18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CMYB C M Y B SAYFA CUMHURİYET 25 OCAK 2009 PAZAR 4 HABERLER DÜNYADA BUGÜN ALİ SİRMEN Korku Sevgili, Her şey “Tarafsız Bölge” programının sonunda, Ah- met Hakan’ın sorduğu şu soruyla başladı: - Mesela Ali Bey siz bu Ergenekon soruşturması dolayısıyla beni de içeri alırlar diye korkuyor musu- nuz? Şimdi kelime kelime anımsamıyorum ama ben de mealen şunları söyledim: - Evet korkuyorum. Çünkü bu soruşturma AKP’nin muhaliflerini sindirmeye yönelik, ben de AKP’nin Tür- kiye için çok zararlı olduğunu düşünen bir kişiyim... Sonra Ahmet Hakan’ın köşesinde yazdığı gibi, “Ge- celeri gözüme uyku girmiyor” dediğimi anımsamı- yorum. Dememiş olmam gerek, çünkü uykudan ya- na sorunum yok. Demek ki, uyuyamıyorum dediysem doğruyu söylememişim. Ondan sonra kıyamet koptu; e-postalar, telefon- lar, eş dost soruyor: - Sahiden korkuyor musun? Kimileri de, “senden hiç ummazdık, kalıbından utan!” demeseler bile, bunu ima eden serzenişlerde bulu- nuyorlar. Başımdan bunca iş geçti, bütün bunlardan sonra korkumla anılacağımı düşünmezdim; bırak korkum- la anılmayı, korkum benden daha ünlü oldu Sevgili. Allah’tan İlhan Abi salı günü köşesinde, korkuyu bana pek kondurmayan bir yazı yazdı da... Korku insancıl bir duygu. Ama önemli olan onun seni yönetmesine izin vermeyeceksin, tabii bu da her zaman mümkün olamıyor. Bir de komik yanı var korkunun, gerçekleşmesi ola- naksız ya da çok güç olaylardan korkmuyor insan- lar ya da korkmadıklarını söylüyorlar rahatlıkla. Nice çocuk gördüm aslandan, kaplandan, filden korkmayan. Korkusuzluklarını anlatırken odaya giren kediyi görür görmez de kucağa tırmanıyorlardı afa- canlar. Yaşları ilerlemiş kimilerinin hali de o çocuklardan çok değişik değildi. Benzer bir çocukluk anımı anlatayım sana: Beş yaşındaydım ya da daha küçük, Haydarpa- şa’dan Kadıköy’e sandalla geçiyoruz. O sırada ya- nımızdan bir vapur geçti, büyük dalgaları yandan alan sandal fena halde sallanmaya başladı. Korktuğumu söyledim. Yanımdaki anneannem biraz da gülerek sordu hemen:- Hani sen erkektin, korkmazdın?!.. - Erkeklik karada kaldı, diye yapıştırdım yanıtı, kur- tardım kendimi kendimce... Herkesin hayatını korkuların yönettiğine inanmı- yorum ama hiç de korkmayan birinin olduğuna inanmak da güç geliyor bana. Öte yandan da bir an- lamda korkunun kendisinin her türlü başka şeyden daha zarar verici olduğunu sanıyorum. Uzatmayalım, örnek olacak cesurlardan olmadığımı kesinlikle biliyorum. Aydın cesaretinin ne olduğunu, korkuyla nasıl ko- yun koyuna yaşadığını da Oktay Akbal’dan öğren- dim. 12 Eylül dönemi. Oktay Akbal’a takılıyordum hep... - Ben sıramı 12 Mart’ta savdım, sıra sizde. Oktay Akbal pek kulak asmıyor. Ama içeri atılacağını da ciddi olarak düşünüyor, arada sırada dile de ge- tiriyordu. Yani senin anlayacağın “tıkarlarsa tıksınlar” falan deyip yüksekten atanlardan değil, gizlemiyor da içeri girmekten çekindiğini. Ama ne gariptir ki, bu korku yazının başına geçince kayboluyor. İkide bir yazı işlerinden yazısını getiriyorlar önüne, sakıncalı gördüklerini belirterek. O zaman çok sinirleniyor, düşünce özgürlüğünden, Cumhuriyet’in geleneğinden söz ediyordu. O günlerin Cumhuriyet’i de çok ilginçti, gençleri yaşlılarından da- ha çekingen veya başka bir deyişle daha ihtiyardı- lar hani. Bir gün yazıyı bizzat genel yayın müdürü getirip koy- du önüne ve uyarısını yaptı: - Abi bundan dolayı seni içeri tıkarlar, yazık değil mi? - Tıkarlarsa tıksınlar, buna karşı da suskun kalamam, dedi Oktay Akbal. Boyu kadar kitabı olan yılların yazarı, hem içeri atıl- maktan korkuyor, hem de içeri atılmasına neden ola- cak yazıları gözünü kırpmadan yazıyordu. Aydın cesareti buydu işte.Ben, aydının korkusuy- la kucak kucağa yaşayan “cesaretini” Oktay Akbal’dan öğrendim. [email protected] Ergenekonsoruşturmasõkapsamõndagözaltõnaalõnanpolislerden9’ununtutuklanmasõistendi Dört subay tutuklandıİstanbul Haber Servisi - Erge- nekon operasyonunda 11. dalga ope- rasyonlarõyla gözaltõna alõnan 5’i muvazzaf subay, 15 şüpheli İstanbul Cumhuriyet Başsavcõlõğõ’na sevk edildi. Savcõlõk sorgusunun ardõndan 4 muvazzaf subay tutuklandõ, biri savcõlõktan serbest bõrakõldõ. 10 po- lis memurundan biri savcõlõk sorgu- sunun ardõndan serbest bõrakõlõrken 9 şüpheli ise tutuklanma istemiyle mahkemeye sevk edildi. Adliyeye ilk olarak 5 muvazzaf su- bay getirildi. Soruşturmayõ yürüten Zekeriya Öz, Mehmet Ali Pekgü- zel, Ercan Şafak, Murat Yönder, Fikret Seçen ve Nihat Taşkın tara- fõndan sorgulandõ. Savcõlõk sorgusu tamamlanan mu- vazzaf subaylardan biri serbest bõra- kõlõrken 4’ü tutuklanma talebiyle mahkemeye sevk edildi. Nöbetçi 14. Ağõr Ceza Mahkemesi, 4 muvazzaf subayõ “Silahlı terör örgütüne üye olmak” suçundan tutukladõ. Soruşturma savcõlarõ tarafõndan sorgulanan aralarõnda Elazõğ Özel Harekât Şube Müdürü Ayhan Ata- bek’in de aralarõnda bulunduğu 10 polis memurundan Fahri Süslü sav- cõlõktan serbest bõrakõldõ. Elazõğ Özel Harekât Şube Müdürü Ayhan Ata- bek, Özel Harekât Şube Emniyet Amiri Servet Kaynak, Özel harekât polisleri Murat Çavdar, Mehmet Dalgın, Muhittin Bağcı, Bülent Güngör, koruma şubede görevli po- lis memuru Kenan Temur’un da aralarõnda bulunduğu 9 kişi “Silah- lı terör örgütüne üye olmak” su- çundan tutuklanma talebiyle mah- kemeye sevk edildi. S-1 belgesi soruldu Ergenekon soruşturmasõ kapsa- mõnda gözaltõna alõnan Özel Hare- kât Dairesi Başkanvekili İbrahim Şahin’in hazõrladõğõ 300 kişilik lis- tede adlarõ bulunduğu öne sürülen po- lislere savcõlõkta bu liste ve suikast planlarõ ile ilgili sorular yöneltildiği belirtildi. Savcõlõk sorgularõnda şüp- helilere Şahin’in bahsettiği terörle il- gili yeni oluşumdan haberleri olup ol- madõklarõ, bu oluşum içinde olup ol- madõklarõnõn sorulduğu öğrenildi. Türk Metal Sendikasõ Genel Baş- kanõ Mustafa Özbek, genel başkan yardõmcõlarõ Mecit Hazır, Pevrul Kavlak, genel sekreter Muharrem Aslı Yüce, Türk Metal Sendikasõ ça- lõşanõ Süleyman Erdinç, gazeteci Ünal İnanç’õn da emniyetteki iş- lemleri devam ediyor. Sevkler sõra- sõnda gazetecilerin adliye binasõna girmesi yasaklandõ. ‘Bu oyunlar karalamak için’ Ergenekon terör örgütü üyesi ol- duğu gerekçesiyle yargõlanan gaze- teci Vedat Yenerer, önceki akşam tahliyesinin ardõndan dün Beşik- taş’taki İstanbul Adliyesi önünde basõn açõklamasõ yaptõ. 11 ay tutuk- lu kaldõğõnõ ifade eden Yenerer, “Hayatımda yaşadığım en kötü, en acı ve en üzücü dönemi yaşadım. Çünkü dünyayı dolaşmış bir ga- zeteciyim. Geç de olsa Türk adaleti bu oyuna son verdi. Aylarımız bi- ze oynanan korkunç, aşağılık oyun- larla, kirli iftiralarla düzmece bel- geleri düşünerek geçti” dedi. Bugün itibarõyla suçunun ne olduğunu hâlâ bilmediğini söyleyen Yenerer, sav- cõlarõn iddialarõnõn tamamõnõn yalan ve düzmece olduğunu ileri sürdü. Savcõlarõn lehine olan delilleri dosyaya koymadõğõnõ belirten Ye- nerer, “Bu sözde Ergenekon terör örgütü, yani tam bir soytarılık. Böyle bir örgüt yok. Kimse kimseyi tanımıyor ve bugüne kadar bu örgütü kabul eden yok. Bu oyun- lar ancak insanları karalamaya yö- neliktir” diye konuştu. ‘TSK’ye ayıp edildi’ PKK kamplarõna giderek yazdõğõ kitaplardan terör örgütüyle PKK ara- sõnda irtibat sağladõğõ iddiasõnõn al- çakça olduğunu söyleyen Yenerer, soruşturma süresince TSK’ye ya- põlmõş çok fazla ayõp olduğunu ileri sürdü. Yenerer, “Bu ayıbın, bu if- tiranın altından nasıl kalkacaklar ben bilmiyorum. Ama şunu çok iyi biliyorum. Yüce Türk mahkeme- lerinin önünde bunun hesabını ve- recekler. Kalbim orada kaldı. Çün- kü orada çok değerli insanlar var. Onların üzerinden TSK’ye al- çakça saldırıyorlar. Bu oyun bo- zulacak” dedi. ‘Ceketlerini alacağız’ İçerdeki insanlarõn en büyük sõ- kõntõsõnõn “yalan” haberler olduğu- nu söyleyen Yenerer, şöyle devam et- ti: “Onun dışında herkesin morali iyi. Çünkü herkes biliyor ki bu ada- let sonunda herkes için çalışacak. Geç de olsa muhakkak bu işin so- nunda selamet var ama bu işin so- nunda bu tezgâhı kuranlar o mah- kemeye geri gelecekler. Hukuk mücadelemiz, bu savcıların, bu savcılara destek olanların, Anka- ra’daki başsavcıların sırtındaki ceketi alıp, aynı bizleri attıkları F tiplerine kapatana kadar devam edecek. Ben kendi namıma bunu söylüyorum.” Güzelbey hakkında suç duyurusu GAZİANTEP - (Cumhuriyet) CHP Gazian- tep Milletvekili Yaşar Ağyüz, AKP’li Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanõ Asõm Güzelbey hakkõnda soruşturma açõlmasõ için İçişleri Bakan- lõğõ’na başvurdu. Belediye otobüsleri ihalesini ka- zanan Kevser Turizm Taşõmacõlõk Gõda Sanayi ve Ticaret AŞ’nin belediyeye ödemesi gereken 4.5 milyon TL’yi ödemediğini belirten Ağyüz, “Bu borç neden alõnamamaktadõr” diye sordu. Verici istasyonuna bomba Yurt Haberleri Servisi - Hatay’õn Hassa il- çesinde, bir reklamcõlõk şirketine ait verici istas- yonuna terör örgütü PKK üyelerince yerleştiril- diği bildirilen bombanõn patlamasõ sonucu bir görevli hafif yaralandõ. Yaralanan görevlinin Er- kan Dündar (29) olduğu ve kaldõrõldõğõ hastanede ayakta tedavi edildiği öğrenildi. Halkoyunları yarışmasında arbede Yurt Haberleri Servisi - Iğdõr’da, İl Milli Eğitim Müdürlüğü’nce düzenlenen geleneksel halkoyunlarõ yarõşmasõnda ikinci olduklarõnõ öğrenen Karakoyunlu Halk Eğitim Merkezi eki- bi “kendilerine haksõzlõk yapõldõğõnõ” öne süre- rek, salondaki masa ve sandalyeleri dağõttõ. Ra- kip ekiplere de saldõran Karakoyunlu Halk Eği- tim Merkezi ekipleri polis tarafõndan yatõştõrõlõr- ken ödül töreni iptal edildi. İzdiham mağazası yeniden açıldı İstanbul Haber Servisi- İndirimli açõlõşõnda izdihama yol açan, Merter Markalar Birliği’nin önderliğinde kurulan ve Merter-Osmanbey-Lale- li’nin kõsaltmasõndan oluşan “MOL” mağazasõ dün yeniden açõldõ. Satõşa sunulan ürünlerde yüzde 50 indirim yaparak dün yeniden açõlan ma- ğazadaki kasalarda uzun kuyruklar oluştu. KARİKATÜRE TAHAMMÜLSÜZLÜK Başbakan Kurtcebe’ye dava açtı İstanbul Haber Servisi - Gazetemiz karikatüristi Osman Nuri Kurtcebe’ye çizdiği bir karikatür nedeniyle Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’a “basın yoluyla hakaret” ettiği iddiasõyla açõlan dava başladõ. Şişli 2. Asliye Ceza Mahkemesi’ndeki duruş- maya sanõk avukatõ Bülent Utku ve müşteki avu- katõ Ece Harika Akyürek katõldõ. Kurtcebe, mahkemede savunmasõnõ yazõlõ olarak hazõrladõ- ğõnõ belirtti. Kurtcebe’nin okuduğu dilekçede, Mustafa Kemal Atatürk’e, onun kurduğu Cum- huriyet’e ve Cumhuriyet’in kazanõmlarõna karşõ dõş ve iç saldõrõlarõn yoğunlaştõğõ tehlikeli bir sü- reçten geçildiği belirtildi. “Mizahın önemli bir dalı olan karikatürün görevi muhalefettir ve amacı insanları güldürerek düşündürmektir” ifadesinin yer aldõğõ dilekçede, “Benim de bu amaçla çizdiğim bu karikatür Atatürk’e ve Cumhuriyet’e karşı söylenmiş olumsuz sözleri güldürme yoluyla eleştirmekten ibarettir. Halk arasında eşek komik, sevimli ve insanları gül- düren bir hayvan olduğu için eşekleri konuştu- rup okuyucuyu güldürerek düşündürmeyi amaçladım. Karikatürde konuşanlar insanlar değildir. Ve yüzleri hiçbir kişiye benzememiş- tir. Sadece başkalarının sözlerini kendi sözle- riymiş gibi söylemişlerdir. Bu sözleri kendi üs- tüne alınarak karikatürün ana temasını kendi üstüne çakıştırmayı düşünmek ve bu yüzden suç işlendiğini iddia etmek olanaklı değildir. Bu karikatürü Başbakan’a hakaret etmek için çizmedim. Beraatımı isterim” denildi. ‘Görüşler eleştirildi, Erdoğan değil’ Sanõk avukatõ Utku da söz konusu karikatürde Başbakan’õn isminin yer almadõğõnõ vurgulayarak “Karikatürde konuşma bağlamında tam altı ayrı görüşe yer verilmiştir. Bu görüş toplumda birçok kişiye aittir. Karikatürde genel olarak bu görüşlerin eleştirisi yapılmıştır. Herhangi bir kişinin bu görüş bana ait diyerek dolayısıy- la bu hakaret bana yapılmıştır mantığıyla şi- kâyetçi olması yerinde değildir. Suçun unsur- ları oluşmamıştır” dedi. Müşteki avukatõ Akyürek ise eleştiri ve ifade özgürlüğünün sõnõrlarõnõn aşõldõğõnõ iddia ederek şikâyetçi olduklarõnõ yineledi. İddia makamõ esas hakkõndaki mütalaasõnda söz konusu suçun un- surlarõnõn oluştuğunu belirterek Kurtcebe’nin ce- zalandõrõlmasõnõ talep etti. Duruşma ertelendi. Başbakan Erdoğan, Rize’de yerel seçimlere katılacak AKP adaylarını tanıttı. (Fotoğraf: AA) Erdoğan’danTemizEllerbenzetmesi RİZE (Cumhuriyet) - Başbakan Recep Tayyip Er- doğan, Türkiye’de çeteleşmenin, özellikle mafyanõn üzerine gidildiğini savundu. Rize’nin Güneysu ilçesinin Pazarköy köyünde, akrabasõ Şevket Er’in cenaze törenine katõlan Erdo- ğan, Vali Zekeriya Şarbak’ın verdiği yemekte son 6 yõlda Türkiye’de siyasetin kalitesinin yükseldiğini savunarak, “Siyasetin kalitesini düşük düzeyde tutmak isteyenler, eski alışkanlıklarını devam et- tirmek isteyenlerdir.” dedi. Türkiye’nin cesur ve kararlõ bir biçimde tabularõ- nõn, korkularõnõn, çeteleşmelerin üzerine gittiğini an- latan Erdoğan, Ergenekon operasyonunu İtalya’daki “Temiz Eller” operasyonuna benzeterek şöyle devam etti: “Bakın, İtalya’da Temiz Eller operasyonu ol- du. Haftalarca, aylarca konuşuldu. Peki Türki- ye’de benzer operasyonlar sürünce niçin bazı odak- lar, bazı mahfiller rahatsız oluyor? Bazı siyasi ku- rumlar bundan rahatsız oluyor? Hatta o kadar, o kadar, o kadar rahatsız oluyorlar ki ‘ben avu- katõyõm’ diyecek kadar ileri gidebiliyorlar? Ben bu- günü düşünmüyorum, ben çocuğumun yaşayacağı ya da yaşadığı Türkiye’yi de değil, torunlarımızın yaşayacağı o tertemiz Türkiye’yi düşünüyorum.”
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle