Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
30 MAYIS 2008 CUMA CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Komisyonda kabul edilen tasan yasalaşırsa YÖK istediği isimleri Gül'ün onayına sunacak
AKP hedefineulaşıyorZEYNEP ŞAHİN
ANKARA - AKP, 2002'den bu yana
ısrarla YÖK'ün yapısıru değiştirmeye ça-
lışır, yetkilerinden şikâyet ederken, ken-
disine yakın çizgisiyle dikkat çeken
Yusuf Ziya Özcan'ın başkan olmasın-
dan bu yana kurulun yetkilerini artnnyor.
Son olarak, yeni kurulan üniversitelerin
rektörlerinin YÖK ve Köşk işbirliğinde
seçilmesini sağlamak için yasa değişik-
liği yapmaya için çalışan AKP, böylece
üniversite yönetimlerine adeta "am-
bargo" koymuş olacak.
Yeni kurulan devlet üniversitelerine
rektör atanması ile profesörlük ve do-
çentlik atamalannı düzenleyen yasa ta-
sansı, TBMM Milli Eğitim Komis-
yonu'nda dün kabul edildi. Buna gö-
re, YÖK Genel Kurulu, yeni kurulan
üniversitelere rektör adayı olarak baş-
vuran profesörler arasından seçeceği 3
adayı Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'e
sunacak. Gül de bu isimlerden birini
rektör olarak atayacak. Ancak YÖK
Genel Kurulu'ndaki üye ağırlığının
başkan dahil 11 kişi ile Gül ve AKP ta-
OKS ADAYLARININ SINAV YERLERİ BELLİ OLDU
ANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu) - Orta Öğretim Kurumları
Seçme Sınavı'na (OKS) girecek
adayların sınav yeri bilgileri bel-
li oldu.
Adayların sınav yerleri, e-Okul
Veli Bilgilendinnc Sistemi'nden
(http://e-okul.meb.gov.tr/Ilkogre-
tim/Veli/iov00001.aspx) adresin-
den, "Sınav Bilgileri" bölümün-
rafından atanan isimlerden oluşması,
Köşk'te de Gül'ün bulunması, rektör
atamalannı adeta "danışıklı dövüş"
haline getirecek. Tasan yasalaşırsa, ye-
ni kurulan 9 üniversiteye ve hüküme-
tin kuracağı diğer yeni üniversitelere,
"AKP'nin istediği isimler" rektör
olarak atanacak.
Daha önce 15 yeni üniversite kuru-
lurken, buralara iki yıl için Milli Eği-
tim Bakanı ve Başbakan'ın önereceği
den, öğrencinhı TC Kimlik
Numarası ve okul numarası ile
öğrenilebilecek. "Sınav Giriş
Belgesi" isc dünden itibaren
okul müdürlüklerince onaylana-
rak adaylara teslim edilmeye
başlandı. Adaylara, ayrıca sınav
belgesi gönderilmeyecek. OKS,
8 Haziran 2008 Pazar günü saat
10.00'dayapılacak.
3 isim arasından Cumhurbaşkanı'nca
"kurucu rektör atanması" girişi-
minde bulunan AKP, düzenlemenin
CHP tarafından yargıya taşınması ve
iptali ile karşılaşmıştı. Eski YÖK Baş-
kanı Prof. Dr. Erdoğan Teziç baş-
kanhğındaki YÖK Genel Kurulu da 15
üniversitede "tedviren, yani geçici
olarak" gelişimini tamamlamış üni-
versitelerin rektörlerini görevlendirmiş
ve buralar da seçim yapacak aşamaya
geldikten sonra rektörlerini kendileri
belirlemişti.
Öte yandan AKP hükümetinin YÖK
karşısındaki tutarsızhğı da ayrıca dikkat
çekiyor. Erdoğan Teziç döneminde,
YÖK'ün yetkilerini sık sık tartışmaya
açan, kaldınlması gerektiğini savunan
AKP, kurulu bilim adamı yetiştirme-
mekle, bilimsel çahşma yapmamakla
suclamıştı. Yapılan girişimlerle de
YÖK'ün yapısı değiştirilmek istenmiş,
bizzat Başbakan Recep Tayyip Erdoğan
ve Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik,
kurulun yapısının değiştirilmesi gerek-
tiğini savunmuştu. AKP iktidara geldi-
ğinde, daha Erkan Mumcu'nun Milli
Eğitim Bakanlığı döneminde bir taslak
hazırlamış ve YÖK'ün yetkileri yeni
oluşrurulacak bir Üniversitelerarası Ku-
rul'a (ÜAK) devredilmek istemişti. Ta-
san, YÖK'ün etkisizleştirilmesini ön-
görüyordu. Yine AKP'nin hazırladığı si-
vil anayasa taslağında da YÖK'ün kal-
dınlması ve eşgüdüm kurulu kurulması
isteniyordu. Tüm bunlara karşın, Öz-
can'ın başkan olduğu 10 Aralık 2007'den
bu yana AKP, kurulu hiç tartışmadı.
Ergenekon gözaltılanyla ilgili soru önergesine yanıt veren Şahin, 'Emir verme yetkim yok' dedi
3 ayda 472 suç duyurusu
• Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahin Ergenekon
soruşturması iddianamesinin geciktirilmesi ve
yayın yasağına karşın bazı bilgilerin sızdınlması
ile ilgili soru önergesine verdiği yanıtta,
Selçuk'un O5.3O'da gözaltına alınmasında
kanuna aykın bir durum olmadığını savundu.
ANKARA (Cumhuri-
yet Bürosu) - Adalet Ba-
kanı Mehmet Ali Şahin,
Gazetemiz Imtiyaz Sahibi
ve Başyazan tlhan Sel-
çuk'un sabaha karşı saat
O5.3O'da gözaltına alın-
masında "kanuna aykırı
bir durumun" olmadığı-
nı savundu.
DSP tstanbul Milletve-
kili Süleyman Yağız'ın,
gazetemiz Imtiyaz Sahibi
ve Başyazan llhan Sel-
çuk'un gözaltına alınma-
sı, Ergenekon soruştur-
ması iddianamesinin ge-
ciktirilmesi ve yayın ya-
sağma karşın bazı bilgile-
rin sızdınlması ile ilgili
olarak yönelttiği soru
önergesini Adalet Bakanı
Mehmet Ali Şahin ya-
nıtladı. Şahin, "Adalet
Bakanı'nın cumhuriyet
savcısına emir verme
yetkisi bulunmadığını"
vurgularken şu görüşleri
dile getirdi:
"Başsavcılığın gözaltı
ve arama işleminin uy-
gulanma saatiyle ilgili
özel bir talimatının bu-
lunmadığı; olay günü
kolluk makamları tara-
fından bazı şüphelileı iıı
saat 05.30 sıralarında
uçakla yurtdışına gide-
ceklerinin tespit edilme-
si üzerine, gözaltı işlem-
lerinin erken saatte ya-
pıldığı, ev ve işyeri ara-
malarının da aynı saat-
lerde olduğu, delillerin
karartümaması için bir
şüpheli hakkındaki ara-
ma ve gözaltı işlemleri-
nin de eşzamanlı olarak
erken saatlerde yürütül-
düğü; daha önce de de-
lillerin yok edilmemesi
ve birbiriyle irtibatlı ki-
şilerin haberleşmemesi
bakımından kapsamlı
soruşturmalarda yüz-
lerce arama ve gözaltı
işleminin aynı şekilde
sabahın erken saatlerin-
de yerine getirildiği; ka-
nunlarımızda belli şart-
larda arama ve gözaltı
işlemlerinin günün her
saatinde yapılabilecek
bir soruşturma işlemi
olduğu ve yukarıda be-
lirtilen soruşturma sıra-
sında da bu kapsamda
kanuna aykırı bir duru-
mun mevcut olmadığı;
söz konusu soruşturma-
nın, onlarca kişinin din-
lenmesi, yüzlerce bilgi-
sayar kayıtlarının ve
binlerce belgenin ince-
lenmesi ile yürütüldü-
ğü; üç cumhuriyet sav-
cısı ile çok sayıda kolluk
amirinin soruşturmada
görev aldığı; buna rağ-
men olayların akışı, so-
ruşturmanın bir bölü-
münde başka bir olayın
delillerinin ele geçiril-
mesi ve onun da aydın-
latılması gereği gibi hu-
susların soruşturmamn
u/aınasına sebebiyet
verdiği, soruşturma ik-
mal edilmeden bir bölü-
nni için kamu davası
açıldığı taktirde, soruş-
turmamn ileri bölünıle-
riyle ilgili belgelerin de
mahkemeye sunularak
aleniyet kazanacağı ve
böylece ileriye dönük
gizli yürütülen soruş-
turma bilgilerinin orta-
ya çıkacağı, bu sebeple
soruşturmayı bölme inı-
kânının da olmadığı bil-
diıilıniştiı."
'Suç duyuruları
sürüyor'
Şahin, "Soruşturmay-
la ilgili olarak sızan ya
da sızdınlan bilgilerle"
ilgili soruya da "Bir kı-
sım basın yayın organ-
larında soruşturmamn
gizliliğini ihlal edecek
veya soruşturma merci-
lerini etkileyecek şekil-
de yayınların yapıldığı,
bunlarla ilgili olarak
basın yayın organları-
nın bulunduğu cumhu-
riyet başsavcılıklarına
suç duyurusu yapıldığı
ve halen de yapılmaya
devam edildiği; ayrıca
bu soruşturmayla ilgili
suç teşkil edebilecek şe-
kildeki yayınların izle-
nip, ilgili cumhuriyet
başsavcılıklarına suç ih-
barında bulunması için
Istanbul Emniyet Mü-
dürlüğü Güvenlik Şube
Müdürlüğü'ne talimat
verildiği, bu talimat çer-
çevesinde sadece 2008
yılının ilk 3 ayında 472
suç duyurusu işleminin
yapıldığı; tçişleri Ba-
kanlığı'nca hiçbir basın
ve yayın organına so-
ruşturmayla ilgili bilgi
ve belge verilmediği gi-
bi, herhangi bir açıkla-
manın da yapılmadığı
bildirilmiştir" yanıtını
verdi.
Yörsan 'a ambargo çağrısı
Tek Gıda-lş Sendikası'na üye işçiler
Yörsan'da 400 sendikalı işçinin işten
çıkarılmasını protesto etti. Türk-lş 2.
Bölge Başkanı Nejat Kılıç'ın da
katılımıyla Eskişehir'de broşür dağıtan
işçiler, Yörsan'ı protesto etmek için
ürünlerinin tüketilmemesini istedi.
Nejat Kılıç, Yörsan'da sendikalı
olduğu gerekçesiyle 400 işçinin işten
çıkarıldığını anımsatarak, "Sendika
Basın Konseyi'nden destek
GazetedHaco
bugilnyargılanıyor
ADANA (Cumhuriyet Güney llleri Büro-
su) - Gerger'de yayımlanan Fırat gazetesinde
Fethullah Gülen için "Feto" diye yazması üze-
rine gündeme gelen ve daha sonra yazdığı ya-
zılarla "Adil yargıyı etkileme, kamu görevli-
sine basın yoluyla hakaret ve iftira" suçla-
masıyla tutuklanarak Kâlıta Cezaevi'ne konulan
Hacı Boğatekin (Haco) bugün yargıç karşısına
çıkıyor.
Birçok demokratik kitle örgütü yöneticisi,
üyesi ve avukatın yaııı sıra Basın Konseyi'nin de
duruşnıayı izlcyeceği bildirildi. Bizzat gazete bü-
rosunu arayarak davaya katılacaklannı söyleyen
Basın Konseyi Başkanı ve HüiTİyet gazetesinin
başyazan Oktay Ekşi, "Hacı Boğatekin 30 yıl-
dır Hürriyet gazetesinin yaman bir muhabi-
ridir. Böyle bir gazetecinin haklı davasında
kendisini yalııız bırakmayacağız. Konseyimiz
duyarlı davranarak davaya temsilci tayin
etmiştir. Çağdaş Hukukçular Demeği, Adıya-
man, lzmir, Mardin, Diyarbakır barolannın da ka-
tılıp bizzat Boğatekin'i savunacaklan bildirildi.
hakkı insan hakkıdır. Bu hakkı
tanımayan Yörsan'ın ürünlerini
tüketmeyelim" dedi. İşçiler de
yaptıkları basın açıklamasında 402
işçinin 127 gündür aileleriyle birlikte
fabrika önünde direnişte olduğunu
belirterek, "Sosyal bir cinayet işleniyor.
Yörsan ürünlerini tüketmek bu
cinayete ortak olmaktır" diye
konuştular. (CAN HACIOĞLU)
TBMM de Kürtçe kavgası
Farklı dillerde
TRTyayınına onay
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - TBMM
Genel Kurulu'nda, AKP ve DTP'li milletve-
killerinin önergesiyle TRT Yasası'nda değişik-
lik yapılarak TRT'nin Türkçe dışında farklı dil
ve lehçelerde yayın yapması AKP ve MHP mil-
letvekilleri arasında yaşanan tartışmalann ar-
dından kabul edildi.
TBMM'de TRT yasa tasarının 6. maddesinin
görüşmeleri sırasında AKP ve DTP'li millet-
vekilleri, "Kurum tarafından Türkçe'nin dı-
şında farklı dil ve lehçelerde de yayın yapı-
labilir" hükmü getirilmesi yönünde önerge
verdi. Görüşmeler sırasında Meclis'te gergin an-
lar yaşandı. MHP Grup Başkanvekili Oktay Vu-
ral, önergenin anayasaya aykın olduğunu kay-
dederek, "Bu önergeyle çok ldmlikli ve çok dil-
li bir toplum yaratümak isteniyor" dedi.
AKP'li Mehmet Emin Ekmen'in parmağını sal-
layarak Vural'a laf atması üzerine MHP'li mil-
letvekilleri, "lndir o elini, yoksa kırarız" di-
ye bağırdılar. Önerge AKP ve DTP'li milletve-
killerinin oylanyla kabul edildi.
MED CEZİR
MEHMET FARAÇ
"Fethullahın Müritleri!'
Vakit gazetesi kutsal
değerleri eleştirdiği id-
diasıylaCHP Genel Se-
kreteri Önder Sav'a on
gün boyunca hakaretler yağdırdı.
Sonra özel bir görüşmenin tüm ay-
nntılannı iğrenç bir telekulak tezgâhıyla
gündeme getirdi. Kamyon üzerinde
AKP kömürü dağıtan, kadın eli sık-
mayan ve Erdoğan'a ram olan vali-
lerin şakşakçılığını yapan Vakit, tele-
kulak skandalıyla Sav'la birlikte Cum-
huriyet'in değerlerine inanmış bir va-
liyi de hedef aldı! Vakit, ne-
den askeıierin ve eski YÖK
Başkanı'nın telefon ko-
nuşmalarının youtube'ye
düşmesi, Anayasa Mah-
kemesi yetkililerinin izlenme endi-
şesi yaşaması ve CHP'nin dinleme
kumpasına alınmasının yanlızca AKP
iktidarına rastladığını sorgulamıyor?
Nedeni basit; Vakit, tarikat ve ce-
maatlerin güvenlik birimlerinde kad-
rolaştığı bir dönemde, gazeteye ka-
set servisi yapan "ab/'ierini ürkütmek
istemiyor! Kim o abileri? Yanıtı, Va-
tan yazarı Mustafa Mırtlu dünkü
yazısında şöyle vermişti:
"Kim, kim, kim? Uzunca bir süre-
dir 'devletin her kademesinde sessiz
ve derin bir örgütlenme çalışmasına
giren' Fethullah Hoca'nın müritleri!
Keşke Reis Bey (Baykat), benim bir
gazeteci olarak 'Polis Meslek Yük-
sekokulları Sınavı'nın soruları kimle-
re sızdırılıyor' diye avaz avaz bağır-
dığım o günlerde, sesimi biraz olsun
duyabilseydi. Keşke, polisteki tarikatçı
örgütlenmeyi gündeme getirebil-
seydi. Kim bilir; belki o zaman Genel
Sekreteri dinlenmezdil"
Vatan yazarı Güngör Mengi ise
CHP'yi dinleyenleri "AKP'nin Erge-
nekon'u" diye tanımlayarak ilginç bir
saptama yapmıştı. İki kişi arasında-
ki özel bir konuşmayı satır satır ya-
yımlayarak bir demokrasi
I rezaletinin suç ortağı olan
j j Vakitçi Serdar Arseven,
-** önceki günkü yazısında,
"CHP'li dostlara teşekkür
ediyorum" diyerek kasetin parti için-
den ulaştırıldığı safsatasıyla cinlik
yapmaya çalışmıştı. Vakitçiler "Sav
telefonunu açık bırakmıştı oradan
kaydettik" şeklindeki bir komediyi de
dillendirerek çelişkiye düşmüştü.
James Bond'cu "Abiler türban
yasası ve kapatma davasının rövanşı
için laik güçleri sindirme uğruna
CHP binasıyla gerici medya arasın-
da "diyalog" hattı oluşturuyor! De-
mokrasi ve özgürlük konusunda
mangalda kül bırakmayanlar iktida-
rı koruma kaygısıyla bu skandala
"hoşgörü" gösteriyor! Meselenin
özü budur!
FETHULLAHCI
HBSEW&ı»î
o SÖZCÜO AI.E1 *Cf UÛINUT "
LKP medyası ^~
Dün yerli VVatergate ile ilgili Yeni Şafak,
"Kulak iltihabı", Sabah, "Telekulak
tartışması", Taraf, "Devletin kulaklan eş-
şek kulaklan", Bugün, "Dinleme CHP'li
böceğin işi mi" başlıklarını atmıştı. Za-
man, Türkiye ve Milli Gazete gibileriy-
se olayı misyonları gereği olabildiğince
basitleştirmişlerdi! Vakit, dinleme ah-
laksızlığını saptırmak için "CHP yavuz hırsız gibi" diye başlıklı kul-
lanmıştı. Oysa eveleyip gevelemeden, lafı çivi gibi çakan gazeteler
de vardı. Onlardan biri de Sözcü'ydü, yoruma gerek bırakmamıştı!
Benim Rüşvetçim İyidir!
Bir ülkede başbakanın en yakın ar-
kadaşı rüşvete teşebbüs iddiasıyla 10
ay hapis cezasına çarptırılırsa gaze-
teler bunu nasıl haber yapmalıdır?
Adalet ve demokrasinin olmadığı,
hatta basın özgürlüğü ve etiğinin
ayaklar altına alınabildiği ülkelerde bi-
le bu olay gazetelerin gündeminden
çıkmaz, hükümetler istifa ederdi! Tür-
kiye'de dini, ahlakı ve dü-
rüstlüğü dilinden düşür-
meyen iliştirilmiş bir mürit
medyası var. Yeni Şafak,
Star, Bugün, Zaman ve
özellikle Sabah'ın da aralarında bu-
lunduğu bu kesim, Başbakan Erdo-
ğan'ın kankası Remzi Gür'e verilen
rüşvet cezasını tek satır haber yap-
madı. Ne yazık ki bu ülkede sokak-
larda katliam yapan Hizbullahçıları
"benim teröristim", 14 yaşındaki kıza
tecavüz edeni "benim sapığım", Cum-
hurbaşkanlığı seçimine rüşvet karış-
tıranı "benim rüşvetçim" diye koru-
yabilen bir medya var! Rüşvet skan-
dalını yazmayan, CHP'deki telekulak
haberini dünkü birinci sayfasının ete-
ğine gizleyen Sabah gazetesinin de-
mokrasi yıldızlanndan Emre Aköz, or-
talık telekulak ve rüşvet skandallanyla
çalkalanırken dünkü köşesinde Ke-
malizme saldırmıştı! En-
gin Ardıç "Başbakanı ki-
min öptüğü"r\ü sorgula-
mıştı! Patronundan ba-
ğımsızlık sözü alan Hıncal
Uluç'un köşesini "seni seviyonım" içe-
rikli bayat biryazı süslemişti! Başya-
zar Mehmet Barlas ise "Medya - si-
yaset ilişkilerindeki hastalık tedavi
edilmelidir" başlığı altında "hastalıklı
yapıdan en çok Sabah etkilendi" di-
ye yazmıştı! Sayın Barlas, Sabah'tan
akşama kadar haklısınız!
JMNEYAZDI?
u
u S\ülen'in medyası yoktur, olmaz
\Jlda. Gülen Türkiye'nin önde
gelen gazetecileri, yazarları, sa-
natçıları, işadamları ile diyalog
kurdu. Onlaria oturdu, konuştu, ye-
mek yedi. Şimdi o insanlardan
birkaçı öne çıkarsa, gazete patro-
nu olursa 'Gülenci' mi sayılacak?
Böyle insafsızyaftalama oiurmuT
Hüseyin Gülerce, Zaman
(C A BD'deki ünlü VVatergate Skan-
f\dalı ile önder Sav'ın odasının
dinlenmesi olayı arasında hiçbir
fark yok. Orada da devletin gü-
venlik birimleri içindeki bir oluşum,
muhalefet partisinin merkezini din-
lemişti, burada da aynı durum söz
konusu. O olay Nbconiın başını ye-
mişti. Başbakan, ileride bu rezalet
ile birlikte anılmak istemiyorsa,
olayın sorumlulannı açığa çıkanvak
için çabalamak zorundadır."
Mehmet Y. Yılmaz, Hürriyet
(f nir başka ülkede bu olaylar hü-
D kümet düşürür. Türkiye'de kim-
se oralı değil. Bu tür olaylann ça-
pı belki hükümetin kontrolünü de
_ V ı Ucuz Düşünenler!
Islamcı yazar Meh-
met Şevket Eygi,
Milli Gazete'deki köşesinde AKP'nin
takıyyeye oturtulmuş tahtını sars-
maya devam ediyor. Eygi dünkü ya-
zısında "AKP'nin türban yasasını yü-
züne gözüne bulaştırdığım" belirterek
şöyle demişti:
"AKP başörtüsünü ser-
aştı. Dinlemeyi yapanlarda bir
meydana okuma tavrı da seziliyor
çünkü. Bu karanlığı kim çözecek?
Çözebilecek mi?"
Melih Aşık, Milliyet
Ankara'da, ana muhalefet parti-
r\sinin genel sekreterini 'yaban-
cılann' dinleyip kayıtlan bir Türk ga-
zetesine verdiklerini düşünmek
mümkün değil. Belli ki bunu dev-
letin 'birimlerinden' biri yapmış.
'Eşşek kulaklı' birimler bir devlet
için iyi bir şey değildir."
Ahmet Altan, Taraf
|
•
/• NE M4R. BUNOA HAKİM \
/ KP(, gbH &AŞ£WK/1W'/N
l CfOCuniAEINN EtiTiM
best bırakma teşebbüsüne
girişmeden önce şu sorulan
sormalıydı; Böyle bir işi, bugünkü
gücümüzle, karşımızda derin devlet
kurumlan olduğu halde becerebilir mi-
yiz? Bizi devirmek isteyen derinlerin
güçleri ne kadardır? Bizi engelleye-
bilirlermi? Ucuz ve kolay düşünenler
Yüzde 47 oy alarak iktidar olmadık
mı? Hazırlarız kanunları ve Meclis'te
kabul ettirerek hayata geçiririz' dediler
ve evdeki hesabın çarşıdakine hiç de
uymadığını gördüler."
Eygi Islamcı kesimin doğrucu Da-
vud'u mudur bilemiyoruz! Ancak o da,
AKP'liler gibi ucuz düşünüp çelişki-
ye düşmüştü! AKP salt türban yasa-
sını değil, enflasyonu giz-
MİLÜGAZETE l e v e r e k
ekonomiyi, sistemi
bozarak eğitimi, kaos ya-
ratarak üniversiteleri, vatandaşla,
yargıyla, bilim adamıyla kavga ede-
rek huzur konusunu da yüzüne gö-
züne bulaştırmadı mı? Eygi, keşke kı-
sa yoldan, ülke yönetimine ne zaman
Milli Görüş zihniyeti el atsa memle-
kette huzur kalmıyor, diyebilseydi!
e-posta: mfarac@cumhuriyet.com.tr