Katalog

SAYFA CUMHURİYET 15HAZİRAN2008PAZAR 4 HABERLER DUNYADA BUGUN ALI SIRMKN E. T. 25 Yaşında PARİS - Son on yıldır olduğu gibi, yine hazi- ran ayını geçirmek üzere Paris'e geldim. Ders yılının bitimine rastlayan bu uzun günlerde hem geziyor, hem dünyaya başka bir pencere- den bakıyor, gazeteci dostlarla sohbet ediyor, ki- mi zaman haziran programlarına katılıyor, Tür- kiye'ye uzaktan bakarak, kendimi yenilemeye ça- lışıyorum. 45 yıldır, zorunlu hapis ve yurtdışına çıkma ya- sağı dönemleri dışında geldiğim Paris'te kimi es- ki susuzluklarım kalmadı. Sinema ve sanat ala- nında Istanbul ile Paris arasında artık eskisi ka- dar fark yok. Tabii bu zaman zarfında çok da değişen şey- ler oldu. Tanıdık simaları TV. ekranlarında, gazete sayfalarında görmek mümkün olmuyor. Gençli- ğimin politikacıları, devlet adamları, yazarları, sa- natçıları, oyuncuları bir bir gittiler.. ya da köşe- lerine çekildiler. Yeni yüzler, yeni isimler, yeni bu- luşlar, yeni davranış biçimleri aldı yerlerini. Bu durumda 11 Haziran günkü gazetelerden birinde 25 yıldır tanıdığım bir simayı görünce çok sevindim. Hepimizin tanıdığı E. T. idi bu. • • • E. T. gerçekte var olmayan, ama yaşamımızın gerçeğinde, kimi var olanlardan daha sahici ve daha önemli bir yer tutan E. T. Steven Spiel- berg'in bilimkurgu filminin kahramanı. 11 Hazi- ran tarihli Le Figaro'da, E. T. (extraterrestre: dün- ya dışı) haberinde o sevimli yaratağın resmi ve- rilerek, 25 yıl önce ilk kez piyasaya çıkışı anım- satılıyordu. E. T. filminin piyasaya çıktığı yıllarda da Ste- ven Spielberg'in bir sinema dâhisi olduğunu bi- lir, ama biçemini ve öykülerini sevmezdim. O za- manlar Spielberg ile kendisini kıyaslayan bir ga- zeteciye, "Herkes kendi seyretmekten zevk ala- cağı filmleri yapar" yanıtını veren VVoddy Allen'e bayılırdım. Şimdi ise çoğu zaman dünyası New York Yahudilerininki ile (yanlış anlaşılmasın on- lar çok zeki, çok renkli ve çok kültürlü, sanat ala- nında ise müthiştirler ve Phillip Roth örneğinde görüldüğü gibi kendilerini tiye almakta üstlerine kimse yoktur) sınırlı W. Allen, çok geveze bir seks budalası izlenimi uyandırıyor bende ve artık iz- leyemiyorum. Bununla birlikte bu yıl Cannes'da "yarışma dışında" gösterilen son filmini o kadar övdüler ki, görmeye çalışacağım. Spielberg'e olan sevgim E. T. ile başladı. E. T. bir dünya dışı, bütün büyüklerin varlığından korktukları uzaydan gelme bir yaratık. Büyükler ondan korkuyorlar, çünkü bizden ol- mayan "öteki"n\n daima tehlikeli, hatta zararlı, da- ha da öte kötü olması gerektiğini düşünüyorlar. O yüzden de onu yok edip kurtulmak için bul- maya çabalıyorlar. Çocuklar ise bu bizde olmayan yeteneklere sa- hip olan yaratığa merak ve sevecenlikle yakla- şıyorlar; bu hüzünlü, çok iyi huylu "yafaanc;"dan da aynı karşılığı alıyorlar. Film, çocukların aya doğru bisikletleriyle yükseldikleri bir kreşendo ile bitiyor. * • • E. T., bilimkurgu çerçevesi içinde ötekine sevgiyle, anlayışla yakiaşma mesajı veren birya- pıt. Bu bilimkurgu kahramanını ben yaşamımda da gördüm. Çok değerli bir gazeteci yazar olduğu kadar, kendi dünyasındayaşayan, toplumun pis- liklerinden hiç etkilenmemiş görünen, herkese sevgiyle ve iyi niyetle yaklaşan değerli dostum rahmetli Ergun Balcı bana hep E.T'yi çağnştı- rırdı. Bilimkurgu deyince Sevgili, bu türün en önde gelenlerinden Amerikan yazınının en verimli ya- zarı Isaac Asimov'un "Dolu Dolu Yaşadım" başlıklı otobiyografi kitabını okuyorum şu gün- lerde. Kitabın bir bölümü var ki, bu vesileyle se- ninle paylaşmak isterim: "Bana kalırsa kötü davranışta bulunuyor olsa- lar dahi, insanlann özde iyi olduklarına dair bir inanca sahip olmak önemlidir; zira bu inanç in- sanın hayattaki neşe ve mutluluğunu arttınr; hem bu inancın hayatımıza katacağı keyifli anlar, hayatta arada sırada yaşanabilecek hayal kırık- lıklarından çok daha fazla olacaktır. Insan doğa- sına karamsar gözle bakmak ve kimseye güven- memekse, tam tersine bir etki yaparak sizi ha- yatınızdaki güzel şeylerden zevk alamaz hale ge- tirir..." Ne dersin, Isaac Asimov'a "dolu dolu yaşadım" dedirten, yüzlerce makale ve kitaba yol açan ve- ludiyetinin (doğurganlık) yanı sıra insana bu olumlu yaklaşımı da olmasın?.. Sevgili, bugün Türkiye saati ile 18.00'de Fran- sız TV5 kanalında Kiosque programında olaca- ğım. Dilersen Digitürk ve kablo tv'den izleyebi- lirsin. [email protected] Yargıtay ve Anayasa Mahkemesi'nden üyeler düzenlemeyi iade etmelerini istemişler GüPütürbaniçinuyardılarİLHAN TAŞCI ANKARA - Türbanuı üniversitelerde ser- best bırakılmasına yönelik anayasa deği- şikliği Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün önündeyken hem Yargıtay hem de Ana- yasa Mahkemesi üyelerinin cumhur- başkanına kaos uyansında bulunduklan öğrenildi. Yüksek yargıçlann, cum- hurbaşkanına türbana yönelik düzen- lemelerin anayasa ile yapılmasının ya- ratacağı tehlikelcri anlat- tıkları ve düzenlemeyi iade etmesini istedikleri bildirildi. Ancak Gül, düzenlemeyi onay- ladı. • Yüksek yargıçlann, cumhurbaşkanına türbana yönelik düzenlemelerin anayasa ile yapılmasının yaratacağı tehlikeleri anlattıkları bildirildi. Ancak Gül, düzenlemeyi onayladı. Türbana ilişkin anayasa değişıkliğini ip- tal karanyla başta AKP olmak üzere bazı ke- simlerin hedefı haline gelen Anayasa Mah- kemesi ile Yargıtay'ın türban kaosu konu- sunda Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ü uyardığı ortaya çıktı. Yüksek yargı ile hü- kümet arasındaki gerilim geçen yıl eylül ayında anayasa değişikliğine türban dü- zenlemesinin ahnmasıyla başlamıştı. AKP'nin tüm uyanlara karşın yaşama ge- çinnek için düğmeye bastığı tüıbanın scr- best bırakılmasına yönelik girişimler yük- sek yargı ile hükümet arasındaki gerilimi art- tırdı. Türbanın üniversitelerde serbest bı- rakılması amacıyla hazırlanan anayasa de- ğişikliğinin TBMM Genel Kurulu'ndaka- bulünün ardından yüksek yargı yazılı açık- lamalarla hükümeti uyarmayı sürdürdü. TBMM Genel Kurulu'nda türban deği- şikliğinın kabul edilip ardından Cumhur- başkanı Abdullah Gül'e gönderilmesiyle yargı, olası kaosun önüne geçebilmek için girişimlerine hız verdi. Edinilen bilgiye gö- re, bu çerçevede Yargıtay'dan bir heyet Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ü ziyaret etti. Yüksek yargıçlar Cumhurbaşkanı Gül YENİ KADRO ÇIKMAD1, KADROLAR YERİNDE DURMAD1, DİYANET'tN SEÇENEĞÎ KALMADI Diyanet, çözümü sözleşmelide buldu FIRAT KOZOK ANKARA - Maliye Bakanlığı'nın imam kadrosu vemıemesi, kadrolu imamlann da atan- dıklan ycrde dunnamalan üz.crine Diyanet çö- zümü sözleşmeli imamlarda buldu. Diyanet lş- leri Başkanlığı toplam 78 ile 1779 sözleşme- li imam atayacak. Bu yöntemle imamlar görcv yaptıklan kent- lerden aynlamayacak. Diyanet İşleri Başkanlığı taşra teşkilatında bulunan cami ve mescitlerdeki din görcvlisi ge- reksinimini karşılamak amacıyla 1779 söz- leşmeli imam hatip alacak. Gerekli koşullan taşıyan adaylar en fazla 5 il tcrcihinde bulu- nabilecek. Şartlan taşıyanlar, başvurulannı 20 Haziran'a kadar kurumun resmi intcrnet site- sinden yapabilecek. En fazla imam ve hatip Istanbul'da görev- lendirilecek. Bu il için toplam 127 kontenjan aynldı. lstanbuFun ardından en fazla görev- lendirme şu illere yapılacak: "Şanlıurfa (97), Konya (65), Samsun (55), Manisa (51), Trabzon (47), Mersin (47), Ordu (44). Diyanet'in sözleşmeli imam atamasındaki en önemli etken, Maliye Bakanlığı'nın kuru- mun beklediği kadroları vermcmesi oldu. Mevcut kadrolarda da sıkmtı yaşayan Diyanet, bu sorunu sözleşmeli personelle aşmayı plan- lıyor. tmam ve hatip adayları, kadroya geçe- bilmek için Türkiye'nin en ücra köşelerini ter- cih ediyor. Kadroya atanan imam ve hatipler, daha son- ra hastalık, eş durumu gibi gerekçelerle batı il- lerine geçiyor. Personelin bir bölümü de baş- ka kamu kurum ve kuruluşlarına yatay geçiş yapıyor. Diyanet yetkilileri, yeni uygulamay- la bu sorunun aşılacağını savunuyor. ile yaptıklan görüşmede, türbana ilişkin ana- yasa değişikliğinin TBMM'ye iade edilmesi gerektiğine işaret ettiler. Yargıçlar, türba- na serbestlik amacıyla yapılan düzenleme- nin veto edilmesinin ülkedeki gerilimi azaltacağı ve olası yeni krizlerin de önüne geçeceği uyansında bulundular. Aynca Abdullah Gül'e yasayı iade etmesinin hem ülke açısından önemli bir şans olacağı hem de kendisine yönelik eleştiriler nede- niyle "Türkiye'nin cumhurbaşkanı ulıııa şansını" elde edeceği düşüncesi de aktanldı. Aynı dönemde Anayasa Mahkemesi he- yetinden kimi üyelerin de türban konusun- da Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ile temas kurduklan öğrenildi. Yüksek yargıçlann tür- banın üniversitelerde serbest bırakılmasını öngören düzenlemenin anayasada yapıl- masının yanlışhğı ve yaratacağı sıkıntılan aktararak iade edilmesinin daha doğru ola- cağı görüşünü aktardıklan belirtildi. Yargıçlar savcılara kırgın Bu arada Anayasa Mahkemesi'nin açık- lamasındaki savcılan göreve çağıran bölü- mün perde arkasında mahkeme üyelerinin "kırgınhkları" bulunuyor. Özellikle AKP Diyarbakır Milletvekili Abdurrahman Kurt'un türban karannı "cüppeli darbe", AKP Adıyaman Milletvekili Hüsrev Kut- lu'nun da "hâkimler oligarşisi" olarak de- ğerlendimıesi, buna karşın savcılann hare- kete geçmemesi, Anayasa Mahkemesi'nde rahatsızhğa yol açtı. Danıştay 2. Dairesi'ne yönelik saldında olduğu gibi kimi gazetelerde yüksek yargıçlann fotoğraflanyla birlikte ya- pılan değerlendirmeler dc kaygılan arttırdı. Hakarete varan saldınlara karşın savcılıkla- nn resen harekete geçmemesi, yargıçlarda kır- gınlığa yol açtı. Sonrasında da Anayasa Mahkemesi'nin açılclaması geldi. Başkana soruşturma izni verildi Istanbul Haber Servi- si - lçişleri Bakanlığı, Tuz- la'da yayımlanan yerel Çağdaş Tuzla Gazetesi'ni hakkında yaptığı haber- lerden dolayı muhürleyen Belediye Başkanı Meh- met Dcmirci hakkında so- ruştumıa izni verdi. Tuzla Belediyesi hak- kındaki haberleri ulusal basında da yer bulan Çağ- daş Tuzla Gazetesi, bele- diye tarafındaır "iskân- sız binada ruhsatsız ça- lıştıklarf gerekçesiyle mühürlenmişti. Gazete yetkilileri tarafından Is- tanbul 7. ldare Mahke- mesi'ne açılan dava so- nucunda mahkeme yü- rütmeyi durdurma ve uy- gulamanın iptali kararı verdi. Ancak, belediye karara süresi içinde uy- madı. Gazetenin sahibi HalilÖ/enın. "Mahke- me karannı uygulama- dığı" gerekçesiyle Bele- diye Başkanı vc diğer yet- kililer hakkında suç du- yurusunda bulundu. lçiş- leri Bakanlığı, mahkeme karannı 30 günlük yasal süresi içinde uygulama- yan Demirci için soruş- turma izni verdi. Böylece Demirci, zabıta müdürü ve zabıta görevlilerinin çelişkili evrak hazırlamak ve mahkeme karannı uy- gulamamaktan yargılan- masının önü açıldı. ERESİNANADOLÜ MESLEK LISBLERI TURİZM - BİLİŞtM TEKNOLOJİLIRİ - ELEKTRİK ELEKTRONIR «ı t DÜZ USE1AÇÎK USE MEZÜMİ WSSL VE II I i IACIYORUZJ 161:02126434343 Fax: 0212 64174 33 www.eresinlisesi.com YEŞİL MAĞA2ALARI: İSTANBUL:TOPKAPI (212 481 93 63),MASLAK DOĞUŞ CENTER(212 285 74 00) KOZYATAĞI CARREFOUR KARŞISI (216 574 55 58), BEYLİKDÜZÜ MİGROS AVM (212 852 02 63) OLMUM OUTLET CENTER(212 415 90 85),GÜNGÖREN KALE AVM (212 502 61 49), PENDİK DUMANKAYA İŞ MERKEZİ (216 379 18 92), ANKARA BİLKENT CENTER(312 266 12 55), ESKİŞEHİR MUTTALİP CD. (222 231 16 86), İZMİT OUTLET CENTER (262 335 36 82), GEBZE ATATÜRK CD. (262 642 12 10) ÇORLU E-5 KARAYOLU (282 686 63 71), OİYARBAKIR BABİLAVM(412 237 63 80),EDİRNE KİPAAVM (284 236 41 97) VE YETKİLİ SATIŞ NOKTALARINDA... • Hush Puppies