Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
15 MAYIS 2008 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA
J l i J v f J J^l \J JVJ. L ekonomi@cumhuriyet.com.tr 13
Fransız düşünür Attali, Türkiye'nin eğitimli kesimini kaybetmesinin büyük tehlike yaratacağını söyledi
Başannın sırrı bilgi ekonomisi
• Mitterrand'ın eski
danışmanı ve Sarkozy'nin
ekonomi danışmanı
Attali, Türkiye'de
insanlann çalıştıklan
kadar kazanabileceklerine
inandıkları bir sisteme
ihtiyaç olduğunu
vurguladı.
DUYGU ATAHAN ~
Fransa eski Cumhurbaşkanı
Mitterand'a uzun yıllar da-
nışmanhk yapan ve Fransa
Cumhurbaşkanı Nicolas Sar-
kozy'e de göreve gelir gelmez
isteği üzerine "Fransa'nın li-
beralleşmesi" ile ilgili rapor
hazırlayan Fransa'nın parlak
düşünürlerinden Jacques At-
tali, ülkelerin ilerleyebilmesi-
İLK ÖNERİ: YOKSULLUKLA MÜCADELE
Jacques Attali
• Yoksullukla mücadele gibi topluınsal politikalar
belirlenmeli ve bu politikalar çok açık olmalı.
Çalışanlann hak ettiğini alacağı bir sistem ge-
liştirilmeli.
• Bılgi ekonomisi geliştirilmeli. Elit kesimin daha iyı
fırsatlar bulup ülkeyi terk etmesiengellenmeli.
• Ülkedeki eğitim standartlan yükseltilmeli. Üni-
versiteler ve şirkeüer arasında işbirliği kurulmalı.
• Kurumsal yönetişim geliştirilmeli.
• Devletin boyutlan azaltılmalı. Yerel yönetimde-
ki katmanlar azaltılmalı. Harcamalar daha iyi
bütçelendirilmeli.
nin yolunun bilgi ekonomisine
yatınmdan geçtiğini söyledi.
lş dünyasının geleceğine yön
verecek konular ile yeniliklerin
ele alındığı, fikir liderlik plat-
formu THEBOX tş Konferan-
sı'nda konuşan Attali, Türki-
ye'de insanlann çalıştıklan ka-
dar kazanabileceklerine inan-
dıklan ve hak ettikleri şekilde
ücretlendirildikleri bir sisteme
ihtiyaç olduğunu vurgulaya-
rak, Türkiye'de de bilgi eko-
nomisine yatınm yapılması-
mn şart olduğunu söyledi. Ül-
kedeki eğitimli elit kesimin
daha iyi şartlar bulup, bir ge-
cede ülkeyi terk edebileceğini
dile getiren Attali "Bu eğitimli
kesitni kaybederseniz, ülke-
nin geleceği tehlikeye girer"
dedi. Türkiye'nin AB için çok
önemli olduğunu vurgulayan
Attali "Türkiye'nin ben ba-
ğımsızım demesi ya da Av-
rupa'yı dışlayan başka bir
birlik içinde yer alması hata
olur" diye konuştu. .
Attali, Rusya'nın da Avru-
palı olduğunu belirterek, Tür-
kiye, Almanya, Fransa ve Rus-
ya'nın Avrupa'nın küresel li-
derliği görevini üstlenmesi ge-
rektiğinin altını çizdi.
Attali, "Türkiye'de kadın-
lara seçme seçilme hakkı
Fransa'dan 25 yıl önce ve-
rildi. Fransa'nın bu konuda
Türkiye'ye vereceği ders
yoktur" dedi.
Dış dalga özelsektörü sarsacak, Türkiye krizden büyükzarargörecek
ANKARA (Cumhuri-
yet Bürosu) - Çokuluslu
denetim fınnası
KPMG'nin Ankara Baş-
kanı Arslan Kaya,
"Dünyanın neresinde
ekonomik etki yarata-
cak bir gelişmc olursa,
saat farkıyla Türkiye'ye
de yansıyacaktır. Bu
yüzden 'Bize bir şey ol-
maz' yiğitliğinden kaçı-
narak 'Kendimizi nasıl
koruyabiliriz' felsefesini
egemen kılmamız gere-
kir" dedi. 2008 yılında
cari açığın fınansmanında
sıkıntı olabileceğini belir-
ten Kaya, "Temel den-
kleın dış borçlanma yo-
luyla büyüme ve onun
cari açığı arttırması şek-
linde olduğu için cari
açık finanse edilemeyin-
ce büyüme düşecek ve
ekonomi küçülecektir"
diye konuştu.
I Darbe alacak muhtemel mağluplar büyümesini yüksek tutarh dış
borçlanmava bağlayanlarla ABD ve diğer gelişnüş ülkelere lüketim
mah pazarlavanlar olacaktır. Birinci grupta Türkiye var.
I Türkiye,fivatlarısürekli artan temel girdi ürünlehnin ithalalçısı ol-
ması, cari açığmm sürekli yükselmesi ve dış borç yoğunluğu ve ar-
ttşıyla önemli risk altında görünmekledir.
I Türkiye 'nin yeni bir dalga daha yaşaması mutlaka dış kaynaklı ola-
cakiır. Çünkü cari açığı yüksek, siyasi belirsizlikler ve ulusal gün-
demle özel risk görünümü sergileyen Türkiye yeni bir dalgaya aynı
kulvardaki diğer ülkelere göre daha yakın gibi görünüyor.
Webben
Kabadayılığı
bırakın
Konferansta konuşan
USA Today Köşe Yazarı
Alan Webber, liderlere şir-
kete döndüğünüzde eski
larz liderliği bırakın çağ-
rısında bulundu. "Kaba-
dayı olmakyerine yenilik-
çi olun ve çalışanlann ha-
yatma anlam katın" di-
yen Webber, günümüzde
yaratıcılık ihtiyacı ile bir-
likte sağ beynin sol beyine
baskın geleceğinin altını
çizdi. Başarıformülünü şu
şekilde özetledi: "Hızlı ha-
reket etmek, bir işe iyi ola-
nı değil süper olanı al-
mak, takım ruhunu koru-
mak tasarımı önplana çt-
karmak, değeryargılarım
korumak ve bir olayı kriz
olarak değil fırsat olarak
görmek."
Krizlefırsat arasındaki
farkın, olayın ne zaman
öğrenildiğine bağlı ola-
rak değiştiğini vurgula-
yan Webber, "Geç haber
aldığınız zaman kriz olarak
algılıyorsunuz, erken haber
ahrsamz stratejiniz olur
ve böylece avantaj sağ-
larsımz " dedi.
Berna Laçin ve Kalpaklıoğlu.
Pınar
büyürken
büyütecek
Ekonomi Servisi - Yaşar Holding
Yönctim Kurulu Başkanı Feyhan
Yaşar Kalpaklıoğlu, Yaşar Gıda
Grubu olarak, bu yıl satışlarda yüz-
de 25 büyüme planladıklannı ve ih-
racatta yüzde 16-20 arasında büyü-
me hedeflediklerini bildirdi.
Pınar'ın, 1-9 yaş arası çocuklann
zihinsel ve bedensel gelişimlerine
destek olmak amacıyla mineral ve vi-
taminlerle zenginleştirilmiş çocuk
sütünün tanıtım toplantısmda konu-
şan Kalpaklıoğlu, 2007'de 1 milyar
YTL'nin üzerinde ciro rakamına
ulaştıklannı, satışlann yüzde 20 ci-
vannda bir büyüme gösterdiğini ve
yaklaşık 27 milyon dolarlık ihracat
gerçekleştirdiklerini belirtti.
îş dünyasıtemsilcileti:
Haydi
kadınlar
iş hayatına
NECDET ÇALIŞKAN
BURSA - 70 milyonluk Türki-
ye'deki 20 milyon çahşanın sadece
5 milyonu kadın. Her 100 kadından
yalnız 22'si çalışıyor, bu sayıya ça-
lışma çağında olup da iş arayanlar da
dahil. Iş dünyasında ise durum daha
da vahim. Kadm işveren sayısı 72 bi-
ni ancak bulabiliyor. Erkeklerde ise
bu sayı, kadmlann 15 katı.
Bursa Ticaret ve Sanayi Odası
da, buyılö.'sınıdüzenlediği Ulusal
Girişimcilik Kongresi'nde "Giri-
şim ve Kadın" paneliyle kadının iş
dünyasındaki yerini mercek altına al-
dı. Hey Grup CEO'su ve TOBB
Kadın Girişimciler Kurulu Başkanı
Aynur Bektaş, kadının evden çık-
ması gerektiğine dikkat çekti. TOBB
Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, "Ka-
dmlann ancak yüzde 27'si işgü-
cüne katılabilyor" dedi. tngiltere
merkezli Girişimci Kadınlar Plat-
formu'nun kurucusu Bev Hurley
ve Corrothern'in kurucusu Jan
Ward da iş dünyasında kadınlann
desteklenmesi gerektiğini söyledi.
Edinburgh Dükü Prens Philip, otomobil üretim bantlarını etkileyici buldu
Prens, TOFAŞ fabrikasun gezdi
BURSA (Cumhuriyet) -
Edinburgh Dükü Prens Philip,
eşi Ingiltere Kraliçesi II. Eli-
zabeth'in Bursa ziyareti kap-
samında Bursa'da TOFAŞ
fabrikasmı gezdi. Prens Phi-
lip'in, tamamen Türk mü-
hendislerinin eseri olan Tür-
kiye ve dünya pazarlanna su-
nulan Fiat Linea, Fiat Doblo ve
Fiat Fiorino modellerinin üre-
tim bantlannı etkileyici bul-
duğu öğrenildi.
Koç Holding Yönetim Ku-
rulu Başkanı Mustafa Koç,
Koç Holding Üst Yöneticisi
(CEO) Bülent Bulgurlu. Koç
Holding Otomotiv Grup Baş-
kanı ve Otomotiv Sanayi Der-
neği Başkanı Turgay Durak,
TOFAŞ CEO'su Ali Pandır
ile TOFAŞ Endüstriyel Grup
Direktörü Massimo Risi tara-
findan karşılanan Prens Philip,
gövde ve pres atölyelerindeki
çahşmalan izledi.
Koç Holding Yönetim Ku-
rulu Başkanı Mustafa Koç,
yaptığı konuşmada, 80 yıl ön-
ce Koç Topluluğu'nun kuru-
cusu Vehbi Koç'un öncülü-
ğünü yaptığı Türk otomotiv
sektörünün, Avrupa'nın üretim
üssü haline geldiğini vurgula-
dı. Türkiye toplam otomotiv
üretiminin ve ihracatının ya-
rısına yakın kısmını, ticari
araç üretiminin ise yaklaşık
yüzde 90'ını Koç Topluluğu
otomotiv şirketlerinin gerçek-
leştirdiğini belirten Koç, üst-
lendikleri bu önemli rolün
kendilerine aynı zamanda bir
sorumluluk yüklediğini, Tür-
kiye ekonomisine ve Koç Top-
luluğu'na yüksek katma değeri
olan etkin yatınmlarla atılım-
larını sürdüreceklerini ifade
etti. Koç, 2008 yılında, TO-
FAŞ'ın 514 milyon dolar,
Ford'un ise 115 milyon dolar
yatınm yapacağını anımsattı.
Prens Philip'e gümüşten yapümış "Antik Anadolu Arabası" maketiyle "Cen-
netin Yansımaları" adlı Bursa çinilerini anlatan bir kitap hediye edildi. (AFP)
8111
0)
Arçelik, Beko ve Blomberg ile Turquality 'de
Ekonomi Servisi - Arçelik AŞ, Beko ve
2002'de bünyesine kattığı Blomberg
markasıyla Turquality Destek Programı
kapsamına alındı. Arçelik'ten yapılan
yazılı açıklamada, şirketin, belirlediği
vizyon doğrultusunda 2010'da 6 milyar
Avro konsolide ciro ve kendi sektöründe
Beko markasıyla global pazarda yüzde 2
paya ulaşmayı hedeflediği kaydedildi.
Açıklamada ayrıca Arçelik'in
bünyesindeki Beko ve Blomberg
markalannı da kapsamına almasıyla
Turquality'nin, desteklediği marka
sayısını 57'ye çıkardığı belirtildi. Koç
Holding Dayanıklı Tüketim Grubu
Başkanı ve Arçelik Genel Müdürü A.
Gündüz Özdemir, "Turquality
kapsamına alınmak, sadece Beko ve
Blomberg markalarınm gelişimi ve
geleceğe yönelik stratejik hedeflerine
ulaşmasında itici güç olacaktır." dedi.
İŞÇİNİN EVRENİNDEN
ŞÜKRAN SONER
Bayram Değil...
Prens'in gelmesi yetmedi, Kraliçe her yıl ziyaret et-
tiği iki ülkeden birisi olarak Türkiye'yi seçti. Ingiltere,
iç hukuku ile, kendi halkı için dünyanın en eski, en
yerleşik demokratik ülkelerinden biri olduğu halde,
krallıktan vazgeçmemiştir. Ingilizler kendi vergilerin-
den anlamlı bir pay ayırarak saltanatın sürdürülme-
sine izin verirler. Dışarıdan görüldüğü gibi, gelenek-
lerine bağlılıktan değil. Tamamen duygusal (!)ne-
denler işin içine girer...
Ingiltere'nin zengin Kuzey dünyası içindeki ilişki-
lerinde merkez siyasi iktidar, liderleridir. Kraliyet ai-
lesi, Ingiliz imparatorluğunun (emperyal çıkarların)
simgesel devamında rol oynar. Imparatorluğa bağlı
ülkeler, sömürgeler ilişkilerinin odağındarol alırlar. In-
giliz iç siyasetinde yeri ve rolü olmayan kraliyet aile-
sinin, çok ince hesaplanmış, ayarlanmış dış gezile-
ri, emperyal çıkarların, duygusal bağlarının korun-
masında önemli katkıları olduğu bilinir. Dahası, im-
paratorluğa bağlı ülkeler ölçeğinde, protokolde en
üstte görünen kraliyet ailesi, gerçekte Ingiltere'nin dış
politikadaki çıkariarının sürdürülmesi, kollanması adı-
na, seçimle gelen Ingiliz hükümetlerinin belirledikle-
ri çerçeveler içinde görev yaparlar.
Yeni emperyal düzen, Afganistan, Irak işgallerin-
de güç ABD'de, siyaset, deneyimlerin, geleneğin ta-
şınması anlamında Ingiltere'nin elinde yürütülüyor.
Ingiltere AB üyeliği bir yana, hep ABD'nin yanında
uygulayıcı başrollerde görülüyor.. Her neyse, bizi
güncel olarak ilgilendiren konuya, Ingiltere'nin krali-
yet ölçeğinde Türkiye'ye bu büyük ilgisinin sorgu-
lanmasına dönersek; vitrinde AKP iktidarı, Erdoğan
hükümetinin protokol boyutundadesteklenmesinde,
AB bürokratları ölçeğinden Ingiliz kraliyet düzeyine
çıkıldığını görmüş oluyoruz.
Tabii AB bürokratlarının AB kriterlerini ayaklar al-
tına alan, insan hakları, demokrasi, hukuk düzeni,
yargı bağımsızlığı, Türkiye'nin bağımsızlığı, laiklikle
uzaktan yakından ilişkisi olmayan militan dille savu-
nuculuk üsluplarının yerine, kraliyet protokolüne ya-
kışan bir ağırbaşlılık gelmiş bulunuyor. Bu ağırbaşlı-
lık, dışişleri bakanlarının ortak basın toplantısmda da
gözlemleniyor. Sonuçta yine de çıkar savaşlarının
açık emperyal işgallerde silahlayapılması yanında en
çok medya, imaj savaşları olarak yürütüldüğü bir
çağda, Ingiltere'nin tam takım AKP iktidarı yanında
olduğu gibi bir görüntü yaratılmış oluyor.
•••
Ingiltere'nin üniversiteleri bile kullanılarak yakın bir
geçmişte, Fethullah Gülen Hoca ekolüne verdiği
büyük medyatik desteği anımsamakta yarar var ga-
liba. Her ne kadar kasada ağırlık ABD'de olsa da,
stratejisi Ingiltere'den en yakın ama en batık mütte-
fik Pakistan'daki son girişimleri de unutmayalım. Bir
ayağı Ingiltere'de radikal Islami akımlar, medresele-
ri ile Pakistan'dan dünyayı, şimdilerde kuralsız dü-
zenin kuralsız savaşlarının tarafı olarak emperyal
odakları tehdit etme boyutunda güçlendiklerinden,
acil önlem projeleri arka arkaya geliyor.
En son New York Times'tan öğrenmiştik. Pakis-
tan'da radikal Islama odak medreselerin karşısına
Fethullah Gülen okulları ile çıkma projesi yere göğe
konulamamıştı değil mi? Kraliçenin, imparatorluğun
simgesi şıklığı, zarafeti ile Bayan Gül'ün ılımlı Islamın
simgesi modernize edilmiş türbanı görüntü olarak ne
kadar uyum içindelerdi, sorgulanabilir. Ya da Is-
lamcıların alerjisine karşın smokin giymeyi göze alan
Cumhurbaşkanı ile, giymemekte direnen Başbakanlı
AKP denge oyunlannda, iki taraflı kraliyet ziyaretle-
ri için çok önemli sayılan protokol kurallarının çiğ-
nendiği fotoğraf kareleri nasıl bir yeni ittifak çizgisi-
ni simgeliyorlar? Kültürler çatışmasından sonra mo-
daolan kültürler, dinlerdiyaloğu, dinlerüzerinden si-
yasetin, yeni emepryalizmin çıkar ittifak arayışların-
da yeni stratejilerin geçerliliğinde işe yarayacaklar
mı?
Bu önemli ziyaretin gerçek aynntılarını, perde ar-
kasını hiç bilemediğimiz için, sağlıklı bir sonuca var-
ma şansımız da yok. Ancak dikkatimi çeken bir ger-
çeğin de altını çizmeden edemeyeceğim; ABD, In-
giltere ve AB ülkelerinden AKP iktidarına yönelik, in-
san hakları, demokrasi, laiklik, hukuk düzeni, ba-
ğımsız yargı, en önemlisi de bagımsız Türkiye Cum-
huriyeti'ne saygısızlık boyutundaki siyasal destek
bütünü ile medyatik çerçevede yürütülüyor. ABD,
AB siyasi liderlikleri, resmi organları, Türkiye'nin re-
jimini, kimliğini yok sayan bir boyut ve üslupta
AKP'ye tam destek verirlerken, bunu bütünü ile vit-
rinde, kendilerini siyaseten bağlamayacak bir çer-
çevede yürütüyorlar. Yani Türkiye'nin iç dengelerin-
de işler terse dönerse onları açıkta bırakacak resmi
hiçbir falso ortada yok. Tüm çıkış ve açıklamalar ya
resmi kimliği olmayan AB bürokratları, bağlayıcılığı
olmayan organlareliyleyapılıyor. En üstten son des-
tek de öyle, prens, kraliçe ziyaretleri ile verilmiş vit-
rindeki büyük destek de siyaseten Ingiltere'yi, hü-
kümetlerini bağlamıyor.
soner@cumhuriyet.com.tr
Çiftçilerden Atatürk'e şikâyet
Ekonomi Servisi -Türki-
ye Ziraat Odalan Birliği
(TZOB) Genel Başkanı
Şemsi Bayraktar ve TZOB
Yönetim Kurulu üyeleri de
Çiftçiler Günü dolayısıyla
Anıtkabir'i ziyaret etti.
Bayraktar Anıtkabir defte-
rine şunlan yazdı: "Yüce
Atatürk, Cumhuriyetin ilk
yıllarında, bizzat oluştur-
duğunuz ve öncelik verdi-
ğiniz tarım politikalarının
önemi bugün daha iyi an-
laşılmaktadır. Mevcut
dünya konjonktüründe,
tarımın önemi artmakta-
dır. Bu gelişmeler, Türk
çiftçisi için fırsatlar doğur-
muştur. Bu fırsatların de-
ğerlendirilebilmesi için ta-
rımın önündeki engeller
kaldırılmah, Cumhuriye-
tin ilk yıllarındaki önceli-
ğine kavuşturulmalıdır."
Hakan Ateş ve Gökhan Ertürk.
Denizbank'tan tarımşenliği
Ekonomi Servisi - Denizbank, sayılan 180
bini aşan çiftçi müşterilerine yurt çapında tanm
şenliği projesini hayata geçiriyor. 15 Mayıs-
30 Ağustos 2008 tarihleri arasında gerçekleşecek
şenlik 65 il, 813 ilçe ve 36 bin 669 köyü kap-
sayacak. Konser, eğitim semineri, tarım sohbet
toplannsı gibi büçok aktivitenin yer alacağı şen-
likte 150 bin üreticiye 300 bin YTL finansman
desteği de sağlanması hedefleniyor.
Deftere, ülkede dört milyon-
dan fazla işletmeyi temsil
eden nıeslek kuruluşu ola-
rak, bunun takipçisi olduk-
lannı yazan Bayraktar, şun-
lan kaydetti: "Türk çiftçisi
için söylediğiniz ve ziraat
odalarımızın duvarların-
da, yıllardır asılı duran
'Türkiye'nin gerçek sahibi
ve efendisi, gerçek üretici
olan köylüdür' sözünüzün
yıllardır hatırlanmaması,
ülkemiz için pahahya mal
olmuştur."
TZOB Yönetim Kurulu
üyelerinden Çetin, Türki-
ye'nin tanm ülkesi olduğu-
nu ancak IMF'yle yapılan
anlaşmalar sonucu sektöre
verilen desteklerin geri çe-
kildiğini söyledi. Çetin,
"Çiftçiler gününde bay-
ram yaşamıyoruz. IMF
politikaları terk edilmeli-
dir. Benliğimize, ulusal dc-
ğerlerimize dönmeliyiz.
Tarımda milli mücadele
ruhunu yeniden ortaya çı-
karmalıyız" dedi.
İSBAŞ İSTANBUL-TRAKYA SERBEST BÖLGE
KURUCU VE İŞLETİCİSİ ANONİM ŞİRKETİ
YÖNETİM KURULU'NDAN GENEL KURULTOPLANTISINA DAVET
Isbaş İstanbul-Trakya Serbest Bölge Kurucu ve işleticisi Anonim Şirketi Yönetim Kurulu'nun
12.05.2008 tarlh ve 12 nolu kararı gereğlnce şirketin 2007 yılı Olağan Genel Kurulu 11.06.2008 günü saat
14.00'de, şırkot merkezinin bulunduğu Ferhatpaşa Mah. Karatoprak Mevkii Çatalca/ISTANBULadreslnde
aşağıda sunulan gündemdekl konuları görüşüp karara bağlamak uzere toplanacaktır. 2007 yılı faallyet
raporu ile bllanço, kar ve zarar cetvelleri genel kurulun yapılacağı şirket merkez adresi olan Ferhatpasa
Mah. Karatoprak Mevkii Çatalca/İSTANBUL adresinde 26.05.2008 tarihinden itibaren ortakların ıncelemesine
açık bulundurulacaktır.
Pay sahiplerinin toplantıya katılımını, toplantıya bizzat iştirak edemeyecek ortaklarımızın
aşağıdaki örneğe göre düzenleyecekleri noter tasdikli temsil belgelerinı toplantı tarihinden 1 hafta öncesine
kadar şirketimize ibraz ederek genel kurula giriş kartı almalarını rica ederiz.
GÜNDEM:
1- Açılış ve Divan Heyetinin seçimi,
2- Genel kurul toplantı tutanağının imzası hususunda divan heyetine yetki verilmesi,
3- 2007 yılı faaliyetlerlne ve hesaplarına illşkin yönetim kurulu faaliyet raporunun ve denetçi raporunun
okunması ve müzakeresi,
4- Şirketin 2007 yılına ait bilanço, karve zarar hesaplarının incelenmesi, müzakeresi,
5- Yönetim Kurulu üyelerinin ve denetçilerin 2007 yılı faaliyetlerine ilişkin ayrı ayn ibraları,
6- Karın ihtiyatlara ayrılması ve dağıtılmasına karar verilmesi,
7- Yönetim Kurulu üyelerinin ve denetçilerin seçimi, görev sürelerinin ve ücretlerinin tayini,
8- Yönetim Kurulu başkan ve üyelerinin TTK 334. ve 335. maddelerinde yazılı muameleleri yapabilmelerine
izin verilmesi,
9-Dilekvetemenniler.
TEMSİL BELGESİ:
İSBAŞ Istanbul Trakya Serbest Bölge Kurucu ve işleticisi A.Ş.
Yönetim Kurulu Başkanlığı'na
11.06.2008 günü saat 14.00'de yapılacak olan 2007 yılı olağan genel kurulunda beni temsile, İSBAŞ Istanbul
Trakya Serbest Bölge Kurucu ve işleticisi A.Ş 'nde sahıp olduğum hlsseler Itibariyle adıma oy kullanmaya yetkili
olmak üzere 'nı hususi vekil tayin ettim.
Vekalet Veren
Vekil
Hisse ve Oy Miktarı
Tarih/lmza