23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhuriyel Imtiyaz Sahibi: CUMHURİYET VAKF1 adına İLHAN SELÇUK üenel Yayın Yönetmeni: İBRAHİM YILDIZ • Yazıişleri Müdürlcri: Mehmet Sucu, Güray Öz (Sorumlu), Miyase İlknur (Ek yayınlar) • Habcr Mcrkczi Müdürü: Hakan Kara lstihbarat: Ccngiz Yıldırım • Ekonomi: liasan Eıiş • Diş Haberler: Özgür Ulusoy • Küllür: Egcmen Bcrköz # Spor: Arif Kı- /ılvalın • Düzcltme: Abdullah Yazıcı • Bilgi-Belge: Edibe Buğra Yayın Kurulu: lllıan Sclçuk (Başkan), Enıre Kongar (Başkan Yardımcısı), Orhan Erinç, Hiktnet Çetinkaya, Şük- ran Soner, lbrahim Yıldız, Orhan Bursalı, Musiafa Balbay, Hakan Kara. Ankara Temsiicisi: Mustafa Balbay Atartirk Bulvarı No: 125, Kat: 4, Ba- kanlıklaı Tcl:4195020(7hal),Faks: 4195027• lzmırTemsilcisi:SerdarKı- zık, II. Ziya Blv. 1352 S. 2/3 Tel: 4411220, Faks: 4418745 • Adana Tem- siicisi: Çclin Yiğenoglu, inönüCd. 5 S. Aksogan 1$ H. Kat 1 Tel: 3631211, Faks: 3631215 9 Anlalya Temsiicisi: Ahmet Oruçoğlu Cumhuriyet Mcy- danı Yıldız Aparunanı B Blok No: 80/5 Tel: 0242 2480057 Faks: 0242 2430509 • Idare Müdürü: Hüscvin Gürcr # Mali lşler: Bü- lcnl Yencr • Satış: I'az'ilct Kuza• Cumhuriyet Rek- lam: Genel Müdüı: Özlcm Ayden • Genel Mü'dür Yar- dımcısı: Nazcndc Pal Tel: (0212) 251 98 74 -75 /251 9881 -82 Faks: (0212)251 98 68Rezervasyon:(0212) 343 72 74 Faks: 212 343 72 53 Yayımlayan ve Yönctim Ycri: Yeni Gün Haber Ajansı Basııı ve Yayıncılık A.Ş, Prof. Nurettin Mazlıar öktel Sk. No: 2. 34381 Şişli/lstanbul Tel: (0212) 343 72 74 (20 hat) Faks: (0212) 343* 72 64 Yaygın siircli yayın Baskı: DPC Doğan Medya Tesisleri Hoşdere Yolu 34850 Esenyıırt lstanbul Oağıtım: YAYSAT Dogan Medya Tesislcıi Hoşdere 34850 Esenyuıı istanbul 18 TEMMUZ 2008 Imsak: 3.46 Güneş: 5.40 Öğle: lkindi: 13.17 17.13 Akşanı: 20.42 Yatsı: 22.26 GUNCEL CİJNEYTARCAYUREK Baştarafı 1. Sayfada dinci medyada yayımlanmaya başlandı. Bilgi ve belgelerin iktidara yakın (dinci) ya da Ata- türk devrimlerinin ürünü Cumhuriyet'e karşı olan ga- zetelere sızdırılması "öteki basında" öfkeyle karşı- landı, yerildi, eleştirildi. ••• Genel kanı: Soruşturmanın gizliliği emniyette kü- melenmiş kimi gruplar tarafından sızdırılıyor; yetki- liler, savcılık ve hükümet sızdırma olaylarına el at- mıyor, soruşturmuyor, sorumlulannı saptamaktan ka- çınıyor. Sızdırma olaylarının birinci aşamasında sorumlu tutulan polis idi ve fakat gözaltına alınanların sav- cılıktan gönderildikleri mahkemede verdikleri ifadeler bir iki saat sonra, bu kez iktidar yanlısı dışındaki ba- sında boy göstermeye başladı. (Bakınız: Mustafa Balbay'ın sorgulandığı yargıç tarafından serbest bı- rakılmasından iki saat sonra gazetemiz önünde bir iki gazete sorumlusunun mahkemede verdiği ifadenin ellerinde olduğunu bildirdiklerini içeren açıklaması.) Ikinci aşama gerçekleşti: Sızdırma olayları emni- yetten sonra mahkemelere uzandı. Böylece sızdırma olaylarında sadece iktidar yan- lısı olanlar değil, bütünüyle medya olumsuz bir rol üstenmiş oldu. ••• 13. Ağır Ceza Mahkemesi iddianameyi kabul ve- ya reddettiğini 15 gün içinde açıklamadan içeriğiy- le ilgili, üstelik can alıcı, Ergenekon davasındaki id- diaları güçlendirmeye yönelik bilgiler, belgeler ne- den ve nereden sızdırılıyor? Bir bakıma sızdırmanın bütiin medyayı kapsaması psikolojik bir savaş gereği. Ama artık altı kalın çizgilerle çizilen bir başka ka- nıyı yadsımak olanaksız: Ergenekon (Agarta) dava- sı siyasal bir dava. CHP lideri Baykal'ın sürekli yi- nelediği gibi iktidarın, aslında RTE'nin kişisel davası. Amaç; Ergenekon davası üzerinde kamuoyunda olumlu hava yaratmak ve ağır ceza mahkemesini et- kilemek! " 'Toplu olarak' iddianameden bilgi sızdı- rılıyor" (Ruşen Çakır-Vatan yazarı ve önceki gün 19.00'da NTV'nin ana haberlerindeki yorumu). ••• Sızdırma olaylarına bu türden yorum getiren açıklamalara eklenecek bir başka, ama çok dikkat çekici bilgiyi Oktay Ekşi 16 Temmuz 2008 tarihin- de Hürriyet'teki köşesinde yazdı. Bu satıriann yazıldığı saate kadar ilgililerden Ekşi'nin ortaya koyduğu bil- gilere karşı bir açıklama gelmedi. Ekşi aynen şunları yazıyor: "... Sorunca öğrendik ki lstanbul Cumhuriyet Baş- savcısı'nın uyansını dinlemeyip bu haberieri veren biz- zat Agarta davası savcısı Zekeriya Öz imiş. Muha- birleri iki gruphalinde makamında kabul etmiş ve bir kısmını yukanda özetlediğimiz (Agarta efsanesi... Is- met ve Dilovası kod isimli gizli tanıkların beyanları... Gazi Mahallesi olayları vb. gibi) bilgileri o vermiş. Bundan anlaşılıyor ki iki üç aydır yaşadığımız bil- gi kirliliği ve pek çoğu uydurma haberle dolu furya- nın ardında da ya Zekeriya öz'ün kendisi vardı ve- ya medya onun bilgi ve onayı ile bu kampanyayı yü- rûttü..." Sızdırılan bilgi ve belgelerle ilgili son ve yeni, de- ğişik, ama ilginç saptamalar açıklama bekliyor. 'Bölücülük' tartışması • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - TBMM Çevre Sorunlannı Araştırma Komisyonu'nda MHP Milletvekili Abdülkadir Akcan ile Çevre ve Kültür Kuruluşları Dayanışma Derneği (ÇE- KÜD) Yönetim Kurulu Başkanı Süleyman Yo- rulmaz arasında tartışma yaşandı. Çevre konu- sunda cumhurbaşkanından öğretmene kadar herkcsin önıek olmasını isteyen Yorulmaz'ı eleştiren Akcan, Cumhurbaşkam Abdullah Gül'ü iyi tanıdığını, kendisinden sonra gelecek bir cumhurbaşkanının çok daha iyi çcvreci ola- mayacağını ileri sürdü. Yorulmaz'ın sunumunu beğenmeyen Akcan, "Bölücülük yapıyorsu- nuz" diyerek komisyonu terk etti. Geylani için yasak bitiyor • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Anayasa Mahkemesi'nce, 2003'te Halkın Demokrasi Partisi'nin (HADEP) temelli kapatılnıasıyla hakkında 5 yıllık siyaset yasağı getirilen Hak- kâri Bağımsız Milletvekili Hamit Geylani'nin yasağı yann sona eriyor. Geylani'nin "siyasi yasağının bitmesinin ardından, 20 Temmuz Pazar günü itibanyla DTP'nin kayıtlı üyesi ve milletvekili