Katalog

CMYB C M Y B 25 ARALIK 2008 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA HABERLER 5 Bir bu eksikti, sonunda oldu iş- te... Tartışma gündeme “güm” di- ye oturdu... Noel Baba, Aziz Nikolas mı yoksa Nail Amca mı? Ne güzel Canan Arıtman’ı tar- tışıyor, CHP’deki “demokratik tüzük” konusunu ele alıp “tek adam” döneminin yaşama geçip geçmediğini konuşuyorduk. Bir de gündemde “Alevi açılı- mı” vardı, üzerinde uzun uzun yo- rumlar yapıyorduk! Nereden çıktı bu Noel Baba, Tanrı aşkına söyler misiniz? Kültür Bakanı Ertuğrul Günay, Demre’ye bir Noel Baba yontusu yaptırmış. Günay, ABD’de de bir- çok içecek kuruluşunun “imaj olarak uydurduğu”nu öne sür- düğü o klasik Aziz Nikolas yontu- sunu kaldırıp, bize göre bir Aziz Ni- kolas yontusu yaptırmış. Kıyamet bundan kopuyor! Yeni yontunun fotoğrafına baktım uzun uzun... Noel Baba Akdenizli mi, Kara- denizli mi, Egeli mi, Güneydoğu- lu mu? Yontu bana bir Akdenizli değil, Romalı havası verdi. Romalı sa- vaşçılara tıpatıp benziyor... Bir arkadaşım “yok” dedi, “ya- nılıyorsun”... Ben üstelemedim, o anlattı: “Aziz Nikolas dördüncü yüzyıl- da yaşamış. Oysa bu yontu, Aziz Nikolas’tan çok savaş tanrılarını an- dırıyor. Ayağındaki sandaletler bu- nun göstergesi.” Eray Okkan’ın açıklamasını okudum daha sonra. Okkan şöyle diyordu: “Türkiye’de heykel reformuna geçilmedi. Ortaçağ ikonistik dö- nemde oluşan Hıristiyan heykelleri, daha sonra oluşan Ortodoks hey- kellerinin bir stili vardır. Ortodoks stilde, mutlaka vaftiz işareti heykele konur. Anadolu’ya özgü bir Noel Baba yapılmaya çalışılmış. Sakalında ya da kıyafetinde herhangi bir şey aramayı doğru bulmuyorum. Kla- sik, yaşlı Anadolulu yaratmayı amaçlamış. Bu çağın Noel Babası gibi. Dör- düncü yüzyılda yaşamış Aziz Ni- kolas değil de günümüzün Nail Amcası gibi. Biraz daha bize yakın olması istenmiş.” Yeni Noel Baba yontusunun sakalları ilgimi çekti... Dördüncü yüzyılda azizlerin “Müslüman sakalı” bırakmaları düşünülemez... Neden mi? O tarihte İslam dini yoktu! Yontuyu yapan Necdet Can, söylencelerden yola çıkmamış. Hiç olmazsa Halikarnas Balıkçı- sı’nın kitaplarına şöyle bir göz at- saydı, kimilerinin Timurlenk’e, kimlerinin günümüzün Nail Am- ca’sına benzettikleri yontu tepki çekmezdi. Olayın bir başka boyutu daha var o da şu: Rus heykeltıraş Gregory Po- totsk tarafından yapılan bronz Noel Baba yontusu şimdi nerede? Bir depoda duruyor bildiğim kadarıyla! Rus heykeltıraş Pototsk’un yaptığı yontu, devlet töreniyle Demre’deki “Noel Baba Alanı”na yerleştirilmişti. Yontu bir gece yarısı yerinden kaldırılıp götürüldü. Olayın kahra- manı DP’li Belediye Başkanı Sü- leyman Topçu’ydu... Yontu kaldırıldı, yerine o bilindik ilkel Noel Baba yaptırıldı bir içeçek şirketine! Sanatın içine tükürülen bir ül- kede bunlar olağan eylemlerdi... Oysa bir ülkeyi uygar kılan, ya- şadığı toprakların tarihine ve kül- türüne sahip çıkmaktır. Halikarnas Balıkçısı, Azra Erhat, Bedri Rah- mi ve Sabahattin Eyüboğlu, Me- lih Cevdet Anday yıllarca bunla- rı yazıp söylemişlerdir. Uygarlığın boy verdiği, tarihle kültürün iç içe yaşadığı bir coğ- rafyadayız... Alfabe İzmir’den gitti Avru- pa’ya! Tarihimizle ve kültürümüzle övü- necek yerde utanıyor ve sık sık şu tümceyi söylüyoruz: “Elhamdülillah önce Müslüman sonra Türk’üm!” Hacı Bektaş da bu coğrafyada yaşadı, Yunus Emre de, Mevla- na da, Homeros da, bilimin ata- sı Milaslı Thales de, Pir Sultan Abdal da... İlk kütüphane Teos’ta ve Sel- çuk’ta kuruldu... Teos’ta 40 bin, Efes’te 120 bin kitap vardı... Bugün dünyanın en büyüğü İs- kenderiye Kütüphanesi dimdik ayakta. Her gün binlerce turist ge- lip geziyor kütüphaneyi. Biz ise tarihimizi ve kültürümü- zü talan ettik, yabancılar tara- fından yağmalanmasına göz yumduk! Binlerce yıllık tarihin ve kültürü- müzün üzerine barajlar kurduk, ne Troya’ya ne İyonya’ya, ne Alla- noi’ye, ne de Noel Baba’ya sahip çıktık! Demre’de bir Noel Baba yon- tusu! Bir Akdenizli mi değil mi anlamış değilim! Dördüncü yüzyılda hiçbir aziz, Nikolas gibi sakallı değil. Azra Erhat’ın ve Halikarnas Balık- çısı’nın yazdıklarına baktım, gö- remedim... Bilirsiniz, nabza göre şerbet vermek sanat değil, zenaat oluyor! POLİTİKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA Noel Baba... hikmet.cetinkaya@cumhuriyet.com.tr Faks numaramız: 0212 343 72 69 ‘Türkiye’de ikinci bir Anayasa Mahkemesi’nin daha olduğunu öğrendim’ dedi Erdoğan, Danıştay’a çattı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Kü- resel ekonomik krizin patlak verdiği gün- lerde krizin “Türkiye’ye teğet geçeceğini” ileri sürerek günler süren bir tartõşmayõ baş- latan Başbakan Tayyip Erdoğan, bu kez de krizin Türkiye’ye etkisinin “psikolojik” olduğunu savundu. Erdoğan, Danõştay’õn, kapatõlmasõ öngörülen 862 belediye arasõnda bulunan ve süresi içinde dava açan bir be- lediyenin tüzelkişiliğinin devam ettirilme- sine ilişkin kararõnõ da “Ben doğrusu ye- ni bir şey öğrendim şimdi. Türkiye’de ikinci bir Anayasa Mahkemesi daha çıktı” şeklinde değerlendirdi. Bilim ve Teknoloji Yüksek Kurulu’nun ODTÜ’de yapõlan toplantõsõna katõlan Er- doğan. küresel krizin Türkiye’ye etkisini “psikolojik” olarak nitelendirerek “Çün- kü Türkiye’deki olay psikolojiktir ve Türkiye’de kasıtlı olarak psikolojik ola- rak krizi körükleme gayreti içinde olan- lar var. Bir defa biz öncelikle bunu red- detmemiz lazım” dedi. ‘Beldeler kaybetti’ Erdoğan, toplantõdan ayrõlõrken gazete- cilerin sorularõnõ yanõtladõ. Bir gazetecinin, “YSK bir karar aldı. Kapatılan belde be- lediyelerinden zamanında itiraz edenle- rin yerel seçimlere katılabilmesine yö- nelik. Bu kararı nasıl değerlendiriyor- sunuz” sorusu üzerine Erdoğan, söz konusu kararõ TBMM’nin aldõğõnõ, Anayasa Mah- kemesi’nin de yapõlan itirazlara karşõn ka- rarõ onayladõğõnõ anõmsattõ. Erdoğan, Da- nõştay’õn Giresun’un Bulancak ilçesine bağlõ Kovanlõk belde belediyesi’yle ilgili verdiği karara gönderme yaparak şunlarõ söyledi: “Yasama organının çıkardığı ka- nunların üzerinde tasarruf yetkisi olan sadece Anayasa Mahkemesi’dir... Tabii arkadaşlarımız konu üzerinde çalışma- larını yapıyorlar. YSK, bu karara uy- muştur. Ama bana göre bütün o belde- ler kaybetmiştir. Eğer bunlar daha bü- yük ölçekte bir yerel yönetim hizmetine kavuşmuş olsaydı, buralara verilecek hiz- met çok daha farklı olacaktı.” Erdoğan, ODTÜ’de Bilim ve Teknoloji Yüksek Kurulu’nun toplantısına katıldı. (AA) Kılıç’tan AKP söylemi Erdoğan’õn Danõştay’õ eleştirmesinin ardõndan Anayasa Mahkemesi Başkanlõğõ adõna açõklama yaparak mahkemeyi ‘Anayasayõ ihlal etmekle’ suçladõ. Ancak başkanõ olduğu heyetin açõklamadan haberinin bile olmadõğõ ortaya çõktõ İLHAN TAŞCI ANKARA - Anayasa Mahkemesi Baş- kanlõğõ, kapatõlan belediyelerle ilgili karar alan Danõştay’õ “Anayasayı ihlal etmek- le” suçladõ. Açõklamanõn, Anayasa Mah- kemesi Heyeti’nden habersiz olarak Başkan Haşim Kılıç tarafõndan yapõldõğõ bildiril- di. Açõklamanõn, Başbakan Tayyip Erdo- ğan’õn Danõştay’õ hedef alan sözlerinin ar- dõndan gelmesi de dikkat çekti. Anayasa Mahkemesi Başkanvekili Osman Pak- süt, açõklama için heyet kararõ alõnmadõğõnõ vurgulayarak, içeriğine katõlmadõğõnõ belirtti. Yüksek Seçim Kurulu (YSK) Başkanõ Muammer Aydın da açõklamanõn karar- larõnõ değiştirmeyeceğini vurguladõ. Anayasa Mahkemesi Başkanlõğõ tara- fõndan dün akşam saatlerinde yapõlan açõk- lamada şunlar kaydedildi: “Türkiye İsta- tistik Kurumu tarafından gerçekleştiri- len adrese dayalı nüfus sayım sonuçlarına yasal süresi içinde iptal davası açanlar için, Anayasa Mahkemesi kararının ge- rekçe bölümünde yasal sürenin başlan- gıç tarihi aynen ‘Adrese Dayalõ Nüfus Sa- yõmõ sonuçlarõnõn, ilgili belediyelere yazõ- lõ olarak bildirilmediği, Resmi Gazete’de ya- yõmlanmadõğõ dikkate alõndõğõnda, ilgili belediyelerin kendilerine ilişkin nüfus so- nuçlarõnda en geç 5747 sayõlõ yasanõn Res- mi Gazete’de yayõmlandõğõ 22 Mart 2008 tarihi itibariyle haberdar olduklarõnõn ve ida- ri dava açma sürelerinin de bu tarih itiba- riyle başlayacağõnõn kabulü gerekir’ biçi- minde tespit edilmiştir. Mahkememizin bu çok açık gerekçesine rağmen, kapa- tılan belde belediyelerinin dava açmala- rına ilişkin yasal sürelerinin başlangıç ta- rihi 5747 sayılı yasanın yayımlandığı 22 Mart 2008 tarihi yerine Anayasa Mah- kemesi’nin gerekçeli kararının yayım- landığı 6 Aralık 2008 günü esas alınacak şekilde değerlendirilerek, mahkeme ka- rarımızın değiştirilmesine yol açan bir so- nuca ulaşılmıştır. Kapatılan belde bele- diyelerinin dava açma sürelerine ilişkin alınan ve kamuoyuna yansıyan kararlar Anayasa Mahkemesi’nin ulaştığı sonucu yansıtmamaktadır. Anılan kararlar Ana- yasaya uygun görülerek iptal edilmeyen ve kapatılan belde belediyelerinin de tümünün seçime katılmalarına olanak sağlayacak bir sonuca yol açmıştır. Ana- yasa’nın 153. maddesinde Anayasa Mah- kemesi kararlarının yasama, yürütme ve tüm yargı organlarını bağlayacağı kuş- kusuzdur. Bu bağlayıcılığa karşın Ana- yasa Mahkemesi’nin kararlarına uyul- maması ya da mahkemenin öngörmedi- ği bir sonuç çıkarılması Anayasa’nın 153. maddesinin ihlal (gözardı) edilme- si sonucu doğurur. Hukuk devletinde her- kesin Anayasa’da öngörülen ilkelere uy- gun davranma ve hukuku üstün tutma zorunluluğu vardır.” Dikkat çekici zamanlama Erdoğan’õn dün öğlen saatlerinde kapa- tõlan belediyelerle ilgili Danõştay kararõnõ “Demek ki ikinci bir Anayasa Mahke- mesi daha çıktı” sözleriyle eleştirmesi son- rasõnda Anayasa Mahkemesi Başkanlõ- ğõ’nõn akşam saatlerinde buna “destek” ni- teliğindeki açõklamasõ dikkat çekti. Açõk- lamanõn Anayasa Mahkemesi Heyeti’nce alõnmõş bir karar olmadõğõ Haşim Kõlõç’õn bireysel olarak yapõldõğõ bildirildi. ‘Maksadını aşan bir ifade’ Konuyla ilgili Cumhuriyet’e bilgi veren Anayasa Mahkemesi Başkanvekili Paksüt, bir yüksek yargõ organõnõn Anayasa Mah- kemesi’nce “Anayasayı ihlal ettiği” yö- nündeki açõklamasõnõn bir ilk olduğuna vur- gu yaptõ. Açõklama konusunda heyet kararõ olmadõğõnõ belirten Paksüt, “Ben de yeni öğrendim. Başkan adına yapılmış olmalı” dedi. Açõklamanõn içeriğine katõlmadõğõnõ bildiren Paksüt, “Başka bir yüksek yar- gı organının (Danıştay) anayasayı ihlal ettiği iddiası maksadını aşan bir ifade ol- muştur” değerlendirmesini yaptõ. Erdo- ğan’õn eleştirisinin ardõndan açõklamanõn ya- põldõğõnõ anõmsatan Osman Paksüt, “Yük- sek Seçim Kurulu kapatılan belediyele- rin yerel seçimlere katılacağı yönünde- ki kararını dün (önceki gün) aldı. Ka- rarın alınmasının üzerinden de epey zaman geçti” diye konuştu. Başbakan’õn sözlerinin hemen ardõndan Anayasa Mah- kemesi Başkanlõğõ’nõn açõklama yapmasõ- nõn “Başbakan’a destek” anlamõnda olup olmadõğõ yönündeki soruya Paksüt, “Yo- rumu size bırakıyorum” yanõtõnõ verdi. ‘Kararımızda değişiklik olmaz’ YSK Başkanõ Aydõn da Anayasa Mah- kemesi’nin açõklamasõnõn, kapatõlan bele- diyelerle ilgili kararlarõnõ değiştirip değiş- tirmeyeceği yönündeki soruya “Kararı- mızda değişiklik olmaz. Ama oturup Ku- rul’daki arkadaşlarla konuşup değer- lendiririz” karşõlõğõnõ verdi. BELDELERDE SEÇİM HEYECANI ANKARA (Cumhuriyet Büro- su) - YSK’nin kapatõlmasõ öngö- rülen 862 belde belediyelerinden nüfus sayõmõnõn iptali için öngö- rülen süre içinde dava açanlarõn yerel seçime katõlabileceklerine ilişkin kararõ Resmi Gazete’de yayõmlandõ. Buna göre, Adrese Dayalõ Nüfus Sayõmõ sonuçlarõna Danõştay kararõnda öngörülen 6 Şubat 2008’e kadar iptal davasõ açan, 5747 sayõlõ yasanõn yürür- lüğe girdiği 22 Mart 2008 tari- hinden önce yapõlan katõlma işle- mi ile nüfusu 2 binin üzerine çõ- kan beldeler, 29 Mart 2009’da yapõlacak mahalli idareler seçim- lerine belde olarak katõlacak.