Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CMYB
C M Y B
GÜNDEM MUSTAFA BALBAY
Baştarafı 1. Sayfada
Başbakan devam ediyor:
“Kardeşim Melih Gökçek, Ankara’yı temiz bir kent
yaptı... Dürüstlüğüyle, çalışkanlığıyla çağdaş bir kent
oluşturdu...”
Altyazı da devam ediyor:
“7 gencin ölümüne neden olan doğalgaz facia-
sı tüm apartmanı etkiledi, sabaha karşı şikâyet üze-
rine üst kata gelen görevliler, doğalgaz sızıntısını
saptadı. Alt katta gençlerin olduğu uyarısına, ‘Biz
çağrı üzerine geliriz’ yanıtını verip gittiler...”
Başbakan sürdürüyor:
“Karayalçın döneminde Ankara’da maske ile ge-
ziliyordu. Kızılay’da kuşlar cansız düşüyordu...”
Altyazı da sürüyor:
“Uzmanlar, gençlerin sağlıksız tesisat, kontrol-
süz işlem sonucu öldüğünü iddia ediyor...”
Başbakan “Kardeşim Gökçek’le yola devam ede-
ceğiz” deyip Gökçek’in ellerini havaya kaldırırken
acı sözcüklere sığmıyor, altyazı yetmiyor, kame-
ralar Birlik Mahallesi’ndeki doğalgaz apartmanı-
na çevriliyordu...
Yukarıda aktardığımız tablonun eksiği var, faz-
lası yok.
Türkiye’nin hangi zihniyetlerin elinde, nasıl bir
mantıkla yönetildiğini, buna karşın ülke gerçeği-
nin ne olduğunu ancak böyle bir ikili facia ortaya
koyabilirdi:
Gökçek’in yeniden adaylığı ve 7 gencin ölümü!
İlk bakışta şu söylenebilir:
Kardeşim; Gökçek’in bunda ne suçu var, her şe-
yi de başkana mı yüklemek gerekli?
Elbette bütün suç belediyede değil. Ancak, Ankara
öylesine kötü yönetiliyor ki; rant yaratma kaygısıy-
la halkın sağlığı öylesine hiçe sayılıyor ki; bu dü-
zensizliğin ana sorumlusu Anakent Belediyesi...
Her şeyden önce Türkiye’de doğalgazla ısın-
manın standardı yok. Basit bir örnek: 2005 yılın-
da bir karar alındı, bundan böyle bacalar tuğla de-
ğil, çelik olacak, tuğla bacada zehirlenme riski yük-
sek dendi... 2005’ten bu yana çelik...
Ya öncekiler?
Onlar aynen devam!
Böyle şey mi olur?
Bir kural varsa, bütün olarak uygulanır.
7 gencin ölümüne neden olan faciada; sistemin
kontrolü eksik, cihaz kalitesi eksik, boru sistemi
eksik, güvenlik mekanizması eksik...
Oysa, ısınma gibi insanların en önemli gerek-
sinimiyle ilgili bir konuda belediyenin bir standart
koyup, buna uyumu sağlaması gerekirdi.
İnsanlar kendiliğinden kurallara uysa, trafik
lambası ve polisi olur muydu?
Bilkentli 7 pırıl pırıl gencin kaderi, şu gerçeği bir
kez daha yüzümüze haykırdı:
Bir zincirin gücü, en sağlam halkası kadardır!
7 genç...
Tümünün ailesi çocuklarının eğitimini birinci sı-
raya koymuş...
Hiçbiri burslu olmadığına göre, tümünün ailesi
belli bir gelir düzeyine sahip...
Tümünün ailesi çocuklarının can güvenliğini sağ-
lamak için her türlü fedakârlığı yapacak bilinçte...
Gelin görün ki; tümünün kaderi baca sistemin-
de düğümlenip kaldı.
Ankara’nın altyapısı en sağlam olduğu düşünülen
semtinde baca sisteminin gücü neyse, yaşama
şansınız o kadar!
Atalarımızın klasik sözlerini de artık yeri geldikçe
güncelleştirmek gerekiyor:
Ecel gelmiş cihane,
Gaz sızıntısı bahane!
GÜNCEL CÜNEYT ARCAYÜREK
Baştarafı 1. Sayfada
birbirleriyle kıyasıya yarışıyorlar.
İsrail’in Gazze’ye ağır kayıplar verdiren hava sal-
dırılarını durdurmak için RTE derhal harekete geçti.
Çankaya’daki, RTE’nin boş bıraktığı alana el attı.
Ateşkesi sağlamak için İsrail Cumhurbaşkanı Şi-
mon Perez’le telefon görüşmesi yaptı.
Çankaya’dakinin Perez’e ne söylediği kamuo-
yuna duyuruluyor da Perez’den aldığı yanıt ne-
dense açıklanmıyor.
RTE ise dört Arap devletine günübirlik ziyaret-
te bulunuyor. Son durağı, Erbakan’dan beri din-
ci iktidarların büyük saygı gösterdiği, Osmanlı dö-
neminde Türk askerini İngilizlerle birlik olarak ar-
kadan vuran, sonradan ödül olarak bedevilikten
devlet adamlığına yükselenlerin ülkesi, Suudi
Arabistan.
Bu gezilerde cebinde ne var acaba diye merak
ediyorduk.
Meğer iki aşamalı plan hazırlamış; Şam’dan Ka-
hire’ye kadar her uğrakta Arap devlet adamlarına
sunuyormuş.
Planın birinci aşaması: Ateşkesin hemen sağ-
lanması.
Nasıl sağlanacak? Karşılıklı saldırılara son veri-
lecek.
İsrail ilk günden beri Hamas’ın roket saldırıları
devam ettiği sürece hava saldırılarını durdurma-
yacağını açıklıyor. Hamas da İsrail’i vurmaktan vaz-
geçmiyor. Bu durum hangi gerçeği ifade ediyor?
Şu gerçeği: Savaş öncesi ordunun ne eksiği ol-
duğunu soran kumandanın, barut yok yanıtını alın-
ca ötesini boş verin dediği gibi... RTE’nin ziyaret
ettiği ülkelere anlattığı planın birinci aşaması,
daha ilk aşamada Arap’ın yaleli gibi bir şey!
İkinci aşama: Ateşkes sağlandıktan sonra baş-
ta Türkiye ile dört Arap devleti hemen Hamas ile
El Fetih arasında uzlaşma çalışmalarına başlaya-
caklar.
Yıllardır süren, bir türlü sonuç vermeyen “çalış-
maların dışarıdan müdahalelerle son bulacağını”
ummak? Bu konuda Türkiye’nin girişimi pokerde
boş elle blöf yapmaya benziyor.
RTE’nin girişimi de içeride dışarıda ses getir-
meyen bir izlenim veriyor.
Bu arada biz Arap dünyasının sorunlarıyla, ye-
rel seçimlerle uğraşırken Kıbrıs’ta altımızdan ha-
lıyı çekiyorlar.
Orams adında bir İngiliz, Kuzey Kıbrıs’ta Rum-
lardan kalan bir bina satın almış.
Güney Rum yönetimi; KKTC’de satın aldığı ve
Ruma ait bir binayı sattığı için İngiliz ve Kuzey Kıb-
rıs aleyhine dava açtı.
Rumlar davayı Avrupa Birliği Adalet Divanı’na gö-
türdü.
Divan raportörü Rumlar lehine karar verdi.
Önümüzdeki günlerde AB Adalet Divanı’nın da ay-
nı içerikte bir karar vermesi bekleniyor.
KKTC’nin aleyhine çıkacak bir karardan Kuzey
Kıbrıs’ta Rumlardan kalan evleri, binaları satın alan
6 bin İngiliz etkilenecek!
Aynı düzeyde bir olay; Güney Kıbrıs’ta yaşanı-
yor. Türklere ait mallar Rumlar tarafından talan edi-
liyor.
Her iki olaya karşı; Rumlarla birleşmeye göbek
atan MA Talat’ın…
Çankaya’nın gölgesinde yaşayan Dışişleri Ba-
kanı Babacan’ın sesi çıkmıyor.
Çözümsüzlük çözüm değildir, diye yola çıkan bu
hükümetin, bu iktidarın Kıbrıs’ı adım adım satışa
sunduklarının kanıtıdır bu son olaylar…
Durum açık seçik ortada: Rumlar; Ankara’nın ve
KKTC sorumlularının gözleri önünde Kıbrıs’ın tü-
münü ele geçirmek, KKTC’yi haritadan silmek için...
...Diplomasi yoluyla yapamadıklarını hukuk yo-
luyla gerçekleştiriyorlar.
ankcum@cumhuriyet.com.tr
SAYFA
3 OCAK 2009 CUMARTESİ
CUMHURİYET
1 7HABERLERİN DEVAMI
Politikacõnõn Güvencesi
Prof. Dr. Coşkun ÖZDEMİR
süregelen karizmasõ ve
artõk ikinci cumhuriyetçi
neoliberal takõmõn bile
savunamadõğõ, bu ace-
mi, bu kişiliksiz, bu il-
kesiz, bu kötü yönetime
karşõn anketlerde
AKP’nin hâlâ açõk fark-
la birinci sõrada yer al-
masõnõn sõrrõ, daha doğ-
ru deyimle açõklamasõ
budur. Onlar elbette bu-
nun farkõndadõrlar. Bu
gerçek, demokrasimizin
büyük çõkmazõdõr.
AKP’nin önümüzdeki
belediye seçimlerinde ay-
nõ oranda başarõ kazan-
masõ, örneğin, Melih
Gökçek’in yeniden se-
çilmesi, bu çõkmazõ çok
açõk bir şekilde ortaya çõ-
karacaktõr.
Ama TV’lerde boy
gösteren AKP yandaşõ
köşe yazarlarõ, ikinci
cumhuriyetçiler, neoli-
beraller bu gerçeğe hiç
ama hiç değinmezler. 70
milyonluk halkõn eko-
nomik, sosyal, eğitimsel
durumunu hiç dile getir-
mezler. Bu halkõn büyük
çoğunluğu 60 yõldan be-
ri çağdaş, akla dayanan
bir eğitimden, bilimsel-
likten, bilimsel mantõktan
uzak bõrakõlmõş, dogma-
lara ve Tanrõ’ya sõğõnarak
teselli bulmaya muhtaç
kõlõnmõştõr. Binnaz Top-
rak ve arkadaşlarõnõn
yaptõğõ çalõşma, iktidarõn
desteğinde Anadolu’da
İslamcõ bir hegemonya-
nõn kurulmakta olduğunu
açõkça ortaya koyuyor.
Hiç kuşku yok, emper-
yalizm bu koşullardan
yarar sağlayarak uzun
yõllardan beri, sağ ikti-
darlarõ desteklemiş ve
kendi amaçlarõ doğrul-
tusunda onlarla işbirliği
yapmõştõr.
Tüm bu olumsuz ko-
şullara karşõn muhalefet,
yurtseverler, Aydõnlan-
macõlar, Cumhuriyetçi-
ler bu halka yaklaşmayõ
ve onlara Türkiye ger-
çeklerini anlatmayõ ba-
şarabilmeli, bunun için
büyük bir çaba ve daya-
nõşma içinde olmalarõ ge-
rekiyor. Bu tehlikeli sü-
rükleniş mutlaka önlen-
meli. Uzun yõllardõr sol
cephenin büyük bir ay-
mazlõk içinde bölünerek
belediye başkanlõklarõnõ
AKP’ye hediye ettikleri-
ne tanõk oluyoruz. Bu ta-
rih önünde bağõşlanmaz
bir gaflettir. Bu defa 29
Mart seçimlerinde yine-
lenmemesini diliyoruz.
Baştarafı 2. Sayfada
coskunoz@superonline.com
İstanbul Y 7
Edirne K 2
Kocaeli Y 7
Çanakkale Y 7
İzmir Y 12
Manisa Y 12
Aydın Y 12
Denizli Y 10
Zonguldak Y 8
Sinop Y 8
Samsun B 10
Trabzon B 12
Giresun B 10
Ankara K 3
Eskişehir Y 4
Konya Y 4
Sıvas K 0
Antalya Y 14
Adana Y 11
Mersin Y 13
Diyarbakır PB -3
Şanlıurfa PB 6
Mardin PB 0
Siirt PB 0
Hakkâri PB -4
Van PB -2
Kars PB -9
Oslo K -4
Helsinki PB -7
Stockholm K -2
Londra PB 2
Amsterdam PB 2
Brüksel PB -1
Paris PB 0
Bonn PB -4
Münih B 8
Berlin K 0
Budapeşte PB 0
Madrid Y 13
Viyana PB -2
Belgrad PB 0
Soyfa K 2
Roma Y 14
Atina Y 16
Zürih PB 0
Moskova B -9
Aşkabat K 3
Astana K -8
Taşkent Y 11
Bakû B 5
Bişkek B 7
Tiflis B 4
Kahire PB 16
Şam PB 14
Yurt geneli parçalı ve
çok bulutlu, Marmara,
Ege, Batı Karadeniz,
Orta Karadeniz’in iç
kesimleri İç Anadolu
ile Batı Akdeniz yağışlı
geçecek. Yağışlar gü-
ney ve kıyı Ege ile Ba-
tı Akdeniz’de kuvvet-
li olmak üzere, kıyılar-
da yağmur şekline
olacak.
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Bilkent
Üniversitesi öğrencisi 7 gencin doğalgazdan
zehirlenerek ölümüyle ilgili basõn toplantõsõ dü-
zenleyen Başkent Doğalgaz AŞ Genel Müdürü
Veysel Karani Demir, gazetecilerden cuma
namazõna gideceği gerekçesiyle sorularõ kõsa
tutmasõnõ istedi. Ölümlerin kombi ile baca ara-
sõnda yer alan borudaki yõrtõlmadan kaynak-
landõğõnõ belirten Demir, apartmandaki bütün
dairelerin kapõsõnõ kontrol için çalamayacak-
larõnõ söyleyerek kendilerini savundu.
Demir, dün düzenlediği basõn toplantõsõnda,
bilirkişi raporuna göre, “ölümlerin olduğu dai-
rede kombiden bacaya takılan alüminyum
fleks bağlantı borusunun çürüdüğü, yırtık
ve delik olduğunun anlaşıldığını” açõkladõ.
Demir, bir üst kattaki, 4 numaralõ dairede otu-
ran ve aynõ gece doğalgaz zehirlenmesi ne-
deniyle hastaneye kaldõrõlan 4 kişilik ailenin
de “ventilasyon” adõ verilen, kombinin bu-
lunduğu alanõn havalandõrõlmasõ için kullanõ-
lan havalandõrma kapağõnõn üzerinin gazete ile
örtülü olmasõ nedeniyle zehirlendiklerini be-
lirtti. Demir söz konusu dairede, kombiden ba-
caya takõlan alüminyum fleks borusunun da yõr-
tõk olduğunu kaydetti.
Demir, acõ olayõn yaşandõğõ apartmandan 7
yõldõr hiçbir arõza bildirimi gelmediğini belir-
terek 6 katlõ olan apartmanda, “şönt baca” sis-
temi uygulandõğõnõ söyledi. Demir’in bu açõk-
lamasõ çelişki yarattõ. Demir, olayõn gerçek-
leştiği önceki gün yaptõğõ açõklamada, “Öğ-
rencilerin dairesindeki kombi ‘hermetik’
olmasına karşın, bacaya bağlanmış” açõk-
lamasõnõ yapmõştõ. Demir, basõn mensuplarõnõn
kendisine bu açõklamasõnõ anõmsatmasõ üzeri-
ne, “Hermetik kombiler bacaya verilmez.
Ben böyle bir şey söylemedim. Söylediysem
de olayın üzüntüsü ve şoku nedeniyle söy-
lemişimdir. Düzeltmek isterim, bu apart-
manda şönt baca sistemi mevcut” dedi. De-
mir, olayda herhangi bir kusur ve ihmallerinin
bulunmadõğõnõ iddia ederek soruşturmayõ yü-
rüten savcõya “Bizi de soruşturmaya dahil
edin” çağrõsõnda bulundu. Demir, “Eğer bu
gençlerin ölümünde, genel müdür olarak
dahlim varsa cezamı çekmeye razıyım” de-
di. Demir, toplantõda, önceki gün olay yerine
gelerek açõklamalarda bulunan CHP Genel Baş-
kan Yardõmcõsõ Yılmaz Ateş’i de, “cesetler
üzerinden siyaset yapmak”la suçladõ.
‘Kapıları çalamazdık’
Demir, ölen gençlerin üst katõndaki 4 nu-
maralõ daireye gidildiğinde neden bir alttaki
dairenin kontrol edilmediğine yönelik sorularõ
da yanõtladõ. Demir, “Arkadaşlarımız arıza
ihbarı aldıklarında, daha apartmanın dış
kapısını açtıklarında ölçüm yapmaya baş-
larlar. Dışarıya herhangi bir gaz sızması tes-
pit edilmedi. Dolayısıyla 4 numaranın dai-
resi de polis tarafından kapatılıp oradaki-
ler hastaneye götürüldüğü için kimseyle de
bir temas imkânı yoktur.”
Demir, “Niye ekip sadece 4 No’lu daire-
yi kontrol etti de diğerlerini etmedi” soru-
larõnõ da “Bizim ekiplerimiz, kimden ihbar
geliyorsa onu değerlendiriyorlar. Başka
daireleri kontrol etmemiz hukuken müm-
kün değil, bizim de böyle bir yetkimiz
yok. Gece yarısı tek tek kapı çalmak, ‘sizi
de kontrol edelim’ demek çok mantıklı gel-
miyor. Sayaçtan sonraki tüm arızalar yurt-
taşların sorumluluğunda” dedi. Demir, top-
lantõda, cuma namazõna gideceği gerekçesiy-
le, basõn mensuplarõndan sorularõnõ kõsa tut-
masõnõ da istedi. Demir, toplantõ sonrasõnda ga-
zetecilere “Cumanız hayırlı olsun” diyerek
salondan ayrõldõ.
ANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu) - Çankaya Birlik Mahalle-
si’nde doğalgazdan zehirlenerek
yaşamõnõ yitiren 7 üniversite öğ-
rencisinden Büşra Bek, Tarık
Şükrü Yılmaz ile Ceren Okka-
lı dün Ankara’da son yolculuğu-
na uğurlandõ.
7 öğrenciden 3’ünün cenazesi,
dün Keçiören’deki Adli Tõp Ku-
rumu’nda yapõlan otopsilerinin
ardõndan ailelerine teslim edildi.
Otopsilerin ve diğer işlemlerin
tamamlanmasõndan sonra Büşra
Bek, Elif Koyuncuoğlu ve Erol
Can Özdokumacı’nõn yakõnlarõ
cenazeleri gözyaşlarõ içinde aldõ-
lar. Teslim sõrasõnda, öğrencilerden
Tarõk Şükrü Yõlmaz ile Erol Can
Özdokumacõ’nõn cenazelerinin
önceki günkü cenaze tesliminde
karõştõğõ anlaşõldõ. Yõlmaz yerine
teslim edilen Özdokumacõ’nõn ce-
nazesi Adli Tõp Kurumu’na geri
getirildi. Cenazeler daha sonra
ailelerine yeniden teslim edildi.
Adli Tõp Morgu’ndan alõndõktan
sonra Karşõyaka Mezarlõğõ’na ge-
tirilen Bek ile Yõlmaz’õn cenaze-
leri, mezarlõk camisinde cuma na-
mazõnõn ardõndan kõlõnan cenaze
namazõ sonrasõnda Karşõyaka Me-
zarlõğõ’nda toprağa verildi. Cena-
zeye, öğrencilerin aileleri, yakõn-
larõ ve arkadaşlarõ ile CHP Genel
Başkan Yardõmcõsõ Yılmaz Ateş,
Bilkent Üniversitesi Rektör Yar-
dõmcõlarõ Prof. Dr. Erol Arkun ve
Prof. Dr. Kürşat Aydoğan katõl-
dõ. Üniversiteden arkadaşõ Ay-
sun Koç ise yaşamõnõ yitiren öğ-
rencilerden Ceren Okkalõ’nõn ken-
disini yõlbaşõ kutlamasõ için eve da-
vet ettiğini ancak gitmediğini ifa-
de ederek “Keşke ben de gitsey-
dim” dedi. Koç, Ceren’in kendi-
sine, yõlbaşõ gecesi öncesinde
“Kendimi iyi hissetmiyorum.
Geçen yılbaşı çok güzel geçmiş-
ti ama bu yılbaşı kötü geçecek”
dediğini söyledi.
Bilkent Üniversitesi ticaret ve
yönetim bölümü hazõrlõk öğrencisi
Yõlmaz’õn arkadaşõ Sevcan Çi-
lingir, kendilerinin de yõlbaşõ ge-
cesi kutlamasõna çağrõldõğõnõ ancak
gidemediklerini belirterek Ta-
rõk’õn 15 kişilik bir liste yaptõğõnõ
ve 7 arkadaşõn geceye katõldõğõnõ
söyledi.
CHP Genel Başkan Yardõmcõ-
sõ Ateş de gazetecilerin sorusu üze-
rine, doğalgaz ekibinin saat
05.09’da olay yerine geldiğini an-
cak ölümün saat 06.00’da oldu-
ğunun sanõldõğõnõ belirtti. Otopsi-
den alõnacak sonuçlara göre du-
rumu takip edeceklerini belirten
Ateş, ailelerin talebi üzerine ko-
nuyu TBMM gündemine taşõya-
caklarõnõ da bildirdi.
‘Bu muydu diploman?’
18 yaşõna girdiği gün yaşamõnõ
yitiren Bilkent Üniversitesi Ulus-
lararasõ İlişkiler Bölümü Hazõrlõk
Sõnõfõ öğrencisi Ceren Okkalõ,
Yenimahalle’ye bağlõ Yuva kö-
yünde toprağa verildi. Cenaze tö-
renine katõlanlar köy camisi önün-
de toplandõlar. Okkalõ’nõn, gele-
neklere göre halõya da sarõlan ce-
nazesinin üzerine, duvak ve kõr-
mõzõ karanfiller konuldu. Daha
sonra cenazeye katõlanlar tarafõn-
dan omuzlara alõnan Okkalõ’nõn ta-
butu köy mezarlõğõna getirildi.
Bu sõrada gözyaşlarõna hâkim ola-
mayan baba Mehmet, anne Ca-
nan Okkalı ile diğer çocuklarõ, ya-
kõnlarõ tarafõndan teselli edildi.
Mehmet Okkalõ, kõzõnõn cenaze-
sinin başõnda gözyaşlarõnõ tuta-
mazken, “Hani okuyacaktın kı-
zım? ‘Sana diploma getireceğim
baba’ diyordun. Bu muydu dip-
loman kızım?” dedi. Okkalõ, cu-
ma namazõnõn ardõndan köy me-
zarlõğõnda kõlõnan cenaze namazõ-
nõn ardõndan toprağa verildi. Ya-
kõnlarõ tarafõndan teslim alõnan
Elif Koyuncuoğlu’nun cenazesi
Adana’ya, Erol Can Özdokuma-
cõ’nõn cenazesi ise Manisa’ya gö-
türüldü. 7 öğrenci için 5 Ocak Pa-
zartesi günü saat 14.30’da Bilkent
Üniversitesi Müzik ve Sahne Sa-
natlarõ Fakültesi’nde anma töreni
düzenlenecek.
TBMM gündemine taşõndõ
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - DSP Denizli
Milletvekili Hasan Erçelebi, başkentteki doğalgaz
faciasõnõ bir soru önergesiyle TBMM gündemine
taşõdõ. Erçelebi, Başbakan Recep Tayyip Erdo-
ğan’a, “Olayın tam olarak nasıl geliştiğinin
araştırılması hakkında bir talimatınız oldu mu?
Sadece ihbar gelen daireye bakarak, diğerleri-
ni kontrol etmediği iddiaları doğru mudur? Kar-
bonmonoksit dedektörü ülkemizde neden kul-
lanılmamaktadır? Bu konuda hükümetin bir ça-
lışması olacak mıdır?” diye sordu
MMO: Facianõn nedeni
denetim eksikliği
ANKARA (Cumhu-
riyet Bürosu) -
TMMOB Makina Mü-
hendisleri Odasõ (MMO)
Yönetim Kurulu Başka-
nõ Emin Koramaz, 7
üniversite öğrencisinin
doğalgazdan zehirlene-
rek yaşamõnõ yitirmesi
konusunda değerlendir-
melerde bulunurken,
Başkent Doğalgaz AŞ’yi
eleştirdi. Koramaz, “Do-
ğalgaz projelerinin
onaylanması sırasında
oda mesleki denetimle-
rini aramayarak bu ko-
nudaki işbirliği giri-
şimlerimizi karşılıksız
bırakmıştır” dedi. Yerel
gaz dağõtõm şirketleri-
nin yõllõk kontrol ve de-
netimleri eksik bõraktõ-
ğõnõ belirten Koramaz,
“Bu kontroller, her-
hangi bir yasal çerçeve
ile belirlenmemiş olup,
gazın güvenli kullanımı
sadece nihai tüketicinin
duyarlılığına bağlı kı-
lınmıştır” dedi.
Şirketlerin kendi şart-
namelerine göre doğal-
gazõn ilk devreye alõn-
masõnda gerekli kontrol-
leri yaptõğõnõ ifade eden
Koramaz, ancak yõllõk
kontrol ve denetimlerin
eksik bõrakõldõğõnõ vur-
guladõ. Koramaz, “Bu
konu, ivedilikle ulusal
düzeyde geçerli ve uy-
gulaması zorunlu ola-
cak yasal bir statüye
kavuşturularak, gaz
dağıtım şirketlerinin
periyodik kontrol ve
denetimleri yapması zo-
runlu hale getirilmeli-
dir” dedi.
Başkent Doğalgaz AŞ Genel Müdürü Demir, sorularõ yarõda kesti
Demir’in önceliği cuma
Ölümlerin kombi ile baca
arasõnda yer alan borudaki
yõrtõlmadan kaynaklandõğõnõ
belirten Demir, apartmandaki
bütün dairelerin kapõsõnõ kontrol
için çalamayacaklarõnõ söyleyerek
kendilerini savundu. Demir,
“Cumanõz hayõrlõ olsun” diyerek
salondan ayrõldõ.
Demir, önceki gün yaptığı açıklamalarla çelişen ifadeler kullandı. (NECATİ SAVAŞ)
Yetkililer rüşvet mi alıyor? Facianõn ya-
şandõğõ Yeşil Vadi Apartmanõ’nda dairesi bulunan
bir yurttaşõn “Verdik parayı bitirdik işi. Doğru düz-
gün kontrol bile etmediler” açõklamasõ yetkilile-
rin rüşvet karşõlõğõ uygun olmayan bağlantõlarõ bile
onayladõğõ iddialarõnõ gündeme getirdi.
Başkent Doğalgaz’ın kontrolleri ye-
tersiz mi? EGO’nun doğalgaz ayağõnõn özelleş-
tirilmesinin ardõndan Başkent Doğalgaz A.Ş. adlõ şir-
kete devredilen tüm denetim ve kontrol işlemlerinin
de özelleştirme nedeniyle aksadõğõ iddia ediliyor.
Özelleştirme sürecinin henüz tamamlanamamasõ ne-
deniyle şirketin yeterli ekibe sahip olmadõğõ ve de-
netimleri aksattõğõ savlanõyor.
Kontrole gelen ekibin ihmali var mı?
Facianõn meydana geldiği dairenin üst katõnda
oturan ailenin doğalgaz sõzõntõsõnõ fark etmeleri üze-
rine saat 05.00 sõralarõnda apartmana gelen Başkent
Doğalgaz A.Ş. görevlilerinin bütün daireleri kont-
rol etmemesi akõllarõ karõştõrdõ. Dairede, karbon-
monoksit sõzõntõsõnõ tespit eden görevlilerin alt kat-
taki daireyi kontrol etmemesi, “7 gencin ölmesi-
ne ihmal neden oldu” yorumlarõnõ beraberinde ge-
tirdi.
Baca standartlara uygun mu? Apart-
mandaki bacanõn sonbahar aylarõnda temizliğinin ya-
põlõp yapõlmadõğõ ve her 3 ayda bir düzenli olarak
kontrol edilip edilmediği merak ediliyor. 7 gencin
öldüğü dairenin üst katõnda da doğalgaz sõzõntõsõnõn
meydana gelmesi apartmandaki bacanõn temizliği-
nin yapõlmadõğõ ya da standartlara uygun olmadõğõ
iddialarõnõ beraberinde getirdi.
Bacada farklı uygulamalar mı var?:
Özelleştirme sürecinden önce EGO tarafõndan 2005
yõlõnda alõnan kararla yeni yapõlan tüm binalarda çe-
lik baca sisteminin kurulmasõ zorunlu hale getirildi.
Buna karşõn 2005 yõlõndan önce yapõlan eski bina-
lardaki bacalarõn değiştirilmesi konusunda herhan-
gi bir çalõşma yapõlmadõ. Başkent Doğalgaz A.Ş. de
bu konuda herhangi bir adõm atmadõ. Tuğlalõ baca
olarak tanõmlanan bacalar hava şartlarõ nedeniyle kar-
bonmonoksit zehirlenmelerine neden oluyor.
Erken uyarı sistemi neden kullanılmı-
yor? Karbonmonoksit zehirlenmelerine karşõ erken
uyarõ sisteminin kullanõmõnõn zorunlu tutulmamasõ
tepki çekiyor. Sistemle, yurttaşlarõ uykuda yakala-
yan zehirlenmenin fark edilmesi ve erken müdaha-
le ile ölümlerin önüne geçilebileceği belirtiliyor.
Y A N I T B E K L E Y E N S O R U L A R
‘Bu muydu diploman kızım?’