olması nedeniyle, doğal kongre delegesi olacağı" bildirildi. Kars-Tfflfs demiryolu açılıyor ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Cumhur- başkam Abdullah Gül, Bakû-Tiflis-Kars Demir- yolu Projesi'nin Türkiye ayağının temel atma törenine katılmak üzerc 23 Temmuz'da Kars'a gidecek.Törene Gürcistan Cumhurbaşkam Mi- hail Saakaşvili ve Azerbaycan Cumhurbaşkam Haydar Aliyev de katılacak. TÖrenin ardından Istanbul'a geçecek olan Gül, Harp Akademileri Komutanlığrmn mezuniyet törenine katılacak. Gazprom projelerle llgileniyor' • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Enerji ve ÎTabii Kaynaklar Bakanı Hilmi Güler, Rus enerji devi Gazprom'un Samsun-Ceyhan Ham Petrol Boru Hattı projesine ilgi duyduğunu bildirdi. Gazprom'un Yönetim Kurulu Başkan Yardım- cısı Alexander Medvedev ve beraberindeki he- yeti makamında kabul eden Güler, görüşmenin ardından gazetecilere açıklama yaptı. Güler, "Rusya ile Mavi Akım'm kapasitesinin arttınl- masının yanı sıra bazı enerji projeleri ve kont- ratlan görüştük. Gazprom Türkiye'deki bazı projelere ilgi duyuyor" diye konuştu. Î elefonla konuşurken yıldırım düştü I MOSKOVA (AA) - Rusya'nm Başkortostan Curnhuriyeri'nde cep telefonuyla konuşurken üzerlerine yıldmm düşen 3 kişinin öldüğü, 6 kişinin de yaralandığı bildirildi. Üzerlerine yıldınm düşen kişilerin açık havada nehir ke- nannda piknik yaptıklan, aniden bastıran yağ- mura karşın kapalı yerlere sığınmak yerine cep telefonuyla konuştukları bildirildi. Arıtman, Yıldız Parkı'nda bulunan Meclis'e ait restorandaki uygulamaya tepki gösterdi Sadece 'turiste' içki servisi AYŞE SAY1N ANKARA - TBMM'ye bağlı Milli Saray- lar'uı sosyal tesislerinde "türbanlı" personel çahştınlmasınm yanı sıra restoranlarda da es- ki TBMM Başkanı Bülent Arınç döneminde "sözlü emir"le alkollü içki yasağı başlahldı- ğı ortaya çıku. CHP'li Canan Antman'ın ko- nuyu Meclis gündemine taşıması üzerine yi- ne Meclis yönetiminin "sözlü emri"yle, sa- dece "ısrarla içki isteyen yabancı turiste ser- vis yapılmasına" izin çıktı. CHP lzmir Milletvekili Canan Antman, bir grup arkadaşıyla geçen aylarda Yıldız Par- kı'ndaki Meclis'e ait restorana gitti. Antman, eşsiz konumu, tarihi ve doğal güzellikleri ne- deniyle yoğun yerli ve yabancı turist akınına uğrayan park içindeki restoranda Annç dö- neminden bu yana alkollü içki servisi yapıl- madığını öğrenince konuyu Meclis gündemine taşıdı. Meclis'e bağlı milli saraylarda "türbanh personel çalıştırüdığına" da bizzat tanık olan Antman, kılık kıyafet yönetmeliğine ni- çin uyulmadığını sordu. Antman'ın soru önergesine Meclis Başka- nı Köksal Toptan adına yanıt veren AKP'li TBMM Başkanvekili Nevzat PakdU, "içki ya- sağı"nı kısmen doğruladı. Pakdil, "Yıldız Çi- ni ve Porselen Fabrikası yerleşkesinde yer alan restoranda, gündüz saatlerinde, per- sonelin de kullandığı bir yer olması nede- niyle, içki servisi yapılmamaktadır. Akşam AKP BASKISI YAYGINLAŞIYOR AKP iktidanyla birlikte yaygınlaşan içki ya- sağı uygulamalarına bir yenisi daha eklendi. AKP'h" Tokat Belediyesi Gümerek mesire ala- nında önce içki yasağı getirdi, ardından da mescit açtı. CHP Tokat tl Başkam Feranıuz Şa- hin, yasağuı kabul edilemez olduğunu söyledi. To- kat Belediyesi Park Bahçeler Müdür Vekili Mehmet Uçar ise "DSt'ye ait bu mesire alanının belediyemiz işletmesini aldı. 20 yıllığına işlet- ıııesini belediyemiz yapacak. Daha önce de içki yasağı vardı " dedi."(MEHMET MENEKŞE) saatlerinde ise gruplara hizmet verildi- ğinden toplu halde talebe göre içki servisi yapılmaktadır" görüşüne yer verdi. Aynca Pakdil, türbanlı personel çalıştınlmasına kar- şın "Yıldız Porselen Fabrikası ve Sosyal Tesislerinde çalışan personelin, kılık kıya- fete ilişkin yasal düzenlemelere uygun dav- randığını" savundu. Konuyla ilgili sorulanmızı yanıtlayan Ant- man, Pakdil'in verdiği bilgilerin gerçeği yan- sıtmadığını belirtti. lşletmecinin içki yasağı ko- nusunda "yazılı bir talimat verilmediği, sözlü olarak yasağı uygulaması uyarısında bulunulduğunu" anlatrığını belirten Antman, şunları söyledi: "Ben konuyu Meclis gün- demine taşıyınca, bu sefer yeni bir emir git- miş, 'gündüz yasak sürecek, gece sadece ıs- rarla içki isteyen turiste servis yapılsın' diye. İşletmeci kan ağhyor, turistlerin gündüz iç- ki servisi olmaması nedeniyle restorana gel- mediklerini söylüyor." Antman, TBMM Başkan Toptan tarafmdan yanıtlanması istemiyle verdiği ikinci soru önergesinde, "Bu restorana bizzat gittim. Hem gündüz, hem de gece içki servisi yok- tu. Şahsen talep ettiğimde ise içki servisi- nin Milli Saraylar'ca yasaklandığı, hem ça- hşanlar hem yöneticiler tarafından beyan edildi. Zaten mönüde de her türlü yemek ve meşrubatın fiyatlandınlmış listesi ol- masına rağmen alkollü içkiler yer alma- maktaydı" göıüşüne yer verdi. İncelemeyi Cumhuriyet istedi I Baştarafı 1. Sayfada bombanm patlaması sonucu, ga- zetenin birinci ve ikinci katlannm camları kınldı, hizmet araçları hasar gördü. Birinci bombanın üzerinde, "TAPA M 204 A 2 KF-MKE-91 12-77", ikinci bom- bada "TAPA M 204 A 2 KF- MKE-173 9-85", üçüncüsinde ise "TAPA M 204 A 2 KF-MKE-91 12-77" yazılıydı. Bombalann üze- rindeki kodlar, M 204 A 2: Mü- himmatı tanımlayan model, KF: Kafile, MKE: Üretici firnia anla- rnına geliyor. Üretici fırmanın ya- nındaki numara üretim kafile no, en sona da hangi yılın hangi ayın- da üretildiği yazılıyor. Bu bilgile- re göre, gazetemize atılan ilk ve son bonıba 1977 yılının 12. ayın- da, ikincisi 1985'in 9. ayında üre- rildi. Uk ve sonuncu bombalar aynı kafılede, ikinci bonıba ise 173. kafılede üretildi. • Cumhuriyet — Kaza değil^katliam Yeniden alaıılara Şx. HSSSÖ âs*S"SSı • Ümraniye'deki bombalar Ümraniye Çakmak Mahallesi Güngör So- kak'ta bir gccekonduda, 12 Haziran 2007'de, 18 tane MKE'ye ait fünye grubu bulunan el bombaları, bunlara ait gövdeler, 9 tane ABD ve Alman menşeli el bombalan maşası ve bun- lara ait gövdeler, askeriyeye ait taşıma sandığı içerisinde ele geçirildi. MKE'nin raponında, harfve rakam gıoıplan bulunan mühimmatlann Kara Kuvvetleri Komutanlığfna ve Jandarma Genel Komutanlığı'na teslim edildiği belirtildi. Burada bulunan dokuz adct MKE MOD 45 el bombası tapasının, MKE-1-58 No'lu kafıle- de, 1992/71 protokol numarası ile 8 bin 270 adet üretildiği, 21 Aralık 1994 yılında KKK'ye teslim edildiği belirtildi. "Bomba Bilgi Mer- kezi"ne ulaşan olaylara ilişkin raporda, Cum- huriyet'e atılan bombanın kafile nurnarası "KF MKE-173 9-85", Ümraniye'dekilerin ise "KF-MKEM69 5-85" olduğu belirtildi. lb- rahim Çiftçi'nin öldürülmesinde kullanılan el bombası ile Ümraniye'de bulunan bomba- laıda aynı cins mülıimmat kullanıldı. Rapor- da, Çiftçi'yi öldüren bombanın kafile numarası "KF MKE 151 6-83", Ümraniye'de buluna- nın ise "KF MKE 152 6-83" olduğu belirtil- di. lzmir Karşıyaka'da A.Ö. adlı şahıstan alı- nan Alman yapımı el bombasının, Ümrani- ye'de bulunan lünye giübu ile aynı olduğu an- cak bombanın gövde kısmının farklı olduğu uv da kaydedildi. Gazeteye ve Danıştay'a saldın sonıştuımasında hakkında takipsizlik karan ve- rilen ve Ergenekon soruştunnası kapsamında tutuklanan emekli Yüzbaşı Muzzaffer Te- kin'in işycrinde yapılan aramada kapsülleri da- ha önce patlatılmış, gövde kısmmda patlayı- cı bulumnayan biri taarruz, biri savunma tipi iki tane el bombası bulundu. Üzerlerinde, "TA- PA M 204 A2 KF-MKE-99 9-78" ve "TA- PA M 204 KF-MKE-18 6-71" yazılı olan bu iki bomba ile gazetemize atılan bombanın mü- himmat modeli aynıydı. Eskişehir'de bulunanlar Ergenekon soruştunnası kapsamında tu- tuklanan Fikret Emek'in annesinin evinde, 27 Haziran 2007'de 10 kilo C 3, TNT ka- lıplan, 1 adet Kanas keskin nişancı silahı, 1 adet Kalaşnikof tüfek, fünye ve düzenekler ele geçirildi. Fikret Emek'in annesinin evin- de bulunan "Tapa M 204 A2KF-MKE 91 12-77" nolu bombalar ile gazetemize atılan birinci bombanın aynı kafile ve stok numa- ralanna sahip olduğu ortaya çıktı. Buradaki bombalarla aynı scride bombalann kulla- nıldığı üç ayrı olay daha tespit edildi. Alan- ya'da bir otel odasındaki clbise dolabında üç tane, Merzifon'da bir evin bahçesine atılan ve patlayan bir tane, Tuzla'da Şimal Deniz- cilik adlı işyerinin girişinde patlamış halde bir tane fünye grubunda aynı numaranın yazdı- ğı el bombaları bulundu. Avukatlarımız Bülent Utku, Akın Atalay ve Tora Pekin tara- fından hazırlanan ve 1 Mart 2007'de Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi'ne verilen dilekçedc, Cumhuriyet'e atılan iki bombanın NATO standardı MKE yapımı, üçüncüsünün MKE yapımı olduğu anımsatıldı. Talepler dikkate alınmadı MKE'nin her üç bombayı da Ka- ra Kuvvetleri'ne verdiğini, Muzaf- fer Tekin'in işyerindeki aramada bu- lunan el bombalanyla gazeteye atı- lanlann aynı model olmasının dik- kat çekici olduğu belirtildi. Dilek- çede, gcrek Cumhuriyet'e atılan gerekse Tekin'in işyerinde bulunan bombalann tapalanndaki seri nu- maralannm, sanıklardan Süleyman Esen'in askcrlik yaptığı Foça'daki birliğine ve Şımak, Bağhca Sınır Ta- buru'na ayn ayn bildirilerek, söz ko- nusu bombalann birlik emrinde zimmetli bombalardan olup olmadığı, bu bombalann sarf edilip edilmediği, bombalarla ilgili kay- bolma vs. gibi nedenlerle bir işlem yapılıp ya- pılmadığının sorulmasuıa, istem konusu ile il- gili olarak yapılan işlcmlere dair evraklann is- tenmesine karar verilmesi istendi. Sanık Al- parslan Arslan'ın askerlik yaptığı Ma- mak'taki birliğine ve Etimesgut 700. Fabrika Depo komutanlığına yazı yazılarak, bu bom- balarla ilgili prosedür dışı bir işlemin olduğuna ilişkin herhangi bir kayıt olup olmadığının so- rulması da talep edildi. KKK'dcn de bu bom- balann akıbetinin sorulması gerektiği bildiri- len dilekçedc, "Gazeteye atılan bombalar- da, vidalarından açılmak suretiyle tadilat yapüdığı saptamasına varmıştır. Bu (iiı bir işlemin bombalar üzerinde hangi amaçlarla yapılmış olacağının, yapılan bu işlemin, da- ha önce fünyesi çıkarılmış ve sadece tapa- sı ile gövdesi kalmış bir bombaya monte iş- lemi anlamına gelip gelmediğinin, Makina Kimya Enstitüsü Kurumu Genel Müdür- lüğü ve Emniyet Genel Müdürlüğü'nün il- gili birimlerinden sorulmasına karar ve- rilmesini istiyoruz" denildi. Avukatlanmız, Fikret Emek'in annesinin evinde ele geçirilen bombalara ilişkin emni- yet raporunu görünce de, Ergenekon soıuş- turmasını yüıüten savcılara, bu bombalardan ikisinin gazeteye atılan bombalarla aynı seri- den olduğunu tespit ettiklerini belirttiler. TBMM Tuzla Araştırma Komisyonu, 175 sayalık taslak raporunu tamamladı 'Onlem almayan tersane kapatdınah' ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Ça- lışmalannı tamamlayarak taslak raporunu ha- zırlayan TBMM Tuzla Araştınna Komisyo- nu, işçi sağlığı ve iş güvenliği konusunda ge- rekli önlemleri almayan tersanelerin kapa- tılmasını, Tuzla'daki gemi yan sanayinin Tuz- la, Yalova ve Izmit üçgenindc bclirlenecek bir alana kurulacak organize sanayi bölgesi- ne taşınmasını önerdi. TBMM Tuzla Araştınna Komisyonu'nun 175 sayfadan oluşan taslak raporunda, şu de- ğerlendirmelere yer verildi: • Tersanede yapılan ana işler, tek tek be- lirlenmeli ve bu işler her ne ad altında olur- sa olsun taşeronlara verilmemeli. • Tuzla'daki gemi yan sanayi, Tuzla, Ya- lova ve tzmit üçgeninde belirlenecek bir ala- na kurulacak organize sanayi bölgesine ta- şmmalı. • İşçi sağlığı ve iş güvenliği ile ilgili ted- birleri yerine getinneyen tersanelerin faali- yetlerinc izin verilmemeli. • Tersaneler ve ait işverenler, çalışan işçi sayısına bakılmaksızın işçi sağlığı ve iş gü- venliği uzmanı bulundurmalı. • Iş güvenliği uzmanlan, ücretlerini tersane sahibi yerine, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Ba- kanlığı'ndan almalı. • Tersanelerde sigortasız işçi çalıştınlma- malı. • Tuzla tersaneler bölgesinde, iş müfettiş- lerinin ve sosyal güvenlik kurumu müfettiş- -ı lerinin sürekli istihdam edileceği birbirim ku- rulmalı ve bu müfettişler sadece Tuzla tersa- neler bölgesinde görev yapmah. • Tersanelerde ölümle sonuçlanan kaza nedenleri (yüksekten düşme, elektrik akı- mrna kapılma, patlama ve sıkışnıa gibi) dik- kate alınarak, mevzuata uygun önlemler alınmalı. • İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Danışma Ku- rulu oluşturulmalı. • Tersanelerde yürütülen faaliyetlerden "Sağlık Kuralları Bakımından 7.5 Saat ve Daha Fazla Çakşması Gereken İşler Hak- kında Yönetmelik" kapsamında olan işler- de işçilerin 7.5 saatten fazla çalışmasının önü- ne geçilmeli. GUNDEM MUSTAFA BALBAY I Baştarafı 1. Sayfada Ankara ekibi olarak biz de arayışlarımızı bu yön- de yoğunlaştırdık. Eleyip 3'e indirdiğimiz olasılıklar arasından Ahmet Rasim Sokak'taki bugünkü ye- rimizde karar kıldık. 3 ayı aşan restorasyon, düzenleme çalışma- sından sonra 23 Haziran Pazartesi günü yeni ye- rimize taşındık. Ankara büromuzdaki her arka- daşımız kendi sorumluluk alanında olağanüstü öz- veri gösterdi ve büyük ölçüde hayallerimize yakın bir yerimiz oldu. Birinci kat; kitap, CD ve benzer her türlü kültür ürününün bulunduğu Cumhuriyet Kitap Kulübü. Hemen yanında herkese açık bir kafe. Adını tah- min edersiniz: C Kafe. İkinci kat; sanat galerisi, çok amaçlı salon olarak kullanılabilecek bir mekân ve iki küçük derslik. Üçüncü kat; Ankara haber merkezimiz. Sayfa ya- pım ve teknik donanım bölümümüz. Istanbul'un kısa süre sonra müjdesini vereceği internet ga- zeteciliğine destek ünitemiz. Çatı katta temsilciye bir fıkirhane ve toplantı'oda- sı yaptık. • •• Sokağımızın adını seviyoruz... Ahmet Rasim 1865-1932 yılları arasında yaşadı. Ahmet Mit- hat'ın öğrencisi olarak yazı yaşamına başladı. Ce- ride-i Havadis, Tasvir-i Efkâr, Yenigün, Akşam, Vakit ve Cumhuriyet gazetelerinde yazıları ya- yımlandı. Türkçenin bütün inceliklerine hâkim bir yazar olarak; makale, gezi, anı, mizah ve pek çok dalda eser verdi. 30'u roman ve öykü olmak üzere 140 kitabı bu- lunuyor. Çoğunun güftesi kendisine ait 60 kadar şarkı besteledi. Sokak adı komşulanmızı da aynca seviyoruz. He- men solumuzdaki ilk sokağın adı Yunus Nadi. Sa- ğımızdaki sokak ise Süleyman Nazif... Bu sokakların, bu semtin hakkını vermek için her şeyi yapacağız. ••• Bina ile birlikte hayallerimizin altyapısı bir ölçüde tamam sayılır. Ne demişler, en uzun yolculuklar bile küçük bir adımla başlar. Ankara'daki merke- zimizin giderek büyüyeceğine; kültür, sanat, ay- dınlanma, çağdaş yaşam kokan her alanda top- luma hitap edeceğine inanıyoruz. Buna bir kişinin inanması yetmez; bütün arkadaşlann böyle bir or- tak hedefi var. Bölümlerimiz kendi içinde usul usul gelişiyor. Ki- tap bölümünde sadece Cumhuriyet yayınlarını de- ğil, öteki yayınları da bulunduracağız. Güzel bir bö- lüm um:ag eserlerine ait olacak. Bir bakarsınız, C Kafe Ankara'nın entelektüel bir buluşma yeri ha- line gelir... Galeri bölümünün yelpazesi de geniş olur diye hayal ediyoruz. Belki ressamlarımız Cumhuri- yet'e de böylesi bir sanat hareketi yakışır deyip, bizimle olur Rakarsınız burada kimi yarışmala- rın dereceye giren eserleri sergilenir... Dersliklerimizde de 6-8 kişilik katılımlarla geniş bir yelpazede eğitim verilebilir. Hangi dal olur di- ye düşünürken, geçenlerde Cem Kırçak uğradı, konuyu açtım, "diksiyonda varım" dedi. Bütün bölümlerimiz sonbahara kadar adım adım oturmuş olacak. 23 Haziran günü hem taşındık, hem Cumhuri- yet dostlarıyla birlikte açılışı yaptık. Yeni binayı en geniş biçimde nasıl tanıtırız derken gözaltı olayı imdadımıza yetişti. Bundan daha yoğun ve etki- li tanıtım olamazdı. Başkentten, büyük kentlerimizden, Anado- lu'dan bütün Cumhuriyet dostlarına... Ankara'da bir adresiniz var: Ahmet Rasim Sokak No:14 Atakule... ankcum@cumhuriyet.com.tr GÖKÇEK- ODTÜ GERİLİMİ Ruhsata sayüı günler kala ceza ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Ankara Anakent Belediye Başkanı Melih Gökçek'in, ODTÜ'ye "ruhsatsız binalar" nedeniyle kes- tiği rekor cezanrn zamanlaması "anlamlı" bu- lundu. ODTÜ Rektörü Prof. Dr. Ural Akbulut ve Çankaya Belediye Başkanı Prof. Dr. Mu- zaffer Eryılmaz, imar planı çahşmalannın son aşamaya geldiğine ve ruhsat alınmasına sayılı günler kaldığına dikkat çekerek, yıllardır bili- nen bir konunun neden birdenbire böyle büyük bir para cezasına konu edildiğini sordu. Ankara Anakent Belediyesi, ODTÜ'ye yer- leşke içindeki kaçak yapılar nedeniyle 1 mii- yon 800 bin YTL'lik (1 trilyon 800 milyar) re- kor para cezası vermişti. Bu cezanın, OD- TÜ'deki yapılann dunımu yeni olmamasına karşın şimdi verilmesi kafalan kanştırmıştı. Gökçek, Kızılırmak suyu ve Eymir Gölü nede- niyle bir süre önce ODTÜ'yle ters düşmüş, üniversitenin Kızılırmak suyunda limit değerin 2 katı arsenik bulunduğunu açıklaması beledi- yeyi zor durumda bırakmıştı. Cezayı gazetemize değerlendiren Rektör Ak- bulut, ruhsat ahnabilmesi için önce imar planla- rının tamamlanması gerektiğini, ODTÜ'nün arazisinin çok büyük olduğunu ve bu nedenle yıllardır bu planlama çalışmalarının sürdüğünü kaydetti. "ODTÜ'nün alanı çok büyük, 15 yıl- dır plan hazırlama çalışmaları sürüyor. Ha- zırlanan planların bir bölümü onaylandı" di- yen Akbulut, diğer kısımlann da bitirilmek üze- re olduğunu, ancak tam bu aşamada Anakent Belediyesi'nin devreye girdiğini, bunu "mani- dar" bulduklarını kaydetti. ODTÜ'nün yıkılmasmı istemediklerini belir- ten Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek ise ODTÜ'nün hükümete başvurarak, "ODTÜ için özel bir imar affı çıkarın. Bu af sayesinde belediye bizim plammızı yapsın. Bu binaları kurtaralım" desin önerisinde bu- lundu. Gökçek böylece yıkımı söz konusu olan binalann kurtulacağını söyledi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle