22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
10HAZİRAN2008SALI CUMHURİYET SAYFA DIZI DP 'nin Diyarbakır îl Başkanı Ensarioğlu, Gülen cemaatinin bölgede Türk- îslam sentezci yapıdan Saidi Nursi eksenli çizgiye geldiğini söyledi 'PKK tabanı Fethullahçüarakayabilir' D emokrat Parti'nin Diyarbakır tl Başkanı Galip Ensarioğlu, 16 yıl Adalet Partisi Diyarbakır 11 Başkanlığını yürüten vc 12 Eylül döne- minde 3 yıl cezaevinde kalan Sait En- sarioğlu'nun siyasette öne çıkan oğlu. 0 da tıpkı babası gibi siyasetin nomıal mec- rasmdan çıktığını ve Türkiye'ye güçlü sağ liberal birparti gerektiğini söylüyor. Rejimiıı bölücülük ve laiklik konusun- daki duyarhlıklan yüzünden korkular ya- ratıldığını ileri süren Ensarioğlu sorula- nmızı şöyle yanıtladı: - Rejimin bölücülük ve laikliklc il- gili kaygısı olmamah mı? ENSARtOĞLU - Hayır ama bu yüz- den yaşanan gerginlik bize zarar veriyor. Sonuçta din meselesinde halk taraftır. AKP'nin üzerine gidilirken rejim tepki alıyor! - Ancak rejim kendisi korumulı... - Rejim din üzcrinden birpartiyle he- saplaşıyor ve bu yüzden herkes rejime cephe alıyor! Yani sıkıntı rejimden de- ğil, yaratılan gerginlik ve çatışmadan. Bir kcsim bu yüzden taraf oluyor. - Bunun yansımaları nasıl oluyor? - Bu hesaplaşma ortadaki politik an- AKP'Ll HATTAPOĞLU • Demokrat Parti'nin Diyarbakır ll Başkanı Galip Enserioğlu'na göre Kürt eksenli siyasette Diyarbakır Belediyesi simge görevi taşıyor. Enserioğlu, bu yüzden tüm güçlerin tüm oyımlannı, provokasyonlarını burada sergileyeceklerini öne sürüyor. Ensarioğlu, " Başbakan, Diyarbakır belediyesini alarak Kürt sorununu çözeceğine inanıyor. Oysa havlu attı" diyor. layışı zayıflatıyor. Yani bizim gibilerin ne yapması gerekiyor. Sonuçta 22 Tem- muz seçimlerinde bizim gibi politik an- layışlann Meclis dışmda kalmasınm ne- lere mal olduğu görüldü. Örneğin Kürt- ler DTP'nin belediyecilik anlayışından ve siyaset üretememesinden rahatsızlık duyuyor. Ama rejim DTP'yle hesaplaş- tığı için ben ve benim gibi düşünenler arada kalıyor! Bu yaklaşım zirve yap- mıştır. Kürt meselesi ve laiklik çatış- ması... - DTP demişken partinin durumu nasıl burada? - Anayasa Mahkemesi türbanla ilgili siyasi karar verdi. DTP'nin kapanması konusunda da siyasi karar vermelidir. Ak- sine PKK'nin eli güçlenir. PKK şidde- te gerekçe bulmak konusunda güçlük çe- kerken bu dikkate alınmalıdır. - DTP son dönemde dini kullan- makla eleştiriliyor? - Geçmişte duygıılar öndeydi. PKK ta- banı ciddi oranda mulıafazakârdı ama ör- güt yönetimi laik yapıda. PKK taban kay- bediyor. Küçük eylemler yaptılar, mi- tinglerde Saidi Nursi'nin resimlerini ve Kuran taşıdılar. DTP artık tabanın di- mağına uyguıı siyaset üretmeye çahşıyor. SAİDİ NURSİ ÖN PLANA ÇIKARILIYOR - Fethullahçıların Diyarbakır'da bir faaliyeti var. Bu PKK ve DTP'yi ürkütüyor ınu? - Kimse DTP'nin liyakat ve kişiliğini önemsemiyor. Şiddetin olmadığı yerde sorgulama başlıyor. Fethullah çizgisin- de geçmişte daha milliyetçi bir söylem vardı. Onlar Saidi Nursi'nin bu bölgeye özgü yaklaşımlannı öne çıkarmaya baş- ladılar. Fethullahçılar başta Diyarbakır olmak üzere tüm bölgede Türk- lslam sentezci yapıdan Saidi Nursi eksenli çizgiye geldi. Fethullahçılar bu tabana sa- hip çıkınca kızıyorlar. Örgüt taban kay- bediyor. PKK dönüşüm sağlayamazsa ta- ban Fethullahçılara kayabilir. - Peki DTP yeniden yerel seçimleri alabilir mi? - Kürt siyasetinde Diyarbakır Beledi- yesi simge görevi taşıyor. Tüm güçler tüm oyunlarını provokasyonlannı bura- da sergilcyecekler! Erdoğan yanlış bir ifadede bulundu, "Diyarbakır'ı istiyo- rum" dedi. Kürt sorununu çözmeden lrak'ta vurarak, bclcdiycyi alarak soru- nu çözmeye çalışıyor. Devlet gücüyle ba- zı şeyleri alabilirsiniz ama buradaki so- runu çözemezsiniz! - Ya seçimin sonucu? - AKP ile DTP arasında bir denge var- dı. Başbakan konuştu ve bu denge bo- zuldu. Başbakan Kürt meselesinde ope- rasyonlar ve seçim laflanyla havlu attı. Seçimin sonucu belli olmaz, Diyarbakır bu iki partiye de mecbur değil, kim bi- lir belki başkalan çıkar! 'DTP Marksist' A KP Diyarbakır'da yerel se- çimleri kazanabilecek mi? Dev- let eliyle yürütülen yardımlar ve yoksulluğun kuşatılmasına yönelik pro- jelere karşın iktidar partisi Diyarbakır'da DTP'nin önüne geçebilecek mi? AKP Di- yarbakır tl Başkanı Abdurrahim Hat- tapoğlu sorulanmıza şu yanıtlan verdi: - Başbakan Erdoğan'ın Diyarba- kır'ı istiyorum açıklamasının ardından AKP ll Örgütü nasıl bir seçim strate- jisi uyguluyor. Hattapoğlu - Halka yönelik ziyaretler gerçekleştiriyoruz. Halkın sorunlannı çözmeye çalışıyoruz. Siyaset akademi- mizle ilgili eğitim seminerlerimizi devam ettiriyoruz. Parti durumunun netlik ka- zanınasını bekliyoruz. - AKP'nin bazı ilçe örgütleri ncden görevden alındı?. - Genel merkezimizin ilçelerle ilgili yü- rüttüğü kontrol ve denetimler sonucım- da bazı ilçe başkanhklanmızın yeteri ka- dar çalışmadığı kanaau'ne vanldı. Bunlar her partide olabilecek şeyler. - Mustazaf-Der gibi dinci ve der- neklerin bölgedeki faaliyetlerini nasıl karşılıyorsunuz? - Kimseyle dirsek temasımız yok. Bir tek eski AK Parti ll Başkanı ve Diyarbakır Milletvekili Abdur- rahman Kurt'un kur- duğu Gönül Köprüsü Demeği ile bağımız var. Bunun dışında hiçbiriyle temasımız yok. Bunların partiye bakış açılannın da ne olduğunu bilmiyoruz. Çahşmalarımızı be- ğendiklcri için partimizi benimsiyor ola- bilirler. Bütün sivil toplunı kuruluşlan ile aynı mesafedeyiz. - Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfi (SYDV) kaynaklarının AKP'nin seçimi kazanmasına yönelik kullanıl- dığı iddiaları var. - SYDV'nin Türkiye'de yaptığı faali- yetler neyse Diyarbakır'da ve bölge- nıizde de aynı faaliyetleri yapıyor. AKP için ekstradan bir şey yapılmıyor. - DTP'nin yerel yönetim çalışmala- rını nasıl buhıyorsunuz. Başanlılar mı? - Vatandaşlar DTP'nin çalışmalannı takdir ederlerse gerekli seçimi yapacak- lardır. Ama biz diyoruz ki yapılan hiz- metler yetersiz ve biz daha iyisini yap- maya adayız. Mevcut belediyelerin çok iyi projeleri yok. Kcnti modernleştimıek ve güzelleştirmek adına yeteri kadar ça- lışılmıyor. Çarpık kentleşme, altyapı so- runlan, çöp sorunlan mevcut. Seçim günü halk gerekli tercihi yapacaktır. - DTP son dönemde hem Kuran hem de Saidi Nursi fotoğraflarıyla miting alanlarına çıktı. Bu muhafa- zakâr kitlelere yönelik bir manevra mı? - DTP'nin dine yaklaşım biçimini ve ideolojisini biliyoruz. Marksist-Leninist bir ideoloji. Arzumuz halkın inancına say- gı duyacak anlayışın olması. Mehmct Faraç'ın sorularını yanıtlayan Demokrat Parti'nin Diyarbakır ll Başkanı Galip Ensarioğlu (sağda), belediye seçimleri konusunda bolge insanının AKP ve DTP'ye mecbur olmadığını söyledi. CHPDiyarbakırîlBaşkanı MuzafferDeğergelecekten umutlu: Kürt sorununu CHP çözecek C HP örgütleri Güneydoğu'da deyim yerindeyse ne camiye ne kiliseye yaranabiliyor! Etnik bölücülük ve din gericiliği arasında ayakta kalmaya çalışan örgütlerin PKK ve DTP çevrelerinde MHP'den bile çok tepki çekmesi ise düşündü- rücü. 6 Ok'a yönelik bu düşmanlığı- nın gerekçelerini CHP yönetiminin çok iyi sorgulaması ve önlem alması gerekiyor. CHP Diyarbakır ll Başka- nı Muzaffer Değer de bu sıkıntıyı ya- şıyor. Değer sorulara şu yanıtlan ver- di: - CHP'nin Diyar- bakır'daki seçim ba- şarısızlığının neden- leri ne? DEĞER-Seçim ba- şarısızlığının nedenle- rini konuşmak doğru olmayacaktır. Geçmiş- te kaldı. Yeni politi- kalar üretiyoruz. Ha- ziranda CHP'nin ileri- ye dönük programları ortaya çıkacaktır. - Beklentiler yüksektir. Özellikle Kürt sorıınunun çözümüne katkı sun- ma yönünden beklentiler yüksek. CHP'nin sorunu çözeceğine inanı- yomz. Bu soran ancak CHP iktida- nnda çözülür. - DTP'li belediyenin çahşmaları yeterli mi? Yerel yönetimlerde ba- şarılılar mı? - Ellerindeki imkânlara göre başa- rılıdırlar diyebiliriz. Özellikle Bü- yükşehir Belediyesi'nin çalışmalannı görebiliyoruz. Yeterli midir dersc- • CHP'liler Deniz Baykal'm 4,5 Haziran 'da Urfa ve Diyarbakır'a yaptığı gezinin ardından daha da umutlandüar. Partililer, CHP'nin önümüzdeki süreçte Güneydoğu 'da halkı dahafazla kucaklayacağını ve sorunların çözümü konusunda atak yapacağını sö'ylüyorlar. 'AKP KAZANAMAZ' - CHP'nin Güneydoğu'da yeniden güçlenmesi için nasıl bir açılım yap- ması gerekiyor. - Genel başkanımız bunu kurul- tayda söyledi. 1989 yılından beri söy- lüyor. 1989-1992 raporlarını güncel- leştirerek halka anlatacaktir. 32'nci ola- ğan kurultayda da Türkiye eşitlik bi- linciyle, alt kimlik üst kimlik tartış- malann olmadığını ve Türkiye Cum- huriyeti Dcvleti'nin kimseyi asimile et- meye hakkı olmadığını söyledi. - Başta Diyarbakır olmak üzere bölgedeki seçmenler CHP'den ne bekliyor? niz. Tabii ki de değil ama imkânlar bu kadar. İyi niyetle çalıştıklanna vakı- fiz. - Yerel seçimler DTP ile AKP ara- sında mı geçecek? Seçimin galibi kim olur? - Seçim, demokratik bir yanştır; her siyasi parti adayını belirler ve çalışır. Sandıktan kim çıkarsa çıksın herkesin saygı göstermesi gerektiğine inanı- yorum. AKP'nin kazanmayacağını düşünüyorum. Biz kazanmak için ça- lışacağız. AKP 22 Temmuz seçimle- rinde kendi oyu dışındaki oylan da al- dı. Ama son yapılan ankette de Di- yarbakır'da yüzde 17 olarak görülü- yor. AKP oy kaybedecektir. - Sizcc valilik kaynakları seçim amacına mı kullanılıyor? - Bu bir gerçektir. Örneğin, temmuz seçimlerinden önce çıkanlan yeşil kartlardan 214 bin tane iptal cdildi. Yani düşünün köylerde bile yeşil kart dağıtıldı. Seçim bürolannda ve il- çe başkanlıklannda yeşil kartlar da- ğıtıldı. 22 Temmuz öncesinde yeşil kartlar hak sahiplerine verildiysc nc- den iptal edildi. t rVTP'NİN Kİ SEÇİM U OYUNU' - DTP'nin miting- lerde Kuran ve Sai- di Nursi fotoğrafla- rıyla gösteri yap- masını nasıl karşı- ladınız? - Bunları seçim oyunu olarak karşılı- yoruz. Kendi tabaıun erimesini engelleye- bilmek için yapıyor- lar. Böylelikle dini duyguları yüksek in- sanlann DTP'ye oy vcnnelerini sağlamaya çalışıyorlar. - Mustazaf-Der gibi dinci der- neklerin faaliyetlerini izliyor mu- sunuz? Bölgede Hizbullah yeniden mi diriliyor? - Onu devlet birimleri bilir. Ancak bu derneklerin aktif olarak çalıştıkla- nnı görüyoruz ve biliyoruz. - Fethullahçıların bölgeye bir akı- nı var. Amaçları ne? - Okul, yıırt ve dernekleri devletin çeşitli kurumlannın izinleri ile kurul- muştur. Bunlann sayısı gittikçe artı- yor. YARIN: FETHULLAHÇILARI AKP TEŞVİK EDİYOR MED CEZtR MEHMET FARAÇ Hâkimler Tehdit mi Edildi? Dinci kalemler Yar- gıtay Cumhuriyet Başsavcısı'nın ar- dından bu kez tür- ban kararı nedeniyle Anaya- sa Mahkemesi'ne saldırıyorlar. Hatta Vakit'in yaptığı gibi "Haysiyetsiz" laf- larının da geçtiği yayınlarla iftira atı- yorlar! Taha Kıvanç (Fehmi Koru), Ye- ni Şafak'ta, 7 Haziran'da "Ahşu dost- lanm benim" başlığı altında, hafiyelik- ten falcılığa terfi ettiğini göstermişti. Kı- vanç, "Anayasa Mahkemesi'nin türban karannın en sert ve en içinden çıkılmaz türden olacağını ön- ceden biliyormuş!" Çünkü "Uyarılmış!.." Ona demişler ki: "Başörtüsü yasağı yerli bir iş değil- dir, uluslararasıdır veyasağın ardında biraderler var." Kıvanç, türban yasağının ardında masonlar var demeye getiriyor! Yalnız bununla kalmıyor, olayı daha vahim bir çizgiye götümnekten de geri durmuyor! Kıvanç, kendisine bu derin istihbara- tı veren dostunu aramış. Dostu meğer Sami Küçük'ün 27 Mayıs anılannı oku- yormuş! Sami Küçük, kitabında, "Men- deres, Zorlu ve Polatkan'/n idamla- n konusunda karann nasıl alındığını an- latıyor"muş. Idamlardan yana oy kul- lananlardan Mehmet Özgüneş, Kü- çük'e "Idamların karara bağlanacağı gün Albay Talat Aydemir bana aleyh- te oy kullananların cezasının ölüm olacağını Silahlı Kuvvetler Birliği adına tebliğ etti" iddiasında bulunmuş! Türban kararını irdelerken ne hik- metse 50 sene önceki bir davaya at- layan, bu arada işe kasıtlı olarak as- keıieri kanştıran ve Genelkurmay Baş- kanı Yaşar Büyükamt'ın Anayasa Mahkemesi kararını "Malu- mun ilamı" diye yorumla- masına özellikle dikkat çe- ken Kıvanç, yazısını "Demek böyle olmuş ha" diyerek çok manalı bir şekilde bitirmişti! Taha Kıvanç ne demek istiyor? Yü- ce Mahkeme'nin üyeleri türban kara- rı öncesinde ölümle mi tehdit edilmiş! Bunu kim, nasıl yapmış? Koru, Komi- ser Kolomboculuktan gazeteciliğe geçip ne demek istediğini açıkça ve yüreklice yazabilirse Yeni Şafak'tan al- dığı parayı hak edecek! Aksine iftira- cılara ve kaos tüccarlanna malzeme vermekten öteye gitmeyecek! Anayasa Mahkemesi'nin türban karannın ardından Taraf gazetesi laik kurumlan he- def alıyor! Pazar günü "Asker-rektör kumpası" dün ise "Türbaııa karşı olanı seç" manşetlerine bakıhrsa sanki askerler ve rektörler rejimi yıkmak için toplan- mışlar! 28 Şubat rövanşçılarının sesi olmaya çalışan gazete bir yıl daha beklesin! Nasıl olsa Atatürkçü bir tek rektör kalmayacak! ^ASKERREKTÖR «s^KUMPASI Şeriat Fedaisi! Anayasa Mahkemesi'nin türban kararı salt bağnazların laiklik duva- rında bir dehliz daha açmasını en- gellemedi, demokrasiyi nalıncı keseri gibi kendine doğru yontanların ger- çek yüzünü de ortaya çıkardı! On- lara birilerinin lütfettiği Islamcı aydın payesinin arkasında nasıl karanlık bir düşünce yapısı olduğu da anlaşıldı. Yargı duvarına toslayanları çıldırtan asıl mesele, hükümette- =y ki iktidarsızlıkları! Çünkü = anladılar ki, güçbende- s cilik pervasızlıkla birleştirilse de la- ikliğe direnemiyor! Işi bu yüzden sa- vaşa kadar götürebiliyorlar! "Söz bit- ti, sözleşme bozuldu" başlığını ge- çen cuma günü Star gazetesinin yö- neticisi Mustafa Karaalioğlu at- mıştı. Işte zatımuhteremin her satı- rında demokrasi fışkıran yazısı: "Anayasa Mahkemesi, kendisini var eden hukuku çiğnedi. Toplumun dindarlığını ve inancm mirası bir değeri de ayaklar altına aldı. Bunu da; hukuku öfkesine ve düşmanlığı- na barutyaparak gerçekleştirdi. Ar- tık kimsenin hukuka riayet etmesini bekleyemezsiniz. Açık olan, bir sa- vaşın başladığıdır." Vatan yazarı Mustafa Mutlu, Ka- raalioğlu gibilerini pazar günkü yazısında "şeriat fedaisi" diye tanımladı. Serdar Turgut, Akşam'daki dünkü yazısında onu "Gazetecilik unvanı- nı bir kenara bırakıp cengâver olmuş" diye eleştirdi. Bu ülkede halkı isya- na tevşik etmek halen ağır bir suç! Karaalioğlu arkasındakilerin deste- ğiyle dokunulmazlık zırhına mı bü- ründü? Hedefteki 11 Gazeteci! Karaalioğlu AKP iktidarının verdiği cesaretle savaş tamtamları çaladur- sun!.. Sabah ve ATV'nin damadın şir- ketine geçirilmesi, Kanaltürk'ün ce- maat parasıyla pasifleştirilmesi, Er- genekon adı verilen operasyonla ga- zetecilerin içeri tıkılması, karikatü- ristlerin bizzat Başbakan'ın açtığı davalarla sindirilmeye çalışılması!.. Bunlar AKP iktidarı döneminde bası- na yönelik operasyonun kilometre taşları! Ancak anlaşılan bunlarla ye- tinilmeyecek! Dinleme-izleme- you- tube tehdidinin ardından gazetecile- re yönelik birtakım kirli operasyonlar için hazırlık yürütüldüğü de öne sü- rülüyor! Geçen hafta bir yazısından dolayı savcıiıkta ifade veren Yeniçağ yazarı Sabahattin Önkibar, iddiayı pazar günü şöyle dile getirmişti: "Bir hafta önceydi. AKP içinden et- kili birisim kulağıma şunlan fısıldamıştı: 'Sabahattin, yukarılar yazdıklarından çok rahatsızlar. Epey zamandır üs- tünde özel çalışma yapıyorlar. Senin gibi 11 gazeteci için de özel çalışma var. Haberin olsun. Aldığın nefesi bi- le izliyorlar.'.." N şet yorumlarını okuyoruz. Ortak yan şiddet. Oysa şiddet şiddeti getirir. Anayasa Mahkemesi'nin kararına öfke duyarak şiddet çağnlan yapanların sözlerini şöy- le tercüme edebiliriz: 'Bugün kazanmış gibi görünebilirsiniz. Ama bilin ki eğer durum tersine dönerse yedi ceddinizi ortadan kaldıracağız.'..." Can Ataklı, Vatan ıı A nayasa Mahkemesi'nin tür- r \ banı serbest bırakmak üzere hazırlanmış anayasa değişikliği- ni iptal eden karanndan sonra, ül- kemizin siyasal Islamcı kesimle- rinin ne kadar demokrat olabil- diklerini görebilme fırsatını bul- duk. 'Baltaları çıkaralım, laiklere saldırahm' havası. Kendisi için demokrasi istiyor! Gerisinin söz söyleme hakkı olamaz, söylerse de ya darbecidir, ya dinsiz!" Mehmet Y. Yılmaz, Hürriyet ıı jstanbul Barosu niçin Müslü- I manlann kontrolünde değildir? Son elliyıl boyunca Islâmîkesim en zeki çocuklannı doktor ve mühendis yaptı. Hukuku ihmal ettiler. Seçimleri kazanınz, iktidan ele geçiririz ve istediklerimizi te- peden yaparız. öyle mi? Müslü- man kesimi çekip çevirenler! Eserinizi seyrediniz." M. Şevket Eygi, Milli Gazete ıır}iri<aç gündürAKP medyasıyla D AKP'ye gönül verenlerin deh- Evrensel Gazetesi (8 Haziran 2008) İşsiz Bakkal Demokrasisi! Ülkeyi, demokrasiyi araç sayan bir zihniyet yönetiyor! Devletleri dev- let yapan kurumlar iğrenç bir şekilde hedef alınıyor! Melih Aşık, pazar günkü Milliyet'te, irticai matbuatın Anayasa Mahkemesi'nin türban ka- rarı üzerine demokrasiyi keş- fettiğine dikkat çekmiş ve şu sorgulamayı yapmıştı: "Millet iradesinin pirinç ve kömür rüşvetiyle teslim alındığı, sadece pa- rası olanların milletvekili olabildiği, yürütmenin, işine gelmeyen yargı ka- rarlarını uygulamadığı, dokunulmaz- lıkların yargıdan kaçma silahı olarak kullanıldığı bir düzene demokrasi de- nir mi?" Melih Aşık şunlan da ekleseydi, ya- zısı her zamanki gibi dört dörtlük ola- caktı: "Emre Aköz'ün 'Yargıtay Başsav- cısı'nın 14 Mart'ta açtığı kapatma da- vası devlet bürokrasisini felç ^ M İ H İ y Ğ t etti - Anayasa Mahkemesi'nin son kararıyla, bürokratlar iş- siz bakkal pozisyonu aldı' diye saç- malayabildiği, eski dinci yazann 'Kız- lar üniversiteye türbanlı giremezse kendimi fena halde yenilmiş sayaca- ğım' diyerek kürkçü dükkânını özlediği bir düzene demokrasi denir mi?" e-posta: mfarac@cumhuriyet.com.tr
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle