Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CMYB
C M Y B
GÜNDEM MUSTAFA BALBAY
Baştarafı 1. Sayfada
Amerikan halkı da değişime oy verdi ve Cumhu-
riyetçileri değiştirdi, Demokratları getirdi.
Şimdi değişime geçelim...
İlk görünüm şu:
Beyaz Başkan Bush gitti, siyah Başkan Obama
geldi.
Siyah Dışişleri Bakanı Rice gitti, beyaz Dışişleri Ba-
kanı Hillary geldi!
Yani, beyaz-siyah, oldu şimdi siyah-beyaz...
Ne değişim ama!
Rice, Başkan Bush’un Ulusal Güvenlik Danış-
manlığı görevini de üstlenmişti. Oraya da beyazgil-
lerden eski NATO Komutanı James Jones geldi. Jo-
nes, Avrupa’da da görev yapmış, Türkiye’nin ya-
kından tanıdığı bir isim. 4 Temmuz 2003’te Süley-
maniye’de Türk askerlerinin başına çuval geçirilmesi
olayından sonra Türk-Amerikan ilişkilerini iyileştir-
mekte rol alan bir generaldi.
Jones, bu göreve atandıktan sonra yaptığı ilk ba-
sın toplantısında elini bizim bölgeden ve Asya çev-
resinden çekmeyeceği izlenimini verdi.
Obama, ABD’nin izleyeceği dünya politikası açı-
sından önemli bir koltuk olan Savunma Bakanlığı’nda
siyah-beyaz, beyaz-siyah değişimine bile gitmedi.
Bush’un Savunma Bakanı Robert Gates’in bu
görevi en azından bir yıl daha sürdürmesini istedi.
Elbette her başkanın ayrı bir cola içişi vardır ama,
bu tablo, değişimin sadece sözünü ettiğimiz renk ha-
reketliliğinden çok öteye geçmeyeceğini ortaya
koyuyor. Ancak bunu bütün dünyaya çok büyük de-
ğişim gibi sunmayı başaran Amerika’yı ayrıca kut-
lamak gerek.
Tamamen rastlantısal bir noktanın daha altını çi-
zelim:
Obama, dış politikada Irak’tan çekilmeyi, Afga-
nistan’a daha büyük ağırlık vermeyi düşündüğünü
ifade etmişti. Bunun hangi zeminde olacağı tartışı-
lırken Hindistan’da büyük bir terör eylemi meyda-
na geldi. Başta Hintli yetkililer olmak üzere herke-
sin aklına Pakistan geldi.
Pakistan’ın da devrede olduğu bir organizasyonla
Hindistan kana bulanmıştı!
Acaba bu bakış şöyle bir Obama politikası mı üre-
tecek:
Pakistan, ülkesini teröristlerden temizleyemiyor.
O zaman biz girip temizleyelim. Böylece Afganistan’ı
da çok daha kolay kontrolümüz altında tutmuş olu-
ruz! Bizimki sadece bir senaryo, bakalım gerçekler
nasıl gelişecek.
ABD’deki bu renk değişimi Türkiye’yi nasıl etki-
leyecek?
Genel olarak olumlu bir hava esiyor. Hillary Clin-
ton’ın Türkiye’yi yakından tanıdığı, Bill Clinton’la bir-
likte Türkiye’ye geldiğinde olumlu bir iklim oluştur-
duğu yorumları var. Hatta şu tür değerlendirmeleri
bile duyuyoruz:
Bill Clinton’ın arkasında Hillary Clinton vardı... Hil-
lary Clinton’ın arkasında da Bill Clinton olacak. Bill
Clinton Türkiye dostu olduğuna göre, durum lehi-
mize!
Her şeyden önce Obama’nın tercihleri şunu gös-
terdi:
İş ABD çıkarlarına gelince, Demokrat Cumhuriyetçi
ayrımı olmaz, hepimiz Amerikalıyız!
Yeri geldikçe vurguluyoruz; biz de böyle baka-
bilmeliyiz. Karşımızdakinin bize nasıl baktığına ka-
fa yoruyoruz da, biz karşımızdakine nasıl bakaca-
ğız, bunu düşünmüyoruz.
Anlaşılan Türk-Amerikan ilişkilerine en pratik ba-
kış şu:
Bizim dostumuzdur Hillary,
Haydi Türkiyem ileri!
GÜNCEL CÜNEYT ARCAYÜREK
Baştarafı 1. Sayfada
Çarşaf ve türbana yalakalık içeren söylem ve tar-
tışmalar bitmeden CHP Genel Başkanı bu kez ken-
di bünyesinde kimilerine göre “reddi miras”, mesle-
ğin yüz akı Melih Aşık dostumuzun bu konuyu işle-
yen yazısına koyduğu başlık gibi, “Abesle iştigal” di-
ye adlandırılan bir başka sapmayı ortaya attı.
Melih Aşık yazısına, “Deniz Baykal çarşafı savu-
nurken ‘geriye bir sıçrama’ yapıyor” diye başlıyor ve:
CHP Genel Başkanı’nın son grup toplantısında çar-
şafı ve türbanı yine savunan konuşmasındaki şu cüm-
lesi bir kez daha şimşekleri üstüne çekmesine neden
oluyor:
“...Cumhuriyet döneminde, Atatürk Bulvarı’nda kı-
lık kıyafeti olmayan insanlar geçemiyordu. Tek parti zih-
niyeti oydu...”
Halka çağdaşlığı göstermeye çalışan günleri bir cüm-
lede harcayan konuşmayı ve “Zihniyet devrimi” adı al-
tındaki bu ve diğer sapmaları kimler okşuyor, kimler
alkışlıyor?
Bakın dinci gazetelere... Fethullah Gülen’in Zaman’ı
ve RTE’ye de dinci çevrelere de yakınlığıyla tanınan
Yeni Şafak!
Bu gazetelerle köhne Osmanlı’dan çağdaş Cum-
huriyete dönüşümü karalamayı görev bilen çevreler
tarafından övülmek ayıbı bile ömür boyu bir insana ye-
ter.
Kahrolsun Cumhuriyet, yaşasın ikinci cumhuriyet!
Ha gayret, üçüncü, dördüncü!
CHP Genel Başkanı, “denizi dalgalandırıyor”.
Yıllardır şeriatçıların Cumhuriyeti vurmak için kul-
landıkları sloganları tekrarlayarak “siyasi irtifa” kaza-
nacağını düşünüyor.
Atatürkçü, devrimlerin sadık koruyucusu olan par-
tinin son seçim sloganı: Ne olursan ol; ister dinci, şe-
riatçı, çarşaf ve türban sevdalısı, kim olursan ol gel.
Yeter ki bana oy ver!
Gerekçesi de kuşkusuz hazırdır: İktidar kömür ve
nakdi yardım karşılığı oy topluyorsa... ben de onun yıl-
lardır kullandığı silahları kullanır; dinci çevrelere üstü
kapalı söylemlerle seslenir. Çarşafa sarılır, türban ta-
kar ve... Devlet kuran partiyim sloganını bir hamlede,
tek bir cümle ile yadsıdığını duyumsatır... Özetlersek;
geçmişimi saçma sapan bir örnek ve tek cümleyle in-
kâr ediveririm.
Zihniyet devrimi sloganını pek beğenmiş olacak ki;
tek parti zihniyeti tanımının ardından gelen eleştirile-
ri değerlendirirken “Bunu söyleyen o çevrelere sorun.
Bizim söylediğimiz çok açık, herkes kendine göre yo-
rumluyor” diyor.
Ne yazık ki kimi gazeteler, Baykal’ın geçmişi yad-
sıma çabasını haklı olarak eleştiren kimi CHP’lileri “par-
ti içindeki muhaliflerin marifeti” gibi sunmaya özen gös-
teriyor.
Oysa tek parti döneminin sadece eleştirilecek ki-
mi yanlarını ön plana alarak, Cumhuriyetin temeli olan
devrimleri hiçe saymak; dinci, gerici, Osmanlı hayra-
nı kimi çevrelerin belli başlı gıdası.
Yadırganmıyor ama bunlara karşı mücadele etmek
rejimsel bir görev sayılıyor.
Ne ki o dönemi birden ret eden davranışın CHP’den
gelmesi elbette sert tepkilere ama haklı tepkilere ne-
den oluyor.
CHP, 27 yıllık tek parti iktidarını 14 Mayıs 1950 gü-
nü yitirdi.
Yeni iktidar Demokrat Parti’nin ilk marifeti CHP Ge-
nel Başkanı İsmet İnönü’ye iki açıdan saldırmak ol-
du. Kişisel ve rejimsel açıdan!
Oğluna kulp takmak istediler, tutmadı. 27 yıllık Ata-
türk ve İsmet İnönü’lü tek parti dönemini silkeleme-
ye giriştiler.
Azgın saldırılar karşısında İsmet İnönü ne yaptı? Çık-
tı kamuoyu önüne: “Tek parti döneminin bütün so-
rumluluğunu üstlendiğini” söyledi. “Tek partinin var-
sa verilecek hesabı, vermeye hazırım” dedi.
Tek partinin devrimsel başarılarını değil, sorumlu-
luk getiren ne varsa bunları üstlenmeye hazır olduğunu
açıkladı.
Neden? Zira partim oy yitirir mi kazanır mı hesabı
yapmadan, geçmişi korumaya, savunmaya hazır ol-
duğunu söyleyebilen bir devlet ve siyaset adamıydı
İsmet İnönü...
Ya şimdi? Ara da bulasın. Nerede İsmet İnönü gi-
bi devlet ve siyaset adamları...
Uzağı gören Mustafa Kemal Atatürk, “CHP’nin be-
nim partim kalacağını nereden bileyim” derken boşuna
laf etmemiş, haklı çıktı.
Şimdi kıytırık oylar peşinde koşan koşana!
ankcum@cumhuriyet.com.tr
SAYFA5 ARALIK 2008 CUMA CUMHURİYET
17HABERLERİN DEVAMI
İstanbul B 18
Edirne B 18
Kocaeli B 23
Çanakkale Y 18
İzmir Y 19
Manisa Y 17
Aydın B 20
Denizli B 19
Zonguldak B 23
Sinop B 20
Samsun PB 21
Trabzon PB 17
Giresun PB 18
Ankara S 14
Eskişehir B 11
Konya S 16
Sıvas S 3
Antalya B 21
Adana PB 23
Mersin PB 24
Diyarbakır S 16
Şanlıurfa PB 19
Mardin S 14
Siirt PB 11
Hakkâri S 9
Van PB 10
Kars PB 10
Oslo K - 1
Helsinki K 3
Stockholm K 3
Londra B 9
Amsterdam Y 8
Brüksel Y 7
Paris Y 8
Bonn K 3
Münih Y 10
Berlin B 6
Budapeşte Y 9
Madrid Y 9
Viyana Y 8
Belgrad PB 16
Soyfa PB 15
Roma Y 17
Atina PB 20
Zürih K 7
Moskova K 7
Aşkabat B 6
Astana PB 0
Taşkent B 12
Bakû B 12
Bişkek K 9
Tiflis B 9
Kahire B 28
Şam B 20
Yurdun batı kesimleri
parçalı ve çok bulutlu,
Çanakkale, Balıkesir
ve İzmir çevreleri yağ-
mur ve sağanak ya-
ğışlı diğer yerler az
bulutlu ve açık geçe-
cek. Hava sıcaklığında
önemli bir değişiklik
olmayacak. Yurdun iç
ve doğu kesimlerinde
gece ve sabah saat-
lerinde sis görülecek.
MAHMUT LICALI
ANKARA - 29 Mart’ta yapõla-
cak yerel seçimlerde kimin nere-
de oy kullanacağõnõn belirlendiği
muhtarlõklardaki seçmen listeleri
bugün askõdan indirilirken liste-
lerdeki ortaya çõkan yanlõşlõklara
her gün bir yenisi ekleniyor. Ba-
tõkent Kent Koop Mahallesi Muh-
tarõ Şükran Ayaz, mahallede kay-
dõ bulunan Ahmet Karaca adlõ
yurttaşõn Batõkent Uğur Mumcu
Mahallesi’nde de kaydõnõn oldu-
ğunu belirterek “Bu durumdaki
biri TC kimlik numarasıyla iki
yerde de oyunu rahatlıkla kul-
lanabilir” dedi.
Muhtarlõklarda bulunan seçmen
listelerinin adrese dayalõ nüfus
kayõtlarõna göre oluşturulmasõ ne-
deniyle yaşanan karmaşa sürerken
seçmen listelerinin askõda kalma
süresi bugün saat 17.00’de sona
eriyor. Yenimahalle ilçesine kayõtlõ
Batõkent Kent Koop Mahalle-
si’nde kaydõ bulunan Ahmet Ka-
raca adlõ yurttaşõn aynõ zamanda
aynõ ilçedeki Uğur Mumcu Ma-
hallesi’nde kaydõnõn ortaya çõk-
masõ akõllarõ karõştõrdõ. Her iki
kayõtta da aynõ TC kimlik numarasõ
bulunan Karaca’nõn Kent Koop
Mahallesi’nde yaşamasõna ve kay-
dõnõn burada bulunmasõna karşõn,
Uğur Mumcu Mahallesi’nde de
kaydõ var. Bir kişinin, iki farklõ yer-
de kaydõnõn bulunmasõnõn iki fark-
lõ oy kullanmasõnõ da olanaklõ ha-
le getirdiği belirtiliyor. Bu seçim-
de parmaklarõn boyanmayacak ol-
masõ da mükerrer oy kullanõmõnõn
önüne geçilmesini zorlaştõracak.
1997 yõlõnda yaşamõnõ yitiren
Serap Şanlı adlõ yurttaşõn Kent
Koop Mahallesi’ndeki listede
20753 seçmen sõra No’da adõ yer
alõyor. Şanlõ’nõn adresi de “1844
Tez Büro İş Sitesi Küme Evleri
No: 12” olarak gösteriliyor. 1997
yõlõnda TC kimlik numarasõ uy-
gulamasõnõn henüz yaşama geçi-
rilmemesine karşõn söz konusu
kişinin TC kimlik numarasõ ise
13828038148 olarak listede yer alõ-
yor. Kent Koop Mahallesi Muhtarõ
Şükran Ayaz, Yüksek Seçim Ku-
rulu’ndaki (YSK) kayõtlara göre
Ahmet Karaca adlõ yurttaşõn Uğur
Mumcu Mahallesi’nde kayõtlõ ol-
duğunu, fakat aynõ kişinin nüfusa
dayalõ sisteme göre de Kent Koop
Mahallesi’nde görüldüğünü be-
lirtti. Ayaz, “Normalde Kent
Koop Mahallesi’nde yaşayan
bu kişi isterse ve kötü bir niye-
ti varsa parmağa boya dökme
uygulamasının da kalkmasıyla
birlikte TC kimlik numarasını
göstererek iki yerde de rahat-
lıkla oyunu kullanabilir” dedi.
Ayaz şunlarõ kaydetti:
“Bu yanlışlık kişinin istediği
yere kayıt yaptırabilmesinden
kaynaklanıyor. Yurttaşlar tam
anlamıyla aydınlatılmadı bu ko-
nuda. Adrese dayalı sistemin
ne olduğunu İçişleri Bakanlı-
ğı’nın açıklaması gerekiyordu.
Adrese dayalı nüfus kayıt siste-
minde konu hakkında bilgili ol-
mayan memurlar görevlendi-
rildi. Bu memurlar da çevreyi
bilmedikleri için sağlıklı kayıt
yapamadılar. Bir evde 10 kişi de
gösterebilir.”
Ayaz, 15 yõl önce yaşamõnõ yi-
tiren Serap Şanlõ’nõn yakõnõnõn
gelip kendisini uyarmasõ üzerine
söz konusu kişinin listede oldu-
ğunu fark ettiklerini kaydetti. Ad-
rese dayalõ nüfus kayõt sistemine
göre oluşturulan listelerde 15 yõl
önce ölen birinin isminin bulun-
masõnõn dikkat çekici olduğunu be-
lirten Ayaz, “Adrese dayalı sis-
tem daha yeni çıktı. Bu seçim-
lerde ilk kez uygulanacak. 2007
yılında yapılan seçimlerde Serap
Şanlı’nın ismi yer almıyordu.
Fakat mart ayında yapılacak
seçimler için oluşturulan liste-
lerde yer alması akılları karış-
tırıyor” dedi. Tek bir adreste so-
yadlarõ farklõ birden fazla seç-
men bulunduğunu da belirten
Ayaz, nakil sisteminin ortadan
kaldõrõlmasõ nedeniyle bu yanlõş-
lõklarõn yaşandõğõnõ belirtti.
Gölbaşõ ilçesindeyse yanlõş ad-
res beyanõnda bulunan kişi sayõ-
sõnõn 700 olduğu ortaya çõktõ. Göl-
başõ Nüfus Müdürlüğü yetkilile-
rinden alõnan bilgiye göre, ilçede
son 1 haftada kontroller yapan gü-
venlik güçleri, 700 kişinin yanlõş
adres beyanõnda bulunduğunu be-
lirledi. Gölbaşõ Nüfus Müdürlüğü
yetkilileri de yanlõş adres beya-
nõnda bulunduğu belirlenen 700 ki-
şi hakkõnda Nüfus Hizmetleri Ya-
sasõ’nõn 67. maddesi gereği cum-
huriyet savcõlõğõna suç duyuru-
sunda bulundu.
AYŞE SAYIN
ANKARA - AKP hükümeti, “adrese da-
yalı nüfus kayıt sistemi”nin olumlu yönlerini
sahiplenirken, oluşabilecek “şaibeler” ko-
nusunda ise sorumluluğu, seçmen kütükleri
oluşumunda tamamen devre dõşõ bõrakõlan
Yüksek Seçim Kurulu’na (YSK) attõ.
CHP İzmir Milletvekili Ahmet Ersin’in, ad-
rese dayalõ nüfus sayõm sistemine göre ha-
zõrlanan seçmen kütükleri ile ilgili soru öner-
gesine Devlet Bakanõ Nazım Ekren aracõlõ-
ğõyla TÜİK Başkanõ Ömer Toprak tarafõn-
dan verilen yanõtta sistemin “mükerrer oy
kullanımını” önleyeceği savunuldu. Ersin’in
“Bu sistemin önümüzdeki yerel seçimlerde
mükerrer oy ve şaibe iddialarını gündeme
getireceğinin farkında değil misiniz?” so-
rusuna Toprak’õn “Seçmen kütükleri ile il-
gili konu YSK Başkanlığı’nı ilgilendir-
mektedir” yanõtõnõ verdi. Oysa Seçimlerin Te-
mel Hükümleri ve Seçmen Kütükleri Hak-
kõ’ndaki yasada 13 Mart 2007’de yapõlan de-
ğişiklikle, seçmen kütüğünü Nüfus ve Va-
tandaşlõk İşleri Genel Müdürlüğü’nün hazõr-
layõp YSK’ye göndereceği hükme bağlanõyor.
Böylece ilk kez bu seçimlerde YSK seçmen
kütüklerini oluşturma konusunda tamamen
devre dõşõ bõrakõldõ.
TÜİK Başkanõ Toprak, Ahmet Ersin’in
“suiistimale ve mahalleler hatta ilçeler ve
iller arasında oy kaydırmaya müsait olan
adrese dayalı nüfus kayıt sisteminin yara-
tacağı sorunlara karşı nasıl bir denetim” ön-
görüldüğüne ilişkin sorusuna ise net yanõt ver-
mekten kaçõndõ. Yeni sistemin özünün “TC
kimlik nunarası”na dayandõğõna işaret eden
Toprak, bir kişinin birden fazla yerde daimi
ikametgâh olarak görünmesinin “mümkün ol-
madığını” savundu. Toprak, “Sistemin ku-
ruluş amaçlarından en önemlisi de bu ko-
nudaki mükerrerliklerin önlenmesidir”
görüşüne yer verdi. Toprak, yeni sistemi
şöyle anlattõ: “Numaralama çalışmaları so-
nucu elde edilen kayıtlardan oluşan Ulusal
Adres Veritabanı’nda yer alan yerleşim ye-
ri adresleri görevlilerce ziyaret edilmiş ve
bu adreslerde ikamet edenler TC kimlik nu-
maraları kullanılarak adresler ile eşleşti-
rilmiştir. Doğum, ölüm, evlenme ve bo-
şanma gibi nüfus olayları ile birlikte ta-
şınma gibi yerleşim yeri adres değişiklikleri
de bundan sonra nüfus müdürlükleri ta-
rafından takip edilecek, sistemin güncelli-
ği sağlanacaktır. Alan çalışması ve eşleş-
tirme işlemi tamamamlandıktan sonra,
yerleşim yerlerine göre kişisel bilgileri içe-
ren adres listeleri, kişilerin kontrol etme-
leri için 60 gün süreyle mahalle ve köy muh-
tarlıklarında askıya çıkarılmıştır.”
İstanbul Haber Servisi - Eski CHP İs-
tanbul Milletvekili Bülent Tanla, Yüksek Se-
çim Kurulu’nun (YSK) 29 Mart 2009 yerel
seçimleri öncesi açõkladõğõ ve seçmen sayõ-
sõnda 6 milyon artõş gösteren seçmen sayõ-
larõyla kütüklerindeki yanlõşlõğõn, 22 Temmuz
2007 genel seçimlerini de “şaibeli” hale ge-
tirdiğine dikkat çekerek “22 Temmuz genel
seçimlerinde seçilemeyen milletvekilleri-
nin Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi
(AİHM) Sözleşmesi’nin ‘milletvekili seçme
ve seçilme haklarõnõ ve özgürlüklerini dü-
zenleyen’ ek protokolüne göre başvuru
hakkı doğmuştur. Yanlış ve eksik seçmen
bilgisiyle yapılan 22 Temmuz genel se-
çimleri yenilenmelidir” dedi.
22 Temmuz seçimleri öncesi seçmen kü-
tüklerinin eksik, yanlõş ve güvenilmez oldu-
ğunu, TBMM Genel Kurulu gündemine ta-
şõyan eski milletvekili Bülent Tanla gaze-
temize yaptõğõ değerlendirmede, 29 Mart ye-
rel seçimleri öncesinde uyarõlarõnõ bir kez da-
ha yineledi. 2007 genel seçimlerinin eksik sa-
yõdaki seçmen ile yapõlmasõ nedeniyle birçok
milletvekilinin mağdur edildiğini vurgulayan
Tanla, milletvekillerinin yeniden seçileme-
mesinin, parlementonun yapõsõnda farklõlõk
yarattõğõna dikkat çekti. 22 Temmuz 2007 ge-
nel seçimlerinde seçilemeyen milletvekille-
rinin AİHM Sözleşmesi’nin ek protokolünün
3’ncü maddesine göre başvuru haklarõ doğ-
duğuna da dikkat çeken Tanla, “Ek proto-
kolün ilgili maddesinde milletvekilli aday-
larının seçme ve seçilme hakları ve öz-
gürlükleri güvence altına alınmıştır. Aday-
ların doğrudan mağduriyetlerini düzen-
leyen bu maddaye göre hareket eden
AİHM, Moldova adayının Tanesse dava-
sı olarak bilinen başvurusunda Tanesse’yi
haklı bulan bir karar vermiştir” diye ko-
nuştu.
YSK’nõn kararlarõnõn kesin hükümler ol-
duğunu, kararlara ilişkin yargõ yolunun ka-
põlõ bulunduğunu anõmsatan Tanla, YSK’nõn
2002-2008 yõllarõ arasõnda açõkladõğõ seçmen
sayõlarõnõn tartõşmalõ olduğunu kaydetti.
Tanla, şöyle devam etti:
“2002-2004 seçimleri arasında iki yıl ol-
masına karşın seçmen sayılarında 2 mil-
yon 200 bin artış görülmektedir. Buna kar-
şılık 2004-2007 seçimleri arasında 3 yıl za-
man farkı bulunmasına ve nüfus rakam-
larında artış görülmesine karşın seçmen sa-
yılarında yaklaşık 1 milyon düşüş olmuş-
tur. 2007 genel seçimleri üzerinden henüz
1 yıl geçmesine karşılık seçmen sayıların-
daki artış 6 milyonu bulmuştur. 22 Tem-
muz 2007 genel seçimleri ve 29 Mart 2009
yerel seçimlerindeki seçmen sayıları ve
YSK’nin açıklamadığı bu durum çelişki-
lidir.”
Tanla, Mayõs 2007’de TBMM Genel Ku-
rulu’nda yaptõğõ konuşmada seçmen kütük-
lerinde yanlõş ve eksik bilgilerin olduğunu
gündeme getirmişti. Tanla Meclis’teki ko-
nuşmasõnda hükümet, parlemento ve siyasi
partileri, 22 Temmuz genel seçimlerine iliş-
kin seçmen sayõlarõnõn eksik, yanlõş ve gü-
venilmez olduğunu ve düzeltilmesi gerekti-
ğini ve kütüklerle yapõlacak seçimin sonuç-
larõnõn tartõşmalõ olacağõ uyarõsõnda bulun-
muştu. Seçim Tanla’nõn uyarõsõna karõşn
YSK seçmen sayõlarõnõn doğruluğu konu-
sunda õsrar etmiş ve 22 Temmuz genel se-
çimleri eksik ve hatalõ seçmen kütük ve sa-
yõlarõyla gerçekleştirilmişti.
Hükümetten, seçmen kütükleri ile ilgili ‘şaibe’ iddialarõna ilginç yanõt:
‘Sorumluluk YSK’de’
15 yıl önce ölen kişi listede
Liste bugün
askıdan indirilecek
ANKARA (Cumhu-
riyet Bürosu) - 29 Mart
2009’da yapõlacak ye-
rel seçimler için muh-
tarlõklarda 26 Kasõm’da
askõya çõkarõlan seçmen
listeleri, bugün saat
17.00’de askõdan indiri-
lecek. Yurttaşlarõn muh-
tarlõklara giderek listeleri
kontrol etmeleri gereki-
yor.
Askõya çõkartõlan muh-
tarlõk bölgesi askõ liste-
sinde kayõtlõ olan seç-
menlerden kayõtlarõnda
yanlõşlõk veya eksiklik
bulunan veya askõ süre-
si içerisinde yerleşim ye-
rini aynõ ilçe içinde baş-
ka bir muhtarlõk bölge-
sine veya bir ilçeden di-
ğer bir ilçeye nakleden
kişiler, bizzat veya ilgi-
li nüfus müdürlüğünden
alacaklarõ resmi nitelik-
teki belge ile askõ yeri
görevlisine veya ilçe se-
çim kurulu başkanlõğõna
müracaat edecek.
Öğrenci olup, seçmen
niteliğini taşõyan ve öğ-
renim gördükleri yerle-
şim birimlerinde oyla-
rõnõ kullanmak isteyenler
de öğrenim gördükleri
okuldan ve kaldõklarõ
yurt müdürlüğünden ala-
caklarõ resmi belgelerle
nüfus müdürlüğüne biz-
zat başvurarak yerleşim
yeri değişikliği yaptõra-
cak ve buradan alacaklarõ
belgeyle askõ yeri gö-
revlisi veya ilçe seçim
kurulu başkanlõğõna baş-
vuracak.
Askõya çõkarõlmõş lis-
telerde engelli olduğu
gösterilmemiş olan seç-
menler de engelli oldu-
ğuna ilişkin resmi belge
ile ilçe seçim kurulu baş-
kanlõğõna başvuracak.
Seçmen sayısı
Kuşadası’ndadapatladı
LATİF SANSÜR
KUŞADASI - Tür-
kiye’de seçmen nüfu-
sunun 6 milyon arttõ-
ğõnõn açõklanmasõyla
başlayan tartõşmalar
alevlenirken, Kuşada-
sõ’nda da seçmen sayõ-
sõna 22 Temmuz 2007
tarihindeki genel se-
çimlerden bu yana “15
bin 466” kişi eklendi.
CHP’den Kuşadasõ Be-
lediye Başkanlõğõ’na
aday adaylõğõnõ açõkla-
yan Özer Kayalı, 22
Temmuz’un ardõndan
ilçeden “8 bin 391”
seçmenin kaydõnõ sil-
dirdiği bir dönemde ar-
tõşõn dikkat çekici ol-
duğunu söyledi.
Kayalõ, geçmişte seç-
men listelerinde aynõ
adreste oturanlar alt al-
ta sõralandõğõ için kolay
tespit yapõlabildiğini
belirterek, “O zaman
bir adreste kaç kişinin
oturduğunu görme
olanağı vardı. Değişik
soyadı taşıyanların
aynı adreste gösteril-
meleri daha göze çar-
pıyordu. Oysa şimdi-
ki uygulamada soya-
dına göre arandığı
için aynı adrese ka-
yıtlı değişik soyadı
olan aileleri tespit et-
mek neredeyse müm-
kün değil. Profesyo-
nelce düşünülen bir
uygulama” dedi. Ka-
yalõ, Kuşadasõ nüfusu-
nun 54 bin olarak açõk-
landõğõna dikkat çekti.
Kayalõ, “54 bin nüfu-
sun olduğu bir ilçede
43 bin 598 seçmen
var. Milli Eğitim Mü-
dürlüğü verilerine gö-
re sadece ilköğretim
okullarında okuyan
çocuklarımızın sayısı
yaklaşık 12 bin. Okul
yaşına gelmemiş ço-
cukları saymazsak bi-
le seçmen sayımızla
öğrenci sayımız top-
landığında toplam
nüfusumuzda fazla-
lık var. Nakil giden
seçmen sayısını çık-
tıktan sonra artış 15
bin 466” diyerek, sav-
larõn araştõrõlmasõnõ is-
tedi.
Öte yandan Söke’nin
Sazlõköy beldesinden
İçişleri Bakanlõğõ, Ay-
dõn Valiliği, Kuşadasõ
Cumhuriyet Savcõlõ-
ğõ’yla bazõ gazetelere
gönderilen ihbar mek-
tuplarõnda, Kuşadasõ’na
koliler içerisinde kim-
lik getirildiği öne sü-
rüldü.
22 Temmuz 2007 seçimleri yenilenmeli