüzde 330 oranında yapılan zam- mın geri alınması amacıyla toplanan 70 bin imzayı bakanlığa verdi. Eğitim-İş Genel Başkanı Yüksel Adı- belli, “Bu genelge ile öğretmenler kendi ev- lerinde kiracı duru- muna düşürülmüştür” dedi. (Fotoğraf: AA) Öğretmenlerden zam portestosu ‘Dinlemeler delil olamaz’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - CHP Grup Başkan- vekili Kemal Anadol, Ana- yasa Mahkemesi’nin kararõyla ilgili olarak “Yasadışı yolla el- de edilmiş deliller kullanıla- maz. Ergenekon davasında- ki dinlemelerin delil niteliği kaybolmuştur” dedi. Anadol, Anayasa Mahke- mesi’nin kararõyla ilgili olarak şu değerlendirmeleri yaptõ: “Biz bu antidemokratik ya- sa değişikliğinin geri döne- ceğini defalarca söyledik. Gerçekten bir korku impa- ratorluğu yaratmak, toplu- mu sindirmek istiyorlardı. Bu değişiklik Ergenekon da- vasından önce yapıldı, bir altyapı hazırlığıydı. Davada sanık, tanık olmayan insan- ların özel yaşamları iddia- namede yer aldı. En basit memur atamaları bile en az üçlü kararnameyle belirle- nirken bu atamada tek başı- na Başbakan’ın yetkili kı- lınması, idareye 80 milyonu dinleme yetkisi verilmesi an- cak Mussolini, Hitler tipli dik- tatörlükle yönetilen ülkeler- de söz konusu olabilirdi. Tür- kiye bu ayıbını temizliyor. Bu kararla, şimdiye kadar ya- pılan dinlemelerin delil nite- liği kayboldu. Ergenekon da- vası bitmedi. Şimdi yasadışı yolla elde edilmiş delilleri bu davada nasıl kullanılabi- lecekler? Bu yasaya dayana- rak elde edilen delillerin bu tarihten sonra herhangi bir sanık hakkında kullanılma- sı mümkün değildir.” ‘Ankara’da hâkimler var’ CHP Genel Başkan Yar- dõmcõsõ Onur Öymen de ka- rarõ değerlendirirken “Anka- ra’da hâkimler olduğunu kimse unutmasın. Özel ha- yatın gizliliği gibi temel bir il- keyi açıklıkla, fütursuzca ih- lal edenler sonunda yargı duvarına çarpmışlardır. Yar- gı mutlaka son sözü söyler. Umuyoruz ki hükümet bu karardan gerekli dersi çıka- racaktır. Türkiye’nin de- mokrasi dışı yöntemlerle ida- re edilemeyeceğini anlaya- caktır” görüşünü dile getirdi. Çiçek: Yasanın özü duruyor ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Başbakan Yardõm- cõsõ Cemil Çiçek, Anayasa Mahkemesi’nin kararõnõ de- ğerlendirirken yasanõn özünün durduğunu, gerekçeyi gördük- ten sonra hõzla gereğini yapa- caklarõnõ söyledi. Adalet Ba- kanõ Mehmet Ali Şahin de, “Yasal değişiklikle sorun çö- zülür. Dörtlü kararname ge- lir yani Telekomünikasyon Kurumu Başkanı, Ulaştır- ma Bakanı, Başbakan ve Cumhurbaşkanı’nın imzasıyla” diye konuştu. Cemil Çiçek, Anayasa Mahkemesi’nin yasanõn tü- münü iptal etmediğini, kararõn atamaya ilişkin olduğunu belirterek organize suçlarla mücadele, suçun önlenmesi ve suçlularõn yakalanmasõ konusunda yasanõn çok önemli olduğunu savundu. Din- lemelerin hâkim kararõna bağ- lõ olduğunu ifade eden Çiçek, “İptal kararı atamaya yöne- lik. Sıkıntı yok, yasanın özü duruyor. Son olaylara baktı- ğımızda organize suçlar geç- mişte kendilerine uygun or- tamlar oluşturmuş. Gerek- çeli karar ne kadar erken yayımlanırsa gereği de hızla yapılır” dedi. “Herkeste din- lenilme korkusu başladığı” yönündeki iddialarõn anõmsa- tõlmasõ üzerine ise Çiçek, “Organize suçlar, terör, uyuşturucu gibi sınırı aşan bu suçlarla mücadelede devlet, imkânlardan yoksun bırakılamaz. Suçları ön- lemek için bu yasa var. Kimsenin korkmasına, en- dişe etmesine neden yok” diye konuştu. İptal kararõnõn sadece atamaya yönelik olduğunu savunan Başbakan Yardõmcõsõ, ‘Uygun bir düzenleme yapacağõz’ dedi Prof. Azrak, Anayasa Mahkemesi’nin kararõyla siyasilerin telefon dinlemedeki gölgesinin ortadan kalkacağõnõ fakat genel dinlemenin devam edeceğini belirtti. CHP’Lİ KEMAL ANADOL VE ONUR ÖYMEN KARARI YORUMLADI DSP’li Tayfun İçli TBMM’de yasa çõkarmanõn, yönetmelik çõkartmaktan daha kolay hale geldiğini belirterek ikti- darõn, çoğunluğuna bakarak “Biz her dediğimizi yaparız” anlayõşõyla yasa çõ- karttõğõnõ kaydetti. Bu tür yasalarõn hep Anayasa Mahkemesi’nden döndüğünü anlatan İçli, “Burası bir hukuk devleti- dir. Hukuk devletinde insanlar, din- lenmekten, izlenmekten bıktı” dedi. DSP’li İÇLİ: İNSANLAR BIKTI Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK) Başkanõ Tayfun Acarer kararõ değerlendirirken, “Verilen karar ata- mayla ilişkili olarak, usulle ilgili bir ip- tal kararıdır. Bugüne kadar yapılmış ve bundan sonra yapılacak dinleme ya da izlemeyle ilgili işlemlerde duraksa- ma olmayacaktır. Onların geçerliliğiyle ilgili bir tereddüt yoktur. Mevcut TİB Başkanı görevinin başındadır” dedi. ‘DURAKSAMA OLMAZ’ MHP Genel Başkan Yardõmcõsõ Fa- ruk Bal, demokratik ülkelerde, kişilik haklarõnõn başõnda haberleşme hürriyeti- nin geldiğini belirtti. Bal, “İptal edilen kanun, yürütmenin başındakine yetki veriyordu. Bu, demokratik kurallar çerçevesi içerisinde anayasal teminat altında bulunan kişilik haklarıyla bağdaşmıyordu. Anayasa Mahkeme- si’nin verdiği iptal kararı doğru” dedi. MHP’li BAL: KARAR DOĞRU
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle