Katalog

SAYFA CUMHURİYET 19 HAZİRAN 2008 PERŞEMBE 8 HABERLERIN DEVAMI TURKIYE Istanbul PB 31 Sinop Edirne PB 31 Samsun PB PB" 25 26 Kocaeli PB 35 Trabzon PB 24 Çanakkale PB 33 Giresurı PB 25 Izrnir B 38 Ankara PB 33 Manisa B 39 Eskişehir PB 32 Aydın B 40 Konya B 31 PB 26Denizli B 38 Sıvas Zonguldak PB 29 Antalya B 34 Kars Adana Mersin Diyarbakır Şanlıurfa Mardin Sıiıl Hakkâri Van B B B B B B B R 36 31 36 38 33 35 29 25 PB 22 Yurtla yağış beklenmi- yor. Yurdun kuzey ke- simleri parçalı ve çok bulullu, diğer yerler az bulutlu ve açık geçe- cek. Hava sıcaklığı tüm yurtta 2 ila 4 derece ar- tacak. Rüzgâr genel- likle kuzey ve kuzey- doğu, öğle saatlerin- den sonra kuzoy ve ku- zeybatı yönlerinden or- ta kuvvette esecek. DIŞ MERKEZLER Oslo Helsinki Stockholm Londra Arnsterdam Brüksel Paris Bonn Y Y Y Y Y Y Y PB 14 21 21 21 1!! 18 21 22 Berlin PB 25 Moskova B Budapeşte PB 26 Aşkabat Madrid PB 30 Astana Viyana PB 23 Taşkent Belgrad B 25 Bakû Soyfa Y 31 Bişkek 25 TiflisRoma Atina Münih PB 22 Zürih 31 Kahire PB 24 Şam PB 0Açık Parçalı bulutlu i Sisli k Çok bulutlu Yagmurlu Gök gürültülü G U N C E L CİIINKYT ARCAYİREK • Başturafı l. Sayfada Örneğin savunmada türban sorunu: Savunmada, "kadına karşı ayrımcılıkla kurulduğu günden bugü- ne tavizsiz mücadele etmiş (olan AKP'nin) bugün- den sonra da tam eşitlik sağlanıncaya kadar devam edeceği" ifadesi ile yer alıyor. Kuran kurslarının devam edeceği duyumsatılıyor. Çankaya'da anayasanın laiklik ilkesine bağlı ve bu ilkeyi savunması istenen birinin bulunması genel bir istek, birtemel kural. Oysa Çankaya'daki AKP'Iİ gi- bi birinin türbanlı eşiyle "dindarbir Cumhurbaşka- nı" olarak devleti temsil etmesi savunuluyor. ••• Kimi AKP milletvekillerinin kapatmaya neden olan abuk subuk, lakin dinci bir partiye yaraşır söy- lemlerineaçıklamalargetiriliyor, bunların partinin ka- patılmasına örnek olamayacağı belirtiliyor. Milletvekillerinin "eleştirilerini" savunan kimi ör- nekler verelim: "Türbanla ilgili anayasa değişikliği- ne oy veren milletvekilleri için '411 el kaosa kalktı' eleştirilerine, AKP Genel Başkan Yardımcısı Hüse- yin Tannverdi, 'Ağzınızdan akan salyalarla manşetler oluşturun' sözleri ile yanıt vermiştir. Eleştirilerin eleştirilmesi anayasaya aykın görülü- yorsa, vahim bir hukuk dışılıktır." Bir başka örnek: "Niğde Ulukışla'da 2004 yerel se- çimlerinde açılan '84 yıllık karanlığa son' afişi geç- miş yerel yöneticileri eleştirmek için kullanılmıştır. Cumhuriyet karşıtı anlamı yoktur." Bu ve benzeri yalanlamalar, AKP'nin savunma ya- parken ne kadar zorlandığını gösteriyor. Savunma, kapatılacaksa bir an önce kapatılsın noktasına varan bir kadronun, yeni bir adla daha ön- ceki sloganları, amaçları aynen yineleyeceğinin işaretlerini veriyor. AKP, hatta daha vurucu ifadelerle başta örneğin türban gibi sorunlara çözüm olanaklan da içeren, de- diğim dediktir anlamında bir programla kargaşa yol- larında yürüyeceğini duyumsatıyor. ••• Kapatılmaya kadar devletin, Cumhuriyetin temel değerlerine, başta yargıya saldırıyorlar. Kapatılırsa AKP, yeni bir adla aynı yollarda yürü- meyecek mi? Ülkenin varlığını satıp günü kurtarmaya çalışma- yacaklarmı? Bu ülkenin insanlarını yardım paketleriyle avlamayı sürdürmeyecekler mi? Işsizlik, pahalılık... Bunlar AKP'nin olağan karşıladığı gerçekler; yarın da aynı hızla ve belki de daha da ağırlaşarak bireylerin sır- tına binmeyecek mi? AKP ve yönetim kadrosuna bakınca ne görüyor- sunuz? Hepsi marka giyiyor, 5 veya 7 yıldızlı otel- lerde tatil geçiriyorlar. Altlarında son model arabalar. Çocukları işsiz de- ğil, milyarlarla oynuyor. Devlet ihalelerinde en bü- yük payı onlar alıyor. Her türlü şatafatı, millet açken kendileri için hak ve meşru biliyorlar. Bugünden başlayan kaygı nedir? AKP kapatılır ve aynı kadro, aynı kafa tekrar iş başına gelirse... ...bugün yaşananların daha da ağırlaşması ola- sılığı zihinleri kurcalıyor. RTE'nin son grup konuşması bu kaygıyı doğru- layacak ifadeler içermiyor mu? Ergenekon'da 50. tutuklama • Istanbul Haber Servisi - Kuvayı Milliyc Demeğı yöneticisi Murat Çağlar, Ergenekon soruş- turması kapsamında tutuklandı. Pcndik'te polis ta- rafından yapılan uygulanıada otomobilinde ralısat- sız tabanca bulunduğu gcıekçesiyle gözaitına alı- ııan Çağlar, soruşturmada tutuklanan 50. kişi oldu. ÖSS sonuçları 15-17 Temmuz'da • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - ÖSYM Başkanı Prof. Ünal Yanmağan, ÖSS sonuçlannın 15-17 Teıtımuz tarihlcri arasında açıklanacağını bildirdi. Yanmağan, "Lise son öğreııcilerinin orta- lama yükseltme vc sorumluluk sınavları 23-25 Ha- ziran'da yapılacak. Böylece ÖSS sonuçlannın açıklanma tarihi 5 gün kadar gecikecek" dcdi. Başbakan'a 'adaler mektubu • Haber Merke/i- îzmir'de dur ihtanna uyma- dığı iddiasıyla polis tarafından açılan ateş sonucu ölen Baraıı Tursun'un babası Mehmet Tursıın Baş- bakan'a mektup yazarak, "Ne zuliim, ne merhamet, yalnızca adalet istiyomnı" dedi. Davaya yeni delıl- ler sunacaklannı belirten Tursun, "Bu suç örgütüne öldürücü darbeyı (hukuken) vuracağız" dcdi. Prof. Şatıroğlu yeniden başkan • tstanbul Haber Servisi- Tiirk Gençliğine Hiz- nıct VaktVnın önceki gün yapılan olağan genel ku- ıulunda Prof. Güııgör Şatıroğlu yeniden başkan se- çildi. Scçimdc Başkan Yardımcıhğı'na Şaban Ali Yaşaroğlu, Genel Yazmanlığa Emre Canöztürk ve Saymanhğa Ersin Ertekin gctirildi. Avukat Yılmaz Yavm, Avukat Yılmaz Soysal, Prof. Dinçer Erinıez. Rezzan Erton, Prof. Ayhan Toraman ise iiyc seçildi. 'Evcil, 52 miiyon YTL akladı' iddiası • İstanbul Haber Servisi - Işadamı Eıol Ev- cil'in de aralannda bulunduğu 211 sanığın, "kara para aklama" suçundan yargılandığı davaya ilişkin bilirkişi rapomnda, aklanan kara paranın 52.8 mil- yon YTL oldıığu kaydedildi. Raporda, Evcil'in pa- rasının kaynağını, "Nesim Malki.cinayetinden kalan ve 1995 değerleriyle yaklaşık 2 trilyon lira olan pa- ra, dolandıncılıkla elde edilen krediler ve kamu ku- rumlanna olan borçlann" oluşturduğu kaydedildi. Kazakistan'dakî işçiler döndü • İstanbul Haber Servisi - Kazakistan'ın baş- kenti Astana'da saldınya uğrayan Tiirk işçilerden 75'i Türkiye'ye döndü. Kazakistan Büyiikelçiliği yelküileri, olaylann "münferit" olduğunu ve gergin- liğin 30 kişilik gnıp arasında çıklığını öne sürerken 1 kişinin hastanede tedavi gördüğünü açıkladılar. Şans Topu çekilişi yapıldı 22,23,31,32,34+13 Geçen hafta "Sabah olayı" konusunda bir yazı yazmış; bir Akşam'dan, iki Sabah'tan üç alıntı yaprnış ve hiç yorumda bulunmamıştım. Anlaşılan Sabah'taki arkadaşlar, yorum yaprnamama karşın, alınmış ve kızmış. Sevgili okurlarıma Sabah'taki durumu tüm açıklığıyla ve nesnel olarak anlatabilmek için yine Sabah'tan (yerim izin vermediği için kısaltılarak yapılmış) dört alıntı ile konuyu sür- dürüyorum: 11 Haziran, Ergun Babahan: . ..Bununla birlikte Hıncal Ağabey'in yakla- şımını doğru bulmadığımı, bir köşe yazarının bir politikayı veya bir görüşü söz konusu ederek gazetesini kamuoyuna şikâyet et- mesine katılmadığımı bizzat Hıncal Ağa- bey'in engin deneyimine bırakıyorum... 12 Haziran, Ergun Babahan: ...SABAH... Ergenekon'un üzerine gittiği, iddianamesinden ilişkiler ağına kadar eline ge- çen her türlü güvenilir bilgiyi yayımladığı için rahatsızlık veriyor. SABAH'ı taciz etmekle görevli kalemşor- lar, yalçın kayalıklardan aldıkları ilhamlar, yön- lendirmeler doğrultusunda hareket ediyor... 13 Haziran, Hıncal Uluç: ...Ergun Babahan hem sevdiğim bir ar- kadaşımdır hem de açık söyleyeyim, Sabah'a geldiğim günden beri en uzun ve en rahat ça- lıştığım Genel Yayın Müdürü... ...Gazetemize yönelik eleştirilerime bir nu- maralı sorumlu olarak yanıt vermek zorun- daydı, köşeyazarı olmanın da ötesinde.. Ver- di de.. Itirazım yazısındaki bir cümleye.. MEDYA NOTU EMRE KONGAR Sabah Olayı II Beni, gazeteyi okurlara şikâyetle itham edi- yor. "Eleştiri" ne zamandan beri "şikâyet" oldu Ergun?. Hemen o yazının yanında hayatta en sev- diğim adamlardan Fatih Terîm'e yönelik çok ağır eleştirilerim vardı o gün, tam sayfa.. Fatih'i şikâyet mi ettim ben şimdi okura?. Ya da sen Zico'yu Fener camiasına şikâyet mi ediyorsun?.. Ya da Deniz Baykal'ı millete.. UmurTalu, Çalışma Bakanı'nı sendikalara mı gammazlıyor?.. ...Eleştiri hep olacaktır.. Herkesi eleşti- renlerin kendilerini de eleştirmelerinden do- ğal ne var?.. Kaldı ki, biz bir aileyiz. Sabah ailesi.. Bu ai- lenin temelinde okurlar var.. Onlar bana ya- zıyorlar.. Ben de onlara.. Aile içi bir sohbet. Birdertleşme... 16 Haziran, Yavuz Baydar: ...SABAH'ın haklı iç sorgulaması işte bu nedenle bazı "harici" köşe yazılarına konu olmakta. Mesela, Akşam Gazetesi'nin Ge- nel Yayın Yönetmeni, "editoryal bağımsızlık" adına SABAH'a eleştiri yöneltiyor hem de akıl veriyor. Üst üste birkaç kez "Ben gazetemde pat- ronumun iradesi aleyhinde hiçbir şey yap- mam, yaptırmam; yayın politikam tabii kipat- ronumun çıkarlarıyla örtüşür" diyebilen biri- nin ciddiye alınması mümkün mü? Hangi kelimesi beş paralık değertaşır?.. ...Cumhuriyet gazetesinden Emre Kongar -anlaşılıyor ki- bu gazeteyle ilgili olarak kaygılı. Ben de kaygılıyım: Cumhuriyet, Hürriyet ve Vatan başta olmak üzere, gazetelerin hal ve gidişatından kaygılıyım. Hakkım olduğu halde (çünkü ön- ce iğneyi kendimize batırıyorum) bu kaygılara yer vermiyor, hassasiyeti meslektaşlardan bekliyorum. Kongar ve başka yazarlann, "Ön- ce herkes evini temizlesin" diyerek önce kendi gazetelerinin bağımsız habercilikten ne kadar uzaklaştığını, bazı haberleri neden görmezden geldiğini, çarpıttığını inceleyip yaz- maya başlamasını daha bekleyelim mi?... .. .Önce kendine bak(a)mayanların, birer ah- lak timsali imiş gibi başka gazetelerde kusur araması, bilir bilmez mesleki edalarla çamur atması sadece içimi sıkıyor... ...Okurlar hangi gazetenin dürüst olduğu- nu biliyorlar. Kimlerin kendilerini hâlâ aptal yerine koy- duğunu, göz boyadığını da. Onlar tehlikenin farkındalar. ••• Alıntılar burada bitiyor; yorumlar haftaya. ekongar@cumhuriyet.com.tr; www.kongar.org Türbanlıları derse almadığı için ceza verilen öğretim üyesi haklı bulundu Yargıtay'dan türban kararı İLHAN TAŞC1 ANKARA - Yargıtay Hukuk Genel Kurulu, liirbanh öğrencileri derse almadığı için rektörlük ta- rafından cezalandınlan öğretim üyesinin tazminat istemini yc- rinde buldu. Kurul, Öğretim Üye- si Aygül Oktay'ın türbanlı öğ- rencileri derse alnıayarak ana- yasa ve yasalarda düzenlenen kural vc ilkelerc uygun davran- dığına işaret etti. Kıınıl, türbanlı öğrencileri derse almadığı için Oktay'a ceza veren rektörlüğün ise anayasa kural ve ilkelerinc ay- kın davıandığını vurguladı. Geçen hafta Anayasa Mahke- mesi'nin türbanın anayasaya so- kulamayacağına ilişkin aldığı ka- rara yönelik taıtışmalar sürerken Yargıtay Hukıık Genel Kurulu da dün türbanlılara ilişkin bir kara- ra iniza attı. Kurulun verdiği ka- rardaki olaylar şöyle gelişti: Bolu İzzet Baysal universitesi Eğitim Fakültesi Öğretim Üyesi Oktay, 1998 yılında Özel Eğitim Bölümii öğrencilerden türbanlı olanlan derslere almadı. Bıınun üzerine türbanlı öğrenciler Oktay'ı rektörlüğe şikâyet ettiler. Danıştay haklı buldu Oluşturulan soruşturma ko- rnisyonu ve rektör, Oktay'a uya- n cezası verdi. Oktay da Sakarya 2. ldare Mahkemesi'ne başvura- lak rektörlüğün uyaıı cezasının ip- Doğu Akdeniz'deki tatbikatta çeşitli ara- nıa kurtarma çalışma- ları uvgulandı. (AA) tali için dava açtı. Mahkenıe, Oktay aleyhine istenıi reddetti. Oktay'ın bu kararı tcnıyizi üzerine dosya, Danıştay 2. Dairesi'ne geldi. Daire, uyan cezasının ip- talini şöyle gerekçelendirdi: "Anayasa ve yasaya aykırı ve belli bir ideolojinin simgesi ola- rak görülen kılık kıyafet ile derse girnıek isteyen öğrenci- leriıı davacıya karşı tavır al- ınahırı ve şikâyette bulunmaları nedeniylc disiplin hükümlerin- ce cezalandırılnıaları gcrckir- ken, görevini anayasal ilkelere göre yerine getirmek isteyen davacı hakkında uyan cezası ve- rilmesi lıukuka aykırıdır." Tazminat davası açtı Akdeniz'de başarıh tatbikat MAHMl)T GÜRER GİRESUN FİRKATEYNİ - "Şehit Teğmen Caııer Gön- yeli 2008 Araına Kurtarma tatbikatr Doğu Akdeniz'de başarıyla tamamlandı. Tatbikat, Güney Dcniz Saha Komutanı Korgeneral Erdal Bucak'ın scvk ve idaresinde, Doğu Akdeniz'de geıçekleşti- rildi. Tatbikatı Giresun Firka- teyni'nden takip eden KKTC Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat, gemiye gelişinde askeri törenle karşılandı. Tatbikata KKTC Başbakanı Ferdi Sabit Soyer ile Kıbrıs - Tüık Banş Kuvvctleri Komutanı (KTBK) Korgeneral Hayri Kıvrıkoğlu ve gözlemciler katıldı. Firka- tcynde aranıa kıırtaiTna heli- kopterinin lıangardan çıkışını izleyen Talat, "Siz askerliğini- zi karacı olarak yaptınız. Ka- racılık mı zor denizcilik mi zor" soııısu üzerine, "Denizci- lik kolay" karşılığını vcrdi. Ta- lat'm bu ifadesi üzerine Kıvrı- koğlu, "Sayın Cumhurbaşka- nı askerliğini havancı olarak gerçekleştirmişrir. Havanlar çok değişri. Eğirimini yenile- mek lazım" dedi. Kjvnkoğlu, "Tatbikata uluslararası bir müdahale söz konusu olabüir mi" yönündeki soruya, "Tat- bikat uluslararası sularda KKTC ve Türkiye'nin arama kurtarma sorumluluk saha- sında yapılıyor. Herhangi bir müdahale olamaz. Bu en do- ğal hakkımız. Geçen yıl on bir kez arama ve kurtarma laali- yeti icra ettik" yanıtını verdi. Oktay, Danıştay'm da karann- dan hareketle sonışturma komis- yonu ile döncmin rektörii aleyhi- ne Bolu 2. Asliyc Hukuk Mah- kemesi'ne dava açtı. Oktay ceza- landırılması nedeniyle strcse bağ- lı sağhk sorunlan yaşadığını, üni- versitede yükselmesinin ve üret- kcnliğinin engellendiğini anlattı. Mahkenıe, Oktay'ın tazminat ta- lebini reddetti. Bunun üzerine dosya Yargıtay 4. Hukuk Daire- si'ne geldi. Daire, Oktay'ın görevini anayasa ile yasalarda düzenlenen kural vc ilİceler çer- çevesinde yapmaya çalıştığına işaret edcrck, soruşturma komis- yonu üyeleri ile rektörünse kural ve ilkelere aykın tutumlarıyla Oktay hakkında hukııka aykın işlem yaptıklannı vıu - guladı. Dai- re yerel mahkemenin ret kararını da bozdu. Ancak yerel mahkenıe ilk kararında direnince olay Yar- gıtay Hukuk Genel Kurulu'na ta- şındı. Genel kurul, dün konuyu ka- rara bağladı. Genel kurul, 4. Hu- kuk Dairesi'nin görüşü doğrultu- sunda yerel mahkemenin karan- nı bozarak türbanlı öğrencileri derse almayan Oktay'ın tazminat talebini yerinde gördü. Tunceli'dekiçatışmada3terörist öldürüldü ElazığAskerHastanesindetedavigörüyordu 8PKK'liteslim oldu Onbaşışehit düştü DİYARBAKIR (Cumhu- riyet Bürosu) - Şırnak'ta PKK'li 8 terörist, güvcnlik güçlerine teslim oldu. Tun- celi'nin Pülümür ilçesinde güvenlik güçlerinin "dur" ihtanna ateşlc karşıhk veren 3 terörist öldürüldü. PKK kamplanndan kaçan E.B. (51), İ.B. (19), O.D. (25), O.U. (26), R.K. (27), R.B.(18),S.S.(22) veE.A. (20), Vcrinıli Jandarma Ka- rakolu'nda güvcnlik güçle- rine teslim oldu. Güvcnlik güçlerinin PKK'yc yönelik Cudi vc Gabar dağları ile Bcstler-Dereler bölgesindc- ki operasyonlarınm da de- vam ettiği bildirildi. PKK'den kaçarak güvenlik güçlerine teslim olan biri ka- dın 3 terörist, "etkin piş- manlık" hükümlerinden ya- rarlandınlarak scrbcst bıra- kıldı. Duruşmada, terör ör- gütüne 2005 yılında borçla- rınclan dolayı katıldığını ifa- de edcn C. B, annesinin tel- kini üzerine örgütten ayrıl- dığıııı söylcdi. Diğcr sanık F. A. ise 2005 yılında PKK'ye katıldığını ifade ederek "Gerçeklerin farkına var- dıktan sonra kaçmaya ka- rar verdim" dedi. Yurt Haberleri Servisi - BingöTün Yayladere ilçesi dağlık kesiminde 14 Hazi- ran'da çıkan çatışmada yara- lanan Piyade Onbaşı Dursun Bıız, hastanede verdiği yaşam mücadelesini kaybetti. Buz'un terhisine 35 gün ka- la şehit düştüğü öğrenilirken şehidin cenazesi bugün son yolculuğuna uğurlanacak. Tedavi gördüğü Elazığ Asker Hastancsi'nde şehit olan Piyade Onbaşı Buz'un (21) cenazesi, düzenlenen törenin ardından memleke- tine gönderildi. Buz'un, Gi- resun'un Bulancak ilçesine bağlı Karaağaçlı köyünde yaşayan ailesi ise acı haberle üzüntüye boğuldu. Şehidin anncsi Memnune Buz, oğ- luyla en son bir hafta önce konuştuğunu belirterek "Oğlum, 'Anne dağlarda- yız, arayamıyorum. Bölüğe döndüğümde seni ararınv dedi. Oğlumun askerliği bitiyor diye komşulara se- vincimi söylüyordum. tçi- ıııc acı düştü. Vatan sağ ol- sun" diyerek gözyaşı döktü. Şehidin dedesi Mehmet Buz ise "Torunumu ev- lendiremedim, ona yanı- yorum" dcdi. GUNDEM MllSTAFA BALBAY I Baştarafı 1. Sayfada Ne çıkar? Her şey bir yana, içinde bulunduğumuz gerilimin devamı çıkar. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Abdurrahman Yalçınkaya, Anayasa Mahkemesi'nde yapacağı sözlü değerlendirmede uzun uzun konuşmak yeri- ne, AKP'nin yazılı savunmasını kanıt-belge niyeti- ne sunsa yeridir... AKP davasında en çok tartışılan konu şu: Parti laiklik karşıtı eylemlerin odağı haline geldi mi gelmedi mi? Savunmanın bu soruya yanıt veren bölümü ba- ğıra bağıra "Eyeeef, biz bugünkü laiklik ilkesini ta- nımıyoruz. Biz kendi tarifimizi kendimiz yapacağız" diyor! AKP kendi tarifini kendisi yaptıktan sonra, doğal olarak "odak olma" sorunu da ortadan kalkmış olu- yor. Bir parti kendi yaptığı tarifin odağı değil, dudağı olur! Savunmada başsavcının niyet okuduğu söyleni- yor ama, bir parti niyetini bu kadar açık ilan ettik- ten sonra özel okuyucuya gerek de yok. ••• Başbakan Erdoğan'ın iki salıdır yaptığı grup ko- nuşmasıyla savunmayı birleştirince ortaya şu rota çıkıyor: 1- AKP bugüne kadar getirdiği duruşunu değiş- tirmeyecek. Zaman zaman yaptığı takıyye anlayı- şını sürdürecek. Türkiye'yi "S'er'lp "çek"meye de- vam edecek ve en gerçekçi politikanın bu olduğu- nu iddia edecek. 2- AKP, yargıyla bütün ipleri koparmış durumda. Klasik deyimle gemileri yakmış görünüyor. Bu du- rum, kapatma kararını baştan kabul etmek olarak da yorumlanabilir. 3- Arkadaşlar kendilerine göre "yeni dönem" plan- laması yapmışlar. Bu hedef doğrultusunda ilerlemek için davanın bir an önce bitmesini istiyorlar. Bunu da açıkça ilan etmekten çekinmiyorlar. Yeni dönem planlaması, tüm kurgusunu AKP'nin yaptığı bir bas- kın seçim olabilir. 4- Acelecilik, biraz ipleri elden kaçırmadan yeni düzeni kurma kaygısından, biraz da bölünme kor- kusundan kaynaklanıyor. AKP tipi, iktidara gelmek üzere kurgulanmış toplama partiler, muhalefet ola- sılığı gözükür gözükmez dağılma eğilimine girerler. • •• AKP, yukarıdaki rotayı aynen uygulayabilir mi? Soruyu yanıtlamadan önce şu noktanın altını çi- zelim: AKP, bundan sonra da bugüne kadar yaptığını ya- pacaksa, "Ben değil Türkiyeyanlış" diyorsa, bu da- vanın bir anlamı yok... AKP'nin "havada ikrnal" yöntemini kullanıp yere inmeden iktidarını sürdürme arayışını, davanın bir an önce bitmesine bağladığını görüyoruz. Erdoğan mayıs ayı sonundan beri bunu dillendiriyor. 25 Ma- yıs'ta Lübnan'a giderken şunu söylemişti: "Ne olacaksa bir an önce olsun..." önceki gün de şöyle dedi: "Türkiye'nin iyiliği için bu sürecin bir an önce ta- mamlanmasını bekliyoruz." Partililere de şöyle sesleniyor: "Bu dava temmuzayında bitecek..." Temmuz dedikodularının yaygınlaşması üzerine Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç dün bir açıklama yaptı. Adeta temmuzu doğrular gibi yal- anlamada bulundu: "Davanın temmuzun başında mı ortasında mı so- nunda mı biteceğini kimse söyleyemez..." Genel görünüm Ankara kulislerinde sık kullanılan şu tümceye haklılık kazandırıyor: Cumhuriyet tarihinin en kısa dönemli Meclis'ine hazır olalım! ankcum@cumhuriyet.com.tr TARİKATA ÖZEL UYGULAMA 'Hükümet laiklik ilkesini çiğniyor' ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Tarikat lideıi Mahmud Esad Coşan'ın babası Halil Necati Coşan'ın cenazesinin, Sülcynıaniye Cami- si'nin haziresine defhedilmesine olanak sağla- yan Baka'nlar Kurulu kararının iptali istemiyle Danıştay'da dava açıldı. Avukat Tezcan Çakır, açtığı davanın dilekçesinde, karann Resmi Gazete'dc yayımlanınayarak kamuo- yundan saklandığını belirtti. Yasada, "fevkala- de hallerde, Bakanlar Kurulu kararı ile ma- lum mezarlıldar haricinde ölü defınine izin verileceğinin" öngömldüğü dile getirilen di- lckçede, "Hiçbir fevkaladelik arz etmeyen birisi için yasa kuralı aşılarak karar alınma- sı bir başka 'fcvkalade durunı' yaratmıştır" denildi. Dilekçede, karannın, "dinsel inanç veya dinsel kurallarla bağlantı kurularak tesis edildiği" vurgulanarak, "kararla devrim yasaları ve laiklik ilkesinin çiğnendiği, özel bir ailenin veya tarikatın özel mezarlık alanı yaratıldığı" vurgulandı. Dilekçede, anayasa- nın eşitlik ilkesine aykırı davramldığı bclirtildi. 'Psikolojiksavaş var' ANTALYA (Cumhuriyet) - CHP lideıi Deniz Baykal, Türkiye'yi krizdcn kuıtamıanın taşe- rona havalc edilccck bir iş olmadığını kayde- derck "krizden kurtuluşun yolunun belli te- mellcr üzerinde anlaşarak yeni bir Türkiye kurmaktan geçriğini" söyledi. Yaıgı ve si- lahlı kuvvetler gibi kurumlann ağır suçlama- lara hedef olduğunu söyleyen Baykal, " Ya- pay suçlamalar yaratıhyor ve sistematik bir yıpratma kampanyas yürütülüyor. Bir çeşit psikolojik savaş açılmış durumda. Bu kabul edilebilir bir durum değil" dedi.