05 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
30 MAYIS 2008 CUMA CUMHÛRİYET SAYFA HABERLER Muhalefet ve ilahiyatçılardan, Dışişleri Bakanı Babacan'a sert tepki: 'Bir bakanülkesini şikâyetetmez' ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Mu- halefet partileri ve ilahiyatçılar "Türki- ye'de sadece gayrimüslim azınlıklar değil, Müslüman çoğunluk da dini özgürlüklerle ilgili sorunlar yaşıyor" diyerek Türkiye'yi AB'ye şikâyet eden Dışişle- ri Bakanı Ali Babacan'a tepki gösterdi. Babacan'ın, Avrupa Par- lamentosu Dış llişkiler Ko- mitesi'nde Türkiye'de Müs- lümanların dini özgürlükle- rini yaşayamadığını söyle- mesi, tüm çevrelerce eleşti- rildi. Toplantıya katılan CHP Genel Başkan Yardımcısı Onur Öymen, Türkiye'de hem Müslüman hem de Lo- zan Antlaşması ile saptanmış diğer azınlıkların dinlerini özgürlük içerisinde yaşadı- ğını belirtirken, "Türkiye'de yasak olan şey dinin ken- disi değil, dini siyasete alet etmek. Hükümeti de ra- hatsız eden bu" değerlen- dirmesini yaptı. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün de Dışişleri Bakanı olduğu dönemde aynı şeyi yaptığını anımsatan Öymen, "Adama sormazlar mı, hangi din özgürlüğü yok? Kimin ibadetini yerine getirmekte sıkın- tısı var? Hacca mı gidemiyorlar, namaz mı kılamıyorlar? Şimdiye kadar özgürdüler de özgürlükleri yeni mi ortadan kalktı?" dedi. Öymen, Türkiye'de hcrkesin ibadetini is- tediği gibi yaptığını ve bu özgürlüklerin anayasa ve Lozan Antlaşması ile garanti al- tına alındığını vurguladı. DSP Istanbul Milletvekili Hüseyin Mert de, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'm ya- Onur Öymen: Türkiye 'de hem Müslüman hem de Lozan Antiaşması ile saptanmış diğer azınlıklar dinlerini özgürlük içerisinde yaşıyor, Türkiye de yasak olan şey dinin kendisi değil, dini siyasete alet etmek. Hükümeti de rahatsız eden bu. nıtlaması istemiyle TBMM Başkanlığı'na verdiği önergede şu sorulara yanıt istedi: "Hükümetlerimizin baskısıyla bizlerin yaşayamadığı dini vecibelerimiz neler- dir? Ülkemizde böyle bir sorun yokken varnıış gibi dış ülkelerde anlatmakla ne yapmak istiyorsunuz? Bugüne ka- dar kurulmuş olan Tür- kiye Cumhuriyeti hükü- metlerinden hangisi yüce dinimizin emirlerinden olan 'lslamın şartlan'nın yerine getirilmesinde mü- minlere yasak uygula- mıştır? Hacca mı gide- miyoruz? Oruç mu tpta- mıyoruz? Namaz mı kı- lamiyoruz? Sizdeıı başka şikâyeti olan var mıdır? Açıklar mısınız?" DSP Genel Sekreteri Masum Türker, Dışişleri Bakanlığı görevinin Ba- bacan'a yakışmadığını be- lirterek, "Bir dışişleri ba- kanı ülkesini şikâyet et- mez. Sayın Babacan, dünyada kendi ülkesini şikâyet eden ilk Dışişleri Bakanı olarak tarihe geç- miştir" dedi. Babacan'ın söylediğinin tersine, Türkiye'de herkesin inançlarının gcreğini yerine getirebildiğüıi, bu konuda her- hangi bir baskının da söz konusu olmadığı- nı anlatan Türker, Türkiye'de inanç özgür- lüğünün anayasa ile güvence altına alındığını anımsattı. Türker, Babacan'ın istifa etmesi- ni ve Türk halkından özür dilemesini istedi. İlahiyatçılar tepkili Akdeniz Üniversitesi llahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Şahin Filiz, Tür- kiye'de geıek Müslümanların gerekse gay- rimüslimlerin dinlerini özgürce yaşayabil- diklerini söyleyerek, "Türkiye kadar in- sanların kendi dinini özgürce yaşayabildiği bir ülke yoktur. Özgürlükten yoksunluk olarak değerlendirme- lerde bulunmak yetkili bir ağza yakışmıyor" de- di. Filiz, "Madem böyle bir baskı var, neden 6 yıldır düzeltmediler? Kendi yarattıkları din- sel, siyasal simgelere mi özgürlük bekliyorlar? Kusura bakmasınlar, hiç kimse kendi siyasal çı- karları için yarattıkları dine, Türkiye'de özgür- lük talebinde bulunarak laikliğe saldıramaz. Bu, laikliğe saldırının do- laylı biçimidir" değer- lendirmesini yaptı. Filiz, "Eğer ki Baba- can tarikatların ve ce- maatlerin Türk halkına olan dinsel baskısından söz ediyorsa, o zaman kendisine katılıyorum. Ancak Atatürk'ün kur- muş olduğu din özgür- lüğünde, böyle bir kı- sıtlama söz konusu olamaz" dedi. Eski Diyanet Işleri Başkanı Mehmet Nu- ri Yılmaz da "Dine müdahale söz konusu değil. Dini özgürlüklerden neyi kastediyor, neler yaşanamıyor onu Sayın Bakan an- latacak" dedi. Türkiye'nin laik bir devlet olduğunu kay- deden Yılmaz, "Laik devlette Müslüman- lar neyi yapabiliyorsa Türkiye'de Müs- lümanlar onu yapabiliyorlar" diye ko- nuştu. Masum Türker: Dışişleri Bakanlığı görevi Babacan 'a yakışmıyor. Bir dışişleri bakanı ülkesini şikâyet etmez. Sayın Babacan, dünyada kendi ülkesini şikâyet eden ilk Dışişleri Bakanı olarak tarihe geçmiştir. POLİTİKA GUNLUGU HtKMET ÇETİNKAYA Kadın ve Parfüm... Laik demokratik Cumhuriyeti nasıl koru- yup kollayacağız? Laik Cumhuriyete karşı 1923'ten beri dinci bir eylem var... Yakın tarihe bakmak yeterli!.. Bugün devlet okullarındaki egemen dü- şünceye bakıldığında, "öğretmen"in yerini "imam"lar aldı 2008 yılının Türkiyesi'nde laiklik masaya ya- tırıldı... Tartışma sürüyor... AKP'ye koşulsuz destek veren iç ve dış güçler şimdilerde "demokratik laiklik" kav- ramını ortaya attılar... AKP'ye körü körüne destek veren, "Tür- kiye'de iıtica tehlikesi yok" diyen AB Ko- misyonu Başkanı Barraso "demokratik la- iklik" diye bir kavram ortaya attı... Laiklik olmadan demokrasi olur mu? Ol- maz! Demokrasi olmadan laiklik olur mu? Olur!.. Toplum önce laik olacak. Kul değil birey olacak. Laikiik insanın birey olmasından geçer!.. Laikliği yüzde 47 oyla seçilmiş bir iktida- nn insafına bırakırsanız, Türkiye bugünkü nok- taya gelir... Geçen hafta Kraliçe Elizabethe eşlik eden Ingiltere Dışişleri Bakanı Davit Milibant, Tür- kiye'deki izlenimlerini Milliyet'te yazdı. Kad- ri Gürsel de köşesinde bu konuya değindi. Milibant, laikliğin korunmasına önem ve- riyordu makalesinde. Laikliği demokrasiyle birlikte ifade ediyordu. Yani Barraso'nun söylemiyle ters düşüyordu. Ben de Milibant gibi düşünüyorum ve Tür- kiye'de laikliğin korunması için de, "laik de- mokrasi" diyorum. Bizim "Soros Çocukları", "din pazarla- macılan", "Tarikat şovmenleri" AKP'ye ya- lakalık yapmak için "laik demokrasiyi" sa- vunanlara saldırıyorlar: "Ulusalcı laikler, Kemalist laikler darbeci- dir, çetecidir..." Bir de "laikçi" diye tutturdular: "Laikçi yobazlar!" ABD uşağı satılmışlar, böyle yazıp, böyle konuşuyorlar... ••• Şimdi bir anımsatma yapayım: AB Komisyonu üyesi Rehn, Türkiye'deki kutuplaşmanın "aşırı laikler"le "Müslüman demokratlar" arasında olduğunu söylüyordu... Bu bir çelişkidir. Türkiye'nin yakın tarihini bilmeyen Rehn, Avrupa'da ortaçağda yaşanan din savaşla- rından haberdar değil... Rehn, bir zahmet internete girsin, Diyanet Işleri Başkanlığı'nın sitesine şöyle bir baksın... Diyanet Işleri Başkanlığı, Kuran'da zina ve fuhşun büyük günahlar arasında sayıldığını anımsatarak, flörtün de "zina" olduğunu öne sürüyor... Bitmedi, devam ediyor: "Kuran'da zina ve fuhuş büyük günahlar arasında sayıldığı, zinanın dünyevi ve uhrevi cezasından söz edildiği gibi, erkek ve ka- dınların gözlerini haramdan korumaları, avdet yerlerini örtmeleri emredilmiş, böylece zinaya giden yolun biryönüyle kapanmış ola- cağına işaret edilmiştir. Bir hadiste Hz. Pey- gamber dil, ağız, el, ayak, göz gibi organ- ların zinasından söz ederekzinaya zemin ha- zırlayıcı her türlü gayrimeşru ilişkinin, flört ve beraberliğin de bu nevi zina olduğunu be- lirtmiş, bunlardan da sakındırmıştır. Çünkü if- fet ve namus bir bütün olup, o ancak onu le- keleyecek her türlü kötülük ve yanlışlıktan uzak kalınarak korunabilir." Diyanet Işleri Başkanlığı'nın sitesinde ne- ler var neler... Bir kadının, tanımadığı bir erkekle konuş- ması günah... Dışarı çıkarken parfüm sürmek günah... Sevgililerin el ele tutuşarak yürüme- leri, birbirlerine.sarılmaları günah... Sitedeki görüşleri sürdürelim: "Erkek ve kadın bir diğeri için cinsi uya- rıcıdır. Bu sebeple yabancı (aralarında evlilik bağı veya devamlı evlenme engeli bulunmayan) erkek ve kadınların birbirlerine karşı me- safeli davranmaları gereklidir. Yine, yabancı bir kadının yabancı erkekle baş başa kalması da doğurabileceği sakıncalı sonuçlar dolayısıyla yasaklanmıştır. Hadislerde, aralarında nikâh bağı veya devamlı evlenme engeli bulun- mayan bir erkek ile bir kadının, başkalannın görüşüne açık olmayan kapalı bir mekânda baş başa kalmaları yasaklanmıştır. Bir ha- diste Hz. Peygamber 'Kim Allah'a ve ahiret gününe iman ediyorsa, yanında mahremi ol- mayan bir kadınla yalnız kalmasın; çünkü böyle bir durumda üçüncüleri şeytandır' bu- yurmuştur. Böyle birdurum karşı cins için tah- rik edicidir, zinaya veya dedikoduya ve ta- rafların iffetlehnin zedelenmesine yol açabilir." • •• Elbet parti kapatmakla laiklik korun- maz... Ama, din ekseninde siyaset yapanlar la- ik, demokratik Cumhuriyetin altını oyma- dıkları sürece... Yarın kimi dinci derneklerin Avrupa'da na- sıl izlendiklerini, örgütlerin Pakistan'a neden okul açtıklarını anlatacağım... [email protected] Faks numaramız: 02126 343 72 69 KUSURSUZ GUZELLIK MUMKUNMU?Haziran'da GEO'da. „ $00^ */** GEO, Haziran sayısında hızla artan estetik ameliyatların bilinmeyen yönlerini araştırıyor ve şaşırtıcı sonuçlar ortaya koyuyor. Bıçak altına yatan bedenlerimiz mi, ruhlarımız mı? GEO'ya f * ^ 30 Haziran'a kadar abone olanlara , %50 7 A GÜO JLİI 02165546600 www.clnerabon n^üdüsü^ nsara GEO'dan armağan! 4 VCD'lik BBC Belgeşeli İNSAN İÇGÜDÜSÜ Bu ay ilk VCD KAZANMA HIRSI Sana dünyayı anlatır. www.geodergi.com.tr
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle