Katalog

SAYFA CUMHURİYET 18 TEMMUZ 2008 CUMA HABERLER 'Ben Ergenekon'un savcısıyım" diyen Başbakan Erdoğan'a hukukçular tepki gösterdi 'Soruştunnanınçivisi çıktı' • Avukat Turgut Kazan Erdoğan'ın sözlerini, "Bir ülkenin başbakanının böyle bir ifadeyi kullanması, çok kullanılan bir deyimle 'Ergenekon soruşturmasınm çivisinin ne kadar çıktiğinı' gösterir" şeklinde değerlendirdi. tstanbul Haber Servisi - Başbakan Recep Tayyip Er- doğan'm AKP'nin grup top- laıitısında ifade ettiği "Ben Er- genekon'un savcısıyım" söz- leri hukukçuların sert eleştiri- sine neden oluyor. Eski lstanbul Barosu Baş- kanı avukat Turgut Kazan Başbakan Erdoğan'ın sözle- rini, "Bir ülkenin Başbaka- 111*11111 böyle bir ifadeyi kul- lanması, çok kullanılan bir deyimle 'Ergenekon sonış- ULUSAL SİVİL TOPLUM KURULUŞLARI BÎRLİĞI SÖZCÜSÜ AYDENÎZ TUSKAN 'Erdoğan sözleri ilesavcılan etkiliyor' UlliSal Sivil Tophtm Kuruluşlan Birliği (USTKB) Sözcüsü lstanbul Barosu 'ndan avukat Aydeniz Tuskan ise Başbakan Erdoğan 'm sözlerini çok şaşırtıcı bulduğunu dile getirerek, "Siyasi iktidann yargıya bıı şekilde baskı yaptığım düşünüyorum. Erdoğan, bıı sözleri ile diğer savcılan etkiliyor"dedi. Tuskan, savcımn "Cumhuriyet'in savcısı" olduğunu vurgulayarak, "Cumhuriyet 'in savcılan kapatma davasmda olduğu gibi Başbakan hakkında da Cumhurbaşkanı hakkında da ve bütün insanlar hakkında da iddianame hazırlayıp sunabilirler. Yeter ki Cumhuriyet savcılan siyasallaşmasm. siyasi etkenler ve baskılar içerisinde kalmasın " dedi. Tû'rkiye 'de yargı bağımsızhğmın olmadığını ifade eden Tuskan, biryıl boyunca iddianamesi hazırlanmayan daha sonra da 2 bin 500 sayfalık iddianameyi mahkemeye kabule zorlayan bir anlayışın kabul edilemeveceğinin altını çizdi. turmasmm çivisinin ne kadar çıktığım' gösterir" şeklinde değerlendirdi. Erdoğan'ın bu açıklaması- nın Ergenekon soruşturma- sında yaşananlarlâ ilgili geli- nen son noktayı net bir şekil- de ortaya koyduğunu belirten Turgut Kazan, hukuki süreci ve demokrasiyi zedeleyecek bu tür açıklamalann soruş- turma kapsamında sürekli ya- şanmasmın düşündürücü ol- duğunu söyledi. "Ergenekon soruşturma- sınm çivisi o kadar çıktı ki artık hukuk dışı ifadeler, hukukçu olmayan kişilerce ağızlara alınır oldıı" diyen Kazan, süreci şöyle değerlen- dirdi: "Yaşananlar ortada. Bu konu ile ilgili çok ayrın- tılı bile konuşmaya gerek yok. Bu soruşturmada her şey kuraldışı gelişiyor. Bu da yaşanan sıradışı durumun yeni bir örneği. Başbakan Erdoğan'ın sözleri, bir so- ruşturmada söylenecek şey değil, ama maalesef söyle- niyor. Başbakan Erdoğan'ın bu cümlesi yargıyı direkt etkilemektir. Ergenekon soruşturma- sınm başladığı ilk günden bu yana, yargıya benzer mii- dahaleler yapıldı. tddiana- menin mahkemeye sııınıl- masından sonra da bu mü- dahaleler daha da arttı." B E H İ Ç A Ş Ç 1 : Biz onların ölüm listesindeyiz İstanbul Haber Servisi - Halkın Hukuk Bürosu avukatlanndan Behiç Aşçı, ölüm orucu eyleminin Ergenekon soruşturması kapsamında tutuklanan emekli Tuğgeneral Veli Küçük ile ilişkilendirilmesine tepki gösterdi. Aşçı, "Bizler bağımsızlık ve denıokrasi mücadelesi veriyoruz. Büyük bedeller ödüyoruz. Veli Küçük ve arkadaşları ise bu mücadeleyi boğmak için çalışıyorlar" dedi. Aşçı, Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) tstanbul Şube Başkanı avukat Serhan Arıkanoğlu ve Tecride Karşı Avukatlar Komitesi'nden avukat Nazan Yaman, ÇHD'de basın açıklaması yaptı. llişkilendirme kabul edilemez Avukatlar, ölüm orucu eylemi ile Veli Küçük'ün ilişkilendirilmesirin kabul edilemez olduğunu belirttiler. Aşçı, tecride karşı başlatılan ölüm orucu eylemlerinin Adalet Bakanlığı'nın sohbet hakkı tanıyan genelgesiyle sona erdiğini, aradan bir yıl geçmesine karşın, tutuklu ve hükümlülerin bu haklannı kullanamadığını anımsattı. Soruştumıayı yürüten savcırun, kendilerine çamur atmaya çalıştığını, iddianame henüz açıklanmadığı halde bu yönde dedikodulann olduğunu savunan Aşçı, "Bizlerin adlarının Ergenekon çetesinin ölüm listesinde yer aldığı ne çabuk unutuldu. Gerçek budur. Bıından da onur duyuyoruz" diye konuştu. KOÇ GRUBU Aygün'e geçmiş olsun dyareti ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Koç Holding ve TOFAŞ AŞ Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Koç, Ergenekon soruşturması kapsamında gözaltma alınarak 15 gün tutuklu kaldıktan sonra serbest bırakılan Ankara Ticaret Odası (ATO) Başkanı Sinan Aygün'e "geçmiş olsun" ziyaretinde bulundu. Ziyarete Koç Holding'in Ankara'daki yöneticileri de katıldı. Hukukçular, sanıkavukatlarının doğrudan soru soramamasının hukuka ayhn olduğunu savundular Gizli taııık sorunlu bir uygulama Prof. Şen: Gizli tanık ile ta- nığın korunması ilkesi birbiri- ne karıştırıhyor. Gizli tanık uygulamasıyla savıınma hakkı kısıtlanıyor. Doç. Kocasakal: Bir tanık düşünün, sizin aleyhinize ifa- de veriyor ve siz bu insanı gö- remiyor, tanıyaınıyorsunuz. Böyle olunca sizin savunma yapma aralığınız kalmıyor. tstanbul Haber Servisi- Erge- nekon iddianamesi kapsamında 20 gizli tanığın ifadesine başvuruldu- ğu iddialannın gündeme gelmesi ye- ni bir tartışma başlattı. Hukukçular, uygulamayı, "adil yargılanma hak- la" ilkesine aykın bulurken, gizli ta- nığa doğrudan soru soramamanın yargılamayı olumsuz etkileyeceği- ni ifade ettilcr. lstanbul Üniversitesi Siyasal Bil- gilcr Fakültesi Kamu Yönetimi Bö- lüm Başkanı Prof. Dr. Ersan Şen, sanık avukatlannın gizli tanıklann kimliğine dair doğrudan soru sorma haklarınm bulunmadığını belirte- rek, "Ben bunun hukuka aykırı ol- duğunu söylüyorum. Bu doğru bir usul değildir. Çünkü bu delillerin 'doğrudan doğruluğuna ilkesini' yaralıyor. Mahkemede, tanıma- dığınız birisinin birtakım beyan- larıyla suçlanıyorsunuz. Ona da uzaktan kumanda ile soru soru- yorsunuz. Yani o gizli tanığın ifa- deleri size okunuyor, o ifadelerden sonra sorular naklediyorsunuz, gi- diliyor ona soruluyor. Fakat yüz yüze bir araya gelme, gözlerinizin içine bakarak anlatma hadisesi ol- mayabiliyor" dedi. Gizli tanık ile tanığın korunması ilkesinin birbirine karıştınlmaması Şener: Ergenekon rahatsızlık yarattı AKP'den ayrılan eski Devlet Bakanı Abdüllatif Şener, De- nizli'de iş dünyası temsilcilerine seslendiği konferansta, Ergene- kon soruşturmasınm toplumda rahatsızlık yarattığını söyledi. Denizli'ye önceki akşam saatle- rinde gelen Şener, yaklaşık 700'e yakın araç konvoyu tara- fından karşılandı. Şener, Erge- nekon soruşturması sürecinin toplumda büyük bir güvensizlik ve endişe yarattığını vurguladı. Şener, "Yargı kararlanmn oluş- masını sabırla bekleyeceğiz. Ama bu hadiselerin oluşturduğu bir yapı var Türkiye'de" dedi. gerektigine dikkat çeken Şen, "Giz- li tanık, belki de sanığın hiç tanı- madığı biri tarafından suçlan- masına imkân veriyor. Bu konu- da Avrupa İtısan Hakları Mah- kemesi'nin 'bu yanlıştır, hukuka ay- kındır' dediği kararlar da var. Hu- kuk sistemimizde buna izin ve- rilmekle birlikte bunun doğru olmadığını söylüyoruz. Savunma hakkı kısıtlanıyor, delillerin doğ- rudan doğruya değerlendirilme- si imkânını ortadan kaldınyor" di- ye konuştu. Şen, yaşanan aksaklığın çözülmesi için Angloamerikan sisteminin uy- gulanması gerektiğini belirterck, "Tanık mutlaka sanığın ve avu- katının gözü önünde olmalı. Sa- nığın ve avukatının soru sorma- sına izin verilmeli. Ondan sonra ve öncesinde tanığın can güvenli- ğini devlet olarak korunması ge- rekir" dedi. 'Ancak destekleyici olur' Galatasaray Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Doç.Dr. Ümit Kocasakal, gizli tanık uygu- lamasının açılan her davada kulla- nılamayacağına dikkat çekerek, "Bir tanık düşünün, sizin aleyhi- nize ifade veriyor ve siz bu insa- nı göremiyor, tanıyamıyorsunuz. Böyle olunca sizin savunma yap- ma arahğınız kalmıyor. Savunma hakkınız kısıtlanmış oluyor" dedi. Gizli sanıkJarın ifadelerinin ancak 'destekleyici delil' olabileceğini belirten Kocasakal, "Bu durum çok istisnai durumlarda kıılla- nılmah. Bu tanıklann ifadeleri yan delil, destekleyici delil olarak kul- lamlmah. Eğer başka delil yoksa ve olay sadece gizli tanığın ifade- sine dayandırıhrsa adil bir yar- gılama olmaz. Hiç tanımadığı- nız, görmediğiniz birine karşı sa- vunma yapmak zorunda kalırsı- nız" değerlendirmesinde bulundu. lstanbul Barosu'nun eski Başka- nı Turgut Kazan, gizli tanık uy- gulamasının Türkiye'de ilk defa uygulandığına dikkat çekerek, "Bir tanık koruma sistemine kesinlik- le ihtiyaç var. AİHM de bu hak- kı tammış durumda. Türkiye'de Tanık Koruma Yasası geçen gün- lerde yürürlüğe girdi. Bu durum 'Ergenekon iddianamesi açıklanır- ken, Tanık Koruma Kanunu'nun yü- rürülüğe girmesi mi beklendi?' so- rusunu akıllara getirdi" dedi. ' A I H S ' y e aykın değil' KOTOVSKI VE DOORSON KARARLARI NEDIR? Milliyet gazetesine açık- lamalar yapan eski AİHM yaıgıcı Rıza Türmen, "giz- li tanık" uygulaması kap- samında Tanık Koruma Ya- sası ile ilgili uyanlarda bu- lundu. AİHM'nin Kostovs- ki ve Doorson kararlanna dikkat çcken Tünnen, tanık korumanın AlHS'yc aykın olamayacağını söyledi. Tür- men, "Idmliğin" önemli bir kavram olduğunu belirte- rek "O kimliğin saklan- ması da savunma hakkı bakımından büyük prob- leııı yaratıyorsa, mahkû- miyete esas teşkil ediyor- sa, delil bu tanıksa ve bu tanıkla yüzleşmesi, soru sorması savunma hakkı bakımından mutlaka ge- rekliyse, bunun eksikliği de AİHM'de ihlale yol açabilir. AİHM tanıkla- nn korunmasını kabul ediyor, ama bunun sa- vunma hakkını zedeleme- mesi, yani 'silahlann eşit- liği' bakımından bir sa- kıııca yaratmaması lazım. Onun için devlet tanıkla- n korurken, 'silahlann eşit- liğini' zedelemeyecek ön- lemleri almakla da yü- kümlü" dedi. AİHM'nin tanık koruma ile ilgili olarak 20 Kasım 1989 tarihli Kostovski Kararı ve 27 Mart 1996 tarihli Doorson Kararı, Türkiye hukuk sisteminde ilk kez uygulanacak Tamk Konıma Yasası 'nın na- sıl uygulanması gerektigine ilişkin ipuç- ları taşıyor. AİHM'nin bu iki kararmda dikkat çektiği bazı önemli noktalar şövle: • îlke olarak tilm kamtlarm, nizalı mü- lahazalara olanak sağlanması için sanı- ğın mevcut bulunduğu aleni bir duruşmada ibraz edilmesi gerekir. Ancak bu durum, tanık ifadelerinin kanıt sayılabilmesi için mutlaka mahkemede aleni dunışmada almması gerekli olduğu anlamına gelmez. Savunmanın haklarına saygı gösterildiği sürece duruşma öncesi safhalarda alınmış olan tanık ifadelerinin kanıt olarak kul- lanılması tek başına aykırılık oluştur- maz. • Tanık duruşmada dinlenemiyorsa, daha önce verdiği ifade de hukuka uygun biçimde okunamıyorsa, verilen beyan di- ğer kanıtlarla desteklenmeli. • Sadece kimliği gizli tutulan tanıkla- nn yazılı ifadelerine dayanılarak mahkû- miyet kararı verilemez. • Tanığın, sanıktan gelecek misille- melerden korkması için yeterli sebep mev- cutsa kimliğin gizli tutulması mümkündü'r. • Mahkûmiyet kararı, sadece kimliği açıklanmayan tanığın ifadesine dayandı- rılamayacağı gibi, bu ifade, ağırlıklı rol oynayan delil konumunda da olmamalıdır. BİR BAKIMA SERVER TANtLLİ Şiirin Büyüsü Geçen hafta, hem de aynı günde, iki şairden ge- len iki şiir demeti, özellikle son haftalarda yoğunla- şan politik dalaşmaların biriktirdiği kasvetten beni kurtarırken; dünyama yeniden aydınlık getirdi. O demetlerden biri Kemal Burkay'dan, öteki de Kemal Özer'den geliyordu... • Kemal Burkay, sevdiğiniz, ezberinizde birkaç şiiri de olan şairlerden biridir; bir ayağı Türk edebi- yatında, bir ayağı da Kürt edebiyatında olan büyük bir ozandır. En başta özelliği, iyimserliğidir. "Doğan gün"ün gücüne inanır "Kırgın umutta I Ke- der toıtusunda IAcıda, zehirde, pusuda I Yılma I Do- ğan günü bekle". Niçin? Açıklar: "Çünkü hayat dönen, kıvrılan I Yanan bir ibrişimdir I Tutar getirir I Doğan gün". Gülümseyişten çok şey bekler: "Iklim değişir, Ak- deniz olur, gülümse" diye hatırlatır. Burkay'ın şiirlerini, kendi sesinden bir kompakt diskte toplamışlar; Rahmi Saltuk, Koma Denge Azadi, Yeni Türkü, Nilüfer Akbal ve Sezen Aksu da müziklerini katmışlar. Nefis bir eser! Bu satırları yazdığımızda, şair, teybimizde ünlü "Gülümse" şiirini okurken, Sezen Aksu da müziğiyle işliyordu: "Hadi gülümse bulutlargitsin..." Dinleyiniz! "Hadi gülümse bulutlar gitsin Işçiler iyi çalışsın, gülümse Yoksa ben nasıl yenilenirim Belki şehre bir film gelir Birgüzel orman olur yazılarda Iklim değişir, Akdeniz olur, gülümse. Sazlarım vardı, ırmaklarım vardı çok Çakıltaşlanm vardı benim Ama sen başkasın anlıyor musun Tut ki karnım açıktı, anneme küstüm Tüm şehir bana küstü Bir kedim bile yok anlıyor musun Iklim değişir, Akdeniz olur, gülümse • 2 Temmuz, 35 aydınımızın Sıvas'ta, şeriatçılarca diri diri yakıldığı birtarihtir. Bu yıl da, on binlerce in- san, kıyımın yaşandığı Madımak Oteli'nin önünde toplanıp protesto ettiler. Bu yılın bir önemi de, olayın, bir şairce anılması- dır: Tanınmış şairlerimizden Kemal Ozer, çarpıcı bir eserle okurlarının önündedir: Yordam Kitap Yayın- ları'nda çıkan Temmuz İçin Yaralı Semah, "Yangın Şiirleri"nder\ oluşuyor. "Yaçanan"a tanıklığı şiirinin odağına yerieştiren Ke- mal özer, bu tutumunu bu eserinde de sürdürüyor; ve bildiğimiz bütün şair gücü de ortadadır. Eserin bir tarihsel zemini var: "Sıvas buluşması" rastlantı değildir: Bizi bir araya getiren elimize aldığımız kızıl bir güldü Şair, tanıdığımız "Yol Erleri"r\\, daha da çarpıcı bir dille tanıtıyor: Metin'i, Asım'ı, Behçet'i, Nesimî'yi, Asaf Koçak'ı. Bir de, "ömrü Kısa Kelebekler" var... Yangının yol açtığı ölümleri, ölümlerin yol açtığı duyguları, tepkileri, acıların dramlan görünür kılmayı amaçlayan bu şiirler, bir tanıklığın tutanağıdır. Ama bununla bitmiyor. Bu şiirler, bir tanıklığın tutanağı olduğu kadar, "yo- lun sona erdiğiyerde yeniden yola çıkan"\ da için- de barındırıyor: Suçun üstüne gitmeye yönelen bir yürüyüşle döne döne, tıpkı semah gibi. Böylece, Temmuz İçin Yaralı Semah, gömülmek istenene, unutturulmak istenene karşı bir suçüstü kitabıdır. Eserin, geçmişten gelip geleceğe uzanan bir çiz- gisi, bir diyalektiği var: Gelecek de bir Divan'ı ha- ber veriyor. Mahşer'e kalmayacak bir Divan'dır bu! Ve gayrı şair yapacağını yapmıştır. Konu, artık bir bestecisini de bekliyor: Bir opera, bir senfoni de yakınlardadır. Şairimizin eseri, gele- ceğin bestecisi için, bir esin kaynağı kadar bir yol- dur da... KARDELEN OTEL Milas-Ören Denize 50 m uzaklıkta 50 yatak kapasiteli otelimîzde TV, mini bar ve kliına bulunnıaktadır. Oda fiyatlarııııı/ acık büfe kahvaltı dahil: 1 kişilik oda: 35 yti - 2 kişilik oda: 60 ytl 3 kişilik oda: 85 ytl - 4 kişilik oda: 100 ytl Restoranımuda menii 10 ytl'dir. T.C. MERKEZ/TEKİRDAĞ 1. ICRA DAİRESİ TAŞIN1RIN AÇIK ARTTIRMA İLANI 2007/587 TLMT. Bir borçtan dolayı lıacizli ve aşaglda ciııs, miktar ve değerleri yazılı nıallar satışa çıkanlmış olup: Birinci amrmanın 20/08/2008 günü. saat 14:00-14:05"te, Naip Köyü Yolu Üzerinde Kurulu Ferhat Toprak Sanayii'nde yapılacağı vc o gün kıvmetlerinin %60'ına istekli bulunmaılığı taktirde 25/08/2008 Paiartesi günü, aynı yer ve saatte 2. artırmanın yapılarak salılacağı; şu kadar ki. artimıa be- delinin malın tahmin edilen değerinin %40'ını bulmasının ve satış isteyenin alacağına rüçhanı olan alaeakların toplamından fazla ol- masının ve bundan başka paraya çevirnıe ve paylann paylaştırma giderlerini gecmesinin şart olduğu: mahcuzun satıs bedeli üzerin- den % .... oranında KDV'nin alıeıya ait olacağı ve satış şartnamesinin icra dosyasından görülebileceği; gideri verildiği takdirde şarl- namenin bir ömeğinin isteyene gönderilebileceği; fazla bilgi almak isteyenlerin yukanda yazılı dosya numarasıyla, Dairemize baş- vurmaları ilan olunur. 14/07/2008 Takdir Edilen Değer YTL.: 170.000.Ö0.-YTI, Adedi: 1 Adet Cinsi (Mahiyeti ve önemli nitelikle- ri ): 1 Adet ASPİRATÖR, SICAK HAVA ÜFLEYEN KERAMlT MARKA TS 1076 SERİ NOLU ASPİRATÖR VE HAVA DO- LAŞ1MIN1 SAĞLAYAN BORULARLA BİRLİKTE KOMPLE. (IİK m.l 14/1, 114/3) * Bu örnek, bu Yöneünelıkten önceki uygu- larnada kullanılan Önıek 63'e karşılık gelmekledir. (Basın: 39647) T.C. SAKARYA 1. İCRA MÜDÜRLÜĞÜ MENKULÜN AÇIK ARTTIRMA İLANI 2008/690 Tal. Bir borçtan dolayı hacizli bulunan ve aşağıda eins. miktar ve kıymetleri yazılı mallar satışa çıkarılmıştır. Birinci artınııa 13.08.2008 günü. saat 14.00-14.10 arasmda Güllük Malı., Yeni Terminal Karşısı Skoda Bayii Sakarya adresinde yapılacak ve o günü kıymetinin %60'ına istekli bulunmadığı takdirde 18.08.2008 günü - Güllük Mah. Yeni Terminal Karsısı Skoda Bayii Sakarya adresinde, 14.00-14.10 saatleri arasında 2. artırma yapılacağı; Şu kadar ki, artırma bedelinin malm tahmin edilen kıymeti- nin %40'ını bulması ve satış isteyenin alacağına rüçhanı olan alacaklarının toplamından fazla olmasının ve bundan başka paraya çevinne ve paylaştırma masraflarını geçmesinin şarl olduğu, mahcuzun satış bedeli üzeıinden alınacak KDV alıeıya ait olacağı ve satış şartnamcsinin icra dosyasından görülebileceği, masrafı verildiği tak- dirde şartnamenin bir ömeğinin isteyene gönderilebileceği, fazla bilgi almak isteyenlerin yukanda No'su yazılı dosya numarasıyla Müdürlüğümüze başvurmalan ilan olunur. 14.07.2008 Lira: 20.000,00-YTL Adet: 1 Malm cinsi (Önemli nitelik ve özellikleri): 54 ZC 604 plakalı skoda marka 2008 model H.otomobil. Tipi: Fabıa Classic 1.2 grı renk. Motor No: BZG027925 Şasi No: TMBAH15J983044013 Yıpranmanıış, faal. (Basın: 39496)