06 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 25 HAZİRAN 2008 ÇARŞAMBA HABERLER AKP Genel Başkan Yardımcısı Fırat'm sözleri partide süantı yaratü. Fırat açıklamalannın dozunu arttırdı MYK' de konuşturmadılarANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - AKP Genel Başkan Yardımcısı Dengir Fırat'ın "Atatürk devrim- leri toplumda travma yarattı" sözleri partide sıkıntı yaratırken Fı- rat, "Eğer beni eleştirenler devrim kanunlarını okudularsa TBMM'nin ortasında eşek gibi amrırım" diyerek açıklamalannın dozunu arttırdı. AKP Merkez Yü- rütme Kurulu'nda (MYK), bazı üye- ler "Keşke travma sözcüğü yerine sarsıcı gibi bir ifade kullansaydı- nız" eleştirisini getirdi. Bazı millet- vekilleri de, Fırat'ın yaptığı açıkla- maların dava sürecinde partiye zarar verdiğine dikkat çektiler. AKP Genel Başkan Yardımcısı Dengir Fırat'ın açıklamalanyla ilgili tartışmalar sürüyor. Fırat, dün par- tisinin grup toplantısı öncesinde ga- zetecilerin sorulan üzerine, tartışma • 'Atatürk devrimleri toplumda travma yarattı' sözleriyle tartışma yaratan AKP Genel Başkan Yardımcısı Fırat, 'Eğer beni eleştirenler devrim kanunlarını okudularsa TBMM'nin ortasında eşek gibi anınnm' dedi. Fırat'm sözleri, MYK'de de tartışıldı. Bazı MYK üyeleri, "Keşke travma sözcüğünü kullanmasaydınız" eleştirisini getirdi. yaratacak yeni acıklamalar yaptı. Fırat, kendisine yönelik eleştirilerin anımsatılması üzerine, açıklamala- nnda kötü niyet olmadığını ileri sürdü. Fırat, "Devrimler kötü de- ınediın, ama bir gecede tekke ve zaviyeler kapanmadı mı? Şeyhü- lislamhk sona ermedi mi? Dün- yanııı her yerinde devrimler böy- le yapüıyor. Türkiye'de böyle ya- püdı. Türkiye'de de bir travmay- dı" dedi. Devrimlerin uzun bir içselleştirme sonunda oturduğunu, bir gecede ya- şanan her şeyin travma olduğunu kaydeden Fırat, "Bugün herkes her konuda bir şeyler söylüyor. Dev- rim kanunları konusunda söyle- diklerinden dolayı beni eleştiri- yorlar. Devrim kanunları konu- sunda konuşanlar eğer bunlann tamamını okuduysa ben Meclis'in ortasında eşek gibi anıracağım. Tevhid-i Tedrisat Kanunu'nun 36. maddesini okumuşlar mı? Lo- zan Antlaşması'nı kim tam anla- mıyla okudu ve özünü kavraya- bildi. Okumadan konuşuyoruz. Benim New York Times'a söyle- diklerimin tam metnine bakmak lazım. Benim her zaman yapmaya çahştığım yabancıiarla konuşur- ken Türkiye'yi anlamaları için tarihsel bir çerçeve çizmektir" de- di. Fırat'ın sözünü ettiği Tevhid-i Tedrisat Yasası, yalnızca 7 madde- den oluşuyor. MYK'de eleştiri Fırat'ın sözleri partide de sıkıntı yarattı. Başbakan Tayyip Erdoğan başkanlığında önceki gün toplanan MYK'de Fırat sözlerine açıklık ge- tirmek istediğini söyledi. Erdoğan ve MYK üyelerinin, Fırat bir süre ko- nuştuktan sonra "Gerekli açıkla- nıaları televizyondan izledik. Bu kadarı yeterli" dediği öğrenildi. Bazı MYK üyeleri ise Fırat'ın "trav- ma" sözünü eleştirerek "Keşke travma yerine sarsıcı gibi ya da bu- na berzer bir kelime kullansaydı- nız" görüşünü dile getirdiler. AKP Ağrı Milletvekili Yaşar Eryılmaz, Fırat'ın açıklamasının çok yönlü olduğunu, herkesin kişi- sel düşüncesine göre bunu yorum- layabileceğini belirterek "Bana gö- re partinin yaşadığı süreç içinde bu tür yorum farklılıkları olabi- lecek ifadelerden kaçınılması ge- rekirdi" dedi. Bazı milletvekilleri, Fırat'ın açıklamalannın kapatma davasını parti açısından olumsuz et- kileyebilecek acıklamalar olduğunu belirterek "Bu süreçte bu acıkla- malar partiye zarar verdi" dedi- ler. Bazı milletvekilleri ise Fırat'ın açıklamalan için "tramvay" ben- zetmesi yaptı. FIRAT'IN SİRKETLERİ Hayali ihracatla suçlanmıştı İLHAN TAŞCI ANKARA - "Cumhuriyet dev- rimleri toplum üzerinde travma ya- rattı" sözleriyle tepki çeken AKP Ge- nel Başkan Yardımcısı Dengir Mir Mehmet Fırat'ın kurucusu, ortağı ol- duğu Menas AŞ hakkında gümrük başkontrolörü Bayram Çolak, sahte- cilikten suç duyurusunda bulunmuş, Fırat'ın da aralannda bulunduğu or- taklar hakkında da kaçakçılıktan iş- lem yapıhnasını ise savcılık takdirine bırakmıştı. AKP Genel Başkan Yardımcısı Fı- rat'ın kurucusu olduğu, 2002 seçimle- rinden sonra yönetim kurulu üyeliğin- den ayrıldığı, ancak büyük ortak sıfa- tıyla genel kurul üyesi olduğu Menas AŞ hakkında Ukrayna gümrük idare- sinin ihban üzerine inceleme yapıl- mıştı. Gümrük başkontrolörü Bayram Çolak tarafindan hazırlanan 6 Arahk 2006 tarihli raporda, Ukrayna'ya na- renciye satan ABD'li Raiges fırması- nın, bu ürünleri Mersin'de faaliyet gösteren Menas AŞ üzerinden gön- derdiği, ancak Ukrayna gümrüğüne Raiges'in verdiği fatura bilgileriyle gönderici Menas'ın fatura bilgileri arasında farklar olduğu vurgulanmıştı. Raporda, Menas'ın gönderdiği na- renciyenin birim değerinin Ukrayna gümrüğünde düşük gösterildiği belir- tilerek şirket yöneticilerinin evrakta sahtecilik yaptığı iddia edilmişti. Mer- sin Cumhuriyet Savcılığı da bu rapora dayanarak Menas hakkmda hayali ih- racat soruşturması açmıştı. Çolak'm bu raporunu savcılığa gön- deren Gümrük Müsteşarlığı, 26 Ocak 2007'de teşvik ödemelerini yapan Merkez Bankası'na bir yazı göndere- rek Menas'a teşvik ödemesi yapılma- masını, yapılanın da geri alınmasmı istemişti. Kontrolöre dava Menas AŞ hakkında hayali ihracat raporu hazırlayan Bayram Çolak hak- kında Başbakanlık müfettişleri servet araştırması da yaptı. Incelemenin da- yanağını ise Fırat'ın, Çolak'ın mesle- ğe giriş tarihiyle şimdiki servet beyanı arasında izah edihneyecek farklar bu- lunduğunu ileri sürmesi oluşturdu. Müfettişlere verdiği ifadelerde iddia- ları reddeden Çolak ise Fırat hakkında 10 dava açtı. Müfettişler, Çolak'ın haksız servet edindiğine ilişkin bir bulguya rastlamadılar. Fırat'ın kuru- cusu olduğu şirketi inceleyen baş- kontrolör Çolak hakkında bu kez de "Fırat'ı yargı mercileri ve kamuoyu önünde hesap vermek durumunda bırakarak görevi kötüye kııllan- ınak" suçlamasıyla 3 yıla kadar hapis istemiyle Ankara 6. Asliye Ceza Mahkemesi'nde dava açıldı. Çolak'ın yargılaması halen sürüyor. Bayram Çolak'ın Mersin Cumhuri- yet Savcıhğı'na gönderdiği rapora gö- re, 20 Ağustos 1993'te kurulan Me- nas'ın ortakları ve ortaklık yapısı şöy- leydi: Abdülkadir Gürüz yüzde 20, Ferhat Gürüz yüzde 20, Lerzan Gü- rüz yüzde 10, Firuze Gürüz yüzde 10, Dengir Mir Mehmet Fırat yüzde 30, Münevver Helen Fırat yüzde 5, Neval Fırat yüzde 5. LLAR1 ÇOGALTILSIN KAPATILMASIN VlRTIG' , K A P ATMAKUA L YAMANMAZ °KULUIV OKULUMU KAPATMA GÖRME ENGELLÎLERDENEYLEM- Türkiye Körler Federasyonu, körler okullarının kapatümaması ve bu okulların eğitim kalitesinde iyileştirilmeye gidilmesi ta- Iebiyle Milli Eğitim Bakanhğı önünde eylem düzenledi. Fe- derasyon Başkam Hasan Tatar, burada yaptığı açıklama- da, "Körler okullarında özel eğitilmiş nitelikli kadrolar tasfiye edilirken, nitelik gözetilmeksizin bu okullara, şehre gelmek isteyen kişiler atanmakta, bu da eğitimin düzeyi- nin düşmesine neden olmaktadır" diye konuştu. Görme- yen öğrencilerin normal okullara yönlendirildiğini, "kay- naştırılmış eğitim" adı altında, okuryazar dahi olmayan diplomah görme engelüler topluluğu oluşturulduğunu id- dia eden Tatar, bu durumun görme engellilerin üniversite- ye girme oramnı düşürdüğünü ileri sürdü. (Fotoğraf: AA) CHP'li Ersin örtülü ödenek iddialanyla ilgili olarak 'Kayıtları yakıp yırtıyorlar' dedi Başbakan gizliliğe sığındı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Başba- kan'a bağlı örtülü ödenekten 290 milyon YTL'lik harcama yapılması tartışması sürerken, CHP Izmir Milletvekili Ahmet Ersin, harca- malann kayıtlannın "yakıhp yırtıldığı" id- diasında bulundu. Ersin, bir Başbakanlık Mü- şaviri'nin kendisine örtülü ödenekten dinci yayın organlanna para aktanldığı bilgisini ilettiğini söyledi. CHP Konya Milletvekili Atilla Kart ise harcamalarda 122 milyon YTL'lik fark olduğunu bildirdi. Başbakanlık Özel Kalem Müdürlüğü'nün 290 milyon YTL'lik harcamasının "örtülü ödenek" olarak açıklanması tartışmalan arttınrken, ye- ni iddialar gündeme geldi. CHP'li Ersin, örtü- lü ödeneğin Türkiye'nin iç-dış çıkarlan doğ- rultusunda kullanılması gereken kaynak oldu- ğuna işaret ederek "Suiistimale de açık. Geç- mişte Çiller-Parsadan olayında görüldü bu... AKP döneminde Başbakanlık müşaviri ol- duğunu söyleyen bir kişi örtülü ödenekten ce- ınaat ve tarikat bağlantıh radyo, dergi ve ya- yın organlanna para aktanldığını söyledi. 2005 yılından 2007 yılına gelindiğinde çok ciddi bir artış görünüyor. Parti çıkarı için kullanıhyor paralar" dedi. Başbakanhk'ın ör- tülü ödenek harcaması açıklamasının kuşkula- n gidermediğini vurgulayan Ersin, "Olayın or- taya çıkmasıyla birlikte pek çok ihbar gel- meye başladı. Harcamalara ilişkin belgeler yırtüıp yakıhyor. Aslında bir sonraki baş- bakana bilgi ve belgeler aktardabiliyor. Zo- runluluk değü ama bu yönde uygulama var. Ama bunlann kaydı yok" diye konuştu. 122 milyon YTL'lik fark CHP Konya Milletvekili Atilla Kart da ko- nuyu Meclis gündemine taşıdı. Kart, 2003 yı- lında örtülü ödeneğin başındaki Maksut Serim ile ilgili soru önergeleri vererek, şaibeli duru- munu sorduğunu anımsatarak "Bu soruları- mıza aradan geçen 5 yıl içinde hep örtülü ce- vaplar verilmiş, gerek Sayın Mehmet Ali Şa- hin ve gerek Cemil Çiçek, bilerek ve resmi ka- yıtlara aykın şekilde gerçeğe aykırı cevap- lar vermişlerdir" dedi. Kart, Başbakan Yar- dımcısı Nazım Ekren'in örtülü ödenekten 2007 yılı harcamasını 168 milyon YTL olarak açıklamasına karşın 290 milyon YTL'lik har- camanın ortaya çıktığına işaret etti. 'Serim, hangi yetkiyle atandı' CHP'li Kart, şu sorulann Başbakan Tayyip Erdoğan tarafindan yanıtlanmasını istedi: • Maksut Serim'in diplomasının geçerli ol- madığı bilindiği halde hangi yasal ve takdiri ge- rekçeyle örtülü ödeneğin başına getirilmiştir? Böylesine şaibeli bir kişi neden ve ısrarla bu ni- telikteki bir göreve getirilmiştir? • Sayın Cemil Çiçek neden gerçeğe aykın olarak ve bilerek, Maksut Serim hakkında so- ruşturma yapılmadığından söz etmektedir? • Yaşandan süreçte, Başbakanlık özel Ka- lem Müdürlüğü, örtülü ödenek harcamalan- na hangi sıfat, yetki ve yasal dayanak ile iş- tirak etmiştir? 'Fırafın açıklamalan travmatik 9 SHP Genel Başkam Murat Karayalçın, Fırat 'ın açıklamalarına sert tepki gösterdi. Karayalçın, "Bu açıklamanın gerisinde başka bir düşünce olmalı" diye konuştu ADANA (Cumhuriyet Büro- su) - SHP Genel Başkanı Murat Karayalçın, "Atatürk devrimle- ri travma yarattı" diyen AKP Genel Başkan Yardımcısı Dengir Mir Mehmet Fırat'a sert tepki gösterdi. Bu açıklamanın arkasında başka düşünceler olduğunu söyle- yen Karayalçın, "Atatürk dev- rimleri değil, Fırat'ın açıklama- lan travmatik" dedi. Genelkurmay Başkanlığı hak- kında Taraf gazetesinde çıkan ha- berleri değerlendiren Karayalçın, şunlan söyledi: "Ortaya belgeler çıkarıhyor. Bu belgenin sahibi kim? Bunun açıklanması gerekir ama Taraf gazetesinin finans- manının nasd sağlandığının da açıklanması gerekir. Taraf ga- zetesinde çıkan haberlerin, fi- nansörü tarafindan yapıldığı id- dia ediliyor. Taraf gazetesinin sa- hibinin de açıklanması gerekir. Gazetelerde okuduğumuz bil- gilerin dışında bilgiler de sızdı- rılıyor nın? Başka yerlere de bil- gi gönderilmiş midir? Ordunun eleştirilmesi demokrasinin güç- lenmesi anlamına gelmeyeceği gibi demokrasinin yıpratilması da yurtseverliğin sağlanması an- lamına gelmez. Ordunun eleşti- rilmesi gereken yerleri varsa eleştirilecektir. Ama bunun or- du düşmanlığına dönüştürül- mesi kabul edilebilir bir şey de- ğildir. Demokrasinin yıpratil- ması da insanları daha fazla yurtsever yapmaz." 'Başka düşünce var' Fırat'ın sözlerine de değinen Ka- rayalçın, "Bu açıklamanın neden yapıldığını ben anlamadım. Bili- neni tekrar ediyor. Devrimler travma yaratır. Bunda şaşılacak bir şey yok. Bilinen bir şeyi niye tekrar ediyorsunuz? Böyle bir açıklamanın gerisinde başka bir düşünce olmah. Fırat'a tepki ar- ka plandaki bu düşünceden kay- naklanıyor. Bu biçimdeki açık- lamanın kendisi travmatik" dedi. AVRUPA GURAY OZ Liberal Dünyanın Gülleri Laiklik tanımları havada uçuşuyor. Yaşadığımız "travma" ise bildiğiniz gibi değil. Herkes karakolla mahkeme arasında hep bocala- yan Dengir Mir Fırat'la uğraşıyor, daha "etraflı" ko- nuşanı, daha lafını sakınmazı var, siz ona bakın. Se- van Efendi'ye, Sevan Nişanyan'a bakın. Ne diyor hazret? "Bizde laiklik tasfiye hareketiydi. Dinin, deyle- tin mutlak gücünü kısıtlama potansiyeli 'laiklikle' yok edilmek istendi. Çünkü amaç laiklik değil, mutlak iktidardı." Başka... "Emperyalizme karşı savaştığımız yö- nünde hayret verici görüşü. 1960'larda Doğan Av- cıoğlu ve Mihri Belli icat etti. Aslında Kurtuluş Sa- vaşı, Türkiye-Yunanistan savaşıdır." Daha başka..."Atatürk milliyetciliği 1920'ler fa- şizmidir. Kurtuluş Savaşı'nda ise Islami cihat üze- rinden hareket etti bu milliyetçilik." Daha... "1918'de kadınlar tesettürü bıraktı. An- kara bu değişime inanılmaz bir taassupla karşı çık- tı. Tesettürü savundu." Bu sözlerin yoruma gereksinimi var mı? Desteksiz atış, deyip geçebilirsiniz. ••• Ama havada uçuşan sözlerin, kâğıda geçen kela- mın bir derdi olmalı. Durup dururken yazmayız, du- rup dururken söylemeyiz. Laiklik üzerine konuşu- yorsak, bu kavramın neyi anlattığını, neyi anlatma- dığını biliriz. Niyetlerin kavramlaria ilişkisini de biliriz. Insanoğlunun niyetlerini kavramlan eğip bükerek ifa- de etmeyi pek sevdiğini de biliriz. Laiklik konusunda işin doğrusu en baştan başla- mak, lafı dolandırmamaktır. Laiklik, bilimin tarihsel mücadelesidir. Dinle ilişkisinin tarihidir. Bilim insanlannın taassupla, engizisyonla kavgasıdır. Rahiplerin, papazlann, papalann siyaseti dinle, hu- rafeyle yürütme çabasının bilimin ışığıyla alt edilmesidir. Hiç kuşku yok, feodal dönemin kaba bir eşleştir- meyle ortaçağın sonlannda mesenlerin, kimi kralla- rın desteğiyle ayakta kalmayı, o karanlık çağın için- de mayalanmayı başaran bilim ve sanat, insanlığı kur- tardı. Laikliği yaşam biçimi haline getirdi. Kiliseyi sı- nırladı. Kapitalizmin ise gelişmek için laikliğe, hal- kı uyutmak içinse hurafeye ihtiyacı vardı. Daha sonra işi genişletmiş, ideolojik cephanesini zenginleştirmiştir. Islam dünyasının bu kavgaya geç katılması bir dö- nem için yararlı, sonrası için ise felaket olmuştur. Bir dönem Islam bilimle kavga etmemiş, "ilim Çin'de ol- sa arayınız" demeyi bilmiş, daha sonra ise iç dina- mikleriyle kapitalizme geçememenin ve hazır bu- lunmuş zenginliklerin tuzağına düşmüştür. Bu nedenle gecikmiş bir ortaçağı yaşamayı, dinle devleti aynı- laştırmayı sürdürmüştür. Bizim şimdi yaşadığımız "travma"nın kökünde bu gecikmiş ortaçağ ve ona tükenmeyen hasret yatıyor. Arkadaşların