07 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
[email protected] CMYB C M Y B SAYFA CUMHURİYET 30 AĞUSTOS 2008 CUMARTESİ 4 HABERLER DÜNYADA BUGÜN ALİ SİRMEN Gül’ün Bir Yıllık Bilançosu Başarılı Siyaset dünyasında, politikacıların veya partilerin belirli dönemlerde bilançoları çıkarılır ve bunların başarılı olup, olmadıkları irdelenir. Bunu yaparken yanlışa düşmemek gerek. Bir kuruluş ya da kişinin başarı ya da başarı- sızlığını neye göre değerlendireceğiz? O dönemin değerlendirmesi bizim koyduğumuz hedeflerin gerçekleşmesine katkıda bulunursa mı başarılı sayacağız, yoksa kişi ya da kuruluşun kendi koyduğu hedeflerin gerçekleşmesini sağlarsa mı? Genelde bu noktada başarı ölçütü olarak, in- sanlar irdelenen kişi ya da kuruluşun amaçlarını değil, kendi amaçlarını alıyorlar. Oysa bu yanlış. Kişinin başarısının ölçütü, biz- zat kendi koyduğu kriterlerdir. Türkiye’nin son iki cumhurbaşkanı Sezer ve Gül’ün görev dönemlerini de bu yöntemle mer- cek altına aldığımızda şu ilginç sonuca varabiliriz: Ahmet Necdet Sezer de, Abdullah Gül de gö- rev süreleri içinde başarılı olmuşlardır. Evet Ahmet Necdet Sezer başarılı olmuştur, çün- kü AKP’nin laik demokratik hukuk devletini, bir İs- lam Cumhuriyeti’ne dönüştürmek amacını güden sivil darbesinin üniversiteleri ve yargıyı ele geçir- me girişimlerinin önünde, anayasanın kendisine verdiği olanaklar çerçevesinde durabilmiştir. Anayasanın 103. maddesinde yazılı yeminine iç- tenlikle inanan Sezer, görev süresince, laik Cum- huriyete yönelik girişimlerin bir bölümünü önle- mekte başarılı olmuş, oraya otururken hedefledi- ği amacı kendi görev süresiyle sınırlı da kalsa, ger- çekleştirmiştir. Şimdi olaya aynı açıdan baktığımızda, Sayın Se- zer’in halefi Abdullah Gül’ün de başarılı olduğu- nu söyleyebiliriz. Bu saptama ilk bakışta çelişkili gibi görünebi- lir. Çünkü Çankaya’da birbirini izleyen bu iki kişi- nin yaptıkları tümüyle birbirinin tersidir ve düz man- tık bunlardan birinin başarılı sayılması halinde, öbü- rünün başarısız olarak nitelendirilmesi gerektiği- ni düşündürüyor ama olay hiç de öyle değil. Olaya bir de şöyle bakalım: Gül Çankaya’ya hangi amaçla çıktı? AKP’nin hedeflediği politikanın önünde engel ola- rak duran bu tepeyi düşürüp ele geçirmek ama- cıyla değil mi? Devlet içinde kadrolaşmasını tamamlamış, ya- samada çoğunluğu ele geçirdikten sonra, yürüt- menin yargı kararlarını, hiçe sayarak devletin en ücra köşelerine kadar her yeri ele geçirmiş olan AKP’nin, hele hele yarının yöneticilerini yetiştiren, Cumhuriyet Devrimi’nin en önemli kalesi olan mil- li eğitimi de tümüyle yörüngesine soktuktan son- ra, önünde engel olarak ne kalmıştı? Üniversite, yargı ve TSK değil mi? AKP’nin cumhurbaşkanı olduğunu bir yıllık ic- raatında hep kanıtlamış olan Gül Çankaya’ya han- gi amaçla çıkmıştı. Şu ele geçirilemeyen kaleleri elde etmek ama- cıyla değil mi? Bizatihi Çankaya’ya oturması bile bir kaleyi ele geçirmek değil miydi? O kalenin ele geçmesi tekil bir hareket olarak kal- saydı, tabii ki, o zaman Gül’ün başarısız olduğu söylenebilirdi. Gül bu kaleyi ele geçirdikten sonra, YÖK’ün ba- şına atadığı kişiyle üniversite kalelerini düşürme operasyonunu da, aşama, aşama başarıyla uy- gulamaya koymadı mı? Gazi Üniversitesi Rektörü Rıza Ayhan üniver- siteler operasyonunun parlak başarılarından biri değil mi? “Ama, diyeceksiniz şimdi biliyorum, ya yargı, ya TSK?” Kusura bakmayın ama, böyle söyleyenleri insafa davet ediyorum. Sayın Gül, daha görev süresinin başında şunun şurasında Çankaya’ya çıkalı henüz bir yıl oldu. Biraz daha bekleyin bakın göreceksiniz, daha ne- ler olacak. Evet Sayın Gül Çankaya’ya çıkarken, amaçla- dığı hedeflere teker, teker vardığına göre bir yıl- lık bilançosunun da gayet başarılı olduğunu söy- lemek gerek. Peki ya 103. maddedeki yemin? Orasını da fazla karıştırmayın derim. CHP Grup Başkanvekili Okay, Gül’ün kendi dönemini Sezer’inki ile kõyaslamasõna tepki gösterdi ‘Gül, ideolojisini koruyor’ ANKARA (Cumhuriyet Büro- su) - CHP Grup Başkanvekili Hak- kı Süha Okay, Cumhurbaşkanõ Ab- dullah Gül’ün Çankaya Köşkü’nde- ki bir yõlõnõ değerlendirirken 10. Cumhurbaşkanõ Ahmet Necdet Se- zer’in ilk yõlõyla karşõlaştõrmasõnõ “kaçamak sayısal değerlendirme” olarak nitelendirerek, niceliğin değil niteliğin önemli olduğunu vurguladõ. CHP Grup Başkanvekili Hakkõ Sü- ha Okay, Gül’ün bir televizyon kana- lõnda 1 yõlõnõ değerlendirdiğini anõm- satarak, “Bu değerlendirmeler kap- samında, Sayın Gül’ün hâlâ eski ideolojik yaklaşımını koruduğu, geçmişte yer aldığı siyasi hareketin kolu gibi rol üstlendiği bir kez da- ha kamuoyunca görülmüştür” dedi. Gül’ün Türkiye’de yaşanan ve ken- disinin de bir aktör olarak katkõsõnõn bulunduğu çalkantõlar noktasõnda bir sorumluluğu olduğunu kabul etme- diğini kaydeden Okay, “Özeleştiri noktasına gelmeyen bu anlayış, ge- lecek dönemde Türkiye’de sosyal barışın kurulması ve kutuplaşma ve kırılmaların yaşanmaması nokta- larında umut vermemiş, karamsar beklentileri arttırmıştır” değerlen- dirmesini yaptõ. Abdullah Gül’ün ilk yõlõnda, yasa- larõ bir kez daha görüşülmek üzere TBMM’ye geri göndermesi ve atama kararnamelerine ilişkin yaptõğõ iş- lemleri, Ahmet Necdet Sezer’in ilk yõlõ ile karşõlaştõrõlmasõna yönelik sözlerinin dayanaktan yoksun oldu- ğunu anlatan Okay, “Sayın Gül’ün bu tür içerikten uzak, sayısal bir yaklaşıma iten açıklaması gerçek- lerden uzaktır. Hedef saptırmaktan, yaptıklarının üzerini örtmekten başka hiçbir anlama gelmemekte- dir. Eğer bir karşılaştırma yapıl- mak isteniyor ise, her iki Cumhur- başkanının da ilk yıllarında AKP iktidarına ilişkin yaklaşımına bak- mak gerekir” diye konuştu. Okay’õn yaptõğõ çalõşmaya göre Sezer’in AKP iktidarõnõn ilk yõlõnda icraatõ şöyle:  Hortumcularõ affeden 4792 Sa- yõlõ Vergi Barõşõ Yasasõ’nõ geri gön- derdi.  Emeğiyle geçinenlerin sebepsiz işten atõlmalarõnõ engelleyen yasa- nõn yürürlüğünü erteleyen 4828 Sayõlõ Yasayõ geri gönderdi.  Albayraklar’õ vergi borçlarõndan kurtaran 4840 Sayõlõ Yasayõ geri gön- derdi. Ormanlarõn yok edilmesine yol açacak anayasa değişikliklerini geri gönderdi.  Tarikat okullarõna destek için çõ- karõlan, 4967 Sayõlõ Yasayõ geri gön- derdi. Okay, Gül’ün Cumhurbaşkanõ ola- rak onayladõğõ yasalarõ ise şöyle sõ- raladõ:  Sayõn Gül’ün onayõ ile yürürlü- ğe giren ve hem kendisini hem de AKP’yi irticai hareketlerin odağõ ol- ma noktasõna taşõyan türbana ilişkin anayasa değişikliği.  Sayõn Sezer’in tekrar görüşülmek üzere TBMM’ye iade ettiği, CHP’nin iptal ettirdiği, bilime siyaseti sokma- yõ ve TÜBİTAK’ta kadrolaşmayõ ön- gören yasa. Sayõn Sezer’in TBMM’ye iade et- tiği Vakõflar Yasasõ. Sayõn Sezer’in TBMM’ye iade et- tiği ve CHP’nin Anayasa Mahkeme- si’ne taşõdõğõ Cargill firmasõnõ affeden sözde toprak koruma yasasõ. Sayõn Sezer’in TBMM’ye iade et- tiği ve CHP’nin Anayasa Mahkeme- si’nde iptal ettirdiği Sosyal Güvenlik ve Genel Sağlõk Sigortasõ Yasasõ.  Sayõn Sezer’in “mahkemelerin bağımsızlığı” ve “yargıçlık güven- cesi” ilkeleri ile bağdaşmadõğõ için onaylamayarak TBMM’ye iade etti- ği, yargõda kadrolaşmanõn önünü açan Hâkim ve Savcõlar Yasasõ. CHP Grup Başkanvekili Okay, “Bu örnekler, her iki Cumhurbaşkanı- nın da Cumhuriyetin nitelikleri ve ettiği yemine bağlılığına yaklaşımını net bir şekilde gözler önüne ser- mektedir. Parti referansı ile hare- ket edenlerin hâlâ yaşananlardan ders almamış olması, geleceğe dö- nük umutları söndürmektedir” de- ğerlendirmesini yaptõ. DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi, DİSK Ege Bölge Temsilciler Kurulu Toplantısı’nda yaptığı konuşmada, Türkiye’nin etrafının ateşlerle çevrili olduğunu belirterek “DİSK olarak, bölgemizde yaşanan savaşlara karşı barışı, şiddet ve gericiliğe karşı demokrasiyi savunmaya devam edeceğiz. Bugüne kadar gelmiş en IMF’ci, en sermaye ve ABD yanlısı siyasal iktidarla karşı karşıyayız” dedi. 13 Eylül 2008 tarihinde saat 14.30’da, Gündoğ- du Meydanı‘nda yapılacak “Emek ve Demok- rasi Mitingi” hakkında bilgi veren Çelebi, “Bu yürüyüş yalnız DİSK’in değil, Türk-İş, KESK, TTB, TMMOB, Türkiye Barolar Bir- liği, Türkiye Eczacılar Birliği, Türkiye Diş Hekimleri Birliği ve TÜRMOB’un da yürü- yüşüdür. 12 Eylül’ü bize ne unutturabilirler ne de affettirebilirler. Düzenlediğimiz miting, demokrasiden yana olan tüm güçlerin İz- mir’de buluşma mitingi olacaktır” diye ko- nuştu. (Fotoğraf: EFEKAN GÖKHAN) İZMİR FUARI’NDA OKURLARIYLA BULUŞTU Zileli: Dincilerle uzlaşma olmaz İZMİR(CumhuriyetEgeBürosu)-Ga- zetemiz yazarõ Ümit Zileli, “Mustafa Ke- mal’in dehasıyla kazanılan Lo- zan Antlaşması, şimdilerde BOP eşbaşkanı olduğunu açıklayan zat tarafından deliniyor. Ülkede tamamen ABD politikalarına uygun yapılandırılmaya devam ediliyor” dedi. Zileli, 77. Uluslararasõ İzmir Fuar’nõn “Ünlülerle İmzalı Soh- betler” etkinliği kapsamõnda ön- ceki akşam okurlarõyla buluştu. İz- mir Sanat’õn bahçesinde gerçekleşen bu- luşmaya çok sayõda okur katõldõ. AKP hükümetinin, özellikle Lozan’la kazanmõş olduğumuz hak ve denetimlerden vazgeçtiğini vurgulayan Zileli, şunlarõ söy- ledi: “AKP hükümetinin kökleri Milli Görüş hareketlerine da- yanmaktadır. Aralarında zaman zaman yapay tartışmalar ve ay- rılıklar olduğuna inanmamalı- yız. AKP’liler için birçok eleştiri yapan Erbakan’ın, af sonrası ‘On- lar bizim kardeşlerimizdir’ dediği- ni unutmayalım. Dincilerle hiçbir zaman uzlaşma yapılmamalıdır. Çünkü onlar demokrasinin nimetlerin- den yararlanarak kendi faşist düzenlerini adım adım getiriyorlar.” Cumhurbaşkanõ Gül’ün ilk yõlõnõ değerlendirirken yaptõğõ açõklamalarõ ‘Kaçamak siyasi değerlendirmeler’ olarak yo- rumlayan CHP Grup Başkanvekili Okay, Sezer’in AKP’nin iktidarda olduğu ilk yõlõnda hortumculara af yasasõnõ, Albay- raklar’õ vergi borcundan kurtaran yasayõ geri gönderdiğini, Gül’ün ise türbana ilişkin anayasa değişikliğini, TÜBİTAK’ta kadrolaşma yasasõnõ onayladõğõnõ vurguladõ. DİSK, İzmir mitingine hazırlanıyor
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle