Katalog

[email protected] SAYFA CUMHURİYET 18 OCAK 2009 PAZAR 10 PAZAR KONUĞU CMYB C M Y B Önümüzdeki yerel seçimlerde DSP’den adaylõğõnõ koyan Şişli Belediye Başkanõ Sarõgül’le konuştuk: İnançüzerindenpolitikayapõlamaz Şişli ilçesinde Mustafa Sarıgül dördüncü dönem yeniden belediye başkan adayõ. Bu kez DSP’den. Sarõgül’le konuşuyoruz. Şişli modelinin çok önemli olduğunu, bütün sosyal demokrat belediyelerin bu modeli bütün Türkiye çapõnda uygulamalarõ durumunda başarõyõ yakalayacaklarõnõ söylüyor. “İnanç üzerinden siyaset yapılmasını kesinlikle doğru bulmadığını” belirten Sarõgül, 29 Mart yerel seçimlerinde yüzde 70’e yakõn olan oyunu daha da arttõrmayõ beklediğini sözlerine ekliyor. Bu kez DSP’den Şişli belediye başkan adayısınız. 29 Mart yerel seçimlerine nasıl hazırlanıyorsunuz? - Bir kere yerel yönetimlerde Şişli bir model oluşturdu. Bu modeli bütün sosyal demokrat, demokratik sol belediyeler Türkiye çapõnda uygulasa en ufak bir sorun kalmaz. Şişli modeli bizim ülke için son derece önemlidir. Bu model 1970’li yõllarda uygulandõ ve bütün büyük şehirler kazanõldõ. Ben bu modeli bugün aynõ şekilde uyguluyorum. Belediye başkanlõğõ son derece önemli. Çalõşmalarõmõzda Şişli Belediyesi’ni hangi ilkelerle yönetiyoruz? Bir insanõn ilkeleri, hedefleri yoksa o kişi belediye başkanlõğõnda başarõlõ olamaz. Bir kere şunu belirtmek isterim ki Şişli gerçekten yerel yönetimlerde bir model haline geldi. Şişli bugün adõndan en çok söz edilen belediye. Biz sadece yaptõğõmõz hizmetlerle adõmõzdan bahsettirmedik. Şişli birçok toplumsal eylemlerde de lider ilçe oldu. Örneğin, biz muhtarlarõmõza çok büyük önem verdik. Bütün muhtarlarõmõzla diyaloglarõmõz son derece iyi oldu. Ayrõca Şişli Belediyesi’nin çok önemli bir noktaya gelmesinde sivil toplum kuruluşlarõnõn, belediyede çalõştõğõmõz arkadaşlarõmõzõn çok ağõrlõklõ payõ var. Çünkü sonuçta belediyecilik kolektif bir iştir. Belediye çalõşmalarõnda herkesin kendini o işin içinde mutlaka bulmasõ lazõmdõr. Bu çalõşmalarda biz fikir, õrk, cinsiyet, kültür, inanç, siyaset ayrõlõğõ gözetmeyen bir anlayõşla yolumuza devam ettik. Tek taviz vermediğimiz konu ulusal birliğimizdir. Bayrağõmõzdan, toprağõmõzdan kesinlikle taviz vermedik. Bizim tek bir amacõmõz var. Nedir bu amacınız? - Şişli bölgesinde yaşayan yurttaşlarõmõza hizmet sunmak, ülkemizde yaşayan vatandaşlarõmõza iyi hizmet sunmaktõr. Bunlar tabii ki benim tek başõma başarabileceğim ya da yapabileceğim konular değil. Seçimlere girerken bir siyasi partinin adayõsõnõz. Ama seçimden sonra herkesin belediye başkanõ olmalõsõnõz. Herkese destek vermelisiniz. Ben yüzde 70’e yakõn bir oy aldõm ama neden geri kalan yüzde 30 oyu alamadõm? Seçimden sonra bunun da yanõtõnõ bulmak için çalõşmalara başladõk. Hedef, bana yüzde 70 oy veren yurttaşõmõzõ memnun etmek.. ama bana oy vermeyen yurttaşlarõmõzõn da gönlünü kazanabilmektir. Bizim kapõlarõmõz hiçbir zaman yurttaşlarõmõza kapalõ olmadõ. Biz belediye olarak gücümüzü bulunduğumuz koltuktan almadõk. Bunu kendi kişiliğimizden ve yaptõğõmõz hizmetlerden aldõk. ‘Lafta değil icraatta çağdaşız’ Belediyeyi yönetirken en önemli ilkeleriniz hangileri? - Bir kere, Şişli Belediyesi’nde gerçekten adamõ olanõn işi yapõlmadõ. Şişli Belediyesi’nde hak edenin işi yapõldõ. Şişli Belediyesi’nde şahõslarõn çõkarlarõ ön planda tutulmadõ; toplumsal çõkarlar çok daha ön planda oldu. Bizim belediyemizde Şişli halkõna yararõ olmayan hiçbir projeye biz gerçekten imza atmadõk. Ayrõca Şişli Belediyesi’nde çalõşan arkadaşlarõmõz gerçekten güler yüzlü, sevecen oldular. Bu arkadaşlarõmõz, altõnõ çizerek söylüyorum, hiçbir zaman sorun değil, her zaman çözüm üretmeye özen gösterdiler. Bunlarõ yapõnca da Şişli’de çok önemli bir vizyon yakaladõğõmõz kanõsõndayõm. Bugünlerde moda. Herkes misyondan, vizyondan bahsediyor ama icraata bakmak lazõm. Biz Şişli olarak İstanbul’un 21. yüzyõlda çağdaş yüzüyüz. Ama lafta değil, icraatta, yaptõğõmõz çalõşmalarda çağdaşõz. İlçemiz ilkokullarõmõzla, spor tesislerimizle, ticaret merkezimizle geleceğin merkezi oldu. Bizim için iktidar amaç değil, araçtõr. İktidarda bulunuyorsak o zaman bölgemize çok destek vermemiz, bunu çok iyi bir noktaya taşõmamõz lazõmdõr. Halka hizmet vermeyen, bireysel çõkar peşinde koşanlar bizden hep uzak oldu. Ne biz onlara yaklaştõk ne de onlar bize yaklaşabildiler. Dürüst ama becerikli bir yönetim uyguladõk. Ya dürüst ama beceriksiz bir yönetim olursa ne olur? - Onun da bir anlamõ yok. Dürüst ve becerikli, ilkeli, sorumluluk sahibi, yurtseverlik duygusu yüksek olacaksõnõz. Bilgili, birikimli, adalet duygusu çok yüksek olan kadrolarla çalõştõk. Hukuka çok önem verdik. Hukukun olmadõğõ yerde sevgi, adalet, barõş olmaz. Dolayõsõyla hukuk anlayõşõ yüksek bir belediye oluşturduk. Böyle olunca da başarõ kendiliğinden geliyor. Belediye başkanõna, “Sen hangi hizmetleri yaptın? Hangi eserleri ön plana çıkardın?” diye sorarlar. Yõllar önce, Allah rahmet eylesin İstanbul Belediye Başkanõ Haşim İşcan vardõ. Haşim İşcan bir geçit yaptõ. İsmi hep onunla anõldõ. Biz Şişli’de 25’in üzerinde okulu yõkarak muazzam binalar yaptõrdõk. Hepsi de tam gün eğitim veriyor. 16 derslikli okulu yõktõk. Bugün bu okul 50 derslikli. Bu okullarõmõz teknik donanõmlarõyla da muhteşem bir noktaya geldi. Bir başka nokta da, İstanbul çok ciddi bir deprem kuşağõ üzerinde olduğu için bütün bu okullarõmõzõ depreme dayanõklõ olarak yaptõrdõk. Bütün bunlarõ yaparken Türkiye Cumhuriyeti’nin geleceğini düşündük. Eğitime ağırlık vererek mi? - Eğitim sorununu çözememiş bir ülke gerçekten çağdaş bir ülke olamaz. Dünya uluslarõ arasõnda da yerini alamaz. Biz geleceğe umutla bakan, heyecanlõ gençler bu okullarda yetişsin istedik. Ulusumuzu, cumhuriyetimizi, bayrağõmõzõ korumak ancak bilgili, eğitimli, geleceğe güvenle bakan insanlarla olur. Bilimsel düşünebilen, doğru karar verebilen, üretken ve dinamik nesiller yetiştirmeyi, ama bu çocuklarõ aynõ zamanda özlerine bağlõ kalmalarõnõ sağlamayõ hedefledik. ‘Eserleri olmayanın yerinde yeller eser’ Bütün bunları yaparken bu enerjiyi nereden buluyorsunuz? - Şişli halkõ bize rekor düzeyde bir oy verdi. O rekor oyu hizmetlerle süslemeliydik. Bunu gerçekten de yaptõk. “Eserleri olmayanların yerlerinde yeller eser” diye önemli bir söz vardõr. Biz çok önemli eserler bõraktõk. Mahallelerimizi dolaşõrken yurttaşlarõmõz, “Çalışmalarınızdan çok memnunuz” dediklerinde büyük keyif alõyorum. Kamuoyu yoklamalarõnda çok düşük görünürseniz enerjiniz olmaz. Bu enerjinin yüksek olmasõ için seçildiğimiz günden beri yarõn seçim varmõş gibi çalõşmalarõmõzõ sürdürüyoruz. Hiçbir zaman hak ve hukuktan ayrõlmadõk. Herkesin belediye başkanõ olmaya özen gösterdik. Cumhuriyet’i, Atatürk’ü korumak, Cumhuriyet kuşaklarõna önem vermek ancak eğitime verdiğimiz önemle sağlanabilir. Biz buna inandõk. Bir mekânõn ortamõ iyiyse oradaki insanlar daha mutlu, daha yüksek enerji sahibi oluyorlar. ANAP iktidardayken 1989 yerel seçimlerini SHP silip süpürmüştü. Bunu nasıl başarmıştı sizce? - 1989 seçimleri Özal’õn zayõf olduğu dönemdi. Fakat Erdal İnönü gibi halkõn sevdiği, güvendiği bir bilim insanõ vardõ. Erdal İnönü İsmet Paşa’nõn oğluydu ama bu ismi hiçbir zaman siyaset için kullanmamõştõ. Yõpranmamõş bir isimdi. Erdal İnönü, “Limon gibi sıkıldık. Bizi limon gibi sıkmaya devam etmesinler” sloganõyla meydanlara çõktõ. Erdal İnönü’nün kişiliği ve o dönemdeki heyecanla biz 1989’da İstanbul başta olmak üzere pek çok ili kazandõk. Ama Erdal İnönü’nün o rüzgârõ ve başarõsõ daha sonra ne yazõk ki yerel yönetimlerde devam edemedi. Bir olayõn gelişmesi için halkõn sevdiği lidere, çok iyi projelere ve örgütlü çalõşmaya ihtiyaç vardõr. Bakõn kaç yõl geçti, “Limon gibi sıkıldık” sloganõnõ hâlâ unutmadõk. Keşke o günkü rüzgârõ tekrar yakalayabilsek. Onun için yerel yönetimlerde, tekrar ediyorum, Şişli modeli önemli bir modeldir. Ben ileride bu modeli bütün Türkiye’de uygulamayõ arzu ediyorum. O zaman da bütün sosyal demokrat belediyeler başarõlõ olur ve aldõklarõ kaleleri bir daha bõrakmazlar. Cumhuriyet ve Atatürk’ün değerlerine sevgisizlik gösteriliyor Şişli’de okulların dışındaki öbür çalışmalarınızı da anlatır mısınız? - Örneğin öğretmenler evine çok önem veriyoruz. Şöyle bir proje geliştirdik: Akşam iş çõkõşõ öğretmenlerimizin sporlarõnõ yapabilecekleri, kadõn ve erkek kuaförüne gidebilecekleri, kongre salonu, misafirhanesi, lokantalarõ, kütüphanesi olan öğretmen evi yapmamõz lazõm. İstanbul’un en güzel noktasõnda öğretmenlerimize bir öğretmen evi yaptõk. Ayrõca Erdal İnönü Bilim Merkezi bizim için son derece önemli. Prof. Dr. Erdal İnönü benim genel başkanlõğõmõ yaptõ. Marmara Üniversitesi’nin Nişantaşõ Kampusu’ndaki bu bilim merkezinden binlerce öğrencimiz yararlanõyor. Bir de emekli yurttaşlarõmõza çok büyük önem veriyoruz. Bunun için bir Emekliler Merkezi yaptõk. Emekli yurttaşlarõmõz sabahlarõ oraya geliyorlar. Çaylarõnõ, kahvelerini içiyor, gazetelerini okuyorlar. Orada arkadaşlar ediniyorlar. Televizyon seyrediyorlar. Mahallelerde yaptõğõmõz Türkiye’nin ilk emekliler evlerine yaklaşõk 35 bin emekli yurttaşõmõz geliyor. Bu da bizim sosyal demokrat anlayõşõmõzõn en önemli noktasõ. Yoksulluğun olduğu yerde demokrasiden söz edemezsiniz. Adaletin olmadõğõ yerde barõş olmaz. Belediyenin görevi sadece altyapõ yapmak, temizlik hizmeti vermekle görevli değildir. Bir belediye aynõ zamanda bölgesinde bulunan emeklileri de düşünmek, onlarõn ihtiyaçlarõnõ da karşõlamakla yükümlüdür. Geçmişine önem vermeyenler geleceklerine kolay kolay önem veremezler. Siz hep dil, din, etnik kimlik ayrımı yapmadan bir belediyecilik anlayışını yürüttüğünüzü söylersiniz… - Biz insanõn olduğu her yerde var olduk. Buna da çok büyük özen gösterdik. Bu bakõmdan cem evlerimize, camilerimize, kiliselerimize ve sinagoglarõmõza destek ve önem verdik. İnanan insanlara saygõ duyuyorum ve ben Şişli Belediye Başkanõ olarak o inanan insanlara hiçbir ayrõm yapmadan elimden geldiği kadar bütün desteğimizi veriyorum. Zaten farklõlõklarõmõzõn hepsinin bizim kültür zenginliklerimiz olduğunu da hepimizin bilmemiz lazõm. Her zamankinden daha çok Türkiye’nin birliğe ve beraberliğe ihtiyacõ olduğuna inanõyorum. Türkiye’yi içerden ve dõşardan bölmek isteyen güçler geçmişte inançlarõmõzõ istismar ettiler. Bugün buna kesinlikle izin vermemeliyiz. İnançlar üzerinden siyaset yapõlmasõnõ da hiç doğru bulmuyorum. Çünkü inançlar Allah’a ulaşma yoludur. İktidara ulaşma yolu olarak kesinlikle istismar edilmemelidir. Şişli Belediyesi’nde hak, hukuk ve adaletin çok önemli olduğunu söylediniz. Peki, bunca yolsuzluk söylentileriyle çalkalanan AKP’li belediyelerin hak, hukuk tanımazlıklarını nasıl karşılıyorsunuz? - Bir kere ciddi bir alternatif olmayõşõ önemli. Beğenirsiniz, beğenmezsiniz.. bugün bir iktidar var. İktidar, “Ben 82 belediyenin 82’sini de alacağım” diyor. Ama ana muhalefet, “Ben 50 belediyeyi kazanamazsam bu işi bırakırım” diyemiyor. Türkiye’nin sorunu demokrasinin tam olarak oturmamõş oluşu. Siyasi partiler kanunu, seçim sistemi değişmedikten sonra bizim tam olarak demokrasiden söz etmemiz mümkün değildir. Lidere değil, halka bağlõ demokrasinin ön planda olmasõ gereklidir. Şu anda ne yazõk ki liderlere bağlõ bir demokrasi anlayõşõ var. Lidere bağlõ demokrasinin sürmesi halinde de halka fazla bir enerji veremezsiniz. Bütün mesele kadõn kollarõnõ, gençlik kollarõnõ 12 Eylül öncesi olduğu gibi çalõştõrmaktõr. Acaba seçimlere nasõl hazõrlanõyorlar? Biz seçimlere 20 bin arkadaşõmõzla hazõrlanõyoruz. Bir arkadaşõmõzõn görevi altõ seçmeni sandõğa getirmektir. Şişli’de 250 bin seçmen var. 200 bin seçmen sandõğa gelir. Biz 120 bin oy hedefliyoruz. Burada 810 seçim sandõğõ bulunuyor. Her sandõkta dört arkadaşõmõz görevli. Biz 2 bin 500 sandõk görevlisi arkadaşõmõzla seçimlere hazõrlanõyoruz. Çalõşmak lazõm. Ben bu çalõşmalarõ rahmetli Orhan Eyüboğlu, Turan Güneş, Mustafa Üstündağ ve daha nicelerinden öğrendim ve burada uyguluyorum. Gençlik kollarõndan yetişen bir kişi olmasam, Alev Coşkun’larõn öğretisini burada sunmamõş olsak başarõlõ olamazdõk. Kadõn, gençlik kollarõ kapalõ. Gençliğe enerji verecek bir yer yok. P O R T R E MUSTAFA SARIGÜL 1956, Erzincan doğumlu. Yükseköğrenimini Marmara Üniversitesi Eğitim Fakültesi’nde tamamladõ. İş yaşamõna Kâğõthane Belediyesi’nde başladõ. İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve İETT Genel Müdürlüğü’nde çalõştõ. Daha sonra ticarete atõldõ. CHP Gençlik Kollarõndan siyasete girdi. 18. dönem milletvekilliği ve TBMM Başkanlõk Divanõ üyeliği yaptõ. 1999-2004 seçimlerinde Şişli Belediye Başkanõ seçildi. CHP’den ihraç edilince bu seçimlerde DSP’den adaylõğõnõ koydu. Galatasaray Spor Kulübü Yönetim Kurulu ve Türkiye Milli Olimpiyat Komitesi üyeliği görevinde bulundu. “TBMM’de Bir Milletvekili” ve “İstanbul’da Direksiyon Sallamak” adlõ kitaplarõ var. SÖYLEŞİ LEYLA TAVŞANOĞLU Ama ülkemizde inançlar iktidara ulaşmak için istismar edilmiyor mu? - Maalesef bu yapõlõyor. Halkõmõzõn bunlarõ iyi değerlendirmesi lazõm. İster sağda ister solda inanç üzerinden politika yapõlmamalõdõr. Özellikle son günlerde solda inanç üzerinden politika yapõlmaya çalõşõlõyor. Bütün bunlarõ Cumhuriyet’in ve Atatürk’ün değerlerine karşõ gösterilen bir sevgisizlik olarak değerlendiriyorum. Siz Vatikan’ın eski İstanbul Temsilcisi Monsenyör George Marovitch’e geçirdiği kazadan sonra çok ciddi yardımlarda bulunmuştunuz. Bunu anlatır mısınız? - Evet. Ben Monsenyör George Marovitch’e çok destek verdim. Marovitch kültürler arasõ diyaloğa çok önem vermiş bir kişidir. Kendisini çok severim. Ayrõca Papa İkinci Jean Paul’ün isminin bir sokağa verilmesinde de çalõştõ. Şimdiki Papa’nõn Türkiye’yi ziyaret etmesinde Sayõn Marovitch’in sayõlamaz katkõlarõ var. Bir buçuk yõl önce İtalya’da çok ağõr bir kaza geçirdi. İtalya’da tedavi altõndayken kendisini sürekli aradõm. Şu anda da desteğimiz devam ediyor. Sayõn Marovitch’in bir an önce sağlõğõna kavuşmasõnõ diliyorum. Geçenlerde Marmara Vakfõ Başkanõ Sayõn Akkan Suver’in, vakfõn bir onur madalyasõnõ düzenlenen bir törenle sunmasõ da Sayõn Marovitch için son derece önemliydi. Bunu düşündükleri için Marmara Vakfõ’na çok teşekkür ederim. İster sağda ister solda inanç üzerinden politika yapõlmamalõdõr. Özellikle son günlerde solda inanç üzerinden politika yapõlmaya çalõşõlõyor. Yerel yönetimlerde Şişli bir model oluşturdu. Bu modeli bütün sosyal demokrat, demokratik sol beleyediyeler Türkiye çapõnda uygulasa en ufak bir sorun kalmaz. Vefa duygusu insanı insan yapar Gençliğeenerji verirsenizkazanõrsõnõz