Katalog

CMYB C M Y B SAYFA CUMHURİYET 31 AĞUSTOS 2008 PAZAR 18 MÜZİK haticetuncer@hotmail.com Grup Yorum, 8. kez Harbiye Cemil Topuzlu Açõkhava Tiyatrosu’nda sevenleriyle buluşuyor EşitveözgürbirdünyaiçinHATİCE TUNCER Grup Yorum, 6 Eylül Cumartesi günü saat 21.00’de Harbiye Cemil Topuzlu Açõkhava Tiyatrosu’nda bir kez daha marşlarõ, türküleri ve şarkõlarõyla dinleyicileriyle buluşacak. 2001 yõlõndan bu yana her yõl Açõkhava Tiyat- rosu’nda konser veren Grup Yorum müzis- yenleri, bu kez “Yine aynı göğün altında, yi- ne Harbiye’deyiz” söylemiyle ezilenlerin, yok sayõlanlarõn umutlarõnõ ve sevdalarõnõ ez- gilere taşõmayõ vaat ediyorlar. Aslõnda, her müzik dalõndan bir efsaneden söz ediliyorsa Yorum için de protest müziğin, kendi tanõmlarõyla “devrimci müziğin” efsane grubu denilebilir. Yorum, 12 Eylül askeri reji- mi sonrasõnda üniversite öğrencilerinin baskõ koşullarõna başkaldõrõlarõnõ ifade ettikleri bir alan olarak 1985’te kurulan müzik gruplarõndan biriydi. O günlerden bu yana sayõsõz müzisyen Grup Yorum’dan geldi geçti; yasaklanmalar, gözaltõlar ve tutuklanmalara karşõn 21 albümle Yorum yoluna devam etti. Grup Yorum elemanlarõ, söyleşimiz sõrasõnda 2006’da çõkardõklarõ “Yıldızlar Kuşandık” al- bümünden sonra yeni albümlerinin de önümüz- deki aylarda çõkacağõ haberini verdiler: “24. yı- lımıza girerken bir yandan Harbiye konseri- mize hazırlanıyoruz, bir yandan da albüm çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Her albümde yeni şeyler denemek bir Yorum klasiğidir as- lında. Her konserimizde olduğu gibi 6 Eylül akşamı da yeni şarkılarımızdan örnekleri iz- leyicimize sunacağız. Diğer sanatçıların ha- zırlanmasıyla bizim hazırlanmamız arasında dağlar kadar fark var. Asıl fark, oradan kay- naklanıyor. Sadece müzikle uğraşmıyoruz, üretkenliği, yaratıcılığı zorlayan birtakım şeylere karşın sanat alanında yapabileceği- mizin en iyisini göstermeye çalışıyoruz. Bi- zim açımızdan biraz sınav alanı gibi oluyor.” Grup Yorum’un günümüzdeki çekirdek kad- rosunu oluşturan solistler Öznur Turan, Eren Olcay, Selma Kıl, bağlamada Cihan Keşkek, klasik gitarda Muharrem Cengiz, bas gitarda İbrahim Gökçek, kavalda Ali Aracı, perkus- yonlarda İnan Altın sahnede olacak. Gruba Avustralya’dan gelerek katõlan yeni solist Me- sut Eröksüz izleyiciyle tanõşõrken klavyede Ali Papur’un yanõ sõra deneyimli davulcu Turgut Alp Bekoğlu gruba eşlik edecek. Bu yõl konuk sanatçõlar sõnõrlõ tutularak Grup Yorum eleman- larõnõn ağõrlõğõ daha arttõrõlmak istenmiş. Yo- rum’un deneyimli elemanlarõnõn yetiştirdiği Grup Yorum Korosu, sahnede tüm parçalara vokalleriyle katkõda bulunacak. Yorumcular konser hakkõnda bilgi verirken gizleyemedikle- ri heyecanlarõnõn nedenini de dile getirdiler: “Bir yılda biriktirdiğimizi o kadar çok şey var ki... Çok farklı konserlerde bir araya ge- liyoruz, koşulları anlatıyoruz. Dinleyiciyle ‘Buna karşõ şöyle tavõr almak lazõm’ diye ko- nuşarak dertleşiyoruz aslında. Ama Harbi- ye’deki iletişimimiz çok daha farklı oluyor. Bir yılda yaşadığımız acılar, sevinçler, sıkın- tılar ortak. Müziğimiz de güzel tabii.” rup Yorum Harbiye konserinin yalnız müzik yönüyle değil, tüm detaylarıyla uğraşıyor. Her yıl konserde yeni şarkılar, yeni denemelerle dinleyicilerin karşısına çıkmayı gelenekselleştirmişler. Aynõ göğün altõnda, hep birlikte Y orum’un Harbiye kon- serlerinin her biri de ertesi yõla kadar anlatõlan ortak bir ruhun yaşandõğõ törenlerdir as- lõnda. Yorum’un bütün şarkõlarõ hep bir ağõzdan söylenir, halay- lar çekilir, sloganlar atõlõr. Final hep birlikte “Cemo” ve “Haklı- yız Kazanacağız” marşõ ile ge- lir. “Konserlerinizi dolduranlar kimler, solun belli bir çizgi- sindeki insanlar mı” sorumuza Yorum elemanlarõ kesinlikle kar- şõ çõktõ: “Kısaca herkes diyebiliriz. O konser alanında mankenleri, travestileri, yaşlıları, gençleri, bütün siyasi çevrelerden in- sanları, türbanlı aileleri, ba- sından değişik camialardan insanları, şirket yöneticilerini gördük. Ama her zaman top- lumun en dinamik kesimi olan gençlik, dinleyicilerimiz ara- sında büyük bir yoğunluk oluşturuyor. Harbiye konser- lerinin heyecanı da bu zaten. Oraya gelen her kesimden 5 bin kişiyi memnun gönder- mek zorundayız.” Yorum elemanlarõ, dinleyici kitlesinin bu geniş yelpazesini mücadeledeki kararlõlõklarõna du- yulan saygõya bağlõyor, biz ise müziklerinde yarattõklarõ enerji- nin, tutturulan çizginin insanlarõ yakaladõğõndan söz ettik. Sonun- da hepsinin birlikte Yorum’un ba- şarõsõnõ yarattõğõ konusunda an- laştõk: “Yorum’un düşlediği dünya aslında herkesin düşlediği bir dünya. Eşit, özgür bir dünya- dan bahsediyoruz, söylediği- miz her şarkıda, her ezgide. Belki biraz daha keskin bir yerde duruyoruz, mücadelenin içindeyiz... Söylediklerimiz ve pratiğimiz bir. Bu anlamda da insanların bizi çok kendileri- ne yakın hissedemediği za- manlar olabilir. Daha uç yer- de görebilir ama ‘aynõ göğün altõndayõz’ diye birlikte tür- küler söyleyeceğiz. Bu aynı göğün altında yaşadığımız in- sanların en asgari düzeyde is- tediği şeyler aslında bunlar. Daha iyi bir gelecek, daha iyi bir dünya. Eşit, özgür, ba- ğımsız, bir ülke özlemi, dinle- yicilerimizi ortaklaştıran temel yanlardan biri.” Grup Yorum’un kurucu müzisyenleri bir polis müdahalesi ile karşı karşıya kaldıklarında. G Grup Yorum 1985’ten bu yana toplumsal muhalefetin müzisyen sesi oldu. Türkiye’de protest müziğin efsane grubu diye tanõmlanabilecek olan Yorum’un her Harbiye konseri de binlerce kişilik bir koronun katõlõmõyla bir tören havasõnda gerçekleşiyor. Şarkõlar, türküler, marşlar, eşliğinde halaylar çekilirken ‘Türküler susmaz, halaylar durmaz’, konserlerin söylemi oluyor. ANKARA’NIN TAŞINA BAK MuratKaya’dan marş tadõnda Ankara türküsü M üzisyen, eğitimci Murat Kaya, ünlü “Ankara’nın Taşına Bak” türküsünü kendi anlayõşõna göre düzenleyerek de- mo kaydõnõ gazetemize getirip paylaştõ. Erzurum Atatürk Üniversitesi Müzik Eğitimi Bölümü’nden 1995 yõlõnda me- zunu olan Murat Kaya, 1998 yõ- lõnda Sony Müzik’ten “Yeni Bir Gün Doğuyor” adõyla tür- kü formunda bestelerinden olu- şan bir albüm yaptõ. Albümün ardõndan müzik öğretmeni ola- rak çalõşmaya başlayan Kaya, arkadaşlarõyla grup kurarak konserler verdi. Kaya’nõn demo kaydõnõ hazõrladõğõ “Anka- ra’nın Taşına Bak” aslõnda ha- zõrlõklarõnõ yürüttüğü yeni al- bümde yer alacak bir çalõşma. Murat Kaya, Ruhi Su’nun unutulmaz sesi ve yorumuyla hatõrlanan Ankara’nõn Taşõna Bak türküsünü bir de kendi açõsõndan orkestraya uygulayõp yorumlamak iste- miş. Bağlamayõ ön plana çõkarmadan marşa yakõn bir anlayõşla düzenlemiş ve yorumlamõş: “Her şeyden önce ben eğitimciyim” diyen Kaya, çalõş- masõnõ şöyle anlattõ: “Bas, soprano, alto, tenor bu seslerin hepsini duyurmalıydım. Bas gitar, klavye, bateri ve benim bir öğrencimin sopra- no vokaliyle kaydettik. Bir marş havasında yaptık, çünkü Kurtuluş Savaşı’nda asker ol- maya gidenlere söylenen bir türkü olduğu dü- şüncesi hep kafamda. Onun için marş niteliğini olabildiğince kullandım.” Murat Kaya. BROOKLYN FUNK ESSENTIALS New York’un alternatif sesleri L aço Tayfa ile birlikte hazõrladõklarõ ve Do- oblemoon şirketi tarafõndan 1998’de ya- yõmlanan “In The BuzzBag” albümleri ile ülkemizde de tanõnan Brooklyn Funk Essentials kuruluşunun 15. yõlõnõ yeni bir albümle kutluyor. 1998’deki albümleri Grammy’ye aday gösterilen grup, Watcha Playin albümünde reggae, funk ve hip hop gibi alternatif sesleri birleştiriyor. Albüm- de Brooklyn Funk Essentials’a klarnetiyle Hüsnü Şenlendiri- ci, bağlamasõyla İsmail Tunç- bilek de konuk oluyor. Şenlen- dirici ve Tunçbilek, Mozart’õn Türk Marşı’nõn değişik bir yo- rumu olan “Need” parçasõnda gruba eşlik ediyor.