hasreti budur. • • • Şimdiki kavga, arkadaşlar üzülecek ama çaresiz bir kavgadır. Laikliğin terk edilmesi, ortaçağın parıltılı bile olsa ebedileştirilmesi olanaklı değildir. Geçici "travmalar" olabilir. Dört koldan çalıştıklanna göre böyle bir umut- ları var arkadaşların. Ama olmaz. Sizin ulus devletle kavga adına yapmaya çalıştık- lannız, emperyalist büyük ulus devletlerin plan ve pro- jelerinde kendinize yer aramaktan başka bir şey de- ğil. Türkiye'de laiklik tartışmalarının yarı yerden baş- latılmasının nedeni de budur. Laikliğin, din ile bilim arasındaki büyük mücadeleyi görmeden tanımlanması olanaksızdır. Ama siz yaparsınız. Sizin sözüm ona bilim adına "ezber bozmalan- nızın" ideolojik temeli pek zayıf. Artık o kadar per- vasızlaşmışsınız, meydanı o kadar boş bulmuşsunuz ki, Atatürk'ü "tesettürün koruyucusu" yapabili- yorsunuz. O kadar coşmuşsunuz ki, gözlerinizi zevkten kıs- mış, Ulusal Kurtuluş Savaşı'nda emperyalistleri gö- remeyecek hale gelmişsiniz. Ne diyebiliriz ki bu arkadaşlara Kavramlaria fazla oynamayınız. Tarihle kavga et- meyiniz. Kelimelerle savaşmayınız. O kelimeler, o kavramlar ki, canlı gibi değildirler, gerçekten canlıdırlar... Dönüp sizi vururlar. e-posta:[email protected] Demlrtaş'a 10 yıl hapis Isteml • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Eski DTP Genel Başkanı Nurettin Demirtaş'ın da arala- nnda bulunduğu ve "askerlikten kurtulmak için hile yapmak" suçundan yargılanan 70 kişi için, 10 yıla kadar hapis cezası talep edildi. Sa- nık Aytekin Demirdaş hakkında 71 kişiye sah- te askerliğe elverişsiz raporu düzenlediği ge- rekçesiyle söz konusu cezanın 71 kez (toplam 710 yıl) uygulanması istendi. Baykal, Eruygur'ıı kutladı • ANKARA (AA) - CHP Basm Bürosu'ndan yapılan yazılı açıklamaya göre, CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, Atatürkçü Düşünce Derneği'nin (ADD) 10. olağan genel kurulun- da yeniden genel başkanlığa seçilen Şener Eruygur'a kutlama mesajı gönderdi. Deniz Baykal, dernek yönetiminde ve yetkili organ- lannda görev alanlara da başanlar diledi. AKP ilçe başkanı adam yaraladı IGAZİANTEP - Gaziantep'in Şehitkâmil ilçe- sinde önceki gece meydana gelen olayda, Tu- gay Kavşağı'nda AKP Gaziantep Şehitkâmil Flçe Başkanı Hüseyin Çolak ile kamyon şofö- rü Şeyfettin Erdem arasında yol verme konu- sunda tartışma çıktı. Tartışmanın kavgaya dö- nüşmesi sonucu tabancasıyla bir el havaya ateş ettikten sonra, Erdem'i sol ayağından vu- ran Hüseyin Çolak gözaltına aluıdı. AB'ye destek aynı kaldı • BRÜKSEL (AA) - AB'nin Eurobarometre bahar araştırması, Türkiye'de AB üyeliğine verilen desteğin son 6 ayda değişmeyerek yüzde 49'da kaldığını ortaya koydu. AB hak- kında Türklerin yüzde 17'si "çok olumlu", yüzde 32'i "oldukça olumlu", yüzde 16'sı "ta- rafsız", yüzde 13'i "oldukça olumsuz" ve yüz- de 15'i "çok olumsuz" düşündüğünü bildirdi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle