24 Kasım 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
16 HAZİRAN 2008 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA SOYLEŞI 15 Çankaya Belediye Başkanı Prof. Dr. Eryılmaz Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı 'nı topa tuttu suç işliyorSÖYLEŞİ LEYLATAVŞANOĞLU Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek'in Kızılınnak suyunu Ankara'ya hiç kimseye lıaber venneden taşiması ve 20 günden fazla bir süre suyu yine hiç kimseye açıklama yapmadan Ankaralılara kullandıiTnası büyük tepkilere neden oldu. Üstelik suda insan sağhğmı çok ciddi biçimde tehdit eden arsenik, cıvâ, kadmiyuııı gibi ağır metaller bulunduğu uyanlannın üst üste yapılmasma karşın Kızılırmak suyunda diretmesi tepkileri arttırdı. Çankaya Belediye Başkanı Prof. Dr. Muzaffer Eryılmaz, bu uyanlan yapanlann başında geliyordu. Eryılmaz'la Çankaya Belediyesi'nin tarihi Kolej binasındaki makamında buluştuk. Eryılmaz, Gökçek'in bu yaptığını "ağır suç ve skandal" olarak nitclcdi. - Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek'in Kızılırmak suyunu Ankara'ya getirdiğini 20 gün sonra açıklamasını nasıl karşıladınız? M. E. - Bu, belirgin bir biçimde halkı kandırmaktan başka bir şey dcğildir. Bu tartışmasızdır. Zaten kendisi de onu söylüyor. "20 gün sizi kandırdık, söylemedik" diyor. Bu aslında çok büyük bir suç. Açıkça skandal. Yerel yöneticinin görevi, halkı, özellikle sağlığıyla ilgili konularda bilgilendinnektir. Yerel yönetici bunu yapmaya mccburdur. Şimdi bunlar AB'ye girmek istiyorlar ya... Girerken de neyi kopya çekeceklerini şaşınyorlar. Örneğin, seviniyorlar, gündüz vakti havai fişck atıyorlar. Oysa havai fışek karanlıkta atılır. Avrupa ülkelerinde de havai fişek atıhyor, diyorlar. O kadar öğrenmişler. - Bu bir görgü meselesi değil mi? M. E. - Kopyayı düzgün çekememişler. Bu su konusuna dönersek. Yapılması gereken özellikle halk sağlığıyla ilgili olarak uzmanlara kulak verilmesi gereğidir. Bu işin meslek odalan, bilim yuvaları var. Onlara başvurulmahdır. Bir de bu ülkede DSÎ diye bir kurum var. DSÎ'nin aynntıh raporlan var. Bunlara (Ankara Büyükşehir Belediycsi) da üç-dört yıl önce yazılı bildirmişler. Raporda şöyle deniyor: "Genel durum kuraklıkla artıyor. Bir an önce tedbirinizi alın." Ankara için nerelerden su sağlanacağını raporda bclirtmişler. Bir grup Gerede tarafindan, bir grup Kızılırmak'tan alınacak diyor. Ama Kızılırmak'tan gelecek su için, "2027-2030'a doğru Kızılırmak suyunu kullanın. Çünkü bu suda çok belirgin kirlenme, ağır metaller var. Ayrıca Kızılırmak boyunca doğru dürüst hiçbir arıtma tesisi yok. Bu suya bütün fabrikalar, iller, ilçeler atıklarını veriyor. Bu suyun kullanılabilir hale gelmesi ancak 2027 yılında olur" diyor. Halk kandmlıyor - Orada da halka kandırmaca yapılmadı mı? M. E. - Yapıldı. "2027'de getirilecek suyu ben şimdi getirdim" diyor. Dünya Sağlık Örgütü (WH0) de şunu söylüyor: "Bu suyun içinde arsenik, cıva, kadmiyum gibi ağır metaller var. Bunlar suda kesinlikle olmamalı." - Bir de Kızılırmak suyunu getirmenin maliyetinin Gerede'den getirilecek olanın neredeyse üç ınisli olduğu bilinmiyor nıu? M. E. - Bilinmez olur nıu? Gerede'den Ankara'ya suyu getinııenin maliyeti 250 milyon dolar. Bu 250 milyon dolann 150 milyon dolarlık bölümünü Büyükşelür Belediyesi tamamlamış. Altı kilometrelik bölümü var. Onun da masrafı 100 milyon dolar dolayında. Bunu yaptıklan anda Ankara'nın su ihtiyacı büyük ölçüde karşılanmış olacak. Kızılımıak Nehri boyunca demin de söylediğim gibi antma tesisi yok. Düzenli laboratuvar tahlilleri yapılmamış. Ankara'da DSÎ'nin, ODTÜ'nün, bir de ASKÎ'nin laboratuvan var. ASKl'ninki Prof. Dr. MUZAFFER ERYILMAZ Sankamış, 1949 doğumlu. Yükseköğrenimini Hacettepe Üniversitesi Radyoloji Bölümü'nde yaptı. Siyasi yaşama 1968'de Hacettepe Üniversitesi Sosyal Demokrat Derneği 'nde başladı. CHP 'nin çeşitli kademelerinde görev aldı. 2004 yerel yönetim seçimlerinde CHP 'den Çankaya Belediye Başkanhğı 'na seçildi. bozuk. Bunun bozuk olduğunu biliyor. "Ankara'ya suyu verdik. Verdiğimizi sizden sakladık" dediği zaman talılillcri de yeterli yapmadı. Sadece gösterdiği iki tane rapor var. Bunlardan birisini Gazi Üniversitesi'nden bir öğretim üyesine yaptırmış. Numuneyi bunlar götünııüş. - Pcki, o numuneyi nereden, nasıl aldıkları belli mi? M. E. - Değil. Siz birisine bir su numunesi götürürsünüz. O da buna bakar. Çok doğaldır. Şimdi, Kızılırmak suyunun Ankara'ya getirilmesinin maliyeti 750 milyon dolar. Bir de Kızılırmak suyunun ihalesini kendi yaptı. İşin bir başka temel noktası da parasal yanı. Kızıhnnak suyu pompayla, büyük miktarlarda elektrik harcanarak yollanıyor. Oysa Gerede suyu nomıal akımıyla, eğimlc gclccek. Bu böyleyken ve maliyeti düşükken Kızılırmak suyunu tercih ediyor. - Muhtemelen Gerede suyunun hiçbir parasal getirisi olnıayacaktı, değil mi? M. E. - Bu çok net görülüyor. Bu da bence üçüncü bir görevi ihmal. Mutlaka savcılanmızın, hukuk sistemimizin devreye girmesi gerekiyor. Zaten biz dava açtık. Tüketici denıekleri de bu işin peşini bırakmayacak. Üç-döı1 yıldır DSİ tedbir alınnıası için uyardı. Bu hiç kulak asmadı. Derken 2007'nin belediye programına da yazmadı. Ama 2007 Mart vc Nisan ayında su kesintilerine başladı. Ankaralılar su kesintilerinin ncdcnini sorduklannda da "Kurakuk geliyor" dedi. Yani milleti önce paniğe hazırladı. "Kuraklık geliyor" deyince ne kadar naylon bidon satıcılan varsa harekete geçti. Evlerde banyo küvetleri ağzına kadar suyla dolduruldu. însanlar kullanacaklarından daha fazla suyu depoladılar. Su yok derken su çarçur edildi. Burada amacı milleti önce panikletmekti. - Pcki. insanları paniğe uğratmak Yakında hastalıklar başlar - Bir de Türkiye'nin en pahalı suyunu Ankara kullanmıyor mu? M. E. - Tabii. Düşünün bunlar 15 yıldır Ankara'yı yönetiyorlar. Hem ASKİ'nin suyunu beş yıllığma rehin etti hem de oradan suyu buraya yollamak için eneıji kullanıyor. Sorun bakın. Son iki aydır bu tetkikleri yapacak olan ASKİ'nin laboratuvan bozuk. Sadece verilcn sonuçlar Hıfzıssıhha'mn, Sağlık Bakanhğı'nın Büyükşehir'e bir çeşit desteği. 640 yerden numune almışlar. Açıklama hemen ertesi gün yapıldı. Bir tahlil en erken 20 dakikada sonuçlanır. Ama ağır metallere bakılması için yapılacak ayrıntılı tahlil bir-iki günden erken ahnamaz. Ertesi gün Sağlıİc Bakanlığı, "640 numuneye baktık. Sağlığa aykırı bir durum yok" diye açıklama yaptı. 640 tane günü birbirinc ekleyin. Ne demek istediğimi anlarsınız. Burada suç işlenmiştir. Büyük bir skandaldır. Bunu istemiyoruz ama bir süre sonra çocuklarda hastalıklar görülmeye başlayacaktır. Suyu içen çocuklar olacaktır. Yetişkinler pek içmemeye çalışıyor. Ama yoksul semtlerde yaşayanlar mecburen bu suyu kullanıyorlar. Bir nokta daha var. Bu suyu kaynattıkça ağır metaller daha belirginleşiyor. Ne taraftan bakarsanız bakın yapılmaması gereken bir iş. - Peki, buna karşı Çankaya Belediyesi olarak siz ne yapıyorsunuz? M. E. - Melih'in yaptıklannı halka anlatmak için ekipler oluşturduk. Çünkü bugün medyanın büyük bir bölümü hükümetin kontrolünde. Temel sorunlarla ilgili olarak medyada kendimize yer bulamadık. O zaman 150 kişilik bir belediye ekibi kurduk. Bütün yaptıklanmızı halka tanıtmayı amaçlıyoruz. Bölgemizde 380 bin konut var. Son üç aydır 210-220 binini ziyaret ettik. Üstelik Büyük Şehir'in üzerindc çalışmadığı sorunlan da biz çözmeye çalışıyoruz. Ayrıca dört yıldır neler yaptığımızı anlatıyoruz. Ben herkese cep telefonu numaramı veriyorum. îsteyen herkes beni her an arayabiliyor. Halkımızdan gelen istekleri ve önerileri de Çankaya Iletişim Merkezi'nde değerlendiriyoruz. istemesinin nedeni nedir? M. E. - Yasalarda maddeler var. Doğal afetlerde alınacak önlemlerle ilgili... Bu koııuda Başbakan'ı, bakanlan da kandırdı. Hatta Başbakan bir açıklama yaparak yapılan işin yanhş olduğunu söyledi. Kandırma yöntemi de şuydu: Kuraklık geliyor. Su bitmek üzere. Bir an önce ihale açmamız lazım. Bunu söyleyince Başbakanlık'tan onay aldı. Yaptığı ihale de acil durum ihalesi. Oysa yıllardır kendisine uyanlarda bulunuluyordu. O zamana kadar yapmadı. Sonra da acil durum ihalesi açtı. Sen 15 yıldır Ankara'nın yönetimindesin. Murat Karayalçın'dan sonra Ankara Büyükşehir Belediye Başkanhğı'na seçilirken hazırlattığı afışler hâlâ duruyor. Afışlerde "Geldiğimiz zaman acilen su işini halledeceğiz" diyor. Ama scçildiği anda bu sözünü unuttu. Son üç- dört yıl DSÎ'nin yaptığı uyanlara da kulak asmadı. Sonunda Başbakan'ı kandırarak acil ihalcye ihtiyaç olduğunu söylüyor. Acil ihaleye ihtiyaç var deyince de teklif usulüyle ihale açılıyor. Teklif usulü de şu: Kendi seçtiğiniz üç- dört fırmayı çağınyor ve onlara o işi veriyorsunuz. - Yani ihale kendi adamlarına mı verildi? M. E. - Durum çok net görülüyor. Orada bir konu daha var. tnşaatı ihaleden çok önce başlatıyor. Onun ayrıntısı zaman içinde anlaşılacak. Mart-nisan aylannda ASKİ'nin makineleri çahşmaya başladı. lhaleyi daha sonraki bir zamanda yaptı. Elimizde ayrıntıh bilgi olmadığı için şu kadar zamanda şu kadar paralık iş yapıldı da sonra ihale yapıldı demek zor. Ama göriineni bu. Bir başka nokta daha var. ASKİ kendi hazır parasım belediyenin diğer kurumlan kullansın diye faizsiz veriyor. Ama kendisi bu iş için bankalardan faizle kıedi aldı. Bir başka yaptığı da aldığı krediye karşılık ASKİ'nin su geleceğini beş yıl itibarıyla bankalara bağlıyor. Yani işin neresinden bakarsanız bakın, her yerde skandal var. Bakın, metroya para yok, dedi. Ondan sonra da 750 milyon dolan oraya harcadı. Üstelik o harcadıklan yetmiyor. Suda ağır metaller var - Peki, herhangi bir arıtma tesisi düşünüldü mü? M. E. - Yapılan iş Kızılırmak suyunu Ankara'ya yollamak. Bugün yaptığı arıtma tesisi bu suyu antacak teknik yapıda değil. Burada bize verilen bilgiler laboratuvar tetkikleri diye sunulanla aynı. örneğin bir doktora gidin. Baştan sona tetkik dendiğinde kanda arananlar farklı. Aynntıh sağlık yönünden bakın, dediğiniz zaman laboratuvar bulgulan içinde arsenik, cıva, kadmiyum, öbür ağır metallere bakılması lazım. Burada bakılmıyor. Elinde salladığı sadece sodyum, sülfat, klorür içeriyor. Suyun içinde klorun miktannı arttırdıkça günlük ishal, mide şikâyetlerini ortaya çıkaran mikroplara etkili olur. Ama insanlara verdiğiniz ve içmelerini tavsiye ettiğiniz suda arsenik, cıva, kadmiyum var. Bunu çocuklar da içiyor. Bunun acısı hemen çıkmaz. Beş-on yıl sonra mesane, kalın bağırsak, akciğer kanseri gibi ortaya çıkacak. Özetlemek gerekirse görevini tam anlamıyla kötüye kullanmış oluyor. - Peki, o zaman inandırıcıhğı nerede kaldı? M. E. - Yöneticilerin esas görevi inandıncı olmaktır. Bundan sonra artık Ankara halkı onun hiçbir açıklamasına inanmaz. Her gizliliğin içinde kirlilik vardır. Burada da gizli bir olay olduğu için mutlaka kirlilik bulunuyordur. Zaten görülen belirgin, suda da kirlilik var. Antmalar yetersiz. Yerel yöneticinin yaptığında da belirgin bir biçimde inandıncılığını yitirmiş olmak var. Dünyanın hangi uygar ülkesine giderseniz gidin yerel yöneticinin göğsünü gere gere söylediği, "Halk benim dediğime inanır" sözüdür. Oralarda musluk suyunun kalitesi tartışılmaz. Musluk suyu içilebilir olmalıdır. Hem Devlet Bakanı Veysel Eroğlu, hem DSt yetkilileri hem kendisi, "Bu su içilebilir" diyemiyor. Sadece, "Kullanın. İçilmesi için arıtma tesislerini yapıyoruz, yapacağız" diyor. AKP sistemle oynuyor - Peki, Kızılırmak suyunun miktarı arttıkça Ankaraunın hali nice olacak? M. E. - Müneccim olınaya gerek yok. Otomatikman Ankara suyunun kirliliği artmış olacak. Bunun kontrolü de çok zor. Çok yoğun yağmur yağdığı zaman tanm alanlanndaki kimyasal maddeler de bu suya karışacak. - Bu kadar görev ihnıali olan bir belediye başkanı hâlâ orada nasıl oturabiliyor? M. E. - O da işin başka noktası. Bu kirli suda antibiyotiğe dirençli biryapı da var. Yani, bir süre sonra halk arasında çeşitli hastalıklar ortaya çıktığında verilecek ilaçlar da fayda etmeyebilir. Kendi adamları hata yapınca hoşgörülü davranıyorlar. Ama kendilerinden olmayan birileri hata yaptığı zaman dünyayı ayağa kaldınyorlar. Bütün bunlar olmuş. Ne savcılıkta soruştumıa var ne devlet bakanlığında soruştunna var. Sadece Başbakan açıklama yaptı. "Ankara için bir heyet kuruldu. Çalışma yapılıyor" dedi. Hükümet hükümet gibi olsa hem hesap sorar hem de uzmanlann söylediklerini hiçe saymadan dikkatli davranır. Ama ne yazık ki öyle bir şey yok. Çünkü AKP ülkenin bütün sistemiyle oynuyor. Ülkenin geleceğiyle oynayınca Ankara'nın sağlığı bunlann içinde önemsiz bir nokta gibi kalıyor. Hükümet hükmeden olsa aynı gün bu işe el koyar, gerekli sonışturmayı açardı. Devletin üniversitelen ve uzmanlarıyla bu işin içine eğilirdi. Ama açıkçası öyle bir eğilim gönnüyoruz. Ölüdeniz'de harika bir tatil imkanı Fethiye Ölüdeniz Ovacık'ta PLAJ + Havuz + Çocuk Havuzu ve Bahçesi Açık-Kapalı Restaurant + Bar + Havuz Bar Odalarda: Klima + TV + Fön + Balkon+Kablosuz Internet Sabah + Öğle + Akşam Açık Büfe Yemekler + 5 Çayı Ikramları Tiim Yerli Alkollü ve Alkolsüz Içeceklerlmiz LİMİTSİZDİR. * Haftada 2 Gün Kömürde Mangal Zevki Canlı Müzik+Animasyonlar FETHİYE OTOGARINDAN ÜCRETSİZ TRANSFER Anlaşmalı plajımıza ücretsiz servis 12 Adalar+Kelebekler Vadisi+Dalyan+Göcek+JEEP ile Saklı Kent Turlarına Katılma İmkanı 7 GECE 8 GÜN HERŞEY DAHİL *_ Haziran Ayı: 2 KİŞİ 660 YTL. X 1-15 Temmuz Arası: 2 KİŞİ 750 YTL Hiç Peşinatsız 12 Taksit İmkanı Indirimler: Nakit ödemelere & Balayı çittlerine & 60 yaş üstüne %5 Aynı odada kalan 3.kişiye %10 + 4.kişiye %15 + 13-16 yaş %25 +7-12 yaş %50 + 0-6 vaş 2.çocuk %75 + 1.çocuk ücretslzdir. Aile ortamında huzurlu ve zevkli bir tatil düşlüyorsanız, Sizleri STAR HOTEL'e bekliyoruz. DENİIE DİPLOMAT OTELveAPART DOĞACENNETİ ^ -MARMARİS - MUĞLA özel Plaj, Yfome H^vtızu, ûeniş&shçe, Oto Park, VVI-FI Inlernet j Gemş Balken, Telefoıt. Klimi lİiniBar, fiâJ İ GENİŞ BİLGİ, FİYATve REZERVASYON www.diplomathotel.com.tr 252-476 7145 veya 537-825 7979 ULUSAL BUGUN 20:30 40. YILINDA 68 HAREKETİ 15-16 Haziran Işçi Direnişi Nlehmet ATAY (DİSK Eski Gcnol Sekretcril Merdan ASLAN I68'liler Birliği Vakfı Bjk.Yrd.) www.ulusalkanal.coin.tr O-Smart 98. kanaldayız T.C. ELAZIĞ 2. İCRA MÜDÜRLÜĞÜ'NDEN TAŞINMAZIN AÇIK ARTTIRMA İLANI Dosya No: 2008/224 1 - TAPU KAYD1: ELAZIĞ MERKEZ YURTBAŞ1 (HOGU) DAGDAGAN MHVK.11, 1902 PARSEL, 27/60 HİS- SESİ 5.310 M2 SUSUZ TARLA OLARAK TAI'UDA KAYITL1. ÖZELLİKLERİ: ELAZIĞ. MERKEZ YURTBAŞ1 BELDESİNDE GİRİŞTEDİR. 1902 PARSEL ÜZERİNDE. 1 ADET AHIR BULUNMAKTAD1R. AHIR BİRİKET YIĞMA SAC ÇAT1L1 BİR YAP1D1R. DOĞRAMALAR AHŞAP OLUP, 35 Y1LLIKBİR TESİSTİR. AH1R1N İNŞAAT ALANI 513 M2'DİR. AYRICA42 M2 KAGİR HAVUZ. I AD. ARTEZYEN KUYU VARDIR. AJ1IRİNSAATININ YIPRANMA PAYI % 35 CİVAR1NDADIR. 27/60 HİSSESİ) İMAR DURUMU: İMAR PLAN1 İÇİNDE ELAZ1Ö YURTBAŞ1 YOLUNA CEPHELİDİR. SATIŞ SAATİ: 15:00-15:05 Arası. MUHAMMEN BEDELt; 52.543.00 YTL 2 - TAPU KAYD1: ELAZIĞ MERKEZ IIOĞU (Yl JRTBAŞI KÖYÜ, DAĞDAĞAN MEVKll. 4503 PARSEL, 294 M2ARSA. TAM HİSSELİ. ÖZELLİKLERİ: ELAZIĞ MERKEZ YURTBAŞ1 BELDESt. DAĞDAĞAN MEVKll, 4503 PAR- SEL SAYIL1İMARL1 ARSA OLUP, 294 M2'D|R. TAM I1İSSELİDİR. İMAR DURUMU: İMAR PI.ANINDA YURTBAŞ1 GİRİŞİNDE. ELAZIĞ YURTBAŞ1 YOLUNA CKPHELİDİR. SATIŞ SAATİ: 15:05-15:10 Arası. MUHAMMEN BEDELİ: 4.410.00 YTL Satış Şartlan: 1 -Salış 29.07.2008 günü. yukanıla belirlilen saatler arasında ELAZIĞ 2. İCRA MÜDÜRLÜĞÜ'NDE açık ;ırttınna suretiyle yapılacaklır. Bu artlirmada talımin edileıı dcğcrin % 60'mı vc rüçhanh alacaklılar varsa alacaklan topla- tnını ve satış vc paylaşürma giderlcrini geçmek şaflı ile ihale olunur. Böylc bir bcdelle alıcı çıkmazsa, cn çok arttıraıım ta- ahhüdü saklı kalnıak şarlıyla OS.O8.2OOS günü. aynı yer vc saatler arasında ikinci arttırmaya çıkanlacaktır- Bu arttırrnada da rüçhanlı alacaklılann alacaklan toplamım, salış vc paylaşıımıa giderlcrini gcçmesı ve arttırma bedelinin malın talımin cdilen kıymctinin % 40'ını bulması lazııııdır. Böyİe bir bcdelle alıcı çıkmazsa salış talebi diişeceklır. 2-Antımıaya işlirak cdeceklerin. tahmin edilcn kıymetin % 20'si nispctindc pcy akçcsi veya bu miktar kadar milh bir bankanın teminat ınek- tubunu vermeleri laamdır. Satış pcşin para ilcdir. Alıcı islcdıgindc 10 günü geçmemek Ozere mehil verilebflir. Tcllahyc rcsmi, damga vergisi, tapu harç vemasraflan ile KDV alıcıya ailtir. Birikmiş vcrgilersatışbedclindcn ödcniı. 3-lpııtck s;î- hibi alâcakİllarla diğer ilgililerin (*) bu taşınmaz üzerindcki haklannı. hususiyle faız vc masrafa dair olan iddialarını, da- yanağı belgelcr tlc on beş gün içinde daircmize bildirmeleri lazııııdır. Aksi Uıkdirde haklan tapu sicilı ile sabil olmadıkça paylaştınnadan hariç bırakılacaktır. 4-Satış bcdcli hemen veya verilen mülılct içinde ödenmczse, lcra lflas Kammu'nun 133'iincü maddesi geregince ihale l'eshedilü. İki ihale arasmdaki farklan vc % 10 faizden alıcı ve kefillcri mcsul tutulacak ve hiçbir hüknıc hacct kalmadan kendilerinden tahsil cdilcccktir. 5-Şartııame. ilan tarilıinden ıtibarcn herkesin görebilme- si için dairede açık olup. gideri vcrildiği takdirde isleyen alıcıya bir ömcgi gönderilebilir. 6-Satışa iştirak edenlerin, şarl- ııamcyi görmüş vc mündcrceatını kabul etmiş sayılacaklan, başkaca bilgi almak istcyenleıin yukarıda yazılı dosya num- arasıyla nıüdürlügümüze basvumıaları ilan olunur. Işbu ilan. tebligal yapılamayan ilgililere lebligat yerine kaim olmak üzcre ilan olunur. (•) llgililer labirine irlilak lıakkı salıiplen dc dahildir. (Basm: 32065)
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle